23 Kasım 1934 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

23 Kasım 1934 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Türklerle Sungu Süngüye No. 26 Nakili: A. DAVER Çanakkalede { Şehir ve Memleket Haberleri ) Hayvan ihracatı | Deri lâstik rekabeti Bu yılın ilk sekiz aymdt Yuna nistana raemleketimizden 128 bin 82 baş hayvan ihraç edilmiştir. Ayni müddet zarfında Yunanistanın hayvan ithalâtı mectnuu 325 bin 719 dur. En fazla hayvan ithalâtı, 229 bin küsur olarak Yugoslavyadsn yapılmı^tır. Bundan sonra Türkiye gelmektedir. Yunanistan Arnavut • luktan, Bulgartstandan, Macaris • tandan, Polonyadan ve Rcmanya dan da hayvan sahn almaktadır. Yunnistana hayvan ihracatımız Sfeçen yıla nisbetle 21 bin kadar fazla olmustur. Resmî Yunan istatistiklerinde 8 ay zarfında Polonyadan yapılan hayvan ithalâtı 561 baş olarak gö«teriliyorsa da, Türkofis Atina şubesi, Türkofue gönderdigi bir raporda bu rakamın yanlı» olduğunu bildirmiştir. Yunanistanda yalnız bir müessesenin mayıstan beri yaptığı it • hâlâ 8 bin bastan fazladtr. Yuna nistana hayvan satan memleketlerden bilhassa Polonya ile Maca • ristan ihracatta büyük kolaylıklar göstermektedirler. Macar hükutneti hayvan ihracatmı kolayiattırmak re tesvik etmek üzere kilo basına takriben 70 para prim vermektedir. Bundan bafka Macar hududuna olan derairyol nakliye ücretinin yan miktarı kadar da tenzilât yapılmaktadıc. Polonya hükutneti de ihracatçı • lara kilo basına bv zlotinin 25 »antimini prim olarak vermektedir. HJtım/uıriyat Sîyasî icmal Deniz müzakereleri finyanın en büyük deniz devletleri lngiltere, Anıe* rika ve Japonya arasındrf Londrada baçlıyan müzakerelerinj Amerikan ve Japon noktai nazar* ları arasındaki derin rark ve zıddıyetten dolayı her türlü ümidi kıracak bir surette sarpa sarmasina rağmen İngiltere bu iki devletin a* rasını bulmağa bütün kuvvet v«5 gayretile çahşıyor. Çünkü İngiltere, ırk, lisan ve cihan siyaseti itibarile dostluğuna büyük ehemmiyet verdiği Amerika ile e«ki müf tefiki Japonya İmparatorluğunun arasının açılmamas.'nj, dünyanın her tarahna yayılan re merkerf sıkleti daha ziyade bu iki devleto yakın olan İngiliz imparatorluğunun selâmet ve atisi için de elzem görmektedir. lngiltere, Harbi Umumiden *on> ra pek bitkin bir halde olduğundan Amerikanın dünyanın bütün de* nizlere hâkim olacak bir donanma yapmaması için zoraki olarak Japonya ile ittifakmı bozduğu gibi gene Amerikanın tazyikile Japonyayı büyük harp genıileri itibarile bahrî kuvvetlerini Anglo Sakson. devletleri donanmalanndan her birinin beste üçünü tecavüz et< miyecek bir hatte bulundurmağa icbar etmişti. lngiltere bugün artık eskisi kadar zayıf olraadığmdan Amerikanın her dediğini yapmak mecburiyetinde değildir. Maamafih bu devleti yukanda söylenen esbaptan dolayı mümkün mertebe kollamak ta istemektedir. Amerika ile Japonya arasındaki zıddiyet, Amerikanın Japonyayı büyük harp gemileri hususunda dun mertebede tutan eski nisbetin muhafazasında ısrar etmeainden ve Japonyanın dahi müsavat talebinde ayak diremesinden neşet etmektedir. lngiltere hükumeti bir taraftan Japonyanın miisavat talebini esas itibarile is'af ve diğer taraftan her devletin kend bahrî ihtiyacmı gözetmesine mesağ vererek Amerikanın arzusunu tatmin eden bir tesviye suretini iki tarafa da teklif etmiştir. Bu tekUiU» kakkında İngiltereye her İki taraftan muhtelif sualler sorulmuş ve Londra hükumeti bunlara cevap vermistir. Japonyanın son verdiği cevao gene menfi olmasına rağmen îngıltere ümidini kesmiyerek bu devletle müzakere kapısını kapatoıamıştır. Amerika hükumeti dahi Ingiltereden son izahatı aldığından yakında kat'î cevabını verecektir. lngiltere bundan sonra gemüerın adedi üzerinde deği! belki cesametleri ve eslihası üzerinde tahdit yapılmasını, her devletin kendi ihtiyacma göre bulunduracağı ve yapacağı gemileri tesbit ederek diğer devletlere bir beyanname ile bildirmesini, Vaşington mukavelesinin sevkülceyşî mahiyetteki yani üssübahrilere taalluk eden ahkâmile (açıkkap:) denilen ser bestii ticaretin ve Bahrimuhitikebirde mevcut vaziyetin devam ı hakkındaki ahkâmın muhafazasını teklif etmiştir. Japonya «evkülceyşî ahkâmın muhafazasına taraftar olduğunu şimdiden anlatmış olduğundan İngiliz teklifinin mühim bir noktası hiç olmazsa bir taraftan kabul edilmiş bulunuyor. Vaşington mukavelesinin bahrî ahkâmmdan ziyade sevkülceyşî ve siyasî ahkâmı mühimdir. Mançurinin Çinden aynlarak ayn bir devlet yapılmaaının mezkur muahedenin siyasî ahkâmına münafi olduğu iddia edilmişse de buna vazıülimza dokuz devletten hiçbiri şimdiye kadar ses çıkarmamıslardır. Binaenaleyh mezkur mukavele hâlâ Bahrimuhitikebirdeki muvazene ve istikrarm temeli bulunuyor ve lngiltere bu temelin yıkılmamasma büyük ehemmiyet veriyor. MUHARREM FEYZİ Soy adı Yunanistana 8 ayda 12S Çanakkalede Türk kahramanlığı İngiliz Fransız bin hayvan sevkedildi sevk ve idaresini iflâs ettirmişti! Akşamüstü 20 inci alay 9 uncu fırkaya iltihak etti. Bu akşamüstü, mevcutlannın nısfı bir gün evvelki muharebelerde erimiş olan 25 inci ve 26 ncı alaylarla yeni geIen 20 nci alayımızm yani 9 taburumuzun karşısında düşmanm 40 taburu bulunuyordu Bu azim acledî tefevvuk karşısında sahil boyunu terkederek birkaç kilometre geriye çekilmiştik ve düşman da sahile yerleşmişti. 25 ve 26 nisan günlerinde SedHilbahir mıntakasında 1897 kişi zayiat vermiştik. İhracın üçüncü günü 27 nisan Sabahleyin erkenden düşman hattı tedricen ilerlemeğe başladı. Şiddetli bir muharebe oldu. Ingilizler bir taraftan da ihraca devam ediyorlardı. Akşama doğru düşman, hatlanmıza altı yedi yüz metreye kadar sokulmuştu. Kıtaatımız, yalnız 10 uncu alayın 2 nci taburundan ibaret bir takviye kıt'ası almış olmalanna rağmen sebat etmişlerdi. Bursa jandarma taburu Eskihisarlığın zaptına rnemur edilmiş, muvaffak olamamıstı. Geceleyin 9 uncu fırkanın verÜiği taarruz emri, müteferrik ve mevziî hareketler halinde tatbik edilebilmiş, fakat muvaffak olamamıştı. thracm dördüncü günü, 28 nisan Sabahleyin 6 da düşman bütün cephede şiddetli bir taarruza baçlamıştı. Vaziyet buhranlı bir şekil aldı. Bursa jandarma taburu sarsılmış ve perakende halinde ııcate başlamışrj. Emir ve kumanda bozulmuş, cephe her tarafta fena halde sıkışmıçtı. 9 uncu fırka kumandanı esaa hattı müdafaaya ritat emrini vermiş, fakat kahraman 26 ncı alayın kahraman kumandanı Kadri Bey «ben ölmeden bir adım geri gidemem» diye oldugu yerde sebat etmiş, bunun üzerine son nefer de ateşe sokulmustur. Muharebe genis dalgalar halinde bütün cephede boğaz boğaza devam etmiş, alay kumandanlarının ve bilhassa Kadri Beyin himmcti, zabitan ve efradın şecaat ve fedakârlıgı sayesinde vaziyetin vahameti geçmeğe başlamıştır. Zayiata uğramıç 10 Türk taburunun düşmanın mütemadiyen takviye edilen 40 taburu karşısındaki harikulâde sebab ve akşamüstü 19 uncu alayın muharebe meydanma yetişmesi üzerine muharebe lchimize dönmüa ve vaziyet tesbit edilmiştir. 28 nisan günü Çanakkale muharebelerinin en buhrarh günlerinden biri olmuştur. Asgarî iki tngiliz ve bir Fransız fırkası tarafından yapılan bu umumî hücum Alçıtepeye kadar varsaydı, ağlebi ihtimal, Gelibolu yanmadasında iş bitmiş olurdu. Bugünkü muharebe ile düşmanm ilk savletı kat'î surette kmlmış, bundan sonra 6 mayısa kadar Ingilizlsrle Fransızlar taarruzdan vaz geçmişlerdir. 29, 30 nisan ve 1 mayıs Bugünlerde mühim harekâ* olmamış, gelen takviye kıtaatile cenup grupu 19 tabur piyade ve 14 batarya topa baliğ olmuştur. 12 mayıs gecesi Bu kuvvetle asgarî üç misli faik bir düşmana' bir gece taarruzu yapılmış ve düşmanm, Fransız yüzbnsısınm hatıratmda göreceğimiz üzere, pek çok sıkıştırılmış olmasma rağmen, bir işe koşulmasındaki topluluktur. Söz gelimi, Anadoluda bugün de gerçek bir kullanışla söylenilmekte olduğu gibi, Hasan Savran bahranası diyelım Bu o attaki seksen yüz çadırhk yörük obasının bütün develerile bir ise gelmeleri veya gitmelerindeki görünüşü anlatır. Şunun için gerçek bir kullanışla diyoruz ki bugün gerçekten Anadoluda Hasan Savran yörük obası da vardır, onun bahranası da. Nitekim ona benzer pek çok başka obalar ve onların da bahranaları olacaktır. O başka nesnedir, katar başka nesne. Dergide katarı (katmak) başlangıcından getirerek belki biribirine katgı biçimile eklenmeden oluyor diye ileri aürülen düşüncede çocukcadır. Hersöze böyle başlangıç aramak gerekrnez, aransa bile bu denlu (kadar) ycgniükle (.afiflîkle) yapılmaz. Katar, katardır. Bunun ilkönce deve dizikat'î bir netice ahnamamıştır. 2 ve 3 mayıs Bugünler sükunetle geçmiş ve grupa Anadolu tarafından iki tabur daha gelmiştir. 34 mayıs gecesi Kısmı azamı evvelki muharebelerde sarsılmıs 23 tabur piyade ve 1A batarya topla ve buna ilâveten gece karanlığında, İstanbuldan Kilyaya, Kilyadan da Seddilbahir mıntakasına gelerek ayağınm tozile muharebeye giren 1 5 inci fırkanın 8 taburuna şedit bir taarruz daha yapılmıssada aşağı da tafsilâtile görüleceği üzere muvaffakiyet hasıl olamamıştır. Bu suretle 1 2 mayıs gecesi başlıyan ilk Türk mukabi! taarruzlan devri de kapanmıştır Eserini takip ettiğimiz Fransız zabiti, 1 mayıs günü Seddilbahir civannda karaya kıçmış olduğundan I mayıstan sonrakı muharebeleri aşağıda her iki muharip tarafın cephesinden tafsilâtile güreceğiz. Raporu lâstikçiler de beğenmedi Çarşambaya Ticaret Odasında bir içtima yaoılacak Lâstik • deri rekabeti hakkında tetkikatta bulunan komisyonun beş ay süren bir tetkikten soıva verdiği rapor umumî bir memnuniyetsizlik u yandırmıştır. Oda azalarına tevzi edilen bu raporun müphem bir H • sanla yazılması ve meclisin tetki • kini istedigi noktalara temas et • memeti hayretle karşılanmıştır. Rapor çarsamba günkü Oda içtima • ında görüsülecektir. Bu müzakerenin haylî gürültülü olacağı tahmin edilmektedir. tktisat Vekâleti de Odanin bu tetkikine ehetnmiyet vermektedir. Şehrimizde lâstik sanayiile uğ • raşanlar raporun metnini ögren • dikten sonra bir içtima yapmıslar ve vazîyeti görüsmiiflerdir. Lâstik • çiler diyorlar ki: < Ticaret Odası meclisi, bu komisyonu lâstik altlı bez ayakkabı • larm deri ayakkabılara ve deri sanayiine rekabet edip etmedigini tetkik için toplanmıştı. Komisyon, raporunda lâstik altlı ayakkabılarm deri ayakkabılara rekabet ettne digini söylemistir. Fakat lâstik altlı bez ayakkabı s&nayiinin tahdidini istiyor? Bunun manasını anlıyamı • yoruz. Sonra raporda yazıldıgı gibi deri fabrikatorlan senede 3 milyon kilo ham deri ithal etmekte • dirler. Yani ayakkabı sanayü de ham maddesini hariçten almakta bizden ileri giden bir saaayidk. Raporda hiç yanafilmıyan bir mesele de lâstik knalâtuıa kilo ba> şına konulan 150 kurus resimdk. Bu yüzde yüz resim, bizira ayakkabı sanayiine rekabetimiz sebebile konulmustu. Halbuki komisyon bunu varit görmediğine göre bunun da kalkması lâzım değil midir? Komisyon bu en hassas ve bugün bütün lâstik fabrikalarmı faaliyetten durduran meseleden hiç bahsetmiyor. Rapor maksattan çok uzak meıe • leleri ihtiva etmektednr.» Tanînmış zevatın seçtikleri öz türkçe kelimeler Herkes btr soy adı almağa baş • lamışhr. Bu iste hükumet erk&nı ve devlet memurlan ön safta gel • mektedirler. Meb'uslarımızdan ekserisi de soy adı almıs bulunmakta» Kocaeli meb"usu Salâhartin Bey soy adı olarak «Tunç» ismini almıstır. Samsun meb'usu Rusen Bey cözbek>, sabık Maliye Vekili Abdülhak Bey «Fırat», Yozgat meb'usu Süleyman Sırn Bey «öztürk» îsimlerini almıslardır. Valî Beyin soy adı olarak «Kültür> namını almasından sonra Belediye reis muavini Hâmit Bey de aile ismini tOskah koymuştur. Muavin Nuri Bey bir soy adı aramakIa mesguldür. Vali muavini AIi Rtza Bey de : < Henüz bir soy adı bulama • dım. Şöyle kalıp kıyafetime uygun bir isim anyorum» demistir. Soy adı meselesi Daimî encümen azalarını da bugünlerde çok mef • gul ettnektedir. Encümen azasradan Israail Şevket Bey «Matiyer» ismini almıstır. Doktor Galip Hakkı Bey de soy adı olarak «Ustün» ismini almıstır. Halkevi reisi Ali Rıza Beyin soy adı olarak «Yesüköy> ismini alacağı söylenmektedir. Esasen Ali RJza Bey «YeşUköy> namile maruftur. Müddeiumumt Kenan, ts Bankası müdürü Yusuf Ziya Beyler henüz bir ishn bulamamıslardır. Alman sevk ve idaresinin iflâsı Kısa bir hulâsa yaparsak görürüz ki düşman Geliboluda baskın çeklindc yaptıgı ihraçta muvaffak olamamış, Arıburnunda da, Seddilbahirde de dar sahalara sıkışıp kalmıştı. 3 mayısta 5 inci ordu kumandanı Liman Pasa, elinde mevcut 64 taburun 51 ini kat'î netice mahallinde toplamış, diğer 13 tabur Anadolu ve Runıeli tarafında muharebe sahası haricinde, tarassut mahallerinde kalmıştı. Muharebe meydanlarına gjlen 51 tcbur ise simal ve cenup mıntakalarına taksim edilmisti. Şimalde, Arıburnunda 24 taburdan mürekkep zayıf düşman karşısmda 27 Türk taburu, cenupta, Seddilbahir mıntakasında 44 taburdan mütefekkil kuvvetli düşman karşısında 25 Türk taburu vardı. Kuvvetlerin bu şekilde taksimi, bittabi hiçbir tarafta bir netice almağa müsait değildi ve nitekim ahnamadı. Binaenaleyh, merhum Nihat Beyin pek doğru olarak söylediği gibi Alman sevk ve idaresi, iflâs etmişti. Şunu da ilâve etmek lâzım gelir ki Türk kahramanlığı da tngiliz ve Fransız sevk ve idaresini iflâs ettirmişti. MÜTEFERRIK ADLIYEDE Vapurlaraa kış tarifeleri başladı Şirketi Hayriye, Akay ve Haliç •kketleri kıs tarifelerini tatbika baslamıslardır. Kaip para yapan bir şebeke yakalandı Halfl, namj diğer Hüseym Avni h • minde, bir adamm Galatada oturan metresi Zehranm evinde kalp bronz beş ve onar kuruşluk yaptığı ve bu paralann Sami isminde biri tarafmdan piyasaya sârülmekte oldugu anlaşıla rak hepsi de zabıtaca tevkif edflmislerdir. tstintak hâkimliği bun'ar hakkuı dalri tahkikatm mevkufen devamına karar vermistir. Muhacir akını devam ediyor Köstencedtn Nâzım vapurfle fehri • mize 1700 muhacir «elmif, btmlardan iskân talep edenler EUâzize sevkedil • mek üzere Mersine gönderümislerdir. İskân talep etnuyenlerin de şehre çık • malanna tnüsaade edilmiftir. tkmci bir vapur da şehrhnize 1700 kadar nra • hadr getirecektir. Köıtencedeki muhacirler henüz bitmemiçtir. Milli emlâk tesbit ediliyor Maliye VekÂleti millî emlâk umumî müdüırlüğüne tayin edilmif olan eski Defterdar Şefik Bey diin Ankaradan sehrimize gelmistir. Şefik Bey burada emlâk islerile mesgul olacaktır. Emlâki milliyeye ait büumum emlâkin defteri ve vazi yeti umumiyeleri tesbît edilmektedir. Bunlann bir kısmı satılarak yerlerine maliye subeleri insa edi • lecektir. Galatasaray bina«ının satiima • sına ait hususat burada bir komisyon tarafından tetkik edilmis ve raporu Maliye Vekâletine gönderilmistir. Halen Galatasaray binasmda bulunan Beyoğlu polit merkez me • murluğu ile maliye ve tdarei hu • susiye tahsil memurluklanna yer bulunduktan sonra bu bina satt • lığa çıkarılacaktır. Şinjdiden bu binayı satın almak için müracaat e • denJer vardır. Sahte nüfus tezkeresi kullananlar yakalandı Bundan bir mSddet evvel Mardlros {sminde biri bir muamele yaptırmak üzere Beyoğlu Nahiye N'üdürlüğüne müracaat eylediği sırada ibraz eylodîği nüfus tezkeresinden süphe edilerek tev • kif olunmuş ve bunun sahte olduğu an» lasılmıstır. Yapüan tahkikat neticesinde bu sahte nüfus tezkeresinm eski Beykoz nüfus memunı olup hakkmda Uskfidar eeza mahkemesi tarafından taldbat yapümakta bulunan Mehmet Efrndi vasttasile tedarik edildiği !es bıt onmmustur. Her Od suçlu da Adliyeye verilmıs ve istintak hUdmliği bunlann tevkif • lerine karar vermistir. Elmas kaçakçılığı Dün dört kişi daha yakalandı Bir tabur kumandanımızın hatıraları Kısaca hulâsa ettiğimiz cenup mıntakası, yani Seddilbahir muharebelerinde o kahraman 26 ncı alayın 3 üncü taburu kumandanı binbaşı Mahmut Beyin habralannı nakledeceğiz. 26 n^ı alayın 3üncü taburu ihraç esnasında Seddilbahirde bulunuyor ve 1100 mevcutlu olan bu tabur 5 kilometrelik bir sahayı müdafaa ediyordu. 26 ncı alayın 3 üncü taburunun teslim aldığı mıntakanın tahkimatı da nafile idi. Siperler, sahil boyunca avcı hendeklerinden ibaret olup, Teke koyu tarafındakiler, arazinin kum olmasmdan dolayı mukavemetli değildi. Avcı hendeklerinin ilerisinde iki üç sıra telörgüsü mevcut idise de bunlar da henüz bitmemiş olup ikmaline çalışıhyordu. Bu mıntakada 3 üncü taburdan başka 200 mevcutlu fırka istihkâm bölüğü ve 37 buçuk milimetrelik dört küçük toptan ibaret minimini bir batarya vardı. \Mabadl var"\ Elmas kaçakçılığı hakkındaki tahkikata Adliyece devam edilmektedir. Evvelki gün tevkif edilenlerden başka Y^rvant, Partef, Diran ve Torkom isminde dört kişi daha yakalanarak Adliyeye verilmişlerdir. ECNEBl MEHAFİLDE Yunan Ayan Ikinci reisi gitti Yunan meclisi âyanı îkinci reisi M. tstamulis Atinada ölen pederinin ce • naze merasiminde hazır bulunmak üzere dün Tevere vapurile Yunanistana gitmistir. Kaçak içki yapanlar Büyükçekmecede Mimarsinan ko • yünde Gazanfer Ağanm evinde gümrük muhafaza ve inhisar memurlan tarafından bir arama yapılmış, 100 kilo sarap ve iki fıcı kinde elli kilo cibre bulun • mustur. Gazanfer Ağa Adliyeye verflmistir. Hukuk talebesi Edirneye gitmiyor Edirnenin kurtuluş bayrammda bu • lunmak üzere hukuk talobesinden 100 kifilik bir grupun cumartesi sabahı Edirneye gideceği yazilnush. Talebe, derslerinin fazlalığtnt teemmul ederek bu seyahatten vazgeçmistir. Amerikalı profesör Parise gitti Ayasofyanın mozaiklaruu meydana çtkarmakta olan Amerikalı profesör Vitmor dün Parise hareket eteıiftnr. Profesör Vintmor önümüzdeki nisanda tekrar lstanbula gelerek işine devam edecektir. MAARIFTE Maarif müdürü Ankaraya gitti Maarif Müdürü Haydar Bey dün aksara Ankaraya gitmistir. Haydar Bey Ankarada bir ay kadar kalacaktır. İNHÎSARLARDA Armalar koleksiyonu bir otomobil! Tütün eksperieri için hazırlanacak nizamname Son tütün alma kanununun 12 nci| maddesi mucibince tütün eksper • ,' leri için bir nizamname hazirlamak üzere, dün öğleden sonra, tnhisar • lar umum müdürlüğünde bir top « lantı yapılmıstır. Bu toplantıya Inhisar müdürleri, fen müfettisleri, tütün kısmr sefleri ile maruf tütün tüccarlarmdan bazı zevat ve ihra • cat Ofisi namına tstanbul şubesi müdür vekili Hayrettin sükrii, Tîcaret Odası idare heyetinden Gani Beyler hazır bulunmuslardır. tçtimada, hazırlanacak nizam • name projesi üzerinde fikir taati • sinde bulunulmuş ve ihzarî bir proje hazırlamak üzere bir komisyon teşkil edilmiştir. Bu komisyon, önümüzdeki salı günü toplanarak, ycni nizamname esaslarım hazırlamağa baslıyacaktır. sinden çıktığı bizce söz götürmez bir gerçekliktir. Sonralan Türk kadınlarımn boğazlanndan dolanarak göğüslerini süsliyen altın, inci dizilerine de katar denilmiştir. Nitekim demiryolu arabalannır sıraya dizikmişine de biz çoktan katar diyip çıkmışızdır. Yalnız o kadar deği' Biz başka türlüsü düşüncemize carpmıyan bir alışkanlığın kolaylığile otomobil katarı, kamyon katarı da demişiz. Sözün türkçemizde tuttuğu bu çok sağlam yere bakılınca arapçanın yalnız devede kullandığı kıtar bizim katara göre Naim Hazım Beyin kulakları çmlasın adeta kıtır atmak çeşidinde bir iş gibidir. Söz oldumolasıya bizimdir de onu her yakışık alan yerde hiç durgunluk ve tutgunluk duymaksızın bütün bir gönül genişliğile kullanmışız, kullanıyoruz ve kullanacağız. ** Cumhuriyet Niishası 5 Kuruştur Bir düzeltme Dünkü nüshamızda tnhlsarların dört aylık »afi varidat yekuriL; yazarken 18,386,572 yazacak yerde tertip yanlısı olarak 54,771,018 lira denilmiştir, düzelreriz. Otomobille dünyayı dolaşmakta olan Jozef Zahradek ve Boris Mazaravski isminde iki Yugoslavyalmm İstanbula geldiklerini yazmıştık. Otomobillerini muhtelif memleketlerin armalarile »üslemiş olan Çekoslovak seyyahlan Ankara tarikile yollarına devam edecek • lerdir. Resmimiz armalarla dolu olan bu garip otomobili göster mektedir. Senelik 1400 Altı aylık 750 Üç ayhk 400 Bir aylıb 150 Abone şeraiti Türkiye için Kr. Hariç için 2700 Kr. ta 14S0 I 800 * joktur I

Bu sayıdan diğer sayfalar: