14 Ekim 1937 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7

14 Ekim 1937 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET 7 Sabiha Gökçenin arka- daşımıza verdiği mühim ve meraklı izahat ardımandan, keşiften, arazi şarila- , irtifalardan, haritalardan bahse- anların fikirleri de hep o- müvazi, e bir. meslek olgunluğu içinde kavrayıp bal iye Bir aralık |. ın zık, dedi. çiz li doğrusu, |7 al ai G5 | atı Me Onda izlik hissemiz büyük iz dl Sine ve arka. di farını ie yi gelmiştim. Fakat ma dem ki imkânı yok, müsaade buyurun da e m ça bozuyor. yordunuz? Sabiha Gökçen uçmak üzere ekti; Yazık, ne şanssızlık, hava bozduk- — Bu manevrada kaç metrodan uçu- — 1500, Biliyorsunuz ki bu bir va- zife uçuşudur. e biha ökçen gene kendini kapar. - Ege manevralarının| füli safhası bitti Bugün Germencikte kritik yapılacak e 1 inci alın Harekât, cereyan diğ Ma önel” dren zabitin- den en gerideki neferine kadar iki bi da son gayeleri MY e sevgisi, verilen kumandanın yerine ge- tirilmesi, gösterilen noktaların tutulması hususlarında bütün yazifedarlar şayanı ir raman ve yaşatan örnekler halinde akşama kad uğraştılar. evraların son safhasında siper harbleri devam ederi Msi de Mi Tu in rafın keşif ve-bombardıman tayyareleri, van Si e vazifelerine devam ediyo, ünkü çar; İzmir 13 (Husu: e den) — 13 od sabahı Bayel bir sik- Göl şt. ike keşifleri, lan öbür ucuna kadar uzanan dam irtifaı, adalar, tayyare meydan- e havacılık mevzuu içinde birçok nubundan Oalr slm mu- kabil taarruza geçen Kırmızı tal e hilden itibaren. çok Yıpranan Ma avi kı MB mas etti: İlk in hava müthiş surette nekadar sicak, tasavvı üzla, ii uçuyor - geldik. ik takib ii Bilhassa ve - Dereköy, etrafındaki o muharebeler lek şiddetli olmuştur. araova garb siri ari Kırmızı diz arruzu inkişaf iniş ve 16 kiloi ometro Med ta- mn açtık, dik tekel karli - Tin ipin sordum: cı kızlarımızı nasıl buluyor - e Yetişiyo rlar mı? ve içi bir gururla güldü etişiyorlar. Bunlardan bilhassa “İN aciye Şe Yıldız Uçmanı söyliye-| p, ve Bi getirdiği ir önünde Pen alar hiçbir fütur getirmiyerel ayret ve fedakârlıkla mi ır, Mavi kuvvetler Azizi iziye sikimle Gl DR lar e de, Selçuk şimalindeki sahil mıntaka- “İle hareket i ağam mavi orduyu sol ce- e a EE Ee ai ie ru dir? Hiç düşünme: — Ders, dedi ii im için kuvvetli bir Gübelei tri , Ve bir- Teci in ile gibi sallı ve Abdürrahmanlar k; r güzel gizleniyordu. Hayret vE kumandanları Yaptı bilirim. Aklıma gelmişti: EE indi RL e — Seyid Rızayı görmüştünüz. değil dim mi? Ri im dedi, gördüm. “Bitmiş. anetin ağırlıkları altında e - zmir, Vie olmuş. vr kendisin& |” nıtmak ve anlatmak istediler, kafası saian, Zaten ne kafası olabilirdi? e ana sonra nihayı et ona «Size yan biri çevi uzıların ii taşıdığı t lida VE nokta. AZ b » Bon bamı çeki kaldı, tehlike eh ere dokunup patlaması mu - nm verdim Yere yakla - m Be m bombayı Heli ld, * versin bomba kendi zi E. ii kala dını bombardım, başıma ne geldi. EE takılı bombanın y, hakkaktı, arı gayet tabii Ben de hayret mek dedim, bu ürk. vin? mbardımana iş- abiha v Gö en bul gl sb söylüyor içindi idi ki Mavi , dedi uvveti a idim. olarak ii ilim > ii defa da pil ombardıman tayyaresinde Ve son bombardımanlarda ben d. hir Gi gene ufuklara bak, sım ihtiyatlarının tesirile Aydın ve sını ıslah eti lişan düşmanı iii ei üslerine çekilmiye imkân b, e ei işlerdir; « tayyarelerinin top- la; iş ei ei ER daha çok e ni İki taraf hava kuvvet- ee e Çalışlar'a sureti a imekle beraber kum: il ve yen hak kındaki takdir ve se- lâmlarının kendilerine bildirmelerini ri- ca etmişlerdir. eni Fevzi Çakmağın orduya gönderdiği tamim Marş Ki Gk orduya gönderdiği em nevralarını bidayetten iti- ban takla özlerim ile mahallinde ta- hb buyuran Cumhurreisimiz At tatürk ol al harl rbin icablarından larak diyince e anlamış, benimle e mak istemiş. Fakat biz a etmiştik. nunla konuşmağı ben terdim. çok enteresan birşey olac: ği vi ha Gökçen e 'kumandan- ön. Di Bi dersiniz, dedi, bugür ra a fakat bizi inik edi Mİ mıyoruz bir türlü. olurdu uçsayı Ni her zaman uçuyordu. Fakat asıl biz haki ikaten | talihsizliğe uğramış bigün şuna Mİ üştük, Yüreğim ai MZ rhan Rahmi Ef yl ka aris 13 En ye Et, Eu tanla Çe- sefirleri tarafından imzalanmıştı . Bu, | nev B hâlâ | konsolos arbleri, ma- gününde Ee etmiştir. u ara kai tayyareci A kızı Sabiha Gn faaliyetleri nazarı ii ie mağa çalışmışlardır. Hava hi aların her da dikkati celbediyo; rome b kei bitmiş- arın ordunun ik tı ve yapılacak kik le Pen ordusunun resmi- Ed İemizçile ecnebi bulunan bütün mii el ataş eiiliererde İzmirde tarafın çil yakından takib etmiş- tir, Ordunun disiplin ve enerjisini suba; Bi ların kaf gayretlerini ve bi ük kı hepi | kom lanmasını, utanlarla a Madi kabiliyet ve maharet Tl Vie la tal ği b rmuşlar, e bulu et erkânının u tal Si im kli a - selâmlarile bir ie gisi me tamimini emir buyur- şlardır. ie ON uya gösterilen bu yüksek iltifatları | benim de göğsümü iftiharla kabartmıştır. Gösterilen bu gayret ve muvaffakiyete ben de teşekkür eder bu hususun bü tün tan, subay ve erlere tebliğini tami - > madalyalar giz Okun muhabirimiz. yraları sona ei kdirl arın TE kritik yapılacaktır. E ilede ve b lm Bask Mareaya iştirak eden bütün davetli - lak Yl $ reşal Fevzi Çakmakla Ordu Mi İm Manevra Rl Hafif makineler yn mevzilerde kumanda; Mimi yi ve Neşri; nla gi Bir tayyare filomuz bulutlar intibaları kle rü manevra yerinde, arasında, yi Tefrika: 8 Dedim k ii Gi kızlar ne Kendil fakat bir kürlü likelidir Kan ekb nekadar açılsalar muhafaza sdebrer Köylü kız & için bu. yol çak teh: il içinde sordu: e deli İstiyor. Götü i memiş. Ben, hat ya ban di da Zehrayı göl — Sakın hal d e e bana Zehra- be Şaziye itiraz etmedi M3 köy hayatını la eğer ben yokken, k tak usı dı küçük, m 4 e de- a ye la e da ii sıraya ev- l üdden başka ağacı|”! Dimıyan va bir Köy, Çocuklüğünda bu kız EN ayık kara imsi miş Kokayorun Hi onu yapay a ei re ğında Yazan: Server Bedi << denbire serpm iş ve hem yüzü süzlmeğe ba Seveze olduğu içi hem ii mi çok in köyde a m çi ona da «Din- Zehranın i inde <delmi , mavi taş düğmeleri i A başında bir Zel yolu turu; eştemal... dale beraber, kar; ii Bem oyı m kıvrıl le oynasın. B de güzel şarkı söylüyor Ki sesi anl yi EE Bile de. Bak şimdiden süse e sarmış. Şaziy: e de ai ki: oynattı Vallahi ele sey. Vid be İka > 2 Bülbül gibi öğrenmiş. İki tanesini bana okudu: Gökti k esi sazan beşini vardım köm: İ ia imiş edim gözlerimin Kahvenin önünde yâr beni gördü Çık al ve ie b asker dağ ider oldum vay in siz birbirinizle | 7 en geldi Maşali “ lamakıllı dost olmuşsunuz. le eli Vini konuşmadım. ktiz — Ne yapayım? dedi, Konyada hi bildiğim yok. Yalnız başıma canım e iyor. — Hakkın var amma kızın açılması- na pek meydan verme. a alin n öyle görmüyorum. Ekti ci yılıyor. Kanım büyük bir emniyetle bağırdı: . Vallahi fenalığından değil, da, v ve khz Flân ampul yan- dm w . Pencerenin önünden si La ması da fenalığından değil. Kar: Ki ee dinliyor. öylerinde gramofon yok muy- — a olacak? Babası onu bir | m“ iki defa Sivrihisara götürmü; md e Vm Bana : Biz dea ım diye. Ona tina, Erin. on da,r: ece em biliyor musun, ii pş e zi aya mısın? rkında idim Del lim, dedi tti, çok izel Eskiden ne- ler Terim bakayım? He... «Geliyo diye ceği yerde «gelip batır» de Ni Koşl» ei e vi çeri Çiçekle biraz rinde eski pek azmış. Oui Tini sini ER çiçeğe Ni Piran nı da Fazl azıl. Biliyor musun, söyliyeyim, bizim gibi olmak, in ni ol- ak arzusu var, e Köy le ik e b e beline ii ye taklidi Karia Zehranın köy türkülerini de yaparmış. Bak elektrikleri yak- iyoru; ei Gk ii Ni düğmeleri o çe-İlir gelmez İstanbula hareket ii mm Bi vermiyor- bu tef muş gil yan: Asil bu kızın oradaki hallerinden korku- yorum. — Mez ben kefilim. daha Zehranın hiz evvel göğ- sünü rim nasıl değdirdiğini anlata- caktım. Fakat bizim titiz Şaziyeye hiz - metçi beğendirmek zor olduğu için, Zeh- z | ranın kazandığı teveccühü dağıtmak iste- Pekâlâ, dedim. Mi iki gün geçti, başka birşey daha e bir erkenden Tr sabah ie gm Ben Uyuyormuşum. Zehray je El kahvaltısını odasına götür! O sabah ben yat takta ca şöyle m ak özlerimi açin- ördü, ın yal ynda, yere diz benim belim hiza - ii oymuş, başını a- n içine almış, si bana dik- yüzüme bakıyor, gülümsüyor: Ben ilkönce bu pozdan en fena manayı cıkardım. Sonra, karşı tarafımdaki masa- nın üstünde valtı tepsisini görünce, Zehranın odama meşru bir sebeble gir- Zeh dok endir sında şiltenin üstüne vuçlarının “İmiş, sems a ii Kor m. Ge- vi anladım. Fakat bu poz ne oluyor- | lm Baktim. Si ak hiç: kırpmıyarak yut - undu; mahremiyetime çoktan girmiş bir insan samimiyetile: — and mı? dedi. Sert bir ha Eİ yatağın içinde otur- dum, o da ayağa kalktı. Fakat yatağın yanından KL mıyor, şiltenin kenarına yaj zi rdu. — Hanım yok mu? diye sordum. edi, dizlerini > Çam a, — Sen Biraz sonra Şaziye gelmişti. Bu sefer ona a halini anlattım. Karım hâlâ gaflet uykusu di —B ik dedi, köylüler kaba olur de- riz, ne nazik kız! Demek çe kaka tepsisi odaya girdi, baktı ki uyuyorsun, Yatağın kenarına diz çöktü, senin uyan - manı bekledi. aziyeciği! bad. orası yi yatakta az dışarı çık! dedim. dedim, ne iyi yürekli 5 amma rekli — alar Semer yorulmuş koyuver* miştir. — - Neden gözümün içine öyle bak yordu? EE mı, diye. — Peki, ei yatağı yanından ay“ rılmıyordu? — Bir emrin olur, diye. carkasi var),

Bu sayıdan diğer sayfalar: