20 Eylül 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

20 Eylül 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKŞAMDAN AKŞAMA Zavallı bizim nesil! Ül Kalabalık bir ikinci mevki tram» ım. İnsanlar iskarça ba Windeydi. Tutunacak bir yer bile Palmyardam, İhtiyar erkek ve inlar ayakta, iki tarafa şendele- ie diler, On bir on iki yaşların #iyinmiş bir de çocuk, pnesile beraber balık istifi bede » etrafına bakındı. Herkesten Yörük oğlanı iltimasa lâyık Me ekti «rini ona ikram etti; kalk- Anneside; leri etrafında dün Belediye İktimd müdürlüğünde bir toplantı yapılmış- tar. Toplantıda yapılan tedkikler ne- tlcesinde geçen seneki kömür #latleri- le bu seneki finiler arasında büyük bir fark görülmemiştir. Heyetin ted- Mangal kömürü Geçen seneye göre fiatlerde fazla bir fark olmadığı anlaşıldı Şehrimizdeki mangal kömürü f#lat- Karilerimizin mektupları Yolcu ile eşya ayni zamanda vapur çıkmamalı! 7 Otur yavrum otur... » dedi. Kendi yi yine sallantılar, itişip ka- kaymalar oranında kaldı” > ... Tenkid. etmiyorum. de, ihtiyarlardan ziyade ve bimayeye lâyık olan kör- ia Tavrulardır. İhtimal en fazla on- kiklerine göre, geçen sene ağustosta Rumeli meşesi kömürü 3,5 kuruş ol- duğu halde bu sene ağustosta bu kö- mür 4 kuruşa satılmıştır. Bulgar kö- ir Sp gap MEn ERİ ME Komlsyon, bu tedkikattan sonra odunda olduğu gibi, kömür için dza- mi fist koymağa lüzum görmemiştir. dllirken, çiyor, üst başı kirletiyor, yürüme- 8o mani i ii kayırmak icap eder... Nazari- : bezinin türlüsü olur ve hiçbi Ste t kine bi Rim 'ena olduğunu şurası muhakkak ki bizim .—. On bir iki dı ki yav. ta oyFunluk nedir bilmez. Sabak. dara tama kadar koşar, didinir, vel” Velev yabancı bir büyük, olsa; Ça yaşlı dinç bir erkek dahi Bi kobi ke, o yeri endininkini Bird, Vi ie — bizden evvelkiler — böyle yapardık. yalktilize bakın ki, bu seki âdet di “. yüzdüş çocukluğumuza işgal etmek; kalkar, ona ikram eder!» de “ame batar borç vermiş, > Ne aksilik bu ki, âdetim tam bi cer pesilde değişeceği tuttu. Ço- zda büyüklere ikram ve! ik, bu sefer de ço- — İstikbalde rahat etsinler! - di- Ye evlâtlarımız için uğraşı. a“ €skiden: «Tecrübesi var, bi- İ» diye her mevki ak sakallar adı Bekledik, bekledik... Sıra bize #elmedi. gelmiyecektir. ili yeni nazariyeler: pi, Gençler, iç başına... ww biz de bizzat söylüyoruz Veba müdafaa ediyoruz. aden rahat, ikbal, izzet ve iti- N,Tayarak, aktarma geçti! A bedbaht nesiliz biz... di, *, Deli de ne muhterem nesil k Ne diğerbin, me i nesil. at ihtimal daha sonra- daha münsif olacaklardır... TimİZİ sengi musallada bile dir. Bu da bir ümid! ve. (V& - Nâ) 000000000 00000000000008 Vefat At etmiştir. Lari S zhet Alpkay, Damadı: Hukuk argut, Çocukları Semiha ve s0 tinden M, eliha, Fahrunnisa. Samanmızda telâkki bambaşkaydı vi v — üstünde bir köprü yapılacaktır. ae m eli çocuk, o varken de-İ Siğinak ve siper yaparken #perler yapılıyor. Fakat gelişi güzel yapıları bir sığınak beklenen faldeyi temin edemez. Onun için barı mal- mata sahip olmak ve mutlaka nizam- nameye uykun bir sığınak yapmalı dır. şperlerinden istifade ederler. umumi yangın tehlikesine maruz sk ahşap mahallelerde oturanlar, icabın- da buralardan uzaklaşmak İçin tedbir aknalıdırlar. Toplu Korunma umumi sığınaklar yerine korunma ai- petleri yapmak tercih olun Beyoğlu yabancı askerlik şubesinden: müddeti 25 Eylül 940 akşami bilecek- tir. Beşiktaş ve Beyoğlu ka: bulunan 338 doğumlu ve bu Jularis muameleye tâbi yabancılardan son yoklâmasını yaptırmamış olanla- rın 20 ve 4 Eylül 940 gün bemize müracaat ederek y rını yaptırmalarını ve bu müddet var- fında yoklamalarını yaplırmıyanların esraya tAbI kalacakları ilân olunur. ölümü ile olan büyük acımıza tel graf ve mektupla iştirak eden muh- t terem dostları Ayp ıbul Belediyesi evrak müdürü | vermeğe da ha Pkay vazifesi için Ankara" |ğundan gazeteniz vamtasile minnet de ç,ç ürken ani olarak 18 eylülİve şükranlarımızm sunulmasını rica ederiz. m ve ikinci smıf telebele-|rife, Leman, Neriman, Kenan, i met Kaptan. Muvakkat köprü || enik arandı sö yor Karaköy köprüsüne bağlı muvakkat sökülmeğe başlanmıştır. Köprünün tahtalarla Ortaköy de- Hava tehlikesi nelere dikkat etmeli? Hava tehlikesine karşı sığınaklar ve Bığınak yaparken dikkat edilecek noktalar şunlardır: Evlerde ve apartımanlarda yapılan sğınaklardan maksad, bina ei raman enkaz altında kalmaktan ve bomba parçalarının tesirinden kurtu. | oğlu hastanesine kaldırılmıştır. maktır. Hariçte patlıyan yüksek infi- bombaların #esirile bina yıkıldı. melldir. Hatırdan çıkarılmıyacak bir nokta- da şudur: Ahşap evlerde sığınak ya- pılmaz. Böyle binalarda oturmak mec. olanlar, ancak korunma Mühim askeri hedefler civarında ve ! | için Askerlik işleri 835 doğumlularm son yoklama Jarında doğum- nde Şu- amala TEŞEKKÜR Sevgili babamız Salim Kaptanın aynı syri cevap teessürümüz mâni oldu: Ayvalıkta: Damadı M. Lâtfi. KÜÇÜK HABERLER 4 Mustafanın idaresindeki yük Arabaslle 191 numaralı Tünel - Şişi tramvayı Pangaltıda çarpışmışlardır. Araba hasara uğramış, sürücü Musta- fa da yaralanmıştır. X Manltacı Vehbi, anası Sabriye ile beraber #natçi Hüseyin Çapanın kurt köpeğin! çaldıklarından, zabıtaca ya- Xalanmışlardır. AKŞAM ŞEHİR HABERLERİ Yağ pahalılaştı Fiatlerin yükselişinde mantıki bir sebeb yoktur emen gehrimizde Trabzon ve Urfa yağla- rının İlallerinin yükselmesi zerine JAıntaka Ticaret müdürlüğü yağ 1s- j #ihanl merkezlerine telgraf çekmiş ve mahalli fiştleri sormuştu. Gelen ce- vaplarda, son zamanlarda yağ flatie- rinde yüzde ancak 15 - 20 nisbetinde bir yükseliş olduğu bildirilmiştir. Bun- dan başka geçen sene teneke fiatleri 85 kuruşken bu sene $0 kuruşa çık- maştır. Bu malümat alındıktan sonra Flat mürakabe komisyonunun, yağ Hatlerini tedkik etmesine intizar edi!- mektedir. Biz de şunu ilâve edelim ki mahal Enden gelen bu maltmat, bizim evvel ve yazdıklarımızı teyid edec*k mahi- yettedir: Trabzon yağı 125 - 130, Ur- İa yağları da 159 çıkmıştır. Halbuki geçen seneki flatlere göre bu artışın mahani flatlerin yükselmesile mütenasip olmadığı anlaşılmaktadır. Binatnaleyh Flat mürakabe komlsyo- nunun Âzami bir flat koyması lâzım- Günah bende mi? Hayırsızadada boş bulunan sandalın esrari ime Geçenlerde Wayırsımda önlerinde | Tefrika No. 82 F> a İLÂŞşık GARİP Yazan: İSKENDER FAHREDDİN Sahife 3 Acaba Antonyo Türk denizcilerini | zıman, Antonyo horul horul uyuyor» ğaşırtmak için mi söylemişti? Anton- | dv. Hasanâki tekrar kendi köşesine” Yo doğru söylemiş olsaydı, geriden ge- Jen kotsah yelkenlisinin — uzaktan ölsün — görünmesi 14. 'Türk gözeüleri dönm: 3a mecbur eş batmıştı. Hamza velsa: turdu, yelken bezlerini dikip yama. a başladı. Aksırdı... Öksürdü, Ax- dırmak istedi. Venedikli derin bir uykuya da aralık kımıldandı.. Göz ) deniz ku muşlardı. Deniz Üslüne akşamır. es-| gibiydi Bir mer gölgeleri düşüyordu. Gözcüler do-| nün ucu ile Hasanâkiye baktı, tekr nanmaya iltihak ettikleri saman gö-| gözünü kapadı. Hasan bunun farkma varınca, kendi kendine mırıldandı — İkl cambar bir ipte oynamaz — Denizlerde uçan bir kuşa bile Fas-| derler. Bu, Türklerin eski bir dari Yamadık. meselidir. Bu ipten bakalım kim yere Dediler ve donanma tekrar yoluna | düşecek?! devam emrini gidi. Hamza yels, Hasaniki e konuşu- yordu: — Acaba bu heri! bizi aldattı mı? — Zannetmem.. Antonyo hakikai söyledi. Fakat deniz durgun olduğun- dan, korsanlar biz! tak'p edemediler, — O halde Antonyo elimizde kalâ- cak. Bu adımın ağrından birşey öğ” renmek kabil deği) mi? Kalabralı Hasar, Antonyoyu söylet- menin yolunu çi biliyordu. ami- ma, relsten müstnde almadıkça bu işi yapamazdı. — Anlonyanun dilinin altında gizli birçok şeyler var, dedi, emrediniz de biraz ensesini okşıyayım. O zaman bülbül gibi herşeyi söyler, Hamza rels hunu yapmak istemiyor ve: — Antonyo döndüğü zaman: «Türk- ler, beni Gövdüler!: diyecek... Endişesile düşünüyordu Hasaniki israrla yalvardı: — On dakika sonra size bütün hâki. katleri öğreneceğimi vadediyorum. Bu| işi çekime Antanyo gibi, de-| Bİ altınlardan pay almadan bir yere nilscilerimizi eline firsat geçtikçe te- bir adamdan bu derece çeki- Allir ml17 Onların bana fç yıl yaptığı | vardı' k Gazete müvezziliği yapan Haçik | metrüi bir sandal bulunmuş ve san-| iikerceyi siz katırlamıyörsanız, ben isminde bir çocuk, tramvayn asılı ol- duğu halde Galatada Necatibey ead- desinden geçmekte iken, caddede du-| nazarda sandalın feci bir ainbete ug-| Jat bakayım... zan kamyona çarparak yaralanmıştı. Beyoğlunda bir pasajda ' oturan | insanın boğulup gittiği tahmin alun-| on dört yaşlarında Talât tırmandığı ağaçtan düşerez yaralanmış ve Bey- 4 Nişantaşında Kalaycı sokağında oturan Leman isminde bir kadın, dün elm 'ağınak tavanı çökmemeli, | evinin penceresinden bakarken düşe- &ir, Bunun için apartımanlarda yapı-| rek, yaralanmıştır. lscik sığmaklar muhakkak bir mü. hendis tarafından görülmeli ve ni. ramnameye uygun evsafta yapılmalı. | dır. Fena ve gayr! fenni yapılmış «-| tahsildarın muhakemesi | Eenaklar faydadan ziyade zarar verir- ler. mağdurluğu, fe-| Bundan başka müsald bahçe ve av- a eli e va mdn Geri daki malarda sığınak mam lam Zimmetine para geçiren Fatih Melediye şubesinde aldatlı tahslidarlık yaptığı bir sırada, zimme- tine yüz on lira geçirdiği iddiasile tev- kif olunup birinel ağırcezn mahkrme- bakı sırada Riza ayağa kalkarak: — On sekiz aydır tevkifhanede çü- rüyorum. İsterseniz bana idam cezası veriniz, Fakat bir an evvel veriniz, dedi. Riyaset makamında bulunan B. Bürhanedâln, istenilen raporun bir an evvel getirilmesi için ehemmiyetle tekid olunacağını beyan ederek muha- kömeyi talik etti. Belediyece cezalandırılanlar Dün yapılan beledi zabıta kon- trolünde 42 şoför, Eyüpte beş kasap, Ayransarayda iki fırıncı cezaya çarp- tarılmışlar, tramvaylara atlıyan yirmi! yedi kişiden de para cezası alınmış- tar. Fiatleri mürakabe komisyonu Mintaka tlcaret müdürlüğünde het bafla topların flat mürakabe kam!s- yonu dün de bir içtima akdetmiş ve muhtelif teşekkülerden gelmiş olan dal içindede «Günah bende rl?» isimli bir roman ele geçirilmişti. Yek- radığı ve içinde bulunan bir veya iki makta idi. Bu hususta rabıta ve Ilman idare- since yapılan tahkikat neticelendiril- milştir. Bu sandal Kandillide B. Os- man İsminde birine eld bulunmakta- dır. Sandal sahlide bağlı iken meçhul bir el tarafından ipi kesilmiş ve boş şandnl, bu şekilde dalgalarin sürükle. nerek Hayırsızadaya kadar gitmiştir. Polis, sandalı «Günah bende mi?» ro- manile beraber sahibine teslim etmiş- tir, “ "am Tren arabayi parçaladı tarafına göçmek istemiş, fakat bu s1- rada tren arabaya çarparak pafçala- mış, hayvanlar sakat sürücüye birşey olmamıştır. Mevlüde davet ve Teşekkür 20/5/940 cuma günü öğle namazını müteakip ansemin rubuna !thaf edli- mek üzere Fntih camlinde mevlüt okuracağından dostların;, tanıdıkla” rıst) ve övap söven zevat davet edi- yorum. Gelmelerir! Hena ederim. Maruz kaldığım bu acı dolayıstle telgraf ve mektuplin beyani taxiyet ve teessürüme iştizak eden arkadaşları- ms ayrı ayrı cevap vermeğe teessü- rüm mani olduğundan, temiz duygu- larımı ve teşekkürlerimi bu yazı $le arzederim, Yılmaz şirketi sahiplerinden Fülmi Sarvan İstanbul müddeiumumi- liğinden: 1s*. adliyesinde açık balunan biner ftat Hsteleri üzerinde tedikikat yapmış- tir, Komizyon, gelecek hüfta baz; me- vad Üzerinde yeni fiatler tesbit ede- cektir. Otomobil kazası Şoför Nihadın idaresindeki Kusust otomobil, Hamalbaşı caddesinden geç- mekte iken yanlış bir manevra ile telefon direğine, sonra da yaya kaldi- kuruş maaşlı kâtipliklere Jâakal orla mektep mezunu olmak şartile daktilo Ne maddesi mucibince müsabaka fmti. hanı yapılarak münasipleri almaca- Bından, isteklilerin memurin kanu- nunun «4» cü maddesinde yazılı bel- gelerini bamllen imtihan günü olan 24/9/940 sah günü saat 1030 dan bir Ailesi ve çocukları, Rukiye, Ha-| ımında yürümekte olan Mehmed 1s-İgün evveline kadar dilekcelerile İst İs-| minde birine çarparak yaralanmasına sebep olmuştur. adliye encümenine müracaatları Dün olunur. Alize getiririm. ipte iken idaresindeki BA)“ Ea el gülüyordu! oskocu bir unutmuyorum. — Sana re yaptılar, Hasanâki? An- Kalabralı Hasan başını saca anlattıktan sonra! — Burların hepsi biribirine bağlı- dir, aslanım! dedi - Antonyo, Par- maknz Yuvanın ortağıdır. Yavan be- Dİ, zincire vurarak, tam üç sene Tilos adasındaki meyhanenin bodrumunda hapsetti. Arasıra yanıma gelir, şarap Içer ve tekme ile göğsüme, başıma vu- Yur: «Girecek din bulamadın mı, « kö- pek? Neden katolik olmadın da islâ- miyeti kabul ettir? Haydi, anlar gel- sin de kurtarın seni şimdi!..» derdi Ben Üç sene bu hakaret ve işkencele” re tahamnl! etilm. Eğer devlet bana bir tek hafif kadırga verse, bunların hepsini Akdenizden birer birer toplar çetesinin. Ben bir tek- ne ie bu cnginlerde ne yapabilirsin Deyince, Hasaniki hiddetlendi: — Beritm tek başıma yapacağım Işi donanıa yapamaz. Adalarda öyle gir Mi körferler, öyle bulunmaz elğınaklar vardır KI, bunların birçoğunu siz de bilemezsiniz! Ben şimdi Parmakaz Yuvanın nerelere gittiğini ve hangi gizli körfezlere sığındığını bülyorüm Omu, elimle Koymuş gibi, o gizli kör. fezlerde yakalıyacağımdan eminim. — Pekâlâ, Dediklerini yapacağım Doğruca Redosk gidip demiriiyelim. Sana istediğin tekneyi vereceğim, Fa- kat, şimdi elimizde bir denir kurdu Be çalış! Hasanâki sevinçle relsin yanından, e ve geminin Baş ambarma git- İki cambaz, bir ipte. Kalabralı Hasaniki ambara indiği m geçenleri | dı... Tar. Haydi git, bu canavarı söyletme- j Tekrar öksürdü ve yüksek sesle" — Anlonyo.. Antanyo.. Diye bağırdı. Korsanın kolları bağlı ambarda me- fes bile Kalabrah denizel bunu çok iy! biliyordu, Antonyo birdenbire gözlerini açtı... Esnedi... Gerinmek istedi. Kollarını kımildan tamadı, Öfkelen, — Bâlâ kollarımı çözmemişeteizi m sizi bu derece korkak tanimaz« m. — Biz korkak değil, ibtiyatlıyız. — Zindana atılan bir adama karşı bü derece ihtiyata Tüzum var mı? — Burası kale zindanı değil. Tahta- dan bir gemi ambarında bulunuduğu- nu sen düşünmüyorsan, biz biliyoruz, Antonyo müstehziyane bir tavırla güldü: — Bayd! canım, buna korkaklık derler. Relsiniz körkak bir adam ol- masaydı, amcamın adada taksim etti. mazdı. — Ne dedin? Adada altin taksimi mi ? — Öyle ya, Bunu sen benden Iyi bi- Hrsm? Bu mevsim vurgunları paylaşa mak mevsimi deği midir? — Demek Ki eski âdet hâlâ bozulma- — Yüzlerce yıldanberi devam eden bir âdeti kim bozabilir? Lâkin, altın ve kadın taksimini sayretmek, bunlar» dan büyük paylar almak ne keyifli bir İştir, Külabralı! Sen böyle bir taksim. de bulundun mu? — Hayır. (Arkası var) Bütün lisanlara tercüme edilip gnzetelerde aylarca tefrika edi- len büyük macera romanı «Sihirbazlar Kralın Şimdiye kadar misline raslan- mamiş bir muvaffakiyete Alkazar Sinemasında devam ediyor. Nazarı dikkate: Matineler, 1-4-6.30. Gece 9 da beşler, MEMEYE Bugün matinelerden Mibaren Taksim sinemasında BORiS KARLOFF (Frankenştayn) Gimdiye kadar yarattığı rollerin en harikulâdesi sılamıyan adam iki saat en müthiş heyecanlarla çırpındıracaktır. gehresinde şeytan Okalbsiz kati... « Yahut denizi k m, kalbe ük yayin nasır, diye bin 21 çe aney va e Hİ ea seyagimeyi maları, | ... kaynar, çukurlar açılır, delikler deme bayım, bizim asfalt eğlencelidir, sık sık kazanlar yamanır!..

Bu sayıdan diğer sayfalar: