September 12, 1937 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 9

September 12, 1937 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

12 Eylul 1937 CUMHURIYET Boğazları Lozan açmıştı, Montrö kapadı IBaşmakaleden devam} Acı bir kayıb Meşhur ressam Nazmi Ziya vefat etti (Baftaraft 1 inci sahtfede) Nazmi Ziya: 1882 de İstanbulda Ak sarayda Horhor mahallesinde ufak bir evde doğdu. Babası Fatihin hocası Ah med Şemseddin Molla Gürani ahfadmdan Ziya Beydi. Ziya Bey, zamanmın dolgun maaşlı mühim memurlarındandı. Hatta bir aralık kendisine Maliye Nazırlığı teklif edilmişse de reddetmiştir. Nazmi Ziya ilk resim tahsilini hu susî surette ressam Rıza Beyden aldı ve Mülkiye mektebini bitirdikten sonra 1902 de Sanayii Nefise mektebine girdi. Orada sıra ile M. Barnia'dan, M. Valeri'den, Oskan Efendiden ders gördü ve 1908 de Sanayii Nefiseden mezun olarak Parise gitti. Pariste Cormonn atölyesinde beş sene çalıştıktan sonra mütareke senelerinde İstanbula döndü. Nazmi Ziya 1917 den 1921 e ve 1923 ten 1927 ye kadar iki defa Sanayii Nefise müdürlüğü yapmıştır. 1937 ye kadar da Güzel San'atlar Akademisinde profe sördü. Bundan 24 gün evvel Güzel Sanatlar Akademisi büyük san'atkrın 35 senelik eserini bir arada teşhir etmiş tir. Onun san'at hayatınm en mühim bir hdisesi olan bu sergi henüz kapanma dan anî bir ölüm kendisini aramızdan alıp götürdü. Nazmi Ziya ne zamandanberi özledi ği bu sergiye doyamadan ve yakında Dolmabahçe sarayında açılacak olan Resim Müzesinde eserlerini lâyık olduğu bir çerçeve içerisinde göremeden gitti. Güzel San'atlar Akademisi, ayrıca sergisi münasebetile san'atkâr için bir kitab neşretmişti. Birkac gün sonra çıkacak olan bu kitabı görmek bile ona nasib olmadı. San'atı hakkında birkaç söz: İlk eserlerinde hocası Rıza Beyin ve meşhur Fransız ressamı Coro'nun tesirleri gö rülmesine rağmen o san'at hayatı bo yunca hiçbir san'atkârın tesiri altında kalmamağa muvaffak olmuştu. Nazmi Ziya yalnız güneşin tesiri al tmda kalnnştı. Nazmi Ziya günün her hangi bir saatinde tabiat üzerine düşen güneş tesirleri karşısındaki ilk intıbaını tesbite çalıştığı için impressionist lerdendir. Onün birçok resimleri önünde alınan ilk intıba san'atkârın her şeyden evvel güneşin, güneşli toprakların, güneşli denizlerin ressamı oluşudur. Onun iliklerine kadar güneşle yuğrulan resimlerinden, faraza bir meyvâya, bir yaprağa, bir dağ parçasına dokunsanız güneş fışkıracaktı. Nazmi Ziya, güneşi bazan mavi, bazan turuncu bir boya küpü gibi paletine sıkarak güneşi bezir yağı veya te rebantin gibi boyalarına karıştırarak çalışıyordu. Eseri 50 senelik Türk resmi içerisinde güneş dolu bir bahçe gibi uzayan Nazmi Ziya yeni müzemizde ve müs takbel müzelerimizde Türk resminin mübeşşirlerinden olarak en mühim yerlerden birisini alacaktır. Nazmi Ziyayı şahsan ve yakmdan tanımakla bahtiyardık. San'at aşkını milliyet karakterile birlestirmiş emsalsiz bir Türk olan Nazmi Ziyayı kaybetmiş olmak bizim için ayrı ve hususî bir elem ve hicran kaynağıdır. Memîekette ressamın o kadar özlediği san'at havatının inkişafı umududur ki bizi ve Türk milletini müteselli kıla bilir. Kendisine Allahtan rahmet diler, kederli ailesini, rüknü bulunduğu Akademiyi, arkadaş ve talebelerini bütün kalbimizle tazive ederiz. »umhuriyet İstanbul Posta Müdürlüğünden dün şu mektubu aldık: Gazetenizin 119937 tarihll nüshasının 9 uncu sahifesinin 4 üncü sütununda (İstanbul Posta, Telgrai Müdürlüğünün nazarı dikkatine) başlfclı şikâyet okundu ve tetklkat yapıldı: 1 Müştekl namına gelen havale, iddia ettiği gibi telgraf havalesi olmayıp posta havalesidir. 2 Havalename 99937 de İstanbul postanesine gelmiştir. Adres (Cağaloğlu Hilâliahmer caddesinde 70 numaralı hanede Gördüs jandanna kumandanı Hasan) olarak yazılıdır. O gün son tevziata çıkan müvezzi Hilâliaiımer caddesinde 70 numaralı bir ev mevcud olmadığı için ihbarnameyi geri getirmiştir. Ertesi sabah o havaliyi daha iyi bilen diğer bir müvezzile araştırma yaptırılmış ve bu müvezzi, müşteki namına gelen mektub ve gazete adreslerinin hafızasmda bıraktığı iz delâletile mumaileyhin (Cağaloğlu, Hamam sokağı, 4 numaralı evde) ikamet ettiğini hatırlıyarak ihbamameyi oraya götürmüşse de kapıya çıkan bir çocuk Hasanın evde olmadığını söyledıği için geri dönmüş ve müteakıb tevziat zamanında tekrar gittiğinde ihtiyar bir bayanla karşılaşmıştır. İhtiyar bayan, Hasanın içeride olduğunu söyliyerek imzalı kuponu geri getirmek üzere ihbarnameyi almış ve biraz sonra da Hasan imzalı kuponu geri getirmiştir ki bu kupon mahfuzdur. Müşteki saat 17 de evvelâ tevziat dairesine ve sonra da posta muavinliğine müracaatle ıhbarnamenin ilk getirllişinde eve bırakılmamış olmasından hiddet ve asablyetle şikâyet etmlş ve kendilerine müvezzi talimatnamesi hükümleri izah edilerek müvezziln av detini beklemesi ve Işin tetkik edileceği bildirilmlşse de bütün bunlarm müşkülât göstermekten başka birşey olmadığını iddia ederek çıkıp gitmiştir. Gazetenize de# adresini Hilâliahmer caddesi No. 20 olarak vermek suretile 3 türlü adres gösteren ve sureti teslimi yukarıda izah edilen ihbarname ile sikâyetinin ferdasına tesadüf eden 119937 sabahı glşemize müracaat edip birinci olarak parasını alan müştekinin iddia ve ifadeleri, tamamen hakikate muhalif olup gayrikabili red olan yukarıdaki izahatla da an lasıldığı üzere, adreslndeki yanlışhğa ragmen ikametgâhı aranıp bulunmak suretile kendisine büyük bir kolaylık gösterilmlş ve bu arada, kendisinin evde bulunmamasına rağmen ihbarname kuponuna kendl im zası atılmak suretile müveziimizin emniyeti snllstlmal edîlmiştir.> GÜNÜN BULMACASI 1 2 3 1 Bir şikâyetin cevabı 2 S i 1 1 • 4 6 8 T 8 9 10 • • • • • • OTELLER HASTANELER ve MEKTEBLER Kaloriferlerinde EVLER ve APABTIMANLAB Lozan muahedesine göre Sulh zamanında: Karadenizde sahili olmıyan devletler, Karadenizde mevcud en kuvvetli donanmanın azamî kuvvetini tecavüz etmiyecek kadar harb gemisini bu denize gönderebilirler. Bununla beraber, her zaman, beheri 10,000 tonu geçmiyen 3 harb gemisi göndermek salâhiyetini haizdirler. Bu şerait altında, Karadenıze gece ve gündüz girip çıkmak serbesttır. Bu işle Boğazlar komisyonu meşgul o lur; fazla gemi geçerse, Türkiyeye bundan hiçbir mes'uliyet terettüb etmez; yani kimse mes'ul değildir. Harb zamanında Türkiye bilarafken: Gene yukanki tahdidat dairesinde gündüz ve gece geçmek serbestisi vardır. Yalnız bir kayıdcık ilâve etmişler, «A/aamafih bu tahdidat muharib devletlere, bunlarm Karadenizdeki muhariblik /ıukukuna irası halel edecek surelte taibik edilemiyecektir.» Yani muharibler, istedikleri kadar kuvvetli bir donanmayı Karadenize geçirebileceklerdir. Türkiye bitaraflığa riayet edecek, Boğazların sularında ve havasında geçışi gücleştirecek hiçbir tedbir almıyacaktır. Yani Karadeniz devletleri ve muharib devletler, Türkiyenin bitaraf kaldığı bir harbde, donanmalarını istedikleri kuvvette ve istedikleri zaman, BoğazJardan geçirebilecekler; biz seyirci kalacagız. Yalnız muharib gemiler Boğazlarda hasmane harekette bulunmıyacaklar; bulunurlarsa Boğazlar müsellâh olmadığı için bu kaydm kuvvei müeyyidesi yoktur. Harb zamanında Türkiye muharib tken: Türkiye ile muharib olan devletin harb gemilerini geçirmemek hakkımuı lutfen kabul etmişler amma bitaraf devletlerin harb gemileri ve tayyareleri gene sulh zamanındaki şartlarla tam bir geçiş serbestisine maliktirler. Türkiyenin düşmana karşı alacağı tedbirler, bitaraf gemilerin ve tayyarelerin serbestçe gecmesine mâni olmıyacaktır; yani mayin dökemiyeceğiz ve düşman da rahat rahat geçecek, demektir. Denizaliı gemileri: Türkiye ile hali sulhta bulunan devMetlerin denizaltı gemileri Boğazlardan ancak suyun yüzünden geçeceklerdir. Görülüyor ki Lozan muahedenamesine Karadeniz devletleri için, Boğazlardan harb zamanında da, sulh zamanında da geçiş için hiçbir kayıd ve şart konu!mamışhr. Konulan ehemmıyetsiz kayıdlar, bilâkis Karadenizd* sahili olmıyan devletler içindir. Yani Giornale d'ltalianın sevmediği Sovyet filosu, Lozan muahedenamesile Boğazlardan her istediği zaman bütün kuvvetile girip çıkabilirdi. Türkiyeye haber verilmek şartile tekbaşlanna, gündüz ve suyun yüzünden geçebilirler. Şimdi iki muahedenin ahkâmını nıukayese edersek görürüz ki Lozan muahedenamesile açık olan Boğazlar Montreux mukavelenamesile kapanmıştır. Eskiden harb gemileri, bilhassa Karadeniz devletlerinin harb gemileri Boğazlardan sulhta da, harbde de serbestçe girip çıkabilirlerdi. Şimdi ise bütün harb gemilerinin geçişi bir takım kayıd ve şartlara bağlanmıştır. Muhariblerin geçişi ise hemen hemen tamamile menedibniştir. Filvaki, Italyan gazetesinin bolşevik korsanları dediği Sovyet harb gemileri eskiden Boğazlardan tam bir serbest! ile girip çıkabilirlerdi; hem bu serbesti, meselâ Italyan harb gemilerinin serbestisinden daha fazla idi. Bugün ise Montreıut mukavelenamesi, Sovyet gemilerini diğer devletlerin harb gemilerile ayni bağiara tâbi tutmuştur. Yalnız, 15,000 tondan büyük Sovyet gemileri, iki torpido refakatinde teker teker Boğazlardan geçebileceklerdir. Harb zamanında, muharib Sovyet gemileri de diğerleri gibi Boğazlardan girip çıkamıyacaklardır. Görülüyor ki Montreux mukavelenamesinin Sovyetlere Akdenizin kapılannı açtığı iddiası tamamile gayrivaridchr. Italyan gazetesinin bu iddiasında hakikatin şemmesi bile yoktur. Şu halde, Italyanm Montreux mukavelesine, Boğazları ve Akdeniz yolunu açtığı için değil; bilâkis Bogazlan ve Karadeniz yolunu kapadığı için, iştirak etmemiş olduğuna hükm«tmek lâzım gelmez mi? Hakikat şudur ki eskiden bekçisiz olan Boğazlar, şimdi sahibinin elindedir ve bu sahib evinin kapılannı herkese karşı gayet dürüst bir şekilde muhafaza etmektedir. Bundan Giornale d'ltalia da memnun olmalıdır. 5 6 1 • • • • • • SOBALARINDA ve g • • • Soldan sağa: 1 Küçük odalar. 2 Zevce, zayıf ve biöldn hayvan. 3 Eskiden mürekkeb onunla kurutulurdu, duvarı klreçleme. 4 Üsküdarda bir semt, bir emir. 3 Subayuı silâhı, bir edatın kısaltılmı^ı. 6 Bir i? hakkında beyan edilen fikir, tutan parmağını yalar. 7 Bir hayvanın yavrusu, nedimler. 8 Bir yemiş, birçok nota. 9 Yalvarma, vilâyet. 10 Insan öyle olsaydı cihan cennet olurdu, birbirinde alıp vereceği kalmamaklık. Yukarıdan aşağıya: 1 Mizahî resim. 2 Eskiden bir hayvanı terbiye edip sokaklarda oynatırdı, bir işe kuvvetle sarılmaıklık. 3 Yer, yüksek. 4 Bir renk, bir defa daha tekrar edersenlz bitmez tükenmez söz olur, eşya. 5 Kesen. 6 Eğlence, göçebe. 7 Kanadlı hayvanlarda bulunur bir kemik, bir edatın kısaltılmısı. 8 Eskl ünvanlardan, çocuk doğurtma san'atı. 9 Bir Vekilimizin adı, pratik. 10 Birçok Hind hükumdarı. EvrelkJ bnlmacanın halledilmiş şeklJ TÜRK ANTRASiTi :ULLANMALIDIRLAR| Çünkü: En iyi ve en idareli dumansız kömürdür. Satış merkezi: GİLKRİST VOKER ve Ksi Ltd Galata, Yolcu Salonu karşısında Taair Han 5 inci kat. TeL 44915 ve 44916. Kuruçeşme: Kuruçeşme caddesi No. 25 39. TeL 36.213 ve 36.21 MUTFAKLARINDA Satılık mükemmel hane Ayaspaşada Almanya sefarethanesi altı sokağı (Çifte Vav) sokağı 5 No. lı kalorifer, sıcak su ile alafranga aptesaneyi havi, banyo ve kurnalı gayet lüks hamam, bahçe, kuyu, terkos, sahrınç ve Hamidiye gibi misli bulunmıyan sulan ve alaturka ve alafranga iki mutfak, çamaşırlık, mermer iki taşlık, iki sofa ve alft oda muşambalı ve boyalı ve her türlü konforu ve nezareti haiz iki veya üçe kabili taksim muntazam hane maktuan 6500 liraya satılıktır. Karşısında Osman ağaya müracaat. AİCİEİMİAİŞI1 R AİN ÎCİE V ilz • Rlt CİAİ I S • L • K AİV AİS, B E D AİV A • A B • AİD E DİB D A Y A K! DİB L • İK AİL E • Eİ E L İİMİB N A Tll R, M İ L • T A M • S II • R t Z E • A L IM 10 B A KİU • A N A N E 4 Manisa İlbaylığından: 1 Manisada yeniden inşa edilmekte olan Memleket hastanesi için: 100 aded kemerli ve çeük somyalı hasta karyolası, 25 aded üstü kristal camlı komodin, 50 aded demir iskemle, 90 aded çekmeli etajer, 12 aded hasta karyola arkalığı, 2 aded şariye, 6 aded üç kanath paravana, 5 aded hasta muayene masası, 4 aded port flâken ikili, 2 aded port flâken dörtlü, 4 aded port küvet iki tommilli, 4 aded port küvet bir tromelli, 5 aded port irigatör, 2 aded pansuman arabası, 2 aded pansuman arabası tromelli ve küvetli, 4 aded müteharrik alet masası, 2 markoz dolabı, 3 aded arabalı sedye. 6 aded alet masası, 6 port küvet, 12 port küvet birli, 6 aded müteharrik tabura, 3 aded sabit tabura, 6 aded eskabo iki basamakh, 10 aded müteharrik yatak tablası, 5 aded yemek tevzi arabası, 5 aded duvar vitrini, 6 aded kirli mevat arabası, 6 aded kirli çamaşır arabası, 10 aded çocuk karyolası, 1 aded temdit karyolası, 2 aded fahız temdit nizabesi, 2 aded tek temlik nizabesi satın alınacaktır. 2 Bu eşyada aranılan vasıflar ve şartnamesi Memleket Hastanesi Başhekimliğinder parasız olarak almabilir. 3 İhalesi 23/9/937 saat on bir buçukta Vilâyet Daimî Encümeni 8nünde yapüacaktır. 4 Ekpiltme kapalı zarf usuliledir. 5 Muvakkat teminat 648 liradır. 6 Taliblerin 1937 yılı Ticaret Odası vesikasını hâmil olmalan ve tekliflerini mübeyyin olarak 2490 sayılı kanun dairesinde hazırlıyacakları kapalı zarflarım üçüncü maddede yazılı tarihte saat on buçuğa kadar Manisa Valiliğine vermis olmalan ve bu zarfların kanuna uygun bir şekilde gönderilmiş bulunması ilân olunur. (5962) AB1DIN DAVER Balkan Antantının Konferansta raporu (Baştarafı l tnct sahifede) 1 Balkan devletlerinin emirlerindeki deniz vasıtaları kendilerine tevdi edilmek istenilen karakol vazifesini deruhdeye muktedir değildir. Bu sebeble her memleJcet yalnız kendi kara sularında karakol vazifesini deruhde etmelidir. 2 Bu memleketler icabında aralarında teşriki mesai etmelidirler. 3 îngiltere ve Fransa tarafından dermeyan edilen arzu mucibince Akdenizde karakol vazifesi bu iki devlete tevdi edilmelidir. Rapor diğer Balkan devletlerinin de bu neticelere muzaheret edecekleri iimidini izhar fcmiştir. Raporun kıraatni müteakıb, Bulgar Başvekili M. Köse îvanof söz alarak, Balkan Antantı tarafından yapılan tekliflere muzaheret ettiğini bildirmiştir. Bunun üzerine îngiliz Fransız mü§terek projesinin madde madde müzake resine geçilmiş, bazı maddelerin tadili, bazılarının da lâğvı suretile tam bir anlaşma elde edilmiştir. Romanya murahhası M. Antonesco bu kadar kısa bir müddet zarfında bü yiik bir muvaffakiyet elde ettiğinden dolayı konferansı ve reis M. Delbos'u tebrik etmiştir. M. Delbos teşekkür ederek, bilmukabele murahhaslara, yardnnlarından dolayı teşekkürlerini bildirmiştir. İst. Borsası 11/9/937 Kapanı* 630. 626. 127.50 Dolar 123. 92. Frank 86. 115. Liret 115. 84. Belcika Fr. 81. 23. Drahmi 18.50 580. tsviçre Fr. 570. 21. Leva 20. 70. Florin 65. 84. Kron Çek 74. 23.50 Şilin Avustarya 21. 31. Mark 28. 23. Zloti 20. 25. Pengo 21. 15. Ley • 12. 52. Dinar 48. 32. Kron tsvec 30. 1050. Altın 1049. 258. Banknot 257. ÇEKLER Kapanış Açıhş 628. Londra 628. 0.7850 NewYork 0.7872 Paris 22.1425 22.1425 Milâno 14.9634 14.9634 4.6772 Brüksel 4.6772 Atina ' 87.0225 87.0225 3.4275 Cenevre 3.4275 Sofya 63.6942 63.6942 1.4318 Amsterd. 1.4318 Prag 22.5716 22.5716 4.1735 Viyana 4.1735 Madrid 11.7038 11.7038 1.9622 Berlin 1.9622 4.14 Varsova 4.14 3.9810 Budapeşte 3.9810 Bükreş 107.0063 107.0063 34.435 Belerad 34.435 2.7356 Yokohama 2.7356 Moskova 20.3375 20.3375 3.0884 Stokholm 3.0884 ESHAM Kapanıs Açılıs 10. Aslan çimento 10. 91.25 Merkez Bankası 91.25 İ S T İ K B A ZL A R Acılış Kapanış Türk borcn ! Peşin 13.95 » IVadeli 14. 96. Ergani 95.75 T A HV t L AT Acılı$ Kapanış 38.60 » Mümessil Peşin 38.60 Sterlin P A RA L AR Montrö mukavelesine göre Sulh zamtmmda: Bütün harb gemileri, Türkiyeye 10 gün evvel haber vermek şartile Boğazlardan geçebilir. Transit geçen harb gemileri 15,000 tondan ve adedce 9 gemiden fazla olamaz. Türkiyenin kabul ettiği nezaket ziyaretleri müstesnadır. Karadenizde sahili olan devletlerın 15,000 tondan büyük gemileri iki torpido refakatinde birer birer geçebilirler. Boğaz mıntakalarından tayyare gecirmek memnudur. Tayyareler, yalnız Türkiyenin gösterdiği hava yollarından geçebilirler. Karadenizde sahili olmıyan devletler şimdılik 30,000, ileride 45,000 tondan fazla gemiyi Karadenize sokamazlar. Ecnebi harb gemileri bu denizde 21 gün den fazla kalamazlar. Bu miktar, Karadenizde bulunabilecek muhtelif ecnebi harb gemilerinin umumî tonajıdır. Hcrhangi bir devlet, münferiden bu miktarın üçte ıkisinden fazla gemiyi Karadenizde bulunduramaz. Harb zamanında Türkiye bitaraf ken: Muharib olmıyan devlctlerin harb gemileri, sulh zamanındaki şartlarla geçebilirler. Muharib devletlerin harb gemileri Boğazlardan geçemezler. Yalnız, Cemiyeti Akvam paktı kadrosu dahilinde yapılıp tesçil ettirilen ve Türkiyeyi de taahhüd altma sokan mütekabil muzaheret muahedeleri mucibince taarruza uğnyan bir devlete yardım için gönderilen deniz kuvvetleri müstesna. Muharib gemiler Boğazlarda hiçbir hasmane harekette bulunamazlar. Harb zamanında Tüıkiye muharibken: Türkiye muharibken bitaraf harb gemilerinin geçmesi de tamamile Türkiye hükumetinin keyfine bırakılmıştır. Türkiye, kendisini yakırt bir harb tehlikesıne maruz görürse harb gemilerinin geçmesini gene menedebilir. Denizaltı gemileri: Denizaltı gemilerinin Boğazlardan geçmesi memnudur. Yalnız Karadeniz devletlerinin başka bir memîekette yaptırdıkları veya satın aldıklan gemilerle başka bir memlekete tamire gönderdikleri denizaltı gemileri müstesnadır. Bunlar, Çanakkale Jandarma Satınalma Komisyonundan: Ertakın dnsi Kilo Tahmlni bedel Lira Ku. Muvakkat İhale Teminat gflnleme cL Lira Ku. GGnO Nasıl Saab olacaği Sığır eti 115300 34590 00 2594 25 29/9/937 Çarşamba 15 Kapalı 1 Çanakkalede bulunan Birinci J. Alayma bağlı 1. 2. 3. üncü J. Taburlarınm (2, 3, 9. sayılı J. okulları) 1 eylul 1937 günlemecinden 30 nisan 1938 günlemecî sonuna kadar ihtiyaçlan olan (8) aylık yukarıda yazüı bir kalem erzakın hizasmda gösterilen günlemeç gün ve saatte 2 inci Tabur (3. sayılı J. okul) karargâhında salâhiyettar Komisyonca eksiltmesi yapılacaktır. 2 Teminat mektubları ihale günü ihale saatinden bir saat evvel Komisyona teslim edilmiş olacaktır. 3 Şartnameler Çanakkalede J. Satınalma Komisyonunda parasız verilebilir. (5967) Milletler Cemiyeti asamblerine gidecek Yugoslav heyeti Belgrad 11 (A.A.) 13 eylulde Cenevrede açılacak olan Milletler Cemiyeti asamblesinin on.sekizinci içtima devresinde Yugoslavya Kralhğını temsil edecek olan murahhas heyet şu suretle teşekkül edecektir: Heyet reisi Başvekil ve Hariciye Nazırı M. Stoyadinoviç. Murahhaslar: Yugoslavyanın Paris sefiri M. Pourich ve eski nazırlardan M. Gassan. Nazmi Ziyanın arkadaşlarma ve talebelerine İstanbul Defterdarlığından: Not: Dünkü fransızca bültenlerimizde Milletler Cemiyeti asamblesinin açılma cel sesinde riyasete «Ağan Han» ın intihab edileceği doğru olarak yazıldığı halde türkçe bültenlerimizde bu isim sehven «Karahan» şeklinde yazılmıştır. Tashih Güzel San'atlar Akademisi direktörlüğünden: Akademi resim şubesi profesörlerin den Nazmi Ziyanın cenazesi 12/9/937 pazar günü saat on bir buçukta Süley maniyede 18 No. lı Avnipaşa sokağın daki evinden kaldırılacak ve na mazı öğle vakti Beyazıd camisinde kı lmacaktır. Bundan sonra cenaze, Sirkeci ve Kadıköy tarikile Erenköyde Sahravice diddeki aile mezarlığına taşınarak defnedilecektir. Köprüden 12,40 ve 13,15 te kalkan vapurlarla Kadıköy iskelesinde cenaze merasimine yetisilebilir. Macaristan ve Küçük Antantm vaziyeti Budapeşte 11 (A.A.) Kabine top lanarak Hariciye Nazırı Kanya'nın beynelmilel vaziyet hakkındaki izahatını dinlemiştir. Siyasî mehafilde beyan olunduğuna göre, Kanya, Cenevrede Macaristanın Küçük Antant devletlerile münasebetleri meselesini müzakere edecektir. Küçük Antant her şeyden evvel ekalliyetler meselesdni esas itibarile halletme dikçe Macaristanla bu memleketler arasında hiçbir teşriki mesaiye imkân görülmemektedir. İSPARTADA Sebat Kütübhanesi Yunus oğlu Lutfi Cumhuriyet Gazetesinin ve bütün mekteb kitablan, kırtasiye, gazete ve mecmualann tevzi yeridir. Kent Dükünün, temmuzdanberi Avrupada yaptığı seyahat meyanmda, Avusturyaya da uğrıyacağı ve orada Kalorifer, asansör, sıcak su, parkardeşi Dük de Windsor'u ziyaret edeke ve saire gibi modern konforlan ceği söyleniyordu. Kent Dükü, sabık havi, 4 7 8 odadan mürekkeb Sekizinci Edward'ın en fazla sevdiği geniş ve sıhhî apartımanlar kirakardeşi olduğu için, bu ziyaret gayet hktır. Cağaloğlu Nuruosmaniye tabiî görülüyordu. caddesi, 5. Halbuki, Kent Dükünün. sabık Kralı Alman Yugoslav iktîsad ziyaret etmeden İngiltereye avdete kakomitesi Zayi Hüviyet varakamı kaybet rar verdiği şayi olmuştur. Bu kararın, tim. Yenisini çıkaracağımdan hükmü Belgrad 11 (A.A.) Alman YugosDükün kendLsi tarafından istenilerek değil, bazı nazırlann müdshalesile ve lav daimî iktısad komitesi dün Dub ypktur. Hukuk Fakültesi 5701 Şinasi rovnik'te mesaisine başlamıştır. rildiüji rivayeti do]a=rpp1tadır. Kent Dükü kardeşile öü görüşemiyor Kiralık Apartıman Muhammen senelik kira kirası müddeti Lira Yıl Kadıköyünde Kalamış vapur iskelesinde Zühtüpaşa mahallesinin Fenerbahçe caddesinde üstünde bir odası bulunan 46 numarah bahçeli dükkân: 81 Ayni yerde üstünde büyük bir salonu ve arkasmda 192 metre murabbaı bahçesi bulunan 48 numarah elyevm meyhane olarak kullamlan dükkân: 198 Ayni yerde beş oda vesair müştemilâtı havi 52 numaralı kârgir ev: 201 Ayni yerde Kalamış vapur iskelesi caddesinde içinde 24, 6 numaralı iki büfe ve bir sandalya deposunu muhtevi 102 1443,5 metre murabbaında kır kazinosu: Ayni yerde kır kazinosu kenarında denize nazır bilâ numaralı baraka: 15 Azapkapıda Hacıâmâ mahallesinin Yenikapı caddesin de 30 numaralı dükkân: 40 2 Ayniyerde 32 numaralı dükkân: 40 Galatada eski Sultanbeyazıd yeni Hacımimi mahallesinin eski Zarifi yeni Kale sokağında eski 2, 4 yeni 24 numarah ev: 180 2 Yenikapı Yah mahallesinin Kumsal sokağında elyevm kalafat yeri olarak kullamlan 100 metre murabbaındaki deni7den dolma arsa: 60 2 Yukarıda cins ve mevkileri yazılı emlâkin hizalarındaki bedel ve müdr detler üzerinden açık arttırma usulile ayrı ayrı kiraya verilmesi on gün uzatılmıştır. İsteklilerin ve tediye şeraitini öğrenmek istiyenlerin 20/9/937 pazartesi günü saat on dörtte yüzde yedi buçuk pey akçelerile Millî Emlâk Müdürlüğünde toplanan Komisyona gehneleri. cM.» (6093) Cins ve mevkii İstanbul P. T. T. Vilâyet Müdürlüğünden: Idare bendiye ihtiyacı için nümunesi veçhile 4000 kilo ince sicimin ahmı açık eksiltmiye konulmuştur. Eksiltme 27/9/937 pazartesi günü saat 15 te Büyükpostane binası birinci katta İstanbul P. T. T. Vilâyet Müdürlüğünde mü teşekkil Ahır Satım Komisyonunda yapılacaktır. Beher kilosunun muhammen bedeli 90 kuruş, muvakkat teminatı 270 liradır. İsteklilerin şartname ve nü munesini görmek ve muvakkat teminatlarını yatırmak üzere çalışma günle rinde Müdürlük idarî kalemine eksiltme gün ve saatinde de Komisyona mü racaatleri. (6112)

Bu sayıdan diğer sayfalar: