14 Temmuz 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 5

14 Temmuz 1937 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

14 Temmuz 987 .— — ANAD İmevikada Faşizm ve Nazizm okerinine karşı nefret vari a i | | fakat İngiliz ve Fransız demok- | Avrupa ve Amerika P nerika harbe ve ittifaklara leyhdardır. Avrupa işlerine , karışmağı da istemiyor. | Tasisine karşı sempatisi vardır. tır, Ve bu ve müzakere. Nr. re karşı anti- ii şeklinde tezahür etmek- iğ ki, birleşik ii m bir ucundan öbür ucu- ve nazizm kd — t duyul- in parlâmento sistem- b kanunların m ve İğ çalışaı Vu a ik erer haklı şen pati beslenmektedir. rası dikkate değer ki ve je devletlerin Paris sefiri li n taç giym B.H. il Parite Gi “söy yliyordi Yi il medeniyetin bü- ik m idame ettiren a. “CE, iştirakten çekine- yarari KESE CRI | çekiği tan bir manzara rbin dışında kalacağı zı ümid ediyoruz. Fakat her bar bir milletin bizi böyle bir harbe sürükliyecek kadar m oc de ta savvur ediyoru Ve geçen bale B. Grard Londrada dedi ki: — Silâhlı İngiltere dünya e en büyük sulh garan: tisi olacaktır ve bu me üzerinde memleketimin namına? < Ss g konuşabileceğimi. sanıyorum. Biz, Amerikada, üç nokta üze- rinde müttefikiz: 1 — Harbin aleyhindeyiz. 2 Her hangi bir. ittifakın ik feni iz. — Avrupânın karışık iş an her e e müdaha- lenin Nm Fakat bi siz, İngilter: parlar mabedlerer ve ittifaklarda; 2 bir şeyle rl “aral pi nk karşılıklı rek bir. istikr. arzusu ve hususile şu anda, bir yandan faşizm, öte yandan komüninzmle kuşatılmış olan keke üç a) m ngilte: Fra: e Birleşik dani yegâne ilmi ve sulh ümidi olarak kalmakta- dırlar. Barbun evel ep sun, hiçbir görüşlerini bukadar açıkça ve kadar kat'iyetle ifade etmiş değildir. EaL beraber, bu dostça beyanatlardan, birleşik devlet- lerin Avrupa kavgalarına e ört aksdnlarma cari ma susunda herhangi bir emel ta şıdığına hükmetmek bir mia yabancı sk işlerine ve bir başka a harbine k 5 rışmamaya: em zamandan fazla meyillidir. b Bay Ruzvelt Hiçbir ls devlet ada» gayesi, e ne Diğer ie in sürüklen- kdense, birleşik geyiklerin a sülehekiiesi çok muhtemi bir. nevi bitaraflık edilmektedir. ii ilk bakışta tam bir infi il ve nl esa- sına e eder gibi görünür. e ile vey a maddeler maların aade edile: il tir. Böyle iie etod, çok sağ- lam b Besi kuvvetinin bü- yük Taydalaı ı daha iyi ispat iye . Bu in. İngiltere bir şik devletlerle bir ihtilâfa düş- mek tehlikesine maruz bulun- mıyaca aktır. Sie Seyi Knl ninkine nma ye skn şir ç bir uvafa- li İyi e ablukaya karar vermemiştir. Elimi yiğen vasıtalar kifâyetsizdir, ve İngi liz politikası şimdi şu Bİ övize inanır: Birleşik pm oli ii arzusu veya hiç vafakati nini; me; ni ur ri silâhını kullanamayız. n için, bu muhtelif se bebler dola: pi üç büyük de ındaki görüş bi kendimizi etmi r tek kavga van kabili. bir memleketin haksız ü mevkie düşürecek bir harekete başvurması tasavvur edilemez. ri i E / OLU EM güimmazündlk ” Daha bahçe a yaklaşır: ken bizim evin alt katından yükselen bir yığın genç, taze, canlı kahkahalar işittim. Eve göreyim; bizim r yığın arkadaşı Kr Ye Yeğenim, , Cebimden atıldılar. Birinci Mz şöyle bir baktılar. Ben zucu ile onları tetkik Daya id — General Erânliği mene- ral mani ie Deyip geçtiler. İkinci, üçün- cü sahifeyide ayni şekilde, bu- run kıvırarak, surat asarak çevirdiler. Birdenbire, salonun tavanını pa müşterek bir çığlık kopi al ne güzel?.. Ne mizi — Ben, acaba ne oldu, zetede fevkalâde birşey, eli Hepsi de başların iğmişlerdi. Gördüğüm şey, şu oldu: — Sinema sahifesine bakı yorlar.. Biri okuyordu: Cinsi cazi ia ile meşhur Ev Dar Resi ii tım, bütün beden ER çırılçıplak ve vücud, taşıdığı en zarif inhinalarla F apaçık meydanda.. Fısıldaşa- rak, artistin o kâlçâlarını, boy- nunu, obacaklannı biribirine österiyorlardı. Soı âterin epburnun, - burun » delikleri ile Jan Gi un dudakları ve Gi konuşulmağa başladı. burnun burun men? eyecan, ihtiras ve caribe dolu imiş. Aman, bl ler .söy- a neler? Ayı a burun deliği, kış vakti nezle ve mik- rop yuvasıdır. Hatta pis bir mayi ile dolar, eği Bu nesnenin rl cazibe ve he; silme olur Son ln artistin dudak- ları ağ bir yar safe başlan r kenara çekilip abin si Fa- kat itiraf edeyimki, onları m e ediyordum. Evv Hemen oda iltihak enimkiler nasıl?... Be- A musun burun delikle- m seninki benziyor. Fakat beri dudaklarım da Jan Granforun lafına benziyor değil mi — Bira Patiği Bi olsaydı, doğruda — İyi ettin - m - sizin riyaziye Kagi ile fizik mu: allimini de davet etmiştim. Şimdi neredeyse gelecekler, sizi bir arada görünce mem- nun olurlar. Sözüm, bir bomba gibi or- talarında patladı. Hararetli, telâşlı, lı bir fısıltı baş- i dı ve ben, üst il ma mi çıkarıb ini kadar inci SEM kimse AA Çimdik Esrarengiz cinayetin failleri tutuldu Fakat cinayete karışan kadın bulunamadı Bekçi Onbirli Hasan ile Hüsnü tevkif selin ey Vaktile Burnavanın Işıklar köyü civarında bekçi Onbirli Hasanın kulesinde bir nayetin yakalamak için o vakit yapılan tahkikatta bazı izler bulunmuş, fakat asıl katilleri yakalamak müm- b ahlaçli iki kişiyi ya- kalamıştır. Bunlar, bağ kulesinin sahibi bekçi onbirli Hasanla bağ komşusu Hüsnü A Fa: E s Işıklar köyü ir Hasanın kn — ie Alyo; ve bi Mil il tekrar açik vakit parasına tamah edilerek öldürülmüştür. Tahkikata göre, cinayetle alâ kadar. olan kadın, gençtir. O edilerek ku- sonra kulede şu manzara gö- rülmü: ştür: Hali, u bıçak ve sivri uçlu bir e parçasile 27 yerinden yaralanmış, başı bir taşla ezilmiştir. Kulenin zemini, yere dem kanla do- r. Odada ve li dı- e bir bo: ia zlaşma ve kav- gaya delâlet eden birak ayak izleri vardır. Bu ayak izlerine yüksek ökçeli bir li iskar- pininin izleri de karışmıştır. Vak'a faillerinin meydana li çıkmaları şu suretle mümkün mii ur; Bekçi a Enes za- manında her kulesine gelir ve bağındaki lüle alâ- B z Ee g gp bağa hiç b di görmüş, zabıtaya haber vermişti; Hasanın ve yakın komşu: .nünün, va- k'ayı ördükleri kabul edilme- se bile hiç olmazsa cesedi örmeleri İâzımdı. Hâdisenin bu noktası zaten bir istifham halinde ortada dururken köyde geçen bir vak'a, hekçi lem cinayet ei alikasında ii e bırak- ma Bir de iki kadin e ii biri, köyde v şayialar- dan bahs: çi — Bekçi Hasan, kuledeki cinayeti mi diyorlar. Sen ne dersin? Diye sormuş, o sırada bekçi a Hasan da oradan geçiyormuş, n, akrabası sein olduğu için si. Sağ n bir öldür- düğün söyleniyor ri de- gil mi? Demiş, Hasan da iki. kadı- tutularak adliyeye verilmiş ve tevkif edilmişlerdir. Şimdi so: gu hâkimliği, hâdise tahkik. tına davam etmektedir. Mersin hapisanesinde bulu- nan Hudai isminde birinin, di cinayette alâkası bulunduğu vak'a gecesi kuleye getiri- za “Eb; umumhane çaça- Maznunların mah- kümiyeti istendi Buca nahiye ia Kocakafa Mehmedle arkadaşı Hakkıyı öldürmekle maznun Mustala ile Tea Mümin, Rifat ve arkadaşı İlyasın muhake- melerine dün şehrimiz Ağır- emesinde devam iie tikal ettiği için celsi biR müddei Şevki detmiş, tafa, Mümi sabit e İN Türk ce kanununun 448 inci mada mncibinee on e hap mahküm mele fakat hâdisede aynı zamanda ağır tahrik bulunduğundan maz- nunlarin a Se birinci madde muci zil alel erini e fatın beraeti istenmi Ri. Karısını zehirliyen mahkü üm EE İ banishahesin kr ei ve öl açmış den aranmasına başlanmıştır. di Karpazo isyanı Meksiko, 50 kişi mi üşmüştür. Sofya, 3 Ra ahd prens Sim rasimi saray kilisesinde yapıl- mıştır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: