19 Ocak 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

19 Ocak 1938 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

19 İkir.cikânun 1938 CUMHURfYET Zamanın en mühim meselesi Hakikî adı ile, Menkul Kıymetler ve irmi beş yıl evvel çıkan bir Kambiyo Borsası etrafında hükumet mecmuadan şu satırlan alıyo • * mühim bir karar vermiş bulunuyor Borsamız için yeni bir devrenin açıl rum: «Birleşik Amerika Hükumetleri do masını temin edecek bu tarihî kararın nanmasma mensub ve 16 zırhlıdan mü 2 iki veçhesi var: Birincisi İstanbul bor sasmın muvakkaten, üç sene müddetle rekkeb büyük bir dooanma dört fırkaya Yazan: RENE LA BRUYERE kapatılması, ikincisi de Ankarada yeni ayrılarak Avrupa sulannda dolaşmakta bir borsamn kurulması. ve muhtelif limanlara uğrayıp yeni dünHükumetin verdiği kararın tahminî yanm denizcilikte eriştiği merhaleyi eski bir tefsire tahammülü yoktur. Kararın dünya halkma tanıtmaktadır. Bu zırhlımahiyeti, bu işte tutulacak volu pekâlâ larm herbiri on beş bin tonilâto büyüklüvâzıh olarak göstermektedir. Devlet ğündedir. (305) milimetrelik topları ve merkezinde yeni bir borsa kurulurken 19 mil süratleri vardır. Kömürlükleri 900îstanbuldaki borsanm muvakkaten katon kömür alır ve bu kömürle 6000 millik patılmasına muhtelif bakımlardan za yol ahnır. Fakat Amerika zırhlılarınm ruret bulunduğunu söyliyebiliriz. dikkat celbeden hususiyetlerinden en Borsanın îstanbuldan Ankaraya gi mühimmi Eyfel kulesi biçiminde çelık teldişi veya orada yeni bir borsa kuruluşu lerden yapılmış olan direkleridir. Başka hiç de herhangi bir devlet dairesinin devlet zırhlılannda kullanılagelen içî Ankarava nakledilivermesi kabilinden merdivenli çelik direkler birkaç mermî birsey deŞildir. Borsalann ihdası se beblerî arasma girmiş olan en mühim isabetile devrilebildiği halde bu yeni di< İzmir Kız Enstitüsü talebelerinden bir grup unsur arz ve taleb piyasasıdır. Dünva reklerin kolayca yıkılmasma imkân yok< Izmir (Hususî) Kızılçulludaki ye rinci kursun açıldığı Amerikcn koleji, kü tur. Çünkü mermiler ancak birkaç tel konın her yerinde borsalann bu vazivptin tesiri altında bulunduklan görülür. r,i köy eğitmen kursunda köylü kız ve çük bir çiftlık halindedir. Eğitmen nam parabilir. Bunların ikinci bir faydası da Sonra borsa kurmakla onu matlub şe kadınlar için bir kurs açılacağını bildir zetleri, toprak üzerinde de çalışmakta üzerlerinde bulunan çanaklığın hem yük» MARK17. kilde işler bir hale sokmak arasında da mıstim. Bu ikinci kurs, aşağı yukarı basit dırlar. APALARI sek, hem fazla ağırlığa mütehammil oli fark olmak gerektir. Hükumetin bu ye ölçüde bir san'at enstitüsü olacak ve üs Köylü kız ve kadınlar, mektebde yiyip masıdır. Başka zırhlıların çanaklıklanna ni vaziyette en muvafık yolu tuttuğu tünde iyi durulduğu takdirde köy aile içecek, yatacak, kalkacak ve beş para ancak otuz yedi milimetrelik top konulai görülüvor. îstanbul borsası bir ihtiya hayatımızda bir yenilik bir güzellik ve vermiyeceklerdir. Hatta ve hatta, kur bildiği halde tel direk çanaklfklarına" dat Büyük Okyanusta, Amerikalıların ve Japonların hava ve deniz üssü olarak a n cevabı olduŞuna göre devletin bu faydalanma hamlesi şeklini alacaktır. sun hitamında koylerine dÖnüşlerinde, ha büyük toplar yerleştirilebilmektedir. tahkbn ettikleri adaların mevkiini gösterir harita işte istenen neticevi alabilmesi için buTarihî ve irsî birçok faziletler taşıyan devlet tahsisatile gönderileceklerdir. BunAlâkadar devletlerin, bu mercan ada muntazam seferle başlıyacaktır. Şimdiden na müteallik bütün faalivetin orada Türk köylü kadını, aile hayatının eko ların içinde iyi not almış olanlara, köy «Amerika filosunun bu haşmetli seya« larından ve sıra adaların serpintilerile do San Francisco Manille hattı açılmış teksif edilmesi lâzım gelirdi. nomik bir tarzda idaresi, kendisinin, ko lerinde çalışmak üzere, taksitle dikiş ma hat münasebetile katlandığı masraf da' Borsa denirken, onun en mühim unlu Okyanusun müstesna coğrafî vaziye bulunuyor. Bu iki nokta arasında, Honocasının ve çoluk çocuğunun giyeceğini kineleri de verilecektir. Görülüyor ki, tetkike değer. Yapılan hesablara göre tinden istifade ederek, taşmı siircn bir o lulu, Midvvay, Wake ve Guam birer surlarını teşkil eden aeentaların gÖ7Ö hazırlaması ve hayatın rengini değiştiren tııtulan esas, cidden güzeldir. Ancak, bir zırhlı demir üzerinde durduğu, ma « nüne gelmemesi mümkün değildir. tsoyuncu gibi, kanad açıp adadan adaya merhale teşkil ediyor. kineleri işlemediği halde yemek pişir 4 sade, fakat cazib bir yuva tesisi noktasın muvaffakiyeti de şarttır. tanbul borsasında acentalar bakımm konmak suretile düşmanla karşılaşmağa Ismini belki de ilk defa işittiğiniz bu mek, elektrik istihsal etmek gibi sebeb < » dan hakikaten irşada muhtacdır. *** gittiklerini göreceğiz. Şimdiye kadar hiç adalardan Midvvay, 28 derece tulü $j dan oldukça safivet temin edilmiştir. lerle günde yedi ton kömür sarfeder. Bu Köylü kadın, erkek ve çocuğun giyinBu aeentaların bir nisanda borsa ile kıymet verilmemiş nice arazinin, büyük malide kâin bir mercan adasıdır ve Port Köylü kadın ve kızlar içîn bu bir nevi kömürün bedeli 315 franktır. Hareket beraber Ankarada bulunmakta tered mesinde göze çarpan basitlik ve noksan nestitü hazırlanırken, şehirde kız san'at eden bir zırhlı ise saatte on mil yürümeki bir faaliyet sahası halinde karşımıza çık Welles denilen bir limanı vardır. Bu a düd etmiveceklerine şüphe etmemeli ık da bundan ileri geliyor. Keza, köy enstitüsü de daha geniş ve daha esaslı bir şartile bir günde 60 ton kömür yakar* tığına sahid olacağız. Aşılmaz zannedi da, hava limanı ittihaz edilmeden evvel dir. Borsalar kanunu, memleketin ihtievinde biraz renk, biraz şiir ve bediî vaşekle ifrağ olunmaktadır. len îimal denizlerinin, birbirinden kuv de meskundu, çünkü, denizaltı kablolan yac görülen yerlerinde borsalar tesis oBunun bedeli 2700 franktır. $u halde ıflar bulunması da, ancak Türk kadı vetli ve birbirinden süratli deniz tayya için mühim bir merkez olarak kullanıl lunacaŞım tasrih ettiğine göre, muvak nını yeni bir vaziyetle ve ona yeni bilgiFuara giden yol üzerinde, çok geniş Avrupa limanlarmı dolaşan Amerikan releri tarafmdan, muntazaman aşıldığmı maktadır. Wake adası ise, bilâkis, mün kat kapanma müddetini 1941 senesi ni ler, vasıtalar vermek suretile tahakkuk bir saha üzerinde, yeni ve modern bir filosunun gündelik kömür masrafı 7650 göreceğiz. Büyük Okyanus harbi, esas ferid, ıssız, tatlı sudan tamamen mahrum sanında ikmal edecek olan İstanbul bor edebilir.. enstitü binası inşa edilecektir. Bunun yapi frankı bulmaktadır.» itibarile, hava, deniz ve ada harbi ola bir yerdir. Burasmı, baştanbaşa teçhiz et sasmm o zaman, hatta kat'î bir ihtiyac faaliyeti, şimdiden başlamıştır. *** Işte, Kızılçullu eğitmen kursunda, caktır. On yedi sene gibi az bir zaman mek zarureti hasıl olmuştur. Büyük Ok örülürse ondan evvel tekrar açılmasıŞimdiki enstitü, birisi akşam kız san'atöylü kız ve kadınlanmız için açılmak Bir de yirmi beş yıl sonraki, yani içinzarfında bu kadar büyük bir değişikliğin yanusun azameti içinde kaybolmuş bu na da mâni yoktur. lar kısmı olmak üzere, ikiye ayrılmışhr. istenen kursun hedefi budur: de yaşadığımız günlerdeki yazıları düşühusulü ve 1921 tarihli dörtler paktı lunan bu adaya ilk ayak basan insanlar, F. G. Asıl talebenin bulunduğu kısım, GöztepeHer tiirlü dikiş, nakış, biçki, ev idanelim. Avrupada, Asyada ve Amerikamümzilerinin, 1938 senesinde, sevkul Pan American Airvvays'm memurlarıdır. dedir, diğeri ise çarşı içinde... Ayni müesi, okuma, yazma öğretmek. da çıkan hiçbir gazete yoktur ki haftada ceyşî esaslan bu kadar derin surette baş Bir seneden daha az bir zaman zarfında, diriyet idaresinde bulunmakla beraber, deniz üssüdür. Hava hattmm, buradan iki üç kere bugünün büyük donanmalan Bir köylü kadının veya kızın bütün kalaşmış bir mesele karşısında bulunma Midvvay ve Wake adalarmda tayyare sonra, Fidji adasından geçerek Avus müessesenin, daha geniş ve daha müsaid hakkında mukayeseli bir bend yazma bunlarla mücehhez olması, şüphesizdir > lan şayanı hayrettir. Amerika Cumhurremeydanlan, petrol T!ei5b1arîrîWÎIeî tesîs" traiyada Brisbane'a T**KmgnntH' ^eef ki, köyün hayatım, rengini ve güzelliğini bir binada tevhidi çok zaruridir. Çünkü • sın?... Herkesçe bilindiği üzere bu yazıisi M. Roosevelt'in dediği gibi mesafeler şehirde, enstitünün her iki kısmma karşı ten, Fransız Tahiti'sine giden iki kola edilmiştir. ar arasında hatta Ingiltere donanmadeğiştirir. eriyor. Amerikan filosu Pearl Harbour, günden güne yükselen bir alâka vardır. Guam adasımr geKnctr •Anrerrka 'bah aynlması muUsavveıdir. sından daha ziyade dikkat uyandıran Bugün, eğitmen kursunda, köye gön da tecemmu edebilecekse de, bu üs YoJaponlar, Amerikalıların bu teşebbüsü Şehrin yığınlarla münevver kadını, Amerika filosudur. Yirmi beş yıl evvel riyesi, burayı deniz üssü olarak kullandereceğimiz, tam kÖy tipi muallim hazırkohama'dan 3450 mil gibi çok fazla mak, yani tahkim etmek tasavvurunda karşısında, Formose adasmda, bir hat lanıyor. Bu çocuk köyden alınmıştır, ge ellerinde çantalar, ders âlet ve vasıtalan dört yüz bin ton sulannda dolaşan ve en uzakta olduğundan, gemiler, sarı diiş ile kafileler halinde enstıtüye devam et udretli gemileri on beş bin ton hacminde tesis etmişlerdir. Japonya, Borneo ve ne köye gidecektir. Çavuşlar da gene bu mana karşı müessir bir taarruzda buluna dır. Çünkü, Japonyanın Almanyadan mektedirler. Mevcud mütemadiyen ka bulunan o filonun bugünkü kıymeti Yeni Guinee istikametindeki hattını temkurstadırlar. bilmek için hava kuvvetlerinin yardımma tevarüs ettiği Marianne ve Carolines a barmakta ve şimdiki binalar kifayet et 1,163,000 ton üzerinden hesab ediliyor, did etmek niyetindedir. Buralarda ve Bu eğitmenler, marangozluk, yapıcı sureti kat'iyede muhtacdırlar. Fakat, de dalarile kuşatılmı? gibi bir vaziyette bulunduğundan, Japonların deniz ve hava alelhusus, petrol kuyuları dolayısile çok ık, demircilik gibi köylünün her zaman memektedir. Maamafih yeni bina, bütün «Büyük» olarak gösterilen zırhlıların tonizciliğin halledemediği bir müşkülü uçuş ihtiyacı karşılıyacaktır. alâkadar olduğu Borneo'da son derece najlan ise kırk aln bin rakamile ifade karşılaştığı ameliye ve işleri de öğren tekniği, münferid mevzilerde konak yer hücumlarına fazla maruz bulunmakta büyük bir faaliyet ibraz etmektedir. Fad.r. Bursada da seyyar kurslar açılacak olunmaktadır. Demek ki yirmi beş yılda mektedirler. Yani köy, komple ve kü leri tesis etmek ve Büyük Okyanuaun Bursa (Hususî) Köylü kızlarımız yüzde üç yüz nisbetinde bir terakki var, Hava hattı, Guam'dan, Filipin ada kat, Japonyanın büyük sevkulceyjî hava çük bir kasaba olacaktır. Yeni eğitmen coğrafî vaziyetinde esası teşkil eden hattı, Büyük Okyanusta, sahib olduğu ayesinde, artık tahta, demir işleri için la kadınlara dikiş, biçki ve nakış dersBu, bir bakımdan Amerikanm dev mercan adaları yığmından istifade et larındaki ManiIIe'e ulaşmakta, oradan, HongKong'da Çin arazisine girmekte sıra adalardan istifade ederek çizmek is şehirlere gidilmiyecektir. Köylerde, bu ltri vermek üzere köylerde birer seyyar adımlarile ilerlediğine ve toprağını altm mek suretile çözecektir. dir. San Francisco Manille hattı, bura tediği ve Amerikanm Manille ile Hono eğitmenin nezaret ve idaresi altında, geniş) kurs açılması için Maarif Müdürlüğü ta madeni haline koyduğuna delâlet eder» Amerika hava taarruzunun hareket dan itibaren, bütün Çin arazisi dahilinde' lulu arasındaki hava hattını kesmeğe tah fidanlıklar, meyvalıklar, bahçeler vücu rafından Vekâlete müracaat edilmiştir. Fakat her büyük devletin donanması da noktası Havvaii adalarile, ezcümle, Pehava seferleri yapan muazzam şebekeye sis edeceği hattır. Müstakbel Japon ha de getirilecektir. Köylü talebenin oku Esasen Vekâletçe de düşünülen bu kur yirmi beş yıl içinde on beş bin tonluk gearl Harbour ve Honolulu'dur. Daıly dahil olur. Bu sebekede, Ingiliz Fran va hattı, Bonin adalanndan ve Saipan tulması, hem nazarî olacaktır, hem de sun ilkönce vilâyetimizde tatbikı muvafık milerden kırk alh bin tonluk ejderlere Mail gazetesine göre, Amerika ordusu görülmüştür. Biçki ve dikiş kursu ilk ola geçilmek suretile yüzde üç yüz nisbetinî sız, Amerika, hatta Alman hava seyrü dan geçerek, sevkulceyşj vaziyetı çok atbikî.. ve bahriyesi, orada, Havvaii adasmın şayanı dikkat olan Yap adasına ulaşa rak Gürsu nahiyesinde açılacaktır. Bu tebarüz ettirerek büyümüş, korkunc bir; sefer kumpanyalanndan başka «Nippon Bir taraftan köy hayatma bu şekli vemüdafaa vesaitini takviye etmek üzere, caktır. Yap'tan, diger bir hat garbda rirken, köy kadınmın da ayni davaya maksadla enstitü mezunlarından Bayan dereceye ermiştir. §u hale göre bütün Koku Yuso» denilen Japon kumpanyası mühimmat yerleştirmeğe mahsus yeraltı Palaos'a ve şarkta Jaluit'e doğru uza muvazi şekilde takviye edilmesi, köylü Muzaffer kurs öğretmenliğine tayin olun dünyada refahm yükseldiğini, yeryüzüda vardır. odalan ve tayyarelerle mazut için, dağnacaktır. Japon projelerinin sevkulceyşî yü mes'ud edecek hâdiselerin başmda muştur. Köylü kursuna aid eşya ve ders nün cennete döndüğünü mü kabul edeIşte Amerika, Çinin ta ortasına kadar larda, yeraltı hangarları tesisini istihdaf âletlerinden bir kısmı Vekâletçe, bir kısehemmiyetini kavramak için bir haritaya elir.. eğiz? cden mühim bir proje hazırlamaktadır. bu hava hattından giderek ulaşmaktadır. bakmak kifayet eder. Şunu da kaydedemı da Maarif Müdürlüğümüzce tedarik îzmir vilâyet mıntakasmdaki ilk tedriBu Okyanus aşın hattın, büyük bir siyasî Hayır ve çok yazık ki hayır. Yirmî Amerika tayyareleri, Havvaii'den hareim ki Yap, Guam'daki Amerika üssün sat müfettişleri, şimdiden her köyde te ve temin edilmiştir. Kurs dört ay süre gayeyi istihdaf etmemesi imkânsızdır. beş senede tahakkuk eden vaziyet mideiet ederek; Büyük Okyanusu fethe giden ancak 150 mil ve Palaos adaları, maslar yaparak, müstakbel kadın ve kız cek, bu müddet bittikten sonra başka Pan American Airvvays, yalnız San lerin bosalıp harb bütçelerinin şişmesindeceklerdir. Philippines (Filipin) den 500 mil mesa lar kursuna girecekleri tesbite başhyacak köylerde devam edecektir. den ibarettir. İnsanların alın terini, göz Francisco Manille hattı ile iktifa etmeİlk olarak, dört motörlü 42 Sikorsky fededir. Marshalls şimal adalannın ve bilhassa onlan teşvik ve irşad edeceknurunu, beyin ışığını silâh fabrikalarile ve 130 Glenn Martin tayyareleri San miştir. Filhakika, bunun kadar mühim Wake adasına ancak 500 mil, Midvvay'e Zozo Dalmas gitti lerdir. zırhlı yapan tersaneler yrjvor. Bakalım, Francisco ile Havvaii adaları arasındaki ikinci bir hat Honolulu'dan Yeni Zelân 1400 mil ve Honolulu'ya 2000 mil uzak Uzun müddettenberi şehrımizde bu bu kaba sığmamak devrinin sonu ne olaBunların muallimleri kâmilen kadın o3860 kilometro mesafeyi aşmışlardır. Ilk da'ya doğru uzayacak ve Kingman Reef, olduğunu da unutmamahyız. lacaktır. Tedrisat, eğitmenler kursundan lunan Yunan artisti Zozo Dalmas dün cak?... PagoPago mercan adasından geçecek hamle yapılmıştır. Yanşlar birbirini taayrı bir dairede yapılacaktır. Esasen bi Atinaya dönmüştür. M. TURHAN TAN (Arhası var) kib edecektir ve Büyük Okyanus aşm tir. Burası, Amerikanm çok mühim bir Büyük Okyanusa hâkim olmak içîn^^ mücadele İktısadî hareketler Devlet merkezinde para borsası Izmirde köy kadınları PENCERESiNDEN Evvel ne idi, ne için açılan kurslar oldu şimdi Kursta, köylü kız ve kadınlara her tiirlü dikiş, nakış, ev idaresi, okumak yazmak öğretilecek Büyük Okyanus hakimiyeti için yapılacak harb, esas itibarile hava, denîz ve ada harbi olacaktır Penceresinin altında, şafak vakti, nedersiniz? Belki de bir çifte talih kadar mın neden geldiğıni olsun biliyor musun? düşünürdün. Sen hiç birşey bilmiyorsun; ne ne yaptıyarı uyku içinde vahşi bir ses. Evvelâ İsabella birdenbire: ağırdır. Onu yükseğe, çok yükseğe gö Eğer benimle beraber gelirsen gi ismi iyice duymıyacak; sonra yalnız, rüreceğim...» Bu gül yüzünden ölmemış ğımı, ne ne yapmak istediğimi. Bana acıyorsun, çünkü beni eziyorsun, beni mağ derim, dedi. etinden daha uyanık olan, ruhu dinliye< miydi, Madura gülü yüzünden? lub ediyorsun, beni yaşamaktan menedicek. Anlamadığını zannedecek? Bu kıVana'nın kalbi titredi. Gözleri yan Şiddetli bir titreme ile oturduğu yerde yorsun? Görürsün, görürsün.» kapalı, kulakları dikkat kesilmiş, yatakta sık ve uzak sesi bir müddet daha dinliye» sıçradı. yecek. Bu arada her sabah olduğu gibi Vana, Vana, cesaret! İşte, niha uzanıyordu. Tercume eden: Vazan: Allahım, nen var? Nen var, Va 14 yet şehirdeyiz! Cemil Fikret Sen delisin, dedi Aldo, sana ihti kırlangıcların şarkısını duyacak. Gabriele d'Annunzlo na? Nekadar heyecanlıscın! Sakin ol. Düdükler susuyordu. Bayrakla dal yacı mı var sanıyorsun? Ah... Neden bu faciayı tasavvur Sabırsızlanma, Isabella. Ben sa Ah.. Vana dışlerini böyle birbirine Evet. galanan halkla dolu sokaklardan cengâediyorsun? Ya benim ona ihtiyacım varsa? kinleşirim. Sarsılan sinirlerime ehemmiyet vurma! Belki biraz ateşin vardır? ver bir fanfar geçiyordu. Vana doğruldu ve yatakta oturdu. Kardeşi sarardı. îsabella içinde beyaz Pardon. Bu sinirli bir üşümedir. verme. Bilmem. Vana seni uyandırdık mı? Uyuve hareketsiz şeklin uzanmakta olduğu Beni çok üzüyorsun, zavallı, zaIkisinin de yüzleri tüllüydü ve birbir Mâni olamıyorum. muş muydun? yatağa baktı. Aşk onda kasırgalaştı, herTülünü dişlerinin arasma aldı; insan vallı Vanina! lerini görmüyorlardı bile. Haziran akşaİsabella heyecanlı ve ağır bir sesle: şeyi devirdi. Niçir Paolo onu aramamış, Genc kız kardeşleri uykulu bir ses taknasıl ağrıyan ve sallanan başını elleri araŞimdi sesinde sade bir şefkat konuşumı rutubetliydi. Oraya, Garde gölüne Aldo, dedi, bu gece Montichiari'ye sma alırsa o da idrakini sıkı sıkı tuttu. yordu. Kız kardeşini sanki sallıyacakmış gidip kendisinden sana ihtiyacı olup ol hiç olmazsa bir dakika için görmeğe te lid ederek: doğru, aydınlanıyordu. Vana kemerinin sebbüs etmemiş, ona en küçük bir haber Evet, diye cevab verdi. güllerini muhafaza etmek için, dizlerinin Fakat idraki ondan kaçıyor, kurtuluyor, gibi kendine doğru çekti. Makinenin anî madığını sormak için Paolo Tarsis'i görbile göndermemişti? Ve neden bu dostüstünde tutuyordu. Onda herşey, ifrat, hakikî ve vahşi kabartmalan olan bir ta bir duruşu onlan sarstı ve birbirlerine at meliydin. Rüya mı görüyordun? luğu gizli tutmuş, arkadaşından bahsetkım hayallere aynlıyordu. Şimdi Giulio tı. Vana, îsabella'nn» kollarile kendisini cür'»t ve tazyikti. Bana ihtiyacı mı? Rüya görüyordum. memeğe, onu göstermemeğe itina etmişCambiaso'nun dişlerini, küçük ve beyaz sardığını farketti. îçindeki düğüm kısa Kendisile beraber olduğumuzu, Kendini hâlâ fena mı hissediyor Yatmak istemiyor musun? dişlerini, artık mevcud olmıyan şaşkın ve sağır hıckırıklarla çözüldü. O anda ıstırabile beraber olduğumuzu söylemek ti? Bu dostluî: demek askmdan daha kıysun? metliydi? Ve demek aşk matem karşısınVana yenilmiyen bir uykuya yatatebessümünü, dudaklannın rüyalı lâflan yalnız kendi ümidsizliğini ve matemli ge için. Hayır. da mağlub olmuştu? Ianmış gibi kendisini yatağa koyuverdi: söylerken aldığı şeklini, görüyordu: ceye asılan düşmanlığı hissetti. San gül Sanki bu onu teselli eder mi? Giactir.ta Cesi'ye yemeğe gitmiye «Çıplak ayakk.rını aksettiren döşemelere halkasının altında hafif hafif hıçkırdı. Bırak biraz daha böyle uyuyayım! isabella, son sözleri kendisine bile ağır Teselli eder mi bilmem amma buceğimizi haber vereceğim. mavi peşıemalmdan bi. gül düstü.» Kendiye mınldandı. geldiği için, çok tatlı bir sesle sordu: Zavallı, zavallı küçük! nu yapman lâzımdır. Peki. Fakat sen gidebilirsin bel disine bakan gözlerinde de bir parça Ben de yorgunluktan ve kederden Giulio Cambiaso'nun anası sağ Fakat bu tarif olunmaz merhamet vah Onca benim ne ehemmiyetim var? ki... ölüm vardı; bu bakış da ölmüştü; Vana şi gururuna ağırlık veriyordu. Kendisini Onca bütün dünyanın ne ehemmiyeti mı? Bilmiyor musun Aldo? ölüyorum. Chiara'yı yollıyayım da seni Ikisi de seslerinin, yanan bir el, bükü nın üşümekte olduğu soguk, ona, bu ce boğan düğüm henüz çözülmüştü ki bütün var? Zaten beni bir defa göndermiştin. soysun! Bilmiyorum. len bir bilek gibi, ıstırab çektiğini duyu sedden geliyordu. «îlk defa olarak göke kuvvetile tekrar sıkılmıya başlıyordu. O zaman onu görseydin şimdi en iyi şe Şayed yaşıyorsa, bu felâketten Sonra, sonra. Evvelâ sen soyun..» bir çiçek götürüyorum. Hafif midir, zan «Bana acıyorsun? Ne sebeble? Istırabı yin kendisini yalnız bırakmak olacağmı sonra ne yapacak? yorlardı. {Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: