19 Mart 1942 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

19 Mart 1942 CUMHURİYET A B E B. Millet Meclisinde O ngiltereyi meşgul eden büyük mese leler, kolay kolay sayüaınıyacak kadar çoğaldı. Fakat bu meselelerin en mühimlerini saymak ve bunlaruı İngilterede nasıl karşılandığını kısaca anlatmak bilhassa bu sırada faydadan hâli değildir. İngilterenin karşılaştığı ilk büyük ve mühim mesele, İngiltereyi müdafaa ve İngiiiz milletini iaşedir. İngiltere, bugün umumî faaliyetinin jüzde altmışını harbe hasretmiştir. Fakat İngilizler bunu da azımsamakta ve umumî faaliyetin yüzde yüz harbe hasredilmesini istemektedirler. Çünkü ancak bu sayede tam emniyete kavuşabileceklprine inanıyorlar. İngilterenin müdafaası için bn şekilde çahşıldığı gibi İngilterenin iaşesi için de hergün yeni tedbirler ahnmakta ve iaşe güç'.üklerinin hâd bir mahiyet almamasma büyük bir dikkat gösterilmektedir. **¥ Millî Şefin söyiediği büyük nutuk WfV'^r/nn Japonharb Doğru değil nıî ? Bu köy, kendisine en yakın olan yere bağlanmahdır! Trabzon Vilâyetinm Of kazasma bağlı Okşoho köyü halkmdan bir mektub aldık. Köylüler, evvelca Sürmeneye bağlı olan koylermin oradan alınıp Of kazasına raptedüdijinden şikâyet ediyorlar ve derdlerini şöyle yanıyorlar: «Sarmene. köyümüze 20 kilometre, Of ise 50 kilometre uzsktadır. Üstelik Ofa giden yol dağlık, taşlık oldugu gib: kış mevsiminde de altı ay kapalı kilır. Bu yüzden tahsil çağmdaki 300 çccuğumuz mektebe gidemiyor, hayvanlarımız burnumuzun dibindeki otlaklardan istifade edemiyor, hastalanmıza zamanında yardım edilemiyor, arazimiz mısır, patates ekimine müsa'd oldugu halds gene kazanm uzaklıjı sebebile dağıtı:?n tohumluklordan hissemize düşcni alamıyoruz. Çn': müşkül bir durumda kaWık.» Bu vazivst k°rşısmda yapılan yanlış'.ık tashih edilmeli ve Ökşoho kö! yü eskisi gibi ken3is ns en yakın bir r 1 rr.îr'tçze b351an "" 'dır, diyonız. İngiltereyi meşgul Nakil vasıtaları hakkındaki kanuna bir eden büyük madde eklenmesine dair lâyihanın meseleler birinci müzakeresi yapıbyor B Ankara 18 (a.a.) Büyük Millet Meclisi bu gün Doktor Mazhar Germenin reisliğinde yaptığı toplantıda, İzmir meb'usu Doktor Mustafa Bengisunun, Kocaeli meb'usu Kemaleddin 01pakın, Kütahya meb'usu Mustafa Bacakm, Seyhan meb'usu İbrahim Metenin, Zonguldak meb usu Mustafa Bozmanm vefat ettiklerine dair Başvekâlet tezkerelerl okunmuş ve merhumların hatıralarını taziz için beş dakika ayakıa Şark cephesı Geceyarısı tebliği (Başmakaleden devam) (Baştarafı 1 inci sahifede) Cumhur Reisimizin bir baba saminıidonanmasma mensub tayyareler 13 ve liğile önümuze serdiği bütün bu maddi 14 martta Yeni Gineye karşı yapükları mancvî davalan başaracak olan bizler, akınlar esnasında 25 düşman tayyaresibugün normal hayat şartlan içinde yani düşürmtjgler veya yerde tahrib etşamadığımızı biliyoruz. Sayısı çok az hir mişlerdir. kaç memleketi çıkanrsak. koskoca diiu13 martta Port Moresby'ye karşı yaya, üzerinde acayib gladiatör'le'rin bopılan akın esnasında 11 düşman tayğuştuğu yuvarlak bir arena haline gelyaresi tahrib edilmistir. Ayni gün Japon miştir. «Biz harbin dışında, fakat tesirtajTarelert Salomon adalarmda Vanalerinin içindeyiz.> van ve Florida'da bulunan mühim düşHer memleketi müteessir eden bu şart man üslerir.i bcmbardıman etmişlerdır. sükut edilıniştir. lar altında, gündelik ekmeğimizi ve kül14 martta Japon deniz birlikleri KuieDört encümendeki münhallere aza setürel amaclarunızı şaşmaksızın başarma ensland'm flmal ucundi bulumn çimi yapılmıştır. ğa uğraşırken, harb karrısında tâ ilk Horn adasmdaki düşmanın hava üssür.e Madenlerin işletilmesi ve oirleştiril günden kendinıize çizdiğimiz ve bütün anî bir baskın yapmışlardır. 14 düşman mesi hakkındaki kanun lâyihası Dalıi dünyaya ilân ettiğimiz yoldan biraz oltayvaresl düşürülmüş veya tahrib edilliye Encümenine tevdi edilmistir. sun ayıılnıış değiliz: miş,tir. Nakll vasıtaları hakkındaki kanuna « Dış siyasetimiz açık bir şekilde ifabir madde eklenmesine dair kanun lâ de edilmistir. Birbirlerile muharebe eden Başvekil AnıtKabir jürsini yihasmın birinci müzakeresi yapılmıştır. devletlerlc ahdî münasehetlerimiz varkabul etti dır. Anlaşmalara dayanan münascbet'eMeclis, cuma günü toplanacaktır. Ankara 18 (a.a.) Btşvekil Dr. Refik ıimiz doğru yürekle ve ayrımsız olarak Saydam bugün saat 11 de Baçrekâlette tatbik edilmektedir.» Bugün göğsümüz kabararak söyliyebi Atatürk Anıt Kabir juri heyeti azaliriz ki genc Türkiye Cumhııriyeti, harb sıra kabul etmiştir. Ekspres fiat yükseltmek usulü skiden dükkânlarda güzel yazile yazılmış «Elkâsibü Uabibullah. levhalan vardı. (Yani «Kâr eden Allahın sevgilisidir») Bunun bir ayet nü, hadis mi olduğunu doğrasu biimiyorum ama bir büyük sözdvi. Lâkin unutmamalı ki o zaman ticaret âleminde insaf ve ahlâk denilen iki unsur daha mevcuddu. Bu unsurlar bir fiat murakıbmdan daha tcsirli manevî Lir zabıta idi. Onun için kâr ehlini Allah severdi. Bugün o levhalar ortadan kalktı. Kalkmasa da bugünkü şekilde kâr edenleri Allahın sevdiğini. seveceğini düşünmek üluhiyete karşı hürmetsidik olur. Çünkü Allah şöyle dursun biz kullar bile böyle baştan yukarı kâr eden ve fırsat düşkünlüğü yapanlan sevemeyiz, Sevemeyiz; çünkü haksız kâr etmekte ve bizi bü kâr yüzünden sıkıştırmaktadırlar. Hele şimdi ellerinde bir yeni usul var ki hiç şaşmadan fiatlan göz göre göre yükseltiyor. Meselâ ele sabunu alalun: İstanbul piyasasında sabun sıkıntısı var. Bundan bir ay kadar evvel 60 kuruşa satılan sabun bugün 75 kunışa zor bulunuyor. Sebebi acaba sabun miktannm azalması. yahud sabun yapılan ham maddenin pahalılaşması mı? Hayır efendim hayır! Mesele dah» basit. Sabunu yükseltmek istediniz mi İstanbul piyasasına sabun getirmiyorsunuz. Bu getirmemeyi, nakliyat işlerindeki sıkışıklık da biraz kolaylaştırıyor. Mal gelmeyince, tabiî, İstanbul ptyasasında fiatlar yükseliyor. Ama iskele. lerde mal doluymuş, buraya gelmedikten sonra ne kıymeti var? E, bu adamlar kendi kârlannı düşünmüyorlar mı? Bir motör tutup getirmek mümkün değil mi? Mümkün... O adamlar da kendi kârlannı düşünüyorlar. Ve onun içindir ki; mallarını İsatnbula nakle lüzum görmüyorlar. Zira mallar olduğu yerde kaldıkça üste koyuyor. Fiatı kendi kendine artıyor, Artık bu adam deli mi ki; motör tutmak gibi bir takım külfetlere girip malım İstanhula nakletsin. Çünkü nekadaı nakletmezse mal o kadar pahalılanıyor. Olduğu yerde kâr ediyor. Bu arada eğer hükumete karşı bir taahhüdü varsa onu ifa için ama yalnız o kadar mal getirt ; p, piyasaya cıkarmadan yerine veriyor. İstanbulda gene mal yok ve fiatlar fırlak.. Bilmem hangi Alman ziraat sergisinde görmüs, birisi anlatrıydı. Almanyada elektrik kuvvetile bir haftada mısır yetistiriliyor ve mısmn büyüdüğü adeta çro7İe eörülüyormuş.. Birde de ekspres mısır yetiştirmek u sulüne mukabii ekspres fiat yükseltmek usulü var: Piyasaya mal sevketmrvip sıkıştırmak. Sıkışmca mab yüksek fiata satmak. Sonınca da: Ne yapa'ım? Nakliyat zorluğu! cevahmı vermek... CeleMer de böyle, tüccarlar da... Ne yapahm bir kere ki ellerine riüstük... Eti onlann kemiği Hzim... Vl^h insaf versin! B. Müttefikler (Baştarafı 1 inci sahifede) (Baştarafı 1 inci sahifcde) hede mühim bir değişiklik oimadığı kay diriliyor. Port Darvinde ve Port Moresbi dedilmektedir. de hava tehlikesi işareti verilmişse de hücum olmamıştır. Moskova 18 (a.a.) Geceyarısı neşYeni Delhi 18 (a^.) Birmanya tebredilen Sovyet tebliği: Sovyet kıt'alan düşmana karşı taar liğinde deniliyor ki, İravaddi cephesinde İngiltere, kendi hayaüna aid bu mescleaen sonra herşeyden fazla Rus Al ruzî muharebeler yapmıçlar ve bazı ke bir takım düşman müfrezelerinin 15 simlerde mukabii taarruzları geri püs martta kayıklarla nehri akıntı yiikarı man harb'ıle alâkadar oluyor. çıktıkları ve Monyo'nun cenubunda TeAlmanyanın geçen yaz ve sonbahar kürtmüşlerdir. indav ile Tharaawaw'a çıktıkları söylenmevsimlerinde yaptığı büyük taarruzların 16 matta 47 Alman tayyaresi tahrlb emüteakıb kış mevsiminin eşsiz bir ;id dilmiştir. 15 Sovyet tayyaresi kayıbdır. mektedir. Bu müfrezeler o mevkideki Birmanyah hainlerle temasa geldikten detle hululü dolayısile duraklamağa Barentz denizinde Sovyet gemileri mecbur olması. Rusların bu duraklama düşmanm iki nakliye gemisini, bir ba sonra geri çekibnişlerdir. Tiknyi muhadan istifade edcrek harekete geçmeleri lıkçı gemisini ve bir gambotunu batır rebesi neticesinde irtibatları kesilmiş İngllterede yeni bir ümid doğurdu. Sov mışlardır. Batırılan gemilerin mecmu to bulunan ekserisi Gurka'lardan mürekkeb küiliyetli miktarda ku\vet şimdi Promeyetlcre yardım edildiği takdirde belki nilâtosu 16 bindir. ye dönmüş bulunmaktadır. Japon kuvAlmanlarm işjal ettikleri yerleri geıi Rusların ilerî hareketi vetlerinin küllî kısmı elân Tikny'nin ceahr ve Alrnan tehlikesile karşılaşmağa Moskova 18 (a.a.) Kızılorduya men nubunda bulunmaktadır. Tungoo cephemuktedir olduklannı gösterir, belki bu vaziyet A\Tupa harbini yeni ve dalıa sub bir biriik, stratejik önemi olan bir sinde İleri kuvvetlerimiz büyük yoldan bölge civarını himaye etmekte bulunan Tungoo'ya doğru ilerler görünen ve ümidli bir saflıaya süriiklerdi. bir düşman mukavemet merkezini ez Kanywtkwin cenubunda bulunan düşBu yüzden Rusyaya yardıra başladı ve miştır. Euslar cepheden yapükları hü man kıt'alannın küllî kuvvetlerile savaş Ruslar bütün kışı hareket içinde geçir cuırüarla geri hücumlannı birleştirerek halindedirler. diler. Fakat bu harekctler neticesinde ve ağır tanklar kullanarak düşman müGeneral Pownal Seylân Almanlar, ânahtar mevkilerden geri sü dafaa hatlannı yarmışlar ve 5 meskun kumandanı oldu rülemediler, ihtiyat kuvvetlerini sarfa tnahalli zaptetmişlerdir. Almanlar, bir mecbıır edilrnediler, tank ve tayyaıe mukabii taarruza geçmek istemişlerse de Colombo 18 (a.a.) General Sir Henkuvveti bakımından da üstünlüklerini 1250 ölü ve yaralı vererek çekilmişlerdir. ry Pownal, Seylân kuvvetleri kumankaybetmediler. Kızılordu bülikleri ileri yürüyüşlerine danlığını ele almıştır. Tayini 14 marttan itibar etmektedir. Bütün bunlar İngilizlcrin Rus muka devam ediyorlar. vemetine karşı besledikleri ümitii kırmaStokholmden verilen haberlere mış bulunuyor. Bilâkis İngilizler Ruslagöro ra daha fazla yardım etmek lüzumunu Stokholm 18 (a.a.) Ofi: Hava şarthissediyor ve bu yardıımn boşa gitmiyelaımın gayrimüsaid olmasına rağmen ccğine inanıyorlar. Berlin 18 (a.a.) Alman ordulan Rus cephesinin bütün kesimlerinde şidİngilterede hüküm sfiren kanaate godetli savaşlar devam etmektedir. Rus başkumandanlığının tebliği: rc harb, ya Rusyada kazanılacak yahud Akdenizde bir Alman denizaltısı Tobradyosuna göre, Viazma Smolensk otoRusyada kaybedilecektir. mobil yolu lîk defa olarak Rus toplan ruk doğusunda kuvvetli bir himaye alYani Rus mukavemeti önümüzdeki ilk nın ateşi altında bulunmaktadır. Sovyet tmda bulunan bir Ingiliz kafilesine hubaharrlan sonbahara kadar inhilâîe uğ haberleri Viazma Rijev cebinde kuşatı cum etmiş. 8000 tonluk bir petrol gemirarsa, İngiltere bakımından harb kaybe lan Alman kuvvetlerini 200,000 tahmin sini batırmıştır. dilrtiş oîacaktır. etmektedir. Fakat kuşatma harekeU tam Amerika sahill açıgında Alman deRus mukavem?ti bu mevsimleri de at yapılmış gibi görünmüyor. Viazma Rİ nlzaltı gemileri 41.000 tonılâtoluk 5 düşlatırsa İngiltere ile müttefiklerinin harbi ev demiryolu bu yolun 10 kilometre ka man ticaret genrtsini batırmışlar, keza kazanmalan riıtimaü büsbutün kuvvet dar cenubunda bulunan Sarupbesnje Birleşik Amerika donanmasma menstıb Icnecektir. mevkiinin Rus kıt'alan tarafından işgali bir sahil muhafız gemisini de batırmışHatta İngilirîcre göre Uzakşark harbi neticesinde tehdide maruz bulunmak'a lardır. rıin mukadderatı da bu harbin akıbetine beraber hakikatte kesilmiş değildir. Aldahi'dir. Yani Japonyayı mağlub etmek man ordusunun mukavemeti çok kuvimkânı da Almanyayı mağlub etmeğe vetüdir. Almanlar, Rus süvari ve kayakbağhdır. çı müfrezelerinin ileri hareketinl durömer Rıza DOĞRUL durmak için tanklar kullanıyorlar. Tazyik bilhassa şimalde şiddetlidir. Bu kı(Baştarafı 1 inci sahifede) sımda Rus tebliğinde ismi ilk defa olarebeye dair Amirallık dairesinin neşretrak geçen Duşovçina mevkiinde çarpıştıği tebliğde bir gemi kafilesine hücum malar olmaktadu. eden düşman hücumbotlarından üçünün batırıldığı, diğer ikisinin ağır hasara uğOdesada saklanan Ruslar ratıldığı bildirilmektedir. Berlin 18 (a.a.) D. N. B. nin saühiGüzide şair ve edib arkadaşımız Kafileye mensub gemilerden hiç birisi Yusuf Ziya Ortaçın, üç yıldır, tüken yetli kaynaklardan öğrendiğine göre msz bir san'atkâr sabrile (Goç) isimli Odesadaki Rumen polisi son günlerde hasara uğramamışsa da Vertigern muhşehrin yeraltı mezarlannın dehlizlerinde ribi iki torpil isabetile batmıştır. b;r roman yazdığını bilıyorduk. Bugünku güzel türkçe ile hece vezninin gizlenmiş bolşevikleri meydana çıkarmış İlk yapıcılanndan biri olan kıymetlı şa ve bunlan yakalamıştır. Bolşevikler bu g«çlnmişlerdir. Polis bu suretle yenilen lrlmiz, geniş bir okuyucu kütlesince se ralarda aylarca saklanmağa muvaffak cesedlerin parçalannı bulmuştur. Bu esolmuşlardır. vilen bir nesir üstadıdır da. rarh mesele hakkındaki tahkikat henüz Cumartesi günü çıkacak (Çmaraltı) Ortaya çıkamıyan bu Ruslar insan etile bitmemiştir. mscmuasınua tefrika edilmeğe başlanacajını işittiğimiz (Göç) ün, büyük bir edebî hâdise olacafına eminiz. CUMA (Gbç), evimizle, anamızla, aşkımızla, Sinemasında köyümüzle tam bizim hayatımızın roakşamından manıdır. Türk karileri için yepyeni bir itibaren heyecan ve edebî zevk kaynağı olacağı muhakkak bulunan «Göç> ü şimdiden Feci, ihtiraslı ve gayet kuvvetli bir film... Ölümde bile muzaıfer olan okuyucularımıza tavsiye ederiz. Birmanyada harekât Londra 18 (a.a.) Başvekil muav'ni M. Atli. Lord Bıvprbrukun Birlesik milletler ?rasmdaki kaynakların müş^ereken kullanılması hakkmda başlamış olduğu mesaiye dsvam etmek üzere. evvelce de biliirildii* gibi Birleşik Amerikaya »ideceğini söylemistir. Lord Biverbruk. Birleşik Amerikada « Bu tedbirlerin başında müdafaaya İnüiltere harb kabinesinin ve bilhassa daima hazır olmak gelir. Harbin başııı malzeme nezaretinln mümessill olacakdanberi hemen bcmen seferber halde tır. bulunuyoruz. Vatandaslar nöbetleşe askerlik ödevlerini yapıyorlar ve suurlan Fransız Fasındaki tngilizler bekliyorlar.» Dünya harbinin bizi içinde bulundurduğu şartlar ve tesirler bütün milletçe gerek süel, gerek ekonomik birçok fedakârlıklara katlanmamızı icab ettiriyor. Vatanın bütünlüğü ve selâıneti bahsinde her hanji bir fedakârlığa katlanmıyacak tek bir ferd tasavvur etmek, iyi niyetli bir vatandaş için iuıkânsızdır. Türk milleti, istiklâH uğrunda harikalar yaratmaya muktedir olduğunu isbat etmiş bir milletrir. Genc Cumhuriyetimizin en büyük vasülarından biri de tehlikeye karşı ıhtiyatlı bulunmak, dalguılık veya uyUudan kaçuunaktır. Hududlarda delikanIılar bunun için nöbettedirler. Ve Millî Şefin: « Bu dunım değicmiyecektir. Meınleket. ordularını daima ayakta hazır ve uyamk tutacaktır!» Diyen sesi bunun için millî bir sada halinde dalga dalga cihan ufuklarma yaytbnışhr. başlangıcındanberi tutruğu yoldan ayrılmıyan sayısı az devlctlerden biridir. Harb içinde tek gayemiz ve harble olan tek ilişiğimiz millî şeref ve istiklâlimizin korunması keyfiyetidir. Bu noktaya dikkat edildiği müddetçe hiç bir teklif, hiçbir teşvik veya hiçbir entrika bizi harbe sokanftyacakür. Bunu iyi biliyoruz ve bildiğimiz içindir ki daha ilk gündenberi ledbirlerimizi almış bulunuyoruz. Lord Biverbnjk Amerîkaya gidiyor Doğra değil mi? YENİ ESERLER Radyo mecmuası Matbuat Umum müdürîüğü tarafından neşredilmekte oian bu güzel mecmuamn 4 üncü sayısı, gene dolgun ve seçme yazılarla çıkmıştır. Bürhan Belger.ın bir musahabesinden sonra, Celâl Dincerin .Kahramanlar saatiî, Falih Rıfkı Ataym, «Güzel türkce saatU yazılan, İhsan Sungu ile profesör Fahreddin Kerimin birer konferansı, Evin saati, Ziraat takv'imi saati. Deredcn tepeden, Kecmeddin Halilin Namık Kemale dair konuşması. opera hakkuida Mahmud Raif Kösemihalın makalesi, radyomuzun saz ve ses san'atkârları, diğer muhtelif teknik yazılar, faydah bilgiler, programlar ve radyoya aid türlü izahat vardır. Karilerimize hararetle tavsiye ederiz. nezaret altma alınıyor Tanca 18 (a.a."» Fransız Fasınm k ı ^ çevrelerinde oturan askerlik yaşmdakı bütün İngiliz tebeası erkeklerin memleket içine nakledildiklefi teyid edümektedir. Bunlara, nezaret altında olarak kendi paralarile otelde oturmak ve yahud fena şartlar altında kamplarda gözaltı edilmek sıklanncian birini tercih etmeleri bildirilmistir. Bunlann arasında yalnız yüzde onu otellerde yaşamak İçin lüzumlu vasıtalara malik bulunmaktadır. Foto Magazin 64 üncü sayısı çıktı. Kapağmda Anr.a Bella'mn resmi. iç kapağında Dorothy Lamour'un nefis bir resmi. dedi kodu. Sadri Ertem'ın büyük adamlar hakkmda hasbıhali. şiirler. Reşad Ekremin 300 sene evvelki İstanbul yangmı, Fred Astaire ve slnema haberleri ve resimleri. Fedal Casuslar romanı, aktüalite resimler. Bir çocuk otomobil altında can verdi Amerika sularında 41 bin lonluk gami daha batırıldı Basın Birliği nizamnamesi kabul edildi Ankara 18 (Telefonla) Basın Birliği mensublarına mahsus basın kartının verilme şartlan, mer'iyet müddeti, kartlann hâmillerine temln edeceği kolaylıklan gös*eren nizamname Vekiller Heyetince kabul edilerek mer'iyete kondu. Şoför Mehmed Fa?ılın idaresindeki 2729 numaralı taksi otomobili Tozkoparan caddesinden geçerken knldınmdan yolun ortasma 6 yaşlarmda Yüksel admda bir çocuk atlamıştır. Şoför Iren yapmışsa da mesafe çok az ş kulübünün kongresi oldugundan çocuk tekerleklerin altına g)tmiştir. Ağır surette yaralanan çocuk Beşiktaş Genclik kulübür.den: Sen Jorj hastanesine kaldınlmışsa da Kulübümüzün senelik konsresi 22 ölmüştür. Adliye doktoru Hikmet Tümer mart 942 pazar günü saat 10 da Beşikcesedi muayene etmiş, gömülmesine taşta Akareüerde C. H. P. binasındakl ruhsat vermiştir. Şoför j'akalanmıştır. Halkevi salonunda akdedüeceğinden saAltın düşüyor yın azanın teşrifleri. Altm fiatlan birdenbire ve süratle düşRuzname: meje başlamıştır. Dün Reşad altmma 1 İdart ve malî raporun okunması. 32 liraya alıcı bulunamıvardu. Külçe al2 Yeni idare heyeti intihabı. tının çramı 450 kuruşadır. 3Utun ıstırablann toplandığı yüksek heyecanlar şaheseri Rodosa ağır bava ve deniz baskını 5000 Amerikalı ve Yahudi gitti Lizbon 18 (a.a.) Çogu Amerikalı vs Yahudi olmak üzere 5000 mülteci bugün Guine vapurile Nevyorka gitmektedir. T VIİSOI sinemasında Bu CUMA matinelerden itibaren Birbirlerini seven iki gencin kurdukları mes'ud yuvayı tarumar eden zengin, eski kafalı, calıil ve zalim bir ananın elim sergüzeşti... Servetlerine mağrur, hazır yiyici bir sürü düşkün insanlarla mücadele eden temiz ve namuslu bir ailenin hazin ve heyecanlı romanı. Amerikada 150 bin kadın askere alınıyor Vaşinston 18 (a.a.) Mümessiller meclisi tarafından salı günü kabul edllen bir kanun lâyihası mucibince İngilterede olduğu gibi Amerikada da orduya îardımcı olarak k&dın!ardan mürekkeb bir teşkil vücude getirilecektir. Bu teşkilde 150 bin kadm vazife alacaktır. Hizmete alınacak kadmlann yaşı 21 ile 45 arasında oîacaktır. Yusuf Ziya Ortaçın yeni romanı Mes'ud bir evlenme Kızılay Yunanistan delegesi Feridun Demokanla Hacer Anpınann nikâhları dün Ankara Belediyesinde icra edilmistir. Genc evlilere mes'ud bir yuva ve uzun ömürler temennl ederiz. •I Mevsimin en güzel TÜRKÇE sözlü filmi rekor kazandı YIKILAN YUVA TÜRKÇE SÖZLÜ TÜRKÇE ŞARKIL1 Büyük REVÜ ve KOROLU Mevlidi Şerif Kırşehir meb'usu mer'num doktor Yusuf Ziya Somerin oglu Galatasaray lısesi 7 nci sınıf talebelerınden merhum Erol Somer ruhu için 20 mart 1942 cuma günü Fatih camil şerifınde cuma namazını müteakıb Mevlidi Nebevî okunacağından dost ve akrabalarımızla, bilcümle ıhvanı dinin teşrıfleri rica olunur. *** Merhum zevcim ve pederimlz MEHMED FERİD ŞERBETÇİ'nin ruhu için bugünkü perşembe günü öğle namazanı müteakıb Maçkada Teşvikiye camiinds Mevlidi Şerif kıraat olunacağından merhumu seven dost ve akrabalann ve'arzuedenlerin teşrifleri rica olunur. Befikası ve evlâdlan Bay Ruhi Tarasin eşi ve Nihad ile Halimetin anneleri Bayan Huriyerun vefatmın kırkıncı günü münasebetüe ruhuna ithaf olunmak üzere Sultanahmedde Firuzağa camiinde yarın cuma namazmı müteakıb Mevlidi Şerif kıraat olunacağından arzu edenlerin teşrifleri rica olunur. ncı HAFTA 6 ALİ BABA ve 40 Haramiter ELHAMRA'da lrtihal İzmir Vilâyeti Polis müdürlügünden emekli merhum Halil Nuri Tümerin oğlu ve İstanbul adll hekimi Dr. Hikmet Tümerin büyük kardeşi, gümrük muayene memuru Asrnı Tümer, uzun zamandanbert çektiği hastalık neticesinde, hayata gözlerinl yummuştur. Cenazesi, Bakırköyündekl aile mezarlığına gömülmüştür, Merhuma magfiret temenni, kardeşi adli hekim Dr. Hikmet Tümerle merhumun diğer aile mensublarına taziyet beyan ederiz. BAŞ ROLDE ~Z?Zr£* FATMA RÜŞTÜ TÜRKÇE ŞARKILAR Nağmelerile bütün İstanbulu mesteden eşsiz okuyııcu MTTTITVVIî'U Plülfül I I ülH CFUAD aClI^AI\ w% w fW A M% M Mİ J* Konserler s o 1 i s t i ve m » «ji g% mjm w Konservatuar mugannisi P9 Jür %* l » l * Eeyoşîu Halkevinde halkiyat gecesi Bizi sevindiren ve halkjmızı derinden ilgilencıirecek bir haber aldık: Pek çok mi.li hareketîere daima önayak olan ve yabancılarla dolu bir muhitte canlı millî bir kültür merkezi halinde değerli hizmetler görmekle tanınan Beyoğlu Halkevi bir «Halkiyat gecesi» hazırlamaktadır. Türk folklorile san'atlarına dair canlı örnekler ve çok uzun tarihlere sahib bulunan Türk içtimaî hayaüna aid levhalar, konuşmalar, halk musikisi, muhtelif bölgelerin halk oyunları bu gecenin proeramım do'durmaktadır. Beyoğ lu Halkevinin ve tahsisan Ev reisi güzide arkadaşımız Ekrem Turun özlü çalışma!arı ve başarıları herkesçe itimad ve iübar kazanmış bir kıymet olduğu için bu teşebbüsü de şimdiden takdirle karşılar ve muvaffakıyet dileriz. BALIKÇININ KARISI Süper filminin hareketii mevzuu budur. Baş rollerde: büyük bir aşkın kuvveti ... Sevmek... Istırab çekmek... Ve yaşamak... Tamburî bestekâr SALÂHADDİN Kemanî NOBAR ve 36 kisilik SAZ HEYETİ. Musiki mürdttibi : Kemanî SADt 1ŞILAY Kristina Sönderbaum Fritz von Dongen Üniversite A. E. P. Komisyonundan : Universite yangm söndürme aletlerinin tamirini taahhüd eden müteahhid bu tsahhüdünü muayyen müddette yapmadığmdan namma 20/3/942 cuma günü saat 15 te Rektörlükte pazarlıkla ihale edüecektir. (3572) Fakat henüz vakit erken. olduğu için masaların çoğu boştu. Babam kendisini burada bırakarak biraz şehirde gezmemi, hiç olmazsa en mühim birkaç yeri görmekliğimi tavsiye etti. eAblana bir de kart verirsin!» diyordu. r LÜTFEN DİKKAT: Bu eserin düğün sahnesi (Kızım Duymasın) filminin baş yıldızı BEDİA MUSABNİ'nin Kahiredeki (Bedia Kazinosunda) yüzlerce muganniye ve dansözleruı iştirakile tertib edilmistir. . Konservatuar orkestra konseri Konservatuar orkestrası lkinci konserini 24 mart salı günü akşamı Şehir Tiyatrosu komedi kısmmda verecektir. Orkestrayı Perdi Von Statzer idare edecek, solist olarak da violonselist Muhiddin Sadak iştirak edecektir. Garb musiki edebiyatının en yüksek parçalannı ihtiva eden bu konser şimdiden kuvvetli alâka uyandırmaktadır. Biletler konser gününe kadar Konservatuardan tedarik edilebilir. İstanbul Yüksek İktısad ve Ticaret Mektebi Mezunlan cemiyetinden: Yurdumuzun muhtelif şehirlerinde .yeniden açılacak ticaret okullannda öğretmenlik istiyen mezım arkadaşlarımızın Galata Tahir hanmdaki cemiyet merkezine veya meKtebimizdeki iş bürosuna müracaatlert lüzumu bildirilir. simi yükseltmeğe mecbur oldum. Bu suretle hareketim, b u açık tehdidim Martm yirmi ikinci pazar günü öğla onu sindirdi, bu sayede trene vetişerıanıazını müteakıb Bakırköyünde Karbildik. Sonradan öğrendim: Arabacıiarın taltepe camiinde eşim Bayan İsmet Erçoğu yolculan geciktirir, bir gece dahi canm ruhuna Mevlidi Şenf okunacakolsa memlekette kalmalannı temlne çatır. Arzu eden akraba ve dostlarımla lışırlarmış. Fena plân değil!.. Önce seyyar satıcılarm birinden birihvanı dinin teşrifleri rica olunur. Uzun ve geniş Rumanya ovalarını kaç kart seçtim ve garın içindekı posBakırköy Barut fabrıkasmda tornacı geçerken bazı şehirlerde camiler, ontada yazıp icab eden yerleri bu suretle Şerif Ercan 1 dinler, sözlerini bitirir bitirmez ben hayyel cehennenıin yeryüzünde genjek ların narin minareleri gözlerime ilişihatırladıktan sonra istasyondan çıktını. nem diyarına bakarken birdenbire ak J ölürsem cennete gideceğim, bacı öiürse leşTniş şeklidir.» Sıra sıra müşteri bekliyen fayton'aıdan lıma geldi: yor; bir zamanlar bütün bu topraklara Teşekkür «İnsanlar Sldükten sonra mezarlann cehenneme diye kızdırır, bazan da gül Bu Yeni Dünya kadınınm telâkkisiııi hükmeden dedelerimizin yaşayış tarzbirile anlaşarak şehrin görülmeğe deAile reisinv.z merhum eczacı Bay Bedürürdüm. Zavallı bacıyı, rengi İçin düşüne düşüne arabaya girdim. Ara ı larmı. savaşlarını, ileriye atıhşlaıını ve ğer yerlerine doğru yol almağa baş da sorguya çekilecekler. Sol omuzdaki şir Kemal Pelinin üfulü münasebetüa fenalık meleği yeryüzünde yaptığı yol olsa gerek, ınutlak cehenneme ltyık ' bacı bu defa beni Bukreşin en eski gerilemelerini düşünüyorum. ladım. Burada aşağı yukarı rastladıderin acımıza iştirak ederek gerek cegörürdüm. Bu loş kilisenin serin navası kilisesine götürdü. Beş yüz St:n3Jen ğım herkes az ve bozuk olsa da gene suzlukları, günahları sayarak ölüyü ceKompartlmanda bir Rumen genci dur nazesine gelmek lutfunda bulunan ve hennem yoluna sevktemeğe çalı^acak. içinde dolaşırken muayyen günierde fazla bir tarihi olan daracık merdıvenbir parça türkçe konuşuyor. madan bize reemleketi hakkmda ma'.u gerekse bizzat veya tahriren beyanı taSağ omuzda duran iyilik meleği de buraya akın eden insanların din telâk leri, küçücük binayı karşdan gördum. mat veriyor. İki sene bir Türk yanın ziyet eden akraba, meslektaş ve dostlaArabacı önce beni şehrin en büyük müdafaalarını yapacak. Bu İki kuvkilerini öğrenmek ihtiyacım duyuyor Sonra saraya gittik. Vaktim dardı. Yatda çalıştığı için epey türkçe biliyor ve rımıza saminJ teşekkürlerlm'an iblâğıkilisesine götürdü. Burada beni en çok vetten hangisinin sayıp döktüğü lşler dum. nız parkın bir kısmını dolaşmayı «â f : halinden de Türk dostu olduğu anla na muhterem gazetenizin tavassutunu bu milletin cennet ve cehennem telâk üstün çıkarsa ölü onun kanadına çıEpeyce evvel Annerikan mecmuala görerek istasyona dönmeyi kararlaştır şılıyor. Akşama kadar onun bıt:p tü rica ederiz. kisi meşgul etti. Geniş antrenin İki karak cennet veya cehenneme gideMerhumun zevoesi: Güzide Pelin. büyük duvanna boydan boya bu meç cek, Cennet herkesin ulfişmak Istediği rından biri bir anket açarak cennet ve dım. Fakat arabacıya benim karanm kenmek bilmlyen gevezeliklerini dinr Evlâdr. Eczacı Mahmud Cevad Pelin hul âlemi resmetmlşler. Bir tarafto müstesna bir âlem. Cehennem İse kor cehennemln tarifini istemiş. Birinci d? vızgeliyordu. O bildiğinl okuyj , mü ledik. Saat dokuz olur olmaz ayağa cennet ağaclan, gölgeleri, billur gibi kunc bir şey. İnsanı kaynar katran ka recede beğenilen cevabın sahibine de temadiyen beni dolaştırıyordu. Sisli bir kalktı. İneceği istasyona geceyarısı vaKongre suları, ışıklan ve güzel meleklerile zanlarına atacaklar. Yandım deyince bir aylık A\*rupa seyahati vadedilm'.ş. gündü. Dizlerlmin üstüne arabadaki k a . rılacaktı. O zamana kadar bir köşeye Kurtuluş Fıkaraperver cemiyetinden: gözleri, ruhları kendine çekiyor; ötede çıkarıp buzlu sulara, dondum dey.nce, İdareh?.neye yağan yüz binlerce mck lın örtüyü çektiğim halde ayak'anm çekilerek çalışacaktı. Otedenberi yekKurtuluş Safa meydanı. 80 No. lı Kurise cehennem kaynar katran kazaııİGrı, gene kaynar kazanlara... Böyle aktdrma j tub içinden genc bir kadının cevabı se buz kesilmişti. Eirafıma dikkat et'.im. diğerini tanıyan İnsanlar gibi vedala tuluş Fıkaraperver eemiyetinin merkeçengel tırnaklı, kırmızı külâhlı, saçı ede ede yeryüzünde işlediği günahlaıın çilmiş. Bu k3dın: «Cennet de, cehen Gene geçtiğimiz yerlerden geçıyor ve nem de yeryüzünde kurulan aiîe yu mütemadiyen ayni meydanın etrafında tık. Memleket dışında yapılan seyahat zinde 15/3 942 günlü kanunen toplanan sakalına karışmış fırlak dişli şaytan scısmı çıkaracaklar...> vasının İçindedir» diyormuş. «Yuvayı dolaşıyorduk. Vakit yaklaşıyordu. Trer.İ lerin bir hususiyeti olduğunu düşünü kongre, ekseriyet nisabı hasıl olamadılarile yüreklere delışet saçıyordu. Galiba bu saçma şeyleri çok azıp kukuran İnsanlar anlaşmışlarsa, sevişı kaçırmaklığım ihtim?li vardı. Telâ?ımm yor, bu yabancı İle olan bir günlük Şrından, 22 mart 942 pazar günü saat Bilmem çocuklugumda klmden duy durduğum sıralarda beni korkutma'/ arabacı üzerlnde hiç bir tesir tnısule ?hpablığımıza için için gülüyordum. 10.30 a tehir ediHiğini cemiyet azasına makssdile dadım anlatırdı. Ve ben onu yor ve İyi geçiniyorlarsa cennetı dünmustum. Bu İki büyük tabloya, rluvaryada bulmuşlar demektir. Aksi de mu getirmediğini görünce sertleşmeğe, »eblldirmekle, gelmelert rica olunur. (Arkası var) lara resmedilen bu cennet ve cehen zerre kadar korku duymadan dınler Yazan: Mükerrem Kâınil Ko. 3 4