11 Kasım 1931 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

11 Kasım 1931 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Cumhnriyet •11 Tefrinüani 15*3]' Sehir ve memleket haberleri Muharriri: FERNAND GRENAR Mütercimi: YUSUF OSMAN j Siyasî icmal Mimar Yansen Dün şehri gezdi Profesörün stadyom yeri hakkında fikri almacak Yanlış tahminümit verici haberler.. Şeykh Bani'nin hazırlığı Hüseyin Baykara'nın korkaklığı 24 S&nki, bütün cehennem azaplarının ilk tadını tatmış bu acıklı ve perisan muhacir kafilesi, kendisine, Husrev Sahın misafirperverlik gös tereceğini ümit ederek ona, az çok bel bağlamıstı. Halbuki Husrev, Babür'e elçi olarak pespaye bir adam gdnderdi. AslıVe nesli ile mütenasip istikbal merasimi yaptırmadı. Bilâkis gelen zatın vazifesi, Babür'e şerefli Tnerasim yapmaktan ziyade onu nezaret aitmda bulundurtnak, memleketin cıkacak kapısını göstererek menzilleri tayin eylemekten ibaretti. Kazanmakta mahir olduğu kadar sarfetmekte de cok cömert olduğu j^vlenen bu beyin, Babür'e hiç bir lutfu olmamıştır. Babür bu halden acı acı şikâyet etmektedir. Zaten, kendisinden nefret ettiği bir düş mandan, bundan ziyade Iutufkârlık beklemesi abesti. Fakat buna rağ men, Babür, neslinin asaletini, kendisine riayet ve hizntet edilmesini mecburî kıldığı kanaatinde idi. Çocuklarda hayat bilgisi! tlk mektep talebesinden bir kaç grup muallimlerinin delâlet f ve refakatinde oldukları halde ^ dün Adliye binasına gelmişlerdir. f " Muallimlerin bu küçük çocukları • Adliye dairesine getirmeleri ha% yat bilgisi hakkında onlara malu |i ^ mat vermek fikrine müstenittir. \İ Şı Adliye teşkilâtı ve mahkemeler^ ^ hakkında malumat sahibi olmak ^ â filhakika hayat bilgisi noktai na H A zarından lâzım bir şey ise de ye ^ 5 di, sekiz yaşındaki çocuklara mahg 1 kemeler hakkında malumat vere F * bilmek için onları Adliye kori *J dorlarında dolaştırmanm pek raaU nasız bir hareket olduğuna hiç şüphe yoktur. Orta mektep talebesinin bile istifade edemiyeceği j? yüsek bir zemini tetkik olan me § hakün için küçük çocuklara ne Ş Ş anlatılabileceği cayi sualdir. Tah '% $) sil hayatında bulunan her sınıf Ş ^talebenin tetkik ve tetebbu sa | ı| haları başka başka olduğundan i 4 büyüklerin anlamakta müşkülâta ğ 4 duçar olacakları tetkik memba • ' i« larına küçücük çocukları götür • A mek onlara idrakinden tab'an 4 âciz bulundukları malumatı ver1 meği kalkışmak küçük ve yeni . 7 dimağları ezmekten, aptallaştır f w maktan başka hiç bir netice ver • f mez. Terbiye ve talim usullerine uymıyan bu gezintiler tertip edilirken neye her muallim kendi hatırına geleni yapıyor ve Maarif Müdiriyeti mekteplere ne için bir program vermiyor, diye; Buğday fiatı Yükselecek Rusya, Fransa'da mahsul az ve f enadır Yugoslâvya intihabatı Yanlış bir hesapt tyi haberler: Babür, geçtiği yerlerdeki halkm haleti Yuhiyesine dair getirilen iyi haberler üzerine bedenen daha müsterih, ruhan da münserih olarak yoluna devam etti. Tâbiler ve silâhşorIar yeni tiiredi efendinin şevketini cekemivor, ondan nefret ediyorlardı. Bunlar, talihin yeni bir cilvesile Ba • bür'ün tekrar iktidar mevküne geçebileceğini hesaba katarak, büyük ata ların torunu bu genç güzel şehza • deye hararetii bir alâka göstermeğe ba«l?mışl"\rdı. Talih ve tesadüfün sevkile muvaffakiyet kazanmak e • melini besliyen sergüzeştperestler, az çok harekete geliyor. Unutulmuş eski sadakatler canlanmağa başlıyor du. Bir müddet sonra, Babür'e, ev velce tâbi beyler, gelip arzı hizmet ettiler. Hatta, Husrev Şahın öz kardesi Bâki Çaganiyanî bütün ailesile birl^kto Babür'e dehalet etti. Husrev'in ulufecileri Moğol'lar, kâmilen arzı ubudiyete hazır olduklarını haber verdiler ve yavaş yavaş, küme küme gelerek Babür'e iltihak ettiler. Amu Darya nehrinin karşıki sahiline Ubaç noktasından geçen Babür, Hindukuş silsilesinin ön dağ • larını, 3800 metre yüksekliğinde bir boğazı aşarak geçti ve Khamerd vadisîne indi. Orada dağların sarp yamaçlarında inşa edilmiş Hacir kule»ine. vanındaki çocukları. k Hmları ve yorgunluk ve mahrumiyetten kuvvetsiz düşen efradı yerleştirdi. Ve yürümeğe takati olanlarla birlikte hemen nehrin mansabına yani Surkhab çayı ile Anderab nehrinin birleştiği noktaya doğru yola çıktı. Bu esnada, Şeykh Bani'nin yıldınm gibi sür'at ve kat'iyyetle devam eden faaliyeti haber alınıyordu. Uzbek reisi, Andijan'ı kırk günde alarak Tanbal'i öldürmiis ve Ferghana'yı inkimüddet içinde Izmir'in muhtelif mekteplerini ve gençlik teskilâtmı gez dim. Izmir'den pek iyi intibalar ve âti için daha yükselme ümit ve kanaatlerile ayrılıyorum. Gerek İzmir Valisi Kâzım Paşanın ve gerek çaIışkan mualüm arkadaşlarımızın bilâistisna mekteplerimiz hakkındaki pek semereli muavenet ve gayretlerinin yakından sahidi olmakla büyük bir iftihar duymaktayım. Talebe çoketimizin atiyen inkişafı için ümit cuklarımızın aldıkları feyiz meralelerle doludur. Bu arada bilhassa millî inkılâbımızın ve cumhuriyet re jiminin bütün mânaları ve coşkun izletinin anlasılmış ve tatbik edil mekte bulunmus olduğunu da gÖrm«»kle ayrıca mübahiyim. > lki gündenberi şehrîmizde bülu • nan şehir mimarı Profesör Yansen dün îstanbul'un muhtelif yerlerini Kat'î hazırlık: gezerek tetkikatte bulunmuştur. Geçen sen istiksaf için bu havaM. Yansen dün Belediye reis muliye gönderdiği sefer heyeti, Hüsavini Hâmit Beyle de görüşmüştür. rev Şahı oradan tabaktan bir sinek Profesör bir, iki güne kadar mem kovar gibi bir fiskiye ile çıkarmak leketine avdet edecektir. mümkün olacağına kanaat getirmışM. Yansen'in îstanbul'un müstakti. bel plânını yapması esas itibarile Şeykh Banî bu defa hazırhklarını takarrür etmiş ise de bu mes'ele henüz kat'î bir şekle bağlanmamış kat'î bir sefer icin yaptı. Hisar'ı bir tır. Profesörün avdetine kadar bu hamlede zaptetti. Kunduz'u almak işin halledilmesi ihtimali olduğu gibi üzere ayrıca bir kolordu gönderdi. gittikten sonra halledilmesi de muhHusrev oradan da alelâcele kaçtı. temeldir. Şeykh Bani'nin bu askerî hareket Diğer taraftan haber aldiğımıza lerde gösterdiği fevkalide sür'atin göre Vali ve Belediye reisi Muhittin kıymetini anlamak için Samarkand Bey yakında Ankara'ya gidecektir. ile Hisar arasında (400) kilometre Muhittin Beyin Ankara'da tstan • ve (Hisar) dan (Kunduz) a (250) bul'un müstakbel plânının tanzimi îşi kilometre mesafe olduğunu düşiin ile meşgul clacağı anlaşılmaktadır. mek kâfidir. Bütün bu memleketle Belediye esas itibarile müstakbel rîn asıl metbuu olup namına hutbe o plânın bir an evvel yapılmasını istekunan Herat padişahı Hüseyin Bay mektedir. Çünkü ortada müstacelen kar'a, Timur torunları arasında en halledilmesi lâzım gelen bir stadyom yüksek makamı işgal eylemekte olmes'elesi vardır. Stadyom yerinin bir masına rağmen Şeykh Bani'nin bu parça da müstakbel plânla alâkadar hareketlerine mukabil celâdet ve olduğu muhakkak addedilmektedh*. şiddet göstermiyor, aciz ve meskenet Bunun için stadyom yeri hakkında içinde müdafaaya hazırlamyordu. Profesör Yansen'in fikrine de mü fhtiyarladıkça korkak olan Hüseyin racaat edilecektir. Baykara müstevlilere karsı, Babür'ün arzu edebileceği şiddetli bir taarruza geçecek yerde, payitaht yollanndaki geçitlerin takviyesini emreylemekle iktifa etmişti. Esnaf Bankası sermayesini arttvma» ğa karar vermiştir. Bu hususta icap eden Husrev'in inhizamı: Husrev'in inhizamı çok çabuk vaki muamelât ikmal edilmistir. On beş güne kadar içtuna edecek olan Banka heyeti oldu. Bu inhizam Babür'ü de sürük umumiyeisnin bu hususta reyi alınacakleyip mahvedebilirdi. Fakat bu hal, tır. Diğer taraftan Banka, esnaftan alaonun için, bilâkis hayırlı oldu. Bu sacağını tahsüe başlamıstır. Banka esnayede düşmanlarının birinden, Husfm vaziyetini işkâl etmemek için tahsîl rev Şah'tan kurtulmuştu. En tehli • şeraitini kolaylastırmıştır. keli ve korkunç olan diğerinden de kaçmak fırsatını bulabilmişti. Mağ Iup hükümdarı terkedenler Babür'e Belediye şehrimizdeki ağaçlan koiltihak etmeğe basladılar. rumak için bazı tetkikat yapmaktadır. Dört bin Mogol cengâveri ailelerile Bazı kimselerin ağaçlara zarar ika et tikleri görülmüstür. Bu kimselerin şidbirlikte Babür'e dehalet etti. Böylece, Babür, şaşılacak bir tesadüf eseri detle tecziye edilmeleri lâzım gelen yerolarak düşmanianndan birine galebe lere bildirîimiştir. çalıyor, onun inhizamından kalan parçaları bir miras gibi ele geçiriyorDün Beyoğlu kaymakamlığı dahilinde | du. Husrev'in musalâha yapmaktan iki grup polis ve zabıtai belediye me l başka çaresi kalmadı. Bu sayede ca murlan dilencileri teftişe cıkmışlardır. I nının ve malının masuniyetini temine Bu teftis neticesinde bir çok dilenci top J muvaffak oldu. Büyük dağların etelamlmıstır. Bunlann dörtte iicü kadın J ğînde, hükümdarlık seccadesine, gü ve çocuklardan ibarettir. Bunlann he | zel bir çınar ağacının gölgesinde yer men hepsi ihtiyar ve âlillerdir. Dilen İ ciler Darülâcizeye sevkedilmişlerdir. leşen Babür, Husrev'in mütevazi teminatmı kabul etti. Daha dün şan ve sevket içinde yaşarken Ba • Belediye yeni yapılacak kereste hâli bür'ü muhakkarane karşıla hakkında tetkikatta bulunmaktadır. Hâmış olan bu gasip küstah lin Haliç'te Yahudi mezarlığında ya • adam, gelip teşrifatın tayin et pılması düşünühnüş ise de bundan vaz tiği uzak mesafede atından indi. Ba gecilmiştir. Bu hususta Hasköy sırtla bür'ün huzurunda üç defa yerlere nnda da tetkikat yapılmaktadır. kapandı. Sonra alelusul geri çekildi. Gene teşrifat mucibince Babür'ün sıhhatini üç defa istifsar etti. Kıy mettar hediyelerî takdîm ederken üç Babıali'de Yeşildirek caddesinde bir kere diz çöktü. binada yerleşmiş olan Nafıa Başmühen Mabadı var disliğinin; Maarif müdiriyetinin isgal eylediği binanm üstkatma nakline katasında kurulan takın iki tarafım rar verOmiş ve dünden itibaren nakle mektepliler işgal etmişti. Şükrü Kabaşlanmıştır. ya Bey, mekteplilerle kısaca görü • yat haline aldıktan sonra teveccüh etmişti. Hiaar'a Esnaf bankası Ağaçlara zarar verenler Şeker fabrikasına 10,800 vagon pancar verdi Dün dilenciler toplândı i Kereste hâli Nafıa Başmühendisliği Dahiliye Vekilinin seyahati Malatya 9 (A.A.) Dahiliye Vekili Sükrü Kaya Bey refakatinde Umum Jandarma Kumandanı Kâzım Pasa ile Siirt meb'usu Mahmut ve Kalemi Mhasus Müdürü Ekrem Beyler olduğu halde buçün Malatya'ya muvasalat etmişlerdir. Vali ve Fırka reislerile azları Vekil Beyi Akçad*ğ'da istikbal etmişlerdır. Vali yolda vilâyet işleri hakkında izahat vermiştir. Sükrü Kaya Bey Malatya istasyonunda birinci umumî müfettiş vekili ile mülkî ve askerî bilumum memurin ve kala balık bir halk kütlesi tarafından hararatli bir surette karşılanmıştır. Vekil Bey, halkın samimî tezahüratı arasında Malatya'nın büyük hem seriıi tsmet Paşanın adının konduğu büyük caddeden geçti. 24 metrelik olan bu cadde istasyonla şehri birbirine bağlamaktadır. Caddenin or şerek doğruca hükumet dairesine gitmişlerdir. Vekil Bey, hükumette memurları kabul ederek mesai ve faaliyetleri etrafında izahat almışlar, Belediyede şehir işleri hakkında malumat edinmişlerdir. Bundan sonra posta • neyi teftiş etmişler, müteakıben C. H. Fırkası merkezini ziyaret eyle mişlerdir. C. H. Fırkası merkezinin bulunduğu Gazi Hz. nin yüksek adını taşıyan büyük caddenin orta sında elektrikle safa geldiniz ya zılıydı. Fırkada şehrin su mes'elesi etrafında vilâyet heyeti reisi ve azasile hasbıhal yapan Vekil Bey su işi ile elektrik şirketinin meşgul olmasını ve belediye, idarei hususiye ve bankaların müzaheretile bu işi ba şarmasını tavsiye etmislerdir. Vekil Bey aksam yemeğini Malatya'lılarm sofrasında yiyecek, yarın kazalarla meşgul olacaktır. Tasarruf haftası tktisat ve Tasarruf cemiyeti umumî kâtipliğinden Dahiliye Vekâletine gönderilen bir tezkerede kânunusaninin 12 inde baslıyacak olan tasarruf ve yerlî mallar haftası için tezahürat yapılması ve yerli mallar hakkında halka telki • natta bulunularak tercihen yerli malların kullanılmasının temini ve halka hesaplı yasamak usullerinin telkini rica edilmistir. Dahiliye Vekâleti fevkalâde ehemmiyet atfı kaydile keyfiyeti Vilâyete bildirmiştir. ÖB€"îfeÇ^©<d!î !FîJ*a©lh©1F!l!l€fl® Dün Zahire Borsasmda son gürtlerde yükselmeğe başhyan buğday f iatında bes para bir tenezzül kay dedilmiştir. Buna sebep cumartesi günkü telgraflarda buğdayın Amerika'da 66,58 Sent olduğu bildiril • miş iken dün gelen telgraflarda 66,02 sente düştüğü bildirimesidir. Vaşington'dan son alınan bir telgrafa nazaran Amerika ticarî me • hafilinde Şikago ve diğer piyasalarda buğday fiatlarının yükselmesi sebepleri araştırılmıştır. Bu yükselme başIıca aşağıdaki sebeplere atfedilmektedir. Evvelâ Rusya'da ve bilhassa Siberya ve Okrayna'da mahsul fe nadır. Yalnız Volga havalisinde mahsul kısmen iyidir. Ilkbahar buğdayları henüz kemale gelmemiştir. Rusya bugünlerde ilkbaharda aktettiği vadeli satış mukavelelerini icra etmek için piyasanın yüksek olduğu bir zamanda yeniden buğday mubayaa etmek mecburiyetinde kalmıştır. Diğer tarftan Fransa ve Alman'yada da mahsul cins itibarile fenadır. Fransa'nın buğday istihsalâti 30 milyon Büşeldir. Kezalik Amerika'da kışhk buğday zer'iyat sahası yüzde 25 nisbetinde tahdit edilmistir. Amerika'da gele cek sene buğday mahsulünün 496 milyon Büşeli geçmiyeceği kuvvetle tahmin edilmektedir. Halbuki Amerika'nın bu seneki buğday mahsulü 776 milyon Büşel tahmin edilmistir. Amerika'da bugüne kadar havaIar müsait gitmediğinden zer'iyat her senekinden yüzde 75 nisbetinde az yapılmıştır. Bu sebepler dolayısüe buğday fiatındaki tereffuların bilhassa gele • cek sene daha fazla olacağı, bugünkü tereffuun mevziî ve muvakkat oUzunköprü 7 (Hususî) Bir teş lamıyacağı tahmin edilmektedir. rînisaniye kadar Alpullu şeker şirketine 10,800 vagon pancar teslim edilmistir. Zahire ve hububat fiatlannm düşüklüğü sebebile çiftçî pancar ziraatine rağbet etmiştir. Trakya daha iki üç şeker fabri Esrar içtiğinden dolayı götürüldüğü kasına pancar yetiştirecek kabili karakolda polis memurlarını elindeki yettedir. Randman itibarile en iyi maksatla yaralamağa kalkan Arap Femahsulü Ergene vermektedir. ride bir ay 19 gün hapis ve 46 lira para Evvelki senelerde vilâyetçe 128 cezasına mahkum olmuştur. bin lira aarfile tamir edilen ve bilâhare işletilmesinden sarfı nazar o lunan Kestanbolu Emce dekovil Rumca Apoyev Matini gazetesi aleyhattmın şeker şirketi tarafından sahine Müddeimumilik tarafından bir tın alınacağı söylenmektedir. Bu müstehcen neşriyat davası açümıştır. hattın geçtiği arazi pancar ziraatine Bu davaya sebep mezkur gazetenin, fevkalâde müsaittir. nesrettiği maruf Fransız muharrirlerinHat ayni zamanda Ereğli havzaden Moris Dökobra'nm «Bir milyonerm sındaki kömürlerin kuvvei haruriyetarihi» ünvanlı romanından bazı parçasine yakın müessir haruriyeye malik ların müstehcen görülmüs olmasıdır. linyit kömürlerini ve ayrıca taş ocaklarını muhtevi bulunan bir havzaya mültesiktir. Geçen sene bu hatla Yunanistan'a ehemmiyetli miktarda madenkömürü sevkolunmuştur. Eğer rivayetler Dünkü nüshamızda et fiatlarının tahakkuk eder de şeker şirketi bu pahahhğından bahsederken Celepler hattı işletirse Yunanistan'a kömür cemiyeti kâtibi umumisinin Hayvan ihracatımız çok ehemmiyetli bir yeBorsasının da hayvan fiatlarının nâkun tutacaktır. zrau olmak lâzım gelirken bu vazifeyi ifa edemediği ve bu sebeple Borsanın lâğvı lâzım geldiği hak > kındaki beyanatını dercetmiştik. Borsa mubayaacıları gazetemize müracaatle Hayvan Borsasının al dığı resmin okka başına iki buçuk Lise ve orta mekteplerde geçen se • paradan ibaret olduğunu, asıl pa • nedenberi tesis edilen sınıf kütüphanehalıhğın beher koyundan teferrua* lerinden talebenin çok istifade ettiği anlasılmaktadır. Bu cihetle Maarif mü tile birlikte tahsil edilen üç yüz kudiriyeti ilk mekteplere de kütüpaneler ruşa yakın mezbaha resminden neş'et teşkflini mekteplere bildirmiştir. etiğini beyan etmislerdir. tki sene devam eden diktatörlükten sonra tekrar meşrutiyet ilân olunan Yugoslâvya'da yeni kanunu esasî üzere ilk defa intihabat icra edildi. Başvekil Jeneral Zivkoviç ild namzetliklerini koyan diğer nazırların cümlesî meb'us intihap edilmistir. Müntehiplerin yüzde ellisi rey vermeğe iştirak etmiştir. Belgrat Darülfünun talebesi yeni kanunu esasiye ve intihabata karşı isyan et > miş ve nümayiş yapmış ise de intihabat münasebetile diğer hâdîseler olduğuna dair bir haber alınamamıştır. Başka bir hâdise olmadığma bakarak Yugoslâvya ahalisinin müttefikan yeni rejimi kabul ettiğine hükmedilemez. Çünkü intihap başlamazdan evvel Yugoslâvya'dakî eski siyasî fırkaların rüesası kendi namlanna neşrettikleri beyannamelerde yeni kanunu esasiyi şiddetle tenkit etmişler ve intihabata iştirak etmiyeceklerini bildirmişlerdi. Eski fırkalar kâmilen ilga edilmiş ve yeni kanunu esaside vazolunan sıkı tahdidat yüzünden yenilerinra teşkiline imkân görülmemiş olduğundan bu rüesanın beyannameleri tabiatile u< mumî siyasî fırkaiann fikrine tercüman olmuştur. Yeni kanunu esasî ve idarî şiddetli tedabir Yugoslâvya'da ancak tek bir fırkanın yaşamasına imkân bırakmıştır. Bu fırkada iki sene memleketi diktatörlük ile idare edetı şimdiki hükumetin yeni kanuna esasinin neşrinden sonra vücude getirdiği fırkadır. Yeni kanuna esasî muhalif fırkanın teşekkülüne mey • dan bırakmadığı gibi parlâmentonun hukukunu son derece tahdit etmiş olduğundan eski diktatörlüğü başka bir şekilde devam «ttirmek • tedir. Maahaza intihabatın verdiği ne« ticelerin siyasî cihetten büyük e * hemmiyeti vardır. Ahaliden yansının intihabata boykot yapmamış olması diktatörlük idaresinin sabık ic« raatını tasvip eylediğine ve bu rejimin başka bir şekilde devam eyle « mesine muvafakat ettiğine delâlet ediyor. Yugoslâvya harsı, seviye ir* fanı, ırkı, terbiyesi başka başka o * Ian bir anasırdan mürekkep oldu * ğundan tam bir meşrutiyet bu memleketin idaresini anarşiye ve inhi • lâle sevketmişti. Diktatörlük ise f« darî tezebzübe nihayet vermiş ol • duğundan erbabı ticaret ve sanay! istediği sükun ve huzura nail ol muştu. Tabiî bu sınıflar reye işti rak ederek memnuniyetini izhar et mişti. Fakat fırkaların intihabatı protestosundan «.nlaşıldığı veçhiie Yugoslâvya için için kaynamaktadır, MUHARREM FEYZt Soruyoruz! Trakya köylüsü Polislere biçak çeken kadın Müstehcen neşriyat Et pahalılığı Ve Hayvan Borsasî Avrupa ile Telefon muhaveresi Beynelmilel idare mınrah* hasları Ankara'ya gîtti Istanbul ve Ankara ile Avrupa şehirleri arasmdaki telefon muhaberatını temin için temaslar da bulunmak üzere beynelmilel telefon idaresine mensup iki rnu* rahhas şehrimize gelerek Ankara'ya gitmişlerdir. Esasen bunda^ evvel Bulgar murahhaslarile bn maksatla yapılan müzakere neticesinde Sofya'ya bir teşdit aletî konulmasjna karar verilmişti. Bu alet konulduğu cihetle bu sefer teferruata ve bilhassa fiatlara aiİ hususat ta tesbit edilecek ve pek yakında Avrupa sehirlerile muhavereye başlanacaktır. Sofya, Atina, Edirne, Yalova gibi veni açılan bütün hatlarda muhavere günden güne inkişaf etmekte ve muhavere adedi zi • yadeleşmektedir. Bilhassa ticarî muhaberatta ekserya bu vasıta ya müracaat olunmaktadır. Mektep kötüpaneleri Adapazarı nda açılan dikiş sergisi Afyon tacirleri birleşmek istiyorlar Dün şehrimizdeki Afyon tacirleri Borsada aralarmda toplanmışlar ve Afyon vaziyeti etrafında müzakeratta buIunmuşlardır. Tüccarlar, Avrupa'da ithalât tüccarlarının yaptıkları kartele mukabil burada da ara'arında bir tesekkül vücude getirmek fikrini ileri sürmüşlerdir. Bu fikir etrafında cereyan eden müzakerattan sonra Ticareti Hariciye Ofisinde bir içtima aktetmeğe karar vermişlerdir. Tüccarlar önümüzdeki hafta Ofis müdürü Cemal Beyin riyasetinde toplanarak bu mes'eleyi müzakere edeceklerdir. Rusya ile aramızda aktedilen Ticaret muahadesi mucibince Ruslar Türkiye'den yapacakları mübayaata teşrinisaniden itibaren başlıyacaklardır. Ruslar dün 32 bin okka Tiftik almışlardır. r Malatya'da kısa bir geziş, şehirde imar ve inkişaf faaliyetinin canlandığını göstermektedir. Muhiddin B.in teşekkOrö Geçirdiğim ufak bir kazanın ge* rek Ankara'da, gerek tttanbul'da tedavisi müddetince blzzat gelip görmek veya teestürlerini telgrafla ve mektupla bildirmek zahmetini ihtiyar suretile hakkımda izhar bu» yurdukları teveccüh ve muhabbetle beni hakikaten minnettar btrakmtş olan zevatt kirama ve muhterem arkadaşlaruna teşekküratımı arz ve ifa\ için muhterem gazetenizden tavat•uf lutfunu hürmette rica ederim efendim. tst. VaH ve B. R. Muhittin Stadyom Mes'elesi Yarmki nüthamtzda Milli takım kaptanı Rusya ihracatı Zeki Rıza Beyin Şayani dikkat bir makalesi Adapazarı dikiş yurdundan 1931 senesinde mezun olan hanım kızIarın eserleri ile bir sergi tertip edilmistir. Serginin küşat resmi memleket erkânınuı huzurunda merasimle yapılmıştır. Resmimiz 4 me • zun hanımları hocaları ile birlikte gösteriyor.

Bu sayıdan diğer sayfalar: