22 Ekim 1941 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

22 Ekim 1941 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET Hava akınlarile zırhlı Alman ordularının hücumlarına karşı en büyük rolü Sovyet ~ hava kuvvetleri oynıyacaktır B" Dünyanın gözleri, Sovyet Rusyanın va f y t * dZa.Il • ziyetı ve Alman ordularının müşte rek hedefi üzerine tevcih edilmiş bulunuyor. Bu hedef Moskovadır. Sovyet ordulannın Moskova etrafında toplanmağa çalışması ve şehrin şimdiye kadar görülmemiş bir ciddiyet ve şiddette müdafaa edileceği haberleri de her gün bir parça daha geniş lnanla bildirilmektedlr. Alman kuvvetleri cephenin muhteüî noktalarındaki temizleme hareketlerıni ikmal 'ederek serbest kalan kısımlarının yeni hareketlere hazırlanarak on binden fazla tankla blrlikte ilerlediğini de gerek Alman ve gerekse Sovyet tebliğleri bildirmektedir. Sehir Moskova müdataasında haberleri Harb hali Cür'etkârane bir soygunculuk Ve kücüklerimiz HAVACILIK ( Çocuklartmıx için Arî/ Ahishat hava hâkimiyetinin kökleşmesi derrek olan bu giinkü vaziyeti meydana getirecek ve hasma "" fırsat verecsk kadar zayıflamış olmamak lâzım gelir. Moskovaya karşı Alman taarruzlarımn en büyük vazifesini tank birliklerinin yükleneceği kanaati çok kuvvetlidir. Tanklann da şimdiye kadar olan muharebe tabiyelerinde hava birliklerile çok sıkı bir surette mesai iştirakı yaptığı ve ancak bu sayede ve biihassa pikecilerin yardımile kara ordularına emin yollar açtığı görülmüştür. Şu halde; Moskova üzerine ilerliyecek on binden fazla Alman tankının baş güvenini tayyarecilik kuracaktır. Ancak bu tayyareciliğe vunılacak darbedir kl, zırhlı vasıtaların hareketini durdurabilir ve piyadenin ilerleyişine mâni olur. Sovyet kara müdafaasımn da göstereceği mukavemet ve sarfedecegi enerji, Sovyet Rusya maneviyatının beklediği çetin müdafaayı hazırlamış olabilir, Harb halinin devamının çocuklarımızla alâkası çok olduğunu düşünmek lâzımdır. Ümid ve temenni ettiğimiz gibi harbin hududlarımızı aşmadığmı bile düşünsek, gene dışarıdaki harbin içeride birçok in'ikâslar yaptığı meydanda. Nitekım bundan biraz evvel Türkiyenin büyük şehirlerinde arpa karışık undan yapılan ekmeğin umuml olduğu devirde ekmek yemeğe başlamış olan ilk yaş çocukları büyüklerden ziyade güç bir Ortaköy sırtlarında bir soygunculuk vaziyete düşmüşlerdi. Bunun gibi vazihâdisesi olmuştur. Birkaç kişi, Sirkeci yetlerde büyüklerin tahammül kuvvetl de Güven oteli sahibi Ahmed Aslam, fazla olabilir de küçükler tahammül» kendisine kamyon lâstiği satmak baha süzîük gösterebilirler. Bu güç vaziyeUerin başında bilhassa nesiie oraya götürüp, zorla 3000 lirasını aimışlardır. Bundan sonra da, otelciyi gıda meselesi gelmektedir; ben evvelâ meme çocuğunu nazarı dikkate alarak orada bırakmışlar ve kaçmışlardır. vaziyeti şöylece telâkki ve mütalea edeOtelci ile soygunculan Beşiktaştan eeğim: Avrupadan ilâc, kuru süt, vitamin Ortaköy sırtlarına götüren, sonra yaJnız gibi maddeler gelemediği takdirde biz soygunculan tekrar Beşiktaşa getiren okendi yağımızla kavrulmak üzere kendi tomobilin şoförü İzzet Aydın, zabıtaca kendimize kifayet ederek ve çocuklsrıyakalanmış ve dün akşam Adliyeye gön mızı mahrumiyetten kurtararak yaşatmaderilmiş, Sultanahmed ikinci sulh ceza ğa muvaffak olabilir miyiz? Yoksa bugün mahkemesi hâkitni Celâl tarafından sor yoksulluk içindeki birçok memleketîer guya çekilmiş ve neticede hakkında tev gibi çocuklarımızı sefaleti fityolojiyeye f müzekkeresi kesilmiştir. mi mahkum edeceğiz? 22 Birincitesrin 1 9 4 f IHEM NALINA MIHINAİ Kansız bayram u gün harbsiz ve kansız bir bayram daha idrak ediyoruz. Harbsiz ve kansız bir bayramın, ne büyük bir saadet ve nimet olduğunu, ancak uzun yıllar harb içinde, sözde bayram etmiş olanlarunız, takdir edebilirier. İhtiyar ve orta yaşlı iseniz, hahzanızın yapraklannı, geriye doğru, otuz yü evveline çeviriniz; 1911 de bir bayram günü başlayan Trablusgaıb harbinden sonra, tâ Lozana kadar 12 yıl bütün bayramlannızın kanh ve yash bayramlar olduğunu görürsıinüa Bu uzun senelerin bayramlannda çocuklanmızın sevincli cıvüdaşmalan yerine, harb meydanlarında kan döken ve can veren Türk yiğitlerinin ıstırab seslerini, onlar için ağlaşan anaların, babaların, kardeşlerin, eşlerin ve yavrulann hıçkınklannı duyduk. Şeker bayramlarımız bir zehir bayramı, kurban bayramlarımız, evlâdlanmızın kurban edildiği kanh bayramlar oldu. Bu harb bayramlannda ağlamamış tek Türk ailesi, tek Türk yurddaşı kalmamıştır. Ancak Cumhuriyet devrindedir ki bayramlarımız, bayram olabilmiştir. Bu gün de, işte, etrafımızdaki faciaya raçmen, biz harbsiz ve kansız bir bayramı sevincle kutlayan bahtiyar insanlarız. Bu saadetin kadrini bilmek gerektir. Çünkü, ağlamadan bayram edebilen, sevınebilen sayılı milletler arasındayız. Bu mazhariyetin amillerini, Türkün barışsever seciyesinde olduğu kadar, Türk inkılâbının ruhunda da aramak lâzımdır. Yıllarca harbernıiş muzaffer bir kumandan, eşsiz bir sulh yapmış yüksek bir devlet adamı, Atatürkün inkılâbını gerçekleştirmiş muvaffak bir inkılâbcı olan Büyük Miilî Şef İsnıct İnönü, inkılâb Türkiyesinin «ancak taarruza uğrayıp mustar bir vaziyette kaldıgı takdirde harbedeceğini» yıllarca evvel soyledikten sonra şöyle demişti: Ortaköy sırtlarında bir adamın üç bin lirası alındı Dr. Kadri Raşid Tabiî meme sütü vasatî olarak dört ay kadar çocuğa kifayet eder. Ondan sonra yardım devri başlar. Bazan bu dört aylık müddet kısalır; üç aya, iki aya Iner, hatta bazı memeler bir ay sonra sütlerini azaltırlar. Hangi devirde azalır da kifayetsizlik tahakkuk ederse derhal yardıma başlamak lâzım geleceği tabiidir. Bu vardıma mutlaka sütle başlamak ihtiyacı yoktur; unlu, şekerli ve yağlı maddelerle yardım pek kâfi ge'ıir. Yazan Haydudları taşıyan otomobilin şoförü yakalanarak Adliyeye verildi ve tevkif olundu Bu vaziyet karşısmda Moskovanın şimali garbisinde ve Moskovanın dış müdafaa sistemi içinde bir meydan muharebestnin başlamış bulunduğu iddia edilmektedir. Bu başlangıç demek olan Moskova muharebelerinde Sovyet havacılığı en çetin imtihanlanndan İşte bu ihtimalin yanında sıralanacak birmi geçirecektir. Alman havacıları diğer tâJİ sebebler dolayısile Sovyet hanın da iki buçuk senelik muvaffakiyet va birliklerinin bililtizam daha gerilere serisine bir yenisini daha ilâve edebil ahnarak eldeki, sayısı binleri aşan malmek gayretinden ve fedakârhğından seme ile, çabuk bir gruplandırma meygeri kalmıyacagı tahmin edüebilir. dana getirmek ve Moskovanın müdaSon günlerin hâdiseleri gözden geçi faasım kolaylaştırmak gayesinin harilecek olursa, Alman tayyareciliğinin kim olduğu tahmin edilir. cepheler üzerindeki ve muhasaradaki tngiliz ve Amerikan yardımı neticesi birliklere karşı pike bombardımancıla olarak îngiltereden yüzlerce bombardırile, daha gerilere ve bilhassa Moskova man ve av tayyaresinin Moskovaya askerî bölgelerine umm menzilli ve ağır varmış bulunduğu lddiaları da eksik yüklü bombardımancılarile taarruz değildir. Bu iddialann dogruluğuna larda bulunduğunu, buna karşüık Sov inanırsak, demokrasilerln ilk defa yeyet Rusya havacılığının sadece ileri ha rinde bir yardımı Sovyetlere yetiştirereketlerde bulunan Alman kara ordu bilmek muvaffakiyetine erdiklerini kalan ve zırhlı vasıtalarına, ancak mevai bul etmemiz icab eder. Bu tayyarelerin olmak şartile mukabelede bulundukla Moskova müdafaasında, Sovyet Rusya rını görürüz. havacılanna iyi bir yardımcıhk edebiDemek oluyor kl, Sovyet tayyareciligl malzemesini biraz kıskanarak harcamakta ve daha ziyade bir ihtiyatî tedbir kullanmaktadır. Bu tedbirin de. Sovyet Rusya harbinin belkemiği olan ve elden çıkarılmasile Sovyet efkârı umumiyesini sarsacak bir şehir olan Moskovanın müdafaası kaygusundan ileri geldigi tahmin edilebilir. Yoksa Sovyet havacılıgı cephelerdeki Alman leceklerl muhakkaktır. Her halde Sovyet havacılıgının rolü her şeyden ewel zırhlı harb vasıtalarının ve bunlara yardımcılık edecek Alman havacılıgının işlerini güçleştirmek olacaktır. Son hadde kadar gayret ve devamlı olarak mukabil taarruzlar hallnde iş görmenin müdafaada kalmaktan çok daha emin neticelere vardırablleceğini de unutmamak icab eder. I MELEK SENENİN B U C Ü N matinelerden itibaren: bayramlarda en büyük fibnini gösteren SINEMACILIK DUNYASINEM 4 BÜYÜK YILDIZİ Sinemasında CLARK GABLE HEDDY LAMAB SPENCER TRACY CLAUDETTE COLBEKT tarnmdan nefıs bir surette yaratıian Kara Sevda BUGÜN LÂLE'de toplandı B. DE MİLLE'in son zaferi olan R E N K L İ EN BÜYÜK EN GÜZEL ve ŞAHANE FİLMİ Büyük bir aşk.. Büyük bir macera.. Gece için numaralı koltuklar evvelden ^ aldirılmalıdır. Bayram günleri seansları: 11 2,15 4,30 6.30 9 da . San'at Bayramı.. Zafer Bayraım.. Şeref Bayramı.. Ve Hakikî Bayram I I Şöyle demek istiyorum: Vücudün ihtiyacı olan albümin, şeker ve yağ maddelerini münasib miktarda havi olduğundan dolayıdır ki süt maddesi çocuğun tam ve muvafık gıdasıdır. Lâkin bu üç unsurdan vücudün en ziyade sarfettiği şeker ve yağ maddeleri kâfi mıktarda verildiği takdirde albümirün kısmen eksik olması mua>yen bir zaımn için çocuğun yaşamasına mâni teşkil etmez: işte memlekette şeker, un ve yağ maddeleri kâfi miktar bulundukça ve anneler de batta pek azalmış bile o!sa kendi sütlerini az çok çocuğa vermeğe Şoför İzzet Aydın, hâdiseyi anlatmış Benim kanaatimce bu hususta lâzım devam ettikçe çocuklar güç olan ayları ve ezcumle şöyle demiştir: gelen tedbirlerin bir kısmmı annelerden geçirir ve umumî gıdalar yaşma gftiriiebilirler. Nitekim bermutad birçok aic Ben, otelci ile yanındakileri, yani alarak bir kısmını da hükumetten temin ederek pek güzel muvaffak olaca leler ana'nevî olarak çocuklanna üç dört şoför Haydarla Ahmed Mehmedi ve aydan itibaren bizim de tasvibimizi kameçhul bir şahsı, müşteri olarak Beşik ğızdır. zanmış olan pirinc unu bulamacım me«*w taştan otomobiiime bindirdim. Ortaköy meye ilâve olarak yedirmek suretüe güsırtlarına götürdüm. Orada hep Indiler. Çocukların en çok veflyat verdiği bu zel çocuklar, tombul yavrular büyütürKaranlıkta biraz ileriye dognı gittiler. küçük yaşların en büyük ihtiyacı gıda ler. Derken, konuşmalar ve köpek yavrusu dır ve gıdanuı şekli de süttür. O halde annelerden istiyeceğimiz şey viyaklamasına benzer bir ses işittim. Bu Tabiî ahvalde bile anne sütüntin çosırada, Haydar dönüp yanuna oturmuştu. cuğun en mükemmel ve en muvafık bermutad vermek hususunda gayretli olBenim, yerimden kımıldamama müsaada gıdası olduğunu ve meme ile büyütü dukları memelerini bu zor zamsn'arda daha ziyade gayret ve aşkla vermek; ehnedi. Az sonra da Ahmed Mehmedle len çocukların ilk yaşlardaki ölümünün meçhul şahıs göründüler. Otelci Ahmed sütle beslenen çocuklara nisbetle pek az Aslan aralarında yoktu. Eiğerlerini, oto olduğunu herkes billr; hatta meme süCumhuriyet bayramına mobiiime bindikleri yere geürip bırak tünün kifayetsizliğinden dolayı kendihazırlık tım. Soygunculuğa dair başka bir şey Eİne açıktan verilecek gıdalara bile meme sütünün sayesinde çocuk pek güzel Cumhuriyet bayramında yapılacak me bilmiyorum. Ben işe karışm?dım » Otelci Ahmed Aslan hâdiseyi ihbar tahammül eder. Bu sebebledir ki me rasime aid program hazırlanmıştır. Bu meden az çok nasibi olan çocuklara di yıl bayramın, 29 teşrinie.n.el çarşamba yollu müracaatinde, şoför Haydarla Ahğer unlu gıdaları daha cesurane tav günü öğleden sonra kutlanmasına karar med Mehmedin kendisine kamyon lâstisiye edebiliriz ve biliriz ki meme sü verilmiştir. Sah günü öğleden sonra ği satmak istediklehni ve pazarlıktan tünün çocuk midesinde husule getire bütün daireler ve mektebler tatil esonra, tekliflerine göre yanına 3000 lira ceği zindegî ve muvafık hazım faaliyeti dilecektir. Hususî müesseseler a} aıarak Beşiktaşta bir kazinoya gittiğini, diğer ilâve gıdasını da kolaylıkla haz 28 inci ve 30 üncü günleri açık buluoradan da lâstikleri bir kulübede teslim mettirecektir. nabileceklerdir. Şehrin ana caddeleri, alarak bedelini vermek üzere otomobille Meme meselesine gelelim: Bizim mem meydanlar ve iskeleler Cumhuriyet Ortaköy sırtlarına götürdüSürıü, tenha leketin anneleri çocuklarmı memele devrinde yapılan inkılâblara aıd yazılar bir yerde üçünün birden kendisini ta rinin sütü ile büyütmek hususunda pek ve afişlerle donatılacaktır. Bayıam banca ile tehdid ederek 3000 lirasını al gajTetlidirler; müteaddid defalar ruttu günleri hatibler meydanlarda halka dıklarını, sonra da orada bırakıp kaç ğum istatistikler gösteriyor ki, hatta Is nutuklar söyleyeceklerdir. Bayram gütıklarını söylemiştir. tanbul gibi büyük şehirlerde bile meme nü saat 13 ten itibaren vilâyette Vali Zabıta, yaptığı tahkikatla faillerin izi vermek yüzde doksan nisbelindedir; ni tarafından tebrikler kabul olunacaktır. ni bulmuştur. Bunların da bugün tev tekim bu suretle küçük yaşlardaki ço Bundan sonra Taksimde, Âbide önüncuk vefiyatının fazlalığınm önüne ge de mutad merasimden sonra geçid reskif edilmeleri bekîenmektedir. çerek Türk ırkının yaşamasının ve zi mi yapılacaktır. Geceleri halkevlerinde yadeleşmesinin zeminini anneler hazır hazırlanacak zengin programlarla bayram kutlanacaktır. larlar. hükumetten istiyeceğimiz şey de umumî ihtiyacı teşkil edenbuunlarla (buğday, irmik, pirinc, yulaf ilâh...) şeker ve yağlı maddeler üzerindeki kontrolu sayesinde bunların fukaranın el uzatabileceği hududdan yukarı aşmamasuu temin etmek. Şimdi mühim bir ihtiyac da son senelerde gerek doktorların, gerek ailelerin pek ehemmiyetle ahştıkları vitaminler kısmıdır. Bu hususu hiç mübalâğa etmiyelim; çocuğun gıdalardan ve biihassa meme sütünden elde ettiği vıtaminler kifayet etmeseydi şimdiye kadar insanlar yaşaj'amazlardı. Vitamin (C) dediğimiz kısma çocuğun ihtiyacı ancak ır,emeden mahrum olduğu zamanlarda baçlayabilir. H EYE CAN Dii Dünva sinemacıhSı ilk defa ciheti mükemmel muazzam cih Çünkü üç senede tek bir şaheser yaratan büvük rejisör CECİL her bir film varatmıva muvaffak oldu ve ilk defa Amerikadan Avrııoava tayyare ile eetirilen bu film: Asrrn sinema mabudesi ZAFER ORDUSU Bütün dünyayı: GARY COOPER MADELEİNE CARROLL PAULETTE GODDARD PRESTON FOSTER AKİM TAMİROFF'un kudretlerine hayran eden hakikî bir şaheserdir. BAYRAMDA HER GÜN saat: 11 1 2,30 4,30 6.30 9 da DOROTHY LAMOUR B U G Ü N SUMER Sinemasında DEANNA DURBİN'i unuthıran muzaffer yıldız.. AÇILMAMIŞ KONCA'vı yaratan ve Hollywood bülbülü G L O R İ A J E A V ' ı Amerikamn en meşhur Caz mııçannisi B İ N G G B O S S B Y ile beraber yarattıkları Singapur 11 Y A O R i L K U A Günün mevzuu, heyecanlı. hissî ihtişamlı, dehşetli, muazzam sahneler, bu filmde bir deha mertebesinde eörülmemiş harika halinde... BAYRAM ŞEREFINE un en son çevirdiği Denizyollan gemi mürettebatının maaşlarına kıdem, ücret miktarı ve ehBu hafta yapılacak liyetlerine göre ayda beş liradan 15 liGalatasaray Fener maçı raya kadar zam yapılması takarrür etmiştir. Bu suretle 2000 denizcimiz zam Futbol ajanlığından: görecek ve Münakale VekâleÜ 150,000 Fenerbahçe stadı: • lira fazla ücret ödiyecektir. S. 11,30 Süleymaniye Beyoğlu, haDevlet Limanları Umum müdürlüğükem Şazi, Sadık, Halid. nün İstanbul ve İzmir limanlarında çaS. 13.30 İstanbulspor Altmtug, halışan liman işçilerine de zam kabul edilkem Muzaffer, Reşad, Nureddin. miştir. Bu zamlar ikinciteşrin başından S. 15,30 Fenerbahçe G. Saray haitibaren tatbik olunacaktır. kem Ahmed, Şazl, Adnan. Şeref statli: S. 9.30 Halic Doğu, hakem Hüsameddin. Müeyj'ed, Bahaeddin. S. 11.30 Eyüb Kurtuluş, hakem Nihad, Müeyj'ed, Hüsameddin. S. 13.30 Beykoz Taksim, hakem Halid. Galib, Şekib, Bahaeddin. S. 15.15 Beşiktaş . Vefa, hakem Tank, Selâmi. Feridun. İşte bu suretle çocuklarımızın yüzde doksanı harbin icabatından olabilecek EÜt mahrumlyetinden masun olacaklardır. Denizyollan müstahdimlerinin maaşlarına zam yapıldı Memesiz büyüyen bir çocuğa bu (C) vitaminini tabiî surette temin etmek de pek kolaydır: Biraz limon suyu, ya portakal suyu, yahud domates vermekle bu ihtiyac temin olunabilir. Çocuğun diğer bir ihtiyacı da (D) vitaminidir. Bu ihtiyacın kat'î şekli çocukta kemiklerin zayıflaması ârızalarına karşı hasıl olur. Bu (D) vitamininin birçok gıdalarda bulunmasından ıstifade edilebilir. Başlıcaları: Tereyağı, süt, balıkyağı, yumurta sarısı, pisi balığıdır. Esasen bu kemik arızalan çocukta ekseriya beş alü aydan sonra başladığından dolayı ve bu yaşlarda çocuğa balıkjağı, tereyağı ve yumurta sarısı vermek kabil olduğundan Avrupadan gelen tTürk infctîâbt, insaniyet iilküsünü (D) vitamini müstahzannın yokluğundan çocuğun mustarib olmasına mâni takib eder. bısan cemiyeti, kâinatın en kıymetli, en kudretü varltğıdiT. Kainat olmak kabildir. içinde insan cemiyetleri, heraher çahBundan sonraki vitaminlere çocuğun şacak ve beraber çah|«ıa sayesinde, kat'î ihtiyacı yoktur. kolayhklarını ve saadetlermi artıracak Dr. Kadri Rasid ANDAY imkânlara maliktirler. «İnsanların çarpışmalarının ve yaşamak için birbirlerini öldürmeğe mccHer nevi pamuklu mensucatı bur olmalarımn sebebîeri, dar, hastaSümer Bank satacak hklı zihniyeüerin hüküm sürmpsinin, muhtelif insan cemiyetîeri arasmdaki Memleketimizde mevcud resmî ve fikrî, maneuî ve jenni anlayış ve buluş hususî fabrikaların imal edecekleri her seviyelerinin jarkıd%r. Ancak bu sebebnevi pamuklu mensucatm yalnız Sümer lerin insan cemiyetleri üzerindeki teBank Yerli Mallar Pazarlannca satın sirleri bir hakikattir. İnsanhk yüksek ahnacağı ve bu kanalla piyasaya çıkaülJcüsÜ7iü güdmek, bir vazife olduğu nlabileceği dün fabrikalara bildırilmişkadar, mevcud act hakikatin tcablann» tir. Bunun için dünden itibaren, bu emgüdmek de insanhk iilküsüne cormonın rin tatbik şekli tebliğ edilinciye kadar amelî olan tek j/oludur.» fabrikalar satışlannı durdurmuşlardır. Bu suretle bütün menniekette pamuktTürk milleti olarak var olmak ve lu mensucatın tevzii fek elden ve dev büyük insan ailesinde yüksek bir celetin murakabesi altmda yapılacaktır. miyet olarak yaşamak Türk inkılâbının gayesidir. Türk inktlâbt, büyük insan Çatalcada bir cinayet aUesinin saadetine hizmet etmeyi vaÇatalcada korucu Hamdi, bir kadın ziiesi scyar.» meselesinden aralarında çıkan kavgada İşte en büyüğümüzün pek güzel bir arkadaşı Üze>Tİ tabanca kurşunile kar tarzda ifade ettiği bu ülküye ulaşmak nından yaralamıştır. İstanbula gcnde azmi de, Türkiyeyi, bugün boğtışan milrilen ve Cerrahpaşa hastanesine yatın letler safından uzak tutan amillerin lan Üzeyr, orada ölmüştür. biri olmuştur. Harbi sevmeyişimiı, istemeyişimiz, ondan uzak kalmak için büyük gayretler sarfedişimiz, yalnız TürkBütün istanbul halkı! lüğe değil; ayni zamanda büyük insanhk ailesine hizmet emelinden kuvvet ve ilham almaktadır. ALKAZAR 1 YERALTICELLADI Bas rolde Polis sanesterlerin biaman düsmanı •Saint. lâkabile tanılan esrasengiz adamm maceralar dolu nlrni Sinemasının bavram proeramına hazırlanınız.! B u e ü n matinelerden itibaren sinemacılık âleminde şimdive kadar misline raslanmamış büvük bir film Millî Şefimiz İsmet İnönü. bu güzel sözleri yaüıız söylemekle kalmamış, onlan sadakatle. imanla tatbik etmiş büyük insanlardan biridir. Bu sayededlr ki 1923 tenberi bugün de harbsia ve kansız bayram yapabiliyoruz. Türk inkılâbınm barışçı ruhunun bize tattırdığı bu saadet ve nimetin kadrini bilelim ve şükredelim. Maaşlar ayın 27 sinde veriliyor Tashih 21/10'941 tarihli sayımızdakl (loji) ml, (logi) mi baslıklı yazının son satırlanndaki (adlandırdıklan) kelimesi tertib yanlışı olarak (aldandıkları) şekllnde çıkmıştır. Tashih ederiz. Memur maaşlannm, Cumhuriyet bayramından evvel tediyesi için, Maliye Vekâleti dün Defterdarlığa emir vermiştir. Gelen emre çöre maaşlar, ayın 27 nci pazartesi günü tevzie başcnacaktır. YILDIZLAR ŞARKISI ölmez saheseri MARMARA Şineması sunuyor. İzdihama mânî olmak için tedbirler aluınuştır. ' S := Küçük hikâye E S t\ SİNEMASI MUHTEREM MÜŞTERİLERİNİN ŞEKER BAYRAMINI TEBBİK EDER. GLORIA JEAN VİCTOR Filmini gidip eörünüz ve dinleyiniz.. Şarkılaırn.. Revülerin.. Dans ve musikinin fibni Yerlerinizi evvelden aldırınız. Seanslar saat: 11 1 2,30 4,30 6.30 9 da • AZtZ TÜRK MİLLETİ Dünya ıstırabı içerisinde bütün insanlık âlemi için iyi gunlerin çok yakın olmasım diler, Bayramtnız kutlu olsun derim. M. Nuri Çapa parça gibi dikkatle süzüyordu. Çok çükür, nihayet konuşabilecek, yeni felsefe nazariyelerini dinletecek bir tnuhatab bulmuştu. Sevincinden derhal fırlayıp ayağa kalktı: Evlâd, dedi, sana hangi suali sormuştum? Galiba Syllogisme «Kıyas» bahsinl. Ah, ah, ne güzel bir mevzu». Fehime sinirlenerek telâşa düştü. Sabahtanberi verdiği emekler havaya gitmek üzereydi: Vasıf Bey kızının sözlerini lşitmemezliğe geldi, Delikanlıya doğru yaklaşarak: Nasıl, iyi cevab verdin miydi bari. Zannetmiyorum üstad... Çünkü ikmale kalmıştım. O kadar güç bir mesele değildi yavrum... Her halde sonradan merak edip öğrenmişsindir. Ikmal imtihanına gireceğim zaman şöyle bir göz gezdirmiştim... Suğra, kübra diye bir takım aca>nb lâktrdılar geçiyordu ama, esasını pek iyi anlayamadım. Vasıf Bey, vücudüne dar gelen smokinini, nasınnı sıkan lustrin ayakknbıını, kazinoyu, müziği, etraftaki kala, balığı, bilhassa kızının yamnda bulunduğunu ve karşısmdakinin pek yakın bir istikbalde damadı olması ihtimalini birdenbire unuttu. Yerine tekrar oturduğu zaman, kendisini imtihan masanın başmdaki sandalyesinde zannatti: Sıfır, sıfır! diye haykırdı, ciğeri beş para etiıez herif, sen kat'iyyen adam olmazsın! NOTR DAM' ın KAMBURU IPEK Sinemasında HUGO'nun meşhur ve ( Notre Dame de Paris ) Filmini vücude getirmek için Milyonlar sarfedilmiş... Paris inşa edilmiş... Ve bin'.erce figyran istirak etmistir. Bas rollerde • GHARLES LAUGHTON MAUREEN OHARA U G Ü N Bayram haftası için senenin en muazzam ask ve kahramanlık saheseri başhyor. TÜRKÇE SÖZLÜ ve TÜRK MUSİKİSİ Türk kahramanlık ve civanmerdliğini canlandıran sahane film. SALÂHADDİNİ EYYUBİ VC BOZ ASLAN [Boz Aslan sarkılanm ;'ıven 2 devre 13 kısım hepsi birden Yeni sarkıları ve bütün Selmanın şarkılarmı mu';vi h?T,r', Üstad sövliven U N I R S A D E D D İ N MÜZEYYEN N U R E D D İ N K A Y N A K S E N A R Bayram günleri seanslar: 10.30 12.30 2.30 4.30 6,30 ve 9 da Bugün Beşikfas G Ü R E L sinemasında 1 GÖNÜLLÜ KAHRAMAN (Türkçc) 2 T E K S A S KANUNU asıf Bey, senelerdenberi mesleğinden başka hiç bir şey düşünmemiş, Vekâletten sık sık takdirnameler almış bir lise muallimiydi. Hayatmı nazariyelere ve hayallere bağlı olarak geçiriyordu. Böyle olmasaydı, karısının ölümünden sonra güç yaşar, bin bir müşkülâta rağmen kızını istediği gibi na davetliyiz, biliyoısun... 0nun için, ter; iltifat ediver. Çünkü cidden kıy yoksa oturmakta devam etmek mi lâbiraz daha itinalı mettar bir gencdir... Atletizm müsaba om geldiğini tayin edemiyen bir kayetiştiremezdi. Fehime hiç şüphesiz fazla kuzum Vbacığım, güzel değildi. Fakat bütün arkadaşla giyin... Orada yanımıza gelecek tamdık kalarmda büyük bir derece aldı: ayni rarsızlıkla elini uzattı: nndan bambaşka, iri kemikli bir yüzü, larla konuşacağm mevzuları da zemin zamanda Kadıköyünde cTango Krah. Teşerrüf ettik evlâdım! dedi. kızıla yakın saçları, her tarafı yekdiğe ve zamana münasib olarak seç... Gene diye anılıyor. Bahri, hafifçe yılışü: Zavallı felsefe hocası, sapı kopuk deri rine uygun muntazam bir vücudü var Sokrattan, Eflâtundan bahsetmeğe, De Üstad tabiî bendenizi hatırlayama1. Huy ve ahlâk cihetinden hiç de ba kartın, Ksntın ahlâk ve metafizik pren çantaya kitablarını yerleştirmekte de dılar... basına benzemezdi. O, ne kadar müte siplerinden demvurrr.aya kalkışma! Ha... vam ederken: Vasıf Beyin birdenbire gözleri parla Peki kızım, diyordu, hiç merak et mışb. İki saattenberi silik kaldığı muvekkil, uysal ise. genc kız o derece hod Asıl en mühim noktayı az kaldı unukâm ve muh+eristi. Küçüklüğündenberi tuyordum... Hani sana geçenlerde an mer senin istikbalin ve saadetin için, ls hitte nihayet alâkayı celbettiğine meminci gerdanhklar takmak, lüks otomo latmıştım: Bahri Bey... Onunla buluşa tediğinden daha mükemmel hareket ede nun olmuştu: billere binmek, mükellef apartımanlar cağız. Eğer zihnini çelip kandırabllir ceğim! Ne o evlâd, dedi. tanışıyor muyuz? **¥ da yaşamak hülyalarmı besliyordu. İkin sem benim için çok iyi bir parü olaKonferanslarımdan birini mi dinlediniz, cak. Kendisi ne âlim, ne şa.r, ne de ci mevki tramvaylarda gözlerini kapaFelsefe hoeası, yemek masasınm bayoksa bir müddet zatıâlinize ders veryarak kendi hususi arabasındaymış gibi san'atkâr... Taahhüd işlerile ayda bir şında, dudağındaki ısmarlama tebssümek gibi şerefli bir mevkide mi bulunyayılıyor, parmaklannı sahte yüzükler iki bin lira kazanan bir genc. Sosyolo münü genişletmeğe çalışarak, k'.mıldadum? le süsliyerek gezmeğe çıkıyor, giydiği jiden, psikolojiden, pedagojiden anla madan oturuyor, midesini berbad eden Hayır efendim, hiç birisi değil... alafranga yemekler ve onlara karışan mütevazı elbiselerin değeri hakkında maz. Kabilse, sinemalarm yeni programherkese mubalâğalı rakamlar sayıp dök larına temas et. Hani çarşamba akşamı biranın tesirile gitgide göz kapakları Siz bize, lise son sınıfta iken mantık müberaber bir film görmüştük; onun mev ağırlaşıyordu. Yanlarma gidip geîen ka meyyizi olarak gelmiştiniz. mekten hududsuz bir zevk duyuyordu. Fehime, mükâlemenin uzayacağmdan Bu ikbal hırsını ancak zenşin bir ko zuunu anlatıver... Geçen hafta Galata dm erkek genclerle bir iki lâkırdı etcanın tatmin edebileceğine kani olduğu ssrayın Beşiktaşa yenilmesme çok şaş mek hevesine düşmüş, fakat Fehimenin ve babasımn çenesinin açılacağından eniçin, yegâne düsüncesi, gayesi erkekle 'ığını da ilâve ediver... Allah aşkma .so tavsiye ettiği spor ve sinema mevzula dişeye düştü. Sözün kısa kesilmesıni terin hoşuna gidebilmekti. Sabahleyin, Va murtup oturma. Ama, demijorum ki, rma dair malumatı ilk hamlede tüken min için: sıf Bey, dersini hazırlar, notlarını sı gevrek kahkahalarla salonu baştan ba digi için bütün konuştukları üç dört Oh ne âlâ, dedi, eski ahpablar ; nVden ibaret kalmıştı. raya koyarken Fehime akşama aid pro şa çınlat. Hayır... Neş'eli ol kâfi! Dans karşılaştınız... Fakat çok rica ederlm, gramın teferrüatını izaha çalışıyor; han edip etmemene karışmam... Çünkü, eski Bir aralık kızı, bir elile yüzünü çok burasını yeniden imtihan salonuna döngi lokantada yemek yiyip, hangi sine valsleri belki de çalmazlar; yenilerini de an beyaz elbisesinin eteklerini yer dürmeyiniz! sen bilmezsin... Eahat et, keyfhıe bak! den kaldırar^k rrasaya geldi. Öbür elile rnaya gideceklerini te?bite uçrssıyordu. Heyhat, Vasıf Bey kızına karşı saBir gün, gcnc kız, Vasıf Beye, her za Sade, dikkat et: fazla esneme, gevşeyip uzun boylu, briyantinli saçll bir deli bahtanberi gösterdiği uysalhğı ansızm, mankinden daha kat'î talimat vermeğe kendini salıverme... Sonra ara sıra yap kanlıyı yakalamış sürüklüyordu: Sriyet bir elbise gibi sırtından sıyırıp Baba, dedi. takdim eHf>»im, sana atmış, onu dinlemek bile istemiyordıı. koyuldu. KePmelerin üzerinde dikkat tığın gibi bir an dalı^erir, horlsmaya ve ehemmiyetle durarak: I başlarsın da âleme rezil oluruz. Bilhas l>f zarrnn bahcettiğim B?hri Bey... Bahriyi, kıskanc bir antika koleksiycnFelsefe hocası, ayağa mı kalkmak, cusunun eline gesirmiş olduğu nadir bir Bu aksam. dedi. Taksim Kazinosu 1 sa Bahriye biraz fazla güler yüz gös Felsefe hocası Nuri Refflk Nuri REFÎK

Bu sayıdan diğer sayfalar: