5 Temmuz 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

5 Temmuz 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

5 Temmuz Çumhttrîyet' Lozan Müzakeratı Türklük ve medeniyet tarihi Dr. Reşit Galip Beyin ilk Millî tarih kongresindeki mühim konferansı Ankara 3 (Hususi Muhabirimizden) Türk Tarih Tetkik Cemiyeti Umumî Kât'ıbi Aydın meb'asu dok • tor Reşit Galip Beyin kongrede irat ettiği (Türk'lük ve medeniyet tarihine bir nazar) unvanlı konferansı berveçhi ati aynen dönderiyorum: Muhterem efendüer, Memleketimizde ilk defa bir millî tarih kongresi toslanıyor. Bununla in kılâbımızın millî kiiltür sahasındaki safhalarmdan biri üzerinde aydınlık ufukîara doğru ehemmiyetli bir yürüyüş yapmış oluyoruz. Millî tarihimizin son yıllara kadar kendi aramızda ne mer tebe ihmal edilmis ve bütün dünyada ne ağır iftiralara uğrablmış bulundu ğunu tekrara hacet yok. Işimiz onu bu ıhmalden kurtarmak, asırlarca sürmüş babl telkinlerin gördüğü koyu karan lıktan çıkarmakhr. Tarih vesikalarla yazılır, vesikalar ise aranmakla bulu nur. Bu itibarla «Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti» bu vadide bir araşhrma ve a rıyaniar müessesesidir. Araşhrma ne kadar geniş ve ilmî usullere uygun olursa arıyanlar sayıca ve kıymetçe ne kada* artar, gayretlerin kaynağı vazife duygusunun feyzile ne kadar kuvvetlenirse, millî tarihin, yakın, uzak bütün saf halarüc «hakikat» gününe ermesi o kadar kolaylaşmış ve hızlaşmış olur. Bütün Türklük «hakikat» inin şanlı timsali büyük reisi, bu yolu açan ve hepimizi irşatlarmm mütemadi ışığmda yürüten rehber olarak tazimle salâmlarım. Tarih, bütün beşeriyetin malıdır. Beşeriyetin en geniş aileleri ırklardır. Bu sebeple millî tarihin tetkikine milletin mensup olduğu ırkm mütaleası ile başlamak lâzımdır. Buna ırkların tasnifine ait bir tarihçe ile girmeğe ve her tas nif teklif veya nazariyesinde Türk ırkına verilmiş olan mevkii göstermeğe çalı şacağım. «Irk» kelimesi bütün ilim ıshlahlan içerisinde şimdiye kadar en fena mu amele KÖrmüş, en yanlıs mânalara ve tefsirlerle çarpılmış bir tabirdir. Adem ve Havva menkulâtını ve tevratm son yıllara kadar hâlâ bazı taraftarlar bulmakla devam eden Ham, Sam, Yafes tasnifmi geçiyorum. Hipokrat, Aristo, Pline, Calraos gibi eskiler tarafından bu hususta söylenenlerin de ne ilmî, ne de tarihi kıymen* vardır. Onları takip eden asırlar filozoflan iseortaya hakikî müşahede ve mütalea rnetotlanna uy • gun tasnif mesaisi koya£nadılar. ırkı olarak gösterümektedir. * ** tcinde bulunduğumuz asrîn başina kadar muhtelif ırk tasnifi tecrübelerini bir bulâsa halinde gözden geçirdik. Gö« rülüyor ki, bunların hemen hepsinde ve tashihi istenilmiyen bir hatanın devann halinde Türk ırkı Mogol camiasma ve san derililer arasma sokulmaktadır. U lim için hiç şüphesiz bir ayıp teşkil e den bu an'anevî israr ve inadın de • vamına en son yıllarda da şahit ohnak mümkündür. Meselâ; Dr. R. Verneau'nun yeni bir eserinde: Türk ırkı hangi renge mensuptur? Türk ırkı Sarı veya Mongolik ırklar grupuna alınmakta devam edilmektedir. Kitapta bu grubun vasıflan »Öyle tesbit olunuyor: «Bazen yeşil zeytin rengine kadar varan sarı renk, umumiyetle ortadan a • şağı boy, siyah, kalın, dik ve sert saçlar, pek az ve seyrek sakal.. Elmaak kemikleri çehreye bir main şekli verecek surette hem öne, hem yana pek çıkıntıh, göz kapaklan arasındaki a • çıklık pek dar, gözler küçük ve çekik.. Burun Zenci'lerde olduğu kadar öl • çüsüz surette yassı olmamakla beraber hafif bir çıkıntı halinde ve genişliğme nisbetle kısa... (S. 206)» İşte XX inci asrın ortalarına yürü mekte olan zamanımızda bazılarının Türk ırkını sokmak istemekte ısrar ettik* leri ırklar grubunun umumî vasıflan bunlardır. İlmî kıytneti Dr. Verneau'nun taşımakta olduğu unvanlarla pek az münasebettar olan bu eserde takip edilen tasnif nazariyesinin doğru olup ohna dığmı cevapsız ispat için, zannederim ki, Türk ırkından bir parça olarak burada bulunanlann birbirlerine bakışmalan kâfidir. Şunu da ilâve etmek lâzımdır ki, bu müellif hurafelerden artakalma tasnif nazariyeleri güden ve bugün mün • kariz olmağa yüz tutmuş ülema nes linin son nümunelerinden biridir. Bu bahse ileride tekrar temas etmek üzere şimdi antropoloji esasına müs • tenit ırk tasnifi mesaisinin en yakın ve en son safhalarına gelelim. Buna ait hulâsa için Harvvard Darülfünunu an tropoloji profesörü Rolând B. Dikson' Dokuzdefa f galip! Almanya'nm son teklif ettiği şekil {Birinci sahifeden mabatt) Alman nazırınm müfarekatinden sonra M. Mac Donald, Alman Unazlarının tetkiki için saat 18 de 5 alacakh devlet mümessillerini nezdinde toplamıştır. Alman mukabil projesi Lozan 4 (A.A.) Alacaklı dev letlerin tesviye sureti projesine cevaben Alman heyetî bugün öğleden sonra konferans reisine büsbütün başka bir malî mekanizmayı ihtiva eden malî teklifler dermeyan et miştir. Alman heyeti 3 senelik tam bir moratoryomun hitamında tamirat namile tediyata başlamağı esas itibarile kabul etmekte ve fakat bu nun için o zaman da iktisadî ve malî salâhın bu tediyata müsait bulun • ması şartmı ileri sürmektedir. Bu tediyat 2,000,000 altın rayş marktan ibaret olacak ve Hoover moratoryomunun tecil etmis oîduğu ta/sit te bu meblâğa dahil buluna cakır. Almaı^ya bu parayı tahmin edildiğine göre 10 taksitte ödiyecek. tir. Tenisçîlerimiz Sedat ve Şirlnyan Beyler Bulgar sporculan arasında Fransız murahhasları ne Memleketi diyorlar? mizin birinci Lozan 4 (A.A.) M. Germain «ınıf tenis takı . Martin ile M. Bonnet saat 10,30 da *nma malik olan tngiliz heyetinin bulunduğu binaya Fenerbahçe kugitmişler ve orada M. Mac Donald, lübümüzün en M. Neville Chamberlain ve M. Runiyi oyuncula ciman ile görüşmüşlerdir. rından Süat, SeFransız murahhasları, konferans dat ve Şirin • reisine başvekil mutabık kalrfıktan yan Beyler Bulsonra kendisine Fransa hükumeti garistan'da do • nin 2 temmuzda dayinler arasında kuz müsabaka husule gelmiş olan prensip itilâfını yaptnak Uzere muhafaza etmek niyctinde olduğu Sofya'ya gitmişnu iblâğa gelmiş olduklarını söy Ierdi. Sporcu lemişlerdir. larımız Sofya'ya Sofya'da Türk Bulgar tenisçilerînin maçlahm Hatırlarda olrfuğu veçhile bu pro. yirmi beş küo takip edenler je, Almanya'nm tamirat namile yametre kala bir istasydnda Bulgar te • Beylerin galibiyetile neticelenmiştir. pacağı tediyat bakiyesi için AlmanTürk sporcularının Sofya ziyareti nisçileri tarafından beş altı otomo ya'dan talep olunacak götürü meb münasebetile samimî temaslar yapıl • lâğı 4,000,000,000 altın mark olarak bil ile karşılanmışlardır. mış, bir çok ziyafetler verilmiştir. tesbit etmekte idi. Maçlar Sporting kulüp «ahala • Kır balosunda bütün Sofya'nın kibar Bu meblâğ, beyenlmilel tediyat rında icra edilmiş, pazar günü dört tabakası bulunmuştur. Pazar günü bankası tarafından ç>' arılacak ve 20 müsabaka yapıltnıştır. Saat dörtte Türk sefaretanesinde mükellef bir senede itfa edilecel" olan bonolarla müsabakalara başlanmış ve bütün öğle ziyafeti verilmiş, Bulgar spor • tediye erfilecek ve bu tediyata, Alonalçarda Türk oyuncular gayet iyi cularile maruf zevat bazır bulun • manya'ya bahşedilecek 3 senelik tam neticeler alarak kazanmışlardır. Iki muştur. Gece de Empriyal oteli sa moratoryomdan sonra başlanılacak gün zarfında dokuz maç yapılmış, lonlarmda muazzam bir veda ziyafeti idi. ve süvare verilmiştir. bunların bepsi Sedat ve Şirinyan Almanya'nm 3 temmuz tarihli tek. lifleri, yalnız 2,000,000,000 mark, yani tediyesi Hoover moratoryomu ile tehir edilmis olan Young plânı taksitinden 300,000,000 fazla bir miktar tediyesini natık idi. Bu meblâğa Dawes ve Young istikrazlannm faizleri de inzîmam ede. cektîV ATmanya, bu borcu 3 senelik bir moratoryomdan sonra 250 milyon marklık 10 taksitte ödiyecek idi. Bu şerait altında Fransız murahhasları, konferans reisine Fransa heyetinin diğer 4 alacaklı devletle aktetmiş olduğu prensip itilâfını tamamen muhafaza etmek azminde oltfuğu iblâğını münasip görmüştür. Paris 4 (A.A.) M. Herriot, bu gece Lozan'a dönecektir. %ıerbahçe tenisçileri Sofya'da 9 maç yaptıfer ve hepsini kazandılar Doltfor Reşit Gattp Bey hatalı tasnifi devam ediyordu. O devir âlimlerinden birinde bu tasnif tarzının iyi bir nümunesini buluyoruz. Müellif ırklan dünyaya şöyle yerleştiriyor: «Uzak devirlerde bir beyaz ırk vardı ki, asıl ana yurdu olan şimal kutbu havalisinde zayıf, vahşi, kanunsuz, san'atsiz, kültürsüz, her türlü hatıralrdn mahrum yaşıyordu. Ondan daha ka • dim olan siyah ırk ise o zamanlarda dünyaya hâkim bulunuyor, bilgi ve hâkimiyeti asasını elinde tutuyordu. Bü tün Afrika ve san ırkı boyunduruk altına sokup ezerek ele geçirdiği Asya'nm en büyük Darçası o sivah ırkındı. Kırmızı ırkm bazı döküntüleri Amerika'da en yiiksek dağlann tepesinde sürünüyor du. Kırmızı ırk bir zamanlar dünyanın garp, san ırk ise şark yansma sahiptiler. O sıralarda hükümferma bulunan siyah ırk İstuva hattı üzerinde yayılmış • tı. Henüz doğmakta olan beyaz ırka gelince, o da az evvel dediğimiz gibi şi mal kutbu civarlannda dolaşıyordu.» Bu tasnifte ırkımız siyahlarm hâki • miyet' altında bulunan san derililer arasına katılmış bulunuyor. j tnsan kafatasıntn mütaleası > 1930 dan itibaren mukayeseli tesrih ilmi devamlı ve gittikçe daha kesif su . rette insan kafa tasını mütaleaya başladı. Sandifort, Morton, Carus, Davis, nUD *&&!**** »Bwg tutuyoruıt» ~~~ * ^ Thurnam, Betziuns, Tiedemann, Van Müellif Antropoloji mesaisinin ve ona der Hoeven, NVagner, Huschke gibi müstenit ırk tasnifi mes'elelerinin son âlimler Mısır'da, Amerika'da ve Av vaziyetini şöyle mütalea etmektedir: rupa'mn muhtelif yerlerinde bir çok «Irk miyarlan (Criterium) iki zümkafa tasları ölçerek bunların muhtelif reye ayrılabüir. Birincisi haricî ve sathî biçimler ve tipler gösterdiğini ortaya miyarlar, ikincisi dahilî, bünyevî ve isIrkların t ifi koydular. Bu âlimler içinde Isveç'li kelete ait miyarlar.; lnsanı ve insan mütalea ilmi Betzius ilk defa olarak kafataslannı Birincide deri, göz, saç, renkleri, saolan antropolojiye inkişaf çığın Brakhus ve Dolikhos yani, kısa ve uzun çm düzlüğü, kıvırcıkhğı, yüne benzer XVIII inci asırdan açılmış olmak üzere ikiye ayırdı. (1845) ve ka lijii, burunun basıklığı, uzunluğu gibi br. 1722 de F. Be •rîer isminde bir fatası endeksini azamî genişliğin, azamî vasıflar ve göz vasıflan vardır. Bunla • Fransız dünya üzerinde bir dolaşma yap uzunîuğa nisbeti olarak tesbit etti. Bun rın hepsi esas itibarile yalnız müşaha tıktan sonra: . ' deye istinat eder. İkinci zümre miyar dan sonra ırk tasnifi sahasındaki antro Avrupa beyazlan, lar: Iskeletteki muhtelif kemik par • poloji araştırmalaruıın parlak devrini Asya sanları. çalarının şekil ve hacmini ihtiva eder, ve açan Dr. Broca'nın mesaisi gelir. Afrika siyahlan. müşahede ile değil doğrudan doğruya 1860 ta Geoffrony Saint Hillaire Ve şimalde Lâpojdar olmak üzere dört ırk üzerine bir tasnif yapmıştı. Dört ölçü ile elde edilir. Basit ve hemen gözIe tanılır mahiyette olan birinci zümre 4 ırk tarif etti. 1753 de Linne, insan esas ırka Kafkas, Mongol, Eytopi, ve miyarlar kavimlerin tefrik ve tasnifinde nev'ini homo Sapienns, Homo Ferus ve Hoianto ırklan adını veriyor ve bun • ilk olarak kullanılmıştı. Homo monstruosus isimlerüe üçe ayırlara 13 tâli ırk ilâve ediyordu. Bu tasdı. (Homo Ferus vahşi insan zümresi) Irk miyarlar t nifte Türk ırkına verilen mevki Mogol'dört ayakla yiirüyen, kıllı, konuşmaz dan avrı ve farklı değildi. Fakat bunlar ciddî bir takım itirazmahlukları, (Homo Monstruosus) bunlara hedeftirler. Zira evvelâ ancak ya1870 te hiuksi;y yen" r > rasnif ya>r ların ikisi arasında küçük kafalı ve başamakta olan fertler için kullanılmağa sık alınlı iptidaî insanlan, (Homo Sa parak beş esas ve on dört t<tlı ıık t''îf eVerisli ve dünyadan çekilmiş eski inetti. Tâli ırklar, kırma ve melez grup pifcns) adını taşıyan üçüncüsü de başta lar olarak kabul ediliyordu. Huksley'in >a.!.:m iskelet bakayasının tetkikinde Peşte'den haber verildiğine göre kumral saçlı, mavi gözlü, beyaz tenli faydasızdırlar. Saniyen her ne kadar si5 esas ırkını Negroit, Ostraloit, Mon son günlerde Siberya'dan memleke Avrupa'lı olmak üzere, koyu saçlı, koyah bir deriyi beyazdan, çakır gözü sigoloit Ksantokroit fXanthchroide) satine avdet eden eski bir Macar asyu gözlü, sarımtırak tenli Asya'lı, si yahtan, düz saçı yüne benzerden, düz rımtrak renkliler ve Melanokroit (Mekeri Siberya'da bir çok Alman, A • yah ve kıtırcık saçlı, siyah tenli, yassı burunu yassıdan ayırmak kolaysa da lannoıhroide) siyahımtırak renkliler teş burunlu, kalın dudaklı, Afrika'lı, tunç vusturya ve Türk esiri bulunduğu tatbikatta bütün bu şekillerin bir çok kil ediyor. Bunda da Türk ırkı doğ nu, bunların Siberya ovalarmda ayrı renkli, siyah ve ozun saçlı, köse çeneli mutavassıt nisbet ve derecelerini haki rudan doğruya Mogol camiasımn bir Amerika'lı tipleri tophyordu. ayrı köyler tesis ederek yerleştikle kî sıhhatle tayin etmek fevkalâde güç U V sayıhyordu. 2Ü rini, fakat imkân bulsalar memle olduğu görülmüştür. Böylece bu münDaha sonra Daubenton 1764, BIu 1878 de Topinard ırkların sayısını ketlerine avdet etmek istediklerini Franstz taJâmı bîr arada hasıran müşahedeye müstenit haricî mimenbach 1775, Soemmering 1785, söylemiştir. Camper 1791 de nesrettikleri tetkiklerle arttırarak 3 grup etrafında (16) ya ve yarlar insan gruplannın ayrılmasında Evvelki gün Fransız'larla yapılan j caklarma şüphe yotftur. 7 sene sonra bunlara (3) daha katarak kıymetli olmakla beraber bunlan kul • bu çığn biraz daha genişlettiler. Fakat Cuma günü, üçüncü maçtan sonra ikinci futbol maçından sonra, bu cuC19) za çıkardı. Sonuncu şekilde in lanmak bir çok amelî müşküller ve DOKTOR bunlardan hiç biri henüz esaslı bir ırk Galatasaray • Fenerbahçe kulüpleri ma günü Kadıköy'ünde Fener stadsanlar, (ince burunlu beyaz ırklar), ciddî mahzurlar gösterir. > . tasnifi safhasına geçebilmiş değildir. tarafından Fransız'ların şerefine Süyomunda yapılması mukarrer olan (uzun burunlu mesorhiniennes san ırkCuvier, Lamarck, Geoffray SaintHi clskeletin veya hayatta bulunan feradiye plâjında, mükellef bir akşam üçüncü maç daha büyük bir ehem lar) ve (geniş burunlu siyah ırklar) ol | laire gibi asrın en kuvvetli tabiiyatçı • din öiçülmesine istinat eden miyarlann miyet kesbetmiştir. Üçüncü maç hak ziyafeti verilecektir. Yemekten sonCağaloğlu Nurosmaniye Iarı da mukaddes kitaplar menkulâtı • mak üzere üçe aynlarak Türk'Ier gene tatbiki meselâ boy yüksekliğinin tayini ra, gene Süadiye plâjında münha • kmdaki fikirlerimizi ayrıca yaza caddesi No. 19 na müstenit hilkat ve nevilerin tebeddül san ırklar arasında gösterilmekte de • gibi hususlarda sade ve kolaysa da bunsıran Galasaray'la Fenerbahçe'nin cağız. Bugün şu kadar söyliyelim ki vanı olundu. ve tahavvülü gibi iki zıt telâkki çar Telefon: 893 ların büyük bir kısmında bu derece Fener maçında, binnisbe ağır bir o davetlilerine mahsus olarak çok güzel pışmasında kaldılar. Bundan MonogeDiğerlerine nazaran ırk sayısından kolayhk bulunmadığından bazı ölçü bir müsamere tertip edilecektir. Bu Muayene zamanı cumadan yun oynıyan Fransız'lar, pazar günisme (tek men'şe) ve Polygenisme ve ıstıîah değişikliğinden başka husu • ler ve ölçü nisbetleri için hususî usuller müsamere, dansh eğlenceli şeklinde nü, Galatasaray'la çok seri, atılgan maada öğleden sonra (çok men'şe) nazariyeleri çıktı. Cuvier siyet göstermiyen Fr. Müller ve Hae tedvin edilmiştir. Bunların bir grup halolacak, ayrıca plâj müdiriyeti tarabir oyun oynamışlar ve bir arkada (Yenibahçe hastanesi) dahilî, XIX uncu asır başlannda: Beyaz, yackel'in tasniflerinden sonra 1892 deki kı veya bir ırkı diğerinden tefrik etmek fından gayet güzel varyete numarasımızın dediği gibi pazar günkü maç hut Kafkas'Iı ırklar, Mongolik ırklar, ölümüne kadar Paris Müzeomu An için kıymetli olduklan sabittir.v sari hastahklar mütehassısı ları gösterilecektir. iki tarafın harikulâde gayretile baZenci ırklar, diye üç gruplu bir tasnif Iropoloji profesörlüğünü yapan Luat Bütün antropolojik ölçüler i zan cehennemî bir sür'at almıştır. Türkiye'ye ük defa gelmiş olan ileri sürdü. Bunda biz İskit Tatar züm refages'in tasnifi gelir. Bu müellif 5 kök çinde en geniş mikyasta kullamlan ve İkincî maç, Fransız'ların atletik me Fansız fubolcularına karşj iki büyük resi içinde Beyaz Kafkas'Iı ırklarla birve her birisi dallar ve familyalar na • umumiyetle hepsi içinde ehemmiyeti en ziyetlerini ve sür'atlerinm derecekulübümüz tarafından gösterilen likte dahil tutuluyorduk. Kalmuk'lar, mını verdiği ırkî zümreleri ihtiva eden İyi ve usulünde keman muallimliği sini iyice göstermiştir. Bu itibarla misaf irperverlik takdire şayandır. büyük sayılanı kafa endeksidir. (Daha Mançu'lar, Çin'liler, Japon'lar, Kora'lı18 kol kabul etti. Bu tasnifte biz san eden bir hanım, tatil münasebetile kızüçüncü maça çıkacak muhtelit talar, Mikronezya'lılar da ikinci Mongo kökün Mongol kolunun Turaniler da evvel Isveç'li Retzius' dan bahseder lannın musiki bilgilerini artırmak isti • kımın azamî kuvvette şimdiden seken söylediğimiz gibi bu endeksl ka lik grupu teşkil ediyorlardı. İngiltere'de îında gösteriliyorduk. Bu kolun diğer yen aileler nezdinde ders vermek istiçilmesi ve o maça çıkacak futbolcuPrichard 1813, 1826, 1837 ve Lawfanın genişliğinin uzunluğuna nisbeti ile bir dalını da Çin'liler teskil etmekte larm ihtiyatlarına cumaya oymya • yor. Cumhuriyet'te Kâzun Nami Beye rence 1817 de beşerin tabiî tarihi üzeifade edilir. Kıymeti şüphesiz olarak ka« Belgrat 2 Balkan kupası maçidi. caklarmm şimdiden bildirilmesi lâtahriren müracaat. rine nesrettikleri eserlerle Fransa'da bul edilen endekslerden biri de ozun larında Bulgar'lar Yugoslâv millî 1889 da ve 11 yıl sonra biraz daha zımdır ki o güne kadar kendilerini geçen mücadelelere karıştılar. Lisaniyat luğun ve genişliğin yüksekliğe olan nistakımmı da 32 yenmişlerdir. Ro sporcular tarafından şehre 20 kiloişlenmiş şekilde J. Deniker münhasıran yormasınlar ve bu mühim maça azave Eraografi tetkikleri de bu sıralarda betleridir. Yüz, burun, göz ve hanek kafatası, saç, deri, burun, iskelet vasıfmen'Ierî, Yugoslâv'ları, Yunan'lıları mî derecede zinde bir halde çık metre mesafeden istikbal edilmişler Klaproth ve Abel de Remusat'tan larına müstenit bir tasnif teklif etti. Evkubbesi (İndice Palatin), endeksleri de yenen Bulgar'lar kupa maçlarının en ve şehre halkın samimî tezahüratı sınlar. başlıyarak Renan, Chave ve Fre velâ 13 ırk ile tipler namını verdiği isbat edilmis bir ehemmiyeti haizdir başında bulunuyorlar. deric Mülîer'e kadar giden âlimlerin Fransız takımının kaptanı, daha arasında girmişlerdir. Bisikletçiler 30 tâli sınıf kabul etmişti. Sonra, 6 ler. Bunlar yüz, burun, göz çukuru ve mesaisile antropolojinin yardımına gelilk maçtan evvel, birinci maçta ağır, yarın Malatya'ya hareket edecek • grupta toplanmış 29 ırk ve 10 kadar da hanek kubbesi genişliklerinin uzunlukdı. ikinci maçta sür'atli, üçüncü maçta tâli ırk teklif etti. Bizim ırkımız bu taslerdir. larına nisbeti kurularak elde edilirler. bütün kuvvetimizi sarfederek oy nifte düz saçhlar grupunun sanmtırak Fakat bütün bu mesaiye rağmen heBunlara kafatası boşluğunun hacmi ve nıyacağız, demiş olduğuna göre, Elâziz 3 (A.A.) Muhaftz Gücü nüz antropoloji esaslanna müstenit bir beyaz renkliler sınıfında düz burunlu, istiap derecesi ile kalça ve topuk kemikmisarırlerimizin son maçta galip gel bisiklet takımı saat 14 te Elâziz'e Rasîng Galatasaray maçının taf ırk tasnifi yapılmış değildir. Irkların ortadan ziyade yüksek boylu, Braki Lutfen tahifeyi çmirinİM mek için azamî kudretlerile çalışa • gelmişlerdir. Güclüler bir heyet ve silâtı, tenkidi en nefis enstantanelisi. sadece deri ve rengi üzerine kaba ve çok ' sefal vasıflı Türk veya Turko Tatar u Üçüncü maça doğru. Cuma akşamî Fransız f ubolcularî şerefine bir zizyafet ve bir müsamere verilecek Siberya'da hâlâ Türk esirleri varmış! Osman Şerafettin Keman dersi alacaklara Balkan kupasım Bulgar'lar mı kazanıyor? Muhafızgücü bisiklktçilkri Elâziz'de Olimpiyat

Bu sayıdan diğer sayfalar: