May 9, 1933 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

May 9, 1933 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yazan: SULEYMAN KANI — Tercüme, iktibas hakkı mahfuzdur — nci ice 1268) bu müzayakadan şi- kâyetlere Nihayet bir gün meclisi mah- vükelâda: € susu Jetrika No. 13 No. 13 9 GENÇLİK HATASI Aşk ve macera romanı Slim M8 $4 Nakili :- 4 Vâ - Nâ ) Fakat bunu, ölüm m Hayir... Unutmak değil... Fa» Hazinede mali müzayaka ve istikraz | essin. Haktan mil imtidadı esnasinda belki y yi Leylâ, elini çekmedi. Hiç bir ize atmağa hareket yapmadı. Fakat benzinin hazırlığı, Abdülmecidin muhalefeti m a lâkki ederek vazgeçiyordu. Patik ola sımtyordu. fini LR hi sLön bnidi hk İdi min halini maral kasim liğini, bir mu- Mal ei eşit paşa ha- | ye bitap, derin bir uykuya daldı. | Celâl, hemşiresini e Oda, ar. harebe zuhuru ihtimali olduğun- m bu mektup müsvedde- Ulviye, yatağında, hıçkıra hiç. | kadaşının yanına bin dah elde biraz altın bulmak üzere kira ölü, namtu- Mendil sallamalar, göz y: istikrazın bozulmamasını nasihat “Tm beş altı ay evvel Mı- | suna karşi yaptığı bu suikastten | gizliyen tebessümler... Ve bir ara- ediyordu. gırdıç maslahatının alevlendirildi- | utanıyor, için için hepsinden, ayri | banın me Fuat efendi padişahı iknaa ça- | gi esnada serasker a e ye af diliyordu. Sonra, uzakta, yolda kabaran lıştı; fakat muvaffak olamadı. gırdıç meselesini rtesi sabah, kalktı. Yüzündeki | bir toz a. n Mecit Fuat efendiye: Nafiz paşaya tahmil ile m Re. — gizlemeğe çalıştı. —— Ulviye, avazı çıktığı m hıç- n bu devleti selefimden | şit paşaya bir şey ağa | fak oldu luğunu anlayınca kıra hıçkıra istiyordu. nasıl buldum ise halefime z ece lışıyorum) vadisinde manidar | ind Lâkin, kendini tuttu. leşi için terkedeceğim! er bu isi z | sözlerini Ç i- e efendi, ka ni rahat e nt ağıyabilen Leylâyı bozulmazsa saltanattan a ede- | risi bet, manevisi kabahat Pe — İşte! Bu ay ai aylıklar ni ta teahhura . MA ay- te veri olmaz mı? Halimiz ne olur?) “ Diye düşünmeğe va yuldular. Sade ri e Mela zatı Ea duyan erir or Maliye a halini an- lamak üzere meclisi vâlâ. daire- sinden bir deri teş edildi. Buna sera: ü, (16 recep 1267 -6 isa ie) ide ariciye na- zırı Âli, (ikinci, 13 ramazan 1264- 20 şevval 1268) paşalar ile sada- ret mi Fuat m (13 mu- hari 1266 - 21 ş. 1268) mal aliy yele defterdar a efendi memur edildiler, Maliyeden def- Hazine bir «kriz» (1) haline düşmüş! maliye işi obüsbi ehemmiyet kesbetti. rap ii kes bündan bahsediyordu. Buna çare istikraz göründü. İstikrazı en ziyade terviç eden Fuat sy idi. Nihayet Fransadan istikraza Bu ar paşa ile Fethi müba- da Lü istikraz mı aşırdı; bunca gaileler geçirdi. Ha- riçten bir'para istikraz etmedi. Zamani hümayununuz asayiş üze- re v olduğu halde istikraza âlem bulunmasile padişah bundan müteessir me m menini iltizam buki Babıâlice lima mu- eli imzalanmıştı, (0) Cevdet paşa ve zamanı, Kriz ke limesinin türkçede — esi bulunama: mış. bir gecede Fuat efendinin yalısında bu mesele konuşulurken Cevdet efendi buhran inin bulmuş; bundan on bulraa krizin mta haşlamiş, Öylede çok kullanıldı ki, rim! ys istikraz fesholundu. Bu meselede a a biri Fethi —— * — Babıâliye böyle zı! diyari? Bu iyi bir şey değil Der; oda şu abı verir: “ — Ben, Babisliye asla kle fet etmek istemem, Lâkin bili: him ki bu devlet beş kuruş borç ederse batar! mi in ir kere borca ipa mra az! Düyuna mü: an eg ider. (2) an Fethi paşaya da verdi! ietikrazlarla devletin -udu unutulmaz yaralar Gida Para dedikoduları! Devletin maliye işleri Cezayirli oğlu Mığırdıç, Pekmezoğlu,' hoca aksut, Erem oğlu gibi: sarraf- bağ ellerinde hususi menfaatler ini yolunda para dolapları çe- yirilmesin ükemmel vesileler hazırlıyor. Bilhassa Cezayirli oğlu iltizam- ld sair maliye işlerinden göze batacak büyük bir servet kazan- şti. Cezayirli .— > ii da sarrafı olm: mat Mehmi Ali, kaptan ni Paşalar bi hasımlarının Reşit paşa aleyhinde dedikodular çıkarmalarını teshil ediyordu. Cezayirli oğlu Reşit li hima- avsa- Meni bu irane bir konağı vardı. Yeniköyde büyük, kKârgir bir yalı yaptırmıştı. Da- mat Mehmet Ali ve a seras- keri Rıza paşalar, hattâ Mıgırdıçın bu ikbal ve çekemiyorlardı. a Nihayet Reşit e 1268 şevvalinde sadarett kif edildi, uzun sürdü. Onun, bunun bu ii ile meydana çıkan münasebetleri dedikoduları artırdı. Damat Meh- met Âli paşanın tebeyyün eden zimmeti hakkındaki karardan ev- velce bahsetmiştik. Reşit paşanın da hazineye ve metinden bahisler meydan Reşit paşa çiflik mürekie ve vergilerinden bir borcu çıkarsa tesviyeye müheyya bulunduğunu bildirdi, Paşalar arasına biribirine rüşvet, irtikâp isnadı yolunda mektuplaşmalar oldu. Kaptan Mahmut paşanıri bu sirada gön- (21 Cevdet paşa ve zarAanI sahal azvi suretinde olan sözleri kabul edemem. Mığırdıç mahpeste, defterleri ve evrakı eldedir. Her işin haki- katini anlamak ki mem üye zata kadar herkese mey- Hüdaya “şükürler olsun. Velinimetim, adaleti herkese emniyet vermek- tedir. Ben de onun adalet ve hak- kaniyetine, kendi istikametime alnız bu hususta de- ım efendi- yetine sığınırım; başka ylabilii iç bir türlü himayesi- 'ne muhtaç değilim. Bendenize ait bir şeyin Nafiz paşaya uzvile yü- zümden onun mutazarrır Olzbasanı razı olamam. Böyle bir hareketi kendilerinin nisfetlerine - yakıştı- ramadığımı Mehmet Ali ni sadaretlerinde kendilerine duyur. yeri olduğuna zan ve malümatınız var ise meydana koy- ğildir. Çünkü böyle ii metimi göstermeğe kendimi asla muhtaç vw ecbur gi - Mıgırdıçı himayeyi'de Se m mecaunane v6 mü- ibane hareketleri kb peksolenda birisi bendeni: » Ona şeyler vazifemden bkz b Tİ hakikat namı- na yazdım. Bir de şunu ilâve edeyim Devletlere böyle nakdi Sinir dan pek te külliyetli zararlar gel- mez. Büyük, büyük rahneler asıl va bir şey arm yri tabii bul ema a Me fendi, kaşlarını çatmış- üne bakmadan Kimine yeren uzün bir sene!... paşanın kalp yarası üze- rine, aks e ai bir el uzattı lursa, çalitılar. Kenan efendi mirıldanıyordu: «Vah vah!...» O da, Celâli evlâdı gibi seviyor, ve beye hürmet ediyor, uz: dolayı üzül Kendi kendine diyordu ki: — Eğer bu inatçı paşa affetseydi, ikisi de Ürek kala- caklardı... Bu işler, hep onun dik kafalılığı yüzünden oldu. : İnsan evlâdının ne kabahatı olsa affet- mez mi hiç?...» Fakat Kenan efendi kendisini atkadaşının yerine koymuyor, onu Acaba o, böyle bir vakanın m sınd a bizzat kaldığı takdirde sıl bir hareket mi ir Celâlle Ulviye, istedikleri gibi imkânını vedalaşmanın aym lar. Zira, oda ktı. Başbaşa kal ar. Yalniz genç kız, — lerini dan bilistifade, oğlana la Ve: bile, v a, kalmamıştı. istermiş, ve resmi gazetelere akil; bu kabahatlar işliyen oğlan, hiç de- gilse, ailenin şan ve şeref kazan- mak ananesini muhafaza etmişti, İhtiyarın kini bu sebeple, günden güne azalıyordu. Artık y: ei kilan bahariiebili 1 bundan lr her Ge ta, kardeşinin ismini söylüyor: «— -Ab, bir een " yan pardık, bunu vi vaa Paşa, başını sallıy. Fakat, bu eğ hiç te ak- silik yok! Başka izm ses'te yavaşçacık ayni dayı lır. Her şeyi buna dolaştırmak ve bu rütbe telâş etmek icap etmez!) e olduysa oldu. Cezayirli oğlu adı. Bütün bu'işten yakayı sıyıramai ea ve emlâki zapt ve müsadere : mi Kalender yolundaki yalısı sefarethane inşa olunmak üzere raya Avusturya devleti- ne hediye edilmiştir. (Arkası var) Adana hükümet konağı tamir ediliyor Adana 6 — Hüküme tkonağı- nın tamirine devam edilmektedir. Bina boyandığı gibi ufak tefek sıva tamiratı da yapılmaktadır. Bu işlerin on beş güne kadar bi. tirileceği tahmin edilmektedir. — Celâl. Allah meliç celal, bir gelse. diyor... n benim kocam “oldun... Ümit azlıklar, ne kanlı. ederim ki, avdetinde de, insanlar e ve zelil gözünden hiç biz karşısında da olursun. . n babasına, © sıte Genç erkek, b rını ffak olabildi. gözlerini Artık, Dn hayatı, ikiye tak- Ulviye, bu kutsi bir: *i | sim edilmişti. Harici tebessümler «— Evetlb manasında telâkki ie gizlenen göz yaşları... Sahi- ekti e neşenin ardında in vic- 1 m azabı... z çok Fakat o, cessur bir çıfçı kızıdır! da yakmaya Yalnız aşklarını li etmemeğe çalışıyordu. Gitme saati yaklaşıyordu. #4 İlk veda işaretini Leylâ verdi. Elini Muhtara uzattı. Gehç kızla- rın elini öpmek âdet olmamasına ve Muhtarın bunu pekâlâ bilme- sine rağmen, delikanlı, bu eli du- eği götürdü. Muhtar, uzun meşakkatli seyahatinin imti- dadı 1 esnasında bu yumuşak tenin temas lezzetini dudaklarında * zetmek istiyordu, O, Celâle: «— Ben de birisini unutmak istiyorum...» dememiş mi idi?.., Sabredip zaman kazanırsa, iş dü- zelebilir... Ah, Celâl m gelecek wi? sabah, paşanin keyfi yerin. Ni Kanan efendi ile yor, Elindeki gazeteyi çifçiye de tarak: — AL bak, oku!... Taze hav&- disler var... Kenan efe: 'ndi, süt in bile onun cehaletile alay etmesine dayanamaz... Kizıyo! — Haydi, kızma, ee Şaka ediyorüm... Sanki ben, okumasını biliyorum da senden akıllı mıyumi zannediyorsun?... Bak, seni mem nun edecek havadisler var... Mayıs 1933 9 9 Mayıs 1933 1933 bir gelse... / (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: