3 Aralık 1940 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

3 Aralık 1940 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

BÜYÜK SİYASÎ TEFRİKA: Yazan : GORDON WATERFİELD Meşhur Rumen profesörü Jorga'nın irincikânunun ilk günü dost f rihteki rolümüze nazarları müspet o• Yazan: son günlerde Sinaia'da ikamet etmekte lanlarının mesaisini takdjr edip de başka Yugoslav miHetinin millî bayolduğu evinden çıkarılıp öldürülerek lannı kenarda bırakamayız. Zaten biramı idi. Bu millî bayram, delik deşik olan cesedi Sinaia ile Ploesi zım tarihi rolümüze müspet bir nazarla Büyük Harbde Almanya ile Avu&turyaarasında şose üzerine bırakılmış oldubakan kaç tane ciddî Avrupah âlim Macaristanın mağlub olmalan üzerine ğunu gazetelerde okuduk. Bu hâdise gavardır. Jorga, Haçhların kafalannı kı 1918 senesinde, Sırp Hırvat Sloven zetelerimizde sade bir haber olarak ya ran, İstanbulu fetheden, kendi milletini itühadının, jani bugünkü Yugoslavya zılıp geçmesin; müteVeffayı biraz daha asırlarca ziriidaresinde bulunduran Kralhğının kurulduğu gündur. feranslarında ekseriya Yakınşark tarihiyakından öğrenerek analım. Türklere nazarı başka, «tarihî zaruret» Cenub Slavları, bu günü kutlarken, Şark ve Garb münasebatı tarihi meseProfesör Jorga yalnız Rumanyanın de lelerini bahis mevzuu etmiştir. O cüm neticesinde Balkan milletlerine ve Ru Zağrebde bombalar patladı. İnsanca zağil, belki de tekmil Yakınşarkın en yük leden «Şark ticaret tarihine bakışlar> menlere de komşu olan ve Yakınşar jiatı ve hasarı mucib olmıyan bu bomsek ilim simalarından biri idi. Mojdavi ismile biri orta çağlara, diğeri yeni za kın merkezini teşkil etmiş ve etmekte balann failleri, heniiz bulunaınamıştır. Yurdun müdafaası bakımından en müyanın Bakau şehrinde 1871 de bir Ru manlara aid olmak üzere 192425 sene olan Türklere nazarı gene başkadır. Fakat Hırvatistanın merkezi olan bu gühim ve millî vazifeyi üzerine alırış olan men boyar ailesinden doğmuş olan NiBu itibarla Jorga Bükreş Üniversite zc! şebirde patlayan bombaları öteye belerinde neşrettiği konferansları, diğer Türk Hava Kurumuna yardımda bulun kola Jorga Yassi'nin mütevazı, üniversinde kendisinden senelerce ders alan riye koyanlar, şahsan meçhul olsalar da, mak üzere şenrimiz manifatura tüccar sitesinde tahsil ederken kendisinin fev Rumen profesörü G. Bratianu'nun ayni talebeleri tarafından bir Türk dostu oonlan sevk ve idare eden kuvvet, asla mevzuunu bir kısmına aid çıkardığı eiarından müteşekkil bir grup faaliyete kalâde istidadı sayesinde hocalarmın seri ile muvazi olarak kullanılmak üze larak anılmaktadır. Jorga'nın en bariz meçhul değildir. Rumanyada eski hükugeçmiştir. Manifatura tüccarları birliği dikkatini celbetmiş ve tahsilini bitirdikre, çok mühimdir. Jorga meşhur Alman hususiyeti onun Yakınşarkı tarihte bir met ricalini kurşuna dizdirenlerle Zağreısi Remzi Avunduğun başkanlığı al ten sonra 1890 da mezkur üniversitenin profesörü Karl Lamprecht'in talebesi kül olarak tanıması ve burasını âdeta rebde bombalar patlatan kuvvet aynidir: tında toplanan grup şehrimizdeki bütün yardımile Fransaya ve Almanyaya gönolduğundan Yakınşarkın iktısadî tarihi cihan tarihinin merkezi şeklinde tasvir Bu, bütün Balkanları Makedonyalasmanifatura tüccar ve komisyoncularile edrilerek Paris Ecole Pratique des ne aid mütalealarında bilhassa bu âlimin eylemesidir. Bunun için de biz Jorga ırmak, ve Yugoslavya ile Bulgaristanı tuhafiyeci ve hazır elbiseci gıbi zevatı Hautes Etudes mektebini ^e Leipzig üfikir ve nazarlarını in'ikâs ettirmiştir. öldürüldü, bir Rumen, profesörü öldü Kıunanyahlaştırmak için uğraşan yeni da Hava Kurumuna yardıma davet et niversitesini ikmal etmiş ve felsefe dokdeğil, Jorga öldü, Yakınşarkın büyük ni/amdir. Bunlardan maada Jorga kendisi taramekıedir. Dünyanın bugünkü karanlık toru diplomasını almıştır. Jorga 1893 sebiı ilim adamı bizden ayrıldı nazarile fmdan neşrolunan «Revue historique Bugünkü Yugoslavya, Büyük Harbde, vaziyeti karşısında huzur ve refahla ya nesinden başlayıp Bükreş Üniversite bakarız. Jorga Rumanyada binlerce tadu sudest europeen» mecmuasında Türk ayn ayrı cephelerde, fakat daima çok şadığımız aziz topraklarımızın müda sinde umumî tarih profesörü, bazan olebe ve sayıları pek çok kıymetli â tarihine temas eden makaleler neşret 9* Münich anlaşmaları ise Fransayı birfaası için yapılan bu hareket cidden en nun rektörü, Rumen Ülum AkademL"îi limler yetiştirmiş bir zattır. O millî ta kahramanca harbetmiş Sırplar, Hırvatmiştir. Ezcümle Dördüncü Mehmedin birine muhasım iki tarafa ayırdı. Bir rihçi sıfatile milleti nazarmda kazandığl lar, Slovenler ve Müslüman Boşnaklaryüksek takdire lâyıktır. Malum olduğu nin azası, Rumanya tarihî âbideler mu Lehistan seferine, ,Yakub Çelebi macekalabahk Münich'ten dönen Daladierfevkalâde itimadın neticesi olarak kendi dan mürekkebdir. Sırplar, evvelâ, yalüzere Kuruma devlet idare kadrosuna hafazası cemiyetinin reisi, cenubu şarrasına. Kırım Tatarları ve SaintSiege yi hararetle elkışlayor ve onun muvafdahil bütün memurlar kudretleri dahi kî Avrupayı öğretme enstitüsünün di meselesine, Mısırda Mehmed Ali Paşanın mesaisi için büyük tahsisat elde etmeğe nızbaşlarına Avusturya Macar ordulafakiyetini coşkun tezahürlerle tes'id edilindeki azamî yardımı yapmaktadırlar. ıektörü sıfatile Rumen ilminin yükselişi faaliyetine aid makaleleri vardır. Jorga muvaffak olmuş, onun mesaisine zen ıını birkaç defa mağlub ettikten sonra, yordu. Fakat buna mukabil başkaları da Hatta hamal, arabacı, kayıkçı ve saire yolunda büyük hizmetler göstermiştir eserlerinde hıristiyan âleminin noktai ghılerden vakıflar tahsis edenler olmuş; Alman Avusturja Macar ve Bulgar TYansanın küçük düştüğünü söyleyerek gibi küçük esnafm bile Kuruma karşı Müteakıben Jorga'nın şöhreti tekmil nazarlanm in'ikâs ettirmiş, Ermeniler bv sayede Jorga Rumen Akademisinin ordularının müşterek ve mütemerkiz yapüan ankşmadan nefret ediyorlardı. gösterdikleri alâka ve bağlılık gözönüne Avrupaya yayılarak Paris, Lyon, Ox meselesile çok yakından meşgul olmuş ve Bükreş Üniversitesinin tarih sahasın bir hareketi karşısında, hiç bir yardım vatanlarını karış karış Bununla Münich taraftarlarile aleyhtaralınacak olursa değerli manifaturacıları ford, Roma, Strasburg, Vilno, Bratis ve Kilikya Ermenileri tarihine mahsus daki faaliyetlerine, bilhassa kendisi yük gormeden sedye ile larını ayırd etınek mümkün değildi. Ve sek mevkileri ihraz ettiği zamanlarda, müdafaa etmişler, başta mızın kendi şeref ve haysiyetlerile raü lava, Cenevre ve saire üniversitelerinin bir eser tahsis etmiştir. Türklerin biltaşmaa ihtiyar kralları olmak übunun neticesi olarak Bordeaux'da getenasib şekilde azamî yardımda buluna fahrî doktoru, Sorbonun professeur ag hassa orta çağlardan yeni çağlara geç büvük hız vermiştir. dovüşe dovüse Arnavud çen son günler zarfında birçoklan «BluO Valeni'de, Munte'de kendisi için bir zere, rege'si olmuş, Institüt de France azası, me zamanlarında cihan tarihinde oynacaklarına şüphe yoktur. Yeni teşekkül me boyun eğmektense Hitlere boyun eden bu grup meslektaşlarını bugünkü müteaddid ilim akademilerinin muhabir dığı rolde Jorga'nın nazarları menfidir. \szhk üniversite açarak Rumen genc uk kıyılarına gelmişler; oradan Korlu eğmek yeğdir», yahud «Bir haik ihtivarlıklarının yalnız yüzde biri nispe azası, muhtelif tarih cemiyetlerinin aza Bunu o Osmanlı tarihine ve insaniyet ta liŞini senelerce terbiye etmiş, gerek bu adasına nakledilmişlerdi. Hastahktan, lâli kopacağına Alman işgaline ranyiî> tinde yardıma davet etmektedir. Fakat sı sıfatile uzun seneler zarfında bey rihine aid eserlerile beraber 1906 sene üniversitedeki ve gerek Bükreş Üniver açlıktan ve sefaletten kırılan bu ordu, «iiyor, Ateşli Haç mensubları da •Hilyukarıda da yazdığımız veçhile biz tüc neîmilel ilim âleminde semereli bir su sinde Şarkî Avrupada Türk hâkimiyeti sitesinde mesaisi ve cLigaKulturala» \s orada, yeniden tensik ve teçhiz olunarak ler demokrasiden daha iyidir!» diyebi120 bin kişiük bir kuvvet halinde, iMakeİşte bu sırada «Hain Albion> aleyhin carlanmızdan daha yüksek hamiyet nü rette çalışmıştır. nin tarihî ehemmiyeti meselesine tahsis mile vücude getirdigi cemiyetin ve onun liyorlardı. Rumen şehir'.erindeki şubeleri vasıtasi donya cephesine nakledilmiş ve müttefik de eski husumetlerin uyandırılmasına munelerini göstermelerini beklemekte ederek « Byzantinische Zeitschrift» mec İşte «Fransa harbi» sırasında bu tehBükreş Üniversitesinde tarih profesöle bir tarihçi kendi milleti içinde mülî ordulann kat'î zaferine yol açan ilk büehemmiyet verildi ve İngilizlerin mütlikeli ihtilâf hüküm sürmekte idi. Ve tefiklerini bırakıp savuştuklan iddia e yiz. Grupa Remzi Avunduk, Sabatay Be rü olarak tayinindenberi Jorga dünya nıuasmda neşrettiği makalesinde vıızuhla vahdetin husule gelmesi yolunda neler yük muvaffakiyetin kazanünıasında en naıditti, Rahmi Köseoğlu, Salih Çizmeci, tebarüz ettirmistir; maamafih o YakmIhtilâf, sınıf ihtilâfı değildi, ideolojik dildi. Simon Brod, Yeruşalmi, Ferid Bursa, mr muhtelif tarih ve arkeoloji ve san sark tarihinde Türklerin zuhunı bir ta yapabileceğini öğrenmek için bir nümu mübim ajnil ohnuştur. İhtilâftı. Hırvatlarla Slovenler ise, o zaman Fransızlar bir millet olarak, İngiliz Mahmud Güranî, Sadi Tamer, Mihal Ni at tarihi kongrelerine iştirak ederek bu tihî zaruret olduğunu da güzel anlatır. ne şeklini almıştır. Rumen milleti için İdeolojik mücadele, Fransız cemiyeJorga bir millî mefharet idi. yazık ki Sırplara düşman olan cephede harbediler derecesinde infiradcıdırlar ve yaban kolaidi, Rifat Edin, Remzi Tatari, Jak beynelmilel ilinr toplantılarında Ru itibarla Jorga'nın nazarları Viyana Cni belkemiğinden vurmuş ve Cumhur cılan sevmezler. Fransızlar içinde İngi Perahya, Ali Malta, Agob Narlıyan, manyayı temsil etmiş ve pek çok defa da Üniversitesi profesörü Srbik'in nazar onun hayatına kendisinin terbiye ettiği yorlardı; Avusturja Macar İnıparatorReisi Lebrun, erkânıharbiye, siyasiler ve vetistirdiSi bu milletin efradı tara luğu ordusunun saflarında Sırplara ve lizlerin b a a vasıflarını takdir edenler Hayık Kazancıyan, Marko Varon, Jozef riyaset etmiştir. İlmî şöhreti sayesinde laıına benzemektedir. burjuvazi, sosyalist sulhçular, işçiler bu fından kıyılmıştır. Jorga memleketinde siyaset sahasında Ruslarm karşı, hiç isteksiz harbettikleri varsa da Mareşal Petain 1914 1918 har Politi, Kınacıyan, Kâzım Nami Erdölen. Biz Avrupah tarihcilerin tarihimize darbenin tesirinden kurtulamamışlardı. binden sonra Ingilterenin yapabilecpgi Hâdi Nasır, İzzet aldam, Naci Atabek, da büyük nüfuz kazanmış, Maarif ve temas edenleri arasında ancak bizim taProrf. A. Zeki Vefldi Togan \e ekseriya teslim olduklan halde, kendi îşçi sınıflan Alman Sovyet ^nlaşroaruemleketlerinc göz diktiğini bildikleri her şeyi yapmadığı ve bu yüzden har Fahri Birol ve İbrahim Şevket gibi gü kili, Başvekil ve Meclis reisi mevkilerini sından sonra ne yapacaklarıru şaşırarak bin bütün şiddetini Fransızların çekti zide tüccarlarımız dahil olmaktadırlar. işgal etmiştir. Jorga çok geniş rmkyasta MOTEFERRtK İlalyaya karşı, kahramanca dövüstüler. Hitlerin kazanmasını plütokrat bir hüŞEH1R tŞLERI ğini söylüyordu. Petain haziranın son Harekete geçmiş olan grupun memleket yaptığı Fransızca neşriyatı sayesinde Bir düzinelik İzonzo meydan muharebekumetin işbaşmda kalmasından daha larında da söylediği bir nutukta 1940 icin hayırlı ve faydalı hizmetler görme Rumanyadaki akademik mesaiden Ru lerinde İtalyanların 25 kilometreden Başvekilimiz bir nutuk Belediye muhasebecisi rnuvafık sanmağa başlamışlardı. Franharbi hakkında aynı mütaleaları ileri sini dileriz. nıen olmayan milletlerin istifadesini kofazla ilerliyemej işlerinde bu müdafaalasa, Hitlerle döğüşmek üzere birleşmişti. »öyleyecek sürmüş ve Fransanın teslim olmakta Ankaraya gitti laylaştırmıştır. Bununla beraber o İtalrın büyük rolü olmuştur. Müslüman Fakat mağlubiyet yeniden bir çözüntühaklı olduğunu enlatmak istemişti. Bu yanca, Almanca ve kısmen İngilizce neşBelediye muhasebe müdürü Muhtar 12 birincikânun iktısad haftasıdır. Bu Bosnaklar ise, her cephede, Avusturya ye sebeb oluyordu. Ve Fransa en buh ADLÎYEDE riyatta bulunmuştur. 1933 senesi ken dün akşamki trenle Ankaraya gitmiş hafta Başvekilin mühim bir nutku ile Macar ordulannın en yiğit askerlerı osözleri söyledikten sonra Fransanm İnranlı dakikada parçalanmış bir millet. giltereye verdiği taahhüdlere bağh oldisi şerefine Fransız Enstitüsü azaları tiı\ Muhtar, beraberinde asker ailelerine açılacaktır. larak temayüz etmişlerdir. ayrı ayn yollara sapan ferdiyetçi grupMefhud suç hâdiseleri madığı neticesini çıkarmak işten değilbaşta olmak üzere Fransız profesörleri yardım için bu aya mahsus olmak ve Yugoslavya, bugün kahraman ve kuvlara ayrılmış bir cemiyet şeklini alıdi. Reynaud işlerin bu mecrayı tuttuörfî İdare komutanının Meşhud suç hâdiselerinin mahkeme taraimdan neşrolunan büyük «Melan bilâhare yapılacak asker ailelerine yarvetli bir orduya sahibdir. Yalnu Yunan yordu. Alman aianları bu vaziyeti çok ğunu görünce son bir teşebbüsle hüku lere intikali hususunda yeniden müd ges> Jorga'nın ilim âlemindeki mevkiini dım hasılatından ödenmek üzere Beledihududu müstesna ohnak üzere, her taiyi istismar ettiler. Bu ajanlar yabancı dünkü teftişleri meti sürüklemek istedi. Ve haziranın or det tayin olunmuştur. Nöbetçi mahke öğrenebilmek için kâfi gelir. ye bütçesinden 40,000 liralık münakaleraftan mihver ve mihverin bendegânı değil, cemiyet içinde saygı gören şahtalarmda Amerikaya kat'î bir müraca meler, bundan sonra en geç on sekiz Jandarma umum komutanı ve Orfi tarafından sanlmış ohnasına rağmen, Biz Türkler için Jorga'nın kıymeti beş nin icrasına aid Şehir Meclisi kararmı siyetlerdi ve Petain, Boudouin ve Prouatte bulundu ve yardım istedi. Bu yar buçuğa kadar gelen hâdiselere aid dacildlik, cem'an 2600 sahife tutan Almanca ve yedek itfaiye efradının teçhizat ve İdare komutanı Korgeneral Ali Rıza icabında, isüklâlini, yurdunu ve şerefini vost gibi adamların hükumet başına dım temin edilmiş olsaydı, hükumet i valara bakacaklardır. Bu saatten sonra «Osmanlı devleti tarihi» nin müellifi ol elbise masrafına karşılık olmak üzere de Artunkal, dün İstanbul jandarma teş korumak için ölümü göze alan efendi gelmelerine, büsbütün tehlikeli bir maçindeki münekkidleri susturmak müm gelen hâdiseler, ertesi sabah saat yedimasıdır. Müsteşrik olmamak ve şark bina vergilerine. yüzde on nispetinde zam kilâtını, bu meyanda İstanbul jandar milletler arasına katılmakta tereddüd hiyet veren amil de bu idi. Almanya kün olacaktı. Fakat Amreika, bu kadar de mahkemelere yollanacaktır. membatarırtdan istifade edememekle be icrası hakkındaki mukarreratı tasdik et ma bölüğünü teftiş etmiş ve Jandarma etmiyecektir. İşte bir millî bayram gütarafmdan teklif olunan şartlar şerefli kısacık blr zaınan İçinde .Fransaya yapHırsız hizmetçi raber Jorga Hammer'in istifade ettiği ve tirecektir. Belediye muhasebecisi bu tas Basımevini ve Jandarma Dikimevini rii«rifesinde Zağrebde patlıyan bomolmadığı takdirde Fransanın sonuna katığından fazla yardım edemezdi. Reydik kararlarını aldıktan sonra keyfiyeti gezmiştir. balann hedefi, Yugoslav miUetinin bu dar harbedeceğini söyleyen, fakat sonra Neriman adlı bir kız, hizmetçi olarak ermediği Yunan ve Lâtin membalarını naud bu son müracaatle son kozunu oyAskerî mahkemelerin faaliyete geç azim ve iradesini kırmak hedeüni takib telefonla İstanbula bildirecek müteakıbu mahiyetteki şartlan kabul eden zat, girdiği iki evden öteberi çaldığı iddia belki daha büyük bir salâhiyetle göz namış, ve o da ümidini kesmişti. ben asker ailelerine tevziat yapılacaktır. mesinden sonra Örfî İdare komutanının etmektedir. «Yeni nizam», bu kahraman Baudouin'di. Sonra bu adatn, Fransasile Adliyeye gönderilmis, tevkif edil den geçirmiş ve Osmanlı tarihine dair kumandanlık mıntakasma dahil diğer milleti tâbi ve esir halklar menzilesine (Devam edecek) Hammer'den sonra geçen 80 sene zar nın ancak İngiltere yüzünden, Almanmiştir. Ekmek fiatları 30 para vilâyetleri teftiş etmesi muhtemeldir. fında Avrupa dillerinde intişar eden yanın merkezî ve şarkî Avrupada serindirmek için, beşinci kolu vasıtasile yükseldi tekmil matbuatı görmüş ve onları esebestçe hareket etmesine mâni olduğuYugoslav millî birliğini ve tesanüdünü ll Namık Kemal'in 100 üncü Ekmek fiatlarma zam talebini tetkik rine dercetmiş, onlara kıymet biçmiş nu söylemiş ve gene İngilterenin tesiri bozmağa çalışıyor. Po ordusuııun, Mave tarihimizi Hammer'in eserine nispe etmek üzere dün Belediye iktısad müyıldönümü yüzünden Almanyanm ÇekoSlovakyanastır bombardımanlannın yapamadığiten daha kolay anlaşılır bir şekle sok dürlüğünde toplanan komisyon, 11,5 kuyı ilhak etmesine itiraz ettiğini iddia Büyük vatan şairi Namık Kemalin ııı, her memlekette bulunan birkaç haris muştur. Bu itibarla Jorga Türkiye tari ruş olan ekmek fiatlarma 30 para zam etmişti. Hariciye Nazırlığını deruhde edoğumunun 100 üncü yıldönümü bu a bedbahta, «fasikı mahrum» a yaptırmak hini öğrenme işini bir kaç merhale iler yaparak ekmek fiatını on iki kuruş on dinceye kadar kabine haricinde tanınyın 21 inci gününe tesadüf etmektedir. istiyor. Fakat, zaten, sağlam olan Yulctmiştir. Bununla beraber Jorga'nın paraya iblâğa karar vermiştir. Bunun on mış bir kimse olmıyan Baudoin FranMearif Vekâleti, mekteblere gönderdiği goslav ruhunu, Yunanistanın kahıamanFransızca neşriyatı Türk müverflhleri a parası nakliye, on parası amele masrafı sanın teslimiyet devrinde büyük bir rol bir tamimde o gün vatansever şairin bü ca ve muzaffer mukavemetile zavallı rasmda okunmuştur; bu eserler bun ve on parası da buğdav cinsinin ekstra oynadı. Bu adam, Fransa Bankası direkyüklüğile mütenasib bir şekilde mera Rumanyanın ibret verici son vazijeti bir dan sonra da bizde okunmağa değer kıy clarak verilmeğe başlanmasından dotörü, Hindiçinî Bankası şefi, Fransa sim yapılmasını bildirmiştir. Türkçe ve kat daha sağlamlaştırmıştır. Zağrebde meti haiz bulunmaktadır. O cümleden iavı yapılmıştır. İtalya tuz tröstü müdürü idi .Bu son edebiyat muallimleri derslerde talebeye patlıyan bombalar, yalnız bu Hırvat biri onun 192628 senelerinde neşrettiği sıfatı haiz olması, onun İtalyayı sık sak Değirmenlerden ve fınnlardan alınaNamık Kemalin, hayatının sonuna ka merkezinin binalannı değil; Yugoslav «İnsaniyet tarihini terkib tecrübesi> cak un ve ekmek nümuneleri munta ziyaret etmesini temin ediyor, o da budar vatan için nasıl çalıştığını anlata millî birliğini de yıkamamıştır ve bunnam eseridir, ki eski. orta ve yeni çağraya Laval'ın ajanı olarak gidiyor, ve man Belediye Reisliğine gönderilecek caklar, bu sevgiyi ifade eden eserlerini dan sonra da yıkamıyacak, bilâkis kuvIara ve zamanımıza tahsis edilmek üzere tır. anlaşma imkânları arayordu. okuyacaklardır. Bundan başka, verile vetlendirecektir. dört cild olarak intisar etmiştir. O bu Reynaud bu zaü kabineye almış ve cek tahrir vazifelerinin mevzuunu da Beledivenin tebliği Baikanlarda, en mühim bir muvazene eserinde cihan tarihinde Yakınşarkın Hani bazı hastalıkona itimad etmişti. Fakat, Reynaud'nun karşı teslim etmesini Namık Kemalin muhtelif cepheleri teş unsuru olan Yugoslavya, silâhbaşı etmiş, Istanbul Belediyesinden: ehemmiyetini vuzuhla tebarüz ettirmişdüşmesi üzerine Baudouin kabinede lar vardır ki, ergeç taleb ediyor: Şaş3/12/940 sabahından itibaren ekmegin kil edecektir. O gün Üniversitede de sakin. vakur ve azimkâr hâdiselerin alatir. kalmış ve Petain de ona güvenmişti. vücudde mutlaka bir mıyoruz. kilosu on iki kuruş on paradır. Alâka büyük bir merasim yapılacaktır. Namık şını takib ediyor. Reynaud'nun diğer bir isabetsizliği, Pa ârıza bırakırlar. SaJorga'nın biz Türkleri alâkadar ede darlara ilân olunur. Derken, bu ülti Kemal hakkmda Edebivat fakültesi taris Soir müdürü Jean Prouvost ile teş ri bir hastalığa benmatomu veren dev cek neşriyatır.dan diğerleri de son Ehlirafından hazırlanan büyük eserin yariki mesai etmesiydi. Prouvost gerçi Al zeyen bu harbin inletin orduları, taar salib tarihine aid yazdığı «Notes et Exzılmasına başlanmıştır. Gümrük varidatı man taraftarı değildi. Fakat Alman a sanlarda bıraktığı başlıca ârıza şu oldu: ruza kalkıyorlar. Fakat aradan ^ıenüz traits» dir, ki 18991916 seneleri arasınİstanbul gümrüklerinin geçen bir ayBursada ekmek fiatları leyhtarı da sayılamazdı. Fransanın şi Hayret etmek hassası kaybedildi. yirmi gün bile geçmeden, işler tersine da altı cild olarak intişar etmiştir. Jorga Hasta fakir çocukların lık varidatı 2.300,000 lirayı bulmuştur. Filân şehre, her biri şu kadar kilo ddnüyor ve gasıblar, taarruz ettikleri bu eserinde de Türk tarihini aydınlatamalindeki sanayicilerin muzaheretini ucuzladı meccanen muayenesi haiz olan Prouvost, Fransada her hangi gram ağırlığında, şu kadar yangın, bu küçük ordunun önünde; bozguna uğn cak pek çok yeni malumat toplamıştır; Bursa (Hususi) Bursa Belediyesi Adapazarında çeltik sol hükumetin işbaşına geçmesins mu kadar infilâk bombası atılmış... Ola yarak tabana kuvvet kaçıyorlar: Şaşmı son Haçlılar tarihini büyük salâhiyetle Çocuk Esirgeme Kurumu Beyoğlu Ko. şehrimize getirttiği buğdaylardan güzel halifti ve sanayiciler sollann işbaşına bilir a... Bunda sanki ne fevkalâdelik yoruz! dünyaya tanıtan Mısırlı kıbtî âlimi Aziraati lunun açtığı Çocuk Pilikliniği memle bir netice almış ve yaptırdığı mükemmel geçmemelerini temin için, Alman işga var! Aldırmıyoruz bile... Petrol tasfiyeAdapazarı (Hususî muhabirimizden) ketin tanınmış çocuk doktorlanndan gıda kuvvetini haiz bir tip ekmeği halTarantoda İtalyan donanmasmın ya ziz Suryal Atiya Jorga'nın mesaisini li pahasına da olsa, Fransada faşist bir hanelerinde, demiryolu iltisak nokta rısı, bir tayyare baskını neticesinde su cidden takdir etmektedir. Jorga Balkan Kasabamızın bir kısım köylerinde çel Fuad Tanerinin yardımile her hafta cu ka 12,5 guruşa sattırmaya başlamıştır. hükumetin teşekkülünü tasvib ediyor larında, silâh ve cepane fabrikalannda ya gömülüyor: Şaşmıyoruz. milletleri tarihi, orta ve yeni çağlarda tik ziraati tahdid ve bir kısım yerle ma ve salı günleri saat 10,30 dan 12,30 a Bu suretle ekmek fiatlarında 20 paralardı. Reynaud'nun en hayret verici asker yükleme ve boşaltma merkezleDostlar düşman, düşmanlar dost. bi Şark ve Garb münasebatı meselelerine rinde ekilmesine müsaade olunmuştur. kadar fakir ve kimsesiz çocukların mu lık bir tenzilât yapılmıştır. Belediye rehareketi Ateşli Haç mensublarından rinde taraf taraf çıkarılan müthiş yan taraflar bertaraf oluyor: Şaşmıyoruz! müteaddid eserler tahsis etmiş ve Sor Bu haberden çok memnun olan çeltik ayene ve ilâçlarmı da bedava olarak isi Sadık Tahsin Arsal, bu fiatııı daha Ybornegaray'ı kabinesine almasıydı. İs gınlar, mahalle çocuklarının sokaklarda Süngü ucu değmemiş meşhur Kra! bonda takriben her sene verdiği kon tacirleri derhal fapliyete geçeceklerdi". %ermeğe başlamıştır. da indirileceğini söylemiştir. panya sefareti vasıtasile Fransanın tes patlattıkları kestane fişeği kadar bile Karol hattmdan Ruslar, polka oynıya limiyetini ilk müzakere eden o idi. Bu yüreğimizi oynatmıyor. oynıya geçiyorlar: Şaşmıyoryz.. Meliha vücudünü saklayarak yavaşvak'ayı Nedime anlattığı zaman, adam < = KUçUk hlkâye Halbuki, ne idi bir zamanlar... Avruadamlarla onların benzerleri, Fransanın Bulgarlar, gayda çala çala Dobruca ça başını uzatıp güllerin arkasmdan dışaşırmıştı. «Boğulmuş olacak» diye mısukutunu hazırlayan birer yanm Quis panm her hangi yerinde, küçük bir yı, Macarlar çigan şarkıları söyliye şarıya baktı. Kendi kendine «Gene o rıldanmıştı. Meliharun derhal akhndan tren kazası olsa, biz burada haftalarca ling idiler. soyliye Transilvanyayı işgal ediyorlar. adam orada!» diye mırıldandı. Evet, geçenler şunlardı: «Serbestim, kocam S'iib partisinin plânlarına karşı ge tasasım çekerdik. Şaşmıyoruz.. Halbuki bu vak'alann bin gene o adam orada idi. Gene evin duöldü. Nedimle evlenirim. Yeni bir izdiVaktile bi Tanca ihtilâfı, bir Agadir de biri zihinlerimizi altüst etmeğe, bizi varına dayanmıştı; yana doğru dönmıiş, vac, mes'ud bir hayat.» hâdisesi, bir Arabî Paşa isyanı, bir dehşete düşürmeğe, hayretten parmaiki evin arasındaki boşluktan bir parBütün araştırmalara rağmen kocasıDreyfüs davası, dedikodusu dünyayı ğımızı ağzımızda bırakmağa kâfi ge çası görünen denizi seyreder gibi bir nın cesedinr bulamadılar. Olümü gertutan büyük beynelmilel meselelerdi. lirdi. Şimdi bunları sadece radyoda vaziyet almıştı. Uzun bir boyu vardı. Gözlerinin altları nasıl içeri çökmüş, yaşında evlendiği için, ne de olsa ara çekleşince, bir iki ay içinde, hissedarŞimdi bunlardan bin kat daha şümullü dinleyip geçiyor, gazetede okuyup geSıcağa rağmen kül rengi bir pardesü etrafları nasıl buruşmuştu! Fakat asıl larında bir anlaşma, şefkate benzer bir larmdan bulunduğu tütün şirketinde bir sıyasî, içtimaî çöküntüler oluyor da çiyor, çoğuna da gülüp geçiyoruz. giyiyoıdu; hatta yakasmı da kaldırmış saçları; evet, ona bütün bu çökmüş. alâka vardı. Ayrılmayı her ikisi düşün tasfiye yapıldı ve gene adamm şirkete hiç birimizin kılı kıpırdadığı yok! Harb, bizim için korkulu bir şey ol tı. Gözlerine kocaman siyah gözlükler biçare hali veren saçlarıydı. Bembeyaz memişlerdi. Yalnız Nedimi ilk tanıdığı mühim miktarda borclandığı anlaşıldı. Bakıyorsur.uz: Dün garanti verilen maktan çıktı. Hele şu İngiliz Alman takmıştı. Bir haftadanberi her öğleden dılar. On sene evvel birdenbire üç dört günler bu, Melıhanın akhndan bir an Derhal ölüme intihar dediler. Meliha bir devletin bu gün. çenesi bir yum hava harbleri yok mu?.. Dedikodulu sonra geliyordu; aynı köşede duruyor, günün içinde bu hale gelmişlerdi. Yir gelip geçmiş, sonra hâdiselerin, heye ne çekti! Şahsî parasını, içinde doğup rııkta dağıtılarak elinden ekmeği a bir futbol maçı kadar bile alâka uyan hep öyle denizi seyreder gibi vaziyetmi sekiz yaşında iken... O zaman bu ev canh buluşmaları, sevgi, ateş dolu gün büyüdüğü bu evi kurtarabilmek için ne Esas itibarile çok güzel bir fikir! lmmış... Eskiden böyle bir hâdise vud.'ramıyor. ler alıyor, saatlerce orada üstüste siga de, bu sıkıntılı, sessiz, karanlık salonda lerin içinde bu fikri ihmal etmiş, hatta kadar uğraştı... Muvaffak da oldu. FaÇöp sepeti olmayan duraklarda inen kua gelseydi. hayretimizden küçük Bize, kendi memleketimize gelince: ra içerek kalıyordu. Orada kimi bek tekbaşına değildi. Harikulâde siyah. par unutmuştu. kat bu çırpmmalar, üzüntüler içinde yolcuların biletlerini atmaları için a dilimizi yutardık. Bu gün daha buna Evet, on sene evvel Nedimle yalnız, asıl felâket, Nedimin günden güne kenrabaların ön ve arka sahanlıklarına benzer nelerine «olağan iş..» deyip ge Sinirlerimizi yokluyoruz: Her zaman leyordu, yahud kimi gözetleyordu? Ni lak saçları yüzünü ışıldayan, canlandıdan mukavemetli ve her zamandan i çin bir haftadanberi bir randevuya de ran tatlı bir tebessümü vardı. Omuzla başbaşa geçirdikleri o gün... o aşk, he disinden uzaklaştığını görmesi oluyorbirer kutu konmuş. Şehrin caddelerimanlıyız. vam eder gibi geliyordu? Meçhul... Şap rmı silkerek aynanın önünden çekildi. yecan dolu, harikulâde gün... Akşam du. Onu mahveden de bu idi. Nihayet nin kirletilmesine mâni olmak için Hiç bir mana ifade etmiyen bir «ye Bundan çok daha çetin imtihanları kası, gözlükleri ve pardesüsünün yakası koltuğa oturdu ve eline işini aldı. Bumükemmeı bir tedbir.. Fakat kutuNedim gitmeğe hazırlanırken telefon Nedim, bir gün, habersiz, kalkıp sekökleşmiş da alnımızın akile vereceğimizde en u yüzünü gizlediği için Meliha onu pek nunla beraber düşünüyordu: Gene on lar öyle yerlere yerleştirilmişler ki ni nizam» teranesile nice çalmıştı. Telefon, işte şimdi gene eski yahate çıktı... Bir mektub bile bırakoralarda yolcuların inerken ve biner millî davaları diş söker gibi bir çırpıda fak şüphemiz yok. Fevkalâde zaman iyi göremiyordu. Yalnız kırlaşmış saçlar, sene evvelki, eski hatıralara döndü. İşi yerinde idi. Şu siyah kadife kaplı se madan. Ve Meliha, kocasının ölümünŞaşmıyoruz. lara mahsus mühim tedbirler aldık. esmer, hırpalanmış bir ten ve üst du ni elinden bıraktı. Başını koltuğun arken, hattâ sahanlıklarda dururken halletmeğe kalkışıyorlar: dirin yanında. Kendisi sedire uzanmış den değil, fakat âşıkının bu anî uzaktutunmaları için madenî kollar mev Avrupa kıt'asını tek bayraklı bir ülke Fakat bunlar bizim günlük itiyadlan dağı bir yara ile buzulmuş solgun du kasına yasladı ve daldı. birdenbire b. Üzerinde koyu kırmızı ipek bir sa laşmasından sonradır ki cuddur. Hususile tramvay arabaları haline getirmeğe çalışıyorlar: Şaşmı m;zı depiştiremedi. Geceyi karanlıkta daklar farketmişti. Hepsi bu kadar... On sene evvel, aydınlık, gözleri ka bahlık vardı ve yakası omzundan kay çöktü. Bütün arzularının söndüğünü yoruz. Bir seneden daha kısa bir za geçİTnekle, ne neş'emizden kavbettik. Pencereden ayrılıp ağır adımlarla et maştıran bir yaz günü idi. Kocası evde mışü. O günü en ufak teferrüatına ka hissediyordu. Hiç bir şeye alâka duyanın tıklım tıklım ve hıncahınc ol dukları şu sırada muvazenelerini nıanda bir düzine devlet haritadan si ne de hatta pğlencelerimizden fedakâr rafı elişi sepetleri, mecmualar, yün ör yoktu. Nedim gelmişti. Başbaşa kabnış dar hatırlayor. Nedim karşısında duru mıyordu. Neye kendini bağlamak istelık yapmak mecburiyetinde kaldık. gülerle çevrili koltuğuna doğru ilerler lardı, akşama kadar. Nedimi seviyordu. yordu. Telefon çaldığı zaman, gene a diyse muvaffak olamadı. Garib bir u kaybedenler o kollara el attıkları za lırJyor: Şaşmıyoruz.. Çehrin normal havatı devam ediyor. ken şöyle düşündü: «Bir gene olsam. Nedimin metresi olmuştu. Hem de na dam, merakla bakmıştı. Halbuki o, lâ yuşukluk içinde idi. İlk günlerdeki büRumanyada resmî sıfatı olan bir man parmaklarını saracak mesafe bulamıyarak düşmek tehlikesine ma partinin adamları, eski cellâdlara rah SokaWar gene hıncahınc, sinemalar ge benim için geliyor diye düşünürdüm.» muslu bir kadın olmasma rağmen... İlk kayd, doğrulmuş, omzunu örtmüş ve yük ıstırab hafiflemişti. Fakat şimdi daruz kalıyorlar. Onun için bir çok ka met okutacak bir zorbahkla, en güzide ne tıklım tıklım! Ne sazımızm akordu Sonra birdenbire aynaya doğru koştu. zamanlarda ne vicdan azabları, ne bü ahizeyi almıştı. Ancak şu sözü duydu ha büyük bir boşluk içinde idi. Korzalara sebebiyet verilerek acı tecrü devlet ricalini. yataklarmdan kaldıra bozuldi'. ne sözümüzün ahengi! Etrafı altın yaldızlı büyük boy aynası yük ıstırablar çekmişti. Fakat bir şey ğu zaman şaşırmıştı: «Burası polis mer kunc bir boşluk... Ellerini kavuşturmak Su gelio gecen volcularm yüzlerine odanm loşluğu içinde akisler yapıyor onu teselli ediyordu: Kocasının çapkın, kezi, Nedim Beyin haremile konuşmak ve ölümü beklemek isteyordu. Bu halbeler geçirilmeden evvel bu kutular. rak kurşuna diziyorlar: Şaşmıyoruz. oralardan kaldırılmah, daha aşağıdaAtinadaki İtalyan sefiri telefonda b^kmız: Hic birinde telâstan eser eöre du. Meliha bu aynanın içinde kendini ömrü başka kadınlarla geçen lâkayd bir isteyoruz.» Ve konuşmuşlardı. Bir ka den kurtulmak istediği zamanlar olmaki boş verlere konmalıdır. tıpkı bir sahtekâr gibi, başka bir dev bilir misiniz'' Ama. bizim bu demir Rİ görünce gülümsedi. Bu, yüzünü büs adam olması... Hiç bir zaman anlaşa zadan bahsediyorlardı. Kocasının elbise dı değil. Fakat ilk gayretten sonra € Arlet elçisinin sesini taklid ederek, (Me bi soŞuVkanlı hazırlığımız, bazı kötü bütün çirkinleştiren acı bir tebessüm mamıflardı. Hayatları sevişen, anlaşmış lerini deniz kenarında bulmuşlardı. Ha tık ne yapabilirim? Niçin beyhude uğtaksas) ı geceyarısını üç saat geçe uy niyetli k telâ«a dü. Siyah ipek elbisesi içinde vücudü bir karı koca hayatından ziyade, içinde yatından endişe ediyorlardı. Araştırma raşmalı...» diye ümidsiz, tekrar eski ha1usundan uyandırıyor ve eline bir kâ yormuş! b şp hiç de fena değildi, yirmi yaşının na müşterek menfaatler olan bir şirkete yapmışlar, cesedi bulamamışlardı. Te'e line düşüyordu. ğıd tutuşturarak memleketi sabaha rinliğini muhafaza etmişti. Fakat yüzü... beazeyordu. Meliha bu adamla pek gene fonu kapayıp da Meliha, heyecan içinde Salâhaddin GÜNGÖR (Son kısmı yarın) Fransanın sukutu nasıl hazırlanmıştı? Gerçi İngiltere, Fransanın askerî vaziyetini yakmdan öğrenerek garb cephesine daha fazla asker göndermeliydi «. Lâkin Fransa ve ordusu da üzerine düşeni yapmadılar len bir tek amil vardı. Fransa, Londrada toplanan yüksek harb konseyinde münferid sulh yapmamayı taahhüd etmişti. Belçikanın hiyaneti hakkmda Fransada söylenen ağır sözlerden sonra sulh partisinin yeni bir bahane bularak faaliyetine devam etmesi icab ediyordu. Bu parti, bahaneyi bulmakta güçlük çekmedi. Çünkü Hitler, İrıgiliz kuvvei seferiyesinin Dünkerk'ten ricatini temin etmekle bu bahaneyi verdi. Ve bu sulh partisi taraftarlan, İngilterenin en lüzumlu dakikada müttefikini bırakıp çekildiğini söylemeğe başladı. Gerçi Fransa, Fransa harbı adı verilen safhada tekbaşına kalmış ve ona İngilizlerden, Lehlilerden ve Çeklerden müteşekkil küçük bir kuvvet yardım etmişti. Fakat, Fransızlar, İngilizlerin yeni bir seferî kuvvet hazırladıklanm ve Parisin sukut ettiği sırada bunun yola çıkarılmak üzere olduğunu biliyorlardı. Fransa, mukavemete devam edecek, bu kuvvet onun imdadına yetişeeek ve Fransa cenub ve şarktan yeni kuvvetler getirecekti. Fransadaki İngiliz kuvvetleri Seine müdafaa hatlarını Almanlara karşı tutmakta güçülk çekmemiş, fakat cenehları tehlikeye maruz kaldığı için mütemadiyen çekilmeğe mecbur kalmışlardı. Benim görüşüme göre Somme ve Aisne cephelerinin yarılmasından sonra, Fransız kumandası Seine ve Loire üzerinde Almanları durdurmak jçin hiç bir teşebbüste bulunmamıştır. Fransız kumandasile hükumet içindeki sulh partisi mücadeleden feragat etmiş ve Parisi müdafaayi, yahud İngiltereden yeni bir seferî kuvvetin gelmesini beklemeyi lüzumsuz saymağa başlamıştı. Sehir Haberleri Hava Kuruntuna yardım igin Manifatura tüccarla rından bir grup faaliyete geçti CUMHURIYET 3 Birincikânun 1940 TARİH TETKİKLERİ Yorga ve büyük hizmetleri Tarih profesörü Zeki Velidi IHEM NALINA MIHINA Zağrebde patlıyan bombalar Şehrin içinden Harbin bıraktığı anza İnsanlar artık hayret etmek hassasını kaybettiler YAZAN: Salâhaddin GÜNGÖR Köşede bekliyen adam U değil mU Peride Celâl Tramvay arabalarındaki bilet atma . kutuları Doğru değil mi ?

Bu sayıdan diğer sayfalar: