10 Eylül 1931 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

10 Eylül 1931 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

^nrn hrrrlyet lOEylul 1931 E S H U I A I TAHTELBAHIRLERI Nakili: ABİD1N DAVER 20 Kumandanımız Noreçliye, ı « Kaptan, geminize avdet ediniz. Engine doğru yol veriniz. Sakın kaçmağa kalkışmayın. Toplanmız nefes aldırmaz. Peşiniz • j den bir adım bile ayrılmıyacağımızı da unutmayın.» Vapur hareket etti. Tahtel bahrimiz bir çoban köpeği gibi onu takibe başladı. Bu sırada bir küçük vapur görünerek üstümüze doğru gelmeğe başladı. Ma gafonla Norveçliye bağırdım: « İstaper edip bizi bekliyi niz. Topları unutmayımz ha! Norveçli emirlerimize itaat etti. Küçük vapuru muayene ettikten sonra hemen denizin dibine yolladık. Bu Portekiz bandıralı 2,504 tonluk Pinar del Rio vapuru idi. Hamulesi ne olsa beğenirsiniz? Gene şeker! Bu işi bitirdikten sonra Vindeygen vapurunu 150 mil açığa götürerek bakırlan bizim gemiye nakle başladık. Norveç vapurunun Çinli tayfaları ellerinden geldiği kadar çahşıyorlardı. Demirden mürekkep olan kendi saframızı atarak yerine o kıymetli bakır külçelerini koyduk. Bu iş esnasında, birdenbire bir düşman gemisinin çıkagelmesi ihtimali olduğu için, ilk işarette, hemen dalabilecek bir vaziyette bulunuyorduk. Efradımız, her an, kapaklardan içeri girmeğe hazırdı. Güvertemizde ağır bir yük olduğu halde dalmak, felâket ola • cağı için, külçeleri ağır ağır nakletmek lâzım geliyordu. Bu yüzden alabileceğimiz kadar bakırı nakletmek için tam iki gün ça lıştık. Niayhet bu çetin ve yorucu iş bitti. Norveç vapurunda karısı ve çocuğile beraber seyahat eden a damın geminin lostromosu değil. kaptan tarafından bedava nak • ledilen bir yolçu olduğunu anladık. Bu affamın ismi Ugland idi. M. Ugland sade ve iyi terbiye görmüş bir adamdı. Zevcesi se • vimli ve güzel bir kadından ama fena halde korkmuştu. Denizaltı devimizi gezmesini teklif ettiği miz zaman korka korka kabul et ti. Bebeğini, gemicilerimizin na sırlı ellerine teslim edip te güver temize çıktığı vakit, beti benzi at mış ve gözleri büyümüştü. Misafirleri kamarama götürdüm. Çocuk, derakap geminin sevgili yavrusu oluverdi. İsmi Eva idi. Etrafında gördüğü her şeye gözlerini açarak hayretle bakı yordu. Efradımız onu memnun etmek için neler yapmıyorlardı, neler?... Asçıbasımız, bu yavrucuğun misaf irliği esnasında ken * KEBBAT, 7 AYVA, 8 LİMON. (PORTAKAL) Haksız Dünkü bilmecenin halledilmiş Sıısuzluk yüzünden evvelki gece altı Bir şikâyete cevap! şekli 1 PINAR, 2 OYNAK, 3 RENev ve apartıman, iki dükkân yandi Ankara mmtakası Rasim DE, 4 TURUNÇ, 5 AHLAT, 6 (Birinci sahifeden mabait) tır. Haydar Bey itfaiyeye telefonla haber vermiştir. Beyoğlu itfaiyesi bütün vesaiti ile yangm mahalline git miş, ateşin tevessü ettiği anlaşılınca İstanbul itfaiyesi de çağırılmıştır. f Günün eğlencesi Beyoğlu'ndaki yangm Yangında yaralananlar jllilllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllHı^ "niı,ııııııiMiMirrıııııınıınnıılllllWllllllllllllllllınıllllıllııııııııııııııl<r Bugünkü bilmece AS, AV, CE, CI, ER, GAZ, GÖR, GUN, GÜ, IL, İŞ, KEN, KI, LEK, Lİ, MEV, RA, RAM, TAN, UY, VA, YA, YI, ZES. Yukarıdaki hece1 leri ikişer ikiser 2 yanyana getirip a 3 şağıdaki tarifelere 4 göre birer kelime 5 .... teşkil ettiğiniz tak6 dirde, baş harfleri 7 .... yukarıdan aşağı o 8 .... kununca: 9 ISTANBUL'DA 10 .... BİRSEMT İSMİ 11 Meydana çıka 12 kacaktır. 1 Eski bir Firavun; 2 Muvafık; 3 Dalga; 4 Geç değil; 5 Para; 6 Sapa değil; 7 Sahil; 8 Eski kıt'alardan biri; 9 Ana toprağı; 10 Sayyat; 11 Tecrübe; 12 Anadolu'da büyük bir orman. Bir damla su yok! İtfaiye yangm yerine geldiği za man üç evin birden yanmakta ol duğunu görmüş, fakat terkos mus luklarında bir damla su bulama mıştır. Bunun üzerine Taksim su hazinesi, Galatasaray, Postane, Ermeni kilisesi, Galatasaray hamamı depolarına makineler sevkolunmak su retile su tedarik edilmiş, ateşin söndürülmesi için azamî surette çalışıl mıştır. İtfaiyenin bütün gayretine rağmen ateş etrafı sarmış, o civarda bulunan 16 ve 18 numarali ahsap evlerde tutuşmuştur. Bu evler kâmilen yan dıktan sonra ateş 6 numaralı Evkaf apartımanına geçmiştir. Bu apartıman da kısmen yandıktan sonra 1 numaralı Galatia apartımanının ve 15 numaralı evin damının tutuştuğu görülmüştür. Bu sırada yangın Afrika hanına da geçmiştir. Afrika hanı üç defa tutuştuğu halde her defasında sön • dürülmüştür. Terkos musluklarına su ancak üç saat teahhurla, saat altıyı on geçe gelmiştir. Yangm esnasında Vali Muhittin ve Beyoğlu kaymakamı Sedat Bevler yangm mahalline gelerek sabaha kadar meşgul olmuşlardır. Yelkenlı tahtclbahir tarafından yaküırken Yangın, altı ev, iki dükkân yandıktan sonra büyük müşkülâtla sön dürülmüştür. Yanan evlerin bir kısmının sigortalı, bir kısmının da sigortasız olduğu anlaşılmıştır. Bu evlerdeki eşyaların kısmı azamı da yanmıştır. Afrika hanının yanmaması Beyoğlu'nu büyük bir felâketten kurtar mıştır. İtfaiye grupları dün akşam geç vakte kadar yangın mahallinde beklemişler, enkazı söndürmekle meşgul olmuslardır. Yangın esnasmda itfaiye efradından Yusuf ve Cemal onbaş; isminde iki kişi ellerinden ve yüzlerinden yaralanmışlardır. Bir nefer de Galatia apartımanının üst katından yere düşmüs, fakat bir sey olmamıştır. Alâkadarların verdikleri malu mata göre yangının büyümesi terkos musluklarında su bulunmamasından ileri gelmiştir. B, mes'elesîni izah ediyor [Gazetemizin 6 eylul tarihli nüshasında Ankara sporculartndan mw allim Rasim Beyin Ankara mtnta kasından şikâyeti muhtevi bir mek' tubunu nesretmistik. Ankara mtntakast ikmci reisi Nasit Hakkı B. mtıallim Rasim Beyin bu şikâyetlerine cevap vermekte ve mes'eleyi tavzih etmektedir. Nasit Hakkı B. ezcümle diyor ki:J Muallim Rasim Beyin mektubunda t a riz edilen arkadasımız, bizim burada senelerdenberi tesriki mesai ederek Ankara'da spor meveudiyet samimiyet ve vifakını müstereken kurduğumuz her spor şubeMnde kendisinden ve maiyye. tinden biıvük yardım sförduğümüz Muhafız Gufu reisı Hakkı Beydir Böyle ta rizler. idealistlerin volunda tümsek bile vapmaz, fakat biivük feraeatle calısan insanbrı haksız iszap etmek neş'evi kırar, sevki sondürür. Onun için bu nok taya ehemmiyet vereceğim Ankara sporunun tensik edilerek hatırı savılır bir meveudiyet haline nasıl şeldiğini tetkik edenler. bunun her safhasında Hakkı Beyin ciddî emeğini koİpyhkla tesbit edebilirler ••(Sporcu ve sporruları bu suretle mi > himaye edece5İ7' 3> Deniyor Ankara'nın bucün ki'^ücük fakat yegâne spor sahası bir'nci reisin eme^i mahsulüdür. An. kara ^edi senedenberi butün futbol ve atletizm müsabakalarını bu sahada yapabilmistir Rasim Bev ve prkadaslarına teskilâttaki klup mümessilı vasıtasile. ancak yol paralarınm temin edilebileceei bUdirlldi. Bu genMer memnunivetle gideceklerini söylediler ve yol parslan verilerek Is f tanbul'a çönderildiler. Rasim Bev de .akdir eder ki amatör bir sporcurun seomelerden evvel sarfedecpşi mesai esnasında yemes;nin ve yatmasımn temınini istemesi ve beklemesi. zaten amatörlukle kabili telif görülemez Spor işlerinde, hakiki milîet işlerinde gostermis oldueumuz hassaslığın daima boyle yuksek olmasmı cidden tempnni ederim Biz sporu viıkseHmek icm candan çalı^ıyoruz ve Fasim Bevi de arka. dası mürettip Hakkı Beyi de bu m<\ksatTstanbııl'a eondP'mis di uhdesine düşen vazifenin e hemmiyetini anlamıştı. Ona pastalar, tatlılar, kremah konserve yemişler hazırladı. Gemiciler, nihayetsiz bir sevinçle çocuğa şeker ve şekerlemeler ikram ediyorlardı. Bu şirin bebek te kendisine öte beri ikram edenleri memnun etmek için, her verilen şeyi ye meğe çahşıyor, hatta yediklerini çıkarıncıya kadar atıştırıyordu. O zaman, Madam Ugland müdahale ediyor ve hazimsizliği ge çinciye kadar çocuğunu alıp or tadan kayboluyordu. Ondan sonra, artık, askerlerhniz Evaya verdikleri şeylere dikkat ederek çocuğu dizlerinin üstünde hoplat makla iktifa ettiler. Bakır külçeleri U. 151 e yerleştirildikten sonra, yapılacak bazı merasim kalmıştı. Norveç vapu runun mürettebatı eşyalarını toplayıp tahlisiye filikalarına bin diler. Müteakiben sandallara prova hattı teşkil ettirerek hepsini birbirine bağladık ve bunları yede'ğe almağa hazırlandık. Vapurun kaptanı, gemisinin bayrağı dalgalana dalgalana batmasını istedi. Norveç bandırası direğin tepesine çekildi. Dinamit işini gördü. Vapur, sür'atle ve olduğu °\h\ battı. En son görülen şey Norveç bayrağı oldu. Bayrak, büsbütün kaybolmadan evvel, sanki Okyanosun dalgalarına gömiilmekte tereddüt ediyormuş gibi bir lâhza suların üstünde durdu ve sonra, o da, tabiri maruf ile garkunabut oldu. İhtiyar kaptan bu hazin anda, hazır ol vaziyeti almış, dimdik ve hareketsiz gemisinin ihtizarmı ve ölümünü seyrediyordu. Mabadı var Sebep ne? Yangının sebebi henüz anla'ila mamıştır. Bu hususta tahkikat ya pılmaktadtr. Yangın esnasında bir kadının yandığı şayi olmuş • sa da bu sayia teeyyüt etm°miştir. İtfaiye hortumlarının caddeye yayılması yüzünden tramvay miina kalâtı dün sabah tevakkufa uğramıştır. Yanan ve yanması ihtimali olan evlerden kurtarılıp ta sokaklara konulan eşyaların bir kısmı da bazı hır sızlar tarafından çalınmıştır. VÜKÖÂT Carip bir kaza Yalova'nın Reşadiye köyünden bir iş takibi için sehrimize gelen Meh met Ef. isminde bir şahıs evvelki gece vapura yetişmek üzere köprüye koşarken arkasından gelen 35 nu • maralı tramvayın sadmesine maruz kalmış ve yere yuvarlanmıştır. Bu sadme Mehmet Ef. ye hiç bir tesir yapmamış, yalnız yere düşmesi nettcesinde cebindeki rakı şişesinin kırılarak damarlannın kesilmesine sebep olmustnr. Bîçare köylü baygın bir halde hastaneye yatırılmıştır. Tekirdağı'nm Vaziyeti ve işleri Yunanistan'da Dank var! Denize yuvarlanan gemici Evvelki akşam saat (18,20) de köprüden Adalar'a hareket eden Büyükada vapuru Heybeli'nin önünden geçerken vapur büfecilerinden Marko isminde biri denizden su alayım derken denize yuvarlanmış, bunun üzerine vapur derhal durdurulmuş ve Marko Ef. sırılsıklam bir halde denizden çıkarılmıştır. Marko Ef. ye bir şey olmamışsa da hâdise civarda bulunan iki hanımın bayıl malarına sebebiyet vermiştir. Ticaret Odası takdire lâ Gelecek vapurlar ımıayeyık bir salname yaptı neye tâbi tutulacaklar Tekirdağı Vilâyeti Ticaret ve Sa nayi Odası 1931 senesi için bir sal name neşretmiştir. Bu salname, ti carî, sınaî, ziraî, iktisadî ve ihsaî maIumati ihtiva etmektedir. Salnameyi Ticaret ve Sanayi Odası başkâtibi Fehmi Bey tertip eylemiştir. Münderecatına nazaran küçük görülemiyecek bir emekle vücude getirilen bu salname bir takım malumatı umumiyeden sonra vilâyetin kazaları itibarile ithalât ve ihracatını kay deylemekte, bundan maada her kazanın coğrafyaî vaziyeti, iklimî ekilen nebatat, sıhhî vaziyet, maden ler ve ormanlar, istihsalâtı umumiyei ziraiyesile bunlardan ne kadarının dahilde sarf ve ne miktarının harice çıkarıldığını da bildirmektedir. Salnameden şu malumatı istihsal ediyoruz: Bir sene zarfında Tekirdağı'na 491 Türk vapuru, 136 Türk motörü, 184 Türk kayığı uğramıştır. Sefaini ecnebiye miktarına gelince l l i İtalyan, biri İngiliz, sekizi Alman, üçü Amerikan, ikisi Norveç, biri Fele menk olmak üzere 26 dır. Bunlardan maada limana üç tane de Yunan motörü gelmiştir. 1929 da Tekirdağı ve havalisinde 36,965 kilo rakı imal edilmiş iken 1930 da imalât 36,137ye, 1929 da 1,300 000 kilo şarap yapılrn '~ n 1930 da 787,869 kiloya tenezzül etmiştir. 1929 da Tekirdağı limanmdan 21,690 ton sikletinde ve 1,782,000 lira kıymetinde muhtelif hububat ihraç edilmiş, buna mukabil 1,191,000, lira kıymotinde manif atura, şeker, kahve, kantariye, hırdavat, eczayi tıbbiye, un, gaz ve benzin, kereste ve saire ithal edilmistir. Tekirdağı'nm ithalât eşyasma verdiği parayı en ziyade manifatura, şeker, hırdevat, kavafiye, gaz ve benzin çekip götür müştür. 1930 da ithalât 1,194,500 liraya, ihracat ta 2,325.000 liraya baliğ ol muştur. Şu hesaba göre Tekirdağı ticareti 1,130,500 bin lira kârlı çık mıştır. Yunanistan'ın Şira adasında dang olması muhtemel sari bir hastalık zuhur etmiş, vefiyata sebebiyet vermekte olduğu görülmüştür. Binaenaleyh bütün Yunan adalarile Yunanistan'ın Adalar denizine müteveccih tekmil limanlarmdan sahillerimize gelmek istiyen bütün gemiler behemehal Sahil sıhhiye teşkilâtımız bulunan bir limana uğramağa ve bu limanda da sahilden iki yüz metreden uzak bir mahalde demir • Iemeğe mecbur tutulacaktır. Bu gemilerin yolcu ve mürettebatı muayeneye tâbi tutularak hasta aranacak ve şayet ateşli ve sarılıkh hasta görülecek olursa geminin münasip ve sivrisineklerden mahfuz bir mahallinde tecrit ettirilecek, ayni za manda geminin her taraf ma f ilit raayii püskürtülmek suretile sivrisinekler itlâf edilecek, yolcu ve müret tebatm kara ile ihtilât'na mahal verilmiyerek gemi Urla veya Kavak ve Tuzla tahaffuzhanelerinden birine sevkolunacaktır. Böyle bir gemideki hastanın sivrisinek tarafından ısırılmasına mahal verilmiyecek bir surette karaya çıkarılarak sivrisinekten masun bir mahalde tecrit altına alınacaktır. Bu maksat için şimdiden Urla, Tuzla ve Kavak tahaffuzhanelerinde kapı ve pencereleri tel kafeslerle örtülmüş ve tecrit isine elverişli birer münasip mahal tedarik ve ihzar edilecektir. Yunan adalarından ve limanlarından gelecek gemilerde hastalık bu lunsun bulunmasın sivrisine'" v>"lu nup bulunmadığı a»astırılacak ve şayet sivrisinek görülecek olursa derhal filit ile itla.fi temin edilecektir. Şira'dan gelen gemilerde hasta bulunmamasına mukabil sivrisinekler mevcut olduğu anlaşılırsa karaya çıkan yolcuları altı gün müddetle ne zaret altında bulundurulacaktır ve bu müddet zarfında gemi mürettebatı karaya çıkamıyacaHardır. Hasta ve sivrisinek mevcut değilse serbest pratika verilecektir. Mevzuu bahis Yunan adalarından veya limanlarmdan gelen küçük kayıklar, yelkenliler ve sair merakip yukarıda yazılı tedbirlerden şimdilik muaf tutulmustur. Şarköy'lülerin futbolda bir galibiyet[ Gecenlerdp Şarköy spor t s^hasmda Malkar^ ve Sarköy futbol t?kımları arasında yapılan maç Sarköy jdgnan oca^ ğının 2 0 galibiveti ile n e t ı c e l e ' ^ ^ i r . Bu mac münasebetile Malkara'dan Sarköy'e bir cok senrciler ge^miş ve bine yakın bir halk kütlesi huzurunda yapılan bu maç pek hevecanlı olmustur. Müessif bir irtihal Bevrut Valisi merhum Nurenin Beyin zevcesi ve muhnrrirlerden Vâlâ Nu"ettin Beyin validesi Zahide H. dun vefat etmiş' tir. Eyüp'teki aile kabrine defnine mü saade edilmedığmden bueıın oğle ezanınından sonra cenaze namazı Goztepe camiinde kılınacak ve cenaze Sahravicedit kabristanına defnedilecektir. Vâlâ Nu rettin Bey arkadasımıza ve kederdide ailesine beyani taziyet eyleriz Bir işçi damdan düştü Maslak'ta Prenses Rukiye Hanımın köşkünün damını tamir eden bir Musevi damdan aşağı düşmüş ve muhtelif mahallerinden mecruh ol duğundan hastaneye nakledilmiştir. Otomobil altında bir şoför Eminönü Eyiip arasında işliyen otobüslerden şoför Hüseyin Efendinin idaresinde bulunan otobüs, şoför muavini Hüseyin Ef. yi çiğnemiş, muhtelif yerlerinden yaralamıştır. Mecruh Cerrahpaşa hastanesine kaldırılmıştır. Resmî Ilânlar Türk Limitet Şirketinden: Şirketimiz müvezzilerinden Talât E fendinin bu ilân tarihinden itibaren şir. ketimizle bir alâkası kalmamıştır. H. F. smda yeni cereyan ( Birtnci sahifeden mabait ) İhtilâf haüedüemiyor ( Birtnci sahifeden mabait ) derrisler tarafından yapılan itirazları vâzih görmediği cihetle cetvelin Edebiyat Fakültesine iadesine karar vermiştir. «Hakimiyeti Milliye» Baş Fakültece bu cihetler tesbit emuharriri Falih Rıfkı Bey yazdildikten sonra cetvel tekrar Didığı bir mektupta bu haberleri vana verilecek, Divan da kat'î ve şayiaları tekzip ederek diyor kararını ittihaz edecektir. ki: « (Son Posta) nın yazılarının hepsini tekrar okuyup bugün yarm cevaplarını vereceğim. Şimdildik «Son Posta» şunları bil melidir: 1 «Hakimiyeti Milliye» de H. Fırkasının inkılâpçılığma zıt değil, yarım aykırı fikirler bile müdafaa edilemez. 2 «Hakimiyeti Milliye» H. Fırkası programının ana esas larma uygun bütün fikirlerin münakaşası için serbest bir kürsüdür. «Hakimiyeti Milliye» nin ba2i yazılarını okuyup bunu yeni bir cereyan zannedenler hiç bir zaman Türk inkılâbını anlamamış, fırkanm reîslerini ve fikir adamlarmı tanımamış, H. Fır ka«ı programını okumajnış • • lanlardır.» , dan on, on beş bin nüsha bastırarak salâhiyettar kimselere dağıtmıştı. Asıl cereyan bu broşürden sonra başladı. H. F. münevverlerinin bir kısmı derhal Şevket Süreyya Beyin etrafına toplandılar ve bu yeni cereyanı or taya çıkardılar.» derecesinin sarahaten gösterilmesi icap etmektedir. Divan dünkü içtimaında gerek darülmesaî kayıtlarını ve gerek evvelce mü Bir yankesici kumpanyası yakalandı Zabıta Eminönü'nde uzun zamandanberi yankesicilik yapan beş ki • şilik bir kumpanyayı yakalamıştır. Tevkif edilerek adliyeye verilenler Ali, Selim, Bedri, Hasan ve Abdi isimli serserilerdir. Beyoğlu kaymakamlığı tarafın dan yapılan teftişlerde Tepebaşı'n da iki büyük caddeyi birleştiren Glâvani sokağındaki otellerin uygunsuz kadınlara melce olduğu görülmüş ve bu sokakta bulunan sekiz otel seddedilmistir. Yol meşheri Yollara ve yolculuğa ait mükemmel malumatı ihtiva etmek üzere ay> da bir defa neşredilen Yol Meşheri mecmuası memleketimizin büyük bir noksanını ikmal etmektedir. Posta pullarından kolleksiyon yapmak m c rakı günden güne arttığı ve Türkiye'de bir çok kolleksiyoncu bulun duğu halde onlara lâzım gelen malumatı verecek ve rehberlik edecek bir eser mevcut değildi. Bu nef is ve kıymettar mecmuanın intişarı ile Türk pul kolleksiyoncuları belki okuya madıkları ve belki de anhyamadık ları ve anlamadıkları lisanlarda müntesir yolculuktan bâhis eserleri tedarik etmek mecburiyetinde kalı yorlardı. Pul kolleksiyonu yapanlara behemehal lâzım olan bu güzide e seri almalarını ve onu okuyarak kolleksiyonlarına bir kıymet vermelerini tavsiye ederiz. Ayda bir defa çıkan bu eserin kıymeti 25 kuruştur. Yedin* ci ve sekizinci nüshalar da çıkmıştır. Orhaneli Belediyesinden: Su inşaatında kullanılmak üzere lüzumu olan (1500) bin beş yüz metro 60 milimetroluk Sekiz otel kapatıldı Fidan mütehassısları geliyor Vlâyetin İtalya'dan celbetmekte olduğu iki fidan mütehassısı cuma günii ftalya'dan hareketle çarşamba günü sehrimize muvasalat edecek lerdir. Meyva fidanhğı bu zevatın münasip görecekleri mahalde tesîs edilecektir. izmir'de sebebi anlaşılamıyan bir cinayet İzmir'de Gazi bulvarındaki boş arsalardan birinde başından ağır surette yaralı bir şahıs bulunmuştur. Polisler tarafından hastaneye kaldırılan mecruh orada vefat etmiştir. Henüz bu hususta bir ip ucu elde edilememiştir. Tahkikata devam olunmaktadır. " Yarın „ m imtiyazı iptal ediliyor Vilâyete «Yarın» sahiplerile alâkadar olarak muhtelif suretlerle yeni gazets imtiyazı almak üzere müracaatler vaki olmaktadır. Bunlann vaziyetleri malum olduğundan ta Iepleri terviç edilmemektedir. (Yarın) gazetesinin de tekrar neşrine tevessül edilmis, fakat bunda da muvazaa mahsus oidu?undan îmtî yazmın îpta! edîTecegi haber aîın mıştır. Mevlidi nebevî Merhum pederimiz Mustafa Nuri Beyin senei devriyei vefatı dolayısile Beyoğlu'nda Ağacamiinde 11/9/931 tarihînde cuma namazını müteakip mevlidi neLevi kıraet olunacağından işbu ilânın davetiye makamında telâkkisile merhumu sevenlerin teş rifleri rica olunur efenlim. Merhumun refikası ve evlâtları ^ namına oğlu Hasan Nuri raber 76 lira maaş alırken bu maaşın 56 lirasının kesildiğini ve dokuz nüfustan ibaret ailesinin bütçesini 76 liraya göre tanzim etmiş bulunan bu zavallı adamın şimdi ayda ancak 20 lira alacağını ve bunun İdarei înEdirne'de çıkan Yeşiî Yurt ga • hisariye Müdiriyeti UmumJyesince zetesî, TÖtfln înnîsar îdaresinin Bur nazari dikkate alınacak bir hâdise gaz memuru tsmaîl Ef. zam ile beteşkil eylediğini yazıyor. Pik boru 10 eylul 931 tarihinden itibaren kapalı zarf usulile ve 20 gün müddetle münakasaya konmuştur. Taliplerin tekliflerini 20 gün zarfında Orhaneli Belediye riyasetine bildirmelerL Maaşı 76 dan yirmi liraya indirilen bir memur

Bu sayıdan diğer sayfalar: