2 Ekim 1931 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

SEKİZiNCi SENE No. 2660 Sahip ve Başmuharriri | İDAREHANESh | | DByBBoaıııuıniye karşısıoda dairei nahsasa j j^Telgraf: İstanbul Cumhuriyet | f^^,^ Posta kutu8u: N° 2 4 6 \ TsAri, müdürU : 23236 »dare müdürü 223«5. Matbaa *> »0472 : 22366 nıııınımıiıııiMiııııııııııııııııııı Avrupa, «Hasta adam»!. ımmıııııııııııııiMiıııııııııııııııııııııııı mımm "•<• IIMIIIIIIIIIMIIIIII1lllllllllllllliril^nillliaMM*tminil[IIMIIIIIIIIIIIIIIllllilMIMIIIIIIIIlHllllllirilllMIIMIIMIIIIIIIIHIIIIIIIIllll Başvekil Dün Atina'ya Hareket Etti smet Pş. giderken: "Halkın dostane hissiyatını da götürüyorum,, dedi! > n Cu m h u riye "" ""'""" ~ " " " ' '""•' " T ııııııııınııı •••«• • • •• • * '< lllllllltllMIIIIIMIIIIKIIIirilllllltllllllllllllMMl CUMA 2 TEŞRiNiEVVEL 1931 ABO1ME ŞERAİTİ { MÛDDET: JTpRKİYE İÇİN HARİÇ İÇİN : Seneligi : 1400 Kr. 5 2700 { 6 Aylıgı [ İ 3 Aylığı | 400 Kr. : •• • 750 Kr. : 1450 Kr.; 800 Kr.< Nflshası her ^ 5 Kuraştar ^ yerde " ımmmmm ^^^ •llıınırınııtıııı>ıı »r.. .n^^T......... II II>III>11 I I | | > 1 • • • • «'••'••f • • ' • n ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı i M I I I I I I I I I I ı l l l l l I l l ı l l ı ı M l l i n f l l I ı ı l M I I I I M l I ' l l l l ı l ••• •..•...»..........«..,.»... W , „,„„„, ,„„„ mm „„ mı „,„„ . lllllllınıIIIMIIBltHI 3 Hastahğın çareleri En geniş sahası Avrupa olmak üzere cihan ticaretinin ( % 92) sine şamil hale geldiği hesap edilen büyük buhrana karşı düşünülen çareler nelerdir? Bu bahse girmeden evvel şunu işaret etmeli ki, Avrupa efkârı umu • miyesi henüz hastahğın vehamet derecesini kâfi derecede kavramış değildir. Münevver ve mütefekkir zümreler arasmda bile umumî felâket tehdidine karşı hayret edilecek bir alâkasızlık vardır. Vaziyetin ağırlı ğını iyiden iyiye takdir eden Briand, Tardiyö (Tardieu), Makdonald, Baldvin, Kayyo ve saire gibi ricalin «yangın var!» seslerine kulak asan lar hiç denecek bir akalliyet teşkil etmektedirler. Ihtîyar Avrupa'da yeni vaziyetlerin istüzam ettiği zaruretlere ve şartlara uyabilmek, intibak edebilmek kabiliyeti âdeta tükenmiş gibi gö rünüyor. Halbuki dert, hastalık «Paris Siyasî İlimler mektebb prof esör lerinden Andre Siegfried'in tngiltere için söylediği gibi: «Artık kabineler ideğiştirmek suretile önüne geçilemiyecek» veya Mesureur'un Avrupa buhranı hakkında dediği gibi: «Artık müessir olmaktan çıkmış bulunan alelâde tedavi vasıtaları zümresine dahil ilâçlarla bertaraf edilmesi müşkül» hale gelmiştir. Sabık Fransız nazırlarmdan M. Leyg, Fransa'nın kiiçük bir kasaba•ında verdiği nutukta: «Ahval böyle gider ve bîz ciddî tedbir almakta gecikirsek (25) ve nihayet (50) yıl İçinde Avrupa medeniyeti münkariz olacaktır!» diye çırpınıyor. Fakat bu feryat bütün Fransa'da belki yalnız bir tek gazetenin îç sahifelerinde bir köşe parçasından başka kendisini İşittirecek saha bulamıyor. Bu derdin başlıca hekimi olması Iâzım gelen «Cemiyeti Akvam» altı yıldanberi hâlâ evvelâ hakem ve emniyet mes'elesi görüşülerek ondan sonra tahdidi teslihat müzakerelerine mi geçilsin, yoksa evvelâ tahdi di teslihat mes'elesi ve ondan sonra hakem ve emnîyet işleri mi konu • şulsun münakaşalarında berdevam dır, yani henüz ruznamesini tesbit edememiş ve mevcudiyetînin esas hikrnetini teşkil eden mevzuu görüşmeğe bashyamamış vaziyettedir. Kararını infaz için Iâzım olan bütün kuvvetlerden mahrum bir milletler eemiyetinin beynelmüel siyasî işlerde olduğu kadar cihan iktisadî buhranında da müessir bir vaziyet aiamıyacağında hîç bir şüphe ve tereddüt noktası yoktur. Zaten «Cemiyeti Akvam» durur ken aymca bir de «Avrupa Birliği» yapmağa kalkışılması ve bilhassa bu teşebbüsün «Cemiyeti Akvam» akî desinin en hararetli havarisi savılan Briand'dan gelmesî «Cemiyeti Ak vams mefhumuna imansızlığın en müsbet delillerîndendir. Başvekil tezahüratla teşyi edildi, rıhtım çok kalabalıktı, vapur giderken halktan biri rumca bir nutuk söyledi Limana gelen Romanya vapurunda ele geçtiler IKi suikastçı . . . Eğe vapuru saat tam Şerirlerden biri geminin aptesanesin5 te kalktı, cumartesi de uçkurile kendi kendini astı sabahı Pire'ye Müntehirin vasıl olacak Arkadaşı Polisin elindedir istanbul 1 (A.A.) Dün, tstanbul'a gelen Romanya kumpanyasının «Romanya» ismindeki vapurunda yolculardan birinin çiipheli harekâtı gemideki polis kontrol memurları Necati ve Nuri Efendilerin nazari dikkatlerini celbetmiş ve merkumun eskâli zabıta kontrol muhtıra defterinde mazbut sahıslardan birine çok müşabih olduğu görülmesi üzerine hüviyetinin tetkiki istenmiştir. Zabıta memurları tarafından teşhis edildi ğini anhyan ve pasaportunda Herant Canikyan isaıini taşıyan Yukanda Ismet Pş. nhtımda teşyi edenler arasın&a, aşağıda Başvekü bu çahıs vapurun ayakyoluna gir(Ege) de Kâzım Pş. ve Ali Beyle iirlikte, sağ da vapur nhttmdan ayrüırken miş ve kapıyı içerden kilitlemiştir. Başvekili Haydarpaşa is gelen zevat ile birlikte Sakarya mo • Herant'ın uzun müddet dışarı çıktasyonunda Meclis Reisi toruna binmişler, Dolmabahçe saramaması ve içerden hınltılar işitilKâzım Pş. Hz. ile Hari • yına geçmişlerdir. Başvekil nhtımda mesi fizerine polis memurlannm ciye ve Adliye Vekillerî, tımet Pş. Hz. nin kâtibi hususileri Riyaseticumhur Umu • VedîtB., Pş. Hz. nîn^Euçüic yavruları mî kâtibi Tevfik Bey, Vi ve Tütün tnhisan Umum Müdürö lâyet, Fırka erkânı ve Behçet B. tarafından istikbal edil meb'uslar diğer bir çok miştir. zevat taraf ından karşılan Vedit B. «Paşam, her şey hazır ve mışlardır. yerli yerindedir» demiş, bu sırada Başvekil Pş. Hz. dün tsmet Pş. Hz. nin büyük oğlu ömer kurşunî bir elbiseyi lâbis «hoş geldin baba, biz akşamdan geltiler. Çok nes'eli ve mü dikx> diyerek babasımn elini öpmüştür. tebessim bulunuyorlardı. Bunu müteakıp Pş. Hz. sarayın Haydarpaşa'dan saraya tsmet Pş. Hz. 10,15 te istikbale {.Mabadi 4 üncü sahifede) Wr Brment Romitedsinin Poîis Müdiriyeti tarafından gazetemize verilen rsmıi müracaati ile vapurun mürettebatı tarafından kapı kınlmış, merku • mun kendisini uçkuru ile tavana (Mabadi 4 üncü sahifede) İki güzel sergi açıldı «Biçki Yurdu)) ve ((Dikiş Mektebi» hanım kızlarımızın eserlerini teşhir ediyorlar Başvekil tsmet Pş. Hz. Atina'ya gitmek üzere dün sabahki trenle Ankara'dan şehrimize gelmişlerdir. Bir men'i rekabet „ Kanununa lüzum var! «Bartın» vapurunun sahibi Ali Fuat Bey düşüncelerini anlatıyor il İngiliz lirası «830» a çıktı! Buna rağmen borsada pek az muamele oldu DUn Kambiyo Borsasında (5,750,000) franklık muamele ol muştur. Bundan başka diğer ecnebi (Mabadt 4 üncü sahifede) tnillî vaptrrculat arasmdaki za rarlı rekabetin en had safhası Sabık Fransız nazırlarmdan Kayna girdiği ma yo (Caillaux) Briand'ın «Avrupa Birlumdur. Bu mem liği» ne karşı bir «Avrupa İktisadî leket derdine çaFederasyonu» teklif ediyor. re araştırmak Fransız meVuslarmdan «Frederiç maksadile tara Brunet* bir başmakalede «beş se feyni dinlemeğe nelik bir iktisadî mütareke» aktini devam ediyo • ileri sürüyor. ruz.1 Bazıları Avrupa sanayî teşekkülMillî vapur îeri arasmdaki rekabetin karteller culardan «Bar Bartın vapuru ve Müezzinzade teşkili suretile izalesi buhranı tedaviAli Fuat Bey ye kâfi gelir zannında bulunuyorlar. tın» vapuru saProf esör Baudhuin ise: «Bugün hibi Müezzinzade Ali Fuat B. diyor \ kü buhran için yapılabilecek şey yokki: tur. Bu buhran en zayıfların ve ik • tisadî teşkilâtları fena olanların kay« Şimdilik bizim Seyrisefainle vapurlarımız Zonguldak hactına işnaması ve aradan çıkmasile halle • ler. Yük ve yolcu mes'elesinde zarar bir alâkamız yoktur. Fakat rekabet dilecek» diyor. yalnız millî vapurcularla Seyrisefain görüyoruz. Mahîyet ve esasları her ne olursa Türk vapurculuğu şimdiki haline arasmda değil, umumidir. Biz de olsun ileri sürülen bütün tedbîrlerde (Mabadi 3 üncü sahifede) bundan müteessir oluyoruz. Bizım ve bunların devletlerce mütaleasın,„ nııııııı ıı ııııı m ı ıııııııııııı ıııııııııııııııııııııınııııııııııııııııın tıııııııııııt ııııııııııııım <• da en bariz cihet samimiyetsizlik ve ni sahalara intikaline takaddüm eden müşterek selâmet için menfaatlerde dürüstiye bugünkü Avrupa diplo mütekabil ferağat ve fedakârlık rumasisi müsait değildir. Her devlet sa zamanlardaki manzaralardan çok farklı değildir. Avrupa, maddî ve hunun eksikliğidir. Avrupa'da müşmimî hareketin evvelâ bir başka manevî bütün satvet cihazlannın teterek bir Avrupa'Iılık ruh ve zihniye sından gelmeşinive kendisinin en tinin umumî işlerde âmil haline gele son harekefe,geçniesmi münasip gör melden garsümasına lâkaydane ba • Bugînkö mflsabakayı da Idare edecek bilmesi uzun bir zaman mes'elesidir. mekte ve'prensip tutmakta devam et kıyor. ' olan Macar hakem M. İvançiç Halbuki, görüldüğüne göre hasta • tikçe Hiç>bir müşterek teşebbüsün Avrupa'da «aç adamlar» dikta|<; irir.j.SQfy^rmuhabirimiz tarafından Iığın yürüyüşündeki sür'at, bu zihtörlüklerinin teessüsünden çok u v ciddî bhfneticeye varabihhesi müm• '• ' ' gönderümiştir] zakta olmadığımızı tahmin edenler niyetin dcğîşmesindeki sür'ate tefev kün olamiyacaktır. belki de büsbütün aldanmıyorlar. yuk edecektir. Millî takımımız bugün Sofya'da Bugünlçü^Avrup^aîî^n manzarası Aydm meVusu ikinci müsabakayı Yugoslâvya millî kadim mazidekî" b'jiiyük'medeniyetleDüşünüşte ve teşebbüste samîmi {Mattaai 3 üncü sahifde) Dr. RESfT CAÜP rin inhitat veya inkirazına, yahut yeplsa bile harekette samimi^et ye Millî takım bugün Sırpiarla oynuyor Binicilerimiz Sofya'da ilk müsabakayı yaptılar Yurdu talebeleri bir arada... talebe hanımlar tarafından yapılan «Türk Kadınlar Biçki Yurdu» nun (Lutfen sahifeyi çeviriniz) 19 uncu senei tedrisiyesi zarfında linHHIIIIMMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIinilinilllllllllMIIIIIIIIIIIMIIHIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIHIIlllllllllllllllllllllHlirillllllllllllllllllllllllllllllllllltllll İlk mekteplerde tedrisat başladı îlk mekteplerde dünden itibaren tedrisata başlanmıştır. Bu sene mekteplere çok fazla tehacüm vardır. tlk mekteplerde talebe adedi muayyen haddi tecavüz ettiğinden bir çok mekteolerde smıflarda ayrıca şubeler açılmıştır. Maarif Vekâleti hiç bir talebenin haricte bırakılmaması için Maarif idarelerine tebligatta bulunmuş ve bu husus temin edilmiştir. Yukarıdaki resim minimini yavrulann dün kemali tehalükle mektebe gittik'rinî «ö«;.c.ıektcdir.