12 Ekim 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

12 Ekim 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURÎYET 12 Birinciteşrin 1936 Sovyet Rusya intıbatarı : 3 Mekteblere verilen biiyiik ehemmiyet Maarif Komiseri Bubnof Yoldaşın bir nutkuna göre Çarlık devrinde okuma yazma bilenler yüzde 33 iken şimdi bu nisbet yüzde 90 olmuştur Sovyet Rusyada, bugünden ziyade yann için çahşıldığmı ilk yazımda söy lemiştim. Onun için genclerin ve çocukların yetijtirilmesine, yani mekteblere büyük ehemmiyet veriliyor. Çarlık zama nında, amele ve köylü kütleleri arasında okuma yazma bilenler parmakla göste rilecek kadar az olduğu halde, şimdi halkı okutmak için büyük gayretler sarfediliyor. Fakat iki devrin maarife verdikleri ehemmiyetin derece ve nisbetini, mekteb ve talebe miktarlannı rakamlarla gösteremiyeceğim. Çünkü, bana verilen bazı istatistikleri ve broşürleri berabe rimde getiremedim. Posta ile gönderil mek üzere Moskovada bıraktım. Yanımda getirmeyişimin sebebi ise Moskova dan Odesa tarikile değil, Varşova Viyana Budapeşte yolile avdet edişim dir. Cumhuriyetin Moskova muhabiri bana şu nasihati vermişti: Buradan giderken yanımza kitab, gazete, risale filân almayınız. Çünkü Lehistandan itibaren bütün hududlarda başınıza iş çıkar. Merkezî Avrupa devletleri, komünist propagandasmdan korktuklan için Rusyadan gelen matbualarm memleketlerine girmesine müsaade et mezler. Dillerini bilmediğim memleketlerin hudud ve gümrüklerinde başıma iş çı karmamak için bana verilen hernevi matbualan Moskovada bırakarak yola çıktım ve iyi ettiğimi Lehistan hududuna gelince anladım. Orada, yolculardan birinin elinde fransızca olarak Mosko vada neşredilen haftalık «Le ]ournal de Moscou» gazetesinin bir nüshası vardk Lehistan gümrük salonundaki memurlar. bu gazeteyi musadere ettiler. Yolcu sebebini sorduğu zaman: Komünjst propagandasına müsaade edemeyiz de onun için, dediler. Bizim muallimler heyetile beraber, Leningradda, kız ve erkek talebenin be"Tâ'ber okuduklan muhteh't bir ilk ve orta mekteb ziyaret ettim. Mekteb tatilden sohra yeni açılmışü. Her tarafı yeni boyanmış ve temizdi. Yüzlerine, saçlanna, ellerine, tırnaklanna baktım; temizdi. Bazı çocuklann zayıf olmalanna rağ men; ekseriyet sıhhatli ve gürbüzdü, u mumiyetle zeki olduklan ve sıkı bir disiplin altında yetiştirildikleri hal ve tavırlanndan anlaşıhyordu. Küçük sınıflardan birinde, bize refakat eden maarif memuru talebeye, Sizi ziyaret edenler Türk hocala rıdır, dedi. Sınıftan çıkarken sekiz on yajmda bir çocuk, rusça, Türkiyedeki arkadaşlarnnıza biz den selâm götürünüz, dedi. Mektebin jimnastik, oyun ve konfe rans salonlan, lâboratuarlan ferah ve güzeldi. Tedris vasıtalan boldu. Birinciden dördünciye kadar elişleri, beşinciden onuncuya kadar smıflarda, kızlar da dahil olmak üzere bütün talebeye ehemmiyetle doğramacılık ve tesviyecilik öğretiyorlardı. Esasen kadının, Sovyet Rusyada, yapmadığı iş yoktur. Vatmanlık, şoförlük, biletçilik, tramvay ve demiryolu makasçıhğı, polislik, sokak süpürücülüğü, hatta demiryolu ameleliği bile yapıyor. Plânörcüler, paraşütçüler ve tayyareci ler arasında da bir hayli genc kız ve kadınlar var. Mektebdeki talebe arasında havacüığa merak edenler ve plânör icadma çalışanlar pek çoktu. Leningradda gezdiğimiz mekteb bir fabrikanın himayesinde imiş. Esasen her fabrika bir mektebi hi mayesi altma alır ve o'nun masraflarmı temin edermiş. Dershanelerde çocuklar, yerlere pek az kâğıd filân atmışlardı. Bütün sınıflar ve mektebler, ecnebilerin ziyaretleri haridnde de her zaman böyle tertemiz ise, cidden takdire değer. Mektebin kütübhanesinde çocuk gazeteleri okuyan küçük okuyucular arasında simasından orta Asyalı olduğu anlaşılan sekiz yaşlannda kadar bir çocuk vardı. Bu Türk çocugu, biz ziyaretçi lerle asla alâkadar olmadan büyük bir dikkatle gazetesini okuyordu. Büyüdügü zaman ne olmak istediğini sorduk. Son derece ciddiyetle: Daha bilmiyorum, cevabını verdi ve okumasına devam etti. Muallimleri, onun küçük yaşına ragmen çok zeki, çok ciddî, ve mektebin en sevilen talebesin den biri olduğunu söylediler. Sımflan dolaşırken bize refakat eden zevattan biri en küçük ve en basit teferruata varıncıya kadar, herşeyi bize ayn ayn gösteriyor ve sanki sizde bunlar jrok [ Şehir ve Memleket Haberleri j Siyasî icmal Dün yapılan cürmü me.şhudlar Üzümcülerimizin mühim bir derdi Italya ile yeni ticaret anlaşması Lehistan ve Akdeniz kdeniz, karalann içine sıkışmı; bir iç deniz olduğu halde buradan dünya muvasala yollannm en mühimleri geçtiğinden ve üç kıtayı birbirine bağladığından burada sa hilleri bulunmıyan büyük ve kuvvetli devletlerin çoğunun bu denizle sıkı alâkası vardır. Büyük Harb ve buna ta kaddüm eden kısa ve buhranh zaman müstesna olduğu halde îngiliz Impara torluğu her zaman bahrî sarvetinin merkezi sıkletini Akdenizde bulundurmuştu, hâlâ da bulunduruyor. Yeni Almanyanm yeni bahriyesinin satvetini ilk defa Akdenizde göstermesi ve diğer zırhhlarının toplannı îspanyanm Atlantik sahilleri yerine Akdeniz sahillerine ve şimali Fasa dikmiş olması ve yeni Alman donanması amiralinin ilk ziyaret eylediği ecnebi bir şefin bugün tspanyada milliyetperverlerin basında bulunan General Frankonun olması büsbütün tesadüf eseri değildir. Yeni Alman donanması Cebelüttarıktan Akdenize girmeden biraz evvel AImanya, Italya ile bir deniz anlaşması yaparak Adalar denizindeki Italyan a dalannda bir hava üssü vücude getirmek müsaadesını almıştı. Adalar denizine I talyanın yardımile Almanya hava yol Ian vasıtasile sarktıktan sonra şimdi de Lehistan, Yunanistanın yardımile Ada lar denizine indi. Lehistan ötedenberi Karadenize ve Akdenize doğru deniz ve hava muvasala yollarile inmeğe çalışı yordu. Lehistanın Romanya ile akdettiği as kerî ittifakm yarattığı müsaid havadan istifade ederek Köstenceyi merkez itti haz edrp Leh bayrağı altmdaki transatlantiklerle Adalar denizine ve Filistine doğru bir muvasala hattı vücude getir mişti. Yunanistan da Lehistanın Selânik ve Atina üzerinden Adalar denizine doğrudan doğruya hava muvasala yollannı tesis eylemesine yardım etmiştir. Bu hat için Rodosta dahi bir istasyon vücude getirılmesine müsaade edıldığmden Le histan doğrudan doğruya bir hava yolile Filistine bağlanmıştır. Dün nöbetçi mahkemeler Bağcının tente ihtiyacını Romada yapılacak mübir sermaye ile temin zakereler için bir heyet bazı mahkumiyet etmek lâzım geliyor gidiyor kararları verdileı Dün meşhud cürümler kanunu mucibince nöbetçi olan asliye ceza mahke mesinde şayanı dikkat bir dolandıncıh ğın duruşması yapılmış ve bu vak'anm faıli ayni günde mahkum edilmiştir. Dolandırıcı Ali oğlu İbrahim isminde biridir. 90 kuruş dolandırabilmek için bir çok dolambach yollardan yürümüştür. İbrahim, bir adamcağızı yakalamış ve ona balık satmağa kalkışmıştır. İbrahim iki balık getirmiş ve daha balık getireceğini söyliyerek kendisinden para istemiş ve müşteriden doksan kuruş, ta almağı unutmamıştır. İbrahim, dünkü duruşmada vak'ayı tevile kalkışmıştır. Fakat, asliye ceza mahkemesi kendisini 3 ay hapse mahkum etmiş, fakat bazı esbabı muhaffefe bulunduğundan cezasmı bir ay hapse ve 16 lira para cezasına indirmiştir. İzmir (Hususî) Iktısad Vekâleti mütehassıslanndan doktor Vallandtla Ziraat Bankası erkânından Zaim ve Vekâlet Kooperatif şubesi müdürünün Ay dın ve havalisinde (Umurlu, Karapınar, Ortaklarda) kooperatif işlerini tetkik etmekte olduklarını bildirmiştim. Bu tetkikler, hükumetin yeni tasavvur ettiği büyük müstahsil teşkilâtile yakmdan alâkadardır. Esas itibarile, hükuıpetin ihracat işlerini kendi ühdesine alarak devletleştirmiyeceği malumdur. Bu hakikat zaman zaman salâhiyettar devlet adamlan tarafından teyid edilmiştir. Fakat müstahsili kuvvetlendirerek istihsli artırmak, fiatlan tutmak, haricle olan muamelede müstahsili vikaye etmek, mahsulün standardizasyonunu başarmak istediği ve istiyeceği de tabiidir. Nitekim. müstahsilin teşkilâtlandınlması da buna matuftur. Kooperatifler bir istihale geçirmişler dir. Yapılan etüd, hem bunun tatbik neticelerini görmek, hem de müstakbel teşkilâtm esasları hakkında bir fikir edin mek içindir. Mütehassıslar, Ankaraya dönünce raporlannı, Vekâlete verecek lerdir. Müstahsilde yeni doğan iktısadî telâkki ve yeni çalışma zihniyeti, hükumetin bu sahadaki faaliyet ve kararlan için çok müsaiddir. Çünkü müstahsilin bugünkü dağmık şartlar içinde bizzat başaramıyacağı işler pek çoktur. Böyle bir teşkilât ise, kuvvetli ve toplu bir sermaye ile mühim ve faydalı neticeler verebilir.. Şimdiki halde ziraî sigorta işinden evvel tente ihtiyacının tatmini işi ele alınacaktır. Senelerdenberi geçirdiğimiz tec rübeler göstermiştir ki. Ege bağcısının buna ihtiyacı vardır. Her mahsul mev siminde yağan yağmur, bağcının üstü a çık sergisini berbad etmiş, bazan seller halinde sergiyi sürükleyip götürmüş, bazan da sadece îslatmakla iktifa ederek mahsulün rensni, nefasetini bozmuş ve kıymetini düşürmüştür. Beş çuval üzümü örtebilecek bir ten tenin kıymeti 200 liradır. Halbuki bu beş çuval üzüm, bugünkü fiatlarla ve hernevi masraf ve emeği haric tutulmak şartile, ancak elli lira tutuyor. Şu hale nazaran, bağcı beş çuval üzümün dört senelik hasılatını biriktirmelidir ki, bu kadarcık bir tenteyi alabilsin. Bittabi miktar büyüdükçe aradaki fark ta o nisbette çoğalmaktadır. Demek oluyor ki, bağcının yalnız başına böyle bir işi başarmasına imkân yoktur. Şu hale nazaran yapılacak şey, ya Ziraat Bankasının, yahud Üzüm kurumunun önayak olmasıdır. Yani büyük bir sermayenin tente ihtiyacını kapatması ve kredi ile müstahsile dağıtmasıdır. Çünkü mıntakamızm birçok yerlerinde, bilhassa Manisa havalisinde bağcılık büyük bir hızla ve daha fennî esaslar dahilinde inkişaf etmektedir. Fiatların iyileşmesi, bağcının şevk ve ümidini artırmaktadır. Bu seneki fiatlar da güzeldir. Geçen yıl 6,5 kuruşa satılan yağmur yememiş üzüm bu sene 1 2 1 4 kuruşu tutmuştur. Yağmur yemişi de 9 kuruşa satılmaktadır. Demek oluyor ki geçen seneye na zaran fiat farkı büyüktür. Nitekim bu yıl, geçen yıla nisbetle yalnız Manisa mıntakasına giren fazla para miktan 300 bin liradır. Alınacak tedbirlerle bu miktar daha artabilir. Italya ile aramızda evvelce uzatılmış olan ticaret ve klering anlaşmasınm müddeti bu ayın 20 sinde bitecektir. Yeni bir anlaşma yapılması için ötedenberi esaslan hazırlanan müzakerelere gelecek hafta basında Romada başlanacaktır. Romaya gidecek heyetimizin kadrosu tesbit edilmiştir. Heyete Türkofis başkan muavini Bürhan Zihni riyaset edecektir. Merkez Bankası şeflerinden Adnan da heyette bulunacaktır. Heyet bugünlerde şehrimizden geçe rek Romaya gidecektir. VİLÂYETTE Cumhuriyet bayramı hazırlıkları devam ediyor Şehrimizde Cumhuriyet bayramı hazırlıklarına devam edilmektedir. Bu seneki bayramın ve resmi geçidin fevkalâde güzel olmasma çalışılmaktadır. Bayramın ilk gecesi Vali tarafından Vilâyet'konağında bir balo verilecek tir. Bu seneki Cumhuriyet bayramı ayın 29 uncu perşembe gününe tesadüf etmektedir. Resmî 'daireler 28 teşrinievvel çar şamba günü öğleden sonra tatil edilecek ve cumartesi günü açılacaktır. Kumarbazlar mahkum oldu Yedıkulede evvelki gece bir kahvede Turk hocalarını büyük bir samimiyetle lotarya çekerek kumar oynıyan Nikoli ve kabul etmiş olan Sovyet Maarif Komiseri Kosti ile kahveci Baha yakalanarak dün Bubnof Yoldaş sulh mahkemesine verilmişlerdir. Kumatur, dikkatli bakın; demek ister gibi bir rın oynandığı cürüm aletleri de mahke tavır takınıyordu. Nihayet, dayanama meye getirilmişti. dım. O, çok ısrar ettikçe ben de, Hâkim Salâhaddin, kahveci Bahaed Bunlar, bizim mekteblerimizde de dinin bu işte suçunu görmediğinden beravar; hatta şunlann daha iyisi... demeğe etine kerar vermiş, Nikoliyi bir gün hapmecbur oldum. Fakat muhterem rehbe se, 50 lira para cezasına, Kostiyi de beş rimiz oralı olmuyor, ayni şekilde hareket lira para cezasına mahkum etmiştir. te devam ediyordu. Mahkeme ayrıca cürüm sabit oldugu Mektebde, en çok hoşuma giden şey için mahkemeye gösterilen şahidler için çiçek bolluğu idi. Koridorlann bütün pen Nikoliden 1200 kuruş ve Kostiden de cerelerini süsliyen güzel çiçekler, mekte 200 kuruş alınmasına karar vermiştir. bin içine hakikaten hoş bir manzara veZabıtaya hakaret ettiği riyordu. Küçücük çocuklann, bu çiçek • anlaşılamadı leri koparmayışı bilâkis onlara bakması, Gece geç vakit Beyoğlunda Londra Sovyet Rusyada halkm çiçeğe karşı olan birahanesinde içerek sokakta rezalet çı saygı derecesindeki sevgisinin bir delili kardığı ve zabıtaya hakaret ettiği iddiasiidi. Filvaki Ruslar çok çiçek düşkünü le adliyeye verilen İş Bankası memurla dürler. En küçük ve fakir köy evinde birından Feridin muhakemesine Beyoğlu le pencelerin önünde sardunya saksıları üçüncü cezada başlanmıştır. Beyoğlu ügörürsünüz. çüncü sulh ceza müddeiumumisi vak'ayı Bizim mekteblerde de, çocuklarımıza, salâhiyeti haricinde görerek Istanbul as küçük yaşlanndan itibaren, çiçek ye a liye üçüncü cezaya havale etmiştir. Dün ğac sevgisini telkin etmek için koridorla geç vakte kadar asliye üçüncü cezada nn ve sınıfların pencerelerini çiçek sak yapjlan muhakemede 10 şahid dinlerfftliş sılarile süslemek ve çiçekleri sulamak, te neticede Feridin zabıtaya hakaret ettiği mizlemek, saksılara bakmak vazifesini tesbit edilemediğinden beraetine ve fakat talebeye vermek çok iyi olur. umumun istirahatini selbedecek ve rezaSovyetler, yalnız şehirlerde değil, köy let çıkaracak derecede sarhoş olduğu lerde de mekteblere ehemmiyet veriyorlar. doktor tarafından verilen raporla bildi Kolhozlar yani kollektif köylerde de gü rildiği için bir lira hafif para cezasile 50 zel mektebler açmışlardır. Bir propagan kuru.ş mahkeme masarifini ödemesine da mecmuasında okuduğuma göre, Ük karar verilmistir. rayna cumhuriyetindeki köy mekteblerhr de, 1928 senesinde 1,796,586 çocuk oMÜTEFERRlK kurken 1936 da bu miktar 4 milyona Meb'uslar Ankaraya çıkmıştır. Gene bu Ükrayna cumhuriyeti gidiyorlar dahilindeki kolhozlarda 1932 den 1936 ya kadar, dört sene içinde, 1927 yeni Büyük Millet Meclisinin açılma za mekteb açılmışhr. manı yaklaştığı cihetle şehrimizde bu Ayni risalede, Çarlık devrinde köy lunan meb'uslar Ankaraya gitmeğe başmektebi bir izbeden (bu kelime izba şek lamışlardır. Şehrimizdeki sefirler de ayın yirmi linde aynen rusçada da vardır) ibaretti. sinden sonra Ankaraya gideceklerdir. Kışın bunlar ısıtılmazdı. lhtilâl köy mekteblerini ev haline koydu. Şimdi mektebDonanmamızın Maltayı ler için saraylar yapıyoruz; denilmekte * ziyareti dir. Malta ve Yunan limanlarım ziyaret Mekteblerin çoğalması ve aynca bizim etmesi mukarrer olan donanmamızın halk mektebleri gibi yaşı geçkin cahilleri okutmak için mektebler açılması saye ikinciteşrmin on altısmda limanımızdan sinde, Sovyet Rusyada okuma yazma bi hareket etmesi muhtemeldir. Donan mamızın bu seyahatine Donanma Ku lenler pek çoğalmıştır. Hatınmda kaldımandanı Amiral Şükrü ile erkânıharbiğına göre Maarif Komiseri Bubnof Yol yesi de iştirak edecektir. daş 1933 te söylediği bir nutukta 1913 POLİSTE te yani Çarlık zamanmda okuma yazma bilenlerin nisbeti yüzde 33 olduğunu ÜÇ PAKET EROİN BULUNDU 1932 de ise bu nisbetin yüzde 90 a baliğ Galatada Serçe sokağmda 11 numarada olduğunu söylemiştir. oturan Hasanın evinde şüphe üzerine Okuma yazma bilenlerin eskisine napolisler tarafuıdan yapılan araştırmada zaran çok arttığı, halkta görülen okuma merakının fazlalığından aşikâr bir su üç paket eroin bulunmuştur. Suçlu Hasan ile metresi Zeynep yakalanmıştır. rette anlaşılmaktadır. DENÎZ tŞLERÎ Yeni Akay iskelesi Aylardanberi Halicdeki Fabrika ve Havuzlar idaresinde yapılmakta olan yeni Akay iskelesi birkaç güne kadar yerine konacaktır. Akay iskelesi, yolcuların rahatsız olmaması için iskelenin bir gece içinde yerine konmasına çalışacaktır. Yeni iskele konduktan sonra eski iskele Ha lice almacak, tamir edildikten sonra, ya Büyükadada Yürükalide yapılacak iskelede kullanılacak, yahut gelecek yaz mevsiminde Floryaya konulacaktır. Lehistanın doğrudan doğruya işletti Yarın limanımıza binbaşı Pemfin kumandaâındli'By^n.y ismiride bür tngiliz ği hava yollan şebekesi bu memleketin karakol gemisi gelecek ve 48 saat li içine münhasır kalmayıp Baltık sahillemanda kalacaktır. rinde teessüs eden yeni devletlerin mer kezlerine de şamildir. Şebekenin kolları Izmirde tütün vaziyeti Peşte, Bükreş ve Sofyaya kadar uza Izmir (Hususî) Fazla zeriyata rağ mıştır ve hepsi 5000 kilometrodur. Bu men tütün istihsalâtmm ancak 22 23 milyon kiloyu bulacağı tahmin ediliyor. suretle doğru hava yolile Şimal kutbu Havalarm ilk zamanlardaki kuraklığı Okyanus sahilleri ve Baltık denizi A mahsulü nefisleştirmiş, fakat azaltmış dalar denizine ve Akdenizin şark havzatır. Piyasanm açılması Cumhuriyet bay sına bağlanmış oluyor. ramından sonraya kalacak gibidir. BuAtina, Akdenizin deniz yollarmm nun da sebebi, mahsulün %35 40 ınm henüz dfnklenmemiş olmasıdır. Kanun mühim bir durağı ve hava yollannın en mucibince, piyasa, mahsul tamamen büyük merkezi oldu. Yeni tesis olunan denklendıkten sonra açılabilir. hattın ilk tayyaresi sekiz saatte Varjo Peri, Oliston kumpanyalarının, ge çen seneye nisbetle daha fazla mübaya vadan Atinaya Lehistan askerî ve sivil at yapacaklan haber alınmıştır. Her hava dairelerinin erkânmı getirmiştir. halde tütün müstahsilinin yüzü güle Leh tayyarecilerinin şerefine verilen cektir. resmî ziyafette Yunanistan Başvekili Îngiliz karakol gemisi yarın geliyor Meşhud cürümler kanummun verdiği neticeler Abidin Daver DAV'ER Trakyada imar işleri Edirne (Hususî) Trakyada bu yıl peynir ve kavun sevkiyatı iyidir. Tatbik sahasma konulan ağaclanma plân Iarı, fidan, kavaklık, yoncalık, sudan çayırı, koruluk için şimdiden hazırlık lar yapılmaktadır. Bağcılık ve çubuk için daha dört yüz dekarlık yer satın aImmıştır. Bütün Trakyada göçmenlerin sağlık vaziyeti de iyidir. Sıtma mücadelesi teşkilâtı bütün hızile ve tam kadro ile çaIışmaktadır. Bu kadro gelecek sene artacak ve mücadele yıllarca devam edecektir. Birçok yerlerde bataklıklar kurutuluyor ve cetveller açılıyor. Köy yolları ve köprüleri de ıslah ediliyor. Trakyanm her tarafmda yağmurlar durmuş ve dündenberi hava ısınmıştır. Bu yıl ilk olarak Trakya. muhtac ol duğu ipek koza tohumunu Edirnede çıkaracak, bu iş için pek yakında Ziraat Vekâleti tarafmdan bir kurs açılacak tır. Bu hususta para ve emir gelmîştir. ELİNt MAKİNEYE KAPTIRDI Zeytinburnu demir eşya fabrikası tornacılarından Abbas makinede teneke keserken elini makineye kaptırmış ve parmağmdan yaralanarak Ermeni hastanesine nakledilmiştir. ARABACI KAVGASI Fatihde oturan arabacı Sırrı ile Galata sakinlerinden hamal Ahmed arasında yük yüklemek yüzünden kavga çıkmış, hamal Ahmed, Sırrıyı bacağından bıçakla ağır surette yaralamıştır. Her ikisi de yakalanarak tahkikata başlanmıştır. İzmir (Hususî) Meşhud suçlar kanununun tatbikından çok iyi neticeler beklenmektedir. îzmir merkezinde 6 gün içinde 103 kişi mahkemeye veril miş, dörtte üçü mahkum olmuştur. Kanunun kolayca tatbikı için Izmirde mevcuda ilâveten sulh ve asliye ceza mahkemeleri ihdası zarurî görülmekteSon hafta içinde üzüm piyasası bir bu dir. Şimdiki kadro kâfi değildir. Esasen Lehistan Akdenize bahrî ve hava yolcuk kuruş daha yükselmistir. Şimdiye hâkimlerin mevcud işleri fazladır. Bu larile inmekle kalmayıp Milletler Cemikadar yapılan ihracat 20 bin tonu bul hususta Vekâlet nezdinde teşebbüsatta yetinde Filistinin Leh Yahudilerine kabulunulacağı söyleniyor. mustur. panmamasını şiddetle taleb etmiş ve bunların iskânına Filistinin haricinde dahi Şüpheli bir ölüm vak'ası KÜLTÜR tŞLERt yer istemiş ve Mandalar komisyonundaki İzmir (Hususî) Umumî kadınlar fkhsad ve Ticaret mektebi dan Hadiye namında biri, hastalanarak azalann artırılmasında ayak diremiştir. Memleket hastanesine yatırılmış ve bu Almanyanm ve Lehistanın arkasmdan bugün açılacak rada ölmüştür. Otopsi neticesinde şüp diğer devletlerin dahi Akdenizle alâkaŞehrimizdeki Yüksek İktısad ve Ti he hâsıl olmuş ve kadının, dostu Cev lannı artırmağa çalışacakları beklenmecaret mektebi bugün derslere başlıya det tarafından fena halde dövüldüğü lidir. caktır. anlaşılmış, Cevdet yakalanmıştır. ölüMuharrem Feyzi TOGÂY Maarif müfettişleri teftişe mün dayaktan ileri geldiği esası üzerinde tahkikata başlanmıştır. Leylei Miraç başlıyorlar Kadın, ölmeden evvel müteaddid ıs Maarif Vekâleti umumî müfettişleri rarlara rağmen bu hususta hiçbir şey Birinciteşrinin 13 üne tesadüf edeı» önümüzdeki perşembe günü memleke söylememiş, dostunu ele vermek iste recebin 26 ncı günü akşamı mübarek tin her tarafında dolaşarak tetkik ve memiştir. Fakat vücudündeki yara ve Miraç gecesine tesadüf etmektedir. teftişlerde bulunacaklardır. Maarif Ve bereler, otopsi neticesinde, Cevdetin akâleti yurdu muhtelif mıntakalara a leyhindedir. yırmış ve her .müfettişin gideceği mmM. Kemalpaşa Bursa yoluntakaları tayin etmiştir. General Metaksas on asırdanberi Yunan ve Leh milletlerinin birbirini takdir ey lediğini ve aradaki dostluğun çok eski olduğunu ve havalarda insanm zafer bulmasile Lehistanla Yunanistan arasında birbirini ayıran mesafenin kalktığmı söylemiştir. Ziyafetten sonra evvelce Selâniğe kadar uzanan Leh hava hattının Atinaya kadar temdidine müsaade veren mukavele imzalanmıştır. Bursada tayyare kulübü açılacak Bursa (Hususî) Şehrimizde bir tayyare kulübü açılacaktır. Türkkuşuna dahil olanlar bu kulübün tabiî azası olacakları gibi ayrıca kulübe aza olarak ta girilebilecektir. Kulübün merkezi Şehir kazinosu üstündeki bir dairede açılmıştır. ECNEBÎ MEHAFlLDE îngiliz sefiri Londradan geliyor Sa Majeste Îngiliz Kralı Sekizinci Edvardla birlıkte Londraya gitmiş olan tngiliz sefiri Sir Persi Loren bir haftaya kadar şehrimize dönecek ve Cumhuriyet bayraınında hazır bulunmak üzere Ankaraya gidecektir. da bir kamyon kazası Nüshası 5 Kurustur İTOrkiye 1400 Kr. tTOOKr. Senelİk Alb aylık' 7S0 I4S0 Ûç aylik 400 800 Bir ayhk 150 yoktur Bursa (Hususî) M. Kemalpaşa dan Bursaya gelmekte olan bir yolcu kamyonu, yolda bir köprünün çökmesi ü~ zerine altı metro aşağıya yuvarlanmış, yolculara bir mucize kabilinden hiçbir şey olmamıştır. Bu kazaya; kamyonun fazla yüklü olması ve istiab haddinden çok yolcu almış bulunmasının sebeb olduğu söylenmektedir. şeraiti I ıv° ş W»

Bu sayıdan diğer sayfalar: