23 Haziran 1934 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

23 Haziran 1934 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Dünkü atletizm bayramı Dün Taksim stadyomunda 120 atletin iştirakile büyük müsabakalar yapıldı Gaiatasaray kuKibünün atletizm heyetinin ve at ietizm f«dcras yononun miiıa • adesini alarak Be> şiktaş, Fener • bahçe, Pera ve Kurtuluş atletle • rinln iştirakile tertip ettifi a» • letizm bayramı, dün Taksim »tad • yomtmda yapıl • mıştır. Kunduracılar ve dericiler dün içtima ettiler (Birinci sahifeden mabat) tertip heyeti reisi ayakkabıcılardan Osman Nuri Bey, kısa bir nutukla içtimaı açta. Bu içtünauı tertibi için cidden büyük bir gayretle çahşmış olan Os man Nuri Bey açış nutkunda, kunduracılıkla der'c'l'ğin memleketimisde çok ilerilemiş iki san'at kümesi olduğunu kaydettikten sonra, kongrede bulu nanlardan bu san'atlann yaşamt iç'n düsündüklerini açıkça söylemelerini rica etti. Divanı riyaset intihabmda, riyasete Ficaret Odası reislerinden ve derici lerden Kara Mustafa zade Ahmet, t • kinci reüliğe Nurettin, kâtipliklerine de Osman Nuri ve Birleş'k etnaf cemiyetleri umumi kâtibi Agâh tzzet Beyler seçüdiler. . bü^: bir nüfuzla tetkik etm'ş olduğu anlaşıîan Izmir murahhası, lâstik ayakkabı imalâtının, millt sanayi değil, gümrüksüz ithalât mahiyetinde oldugunu iieri süren tezini müdafaa etti ve sözlerinln sonunda daldkalarca alkif landı. Cumhuriyet' Müteşebbîs bir genç \r 23 Hatiran 1934 Askerlik Işleri Şubeye tiavet Bakırköy Askerlik şubesinden: Bakırköy Askerlik çubeslnde kayltli iken gaybııbet eden istihkam mlralaylıgından mütekait Akkâlı Mehmet oğlu Hasan Kasım Bîyle mütekalt tüfekçl ustası Remzl oğlu Bilâl Ef. nin hall hazu adreslerini acUen şubeye bildlnnelerl Büyük sünnet düpnü H'lâliahmer cemiyeti Kadıfcöy fube Afehntet Tevfik de Bursa den) Bey imalâtnarıesinçahfiyor muhabirkniz Üsküp Sanayi bir slnden: Kaza şubemlz tarafından her »ene yapümakta olan büyük sünnet düfünü bu sene de (9 agustos) perşembe günü Modada Bomonti bahçeslnde emcalsia derecede parlak blr programla icra edllecektir. Kumluktakl »ube merkezinde şimdiden sünnet olacaklann kaydine ba?lanmıştır. * Murahhaslarm dileklen Samsun murahhası Hüseyin zade Cemal Bey, Samsun san'atkârlaruun dileklerini anlattıktar. sonra, lâstik ayakkabılanndan 250 kuruş vergi aknma î,n.n aradavi musavaUızlığı dü^elte^e* ğ ni kaydetti. Trabıon murahisası da, ayakkabı sanyiinin düftüğü acıklı vaziyeti bir misaUe anlattı. Türkiye pala • mutçulan namına söz söylüyen, İzmir Palamut Şirketı müdüru Fuat Bey de islerin nasıl azaldıgmı izah etti. (Hususî Burada mektebinden mezun Mehmet Tev • fik Bey isminde fa olmak üzere mütesebbis Türk «an'atkârı Türkiyede ilk de akümülâtörlerin Daracık bir müsbet ve menfi kurşun plâklan m imale baslatniftır. imalâthane içinde geceli gündüzlü çalışan bu genç san'atkâr; bir sene zarfmda yalnız otomobillerimize lüzumu olan 10 bin akümülâtörün binlerce plâkasını Türkiyede yap • manın kabil oldugunu derhal çok bugün tecrübelerine Bursadan baçka anlamiş ve başlıyarak tstanbul, I LA N Osmaniı Bankası hissedarlar umumî heyeti 1934 haztramnın 19 uncu salı günü Londrada toplanmıştır. tda<e meclisi tarafından hissedarla • nn tasdikma arzedilen mukarrerat, h • tifakla kabul olunmuştur. 25 basiran 1934 tarihinden itiba • ren, 65 numaralı kuponun ibrazı mu kablinde hisse başına temettii olarak 3 şilin verilecektir. 100 m Kalabelık bir halk kütle« ta raftndan takip edilen bu müsabakala • ra, tstanbulun en iyi atletlerinden 120 atlet iştirak etmiştir, Orgmnizasyon cidden mükemmeldi. Ahnan teknik neticeler şunlardır: 100 metre GaJaiasarsydan Se • mih birinci 11 1/S, Fenerbahçeden Hümi ikinci, Fenerbahçedeo Miifah ham üçüncü. f 1500 metre Galatasaraydan Fethi birinci 4.26 1/10, Garbis • Beşik taş îkinci, Kurtuluştan Karakaçan ü • çüncü. 400 metre Galatasaraydan Haydar birinci 56 4/5. 800 metre Galatasaraydan ö mer Besim birinci 2.4 9/10, Fenerbabçeden Manol ikinci, Peradan Agop üçüncü. 200 metre Fenerbahçeden MüVahham birinci 24 3/5, Galatasaraydan Ahmet ikinci, Be;iktaştan Kenan ücüncü. 3000metre Poadan Panakis birinci 10.7. 3/5, Peradan Rıza i kinci, Fenerbahçeden Hayri üçüncü. 5000 metre Besiktaştan Remxi birinci 17.51 3/10, Kurtu!u«tan Ksantopulos ikinci, Beşiktaştan Nuri üçüncü. Yüksek atlama Galatasaraydan Sedat birinci 1,65, Beştktaştan Melih ikinci, Kurtuliiftan Yokupulos üçüncü. / Gülle atma Fenerbahçeden Ateş tbrahim birinci 11.97, Peradan Kanglidis ikinci, Galatasaraydan Naili üçüncü. Cirit atma Galatasaraydan Orhan birinci 42.25, Fenerbahçeden etro koftmtm fîtudl Müfahham ikinci, Galatasaraydan Sudi üçüncü. Uzun atlama Fenerbahçeden Tevfik birinci 6.30, Beşiktastan Avni ikinci, Peradan Karabinidis ü çüncü. Disk atma Galatasaraydan Naili birinci 37.53, Peradan Corci yadis ikinci, Kurtuluştan Kürkçü yan üçüncü. Sırrkla irtifa Galatasaraydan Fetbi birinci 3.22, Kurtuluştan Ksantopulos ikinci, Galatasaraydan Sedat üçüncü. Kongre, nıznameye geçmeden ev • vel memleketin büyüklerine tazimle • rini bildirmeğe karar verdi. Gazi Hazretlerile, Kâzım ve İsmet Pasalara, Fırka Umumî Kâtibi Recep ve tkhsat Vekfli Mahmut Celâl Beylere çeküecek telgraflann suretleri hazırlandı, okun du ve alkışlarla tasvip edildi. Bir kunduracının herkesi ağlatan müetsir hitabesi Bu sırada Hüsnü isminde ifsiz bir ay<tkkab<cı töz alarak küraıiye geldi. Temiz bir heyecan içinde başladıgı söılerine vücudü tirtir titriyerek devam etti. Bu Türk kan'atkânnın büyük agırbaşhlıkla, bütün memlekete yaptığı müessir hitap, basta Cevdet Kerim Bey olduğu halde bütün hazirunu »iiattı. Hüsnü Bey dedi ki: « Ben bir ayakkabıcıyun. Mem • • leket hayvanlarının, Türk tabakian tarafından işlenen derilerini, köselele • rini kullanır, bir örs haline getirdiğim dizimin üıtünde kösele döver, memleket derilerini memlekette yapılan çirisle yapıştınr, iple dîker, tabanlanna memlekette hazırlanao çfvileri çakar, kendi kolum, göznurum, kafam ve emegimle hazırladığun bu kunduraya, en rahat, en zarif biçimi verir, sizlere giydiririm. Eskirse bana getirirsiniz, tamir eder yenilerim» Kauçugun memle kete giremedigi bir anda, iki elleri böğründe kalacaklardan değilim. Harpte, gazi ordunun ayaklannı benim kunduralarun donatacaktır. Sporcular, benden hafif, iyi ve dayanıklı spor a • yakkabısı istemeL'dirler, mektep mü • dür ve hocalan, talebelerine halis millet mak ayakkabılan benden aldırmalıdırlar. Benim koruduğum milletin aiIe"babalarıt çocuklanna bir tak lâstik ayakkabı giydirmemelidirler. Herşeyi mutlaka hükumetten mi beklemek lâzundır? Biribirlerimtzi koruyalun, biribirlerimizi duygulanmızla uyandıralun. ' ** Ben, yann, silâhı kapınca, üzerinde kösele dövdüğüm demir bacaklarımla düşmana doğru da koşacağun. Yabancı malı isliyerek beni dermansız bnrakmağa çalışan iki buçuk fabrikanın on kadm amelesi benhnle bir ınidir? Ben her savaşta kısmj külliyim, bu yurtta beni korumalıdırlar!» Ayakkabıcılar Cemiyetinin raporu Ilk olarak Ayakkabıcılar cemiyeti • nin raporu okundu. Cemiyetin reisi Abdullah Bey tarafından okunan bu raporda, Türk sanayicilerine düşen vazifenin Cumhuriyet rejiminin yüksek nurundan ilham. alarak daima terakki ve tekâmü'e yüriimek olduğu zikrediliyordu. F&kat maalesef san'atın inki • şafına raâni teşkil eden vaziyetlerle karşılaşılnuştır. Abdullah Bey lâstik ayakkabılar için şimdiye kadar yapı • lan teşebbüfleri hulâsa ettikten sonra, memleketin her tarafından bu sanayi in ezici tesirine karşı yükselen feryat lara isaret elti, ecnebi müesseselerin mahirane bir manevrasile millî sanayi grupu içine cüriilen lâstik ayakkabı sanayiinin, memleketin öz sanayiini öl dürmekte oldugunu söyledi. muvaffakiyetli neticeler almıs; İzmir gibi bü< Eskişehir, Samsun, mirhanelere yük merkezlerdeki acentalara, taakümülâtor plâklan sevarasında kine baçlamıştır. Avrupa plâklannın fiati 25 ile 34 kuruş ruşa satılmaktadır. olduğu halde yerli plâklar 20 ku » • Mr Turhan Beyin eıeri • CEM SVUAN Beş ktaş EyübU 50 yendi Dün Seref stadmda Be^iktaş • Eyüp silt maçı tekrarlandı. Sabah dokuzda yaoılan bu miisabaka Beşiktasm 5 0 galibiyetile neticelenmistir. Tarih gibi bir rotnan, roman gibi bir tarih Fiati: 75 kuruş. Pera Şişli takım?arı berabere kaldılar Dün Taksim stadyomunda Pera Şişli takımları arasında gayrimüttefik kulüpler arasında yapılmak ta olan kupa maçının finali oynan mıştır. Gayrimiittefik kulüplerin en kuvvetlilerinden d a n Pera Rum ve Şifli EJrnveni iakunlannın karşılaş • maıı kendi muhitlerinde her vakıt büyük bir alâka uyandırmaktadır. Bizhn .Galatasaray Fener maçm dan daha heyecanlı ve iddialı olan bu karşılasmalar, bütün Beyoğlu halkmı stadyoma toplamafctadır. Dün yapılan bu müsabaka haki katen çok zervkli ve heyecanlı ol mustur. tki taraf ta galip geimek için bütün gayretini sarfetmif, fa • kat ancak birer gol atarak berabere kalmışlardır Maliye Vekâletinden: Ankara, İzmir, Bursa, Adana Merkezlerinde yapılmakta olan yeni Maliye teşkilâtına «30» lira aslî maaşla tahakkuk ve tahsil müfettişile tahakkuk ve tahsil memuru ahnacaktır. Aranılan evsaf şunlardır: A Mülkiye, Hukuk, Yüksek Ticaret ve İktısat mcktebi mezu nu olmak. B 35 yaşından fazla olmamak. C Memurin kanununun dördüncü maddesinde yazıh evıafı haiz bulunmak. Taliplerin istidanamelerine asağıdaki evrpkın as'.'lannı veya Noterlikten musaddak »uretlerini iliştirmeleri lâzımdır. 1 • Hüviyet cüzdanı 2 Askerlik vazivetini gösterir vesîka 3 Mektep çehadetname veya tasdiknamesi 4 El yazılarile tam bir tercümeihal hulâsası «Tahsilleri, mevcut ise hususî ve reşmî memuriyetlen ilâ» 5 Sıhhat raporu. TaÜpIer arasında medan tercih mektep şehadetnamelennde yazılı derecelerdir. Bir ecnebi lisanına v&kıf bulunanlar geçirecek • leri lisan imtihanı neticesinde doğrudan doğruya 35 lira memuriyetîere tayin edileceklerdir. (3382> Dericilerin vaziyeti Bundan sonra, Türk deri sepiciler birliğinin kongre için hazırladığı rapor okundu. Raporda, lâstik ayakkabıla nnın deri sanayü üzerinde yaptığı tah* ripkâr tesir izah edilmekte, müsavi şerait içinde çahşılmadığı, hatta deri ayakkabılannm, diğerlerinden daha çok fazIa vergiye bile tâbi olduğu için rekabete de imkân olmadığı anlatılmaktaydı. Dericiler: «Bu şekilde birinden bi rinin öliimii muhakkakhr.. O halde hangisi Ölecek, Türkiye Cumhuriyeti hangüini feda edecek?» diyorlardu Raporlardan sonra Konya, İzmir, Samsun, Trabzon, İstanbul, Muğla, Denizli, Sinop, Tekirdağ, Üsküdar, Saf ranbolu, Uzunköprü, Çorum murah haslarile, palamutçular ve çiviciler namma gelen mümessiller söz aldılar. Konya murahhası Murat Bey, lâstik ayakkabılarının zararlanndan bahsetti. Mukaddes dava... izmir murahhanmn verdiği izahat İzmir murahhası Sırn Bey, lâstik sanayiile, deri sanayü arasındaki mücadeleyi çok etraflı, çok vâkıfane bir şekilde izah etti. Sırn Bey bu rekabetin halkın et ihtiyacından, deri, kösele, palamut, man ve çamkabuğu fiatlerine kadar yaptığı genis tesirleri anlattı. Lâstik ayakkabılarının sıhhî mazarratlarından bahsetti: Ayağı bavadan tecrit eder, parrraklarda yara yapar. Izmırde bu yüzden rahatsırlan&nlar a>a9inda 18 va • tan.'asın ayağını bizzat dedi. cemiyetimiz, îiMije teşkılilına mua>ene ettirmistir, Kauçuk ayakkabı sanayü meselesini Sizler ne mes'ut insanlarsınız, Pmra ŞifU maçından heyecanlı letin yabancı durmayıp beyinlerinde bir htifak aktetmelerini cidden temenni eden nüfuzlu bir şahsiyetti. Zaten her îki fırkai tiyastye rical ve erkânı hej> Türkiyenin hayırhahı idiler. Elhası' M. Storça yeni kabineyi teski! edeceği t hakkuk (îV^inden Bük • reşten infiknkimden evvel itihdaf ey • lediğimiz gayeye vusulü temm için atiyen ne yolda davranmaklığımız mu nasip olacağ:na dair teatii efkâr ede • bir mcmzara rek kendisile anlaştım. M. Storça Bulgaristana karşı bir nümayiş olmak üzere o senenin askeri manevralannı Bulgaristan hududunda yaphrmağı vadettL Filbakika birkaç ay sonra Rumen ordusunun manevralan Dobricede yapıldı. Kral da benim ziyaretime mukabil tstanbula Harbiye Avareskuyu yolladı. Nazın Jeneral Muğla murahhası Kemal Bey de «mukaddes dava» olarak tavsif ettigi bu meselenin biran evvel mtacıaı istedi. Birkaç murahhas daha söz söyle • dikten sonra bütün raporlar vt, dileklerin kongre heyetince tetkiki muvafık görüldü. İzmir Palamut Şirketi müdü rü Fuat, Ayakkabıcılar kooperatifm den Bahri, deri sepicileri namına Mu • rat, Ayakkabıcılar cemiyeti reisi Ab dullah ve Tekirdağ murahhast Salih Beylerden mütesekkil encümen bu raporlan okuyacak, dileklen tasnif ede • cektir. Kongre bunian bir brofür halhıde neşredecek, alâkadar makam lar nezdinde de icap eden tesebbüsle • re girişecektir. Bu noktalar tesbit edildikten sonra kongre dağıldı ve murahhaslar hazır • lanmtş olan büfede izaz edildiler. başlamaym kuzum. Ne atJgan insan larsınız. Mü Brigerland Gloveri bırakmış, Lidyayı süzüyordu. Genç kız birden değişmişti. Yanaklan kızarmif, sesi tatIılaşmış, gözlerine hoş bir parlaklık gelm:şti. O kadar güzeldi ki bunun şimdiye kadar farkmda olmadıgma şaşıyordu. Acaba bu ani değişikliğe se bep neydi? Mis Brgerlandm Lidya dan aynlan nazarlan şüphe ile Glovere döndü. Sinirli bir eda ile cevap verdi t zat Münakasaya sebebiyet veren ben icat ediyor. Burada ne kadar kaÇok değil, iki gün. Evet yalnız değilim. Bu sebebi Mister Glover bizlacaksınız, Mistsr Glover? iki gün, Londraya süratle dönmem lâ« zım. Mühim davalanm va/. Sizin Mister Jogs ne âlerade kuzum? Onu neye beraber getirmediniz ? Glover hayretle sordu t Ankara: Yüksek Ziraat Enstitüsü Rektörlüğünden: Yükeek Ziraat Enstitüsünün ihtiyacı olan aşagıda yazıh 10 kalem fabak, çatal, kaşık ve saire alenî münakasaya konulmuştur. Talip lerin çaıtnameyi görmek üzere hergün Enstitü Muhasebesîne ve % 7,5 tcminatlarile birlikte 9 temmuz 934 tarihine musadif pazartesi günü saat 10,30 da Enstitü İhale ve Idare Komisyonuna müraca • atleri. (3297) E.şyanın cinsi Adet Çorba tabağı 200 Yemek » 250 Çatal, kaşık, bıçak 225 (takım) 'Çay fincanı maatabak 275 . 250 Çay kaşığı 100 Su bardağı Sürahi 40 Demir k'epçe (çorba tevzü için) 50 Tuzluk 50 40 Tel nihale Nasıl Jogs burada değil m'.? Halbuki ben onu bir hafta evvel Monte Karlc\a gönderm^tim. Ya... Demek burada... Mis Brigerland kaflarını çatti. Şimdi muamma aydınlanıyordu. Ya(ağı kimin ıslattığı, babasını kimin yaraladığı anlaşüıyordu. Lidya: Ha, Mü Brigerland, hatırıma gelmişken söyliyeyim, dedi. Hastaneden size verilmek üzere bir paket getirdik. Hastaneden mi? Nasd paket? Bilmiyor musunuz, canım. De zenfekte ettirmek için siz göndermiş • siniz. Durun getireyim. Lidya koşa koşa giderek paketi getirdi. Mis Brigerland garip bir şaşkın lık içmdeydi: Ha, şimdi hatmma geldi, dedi. Bu bir yorgandır. Çocuğu hastalandıgı zaman bahçıvamn karuına vermiştim. ZUi ealarak hiametciyi eagırdı. Paketi odasına götürmesmi söyledi. Beş on dakika daha orada oturduktan sonra bir bahane ile kalktı, yatak odasma çıkh. Paket yatağınm üzerinde duru yordu. Kapıyı kilitliyerek süratle açtı. İçinde hasta çocuğu kulübeden Lid yanın yatağma naklettiği zaman giydiği kauçuk manto, başlık, eldivenler, boynuna sardığı mendil vardı. Bunian der'n bir hayret içinde bir müddet süzdükten sonra dolaba kaldırdı. Sonra aşağı, mahzene indi. Çocuğu kulübe sine tekrar götürünce bu paketin içinden çıkan şeyleri mahzene atnuştı, Ha! buki mahzende şimdi hiçbir şey yoktu. Demek birisi onları buradan ahnış ve kendisile alay etmek için hastaneye göndermişti. oS'H Mis Brigerland mahzenden çıkarken dişlerini gıcırdatarak söylendi» lerinizi yaşadığınızı ankyorum. taktiratmuı affetsin! (Mqbadi \ Allah '' Jogs, muhterem ihtiyar, son gön SALİH MÜNİR )i§l İBLİS . azan: Edgar Valias Tercüme eden: Ömer Fehtnl dedi. Londra çok berbat... Yağmur... yağmur, yağmur... Nezleden göz açtığırrvız yok. Burası cennet gibi... Tepdili hava size ne kadar yaramış, Mü Brigerland; bir kat daha güzelleşmii• siniz. Mis Brigerland müstehzi müstehzi cevap verdi: Bu muhitin ve bu havanın insanBurada on lar üzerindeki tesiri hakikaten sayani hayrettir, Mister Glover. riniz bile değişir. Glover, yüzüne saf bir adamın halini vermeğe çalışarak sordu: Benimkini anladık, sizin tabiat lerinizin değfşmesi için ne kadar zaman lâzım Mü Brigerland? Lidya bir ağız kavgasının başlamak üzere oldugunu anlıyarak atıldı: Oo... Oo... derhal münakasaya gün oturun, çok değijirsiniz. Tabiatle 55 Brigerland da kanlı çakısını silmek için onun cebinden mendilini çekiyordu. 26 Ansızın gelen ziyaretçi Mü Brigerland koridorda Lidyaya rastladı. Genç kız onu görünce sevinçle bağırdı: Haydi Marküa çocuk olma. Bu kadar ufak birsey içm ağhyacak değilsin y a ! Mendilini ver d e ça kımı sileyim. Marküs hiç kunıldanmadan şaskm faskın Mü grigerlanda bakqror( Mü ver. Beraberce onun yanına gitb'ler. Glover ayağa kalkarak Mü Brigerlandı şelâmladı. Sonra aes'eli bir eda ile: Bilin bakalım kim geldi? Hiç bcklemediğimiz bir müafir... Jak Glc

Bu sayıdan diğer sayfalar: