3 Şubat 1936 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9

3 Şubat 1936 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

3 Subat 1936 Izmir mektupları İzmirde bu sene yeniden bağlar yetiştiriliyor Havalar böyle giderse piyasaya nisanda yaş, mayısta kuru üzüm çıkarılacak b vr siri) Izmir havalisinde yeni yeni yetiştirilen bağlardan biri mir (Akşam) — İzmir ve ha- Valisinde, bilhassa Manisa, Kasa- “Pei ve Kemal paşa havali- ıl yeniden birçok e lar eltim iğ Bu yıl üzi satış ve ihracındaki fevkalâde va- bırakmıştı assa hükümet eli- nin üzü karışarak fiatin yi temin etmesi sebebile bağ mi ri iyi pa- az. ardır. Bu vaziyet se- bebile bağcı! hü ümet merkezi- Me teşekkür telgrafları bile çeke- avala itmemesi bağ- cılarımızı endişeye sevketmekte ve düşündürmektedir. Hattâ söy- tendiğine göre havaların bu kadar iyi ve 45-50 senedenberi gö- ş bir hâdisedir. Bazı yer- lerde ai ğcılar, bağları budamağa bile başlamışlardır. Budanan bağ- lar; şiddetli bir soğuk karşısında ahsulünü tamamen kaybeder. O- mun için izmir zirast mücadele i is Zarâr ie © ermiyor ir, Havalar; bu güzellikte ve sıcak- lıkta devam olursa bu yıl üzüm ve incirlerimiz hem erken etişecek, hem de çok bol olacak- tır. Bol olmakla beraber mahsul. lerimizin turfanda yetişmesi, hat- tâ nisanda yaş üzüm! lerin, mayıs- ta da kuru üzüi in satışa çıka- rılması iyi fiatlerle satış imkânını verecektir. Bağcılardan iy budamak için va ırlanan! le ziraat mü- cadele myamnn rn üzeri- ne bu ameliyeden vaz geçmişler- dir. Fiscela gidişinin ne ola- cağı henüz belli değildir, Bu su- retle soğuklara karşı bir nevi ta- haffuz tedbiri ii Müstahsilin yegâne dileği hava- ların bozmadan bu güzellikte de- vam etmesidir. e Iş bulmak için Uzun uzun düşünecek yerde AKŞAM gazetesine bir KÜÇÜK İLÂN koydurunuz! AKŞAM Sahife 9 e pi akşam bir hikâye j Ah, canım ciğerim kardeşim!.. j Sait Salih akşam üzeri yazıha- neden çıktı. Köşeyi dönerken bü- yük ın camekânına gözü ilişti, Dizi dizi duran raki şişeleri sanki kendisini sell olar gibi i, E Salt Salih içeriye girip bir şişe alacak oldu. Fakat karısının müt- hiş ültimatomu hatırına geldi: — Bir daha içtiğini görmeye- teğim!.. Sait Salihin başının içinde bir- denbire bir şimşek çaktı, kendi kendine: — Buldum... Rakıyi alırım, eve #ön derece müteessir bir halde gi- derim. Kapıdan girince karıma lerimancığım... derim, en sevgili arkada- şım Cevdet öldü...» > als bp cebimden çıka — Son derece ii rim, Bir — kadeh a derdimi biraz 'unutayım. Eve gitti. Daha | iüari girmeden yüzünü son derece meyusmuş gi- bi buruşturdu.. Anahtarile kapıyi açtı. Yüzü o kadar bozuktu ki ko- ri i ü ya baktığı zaman yeleği bile e hasta zünü çe fena halde korktu: ar?.. Yüzünün hali ne?.. Nida ie edir erken geldin?.. Sait Salih son derece perişan: rma, « Sorma... dedi. Narin telâş iç inde: — Ne oldu? ems çatlıya- cağım... Sait Salih “cebinden Takı şişe- lkiizellkrdk . Biraz da öte- — Şunu beri İner “Bir haç kadeh ata- unutmak yorum, “mak... Neriman rakıyı aldı... Sait Sa- lih genç kadının odasına girdi. İçinden «komedinin aeg per- desi muvaffakiyetle . Baka- lım.. öteki perdi İçeriden Nerimanın sesi geldi: — Sofranı burada hazırlıyo- rum Sait Salih pek müteessirmiş gibi: | oralara gidemem... Burada i içeceğim... Hepsini bura- ya getir... Rakı masasının başına Neri- man ayni heyecanla, telâşla otu- rak: — Anlat. söyle.. dedi.. çabuk di. Cevdet!.. dedi... Me gözleri e ra olmuş.. Cevdete ne ol 2. mu: Sait 5 ipe bir daha: Cen: . dedi, bugün öldü.. de unuta- Sait Salih üstüste iki Endehi yuvarladı Neriman galiba ko- casının hilesini anlamış olacaktı ki gülümsüyordu... — OR. of.. diye başladı. Bu- Biliyorsun ya. .yazı a araş nadır.. ur kadar doğru söylüyor- ile bugün Cevdet hiç yazıhanesine uuğramamıştı. De- ndım... Vakıâ böy- le haftada bir iki Sili İmez ama bakmıyor Xi d si Nim karıcığım.. of of... Doldur, dol . Az yaşa, çok yaşa, akıbet ölüm. başa... Şura- lâkerda versene.. z3 — Neden ölmüş a Sait Salih biran nk gibi ol du. Kendisini çabuk topla 1 — Kalpten.. kalp sektesi en...| General Kondilis te kalp eksilir kiri ie dünya hey... sana karıcı > . Doldur ki derdimi re iğ kadeh daha çekti: — Bilmezsin.. edem ne dere- ce severdim... bilmezsin... Onun için ci ölceğine ben ölseydim.. keşki... İn i çocuktu. Genç, güzel, 'evkalâde cazibeli, e . İnci di- rum işte, inci.. incinin kaç tür- lüsü olur ki... Doldur karıcığım doldur Kadehler boşaldıkça Sait Salih Cevdetin meziyetlerini anlata an: lata yeşim hu. i benden canımı istese eme O kadar severdim merhum: iin silerken bıyık altından kıs kıs gülüyor, kendi kendine: Ah kara; toprak ah.. Doldur kari»: cığım.. Şimdi Nerimanla kırmızı pija- masının önü açıldı. Genç kadının. güzel göğsü görünüyordu. Alayla sordu: il Demek saadetini bile Cev dete verirdin.. e iri ya. benim cas nım ciğerim Cevdeti Ri u sırada bitişik dolapta me > bapnn sesi işitildi. Ba e ei koştu, dola- bın Bile açtı.. Dolap et büzülmüş, kor» ile kmediine akiyor van (Bir yda) sellem o m i ir DiNiZ z etiketi e ta ye kesi he a em belli olm mler Germen, Obigan » Avrupanın Kek, dir. gibi büyük: Hala kalı kabul eylediği dahil rmüller esasına il olan ve onun gis for K bi güzel kele yapmağa muvaffak olan raları sanat ve aşkın, enli ve güzel liğin yarattığı bir-şaheserdir. Dün; Hasan pudrası kadar nefis ve cana yağ i püdrası: Anka Hami Paris etiketli. En so ki bunlar hakikatte yerli yapılıyor. Üzerinde hiç türkçe yazıları # 5 EE 3 g Sö 3 in ğun bulunmıyan bu nevi kremleri herkes Ay». tupa mamulâtı diye zanneder. Halbuki hükümetini kat'i emirlerinden Avrupanın ıtriyatı Türkiyeye giremez. Çünkü ancak elli kuruş kıymetinde olan bir krem yüz uruşa veya ziyade sat İmesini © 'n içindir. Üzerinde hiç türkçe —— evi kremler ya taklittir veya iz Bunun için dikkat etmek imdi i N — Prensim, İskender Fahreddin arın içinde yatarken, biraz başını na, Mıyor? Siz de mi yoksa benim gibi #izip kaldınız?, İ itana cevap vermedi. iş enn içinde hareketsiz yatı- 1 Zaten e sise de, ii Otog Artık onu şeytanlar bile Süme | €ekti. Titana vaziyetinden emin o- arak e açılıncaya kadar- uyu- b Mak isted Nut mi ilemi sesleniyordu: 5 — Beni burada yalnız bırakıp ge rn iL ÇOCUKLARI Tefrika No. 50 nereye gittiniz? Yoksa bugün be nim kanımı mı akıtacaklar? Belli ki benim boğazlanmamı görme- yeli Li saklandınız!. nosun mezarına yaklaş- pe — Sen kaçtın, Titana? Sen ki, Firavunlara bile meydan okumuş cessur ve ölümden yılmaz bir kadındın!. Nut, mezarın içinde yatan bir cesed gördü: — — da kim? Mezarda biri ği m yaklaşınca korkak bir sesle haykırdı: — Titana.. öldün mü.. yoksa sen de Kadim Bi bei okdd 1 kalkamadın mı?. Titana mezarın içinde titredi.. kendi kendine: — Acaba beni görüyor mu?. Nut, mezarın başında duruyor- du. ei Tekrar ee : — Haydi uyan artık, Titana! Bu solmuş ço göğsüne dizip de beni mi korkutmak istiyorsun yok- sa?... Titana bu sözleri işitince, Nutun kendisini tamamile gördüğünü an- lamıştı, Çiçekler neden tılsımını göster- de gözlerini aça- le baktı rum. ğe özenmiş gibi, mezarın ielide ne kadar da güzel yatıyordun! Teminden beri bana neden cevap vermedin?. Titananın beyni boşalmış gibi.. o anda bir şey yla yordu. — Çiçekler solunca tılsımını kaybetmiş... Diye mırıldandı. yavaş yavaş doğruldu.. dia mezarın mermer kaidelerine dayadı Gözleri li rengi uçuktu. Güzel kadın bir anda ne kadar sarsılmış, ne kadar da solup sarar- la üne af ez mıştı!, Şimdi rahipler gelirse, onu bu- rada görecekler.. etini lokma lok- ma parçalayacaklardı. O yalnız ra- hipleri değil, Firavunu da aldat- mıştı. Acaba Mikerinos kaçmağa mi vaffak olmuş mıydı?, Titana pren- si düşünürken: — Hiç olmazsa o kurtulabilse.. Diye söyleniyordu. ve sabri tükenmişti. bağır- de? o da çal ma birinin Titana e kaşlarını rak, itidalini topladı.. — Bu saf adamdan istifade et- urtarırsam ne sata- Diyerek yattığı yerden fırladı.. solmuş çiçekleri mi 23 attı. — Nut uyurken onun elinde halâ ği li vardi — Ne kadar içse hakkı var. Ve” a mezarlığa düşmek ko- değil, Şu mermer e arasına sızıp kalmas er ll arasını da ya araştırdılar. vi Prensi belimedilar. Nut körkütağ ğa baş — Tekrar gi kanalı Mi ş ol kei eki kızdır. dı Sale Onun için ayrılan mus beki ei ğil li v O halde o günahı biz de yi ledik.. Mali e mi uçacağız şimdi? Mezarlıkta aramadık bir kö şe bırakmadılar. iy Başlarını önlerine eğerek vE a dilin altına döndüler. ut yavaş yavaş konuşuyordi — ünsi ne yapacagiz den a yok- mu: gibi Mn mezarların ed dolaşmağa baik — Prens bu gece benden son- ra da içmiş olmalı. lek ai ? ölü Vale başka ne ri

Bu sayıdan diğer sayfalar: