28 Ağustos 1934 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

28 Ağustos 1934 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

'Ctankariyet kurulmuş iki büyük sütun arasında 9 eylul panayırı yazısını okuyoruz. tçeriye girersek ilk defa gözü • müze çarpacak şey altı kol üzerine taksim edilmiş meydanın sol başındaki tş Bankasının paviyonudur. Paviyonun şekli büyük bir kumba raya benzemektedir. Altın renkli bir kaidenin üzerine knrmızı bir kumbara oturtulmuş gibidir. Ter • tip cidden takdir edilecek kadar güzeldir. Bu güzel paviyon, bütün haşmetile panayır sahasında teferrüt etmektedir. İkinci olarak dikkati celbeden; sahanın sağ nihayetindeki tnhisar • lar paviyonudur. Bunda şişe ve kutu şekilleri farkedilir. Üçüncü bina, Belediyenin üç çı kıntılı, geniş taraçalı kazmosudur. Bu kazino, öyle bir tarzda inşa edilmiştir ki, içinden panayırın herhangi bir tarafı görülebilir. Dördüncü bina dost Sovyet Rus • yanm ziraî alât, nakil vesaiti meşheri olan pembe ve kurşunî renkli paviyonud ur. Beşinci olarak Sümer Bankuı kale şeklrndeki büyük paviyonu gelir. Büyüklükte ikinci derece mevki alanlar meyamnda dikkati celbe denlerden biri de «Puntanuson» borulannı teşhir eden paviyondur. Bundaki hususiyet paviyonun borularla kurulmuş olmasmdadır. Bun» dan sonra Burla biraderlerinin renkli, zarif paviyonu gelir. Bu, so'.dan ikinci kolun başında yer almakta • dır. Şevrolenkı koyu mavi paviyo • nu da gözden kaçmıyacak kadar caziptir. Bu da sağ kol başinı işgai etmektedir. (Ş. S. K.) firmah, Şark Sanayi Kumpanyau Türk Anonim şirketi • nin güzel paviyonu dördüncü kol başmda mevki almiştır. Bkaz daha öte d« Denizli vilâyet, kaza ve nahiye» lerinin mensucat meşheri bulun • maktadv. Biras Ueride Ziraat Bankasınm riçı şeklindeki paviyonu vardır. Bu da ikinci derece paviyon] ar meya • nında iyi bir derece almaktadır. Onun ittisalinde; panayır ziyaretçi lerinin hararetini tesktne hizmet edecek bir büfe vardır. Bira, gazoz, etiketini taşıyan bu büfe az çok bir hususiyet arzetmektedir. üçüncü derece gelen odacıklar • dan birkaçım görelim: Methalin sağında Belediye piyango gişeleri, mukabil tarafta Turan yağ fabrikam odacıklan, palamutçular, Forbes meyan kökü, «Şel» gaz kumpanyaaı, San'atler mektebme art yerlerle henüz ikmal edilmemiş birçok dükfc&alar v» p t M f n m küçük ziyaret«Heri için tahsis edilen atlı kanncaJac, nişan atma yerleri... Hulâsa Akdenizi işaret eden tunç kolun arkasrada mevki alan pana • yır; garp medeniyetine doğru açılmif ticarî ve iktısadî bir yoldur. Bu e*erin Ulu Gazrain tunç heykeli arkastnda bulunması vanlacak güzel neticeyi şimdiden müjdelemektedir. NEVZAT EKREM 2»Ağustos 1934 Iş Bankası Sergisinden çıkan ibret dersleri (Birincı uahifmdm mabat) nan hasusî memurlann notl&n, dün akşam taat 21 e kadar s'rgiye 30 binden fazla «iyaretçi geldiğiro' göster miftir. Usküdar tramvayları Kadıkoye vardı! İlk tecrübeler dün Kadıköylülerin tezahürab arasında yapıldı. Bu kısımda 1 eylulden itibaren yolcu taşınmağa başlanacak Tatarrnf paviyonanda göralenler.. Sergide, halktn alâkasmı şiddetle tahrik eden kuımlardan biri de tasarruf paviyonudur. Bu paviyon bir mektep mahtyetinde olan sergmm m möhhn der»anesidir. Burada bütün elemanlar bir tek gaye ağrunda harekete geçîril . miftir: * YJann, dumkunden daha çok vatandas, dünkünden daha fazla taıarrof rtmelidir.» Paviyonun her tarafı, bumm ceşHK izahlarile dohıdur. Ba gaye renklerrâ, rekamlarm, ışıklann ve mevcut eşya nm dili ile, her ziyaretçiye ayn ayn telk'B ediliyor: Bir yanda altın prnkli yuvarlaklar, yabencı mîlietlerin bir senede nekadar para arhrdıkiarmı göstermeğe memur ednmiştir. Bu yuvarlaklarm Bzerinde müth's rak*mlar buhmoyor: tngilterede hilk bir senrde 54 mfl • yar 600 bin Türk Iiran biriktirmiftir. Amerikalılann bir senelik tasarrufu 34 nvlyar 320 mOyondur. Almanlar 1933 te 5 mflyar 404 mîlyon lira artırmıslardır, 3 buçuk milyon nüfusln lsvicrede bir yıhn tasarrufu 2 buçuk müyar Türk liratmı bohnoytar. Taaarraf paviyonunda iki büyük tablo, btrind ve ikind on yıllık progra • mı karyılaşhrroaktadg. Tasarrufa yeni teşvik edilen ve tasarrufu aneak Cum • hurîyet hükâm~ti tarafından himaye gören Türk halkı gecen on ytlda, yeban» cı mflletlere nisbeten pek az; fakat daha evveHri on yıllara nazaran çok yüksek bir meblâğ bırilrtirmistir. Bu hesabuı ikinci on yıla devredildiği şu günlerde ziyaretçilere hatırlatüan yeni projçrarni »öyle hulâıa edilebilir: « Eğer 10 milyon vatandas, günde 5 kunif biriktirseler on senede 2 mfl • yar 293 milyon 194 bin 912 Kra 44 kuruş toplanır.» ~ * " Doğrusu şudur ki halkı tasarrofa alısnrmıyan bir vaziyet te nymleketin i • timadmı ve sevgisini kazanmif asrî ve millî bir müesteaennı bulunmayifi idi. 1920 senesi sonlannda yerli bankalrdaki tasarruf hesaplannm yekunu 542 bin Kradan ibaretti. Şimdi ise bu ye • kdn tam 4 0 0 misK artmışbr. Başrekâlet tstatisük Urmım Müdür lügö, Türkiyedeki millî ve ecnebi bankal^nn 1933 senesi sonondpld tasamıf hareketlfri yekununu 194 milyon 65 b:n, 441 lira olarak tesbtt etmisb'r. Bu mevduatın 48,996,619 Iirası Tür> kiye tş Bankasmda, 39,786,394 Iirası Ziraat Bankasmda, 22,787,707 Iirası Cumhuriyet Merkez Bankasında, 20,144,667 Iirası Emniyet Sandığında dır. Diğer 34 millî bankadaki tasarruf meblâğlan yekunu da 12,974,627 liradır. Osmanlı bankasma 1933 teki ta • sarruf roevduatı 22,686,834 milyon liradır. Bu hesaplan gösteren kısmın yanın • da muazzam bir tablo, balkın t* Ban • kasına olan ithnadını ifade ediyor. Bu itimat tablosunun üstünde şu satırlar vardır: «Cumhun'yetten evvel 22 buçuk milyon lira sermayeli 11 ecnebi bankaya 36 milyonluk Osmanlı kütlesi valnız 504 bin lira emn'yet edebilmişti. Bogün halkm yabuz tş Bankasms olan mevduah 50 milyonu aşmışfar.» !f Bankan sergirinde mahim bir köşe: Ta$arruf paviyonandan mvhtelif görünöfler bilhassa nazan dikkati celbetmekte ve sergi istonara bütün seyirciler tarafın • dan sevgi ve hayranlıkla seyredilmektedir. Her paviyon, en yüksek, en ciddî, en ağır mevzularla bklnn tıklun dolu dur; fakat, ince bir zevk ve meharet paviyonlan, ziyaretçmin sıküacagı de • gil, bilâkis seyrine doyamtyacagı, dur* dukça açüacagı, ferah geniş bir yer haline koymuştur. Gözünü ve kulaklarını tıkayan adamm büe bu dershanede yeni ve faydatı teyler ögrenmemesine inv kân yoktur. * MEKKİ SAlT Anknrada yapılan merasim Ankara 27 (Hususî) ts Banka sının onuncu yıldönümü, burada da çok parlak bir şekilde kutlulandı. Kutlula • ma Ankara Palasta yapıldı ve bütün tacirlerimiz, bankalar erkânı merasimde hanr bulundular. '! Davetliler, bankanm Ankara mudürii Sadi Bey tarafmdan karşılanarak izaz ve ikram ediliyordu. Salon çok mü • kemmel şekilde tezyin edilmişti. Merasunde hazur bulunan bir Fransu müteahhit, fransızca kua bir nutuk söyliycrek, ecnebilerin banka açüırken güldüklerini, fakat kua zamanda alman parlak neticelerin hepsini hayrete dü şürdüipinü zfltretti ve kadehini Muslafa Kemal Tötkiyesi şerefine kaldndu Verilen suvare sabaha kadar neş'e içinde devam ettL Vapur (lcretleri tenzilâtı 20 gün daha devam edecek tktuat Vekâleti tarafından, tz • mir beynelmilel panayırını herke • «in ziyaretine imkâcı vermek mak•adile tzmir hattı üzerinde işliyen bütün vapurlann navlonlarmda muvakkat bir tenzilât icrasına karar •erilmiştir. Tenzilât miktan yüzde kırk nisbetindedir ve eylulün 17 nci ffününe kadar devam edecektir. /s Bankan »ergitîm yüksek bir aan'at eaerî haline getiren kıymetli dekora~ törümüz Salâhattin Refik Bey Bu tablonun karsmnda, ayni cesa mette büyük bir resim de plâsmanı gostermektedir: t!k açüdıgı sene piyasaya bir milyon lira ikrazda bulunan ts Bankas< 1933 t i 33 milyonluk bir plâ »manla iş hacmini genisletmiştir. Paviyonun nihayet cephesinde, saglam köklerin üstünde feyizle inkisaf e • den büyük bir ağaç ta tş Bankasının on yıldaki muvaffakiyetlerini canlandır maktadır: tlk kökieri besliyen iki çu val para, on yıl içinde Ipekiş, Könuiriş, Şe^eris, Bakniş, Ormanis, kereste fabrikası, sigorta, millî reasürans, Yiîniş gibi meyvalar vermiştir. Bu tablonun iki yatundaki kısımlar çok güzel vecizelerle, karikatürlerle cüslenmişu'r. Paviyonun tam ortasında yükselen cesim bir heyulânm vazifesi «stop!» kumandasiie ziyaretçUeri dardurmak tadır! Bu cesim heykelin iki yanınc'a tasarrufun şah'î ve millî bir mecburiyet halini ald'ğı güzel ve kuvvetli cümle lerle anlahımaktadn*. Tam kapının üs • tüne yazJmış iki levha da parayı evde saklamanm zararlarım saymakta, bankaya yatırmanın faydalannı sıralamaktadır. Yalnu tasarruf paviyonunun tetkık:büe, Galatasaraydaki iş sergismin bankanın yeni ve parlak bir muvaffakiyeti olduğunu gösterir. Sergiyi hazırlıyan Salâhattin Refik Beyin dekorasyonlara verd;ği harikulâde ifade kudreti de Marküs telefonu kapayarak tekrar dolaba koydu. Dolabi itina ile kilitledi. Sonra başmı elleri arasına alarak bk müddet duşündü. Arka cebinden bir brovnik tabancası çıkararak dolu olup olmadığını muayene etti. Aldığı emir kat'î idi. Oskar Trevoru öldürecek ve hâdise esnasında başka yerde bulunduğunu ispat etmek üzere daha evvelinden deliller hazırhyacaktı. 21 Kadtkoy tramvayt Alttyol ağzmdan g*çmrhen kesif bir halk kendisini hararetle (Birinci tahifeden mabat) tebrik etmiştir. vapur iskelelerini biribirine bağlı Dün tecrübesi yapalan ba kısmm yan bu hat Haydarpaşa Entani hastramvayları bir eylulden itibaren tanesinin yanından geçtikten sonra yolcu da taştmaga bashyacak ve tbrahnnağa çayırını takiben şimentecrübe mahiyetinde olan bu »eferdifer köpcüsüne kadar gelmekte ler 29 tesrinievvele kadar devam ve burada köprünün alhnd'an geçeedecektir. 29 teşrinievvel Cumhurirek Yeldeğirmenine sapmakta, Talimhane, Söğütlüçesme, Altıyol ağzı yet bayramında da hattra resmi küşad*ı yapılacaktır. caddelerini takip ederek Kadıköy iskelesine inmektedir. Diğer taraftan Kadıköy Ukele • tlk *ecrübe arabasmra dün KadJcö sinden Süadiyeye uzanan hatfan in» yüne inmesi Kadıköy halkı tarafınşaatma da ayni faaliyetle devam edilmektedir. Bu kısımda tek hat dan büyük bir sevinçle karşılanmu) ve bilbassa araba Yeldegirmeninden ge olarak Kadıköy iskelesinden Süadiyeye kadar taroamile ray fersiyatı çerken bütün evlerin pencerelerine bitmistir. Yalniz Feneryolunda şi • ve «okaklara dökülen büyük, küçük mendifer hattına tesadüf eden yolbinlerce kişi alkıslarla ve yaşa nida ufak bir aralık bostur. dalarile sevinçlerini izhar etmiştic. Bu meyand'a yüzlerce çocuk arabatkinci hattaki ray fersiyatı da nm etrafını alarak Kadıköy iskeleErenköyünü geçmiştir. Bunlar da sine kadar inmistir. 29 tesrinievvele kadar ikmal edil • mis olacak ve Cumhuriyet bayra • Tecrübe arabasmı bizzat şicket mında Kadıköy kısmmda işliyecek mühendislerinden Hilmi Bey kul bulunan bütün tramvayların bkrdea lannnş ve bu ilk tecrübe büyük bir muvaffakiyetle neticelenmiştir. A • resmi küsadn yapıalcaktır. Bu işler neticelendikten sonra da Kurbağah raba Kadıköy iskelesine geldiği zadereye bh kol aynlması îçin hazırman şirketin murahhas azan Nec lıklara başlanacaktır. mettin Sahir Beyin etrafını sacan Hindisianda feyezanlar Kalküta 27 (A.A.) Ganj nenrinin muhtelif noktalan taşmıstır. Vaziyetin ciddî olduğu «öyleniyor. Halkı taşımak için vapurlara va • zıyet olunmustur. Gandiye haber verilmistir. Şahabad, Saran, Patna, Muzaf • ferpur ve Darbhanga nahiyeleri ciddî surette hasara uğramışhr. Allahabatta Ganj nehi ile kol • lanndan biri olan Jumma süratle yükaelmektedir. Bengal detniryollannda sefer • ler tatil edilmistir. I Cem Sultan Avrupada da heyecanlı bir roman mevzuu olarak tanınmış ve birçok muharrirlere, ressamlara ilham kaynağı teşkil etmiş olan Osmanlı prensinin hayatım en iyi ve en cazip şekilde tesbit eden değerli bir eserdir. M. Turhan Beyin sayısız eser lere müracaat ederek ^azdığı bu nefis ve pek nefU romanda tarih vardır, şiir vardır, aşk vardır, ıstırap vardır, heyecan vardır. Yeni çıktı. Fiati yetmiş bes kuruştur. Lehistan ve Almanya ile Fransa Varşova 27 (A.A.) Lehirtanla Fransa arasındaki münasebattan bah • seden matbuat, iki memleket arasında nifak çıkarmak için yapılacak herhangi bir teşebbüsün akamete mahkum olduğunu ve Fransa • Lehistan ittifakının iki mflletin menfaat ve his birliğine istinat eylediğini yazmaktadır. Sag cenah mubalefet guetesi olan gazete Varşavska diyor ki: «Fransa aleyhine mSteveccih bir Alman • Lehistan muahedesi siyasi bir cinayettir ve böyle bir muahedeyi ancak ya vatan haini yahut çüdırmış bir hü kumet aktedebilir.» küs Flit büiyordu. Çünkü o bina dahilinde olup biten bütün işlere vâkıftı. Bu gatip tüccarm yazıha nesine haftada yalniz bir defa ge lip birkaç saat kaldığını görüyor ve bu kadarcık bir çalışma ile «eker kamışı ticaretini nasıl döndürdüğü • ne şaşıyordu. Herhalde büyük işler yapan bir tacir olmasa gerekti. Hele son zamanlarda vaziyeti pek kötülemişti. Bunu gelen mektupların azhğından pek âlâ anlıyordu, Fa kat adatn kirasını muntazaman veriyordu. Ne diyebilürdL Şeker kamışı tüccan Mister Smit Marküs Flit ile kâtibesi arasındaki gürültülü mükâlemenin vuku bul • duğu sabah yazıhanesine erkenden gelmiştL thtiyar memuru ise çok t an işe başlamış bulunuyordu. Mister Smit kâtibine sordu: Yeni birşey yok değil mi? Hiç birşey yok efendim. Mister Smit odanm bir kbjesinde duran dolabın kapağını açtı ve bomboş duran dolabm içerisine dikkatle baktı. Dolabın arkasındaki tahtası sökülmüf, bu ktsma isabet eden duvar parçasının sıvaları da Irak kabinesi istifa etti Kadm Avcısı Belli olan deliliklerin sayısı yetmiştir, bilinmiyen deliliklerin sayısını ise Allah bilir derler. M. Turhan Bey, bu eserinde işte bu gizli deliliklerden birini tahlil ve tesrih ediyor, ortaya düşündürücü bir eser koyuyor. Yeni çıktı. Fiatı yüz kuruştur. Amerikanın yaptıracagı yeni zırhlılar Vasmgton (Waşhington) 27 (A. A.) Bahriye Nezareti, 1935 programındaki 20 gemi yerine 24 gemın>n inşasmı kongreden istiyecektir. Yeni pro. gramda bir tayyare gemisi, 2 krvvazör, 3 destrc re, 6 tahtelbahir vardır. Do nanmaya 55,000 yeni mürettebat alınacakbr. r Bağdat 27 (A.A.) Kral, Irak kabinesinin istifasını kabul cimişn'r. Kralm mabeyincisi Ali Cevat Bey kabineyi teşkile memur edilmistir. Nevrol Cemal sinıre, baygınlığa, yürek çarpıntısına ve «ıkintısina emsaNız ilâçtir. KANSIZUK Nörastem, saflyet V Chloros* SIROP DESCHI SSLSUHÎSfiiSiasSî SIROP DESCHIENS, PAMS Cellâtlar Şirketi Yazan: Edgar Vallas Tercüme eden: Omer Fehml . 28 katle kilitledi. Yerli bir dolapta duran küçük bir telefonu aldı. Bunu hergün yalniz bir defa kullanıyordu. Telefonu açtıktan sonıra cevap al mak için epey bir müddet bekledi. Sonra yavaş bir sesle konuşmağa başladı: Evet, benim, Marküs Flit . Trevorun kaçtıgı söyleniyor. Nasıl doğru mu? Bana bunu daha evvel niçin töylemediniz ? Çtldıracağım. Siz telâs etmiyor musunuz? Dün gece onu Hayd Parkta anyorlarmış. Kim, kim dediniz? Selbi Lov mu? Tanımıyorum? O buraya gelmedi. Gelmediğine eminhn. Evet .. Evet yapacağım. Müsterih clunuz All Mister Smit ve ziyaretçileri Tnıst BUdingin üçüncü katında küçük bfc yazıhane vardı ki müp hem bir ihracat işi yapan Mister Smit isminde biri tarafından tutulmuş bulunuyordu. Hiç kimse onun ne ihracatı yaptığını bilmezdi. Bü tün işlerini mütekait bir askere benziyen 45 yaslarında bir kâtip göriiyordu. Bu kâtip mektuplan ahr, cevap gönderir, arasıra patronunun şeker kamısı ticaretine dair dikte ettirdiği uzun mektuplan makine ile yazardı. Mister Smitm şeker kamışı tica retile mefgul olduğunu yalniz Mar Mari Kul, Marküsün bu halini kk; gcVmemijitL T^iyerek çıktı. Marktts FKt arkasından kapıyı dik bilirdi. kaldınlmıstı. Bu suretle duvann Mektubun yazılması tam yanm içinden geçen bh* takım telefon telsaat sürdü. Sonra patronunun bir leri meydana çıkmiştı. işareti üzerine ihtiyar memur per Mister Smit kâtibine sordu: deyi tekrar vantilâtöcün üzerine Hattı buldunuz mu? örttü. Kâtip başını sallıyarak cevap Ben artık gideceğim. Fakat verdi: dur bakahm, kapmın da önünde bir O bu şebekede değil. Zacıne • gürültü var. Billi olmasin? derim biır başka yer den geçirilmiş. Kâtip gözlüğünü takarak kapıyı Nereden geçebilir? Duvarları açtı. Gelen Billi değildi. thtiyar bir yeniden muayene etmek lâzım, adam kapının üstündeki levhayı Saatine baktı ve ilâve etti: muayene ediyordu. Yamnda uzun Mektuplan dikte ettirmek zaboylu, nark yapılı, çok güzel bir manı geldi. genç kız vardı. Kızın tipi tam SelMemur sağ tarafta bir vantilâ • binin beğendiği tipti. törü gizliyen kalın petdeyi çekti. Sükutu evvelâ genç kız ihlâl etti: Ve Selbi Lowdan başka birisi olmı Affedersiniz, biz Mister Billi yan şeker kamışı taciri Mister Smit Joyterin yazıhanesmi anyorduk. hiç lüzum olmadığı halde bağıra Selbi tutuk bir sesle cevap verdi: bağıra mektubu dikte ettirmeğe Ust kattadır. başladı: Halbuki kapıcı dördüncü kat«14 tarihli mektubunuzu aldık. ta, solda demistL Srpari» ettiğiniz 104 kasa şeker kaBu ziyaretçilerm Amerikah ol • mışmı deırhal göndermiş bulunuyoduklarını anladı ve Bilin başına ruz. ve saL'e ve saire...» yeni bir dava meselesi çıkaracaklaMister Smit o kadar yüksek sesrı şüphesiz olduğu için kendilerinle konuşuyordu ki sözlerini odanın den hiç hoşlanmıyacağım düşündü. haricinde bulunan bir adama işittir(Mabuâî var) mek istediği kuvvetle tahmin edile

Bu sayıdan diğer sayfalar: