11 Ekim 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

11 Ekim 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Tefrinievvel Cumhuriymi SON TELGRAFLAD Bana kahrsa Attilâ'nın 1500 üncü yıldönümü ANKARA MEKTUPLAR1: "Avusturya için yapılan muâhedeleri yırtacağız!,, Viyana'da büyük bir nümayiş yapıldı, nümayişçiler Alman bayrakları taşıdılar Şundan Bundan... Ankara'nm sonbaharı Bu sene gene mesken buhranı var Müzayede salonu Şehrin methalindeki dikenlik... lerin belediye tellâlları tarafmdan yapılacağı... Ankara bir memur şehridir. Tahviller, tebdiller dolayısile sıksık gi den ve evinin eşyasmı satanlar, buna tnukabil yeni gelip te eşyaya ihtiyacı olanlar eksik değil. Bundan başka buhran orta halli ailelerin bir çok eşyasını her gün lüzumsuz bir lüks haline koyuyor. Bu itibarla müza yede salonu büyük bir alâka uyandırdı. Asıl şayani dikkat olan Anka ra'da her türlü işin, her türlü teşeb büsün ciddî tehlikeler geçirdiği bir sırada bahsettiğimiz gençlerin kârlı bir iş bulup ortaya koymalarıdır. Demek ki buhran bile kendisin den nasıl istifade edilecegini bilmek şartile iyi bir kazanç membaı olabi liyormuş... * ¥ * AjftStFg VK42f£5 Imzasız mektuplar Bugünlerde gene postanenin geliri artmıştır: Sık sık imzasız mektuplar alıyorum!. Bu mektupları pek iyi tanırız: Şapka inkılâbı olduğu zaman, hiddetten yüzü kızarmış feslerin küfürlerini, taassuptan ağzı köpürmüş sankların homurtularını, hep o imzasız mektuplarda okumuştuk! Harf inkılâbı olduğu zaman, kamış kalemin muztarip cızırtısını, hep o imzasız mektuplarda dinlemiftik! Serbest f ırkanın yem bonısunu, İsraf il'in kalk borusu sanarak mezarlarından fırlıyan ölülerin hı ' rıltılarını, hep o imzasız mek • tuplarda duymuştuk! Şimdi Dil Kurultayı dolayısil* gelmeğe baslıyan imzasız mektuplarda da, bir ruh bataklığından kanatlanmıs iğrenç sinekler seklinde, rezil sözler, utanmaz kelimeler görüyoruz! Hayatlannda, ilmi, san'atı, fazileti, cesareti, hasılı her yüksek, her güzel, her asil şeyi, sadece işkembe şişirmeğe vasıta sayanlar, bu sefer de on gün süren Kurultay konuşmalarını, on gün süren ve bundan sonra da her gün sürecek olan çalışmalanmızı, bu uğurda sarf edilmis bir dilenci gayreti «anıyorlar... İmzasız mektup, babasız ço cuk gibi bir yüz karasıdır. üzerlerinde, doğuran kafanın ismini tasımıyan bu fikir piçleri, en u; tanmaz sözlerle bize utanma tavsiye edeceklerine, kendi korkaklıklarından ve alçaklıklarından utansınlar! Biz, yalnız yazılarımızın altına imza değil, yazılarımızı da on dört milyon vatandasın gözleri önüne atıyoruz... Onların, öz türkçe nümunesi diye yazdıkları ve fikir diye ileri sürdükleri sözlerden ise bir tanesini bu sütunlara geçirmeğe, bi zim utancımız kadar devletin ka' nunları da müsait değildir! Ağızlarını her açısta, kafala rının içi müstehcen bir umumha* ne manzarası gösteren bu sefil lere ne söyliyelim? Hakaret bile haysiyetli insan • lar içindir! Alsas'ta Neler ohıyör? Framız Başvekilinin ı..u Rus Romen tnünasebatı takviye edilecek him bir nutku Macar profesorü Zojti Ferenez, bir gazetemizin muharririne diyor ki: « Gelecek sene Attilâ'nın tahta çıkışının 1500 üncü yıldönümüdür. BüAnkara: Teşrinievvel Ankara'tün Avrupa'yı avcunun içine alan, kuvda henüz yaz sıcakları devam edi vetini ve kudretini tanıtan bu büyük Türk'ün şerefıne Büdapeşte'de bir hey yor. Fakat yaprakları hayli azalan takvim sonbaharın geldiğini hatır kel dikilecektir. Heykelin şekli hakkınlatmaktadır. da Macaristan'm büyük san'atkarları Sonbahar burada daima sevinçle arasında bir mUsabaka açılmtştır. HeyViyaoa 10 (A.A.) Dün Hel. hlar, genç kızlar ve »iyah . beyaz . karşılanır. Zira bu yayla şehrinin kelin Panteon tarzında bir abide olması denplatz'da Saitn . Germain mtu . kırmızı ve »tyah . kırmızı . altm M . ilkbaharı hemen hemen yoktur. Ki kararlaştırıldı. Merasim esnasında Beyhedenamesi ile Cencvre ve Lozan rısı renginde bayraklar taşıyorlardı. şın soğuğile, yazın cehennem sıcaknelmilel tzci kongresi de toplanacağın mukavelenamelerine karşı protes . Polie inzibatı temin için binlerce larının arası kırk ikindi gtinlerinin dan dünyanın her tarafmdan gelen 20 to ehnek üzere yapılmış olan büjrük memuru seferber etmiştir. abus havasile geçer ve yaz birden bin izci orada hazır bulunacaktır. Menümayiş geçen pazar günü Nazi'ler Viyana 10 (A.A.) Rasistlerle bire gelir. Bu sebeple "üç mevsim rasime her izci kendi millî şarkıaını söytarafmdan yapılmış olan nümayiş Pancermanlar tarafmdan Versaitles bahar hasreti çeken Ankara'lı son liyerek iştirak edecektir Bu vesileden mahiyetindedir. Arad'a yalnız şu ve Samt . Germain muahedelerile baharı çok tever. istifade edilerek bir de Turan musiki fark vardır. Bu defa muhtelif Pan Lozan ttilâfı aleyhinde yapılan nii. Temir, ceyyit bir hava. . Yakmıyan kongresi yapılması tasavvur edilmektecermanizm cemiyetleri, Alman jhn. mayiş esnasında Viyana Hitlercileri ve her akşam geınis ufuklarda sıra dir.> nastik kulüpleri, talebe heyetleri, reiti M. Fravenfeld, demiştir ki: dagları kıpkızıl tutuşturarak em Bizde millî tarihimizin şuuru Bohemya, Moravya ve Tirol v« Al. « Bizim için birer kâğıt pacav . salsiz grup manzaraları içinde baman'Iar grupları . ekserisi millî el . yeni uyanmağa bashyor; halbuki rasından başka bir şey olmıyan bu tan ıhk bir güneş.. Serin bir rüzgâr .. biselerini giymiş oldukları halde . muâhedeleri asla tanımıymcagız. Henüz kurulmakta olan şehrin m Macar'larda bu şuur, beyinden Hitlercilere iltihak etmişlerdh". ÇUtıkU, yaşamak hakkımn bizden şaat tozlarını yıkarak altındaki tayüreğe giden siniri çoktan geçealınmasma kat'iyyen razı olmıyacaze çehreyi, fidan halindeki yüz bin. Nüraayis tam bir nikun ve inti . rek, herkesin içinde yaşıyan sığız. Bu muahedelerc karşı olanca lerce genç ağacın gtizel manzara zam iç'mde gecmiştir. Ling civarın . cak bir hastaıiyet olmuftur. Dakuvvet ve şiddeHmide amansız bir sını meydana çıkaran mutedil yağda geçit resmi yapan nümayişçiler ha ziyade «bizim» olan Attilâ'yı mücadele yapacagız.» murlar .. İşte Ankara'nm sonbaha heyetinden yüzlerce çocuk, delikan. ..uiMMMiııııılllllllllltlllllHllllllllllllllllllllllltllltlimmmiimmmmn onlar bizden çok daha evvel ı e v Bununla beraber sonbaharın Andiler, benimsediler, adını ebedikara'ya getirdiği şey yalnız tabiat leştirmek istiyorlar. güzelliği ve itidal değildir. Sonbahar Cengiz, Attilâ... Bir kaç yıl evayni zatnanda en iyi iş mevsiraidir. veline kadar bu Uimler bizde, Yazı geçirmek için tstanbul'a giden Galata'daki sarhoşlardan bir kaç aileler, Mecli» tatilini intihap dai relerinde geçiren meb'uslar hep sonyüz bin tane fazla adam öldür baharda dönerler ve şehrin iktisadî müs, gözleri dönük iki kanlı katil ve siyasî hayatındaki faaliyet bir hatırası bırakırdı ve kendimizi denbire göze çarpacak kadar artar. canavardan bozma birer insan biOtellerin, lokantaları hatta köşeBükres 10 (A.A.) VVolff Ajansin çirninde görmek ittemediğimiz iKembs «Yukarı Rhin» 10 (A.A.) başı bakkallannın ve sebze satıcıla dan: Başvekil M. Vaida, gazete mümesM. Lebrun ile M. Herriot, Bâle ile Streçin bu isimlerden bahsedilmetini rının aylardanberi o kadar ümitle burg araunda sekiz elektrik fabrik* • •illerin* beyanatta bulunarak M. Titu • bekledikleri bu iş mevsimi, bu sene, bile pek istemezdik. leco'nun Hariciye Nazırlıgını kabul etsını işletecek olan muazzam »eddin küher ailenin alım kudreti hesapsız bir Açık söyleyim ki, Attilâ isminmiştir. M. Vaida, bu kabul keyfiyetinin sat resmini icra etmislerdir. Kemps derecede azaldığı bir snada acaba. deki romanımı yazmak için bazı Romanya'nın haricî siyasetinde bir tefabrikası, Troyet ve Paris'e kadar f*rk bekliyenleri tatmin edecek mi? Bunu beddüle delâlet edemiyeceğini ilâve ettetkiklere baslamadan evvel, ben .hâdisat ve zaman gösterecektir. Bumıntakası da senede yedi yüz milyon miştir. de bu ulu Türk başbuğunu besinci gün için tnuhakkak olan şey hacmi kilovat elektrik istihsal edecektir. M. Titulesko Bükreş'e geliyor zaten dar olan Ankara ticaretinin asır tarihinin bir Fantoma'sı gibi Seddîn sularım alan kanal, Bâle'i Bükre» 10 (A.A.) Yeni Hariciye umumî zan hilâfına her taraf kadar görüyordum; ismini duydukça Stresburg'da bağhyacak ve Rhin nehri Nazırı M. Titulesco çarşamba günü bubuhrandan şiddetle müteessir oldubütün mecrast boyunca beynelmilel bir gözümün Önüne kandan nehirler, raya gelecektir. İyi haber alan mehafilğudur. yol haline getirecek olan büyük kanalın kuru kafalarla dolu vadiler geli ¥ * * de söylenildiğine göre hükumet M. Tibir. kısmıdır. tulesco'dan Soviyet'lerle adetni tecavüz yordu; bu insan kemiklerinin fostnşaat geçen seneki kadar olma M. Herriot, bu münas*Vw>tIe söylemiş misakı işinde Romanya'nın hariciî *iye> foru içinde parlıyan manayı an makla beraber gene az değil. Kira ohjuğu nutukta demiştir ki: setini müttefiklerle tam birlik halinde lar ise evvelki senelere nisbetle hayli hyamıyordum. « İktis"dî hayatımızda vücude geyürütülmesini ve M. Litvinof ile mü * düşkündür. Fakat her yeni apartıman tîrflen bu mühim eser, Fransa'nın Aisas'a zakerelere başlanmasını îstiyecektir. .,, Attilâ'nın tahta çıkışının 1500 hâlâ bedelini beş, altı senede itfa ede. karsı göstermekte olduğu merbutiyetin ühcii yıldönümüne ait merasime M. Titulesco, bumı kabul etmezse bilecek kadar kira getiriyor. Yeni a. yeai bir delilidir. elbette biz de karışacağız. Fakat, kendisile hükumet arasmda ilerisi için partımanlarda inşaat daha bitme Hükumet, tamamen Fransız olan bu calısma birlifri imkânı kalmıyacaktır. ondan evvel, bu büyük Türk kahden, içlerine girilebilecek zaman memlekette menşeleri malumumuz olan ramanını tarihî bir hayduttan ayı dan iki üç ay evvel bütün katların bir takun propagandalann velev hafif ve dairelerin tutulduğu görülüyor. bir surette olsun Cumhuriyetin ve FranAnkara 10 (Telefonla) Îş Ban ran farkları bilmiyenlerin biraz Geçen gün iki mimar Ankara'nm öğrenmelerini temenni ederim. »a'nın vahdetini ihlâl etmesine kat'iyyen kıtsı tstanbul şubesi müdürü Yusuf Zinüfusu artmadığı halde inşaatın bu PEYAMI SAFA müsamaha etmiyecektir. Fransa, iktisadî ya Bey bugün Istanbul'a hareket etti. kadar rağbet görmesi, boş ev bulun mübadeleleri inkişafa mazhar etmeğe İstasyonda tktisat Vekili Celâl Beyle tş maması ne ile izah edilebileceğini ugraşırken de Alsas'ın menfaatlerini dü Bankası erkânı ve dostları tarafmdan birbirlertne soruyorlardı. Hakikaten şünmektedir. teşyi edildi. bunca inşaat yapılmış olmasına rağ men mesken buhranmın hâlâ devam M. Herriot milletler arasındaki mü ettnesi kolay anlaşılabilecek gibi denasebetlert teshil için Fransa tarafından Ankara 10 (A.A.) Türkiye ile ğil. Fakat muhtemel olan sebep eski Keraps'te hudut boyunda yapılan muCenevre 10 (A.A.) Milletler evierden yonilerme, yani ktmforsuz. Sovyetist Sosyalist Cumhuriyetleri tttiazzam imar eserlerinin onun sulh arzuCemiyeti BUyük Meclisinin hemen hadı arasında hudutta zuhur eden ih • luktan konfora dogru tehacüm edil «unun bariz bir delili olduğunu sözle hiç müzakere etmeden kabul ettiği mesi olsa gerek. ülâfların tetkik ve halli usulü hakkuıda rine ilâve etmiştir. maddeler arasında şunlar vardır: Hâlâ tstanbul'da kalan Anka 10 ağustos 1928 tarihinde aktolunmuş Mülteciler Ofisinin bilhassa Su • ra'lılara tavsiye ed'eriz, ev bulmak olan mukavelenamenin mer'iyetmi altı riye'den gelen 20,000 ermeni mül için Ankara'ya dönmekte acele et Kayseri 10 (A.A.) MiUî Müdafaa ay temdit eden yeni bir protokol bu tecinin Erivan cumhuriyetine nakli sinler. Vekili Zekâi Bey, dün geceki trenle gün Hariciye Vekâletinde Hariciye Ve* ¥ * mes'elesini tetkike davet edilmesi; şehrimize gelmiş ve merasimle karşı • kâleti Vekili Şükrü Kaya Beyefendi ile Ankara elediyesinin tstanbul'daki lanmıştır. Vekil Bey, «abahleyin tayyaSovyet Büyük Elçisi M. Suriç arasınd» Sandal Bedesteni'ne benzer reamî Şikago 10 (A.A.) Kendilerini re fabrikasına giderek üç »aat kadar bir mezat yeri yoktur. Halbuki şeh imza edilmiştir. ; ortadan kaldırmak istediği kinue fabrika lerini gözden geçirdikten sonrin buna şiddetle ihtiyacı vardı. İki leri otomobille ahp kaçırmak ade ta Vilâyet, Belediye, Kolordu kuman • tnüteşebbis Ankara genci bu ihtiyacı tini ilk defa olarak kabul etmiş oldanhğım, Halk Fırkasmı, Halkevini get* karşıladılar, bir müzayede salond duğu «öylenen meşhur kaçakçı Frank miş ve askerî hastaneyi teftiş ederek Meerlane hastanede zatürreeden açtılar. Bağdat 8 Irak'ın Cemiyeti Ak koİordunun ögle yemeğinde bulunmuf ölmüftür. Üç dört gündür şehir, bu salo vama girmesi münasebetile ecnebi tur. nun reklâmtarile dolu. Her köşebadevlet ve maslâhatgüzar ve konso şında bh çocuk elinize bir ilân kâ loslan orta elçi unvanını almışlar, Friedrichafen 10 (A.A.) VVolff ğıdı tutuşturuyor. Bu ilânlarda sa Ingiltere fevkalâde kontiseri Sir Tokyo 10 (A.A.) 8 kânunu Ajansmdan: Kont Zeplin evvelki tılık eşyası olanları tatmin edecek Hubert Yornz sefir tayin edilmiştir. sanide imparatora bomba atmış o " gece saat 22/44 te Cenubî Ameri her türlü teminat var: tyi muhafaza, Yakında itimatnamesini Kral Fay lan Kora'lı lchigaya hapisanesinde ka'ya aekizinci seyahatini icra et resmî muhamminler ve müzayede sal'a takdim edecektir. mek üzere hareket etmiştir. idam edilmiştir. M. Titulesko îş başında... Yusuf Ziya Bey geliyor 20,000 ermeni Erivan'a nakledilecek Sovyet Türk hudut mu kavelenamesinin temdidi Ankara Belediyesi her zamanki gibi büyük faaliyet içinde. Yollar tamir ediliyor, yeni caddeler ve so kaklar açıhyor ve bugünkü imkân lar dairesinde nazara çirkin görünebilecek her pürüz, her kanbur, her mUnasebetsiz şey kaldırılıyor, düzeltiliyor. Fakat bir şey bizim Belediyenin gözünden kaçmış olsa gerek: Şehrin methalinde, Meclis bahçesinin tam karşısına isabet eden köşede sıra sıra evkaf evleri var. Bu evlerkı içinde bu. Iundukları geniş avlu, senelerden beri bakımsız kaldığı için, insan, istasyondan şehre girerken sağ ta rafmda yabani otların istilâ ettiği bu büyük bahçe ile karşılaşıyor. İki cadde boyunda bir kaç yüz metre devam eden bu çirkinliğin, karşıdaki Meclis bahçesi, aşağıdaki park ve nihayet meydandaki dairevî çe menlik ile ne kadar büyük bir te zat teşkil ettiği ve insana daha şeh rin methalinde şehir için ne kadar fena bir intıoa verdiği ancak ora dan geçmekle anlaşılabilir. Asıl şaşılacak şey, bu bahçenin bulunduğu noktanın Ankara'da ilk imar ve ilk modern inşaat noktası olmasıdır. Bahsettiğimiz noktada güzel bir bahçe yaptırmasını Belediyeden is tiyemeyiz. Bununla beraber bu sa tırlarla Ankara Belediyesinin kâfi derecede nazari dikkatini celbede bilirsek buçünkü yabani otların yerinde güzel çiçeklerin bize ve devlet merkezine sık sık gelen yabancılara gülümsemekte ffecîkmiyeceğinden de emınız. AÜ SÜREYYA YUSUF ZİYA Irak'ın istiklâli İlân edildi Londra 10 (A.A.) Times ga zetesi, tngiltere'nin Bağdat hüku meti nezdinde ilk elçisi olan M. Hu~ dert Young'un itimatnamesini ancak bugün takdim edeceğini yazıyor. Bu merasim, Irak istiklâlinin ilânı gününde yapılacaktı fakat vesikaları Bağdat'a götürmekte olan tayyarenin Adalar denizine inmeğe mecbur kalışı merasimin gecikmesine sebep olmuştur. Avrupa'ya 68 genç Talebemiz gidiyor Ankara 10 (Telefonla) Avrupa'ya gönderilecek talebeler seçil* miştir. Bunlar 63 kız ve erkek ta • lebedir. Belçika, Fransa ve îsviçre' mnhtelif branşlarda çalışacaklardır. Kendilerine tebligat yapılmı^hr Ayın 16 sına kadar tstanbul Maar Müdiriyetine müracaatle hüviye varakalarını alacaklar ve bu ay» 25 ine kadar da Maarif Müdirive tindeki muamelelerini bitirecekler dir. Millî Müdafaa Vekâleti de Avru pa'ya ayrıca beş talebe yollıyacak tır. Berlin 10 (A.A.) Wolff Ajan sından: Berlin'de hâlâ işlemekte olan at kira arabaları, sadece 83 tanede ibarettir. Millî Müdafaa Vekil Kaseri'de Bir kaçakçı öldü Irak'a ecnebi sefirler gönderiliyor Romanya Prensi Michel'in seyahati Japonya'da bir idam Zeplin Amerika'ya gitti Paris 10 (A. A.) Romanya Prensi Michel, refakatinde Kral Carol'un yaverlerinden biri olduğu halde bugün Bükreş'e mütevecci hen hareket etmiştir. Hareketi esnasında Prensi, Ro raanya'nın Paris elçisi M. Cesiano ile sefaret erkânı teşyi etmişlerdir. Berlin'de 83 atlı araba var Tayyare Piyangosu Bugün Darülfünun Konferans Salonunda Çekiliyor BÜYÜK HIKÂYE: 18 Sinema Delisi Kız SERVER BEDt Aman ne înce, ne hassas adam bu Andre Roanl.. Gene içünden ge çeni anlayıp yanıma gelmez mi, o turmaz mi, elimi elinin içine almaz mı?.. Fakat bir şey söylemiyordu. Derin derin içimi çektim. Andre dudağmı eHmm üatüne lîoydu: Bakmız, ne yapacaksıruz, ben •ize sÖyliyeyim: Şimdi eve gideceksiniz, bîr kaç gün hiç dlşarı çıkmıyacaksınız, ailenize karşı eskisinden fazla ciddî, itaatli, iyi bir kıx c4a • caksınız. Bugün çarşamba. Cumar tesi sabahı bir kat elbise ile bir miktar çamasırmızı bir paket yapacak•raız, dedigim gibi bh* mektup bırakarak gyden çıkacalmnjz, doğru bir, arkadaşmızın evine gideceksiniz, ev den kaçtığınızı «öylemiyeceksiniz, yalnız diyeceksiniz ki: «Bu gece bizim eve gel. Annem, babam bana ait bir mes'eleden dolayı keder ve telâş içindeler. Onları teselli et. Benim daima iyi ve namuslu bir kız olacağımı söyle. Rica ederim, benden daha f az la izahat i s t e m o Ondan sonra, kalkıp dosdoğru bahçeye geliniz. Ben sizi bu sefer saat birden dörde kadar beklerim. Hiç acele etmeyiniz, iş lerihizi rahat rahat görünüz. Ben düşünceye varmıştım, Andre devam ettit Hiç tereddüde ltizum yok. Artık kararınızı veriniz, bugünden itiona göre hareket ediniz. Bu sözler artık iliklerime işle tiyar adama rasgeldim. Ağlıyordu. sun. Birinci gün »inema, ikinci gi çırma. mişti. öyle tesirli bir sesle söylüyor Sordum: Açnîış. Yanımda fazla paBiraz kızardım. Babam yalan söy bilmem ne, bugün nedir? du ki ben kendimi bırakıyor, içim ra da yoktu ki vereyim. Halbuki, Yavaş sesle cevap verdim: lediğimi anlamış mıydı acaba? önüden bile hiç ona itiraz etmiyordura. şimdi böyle aç adamlar olduğunu Pakize ile beraberdim me bakıyordum. Annem dedi ki: Peki... Diye mırıldandım. düşündükçe boğazımdan lokma geç A... Sabiha yalan söyliyecek Kaça kadar? Beraber kalktık, çıktık, gene beni miyor! değil ya... Bu sual beni düşündürdü. Acal otomobille evime götürüp bıraktı ve Zavallı anneciğim bu yalana der Babam omuzlarını silkti: annem Pakizel'ere gitti de onu ev cumartesi günü buluştnak üzere sözhal kandı. Anlattığım ihtiyar hemen Yalan söyletnez ama, bire bin mi gördü? öyleyse bu vakte kad leştik. rikkatine dokundu. katar. Bunlar hep sinemadan gelme Pakize ile beraber olduğumu söyl Nasıl adatndt bu? Evde sofraya oturunca bana bir hühuylar! i yemiyeceğicn. İhtiyar bir adam, anne. Ayakta zün çökmüştü. Ağzlmı bıçak açmı Gene sinema. Mırıldandım: duruyor, dizleri titriyor, gözleri ya yordu. Arada bir annemin, babaımn Babamın yüzüne sitemli gözlerle Saati bilmiyorum, akşama do şarıyordu. yüzüne bakıyor, onlara hissettirmeb'aktım. Ne de pişkin, sinsi adam ru ayrıldık. Nerede gördün? den içimi çekiyor ve kendi kendime: dir! Dedi ki: Köşede, şu binek taşınm ya Annem karıştı: «Nasıl ayrılacağım, ben bu sevgili Mübalâğa olduğunu şuradan nında. intanlardan nasıl ayrılacağım?» di Ben bir saat evvel Pakize anla ki Sabiha buraya geldiği vakit Annemin evvelâ gözleri daldı. Sonyordum. Fakat annem benim bu hagördüm. Senden ayrılmış eve gel ortalık kararmıştı. Bir adamın dizra etraf ına bakmarak «öyle bir doğlimi pek beğenmedi: yordu. Sen nereye gittin? lerinin titrediğini değil, yerde takla ruldu: Senin bu gece bir hoşluğun üı Ben Semiha'lara uğradım. attığını bile görmek kabil değildir. Acaba gene orada mıdır? Fe tünde. Yemek yemiyorsun. İçini çe Sen onu bırak ta kızına bu vakte kaSes çıkarmadılar. Galiba atlal raset'i göndersek te biraz ekmek gö. kip duruyorsun, ne oldu? Dedi. dar nerede kaldığını sor! mıştım. Fakat bu sefer, deminkin türse! Hemen bir yalan uydurmağa mecfazla bir can sıkıntısı beni bastır Eyvah. Felâket. İşte bana baka Babam anneme yangözle baka bur olduğumu anladım. Biraz yut Yemeği yarısında bırakarak sofra rak babam soruyor: rak homurdandı: kundum, dÜşündtim ve yalanı bula dan kalktım. Sen buna cevap ver. Neredey Haydi, otur oturduğun yerde, rak dedim ki: . Udbadtvat din? Kaç gündür hep geç geliyor bu kızm sözüne uyup ta rahatmı ka Demin gelirken sokakta bir iK 1

Bu sayıdan diğer sayfalar: