26 Kasım 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

26 Kasım 1939 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET 26 İkincifeşrin 1939 Macera Romanı: 14 Erzurumdan et Dokuma sanayii Eminönünde imlâsı nakledilebilecek mi ıslah ediliyor lâzım gelen saha Ertesi gün, trenin lokantah vagonunda yemeklerini bitirdikten sonra, masalarmdaki iki yabancı uzaklaşınca, Suzan ve Filip, konuşmalanna devam ettiler. Genc kadın, gözlerini kırparak, alçak sesle: Tamam! dedi, şimdi söyleyiniz. Görüyorsunuz ki sizinle beraberim. Dün, belki de, bu arkadaşlığı kabul edeceğimden şüphe ettiniz ve bahsi kapadınız. Israr etmedim. Şimdi söyleyiniz: Aradığımız şey nedir? Biliyorsunuz, Suzan: Vapurdaki 18 numaranın yolcusunu arıyoruz. Bunu biliyorum, fakat niçin? Sebebleri birkaç tane. Şimdilik size yalnız birini söyliyeceğim. Filip etrafına baktı, Suzana iğildi ve alçak sesle ilâve etti: Bir kadının ve bir şebekenin peşindeyiz. Nahrihten Büro'ya mensub bir şebeke. Bunlar Marsilyadaki FranMZ buğday silolannı zehirliyenlerdir. Ordunun hayvanlarına hastalık da aşılıyorlar. Bu kadarını bilmeniz kâfi. Size verdiğim zarfın bu işle alâkası var mı? Var ve yok. Birbirlerine zincirlenmiş bir mesele serisi içindeyiz. Şimdilik bu kadarını bilmeniz yeter. Filip gülerek ilâve etti: Henüz acemisiniz! Bizim yaşadığımız gizli dünyayı, siz, pek az ve yanlış bilgilere sahib bir muharririn kitablanndan öğrenmeğe başladınız. Bu kitablar yanlış midır? Hepsinin içinde yanlış, doğru tahmine müstenid veya düşmanı şaşırtmak için uydurulmuş teferrüattan ibaret parçalar vardır. Meselâ, Filip, metresile beraber Italyada yollann ve istihkâmların haritasını çizerken yakalanan Fransız profesörünün hikâyesi doğru mudur? Doğrudur, fakat ehemmiyetli bir vak'a değildir bu. Kadın sonra ne oldu, merak ediyorum. Altı senelik bir hikâyedir. Profesör Eydoux'yu tanırım. Metresi Georgette Bonnefond. Onu da tanırım. İtalyan Yugoslav ve İtalyan Avıısturya hududu arasında otomobille giderken yakalandılar. Yanlarmda topografya haritalan, askerî plânlar ve gizli yazıya mahsus kimyevî maddeler bulundu. Mahkemeye verildiler. Müddeiumumî profesör için on beş, kız için on sene hapis cezası istedi. İyi bir İtalyan avukatlan vardı. Bunların vatanperverlık hıssıle hareket ettiklerini ve ayrıca profesörün Fransada faşizm taraftarlığile meşhur olduğunu söyledi. Profesörün cezası beş seneye, kadının cezası üç seneye indirildi. Fakat her ikisi de hapisaneye değil, güzel bir villâya götürüldüler ve bir hafta kadar misafir edildikten sonra serbest bırakıldılar. Serbest mı bırakıldılar ? Işte bizim mesleğin garabetlerınden biri de budur. Birçok sebebleıle bazan dost, hatta düşman casus teşkilâtlan birbirlerine yardım ederler. Bana meşhur kadın casusumuz Marthe Richard anlatmıştı: Büyük Harbin üçüncü senesinde, Almanyanın İspanyadaki deniz ataşesi Von Kron, ki ayni zamanda, orada, Alman casus teşkilâtının reisiydi, Fransız harbiye nezaretinin gönderdiği hususî ve gizli bir trenle bizim topraklanmızdan geçti. Düşününüz ki o zaman biz Almanlarla harbediyorduk. Hatta Marthe Richard, Alman ataşesinin çantasını aşırabilecek tertibatı almağa muvaffak clduğu halde bizim ikinci Büro bunu menetti. Sebeb? Guya diplomasi nezaketi. Hakikatte, çantanın içindeki vesikalarda îspanyanm en mühim adamlanna, bilhassa Kral Onüçüncü Alfons'a dair nahoş şeyler vardı. Kral Fransa hükumetinden rica etti ve Alman casusuna bu beynelmilel nezaket gösterildi. Suzan gözlerini açıyordu; Filip sükunetle devam etti: Alexandre Zeck, Almanyanın gizli diplomatik kodunu ele geçirdi ve îngiltereye sattı. İngilizler, bu sayede Zimmermannm telgraflarmı okuyabilmişlerdi ve Amerikayı harbe sokmağa muvaffak oldular. Fakat îngiltereye bu büyük hizmeti yapan Zeck, esrara vâkıf olduğu için gene İngilizler tarafmdan öldürüldü. Düşman casus teşkilâtlan, ihanet edenlerin listelerini de birbirlerine verirler. Büyük Harbde Fransada casusluk ederken İmparator İkinci Vilhelm'in oğlu Prens Johachim de Prusse yakalanmıştı. C. 25 markalı bir Fransız casusu, kendi servisine ihanet etti ve prensi kaçırdı. Fakat Almanîar bu haini Fransızlara haber vermek nezaketini gösterdiler! Filip gülümsedi ve devam etti: Kurtlar birbirini yemezler. Robert Pendaries isminde bir Fransız yüzbaşısı, Büyük Harbden sonra, Almanyada casusluk ediyordu. Servisinde yirmi altı adam verdı ve bunların vazifesi Almanyanın nasıl silâhlandığını öğrenmekti. Alman emniyet teşkilâtı, bir gün, kendisine Weingertner adını veren bu Fransız yüzbaşısının bir mektubunu ele geçirdi ve şebekenin izini buldu. Fransız zabiti, Alman îsviçre hududunda yakdlandı. Mahkemeye verildi. Fakat «vatanına hİ7metten başka birşey yapmadığı» ve «hareketi şerefe mugayir olmadığı» için iki sene hapis cezası aldı, kısa bir müddet sonra affedildi ve Alman hududlarından dışarı atıldı. f Şehlr ve Memleket Haberlerl ) Siyasî icmal Rumanya Almanya Rusya eni büyük harbin garbî Avrupaya münhasır kalmayıp bütün dünyayı ve bahusus Asyayı kaplaması ihtimali azaldığını gösteren alâmet'er birbirini takiben ortaya çıkmaktadır. En büyük tehlike, harbin Avrupanın şarkına ve cenubuna yayılmak istidadmı göstermesinde idi. Çünkü, birbirile hemhudud olan ve aralannda tam bir itimad bulunmıyan devletler birbirine karşı azim askerî kuvvetler yığmışlardı. Rumanya ile Macaristanın, Transilvanya hududundaki fazla kuvvetlerini geri almaları üzerine tehlike zevale yüztutmuştu. Daha sonra İtalya ile Yunanistan, Arnavudluk hududundaki kuvvetlerini geri çektiler. Türkiye ve Bulgaristan dahi karşıhklı olarak talim için, yahud ihtiyatî tedbir olarak silâh altına almış oldukları kuvvetleri terhis ettiler. Bu suretle Balkanların vaziyetindeki salâh arttı. Şimdi Sovyet hükumeti Lehistanın şarkını harben işgal ve ilhak için seferber etmiş olduğu milyonlarca ihtiyat kuvvetlerini, tank askerleri gibi bazı mütehas sıslar haric olarak umumiyetle terhise karar vermiştir. Bu büyük kuvvetlerin Baltık devletleri hududlarında kâh Finlandiya ve İsveç ve Norveçe karşı, kâh Rumanyanın Basarabya hududlannda, yahud şimalinde toplanmaları üzerine yeni bir hareket başlıyacağına ihtimal verilerek harbin bütün Avrupayı kaplıyacağından endişe ediliyordu. Filvaki, Sovyetlerin hazarî ordusu mevcudü esas itibarile iki buçuk milyondan fazladır. Sovyet Rusya, en büyük düşmanı Japonya ile dış Moğolistan hududunda mütareke yapmak ve aradaki bütün meseleleri halletmeğe ciddî suretle teşebbüs etmekle Asya cihetinden şimdilik emin bulunduğundan tam profesyonel ve her suretle itimada şayan olan milyonluk hazarî ordusile etrafındaki kücük hükumetleri tazyik edecek vaziyettedir. Bununla beraber, Kızılordu, seferberliğe nihayet vermekle bu ihtimal çok hafiflemiştir. Seferber Kızılordunun terhisi ayni zamanda Sovyetler Birliğinin kendisile hemhudud olan yegâne büyük devlet Almanyaya karşı itimadı bulunduğunu gösteriyor. Almanya dahi artık iki cepheli harb tehlikesindetı tamamile emin bnlunduğu kanaatine gelerek bütün kuvvet ve gayretini İngiltereye tevcih etmekte kendisini serbest hissetmektedir. Almanyanın bundan sonra Sovyetlerden beklediği yiyecek, ham madde ve bahusus petroldür. Sovyetler Lehistan petrol havzasının Rus mıntakasında kalan kısmının işletilmesini Almanlara bıraktıklarından tesisatı tahrib edilmemiş bulunan Alman mıntakasındaki kuyularla birlikte Almanya senevî yarım milyon ton petrol temin etmiş bulunuyor. Tuna donmağa başladığından ve Macar demiryolları Almanyanın bütün ihtiyaclarını transit olarak nakle kâfi gelmediğinden Sovyet hükumeti şarkî Galiçya üzerinden Almanya ile Rumanya arasında demiryollarile nakliyat yapılmasına müsaade etmiştir. Bu nakliyatı tanzim için «imalî Rnmanyada Çernoviç'te Alman, Rus ve Rumen mümessilleri temasta bulunuyorlar. Bu mi;z?kerelere müvazi olup Bükreşte Claud'us'un riyasetindeki bır Alman heyetile Rumanya İktısad Nazırı arasında müzakereler cereyan etmekte idi. Bu son müzakprelerden maksad gecen martta Alman iktısad mütehassısı Wohltat ile Rumanva hükumeti arasında Almanyaya fazla mi1'fTcU petrol, hububat ve bahusus avnreği eibi yağ çıkanlan tohumlarla muhtelif madenlerin verilmesine dair akdedilmis o'^n anlaşmayı bir kat daha geni«l«tmek idi. T?m bu r""'7kaerelerin ortasmda tktı«ad Nazırı Buioiu'nun istifa ederek kabine buhranı çıkmış, Rumanyada yeni bir vaziyet doŞıırmuştur. Almanîar, bu buhranm k^ndi müzakerelerile alâkadar olrnavm Rumanvada haricî ticaret ve malî islerdeki d^Vıilî zıd cereyanlardan 'leri ge^iğini ve İnpilizlerle Fransızlar da buhranm sebebini Almanyanın Rumanvayı sıkı=tırması oHugunu iddia ediyorlar. Şu kadar var ki veni kabinenin teşkiline ötfderberi İngi^ere ve Fransaya tevecd'^kâr bulunan Tataresko'nun memur edilmiş olması Almanyaya karsı bir "ümayiş sayılacaktır. Bunun icin bütün dünvanın nazarları tekrar Balkanlara tevcih edi'^'^ir. Bunun için soğuk hava Hazırlanan projenin bü Doldurulacak yer tespit tertibatlı vagon ve tün memlekete teşmili edüdikten sonra mütevapurlar lâzımdır hususunda temayül var ahhid faalivete geçecek Bir gazete, Valinin Erzurumdan îs tanbula kesilmiş hayvan nakli için teşebbüslere giriştiğini yazmıştır. Böyle bir teşebbüsün aslı yoktur. Vali, Bükreşten avdet ettiği gün Rumenlerin Köstenceden Filistine soğuk hava tertibatını havi va purlarla kesilmiş hayvan nakli suretile varidat temin ettiklerini söylemiş, bunun bizim memleketimizde de tatbikını te menni etmişti. Erzurumdan İstanbula kesilmiş et nakli işi evvelce mevzuu bahsolmuş, İktısad Vekâleti de bu hususta tetkikatta bulunmuştu. Bu iş, esasen hükumetin proğramma dahildir. Binaenaleyh İstanbul Beledi yesinin meşgul olduğu bir iş değildir. İhracat noktasmdan faydalı görülen bu işin tatbikı için evvelemirde soğukhava terti batını havi vagon ve vapurlann siparişi lâzım gelmektedir. Hükumet bu sipariş leri yapmağı da düşünmüş, hatta teşeb büslere girişmişti. Fakat dünya vaziyeti buna mâni olmuştur. Aynca Erzurum ve Trabzonda büyük ve modern mezbahalar tesisi de zarurî görülmektedir. Dokumacılar cemiyeti yedi senelik tetkikten sonra el dokumacılığı standardizasyon nizamname projesini hazırlamış ve proje, Oda Umumî meclisı tarafmdan kabul ediîmiştir. Karar, gazetelerde intişarından bir ay sonra tatbik mevkiine girecektir. İki binden fazla el tezgâhı, rekabet yüzünden eb'adı birbirine uymıyan do kuma bezi çıkarmaktadırlar. Bu vaziyet hem bu işle meşgul olanlan, hem de alanları mutazamr etmektedir. Millî sana yiimiz arasında yer alan dokumacılığı yaşatabilmek gayesine matuf olan standardizasyon, cins ve eb'adın tamamen birbirinin ayni olmasını temin edecektir. Projenin bütün memlekete teşmılı meselesi düşünülüyor. Dokumacılar cemi yeti ve istihsal kooperatifi reisi nizamnamenin yalnız İstanbula değil, bütün mem lekete teşmili için Ankarada İktısad Vekâletile temaslarda bulunmaktadır. Garbî Anadoluda dokumacılık işi daha derlitopludur. îmar Müdürlüğü, Eminönü meydanınm tanzimi için imlâsı lâzım gelen sahanm tayinine çalısmaktadır. Meydanın ne miktar doldurulacağı tespit edildikten sonra müteahhid faaliyete geçecektir. Şimdiden refüjler için lâzım gelen taslann nakline baslanılmıştır. Meydanın seviyesi vükseltildikten sonra köprünün ayağı da bir miktar yükseltilecektir. Müteahhid, Eminönü mevdanınm tanzimini ikmal ettikten sonra Sirkeciden araba vaour iskelesi önüne kadar devam eden caddenin tanzimine başlayacaktır. Bu caddenin gann önüne tesadüf eden kısmı Münakale Vekâleti tarafmdan yaptınlmıştır. Sirkeci tramvay caddesinin şimendifer gan hizasmdaki otel, lokanta ve börekçi dükkânlarmı ihtiva eden ve Cezayir Bahrisefid oteli denilen mahalle kadar olan sahanın istimlâk muamelesi bitirilerek bu mahalli gar hizasına kadar acacaktır. ÜNİVERSÎTEDE Tanışma çayları Üniversite talebeleri arasında her sene verilmekte olan tanışma çaylarına bu sene de başlanmıştır. Önümüzdeki aym ikisinde ilk defa Egeli gencler Maksım salonunda çaylarmı vereceklerdir. Ayni ayın 9 unda da hukukçular tarafmdan bır çay verilecektir. ADLİYEDE Yedi sene hapse mahkum oldu Şişlide, Mecidiye köyünde ve bütün o civarda birçok eve girerek, halı, palto, saat, gramofon ve saire aşırmaktan suçlu baltacı İbrahimin muhakemesi, İstanbul asliye birinci ceza mahkemesinde bitmiştir. Baltacı İbrahimin muhtelif zamanlarda bütün bu suçlan işlediğini sabit gören Müddeiumumilikçe, tekrarlamasına ve cürümlerin birleşmesi gözönünde tutula rak, suçlunun cezalandmlması isteğinde bulunulmuştur. Mahkeme, baltacı İbra himi yedi sene hapse mahkum etmiştir. Filip gülmeğe devam ediyordu. Suzan Belediye İktısad müdürlüğü yaptığı sordu: tetkikat neticesinde fırıncıların unu eski Nasıl olur? Casusların çoğu memieketlerine hizmetten başka ne yaparlar? fiattan fazlaya almakta olduklarını tespit etmiş, ekmek fiatma on para zam ikOyleyse hepsini affetmeli! Hakikatte Fransızlar, bu yüzbaşı tıza edeceği şeklinde Daimî Encümene yı kurtarmak için, Fransada jakalanan rapor vermiştir. Encümen, teklifi kabul ettiği takdirde ayın birinden itibaren eküç Alman casusunu affetmişlerdi. meğe on para zam yapılacaktır. Değiş dokuş! Valinin tetkikleri Bunun için düşman teşkilâtlar birbirlerile dost geçinmeğe de mecburdurTozkoparan, Taksim bahçesi karşılar! sındaki yeşillik saha ve Vali konağı karSuzan bunları dinlerken, kendisini, ta şısındaki yerde vücude getirilecek bahçelim gören bir acemi yerine koyarak, ara lerin projeleri, dün Vali ve Belediye reisi Lutfi Kırdar tarafmdan tetkik ediîmiştir. da bir gülümsüyordu. Teşekkür ederim, sevgili profesö Projelerin tatbikına başlanacaktır. rüm, dedi, bütün bu dersleriniz beni biraz Dolmabahçe stadyomunun korkuttu. Günün birinde, şantöz Markeşifname ve plânları roussia veyahud da Leman gölünde ceYarıh Partid* bir toplantl yapılarak sedi bulunan kadının yerinde olmak isteİtalyan mimarile birlikte çalışan iki Türk mem. İlk istasyonda inmeği ve sizden aymühendisi tarafmdan vücude getirilen rılmağı düşünmeğe başladım. Dolmabahçe stadyomunun keşifname ve Her zaman serbestsiniz, güzel Su şartnameleri gözden geçirilecektir. Spor zan! Emrettiğiniz dakikada trenden ine idarecilerinin de iştirak edecekleri bu riz ve sizi otelinize götürür, bırakırım. toplantıdan sonra mezkur stadyomun inKorku çok meşru bir duygudur. Hele şası münakasaya konulacaktır. Inşaata bir kadın için. ilkbaharda başlanacaktır. Suzan onun yüzüne dikkatle ve gizli Bursanın imar plânı bir hayranlıkla baktı: Vapurda ben sizin bu kadar bece' Şehircilik mütehassısı Prost, Bursanın rikli olduğunuzu tahmin etmemiştim, de imar plânını hazırlamak üzere avan mudi, sıcak, yumuşak, fakat sağlam bir pen kaveleyi imzalamıştır. Bursa Belediyesi, çeniz var. Meselâ siz bunu söyleyince hükumetten istediği yardımı temin ettilben trendeTi inmek istemiyorum. Çocuk ten sonra imar plânının tatbikına geçilecektir. ça bir itiraf, değil mi? Hayır Suzan, meharetten bahset Emlâk caddesinin inşası Belediye bu aym otuzunda Nışantameyiniz. Samımiyim. Rahatsız olmanızı istemem. Şahıslara dikkat ediniz: Ben o şında Vali konağı karşısında Emlâk cadadamlardan biriyim ki, tuzaklarla dolu desinin bir kısmile Taksim kazinosunun bir meslekte çahşırken bile, ailemden te merdiven ve zeminkatı inşaatını münakavarüs ettiğim ahlâka sadık kalmak mec saya koyacaktır. buriyetindeyim. Bu şartlar içinde muvafMüteahhidlerin fak olmak istiyorum. ehliyetnameleri Bu defa Suzanın gözlerinde hayranhk, örtülü değildi. Mmldandı: Evet, şimdiye kadar beni aldatmadınız. Sustular. Gene Suzan dedi ki: Bana biraz da aşkınızdan bahseder misiniz? Bir daha Juliana'yı görmediniz mi? Hayır, Suzan. Onu düşünmüyor musunuz ? Her gün. Niçin aramıyorsunuz? Adresini bilmiyorum. Evlenmiş, doğurmuş, ölmüş, büyümüş, çirkinleşmiş olabilir. Herşey. Bilmiyorum. İsteseydiniz adresini bulurdunuz. Belki... Fakat onu bir hayal halinde muhafaza etmek daha iyi. Bizim meslekte bu nevi duygulara fazla ehemmiyet vermek bir nevi suiistimaldir. <Devam ediyor» ŞEHİR İŞLERİ Ekmeğe on para zam yapılacak mı? Ankaraya davet edilen yok! Dün bir sabah gazetesi, Üniversite tedrisat talimatnamesi hakkında görişmek üzere Rektörle bütün dekanlann Maarif «Eve girdim, dükkâna Vekâleti tarafmdan Ankaraya davet edeğil!» diyor dildiğini yazmıştır. Keyfiyeti dün Rektörden sorduk. Cemil Bilsel, böyle birşeyin İki yerden hırsızlık yaptığı iddiasile mevzuubahs olmadığını söylemiştir. Yal İstanbul asliye sekızinci ceza mahkeme nız, Maarif Vekâletinde teşekkül eden sinde muhakeme edilen Mustafa oğlu arkeoloji komisyonuna memur edüen e Kâmilin muhakemesi, son safhasına geldebiyat fakültesi dekam Prof. Hâmid miştir. Kendisinin, Sava İlyadisin dük mezkur komisyonun içtimalarında bulun kânından tütün ve saire, Kadrinin evinmak üzere pazaftest günü Ankaraya gi* den içerisinde üç buçuk lira bulunan kum* decektir. Diğer taraftan ayni gazete pro bara ve saire çaldığı iddia olunuyor. fesör Nissen'iı* • bugünlerde Amenkackın Mahkemede Müddeiumumilikçe mütalea geleceğini yazmıştır. Üniversite Rektör söylenilmiş, Kâmilin her iki suçunun da lüğüne bu hususta da bir malumat gelme sabit görüldüğü kaydile, cezalandmlması miştir. istenilmiştir. Kâmil, müdafaa olarak «eve KÜLTÜR tŞLERİ Avrupaya gidecek talebelerin harcirah emri geldi Talebelerin tekrar Avrupaya gönderilmesi için verilen karar üzerine müracaatler devam ediyor. Şimdiye kadar kendi hesabına okuyan talebelerden bır kısmı gitmiştir. Devlet ve devlete bağlı bulunan müesseseler hesabına okuyan talebelerin de harcırahlarının verilmesi için dün Maarif müdürlüğüne emir gelmiştir. Talebelerin avdetleri için lâzım gelen masraflar yarından itibaren verilmeğe başlanacak girdim, amma dükkâna girmedim» de miştir. Muhakemenin devamı, karar bildirilmek üzere kalmıştır. îçeriye misafir maksadile girmişmiş! Sirkecıde Maryamın evine, evvelki geceyarısı Ahmed oğlu Mehmed Bingül adlı biri zorla girmek istemiş, yakalanmıştır. Kendisi, herhangi bir tecavüz mak sadile gitmediğini, misafir sıfatile içeriye girmek istedisini söylemiştir. Tahkikatla davetsiz misafir olduğu anlaşılmış, Sultanahmed Birinci Sulh ceza mahkemesinde dün sabah sorguya çekilmiş ve hakkında tevkif müzekkeresi kesilmiştir. VtLÂYFTTE Valiyi ziyaret Ankaraya giderek Başvekil Refik Saydam tarafmdan kabul edildiklerini yazdığımız beynelmilel Nevyork sergisi komiseri Wahlen, dün yanında İstanbul Belediye ve Nafiadan iş almak istiyen Amerika konsolosu olduğu halde Vali ve müteahhidlerin ehliyetname ibraz etmele Bele'diye Reisi Lutfi Kırdan ziyaret etri lâzımdır. Bu vesikaların tetkiki için İs miştir. tanbul Nafıa müdürlüğünden bir komisFırtına yüzünden... yon teskil ediîmiştir. Evvelki akşam geç vakit gelen Ege Muvakkitler işlerini vapuru şiddetli fırtına yüzünden 24 saat bıraktılar Polathanede kalmış, Karadeniz vapuru Evkaf tarafmdan ayda 6 lira ücretle ise dün öğleden sonra limanımıza gelebılbüyük cami muvakkithanelerinde çalıştı mistir. rılan saatçiler, ücretleri kesildiği için işlerini bırakmışlardır. Başlıyan casusluk muhakemesi Casusluk yaptığı iddiasile mahkemeye verilen Mehmed Aparkan adlı birinin muhakemesi, İstanbul İkinciceza mahkemesinde başlamıştır. Muhakeme, gizli celsede devam etmektedir. Hasara uğrıyan motör Rize limanına bağlı Nimetihüda motörü, evvelki sabah saat 9 dd Kabataş önlerinde balık avlamakta olan Pırhan motörüne çarpmıştır. Pırhan hasara uğramıştır. MÜTEFERRÎK Dün gelen malzeme ve e§ya Dün külliyetÜ balık ihrac edüdi Bu birşey değil! Büyük Harbin en hararetli günlerinde, Alman ve Fransız teşkilâtlan arasında gizli ve dostane temaslar vardı. Birbirlerine yardım ediyorlardı. Hatta MataHari, Almanların ricası üzerine Fransızlar tarafmdan yok edildi. Gene Büyük Harbde Fransanın Almanyada Marroussia isminde bir kadın casusları vardı. Şantözdü. Fransızlar, Alamn meslekdaşlarına bu kadmı haber Yanan çocuk verdiler ve «artık» vücudüne lÜ7um kalErenköyünde Kozyatağı caddesinde madığını bildirdiler. Nahrihten Bürooturan Hatice dün evinde işile meşgul nun adamları meseleyi anladılar ve t'r bulunduğu sırada odada yalnız kalan üç gün, Cenevredeki otelinde, kadının işini yaşındaki çocuğu Ahmed mangalla oy bitirdiler. namağa başlamış ve bir aralık entarisine Suzan titredi. Leman gölünde cesedi sıçrıyan bir kıvılcım tesirile vücudünün bulunan kadmı da hatırlamıştı. Soracak muhtelif yerlerinden yanmak suretile yatı. Filip devam ediyordu: rajanmıştır. Çocuğun feryadma yetişile Dahası var. Gene Büyük Harbde, r^k'üzeri söndürülmüş, Haydarpaşa hasBrüksel'deki Alman radyo telgrafçısı tanesinde tedavi altına alınmıştır. Dün limanımıza gelen İtalyan bandıralı Bosfor ve Macar bandıralı Tiza vapurları; makine aksamı, kimyevî ecza, taze fidan, yün mensucat, düğme, pamuk, pamuk ipliği, mantar eşya, elektrık malzemesi, radyo aksamı, kauçuk eşya, levha halinde bakır, cam eşya ve vernik getırmişlerdir. Ticaret müdürü îzmire gitti Mıntaka Ticaret müdürü A\ni Sakman, dün İzmire gitmiştir. Gelinciye kadar kendisine müşavir Necmeddin vekâlet edecektir. Moharrem Fevzi TOGAY Tiftik ve yapağı ihracat birliği nizamnamesi Tiftik ve yapağı ihracat birliği nizamnamesini hazırlamakta olan komisyon, dün de toplanmıştır. Komisyon yarın son toplantısını yaparak nizamnamenin ihzarını tamamlıyacaktır. Cumh ur îy et Bir balıkçı, balık dolu kayığını boşaltıyor Dün gene fazla miktarda torik yakalanmıştır. Dünkü istihsal iki yüz bin çiftten fazladır. İstihsalin hemen hemen hepsi harice sevkedilmiştir. Sirkeci rıhtımında bulunan îtalyan ve Yunan balık motörlerinden başka dün ilk defa bir de Bulgar motörü gelmiştir. Önümüzdeki hafta içinde balık almak üzere birkaç Bulgar motörü d#ha gelecektir. Abone şeraitı] NUshası 5 ktırustur Harte Türki ve icin icin 1400 Rr. 2700 Kr, Senelik 750 • 1458 • Alb avlık 400 • Üc avlık 8oe » 150 • Soktırr Biı aylık

Bu sayıdan diğer sayfalar: