6 Haziran 1931 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

6 Haziran 1931 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Cumhuriyet 6 Hazırau ı ATTİLÂ Muharriri: Marcel Brion Mütercimi: Mustafa Namık ( Sehir ve memleket haberleri Bir zabit yaralandı. şakiler de öldürüldü Urfada şakilerle bir müsademe oldu 32 Kazanç vergisi almırken niçin feci hatalar oluyur ? Tetkiki itiraz komisyonu nun kararını beklemeden tahsilât yapmak mecburiyeti kalkmakdır İstanbul ticarat muhitinde, ka • zanç vergileri tahakkukatından çı • kan şikâyetlerin çoğaldığını yasmıştık. Kazanç vergisi kanunu, Maliy* Vekâletinden tebliğ edildikten sonra bu kanunun tatbikatı için de zaman zaman Vekâletten emirnameler ve talimatnameler gönderilmiştir. Bu emirleri ve talimatnameleri tama mile infaz etmekle mükdlef bulu nan maliye memurları tatbikat sa hasında bir çok sui tefehhüm ve tefsidlede düşmektedtrler. Bu yüzden haklı ve haksız itirazlar baş göstermiştir. Bu hususta mütaleasına müracaat ettiğimiz maliye mütehassıslarından müderris Sıtkı Bey bir muharririmize demiştir ki: « Malî bir inkılftp olarak (926) da temettü vergisi kaldırılmış ve medenî memleketlerin kabul ettik • leri (beyanname tahkikatı resmiye) usulü ihdas ve kazanç vergisi ka nunu kabul edilmiştir. Bu kanunun tatbikatı hususî ve istisnaî hükUm • leri itibarile çok güçtür. Beyanname vermiyen bir mükellefe, maliye memuru (takdir) suretile vergi tarhe der. Bu vergi (tetkiki itiraz) komisyonu ile onun fevkinde olan (Ve • kâlet temyiz) komisyonlarında tetkik edilebilir. Fakat kanunun diğer bir maddesi vardır ki, itiraz etmek için verginin yarısını vermek mecburiyeti tasrih edilmiştlr. Bu kanunun diğer bir zayıf noktası da bütçe varidatı uzun müddet tahsil edilmeden kalmasın diye (tetkiki itiraz) komisyonu kararile ta hakuk eden vergi miktarının (temyiz komisyonu) tetkikatı neticesi beklenmeden mutlaka tahsil edil : mesidir. Mükellef haklı dahi olsa, kanun komisyonun kararma tebaan pa ranın tahsilini âmirdir. Bu şekilde ortaya çıkan vaziyete çare bulmak lâzımdır. Bunun için de Medisten bu sene çıkmakta olan yeni kanun bütün bu itirazları düzeltmiş ola caktır». Malî mehafilden de aldığımız malumat mütehassıs Sıtkı Beyin beya natını teyit etmiştir. ! Istanbul Noterlerinin bir şikâyeti j tstanbul Noterleriıy Maliye T«ftiş heyeti reisi Âdil Beye şikiyetleri üzerine noterlerin müstahdemin ücretleri mes'elesi tetkik edilmekte dir. Tahkikatımıza nazaran 927 sene sine ait olmak üzere Defterdarlı ğın müstahdemin namına noterlere tahakkuk ettirmek istediği vergi, matrahı itibarile yolsuı olduğu gîbi ihbarname tebliği tarihinden son ra otuz günlük itiraz müddetinin mürurundan sonra tahakkuk edebileceğine göre senei maliyenin son gü nü olan 31 mayıs 931 de vergi ta hakkukuna imkân görülememekte ve Defterdarlığın emri vakii de bu suretle suya düşmektedir. Diğer taraftan da noterlerin an cak Şurayi Devlete müracaatle iş lerini halledebilecekleri söylenmektedir. Siyasf icmal Mısır intihabatı Mısır'da müntehibi sanilerin meb'« us intihabatı dahi icra edildi. Netic*' de hükumet fırkalarınm kahİr bir ek> seriyet kazandifı ve rnUntehlbi sa» nilerden yüzde doksanının intihabatst iştirak eylediği Sıtkı Pş. hUkumeti tarafından ilftn edildi. Birinci inti hapta dahi müntehibi evvellerin yüzde altmış beşinin rey verdiği gene hükumet tarafından ew«lc« ilân e • dilmişti. Mısır'da on dört milyon nüfus vardır. Sıtkı Pş. kabinesi tarafından tanzim olunup Kral Fuat tarafından imza ve neşrolunan kanunu esasi de milletin doğrudan doğruya meb'uslarını intihap için evvelki kanum esasi mucibince haiz bulunduğu hal nez'edilmiş olduğu gibi müntehip lerin yaş ve şcraiti dahi tahdit «dildiğinden müntehibi evvel olmak hakkı bir milyon iki yüz bin kişiye ve müntehibi sani olmak hakkı dahi otuz bin kişîye münhasır kalmıştır. Evvelki kanunu esasi raucibinee yapılan intihaplarda (Vefd) yani millîyetperverler fırkası kahir «kse< riyet kazanmış idi. Fakat bu defaki <'ntihabata mezkur fırka ile Ahrar fu kası tarafından gayrimeşru addedilerek boykot ilân edilmişti. Binaenaleyh bu iki büyük fırka ne tnüntehibi sani ne de meb'us intihabına iş» tirak etmediler. Her ne kadar bu iki fırka boykot lehinde taşra halkı arasında dahi propaganda yapmak istemişlerse de Sıtkı Pş. hükumeti bu hareketi gay rikanunî sayarak polis v« asker kuv> vetile menetmiş ve bu sırada çok kanlı h&diseler olmuştu. Yeni kanunu esasf meb'usiann miktarını dahi tenkis ederek yüz elliye indirmiştir. Bu meb'usluklar i • çin ancak 273 namzet gösterilmiş • tir. Bunlardan takriben yüz ellisi Sıtkı Pş. nın yeni tesis etraiş olduğu (Şaab) yani halk fırkasının ve elli yedisi dahi hükumet taraftan olan (tttihat) fırkasınındır. Diğerleri de müstakildir. Ortada muhalif fırkaların namzedi olmadığmdan intihap edilen meb'uslarm hemen kâmilan hükumet taraftan olacağı aşikârdır, tntihabatm bu neticesine göre millîyetperverler ile Ahrar intihabata iştirak etmemek ile Sıtkı Pş. hüku • metinin kuvvet bulniMsına ve şimdi 9e~ parîâmentoda ittifak* yakm bir ekseriyete istinat etmesme yol ha zırlamışlardır. Tabiî yeni parlâmento Sıtkı Pş. nın kanunu esasisini ve intihap kanununu tasdik edecektir. Bu suretle yeni kanunu esasmin gayrimeşru olduğu iddiaları dahi kuvvetini kay • bedecektir. Bu vaziyet karşısında Vefd ile Ahrar, parîâmentoda mümessOi bu lunmıyan ihtilâl fırkaları olarak ka lacaklar ve gizli propaganda yap mak ve nüfuz icra etmek suretîle faaliyetlerine devam etmeğe çalısacaklardır. İntihabatın neticesi ne olursa olsun şurası muhakkaktır ki Mısır milleti arasına derin bir tef • rika girmiştir. Bilhassa münevver lerin ve şehirlilerin yeni parlâmen toya boykot ilân eden muhalif fır kalar ile birlikte çalişacakları ve hü' kumetin fellâhin sımfına istinat e • deceği anlaşılıyor. MUHARREM FEYZt Attilâ Çin kapılarında Çin imparatorlarile dostluk mü nasebetleri Kıymetli hediyeler teati olunuyor Hün milleiinin birliği vttcut buldu Artık her şey hazır: İki büyük beşaret nimneni Mcr güs pazarının yağması Byzans telâşta Attilâ' nın icat ettiğl baharte Yedinci fasıl Tehditler Attilâ Çin hcainelerine imreniyor Bir çok senelerdenberi, Hün'lerle Çin imparatorluğu arasında muslihane münasebetler de vam ediyordu. Attilâ Asya'yı ziyaret ettiği zaman Çin seddine kadar gitmiş idi. Bu muazzam duvar geçilmesi imkânsız, bir tek gediği olmıyacak kadar kusur suz, kalelerin ve muhkem kapı • ların muhafazası altında göçebe Hün'lerin hırs ve tamaına karşı inşa edilmiş bir engel teşkil ediyordu. Attilâ, Çin'i zaptetmek emelini besliyor, o bereketli ko caman ülkeye imreniyordu. Fakat Çin'in zaptı lamanı henüz gelmemif idi. Hün hükümdarı, gözlerini, şimdilik zaptı daha kolay olan garbe çevirmişti. Bilâ hare, sıra Çine'jde gelecekti. Ancak bütün kuvvetleril» Roma'y* yüklendiği vakit, Şarlrta kor kulacak hiç bir tehlikenin bulunmaması lâzım geliyordu. Çin imparatorları da harpten çeki niyorlardı. Sulha talip idiler. Attilâ kendilerine doıtluk teminatı vererek, her yıl değerli hediyeleri hâmil sefaret heyetleri göndererek Çin imparatorlarının hayırhahhğını kazanmıştır. Çin imparatorlarına tavla • larının en güzel atlarım, evvelce (Rua) nın (Bürgont) lardan aldığı ganimetlerin en değerlerini gönderirdi. Çin im paratorlarımn edebiyat ve ilme olan merakını ve bundan doğan gururunu okşamak için onlara, boyalı resimlerle süslenmiş el yazısı Yunan ve Roma kitapları, oyulmuş fildişi levhalar ve tunç heykeller gönderiyordu. Çin'lilerle dottluk Çin'liler, (pis kokulu) ismini verdikleri Hün'lerden çok nafret ederlerdi. Böyle olmakla beraber bu korkunç komşularla iyi geçinmeği tercih ediyorlar dı. Çin hükümdarlan, dottluk ve sulhperverlik teminatını memnuniyetle kabul ettiler. Attilâ'nın hediyelerine, parlak, göz kamaştıran hediyelerle mukabele et tiler. Çin adet ve dininin, bir ecnebiye verilmesine müsaade ettiği en yüksek rütbeyi, Çin im paratoru Attilâ'ya verdi. Artık Hün Hakanı ile Çin hukümdarı arasında büyük bir nezaket dairesinde, bir oyun, bir yalan ve riya oyunu başlatnış bulunuyordu. Her iki hükümdar da karşıaındakinin sui niyetine kani idi. Fakat hal ve vaziyetin zaruretleri, onları birbirine, minnettarlık ve dostluk duygularından dalarından kazanç vergisile alınacak beş milyon liranın başka bir tarzda teminini ileri sürmekte dir. Evkafta maaşlar Ankara 5 Evkaf bütçesi yarın Mecliste müzakere edilecektir. Evkafın masarifi 3 milyon 122 bin liradır. Varidatı da 3 milyon 122 bin 500 liradır. Kadro harici kalacak memur lardan artacak paranın bir kısmı az maaşlı hayrat hademesine zammedilecektir. Diyanet işleri memurlarının maaşları Evkaf bütçesinden çıkarılacak ve ca milerin idaresine Evkaf bakacaktır. Yeni Evkaf kadrosu bareme göre yapılmıştır. Umum müdürü 100, şube müdürü 55, kalem âmirleri 40, mümeyyizler 30, başmüfettiş 70, mimar mü hendisler 60, tstanbul müdürü 70, diğer müdürler 50, müfettişler 25 30, tahsil memuru 20, mu avini 15, kâtipler 1 0 1 2 1 5 , icra memuru 20, veznedar 15, Uskü ha kuvvetli bir bağ ile bağhyordu. İki hükümdar bu nezaket ve zarafet dolu komedyayı, mütebesaim maskeler altında utta lıkla çeviriyorlardı. Fevkalâde elçilerin nutuklarında bir tek falso duyulmuyordu. Sefirler, göklerin oğlunun yani Çin impara • torunun mütevazi selâmlarını Hün Kralına tantana ile arzediyor, yahut, Attilâ'nın vefakâr doıtu ve hakikî kardeşi olan Çin imparatorunun sıhhat ve saadet temennilerini ve ayni zamanda ebedî sulh arzularım izah eyliyorlardı. Işte Attilâ, Roma ve Kostantlniye'nin zaptı ile meşgul iken, Çin ordularının, büyük duvarı geçe • rek Hün memleketine bir batkın yapmamalarını bu dostluk bağlarlle temin etmif oluyordu. Kos tantiniye ile Roma'yı eline geçirdikten «onra Attilâ Çin kapılarına tekrar dayanacakttr. O »a man, hediyeleri, dottluk mektuplarını hâmil olarak değil, büyük ordusile Çin kalelerine saldırmak maksadile gelecektir. Her şey hazır Şimdi her şey hazırdı. Attilâ miüetini birleştirmişti. Çin'lilerle sulh temin olunmuştu. Asiler in • kiyat altına alınmıştı. Mütered dit ve korkaklara da cesaret gel mişti. Mukadderat Hün Kralına iki büyük alâmetle teveccüh edi yor, muvaf fakiyetini iki büyük nişane ile tebşir ediyordu. Margüs pazarı Her sene, yazın,, (Margüs) e yakın bir mahalde, Tuna sahüinde, büyük bir pazar kurulurdu. Bu, dünyada görülebilecek en alacalı ve garip bir pazardı. Binbir renk birbirine karışmış, binbir gürültü insanı sersem edecek kadar ortalığa hâkim olmuş bir pazar göz önüne getiriniz ki ona en muhtelif milletler iştirak etmif olsun. Roma ve Byzans'lılardan gayrı milletler, kürkler, tahtadan bo yalı heykeller getirirler ve pazarda Roma ve Byzans'tan gelen tüccarın kaba malları ile trampa e derlerdi. Pazarda at ve öküz, kumaş ve hububat satın aiınırdı. Bir takım meyhaneler vardı ki orada erkekler içip sarhoş olur, bir takım dükkânlar vardı ki, sırçadan ve bakırdan mücevherleri karsı sında kadmlar çıldırırlardı. Yanyana cereyan eden ticarî trampalara ve şehvanî zevklere sahne olan bu pazar, sanki sevinçli bir hayhuydan, mürekkepti. Gürül tülü kargaşahk içinde biraz dü zen tesis etmek istiyen Byzans a«kerlerinin bu gayreti neticesiz kaIıyordu. M Urfa civarında Suruç yolunda bir çok soygunculuk vak'aları yapan beş şaki, kendilerini takip eden jandarmalar ile vuku bulan bir müsademe neticesinde beşi de ölü olarak ele geçiriimişlerdi. Haydutlar A raban köyünden Nasan oğlu Şükrü, Hanrnno oğlu MUslim, Ahmet, Yaşar oğlu Halim, Ali oğlu Hammodus' tur. Bunlar geçen sene Kaçviran karakoluna mensup beş jandarmayı şehit etmişler ve jandarma müfettişi Kemal Beyi soyarak yanındaki asker Ahmed'i öldürmüşler ve bir çok kimseleri soymuşlardır. Bunlar ayni zamanda cenuptaki çetelere de münasebette bulunuyorlardı. Bu şakiler, geçen çarşamba akşamı huduttan geçerek Sarımağara ci varındaki mağaralarda tahassün etmişler ve perşembe günü Urfa'dan Suruç'a doğru giden bir kamyonu soymuşlardır. Haydutlar cenuba doğru gider ken beraberlerinde götürdükleri kamyon kayalıklar arasında saplanmıştır. O sırada devriye gezen jandarma bunlara rasgelmiştir.. Jan darmalar şakileri yolcu zannile: Merhaba, geçmiş olsun, arka daşlar, size yardım edelim mi? Demişlerse de, haydutlar jandarmalara ateş etmişlerdir. Jandarmalardan biri kolundan yaralanmışttr. Diğer jandarmanın attığı bir kurşunla sakilerden biri maktul düşmüştür. Bunun üzerine şakiler kamyona binerek kaçmak istemişlerse de silâh seslerine yetişen Pasyanlı nahiye müdürü Hulki Beyin kumanda • sındaki jandarmalar ile araiarında bir müsademe başlamıştır. Alınan malumat üzerine Urfa'dan jandarma mülâzimi Fahri Beyin kuman dasında bir müfreze daha gönderilmiştir. Vilâyet jandarma kuman danı Şakir Bey de müsademe ma • halline hareket etmiştir. Etraf köy halkının yardımile şakilerin dördü de öldürülmüştür. m ,. ^, Müaademede Fahri Bey hafif surette yaralanmıştır. Maktullerin cesetleri Urfa'ya getirikniş ve çettfyi tenkil eden jandarmalar, halk ta • rafından takdir edilmiştir. Soma'da köy halkını camiye kapayan şakiler Soma havalisinde uzun müddet tenberi şekavet yapmakta olan Te • berli Kâzım iki gün evvel arkadaşile Menteşe köyünü basmıştır. Şakiler yatsı zamanı koye girmişler ve bütün erkekleri evlerinden çıkararak cami odasına doldurmuşlardır. Şa kiler köy muhtarını yanlarına ala rak Çamur ılıcasına gitmişler ve miiatecir Yuauf Efendinin hay^an larını, eşyasını, parasını alarak köye dönmüşlerdlr. Buna tahammül edemiyen muhtar: «Artık yeter, defolun şuradanl» diye bağırmıştır. Bunun üzerine Kâzım muhtarı ağır surette yaraladıktan sonra iki arkadaşile birlikte kaçmıştır. Jandarmalar, haydutları takip etmektedirler. Bu sene mahsul Askerî Tekaiit pek bereketli olacak Şubesinde işi Tüccar rekolte miktannı Bitenlerin listesi MİUl Müdafaa Vekâleti Te kaüt şubesinde işi olan karile rimizin evrakı Ankara'da mun tazaman takip ve neticeleri ga zetemizle neşredilmektedir. İstanbul zahire tüccarlarına ge len hususî malumata göre bu sene memleketimizin her tarafında mahsulün çok bereketli olacağı anh şılmaktadır. Buna rağmen, her şeyde olduğu gibi zahire üzerinde dc (alivre) satış için henüz tüccarlar arasında cesaret ve teşebbüs mevcut değildir. Bu hususta zahire tüccarlarından Nuri B. bir muharririmize demiştir ki: « Cumhuriyet gazetesinin iki üç aydanberi zahire mes'eleleri hakkında yapmış olduğu neşriyat şayani şükrandır. Bu neşriyatın semeresi olarak İktisat Vekâleti bu sene A nadolu'nun rekotle miktarını biae bildirmeği vadetmişti. Fakat şimdiye kadar resmî malumat alamadık. Bu malumata anbean intizar ediyoruz. Vekâlet için bu malumatı elde etmek güç bir şey değildir. Bu sene bu işe başlanırsa yavaş yavas inti zama girer. Bu aym ortalarına doğru behemehal buğday mahsulü hakkında malumat almak zahire tücearları için zaruridir.» Pazar günii Pazar günkü nüshamızda gene gazetemize müracaat eden lere cevaplarımızı ve muamelesi son defa ikmal edilenlerin esamisini sahife halinde neşredeceğiz. Bundan evvelki listeler gaze temizin 5, 6, 7, 12, 16, 20, 21, 23, 26, 28 nisan ve 3, 5, 11, 16, 22, 26, 31 mayıs tarihli nüshaları mızda intişar etmiştir. Şehir neden pis ? Avni B. ye göre halk yerlere süprüntü atıyor Belediyede tasarruf için tansifat amelesinden bir kısmının açığa çıkarıldığı ve bu yüzden esasen bozuk olan temizlik işlerinin bir kat daha bozulacağını yazmıştık. Daimî en eümen azasından Avni Bey bu hu susta demiştir ki: « Belediyenin tanzifat bütçesi evvelce dört yüz bin lira idi. Her sene yüzer bin lira ilâve edilerek bu miktar sekiz yüz bin liraya çıkarıldı. Eski hesapları tetkik ederken bunu gördüm ve mazbata muharriri sıfatile tenzilât yapılmasını müdafaa ettim. Fikrimce şehrin bugünkü pisliği • nin sebebi herkesin sokaklara süprüntü atmasıdır. Buna mâni olacak ve çöp arabalarının her gün her yere uğramasını temin edecek yerde hizmet kadrosunu genişlettik. Hiz met ıslah edilir teftiş ve murakabe sıklaştırılır ve nihayet Belediye e mirlerine riayet etmiyenlerden ceza alınırsa hem bu âdet ortadan kalkar ve hem de bu azametli kadro yarıyarıya iner. Çünkü Belediyeciliğin bir mana sı da teferrüat üzerine asabiyetle alâka göstermektir. Gösterilecek bu şiddet, iptidaları halkın itiyatlarını kırması dolayısile bazı kimseleri incitebilir. Fakat sonra takdir ile karşılanır!.» tzmit haberleri Su mes'elesi ve tzmit Belediyesinde tasarruf D«mir borularla şehre getirîle • cek olan Pasasuyu için Belediyece mühendis M. Şimit'e yaptırılan proie Nafıa Vekâleti tarafından iade e dilmiştir. Tersane ve deniz müessesahnın ihtiyacı için Kilâzderesi «uyu geti • rilmek üzere tesisat yapılacaktır. Izmit Belediyesinde tatarruf Belediyede veznedarhk ilga olunarak işleri en müsait şeraitle kabul eden Türk Ticaret Bankası şubetine devredilmiş, başkâtip açığa çıkartlmıstır. Yukarıpnzar ftfaiye grupu teşkilâtı da lâğvedilmiştir. Mahalle bekçileri Mahalle bekçilerinin gece gez dikleri mahaller yeniden tefrik ve tesbit edilmektedir. Şimdiye kadar bekçiler mülkî teşkilât hududu haricine çıkıyor ve bir nahiyenin bekçisi diğer nahiye hududunu geçe rek vazife görüyordu. Bekçilerin zabtü rabıtları nahiye müdürlerine ve kaymakamhklara ait olduğu i • çin mahalle bekçilerinin yeni mülkî teşkilâta göre mahalle beklemeleri kararlaştırılmıştır. (Mabadi var) dar kadrosunda kâtipler 10 12, veznedar 12, icra ve takip me • murları 15 lira aslî maaş alacak lardır. Diyanet İşleri riyasetinde iken bu lâyiha ile maaslarını Evkaf tan alacak memurlar eski maaşlarını alacaklardır. Evkafça is • tlhdamlarına lüzum görülmiyeceklere açık ma«sı verilecektir. Bundan şaka Evkaf bütçesine 25 er bin lira tahsisat konulmuşDarüşşafaka ve Darülfünun için tur. Arazi ve saytm vergilerl tadilâtı Ankara 5 Bütçe encümeni arazi vergisi üzerindeki tadilâtı ikmal etmiştir. Arazi vergisi gelecek hafta Mecliste müzakere edilecektir. İktisat encümeni sayım vergisi lâyihasına koyduğu bir madde ile bir çift koşum hayvanı olanların vergiden affini istemişti. Varidatın bu yüzden esaslı surette tenezzül edecegini düşünen Bütçe encümeni bu talebi reddetmiştir. Kaya altında kalan bir çoban Konya civarında Dereköy'Unden kırk beş yaşlarında Battal oğlu Kerim'le kızı küçük Şerife ve on dört yaşında Süleyman oğlu Mevlut yayladan koyun ve keçi getirirlerken, devam eden yağmur şiddetlenmiş ve bunlar civardaki (kebez) denilen bir kayanın altına sığınmışlardır. Biraz sonra kaya parçası yerinden kopmuş ve müthiş bir gürültü ile düşerek Kerim, Şerife, Mevlut ile yedi keçi, iki koyun altında kala rak ezilmişlerdir. Silleye'de şiddetli sel gelmiş, Tat köyünde öküz güden 12 yaşlarında bir çocuk boğulmuştur. Kooperatifçilik kursu Yakında Darülfünun Hukuk Fa kültesinde kooperatifçilik için ser • best bir kürsü açılacaktır. Bu kürsü için Fakülte bütçesine tahsisat ko nulmuştur. Balkan tiitOn komisyonu Bu ay nihayetinde şehrimizde Balkan memleketlerinin iştir«kile bir tütün komisyonu toplanacaktır. Ti caret Odası bu komisyonun hazırlıklarile meşguldür. Balkan tütün komisyonunda Balkan memleketleri arasında bir itilâf yapılmaaı meı'e lesi görüşülecektir. Komisyona Türkiye namına Ticaret Odası reisi Nemlizade Mithat, Kavala'lı Hü seyin Beylerle Tütün înhisar ıda • resi namına şube müdürlerinden bir zat iştirak edecektir. Alman Sefiri Almanya'nın Türkiye sefîri Her Nadolni Cenaplan evvelki gün Ankara'dan şehrimize gelmiştir. Sefir yazı Tarabya'da geçirecektir. Yalnız ticaret mümessilliğî A yaspaşa'daki binada faaliyetine devam edecektir. 140 lira için intihar Isparta tacirlerinden Kâzım E fendi zade Ali Efendi 140 lira kadar bir borcunu ödiyememekten müte vellit bir meyusiyet neticesinde in • tihar etmiştir. Burnava konservecilik şirketi İzmir'de Burnava konservecilik şirketinin 100 bin lira ile teşkiline bir müessis hissesinin 500 ve bir hisenin 50 lira kıymetinde olmasına karar verilmiştir. 1000 dolar teberru Şehrimizde bulunan hayvan dostu bir Amerika'lı tstanbul Himayeihayvanat Cemiyetine 1000 dolar teberru etmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: