1 Nisan 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

1 Nisan 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hayat Ansiklopedisi ncı cüzü çıktı v.. 77 ii «nnc İSTANBUL « CAĞALOCLU 1900 İSTANBUL NO. O Î J U O Telsraf ve mektup adresl: Cumhnrlyet. CAĞALOCLU kutusu: îstanbul. No. 248 Istanhuı . Posta Teiefon: Başmunarrtr ve evi: 22366. rabrlz heyetl: 24298. tdare ve matbaa fcısmile Matbaacılıfc ve Neşrlyat şirketl 24299 24290. umhuriyef Hayat , Ansiklopedisi *'' Büvök bîr küfüphaneyi bir arada evinize gefiren en faydaîf eserdir. Her evde bir fane bulunmak lâzımdır. lürk Alman Görüşmeieri Dresden: 26 mart 1935 amumuz biliyoruz ki Tür kiye ile Almanya arasmda, ahşveriş (ticaret) işlerini yoluna koymak dileğile, görüşme ler başlamıştır. Bu görüşmelerin gemi Dış İşleri Bakanlığımızdan Nutnan Rifatın elindedir. Her iki büyük ulusun (milletin) büyük bir değim (ehemmiyet) verdikleri bu görüşmelerden güzel sonunclar (neticeler) bekliyebiliriz. Çiinkü her iki ulusta da, anlaşmak için, dunı ve arık duygular vardır. Fran«a ile yapmıs olduğumuz claering (kliring) andlaşmasından bekle • diğimiz sonunclar; istediğimiz gi bi işlemedi ve beklediğimizden çok daha cıhz bir durumla (vaziyet) karşılaşmış olduk. Fransız koloni lerinin ürünleri (mahsulleri) Fransız uluşunun (devletinin) yardı mını beklerken, bizim ürünlerimi • zin Fransız pazarlarında barına • mıyacağmı anlamak hiç te güç değildir. Biz bunu Fransız uluş adamlarının dillerinden de apaçık isitmiş olduk. Birçok iilkelerin eko • nofni (iktısad) durumu Fransanınkinden başka değildir. Pazarlannı bizim ürünlerimize açmak istese • ler bile, gene, ellerinden bir nesne gelmiyeceğini pek iyi düşünebili • riz. Halbuki Almanya, kolonisiz 66 milyonluk bir ülke clduğu için çok başka bir durumdadır. Ülkelerin harcamak gücii (istihlâk kudreti) yalnız barındırdıkları insanlarm sayısile değil, ayni zamanda yarattıkları ekonomi değerlerile ölçii • lür. Bunu bir oy (fikir) örneğile anlatmak isteriz. 1913 istatikleri • ne göre minimini Belçikanın acun alışverişindeki payı dev gibi bii yük Çarlık Rusyasından daha iridir. Demek oluyor ki Belçika; bütün Çarlık Rusyasından daha iistiin bir «konomi varlığıdır. Ulke büyüklü ğü ve genîfliği, insan bolluğu, o nun için, dıs alışveris islerinde sağlam bir ölçü sayılamaz. Şimdi bu oy örneğini benimsiyerek Alman yanın ekonomi yapısını ve gücünü gözönüne getirirsek 66 milyonluk almanlığın 450 milyonluk Çinden çok daha yüksek ve değttnli bir harcama pazan yaratmıs olduğunu anlamakta güçlük çekmeyiz. Çünkii bu 66 milyonluk insan yığını en yüksek bir teknikle, eşsiz bir bilgile çalışır ve bütün acun alış • verişile kaynaşır. Sözgelişi, Tür • kiyeden satın alman pamuk, ba • kır, krom, v. k., yüksek ve çok ince bir Alman tekniğinden geçtik • ten sonra yeryüzünün adı bilinmez kentlerine dek yayılmış olur. Biz Almanyayı bu bakımdan düsünür«ek Türk • Alman alışverişinin bi • zim için ne demek oldugunu ko • Iayca değerlendirebiliriz. Temelli bir Türk Alman anlasmasile ekonomi alanında (sahasmda) çok büyiik isler göcülebilir. Yeni Almanya, daha açık bir «ozle Hitler Almanyası, ekonomi alanında, bir Türk Alman anlaşması için bize karsıhklı kolayhk • lar gösterebilir mi? Yad (ecnebi) ve Alman yağısı (düşmanı) ajanalan, yazıları okursak Hitler Al manyası karşısında kanımız dikenlenir, tüylcrimiz tersine döner. Çünkü bu Almanya o kadar bar bardır, kaplan gibi kana susamıştır. Yirminci yüzyılın kültürünü yok etmek için ellnde dinamit ve bamttan bir kundak taşır. Kurtu luş Savaşımızda da kültür acunu bize karsı ayni sözleri söylemiştir. Budunlararası propagandasının bu marifetlerini bilmez değiliz. Al • manya güneş altmdaki hakkı için güresiyor. Budunlararası oylarile benliği silinmis gibi görünen Al • manyada derin bir yurd sevgi ve sezgisi uyandırmak için Hitler, geceli gündüzlü çalışmıs ve bunun yemişini devşirmiştir. Çizdiği iş programı işsizliği gidermiş, Almanlığa yaşayış ümidi vermis, karan • lık ocağa ışık getirmîstir. Sağdan, soldan dirsek yiyen Almanlığa ye rinde bir benlik sezgisi vermiştir. Eğer bu bir suçsa, iste, acun kar • şısında en büyük suçu da budur. Biz pek iyi biliyoruz ki sağlam bir pazar, yalnız sağlam ülkelerde o • labilir. Cıhz ve sağdan soldan dirsek yiyen, onursuz bir ulus hiçbir vakit iyi ve temelli bir varlık «ayılamaz, siyasada da böyle, ekono • mide de böyle.. Hitler Almanyasınm güc kaza»ması, işsizliği çok büyük ve sası • lacak bir ölçüde yenmesi, acun a • M. NERMt lArkası beşinci sahijede) Moskovada dün gece bir tebliğ neşredildi Sovyet Ingiliz konuşmaları bitti. Murahhas!ar neticeden çok memnun olduklarını söylüyorlar Sovyetler Doğu andl^şmasında Lehistanı tatmîn için bazi tadilât yapacaklarını, başka hiçbir değişikliğe razı olmıycaklarını bildirdiler Moskova Tuna misakma Balkan andlaşmasmın da iştirakini istiyor Moskova 31 (Hususi muhabirimiz • den, telsizle) Ingiltere Mührü Has Lordu Mister Edenle Sovyet Ricali arasmda yapılan müzakerelere bugün de devam olunmustur. Bugün müzakereler bakkmda bir tebliğ neşredilmiştir. Bunun haricinde müzakereler hakkinda hiçbir haber tereşşuh etmemektedir. Aldığim bütün malumata göre Sovyetlerin noktai nazan sudur: 1 Avrupa kat'î surette bir harb tehlikesi karşumda bulunmaktadır. 2 Almacak sulh tedbirleri gay • rikabüi taksün bir kül teşkil etmekte • dir. Müstakbel harbin bir noktada tahdidi mümkün değildir. 3 Harb tehiikesinden sakinmak için müessir çare'er bulunmak lâzim • dır. Kollektif emniyetin teessüsüne ya • riyacak paktlar sistemini kabul etmek zaruridir. Sovyet hükumeti bu esaslara btinad ve şark paktmı kısirlaştiracak herhangî1 bir değişikliği reddedecektir. Sov • yetler ancak Lehistanı tatmin ede • cek, onun bazı makul itirazlarini na zarı dtkkate alabüecek ufaktefek tadilâta muvafakat edeceklerdir. Tuna Andlaşmasma geîince; Sov yet Rusya, Balkan ve Küçük Andlaş ma devletlerinin de istiraki sartile böyle bir anlaşmaya en saminu sekilde taraftar olacaktır. Moskova müzakerelerinde Sovyet Rusya ile Ingiltere arasindaki flıtilâf larin ekseriyetle Asyaya taalluk et • mekte olduğu nazan itibara almarak 1907 anlaşmasına benzer bir anlaşma akti, ve mıntakavî paktlarin Uzakşar ka te^mili meseleleri de mevzuu bah • sedilmistir. Sovyetler öz hududlarinı Kuılor • dn sayesinde herkesten fazla müda faaya muktadir bulunmaktadirlar. Mıntakavi paktlardan maksad «ilâh yan sinm önüne geçmek, ve cihan sulhunu temin etmektir. (Arkast dördüncu sahlfede) Musiki müsabakamıza 53 eser iştirak etti Konservatuarda Müdür Yusuf Ziyanın Başkanlığında teşekkül eden jüri perşembe günü eserleri tetkike başlıyor AT. Eden Moskova ektpresînde " Avr upanın ortasındaki bomba: Almanya! „ Sovyet gazetelerî «Hitier, Avrupa haritasını değiştirmek teşebbüsüne şarkta değil, garbde girişecektir» diyorlar Moskova 31 Jurnal do Moskıi gazetesi, basmakalesinde, Berlin ko • nusmalannm İngilterede oldukça revac bulan bir hayali dağıtmağa yara yacağı muhakkak oldugunu büdirerek diyor ki: «Bu hayal, bilhassa yumuşak ve sahsî ikna usullerile M. Hitleri programından vaz geçirmek ve onu emntyet ve barıs icabatı Önünde uysal bir hale getirmek ümididir. Berlin konuşmaları • nın neticeleri meydandır. tngfliz ba kanlan, M Hitlerin bansı temin ve bizzat Almanya ile birlikte diğer memleketlerin emniyetini takviye için başka devletlerle teşriki mesaiye amade olup olmadıgnu sorduklan vakit, M. Hitler kendilerine kat'î surette bir (hayır) kelimesile cevab vermistir. Dogu andlaşmasma istirakten, karfihkh yardım prensipi tatbikuıden ve şimdiki şekliyle Tuna andlaşmasını kabulden imtina edHmiştir. Almanya bun(Arkast dördüncu sahiiede) Jürl heyetimiz, sağdan sola: Basta Yusuf Ziyat Ntmet Vahtd, Lâstnski, Cema<. Resid, Muhittin Sadtkt Mes'ud Cemil, Ferdi jon Ştatzer, Seyfettin Asal Büyük ulusal musikimizin işti cümleden olarak müsabakamıza ta rak kısmı 30 martta bitmis ve bize Amerikadan eser gönderildiğmi gönderilen büyük, küçjük 53 kaydedebiljı dün Konservatuardal isine alışma deneme edilmiştir. ' ., Müd"ür lunduğumuz bir inti • nın başkanlığrında e Türkiyede garb tek* san muallimi Nimet 53 beste bulabilmek muallimi Ferdi fon Şt inkılâb hareketleri hemal Resid, keman inilecek bir neticedh*. fettin Asal, Lâsinski, ize fikillerini söyli riyat muallimi Muhi başkanı Yusuf Ziya Konservatuar tetkik tir ki: dan Mes'ud Cemildej millî musikî inkıdir. Heyet ilk toplaı çok muvaffakiyetli sembe yaparak eserh tamamen hazır lıyacaktır. luhitte böyle bir tecMüsabaka bestekârlaı eser bulmak bile bir fından pek büyük memnı mazhariyet teşkij ederdi. karsılanmıs ve umumiyet itibariİe" hamlede bize verilen 53 eser musiki alemimizde ve halk arasın musiki kültiirümüz hesabma, yarm da derin alâka uyandırmısttr:Ba için kuvvetli bir vaid sayılmalıdır.> Atinadaki divanıharb beklenen kararını verdi On asi müebbed küreğe, 9 u 20 şer seneye mahkum oldular, hiç bir suçlu idam edilmiyecek Marmarada iki korkunc deniz canavarı yakalandı Biri 7,5, öteki 9,5 metro boyunda olan ve müthiş bir mücadeleden sonra öldürülen canavarlar bugün Balıkhanede teşhir edilecek Türk maliyesi ve ecnebiler Paris 31 (A.A.) Hususi muhabirimizden : Borçlar itilâfımn lehitmze derpis ettiği intikal devresin de tenzilâttan sarfınazarla tam taksit vermek hususundaki karartmız burada çok iyi bir tesir yapmıştır. Gazeteler bunu Türkiye maliyesin:n munta zam salâhına delil saytyorlar. hüklarmda müebbed kurek cezası vtrilen asi eabitlir çrup haîinde: (1) Mlralay Sarafis, (2) kaymakam Çigandes, (3) kaymakam Stefanakis, (4) binbast Trian~ dafiiis, (5) binbası ÇigandesAtina 31 (Hususî) Son isyan dafaalan dinlendi. Bu müdafaalar hareketine iştirak edenlerden bir suçluların idam cezasmdan kurtuîkısmını muhakeme için teşkil olu malanm temin için hâkimleri rik nan fevkalâde divanıharbde dün kate getîrecek sözlerle dolu idi. ıArkast beşınci sahtfede) saat sokuza kadar avukatlann müııiMiıııııııııınııııi]iııınıi!iııu;ınrHimı:ı;Mii'iıi!iıırııi!iıiMinıııııııııiMiıııııılııııılııııınninjUinnıuniBUuaiUllımUluııriiii,ıiıııııımımıiM> Fen Fakültesinde dün gecekî yan^m Fakültenin Havvanat laboratuan yandı Dün gece saat 9 da Universite Fen Fakültesinin bulunduğu eski Zeyneb Hanım konağmda yangın çıknns ve binanin arka tarafma isabet eden dc'ı t oda ile bir koridor tamamen yanmıstır. Hâdise esnasınd'a bina dahilinde talebelerine ders vermekte olan kimya şefi Salâhattin bir muharri rimize demiştic ki: « Biz talebe ile laboratuarda ders yaparken yanımızdaki hayvanat lâboratuannın damundan alev • ler çıktığını gördük. Bu kısımda hiç kîmse yoktu. Kapılar da kilidlivdi. Evvelâ ltfaiyeye haber verdik. Sonra da kapılan kırarak b:na dahilin<feki su hdtumlarile yangını sön dürmeğe koyulduk. İtfdiye de derhal yetisti ve yangm söndürüldü. {Arkast beşinci sahifede) Yukanda Monocvlus plypicus dnsinden olan tek gözlü cttntıvar, aşağıâa Harri domonstrum denntisttcum faslîesine mensub deniz ejderi (Yazısı beşinci sahifemizde) Puvason davrilf

Bu sayıdan diğer sayfalar: