21 Nisan 1936 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

21 Nisan 1936 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

© rüt ışıldıyor. — V Dudaklar . Bünlarla yüzün cildi kadar uğraşmak lâzım Kadınlar arasında, bir kaç se- , medenberi, meşhur sinema artisti ” Joan ln benzemek hevesi vardır. n Garan şöhreti e nk undan fazla , gözlerinin ve iz ağzının şek- İlinden ileri geliyor. Kalın dudak ve büyük ağzın (seks ap&l) i duğuna inanan bazı kadınlar du- daklarını kalın ve ağızlarını bü- yük gösterecek şekilde boyamak- lar dudaklar için fenadır, Soğuk- ia çatlayan dudaklar çok ve şişer. Buna mâni olmak ii zı en in dud. ı kuruve çatlak olur. Eczaneden alınan kâfurulu pomat sürmeli, daki- line, 15 gram Yele 4 gram te'de “soude. Bu pomad eczanede Fas am bilir, fakat buna meydan memek. dudakları ga en ğru harekettir. Saçın rengi ile dudaklara sü- / rengi değişir: Kırmızı saçlılar portakalı, saçlılar, rcan i, siyah saç- lılar e rengi, kumrallar açık kırmı eri tercih ie için üzerlerine hafifçe tatlı -ba- lem yağı sürmelidirler, lar aranılmalıdır. Bir kaç ll ia vs ketenden elbise. — Pembe ğ Sili kol reveri, den cep reve- ri birisi beyaz, eri daha ko; pembe ketenden alna; Düğ- w— pembe ketendir. — Mavi tüsordan pantaloı ve ei Yakası ve kol reveri be- yaz tüsordandır, Pantalon bluza dört bey: Nİ ile iliklenmek- tedir. — Beyaz üzerine yeşil renkli ml elbise, Yakası ve ke- mi zilini ve bağlanmış yeşil korde- ARM Giri DA, Tatar salçası Bu mevsimde yumurt çol yenir. Yumurta ile iin salça- lar, taş de makbule ii “Sek et, yahut tavukla yenil- üzere hazırlanan tatar — tartare) nefistir, tuz bil e€kmeli, bir Mi ezmeğe baş- lamalı. Sarılar ezilince damla damla zeytin yağı ilâve etmeli. Karıştırmakta devam ederek bir tatlı kaşığı hardalı azar azar için- atmalı, Ma arile süsliyerek soğuk etle bera- ker sofraya çıkarmalı. 'Taze soğan, tere otu, maydo- Nasıl anlamalı ? Hakiki ve suni e arasındaki far Yazda giyilen ipekli kum lardan büyük bir kısmı suni —— ten yapılmıştır. Hakiki ipekli ku maşlar daha pahalı olduğu için suni ipeklileri hakiki diye satan- lar vardır. Bunları birbirinden ayırmak için kumaştan bir iki tel çekerek bük- ei ve ucunu kibritle yakmalı. hakiki ise bükülü i; ir g ie kadar yanar, sonra n mi ipek ayni suretle yakıldı b zaman gayet ecek ve sonuna kadar hiç sönmeden yı noz sevenler, bunları ince kıydı- rip ayrı bir tabakla sofraya ko- yabilirler, Soğuk et ve'bu salça ile soğan, dereotu, maydonoz pek yenilir. Portakal likörü ni harası C. Yagıy: Port il şi Mik rün rengi sarı, kokusu biti e mi Diğer bir tertip: ii bitevi portakal ve üç İimonu yıkayıp kuruladıktan sonra ş bi şömen kâğıdı ile kapamalı ve bağlamalı. Kır ün hu müd“ hada bulak yakalarını kolalamak yakaları bu kolaya b rarak her zaman”! ki gibi ütüleyi aş Şemsa G — Sorduğunuz Ya idi li hassaları şunlardır: & Gençlik» ve «Kars in si yiz Satir ik edilecek iserinsiz, ikincisi gserinlidir. Ge Mal lanma dolayı zayi olan yi maddeleri iade etmek suretile tagaddi m temin ederler, «Gece» kremi her cilde a va hı bir kremdir. Cildi beslemeğ muşatmağa hizmet eder ayni siz çil ve ae izale eder. Sl için” de cildi gençleştirecek se: dır Ayak şişmesine karşı ilkbaharda a bir yürüyüş” a gelmez sicak su içine iki a kaşığı soda ile bir çorba Da şap atıp eritmeli, ayaklari bu suda beş dakika tutmalı, Fev- kalâde bir rahatlık hissedilir, YEŞİL ELMALAR Anlamadım. Bu lâkırdıları kime — Ne de olsa, eriği yüreği te- © miz çocuktur, dedim. z i vali iş yag bak- yordu. Göz lü gibi yatan : em ikm or. Züm- — Hiç bir sa yok değil i? di mi?. diye hr, Hayatın- da hiç b kadın, — kimsesi yok — değil mi ; Talkların arasında Nuri ka- 'dar yalnızlığı, bir başınalığı seven bir adama raslamadığımı söyle- dim. Herhalde, dedim. siz benden savuruyor ki... Sonra çok kingen, Kinileyle dostluk etmesi- ne imkân yok. Zaten böyle ayyaş- lığa düşmesinde bu çekingenliğin . üyük“ var Tefrika No. run!.. eri hakkıda elemi izahatı ım, bana siga- m sayar Bu bir kü- çük, gümüş tal si- «Yaka» güralaiı va ayal yah pağının üstünde A.G. vet lenmişti. Markaya dikkat ettiğimi s ezdi: — Ayşe, dedi, Ayşe Göksel... Öyle Sa davrandınız. ki bana muşuz ; gibi da size ismimi yşe Göksele a de kendimi tanıttım, Sonra, bir zaman konuş- rep sigaralarımızı içtik. Son- — Artık gidelim, dedi, — Sizin kendisini görmeğe g “— Nuriye söyliyeyim mi? ar e Mis önce düşünce- i yüzüme baktı: ie düşünce! eyi #oyiele Sustu, Sonra gözlerinin si acayip bir Flim le ilâve etti — H elektrik düğmesini çevirmeğe ha- zırlanıyordum. Genç kadın ber- — Nuri, Allaha rg Nu- ri, dedi..; Sonra — Biz Nuriyle ri oğullar rının son çocuklarıyız. Birbirimizi korumamız lâzım değil mi? diye sordu, Ben, Ve bir ciddiyetle: — Elbette, deklimi. tinin ie aym tün ve li bir lâvanta kokuyordu. VE le KIRMIZI FİLLER KIMILDANDILAR Merdivenlerden yavaş yavaş iniyorduk. O, önde, ben, arkada... Duvarda yaktıktan sonra: yere-at-- p in | re boğuk bir sesle: (Arkası var) pa MM A. 'bu macera içinde en affedilmeğ nokta burasıdır. Başımdan geçenleri bütün zim cirlenişiyle Ta istiyorum Fakat burada zi birdenbire kopuyor işte... Nasıl, oldu? Bu ne“ den oldu?.. Onun odama nasıl vel nasıl olup ta ei bilmiy, onun karşısında saygı duyardi. Ayşe Göksel öyle bir... Fakat, beri onu o kadar az tanıyordum, onun a o kadar az şey biliyor” FEFİE e gibi ille Ben sigara iciy rum, boğazım yanıyor. Birdenbi

Bu sayıdan diğer sayfalar: