17 Kasım 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9

17 Kasım 1935 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Teşrinisani 1938 Tefrika No. 186 TAOLARI ÇİĞNEYEN HÜKÜMDAR CENGiİZiN OĞLU İSKENDER FAHREDDİN Keyük, papasları Karakurumdan sürerken: “Romaya yolum düşerse, Papayı da ziyaret edeceğim, dedi, ii oraya geldiğim zaman hiristiyan olurum. aydi uğurlar olsunl,, “ Romaya. yolum düşerse, Papayı ziyaret adeceğim.! E isyoner Benoit, hakanın hris- Me ys edeceğini umuyor- : (Peki.. kabul ettim!) Si İYecek, li papaslar büyül di > en kadar sevine- k nya siyasasının hris- yanak aki olarak değişme- sinde bir rol oynamış ola- aklandı. , Hakan, misyonerlere iki gün eklem melerini, iki gün sonra ken- ilerine kati bir cevap vereceğini Söyledi, ; Papaslar o gün saraydan sevinç çinde pe ılar. ük bu ei kökünden sal ordu. vi yi vezir Çütsay yeni veziri Çing - Kayı - papas- ie ardından - yanına çağırttı. Bu papaslar beni hristiyan Yapmak istiyorlar.. siz ne dersi- e sordu. lk verdi: Ürn fakat hiç bir dinin çen- içine girmemişti. Bugün siz hristiyan olursanız, halkın ve Mogol öilkadalır iin büyük bir kısmı - sizden görerek - etmeyiniz! Gök Tanrı size Yeter, hakanım! Keyük zaten mke ağ Vi <evap alac: eye LİL smın ve ili babasının gir- Mediği bir dine nasıl girebilrdi? zamanında Süne) eyaleti valiliğinde büyük * muvaffakıyet göstererek, Mo- tol İmparatorluğunun en değerli devlet adamları sırasına geçmişti. e er ufak tefek bir m du. çekdi ştu. >” Tini ve harp fen budistlike gibi din cere- em karşı da alâkasız kal ütün e Mepuleme hâmisisiniz! Fa- ii lek üslüman olsanız, İslâm ha- ona dini ahkâmına ü eğe mecbur kalacaksınız! Hire ğı e endişi sine Oiman eden vak kavgasından omenediyor. Bence, insanlık yer yüzünde mev- cud kaldıkça, toprak kavgasının ortadan kalkmasına imkân yol tur. — Çok doğru söylüyorsun, Çing- kay! Biz o İmparatorluğumuzun sınırlarını genişletmek için, akın- ra mi ri 0ş- babam Cik ün dediği gibi, biz bu kurduk.. dan uzaklaştıralım, iki gün sonra, saray zabitlerin- Bi: len biri, papasların yattığı yere giderek, kendilerinin hemen yola aki m $ ların hafaza altında ğa batı lm ka- Papas ında kir 9 alar |) a hristi- , Karaku yn ie gibi, a e dı ışına çıkarılmalarından çok mi teessir oldular. Papaslar ertesi gün on iki atlı nın pdr altında yola çıkı- yorl: isyoner Benoit teessüründen ağlıyor ve >” ellerini göklere uzata- rak : — Kristes! Bizi buradan boş çevirme! Diye Ki gü sesimizi işidemez.. rüzgâr çok şid- detlidir! Diye fısıldad Papaslar bu e ğin matemi içinde inliyerek atla- rına Şi erdi. K eyük se Mimi ge e papasları rasladı. n atını sürerek, kafilenin yanına ri ve muhafızına ses- lendi: u kara cübbelilere birer isci Maziyi iz Tuga hi tu. Keyük, emretti ve papaslara dö- mesini nerek: — Bu köpeği a götürü- nüz.! Yolda ölse de içini deşip, postunu götürünüz Diye bağırdı. Misyonerler, Hakanın alının önünde yerlere kapanarak yalvar- dılar: « — Bizi Karakurumdan niçin sürüyorsunuz? Her ulusun rahip- leri şehirde serbes mi fazla gör. Ma Bir suçumu: varsa, affediniz! Sarayınızın ahır- larında, atlarınıza tımarcı olarak kalmağa razıyız. Bu güzel belde- laştırmı Keyük ciddi bir tai papas- lara şu cevabı verdi: Bana telkin etmek istediği- niz İsanın dinini çok yakında ka- | edeceğimi Papa hazretlerine bildirmeniz için, sizi Yetis rum- dan on iki atlı ile geri rum. Büyük Mogol imleri Ma. Radyo 17 İkinciteşrin pazar İstanbul: 12,30 plâk neşriyatı, (hafif musiki ve dans musikisi musikisi), ş klü- binden maki konferans (Peyami Safa), uhtelif o plâklar, 19 Şeraza Die) , 20 konferans, 20, yo, orkestrası, 21 radyo caz ve tai rUp- rı, 21,35 Son haberler - Borsalar, 21,50 inönü Halkevi gösterit kolu tarafın- n piyes, (Şeriye mahkem. İbnirre- 9 sözler, 0 20,30 Ke eri 21 Zsigmond Vinezeyi bean onseri, 22,30 haberler, 23 — 12 koro konseri, Sr 2,35 ir 13, 55 plâk, m 15 biker ie 30 mi 17 kz e zim 19 sö Zr barlar. 20,1 15 plak, Ss 50. enler, ZU 05 piyano (Bach, Şu rt), 21,45 dans, 22, haberler, 22,50 operet ri 2 in n haberler. Berin alk müzik 19 Verhaengte Welt skeç, İDA Akrobasi, 20 a bni Talk müziği, 20,40 spor haberleri, 21 Orkes- tra konseri, (Berlin filharmonisii tara! dan opera a 23 haberler il 30 hafif mi eğlenceli konseri. Breslau: 316 m. — 16,30 çocuk prog b eğlenceli | e 19 Laipzig- den Yi rin Wal Küre» (La m ei ll ei 23, e zik yaly Leipzig: 382 m. — 17 ni müzik paralar, 18,30 sözler değ zo. verilecek program hakkında, 19 R. meri <Walkü re) operası, 23, da bakar hafif müzik v. — ri Şür, Tes 50 Me e e ve Esi 25 m ip 23, 20 yi Giles sarkılar, mimler, 24,1 mi gili annem$ piyes, 23 berer 5 A öğ — V7 hafif müzil 40 Hamburg - Berlin in futbol İN a, 18,34 giz : ii 23,30 eğ ölenceli müzik ve 1339 18 hada 18, 40 sözlü izik, lar, 19,30 nie tiyatrosu, 20 plâk - sözler, 20,30 Lembergden şen program, 17,45 sarkılar, 21 operadan röle, eHalka», 24,05 dans plâkları, Moskova: 1724 m — 1130. Pari yayımı, 18,30 Kosi hali “ müzikli pen 2 21 den 24 de ar r yab ancı diller : 405 m. — Ü ai kenteti, ılı), 19 Vagnerii üre» op SR Gn el 0 Dö e r, 20,20 Şuman konseri (Senfoni), 211 Repora, 73 e 23,30 hafif müzik ve dan: EL e SENELİK © 1400 kuruş 2700 kuruş 780 » 1450 » 400 es ittihadına di m e 'bi memleketli: eneli Sebo aa” Ta00, üç aylığı kuruştur. 1000 Adres tebdili için yirmi beş kuruşluk pul göndermek lâzımdır. Keyük bu sözleri söyler söyle- möz, atını sürüp geçti.. maiyeti hakanı takip ettiler. Papaslar Mo- bir şe: fızlardan si papaslara döndü: —N 5 kl maş giz han, ölürken, oğullarına mak istiyor, (Arkası Ayi İ Her | bir hikâye Melâhat, Afrika çöllerinde altın arıyan maceraperestlerde görülen bir şevk ve hırs ile evlilik hayatı- na atılmıştı. Aşk hislerini dolu ve zengin bir kasanın içine hapsedi yordu, Kendisini istiyen Nuri pa- şa, vakıa babasından beş yaş da- ha büyüktü, Fakat eski bir sefir- di. Gayet zengin ve alafranga bir adamdı. Ona varırsa, kürk manto- lar, pırlantalar, otomobiller, Av- seyahatleri, her şey, her şey hazırdı. Artık een yaşlılığına biraz göz yummak kabil olmaz mı idi? Di hâlâ o kadar şık, iyi giyinir, kendine itina eder bir adamdı Li ihtiyarlığı fark bile edilmezdi. Uzaktan belki böyle.. fakat ev- lilik hayatı başlayınca, bütün o deb e yaşayışa rağmen, Melâ- hat bunu pek çabuk farketti. Nuri Rugan telik ) adetten ii bir hızla gelen Me- ğın lâhat, N ir nisbet tesiri altına girdi- ğini birdenbire farketmedi. Namık ET Nuri paşanın jestlerini bile taklide se Nuri ya ter« zisinin ve ın adresle- rini sordu. Onun gittiği berbere saçlarını irmeğe başladı. Bir anlar hayalindeki güzellikler ık Namı ri renkli esvapları, spor kos- tümlerini bir tarafa atmıştı. İn- giliz kumaşlarından, e moda- Em göre esvab giyiyordu. İç çama- şırlarını da ipekliden yaptırmağa başlamıştı. Bir gün Melâhat Namığın evin- paşa evin öçinde | Ma teftiş de «Bethoven> i in yerini biraz de- için bir ibi dola- ile şıp e — Saksonya hey- | çıktı, Nuri paşanın yalnız jestleri antimetre ile- Nuri , evde yalnız oldukları geceler, sarı benekli, bir döşambr giyiniyor, ayaklarına nağın her tarafını dolaşıyor, en kiçi teferrüatı bile gözden geçi- riyordu. O yeni rugan terliklerin öyle bir gıcırtısı vardı ki Melâha- tin fena halde sinirine dokunma- ğa başlamıştı. Melihat, dolu bir kasanın içine kapadığını zannettiği aşkın, bir gün oradan uçarak kalbine doldu- ğunu hissetti, Dostlarından Feri- hanı ie seg çay eş Namığı görmi Bo, bie çocuk denilecek ka- birdenbire çıldırasıya sevdi. Onun merakı antika eşyaya değildi. O lâklara bee Vakta, yazdığı il leri basmağa katlanacak bir kita; ların hususi çaylarında okumak, dinletmek ve edebiyatı bir dudak boyası zanneden hanımlardan var kışlar toplamak yolunu is Melâhat ile Namık ç den pek iyi Bilkakar Mm âşıkından o k n oldu ki bir türlü ayrılmak ni imiz bir kere kaçamı zaatçik lele kesin Mi Namiğı er dakika yanında bulundurmayı ei — Şekerim, dedi, yarın çaya bize gel. — er siz Seni esaret al- tında ya: o kocanı görmeğe rem m — Ah, ne alıksın sen e gü- zel il Kocam çekini yorsun? Sana abm bile olabi. lir. Birçok tanıdıkları var... e e 5 g ER | g # EE e dinlerdi.Melâhatlara gitti, Eb di hikâye burada da tekerrür etti. Üçüzlü bir hayat kuruldu. Koca ile âşık biribirlerinden o kadar hoşlandılar ki az vakit içinde ga- yet iyi dost oldular. Her yere be- raber gidiyorlardı. Namığın taba- gı Nuri paşaların sofrasında her gün için kendisini bekliyordu. Namık, Nuri paşalarla beraber seyahate bile gitti. Aşktan ve sa- değil, tabiati bile Namığa geçme- ğe başlıyordu. Melâhat işin farkına varınca kocasını bir şair ile değil, onun kü- çük hr ile aldatıyormuş gibi pıldı. u küçük kadar kibar ve na- Maamafih, Melâhat, genç > kını çıldırasıya sevmekten ger kalmıyordu. iade paranın, ike hayatın, seyahatlerin temin ede- miyeceği bir şey vardı: Kalbin ih- tiyacı. Melâhat bunu ne kadar sus- turmağa, boğmağa çalışmışsa da bir türlü muvaffak olamamıştı, sattan istifade ede! gidebilmek rek, Namı imkânını bulk artımanın kapısını büyük bir yaptığı için seviniyor, Namığın da iştirak ğibi dlkdül ğunu düşündü. mi i. Nuri paşa gibi sarı benek- li bir rob ser giymiş, ayaklar rında da Nuri paşanın o gıcırtılı rugan iu ilkeli ardıl ..7 — Bak, mini mid dedi, da Melâhate paşa gibi mini minim diye hita etmeyi âdet edin- mişti.) ne güzel bir rob döşambr, ne zarif terlikler... Nereden aldı. Eımı bil bakayım! — Nereden olacak? Nurinin aldığı yerden! Halbuki Melâhat şöyle haykır- istiyordu: dar gülünce olduğunun farkında mısın Namık? Sen halinle kötü bir kopyadan ibaret- sin! Beni kocamın bu kadar fena istinsah edilmiş bir eşi ile yaşıya- ediyorsun? da aldanıyorsun iki gözüm! — Biliyor musun, diyordu, pa- şa beni ortak yapıyor e işle- biribirimizden hiç ay- rılmıyacağız! Hi i m ?

Bu sayıdan diğer sayfalar: