30 Ekim 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 11

30 Ekim 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

GG) Sarışın kadın. | med Kâmil Berline gidiyord! Yili trenden Bük Teşte e İL trenin değişmesi Tâzımdı. Berline götürecek tre- ni bek: mek gi istayonda bir bira- a otur ndaki masada boylu, sarışın, iri iri mavi gözlü, mi wZL dudaklı bir kadın buslu birasını içiyordu, Ahmed Kâmil için- ten: «Ne nefis kadın!» dedi, Sarışın kadın da pedisine > ci üzel mai en im!» Ahmed Kâmil FR buna ar vermişti. hat in iyi- amıştı. karar ye b kararmış, ye başi hbablığı mek için Li sia fırsat bekliy: Yu da gecikmedi. Genç ka- z Ah- Kadın t3- İlerlet- ordu. çaktı, e, eder: rek Mani yaktı. e: âmil 1âf olsun diye: Sg Karla tren ne kadar kalabalık. Genç ie cevab verdi: 'agonda yer ie P Tonya hududuna ne zaman gireceğiz? med Ki M: — Yarı ah... Maalesef ben de kl Vagonda yer bulamadım. mn olsaydı Mi SİZE ciro ederdim. sym m e dedi. Vermiş ilmi genç kadını lokan: şıladı. . Kom; n yalnız Sük Kü a ün in Yakkii Ötekilerini imei Kâmil heyecan şel idi. ini bir yerde Nefis bir kadınla yanyana, onun NE bir e kol ein e sabaha kadar tmüş, kadının Meze sl alimi ol- N anlaşılıyo etekim biraz sonra iyiden iyiye teş in ae Bir e sarışm kadın ında, etli, kıpkırmızı e ğu dat. e e oy- nattı. Sonra o güzel d sında gibi seti bira ses çi ml rmuş gibi uf» diye dudaklarımı HN bir de ruz açıp kapıyor Ahmed mi hayretler içinde uyu- kadının yüzüne bakakalmıştı. Kiradi bu emi > beğ Jar, «puf» lar ve düdük gibi bunund: çi kan ei benleri de nç la gö züne ne kadar çirkin görünüyordu. di etli Ke ii da ür gül- Me horlıyacağını nasıl tahmin etsin- a Kâmil genç kadına arka- sını döndü. Onun horultusuna karşı kul anlar içinde ve şan bira otel yorum. Bi- »tlerimizin müsaadesi var... İsterse- siz bir gün Burada kalalım... Polon- hakkında da bir fikir edinirsiniz. Bari ki devam ederiz. Ahmed 5 — ii işim var.. ii a mi dür meliyim. (Bir yıldız) 30 e artesi (gündüz) Saat 12-: 24 “ İstikl marşı. 12,05-1220 ziraat Bakanlığı eri | Kİ e (Ziraat Bakanlığı ta: Onuncu yı marşı, bankası — genel direk rlüğü tarafından 330 Müzik. 30 Teşrinievvel 937 cumartesi (Gi 19,05: İstiklâl marşı, mi 03 - içti ). 1240. a ından), 20,35 - A N ii işleri hakkını (Beledi Bankası Genel Direktörüizi tarafın- dan), 20,50: 23: Müzik ve ajans m Geçimli 937 İstanbul — Öğle neşriyatı: 1230: P lâk- i, 1250: Havadis, 13,05: gösterit kolu tarafından 1530: Taksim sta- i - İstan- 1 muhteliti futbol : Plâkla ns musikisi, 19: en Şen, 1 ohferans: Selim Sırrı Tarcan (İnsanlar hayvanlar: Aksel Munte), 20: Necmi Kadaşları tarafından Türk musiki halk şarkıları, 20,30: Ömer Rıza fından aral lev, 20,45: Müzeyye arkadaşları tarafından Türk musikisi halk e ( ayarı), 211 RKESTRA, 22,15: eşi Tülün: programi, Plâkla sololar, opera ve operet pa: e 23: SON. Bu akşam Nöbetçi eczaneler Şişli; Pangaltıda Nargileciyan: Tak- sim: Limonciyân, Beyoğlu: İstiklâl Dellâsuda, Galata; Hüse- yin Hüsnü, Kasımpaşa: Vasıf, v e rim seg Barbut, kilide Ün veraite, Ka Mehmed Arif, Bakırköy: H 1“ Ahmed Bursada ( Akşam ) ın satış yeri «AKŞAM» gazetesi ve «AKŞAM neş- riyatı» Bursada mü an Atatürk caddesi mi rında satılmak- tadır. «AKŞAM» abonelerine hı deri” İş ” Sahibi Bay Esada mürac: İzmitte Şark Pazarı Sadeddin Konaali vliyeti mektep e satış m Hasan Ali Yücel Pazartesi i Konuşmaları a ie intişar etti. Satış mizi kitaphanesidir. & »k ne güzel bir şeydi. hücum Bu fena havalarda mikroplar ağız ve burundan vücuda Sizi fena akibetlerden ancak ederler hiyelerindeki mikropları keli da çtır, ilim Pastil For ağız ve helme: na- Bronşitinizi Bksürüğünüz ü derhal ge- müz'iç gıcığın önüne geçer arihi “ Korkunç Filip bir a 13 üncü e 'uguvara En- gizisyon e inde a tik yapan (meşhu EEE lerden Filip, insana on aklına gelmi- yen eşkenceler yapar. ai iç olur- İs sa olsun, o da bir insandır. Su destisi al- su Mi kırılır. b ia tikam ii llarından e Ge in teknesine çArpi ların silim bu ikiliyi ai yi miyor pedi Ahmed, bir vakayı hatırlı- yal — Paşam, dı Filip bir gün for- saları gözden geçirmeğe gelmişti. Onu görünce herkes titriyordu. e hassa diğer forsaların ü öö gö bana yaptığı işkenceyi nimel on- dan çok yılmışlardı. mai u iş- kencelere nasıl tahammül etiğine rdı. Bir gün yine şaşıyoruz!» diyorla böyle ateş püskürerek yanımıza gel- mişti. Adalı a biri nasıl- sa: pim timize zaman döne- vi? Söylen si ee Filip; Seni şimdi memli katina göhdereceğim!> a güve bir zincir getirtti. İlk öz çıplak ve zi di ağızdan: «Hayır.» diye ce- ab v mi a > . İnsan kılığın- a im > cana; 'ka kasaraya döğrü yü- irade iie Şimdi kaptan ire bir e üzün- tüsü vardı: Acaba Doğan reis (Ka- Ei ie kadirga) yı yakaiyakileğik ve i m dan baska bir düşünce yoktu. Kor- unç anı, denizde bü- ik ve denizcile- yük <on'ivler yaj re hediyeler dağılacaktı. (Kara başlı yelkenli) acaba nereye saklandı? Gece.. Türk donanması, kestane e gibi, su üstünde küçük “bir çıkıntı halinde duran küçük e adanın önünden rdu. Iç paşa gemilere emir verdi. Dümen kırıp adanın önünde de- mirlediler. Burada dalgadan, fırtınadan eser yoktu, Adanın arkası çok sakindi. Donanma geceyi burada geçire- cekti. Salih reis, kaptan Merak etme si de pe öle inde Pipi elde edem: bile, arayıp bulmak için da giye Doğan reis loğruca orada bekler. Yahut 3 biz oniki önce dö- nediz Rodosa... Kılıç Ali paşanın neşesi yoktu. Denizi kaplıyan korkunç bir Ka- ranlık içinde sıralanan cenin koynunda sabaha kadar bek- Jediler. Gemicilerin yarısı uyudu, yarısı, uyanık kaldı. Ufak bir ihtimal ile bir baskına tehlikesi herkesi uyanık bulundurmuştu. Kaçan korsanların do yapmasından. hattâ ei bir ih- KAPTAN PAŞA GELİYOR Deniz Romanı Yazan: haki F. Sertelli mam Tefrika No. 43 gün, memleketini özliyen bir kürekçinin ayağına zincir vurdu:(Haydi, benden de selâm götür!) diyerek e denize attı.., Esi sabah a Ke Züm gemisi e bii MN işareti) şe ime lar paşa gemisine davet edili; Bu toplantıya gemilerine ri e Et mezun olan reisler iştirâk e 7 im er .birdenbire telâşa b caba nı ie vi “içinde konuşu- orlardı: — Tekrar Misinaya gideceğiz Ee. liba.. — m ne işimiz n peşini set is tyor başlan Pa; anyollar iz vermemek için, yerlı mi bilmediği yere kaçmış- inaya gider 3 onlar?! — Bel oğra İstanbula döneriz. — Hany: Ağzını Mei Nere- de o günler? iz çok özlemiş gibisin oİs- tanbulu? — İstanbulun taşını, ea Öz- Jliyecek ere ya. i çok beklettim bu Beler. e yanıyorum. Dönünce yüzüme bakmıyacı — Canım, sen o kadınla hâlâ evle- nemedin mi? — Anası razı olmuyor. Neden? v — «Ben denizciye kız vermemi; g g — ln gözün arkada kal- maş a boş 1 Fenalık ya- peak ki evli iken de yapar. amma, biraz de düşünür. — e sefer gidersem, mii nikâh kıydınp al Geceleri gözüme uyku girmiyor, Onu düşünmekten... — Bence kadın düşünmeğe değ- mez! — Amma ettin ha.? Sen ananı düşünmez misin? — Ana başka, — ne demek? O da kadın değil mi? İki gemicinin yüksek konuşmasını duyan reis ken: — Hayır. Başka sebepler de var. olduğunu bilseydi, yüzüme bile bak- mi Sabi yaptın. Hemen ei din! O, böyle şeylerden hiç hoşlan- maz. — Gençliğinde çok çapkınlık yap- tağını söylüyorlar. dim. e gittiğimiz zaman bile meyhanı Oralardaki rare. için herkes birbirine pi per o fıstık rk “— ve re — Kalbinde başka birinin sevgisi varsa, elbette karşısına dünya güzeli çıksa bakmaz. — Haydi bu lâfları bırakalım, Hü- seyin! Hanya sen şu nikâhın neden ol > anlat bakalım!

Bu sayıdan diğer sayfalar: