9 Ağustos 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

9 Ağustos 1935 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

(Memleket haberleri | İzmirde deniz banyoları “Bay amca beş kuruş at, dibden bulup çıkarayım ,, daha çoktur. Bunlardan başka Bayraklıdaki deniz banyolarının da müdavimleri çoktur. Burada ekseriyeti musevi kadın ve kız- ları teşkil etmektedir. Bayraklı deniz ayal yoşünludur. > bir Karşıyakada deniz banyoları ve plâjı ı kimseler: yen bazı ki — Al bakalım!. erek denize madeni bir pa- ra fırlatıyor. Küçük yüzgeç ciğer- lerini hava ile şişirdikten sonra kendinden umulmıyan bir çevik- Ekle dibe dal yosunlar bazı yüzgeçleri fana, hak de kaşındırıyor. Bütün buralarda yüzenlerden başka denize girmek asak olan yerlerde de yüzenler erişen İzmir hükümet konağı ünde Dolmada bile aki ço- cukların, sıkı polis takibine rağ- ni denize girdikleri sık sık va- r. Konak vapur senim ya- n bu ramazlar; e mca! beş v7 at, dip- ten Edi çıkarayım! Diye bağırıyorlar, Bunların me- haretini anlamak ve görmek iste- elinde bulunduğu halde suyun yü- züne çıkıyor, Fakat bu yaramazla- rın meharetini ölçmek için deni- ze atılan paralar daima .(20) pa ralık cinsindendir. arataş semtinde denize ana lâğımlar ye rağmen yü- zenler de ktur, Akdenizde yüzde 28 mülamsli tuz ve emlâhı - madeniye vardır. Bu miktar tuzda hiç bir mü çenem Fakat ana lâğımların denize döküldüğü lerde iii madeniys nisbeti pa 50 bile olsa sudaki mikro- bu kolayca öldüremez. Çünkü an. lâğımdan gelen pis sular denize edilmesi için daha sıkı tedbirler alınsa isabet edilmiş olur. ilmeyenlerin denize gir- gün denize mıştır. Bahri baba deniz kenarın- da yüzmek tehlikelidir. Burada me yerlerde müteaddid kuyular va: abii dır. lerle dana dali miş olan > kuyularda her yıl bir kaç kişinin boğulduğu görülüyor. Belediye; e kuyuları kapatsa ve doldursa hayırlı bir iş yapmış ve burada yüzenlerin hayatını si- gorta etmiş olur. Burdur güzelleşiyor! Fakat toz toprağa bir çare bulmak lâzım Burdur ( ) — Burdurda yapı işleri çok artmıştır, Bu yüz- den ber taraf toz toprak deryası halindedir. Yapı mevsimi geçin- ar önü alr mek için çalışıyor. Şel daki eski mezarlık kaldırılarak ye rine bir yapılacaktır. Memleket hastanesi de burada ya- pılıyor, Hastanenin temel atma i . yapılmıştır. Mezarlığın önünden geçen Ai mıştır. Fakat bu yol henüz toz için- dedir. Bu tozun önünü almak lâ- zımdır, Bu sene Karamanda üzüm bol saat mesafedeki Aladağin el rine yaslanmış birçok köyler vardır. k i © bulan bu köylerin belli başlı ürünü özümdür. Bu köylerde, bu “yıl üzüm rekoltesi her yıldan boldur. Yalnız kasaba ile köylerin arası uzak olduğundan a üzüm az gelmekte ve kilosu 5 kuruşa sa- tılmaktadır. Köylüler, bir ay sonra piyasaya pek çok miktarda kuru üzüm ürününün çıkarılacağını sevinçle söylüyorlar. Diyarıbekirde âbideler tınm en güzel âbidelerinden yanar Diyarıbekirde eğ camiin mermer sütunları Burdurda hava kurumu menfaatine balo 'dur 5 — Cumartesi akşamı hava kurumu menfaatına bir balo verilmiştir. çok güzel ve neşeli geçmiştir. Sarı su Yeni bir yatak ile Beyşeh- ri gölüne akıtılacak ony: a (Akşam) — resinin Beyesberi gölüne akıtılması için uzun 2 meler yapılıyordu. sonunda bunun mümkün olduğu pi Şimdi suyun hangi yol ile göle akıtılacağı araştırılı- ge bakanlığı bu iş için 90 ay içinde bitecektir. arısu deresinin göle akıtılması iki fayda temin edec: ved 1. Gö- lün suyunun fazlalaşması, 2 - de- renin yaptığı betik önüne ilmesi, Karamanda 3 Sayda 24 24 çift evlendi Karaman (Akşam) — Mütekald bâkimlerden bay Hüsnü Bilgin heee çöp çatanıdır. Güler yönlü en sözlü bu zat yuva kuracak çiler, yizieelis evlilik da mesud ol a sebeblerini bir baba Eikatile va nasihat verir. Yi n günlerde üstadın neşesi pek al değildir. Çün- kü son 3 ay içinde 24 çifti ev- yere üsnü bu aylara “kısır, tabirini kullanmaktadır. imei Malaya yolu iz - Malatya il) tanik edilmiştir. irçok yerlerde yeni köprüler Talaşı « Yazan: Mustafa Ragıb alay karıştı ve.. kendisinin farkında simya YK peirecaği bir heye- üpheli tavrın derhal bir teşebbüsün şimdi hiç umul- madık “çi anda Lahıvolabileceğini düşü: Genc eeilknime, daha emin bir vaziyete geçmek için biraz kıya- fetini değiştirmek istedi. Mekteb- li zabitler, daha tendürüst ve üst- lerine, başlarına daha çok dikkat ederlerdi. Atıf bey, alaylı zabitle- kaya doğru iğdi.. Şimdi saf, bılca bir vaziyet takınmıştı, Artık daha büyük bir emniyetle ilerleyebilirdi. Kala balık içine ka- rıştı, yavaş yavaş ve şüpheyi uyan- dırmıyacak derecede önündeki safları yararak, sıkıştırarak e di. Önde bir sıra daha kalmış! Atıf bey daha fazla ileri ii dan istediği gibi Şemsi paşaya ateş| kımıldı debilirdi. Sinirleri gergindi, biran evvel tabancasını çekmek istiyordu.. Telgrafhane kapısı önünde, a- rabanın etrafında biriken halk, Şemsi paşayı görmek merakile, bi- ribirini sıkıştırıyor; arkaya dü- enler önce geçmek için çabalıyor- Dn Bu alalı, dakikadan kikaya daha toplu, daha sıkışık bir kitle belime geliyor. du. ıf nı hedefine çe- virebilmeğe ri gördüğü bu noktaya gelebilmek için kendisi ilerlemekle beraber, arkadan ge- len taz daha kolaylıkla buraya getirebilmiş ti, Önünde silâhşorlar, asker ve andarma vardı. Bunlarla ayni safta bul belki şüpheyi da- vet ederdi. O, artık bu noktadan ileriye ve geriye bir adım atmak . istemiyordu; burada mıhlanıp, kalmıştı.. Genç fedai, bu anda te- peden tırnağa kadar heyecan v âsabiyet ateşleri içinde yordu.. Tam dört saat bekleyiş, onun sinirlerini germiş, heran tecavüze, atılmağa istekli ve ihtiraslı bir kıvranışla damar- larında dolaşan kanı tutuşturmuş, alevlendirmişti.. Abdülhamid idaresinin Şemsi ül eden sat- amlusundan n bi, hedefine ulaşacaktı.. O, artık s nefsine hâkim değildi ecan, vaber, gözlerinde muvaffak ola- cağını gös! mânalı bir iş ve ey gayesini im sılmaz Biri isimi kökleş işti. ark son hadde ça Genç fedai, vücu- ü mibi aniki bir bom haline nirlerine gevşeklik ae için kei uzun müddet beklemeksi- in. silâhını altmak; caketi- nin in altındaki tabancasını çekmek istiyor, elile silâhının kabzasını akalamak arzusunu gtçlük'- ye- pi İMESHUFİYEF YEN ÖNCE Manastırda patlıyan tabanca Sıra No. 164 m nebiliyordu.. Bununla ber: bey, yanındakilerin kendiside kuşkulanmamalarma da di i ediyor, mümkün ara , yecanından renk vermemeğ€ lışıyordu. Onun şimdi bir tek endişesi var dı: Silâhını çekerken, daha b? şaltmadan yakalanmak. Bu ihir mal, çok feci olacak, bütün düşü” ce ve emellerini alt üst edecekti Yoksa, bu kanlı ve tarihi tecrüb€ ye sırf kendi şuuru ve iradesil€ mülâzim, bu tehlikeli ! dakikalarında bile ölmek korkusi” ) im din hedefini * devirmekti!.. Onun için hayat g8“ j yesi, ee noktada İli vo biti yordu. Dimağı, bu: nraki # manı tasarlamakla bile “ yorul yor “ Geliyor, va fısıltılar! bir iki ki çıktı, biran içinde bi” ıldanış, bir et oldu.. 5 hareketi Yi fısıldamalar takip #© — Geliyor, geliyor.. Bütün nazarlar, ge pısından binanın avlusuna çe! evrik di; asker, sivil, bütün halk Şem i ses bile yükselmiyordu.. , bey, önüne ve yanları8* baktı, herkesin artık paşayı gö” geri ehri meşgul bulunduğu”? iphesi kalmamıştı. Bir kaç sani” ye vee iki sonra İoş avlu içind? kapıya doğru yaklaşan bir k tı göze çarptı. Bu karaltı, tam ii pıya yaklaştığı ei bir şekle gelmişit, Kapıya ba yaklaşanlar, oldukça kalabilziğ idiler. Faka ar içinde paşayı ii Atıf bey için güç olm Zabit akdağ mike yi ayatı Manastır ve civarında 8“ çen Atıf bey, Manastırdaki paş” ları ve askeri erkânı tanıyord Kapıya doğru yaklaşan ve etrafi” da bulunanların kendisine hürmetli bir vaziyet aldıkları ps şa, Şemsi paşa olacaktı. Bun” eöpbesi kalmamıştı. Çünkü ir nuna dayana ağır ağır V€ bi rak se sürüklercesine ilerleyii. kumandan, arkadaşlarını ının ke disine tarif ettikleri şekle ve rg / maile aş uyuyordu.. sel paşa, yaşı altmışını geçmiş, iç rı beyazlaşmış, geti be beyazlık kaplamış (1), vü — de ve hareketlerinde sevil li olduğu Körülüyordu.. il bulunanlarla e” gelenler arasında Mana ei yabanc yolyayyanı yeehreki ki bilhi oapaai Rifat sm kayın e derinin apaksmdan yrılmat göze çarp ii ar (0) Şemsi paşanın hafi Mir tura İle bi om çönesine ye avurtlarına doğru Ye” a numaralı ve şakaklarını, çene düm makine ile aldınrdı..

Bu sayıdan diğer sayfalar: