26 Temmuz 1943 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

26 Temmuz 1943 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURIYET 26 Temmaz 1943 At yarışlan Galatasaray şampiyonasE Veliefendi at yarıslarının üsüncü Kıdemsizler yarışı: hafta kcşuları dün büyük bir kalabaük Tek Hereke birinci, Kâğıtspor ikinönünde yapılmıştırJ3ünkü yarışlar hara ci, Galatasaray üçüncü. retli geçmiş, fakat bahsi müşterekler İki çifte Kâğıtspor birinci, Hereke çok az ikramiye vermiştir. Baytar mü ikmci, Demirspor üçüncü. dürlüğünde hazırlanan ve hafta arası Dört tek Galatasaray birinci, He gazetelere verilen yarış programınm de rtke ikinci, Demirspor üçüncü. ğiştirilmiş olması bir çok yanlışlıklara Kıdemliler yarışı: yol açan bir hâdise teşkil etmiştir. Yarıs Tek Galatasaray birinci, Kâğıtspor programımn vaktüe daha dikkatli cla ikinci, Demirspor üçüncü. rak hazırlanması, bahsi müştereklere İki çifte Galatasaray birinci, Hereiştirak edenler için ciddî bir kolaylık ke ikinci, Beykoz üçüncü. olacaktır. Dört tek Galatasaray birinci, HeBüyük bir rağbet gören Veliefendi ya reke ikinci, Kâğıdspor üçüncü. rışlarınm daha ciddî bir şekilde hazırBeş sene müddetle bu müsabakalar lanarak halkın rağbetine lâyık bir hale için ortaya konmus olan Galatasaray getirilmesi yerinde bir gayret olur. şildini Galatasaray ikinci defa kazanBirinci koşu: Satış koşusuna yalnız mış olmaktadır. Balkan girdi ve yarıştan sonra 800 liraya Dün yapılan atletizm miksbakası satıldı. İstanbul Aanlığı tarafmdan tertib Ikinci koşu: Yarısta Karabayır birinci, edilen Triatlon müsabakaları dün FeŞafak ikinci, Savaş da üçüncü oldu. nerbahçe stadında' yapılmıştır. Ganyan 100, plâse 100 ve 700 kuruş verüçüncü katogori: di. 400 Gülle Yüksek. üçüncü koşu: Destegül birinci, Şenkız Dördüncü kategori kızlar: ikinci, Yavuz üçüncü oldu. Ganyaa 130, 100 Gülle Uzun. plâse 200 ve 210 kuruş verdi. Bu yarış Birinci katogoride Fenerbabçenin Adcentümen koşusu.idi. Karabibere binen nan, Melih, Kemal takımı 3699 sayı ile ördemir yarı yolda düştü. Karabiber birinci olmuştur. üzerine oynayan bir çok seyirciler bu Kızlar arasındaki müsabakada FeshaZ kazadan dolayı çok kaybetmiş oldular. ne takımı 1070 sayı ile birinci, dördüncü Iküi bahis 750, çifte bahis 120 kuruş kategoride, Galatasaray 4179 sayı ile biyerdi. , rinci, Fenerbahçe 3637 sayı ile ikinci, Dördüncü koşu: Tomurcuk birinci, Su Vefa takımı 3119 sayı ile üçüncü olnar ikinci, Mihrace üçüncü oldu. Gan muştur. Galatasaray Anadolu tenis maçı yan 130, plâse 200 ve 230 kuruş verdi. Dün Büyükadada Galatasarayla AnaBeşinci koşu: Neriman birinci, Ferhunde ikinci, Ferahnâk üçüncü oldular. Gan dolu kulübleri arasında yapılan tenis yan 160, plâse 100, 160 kuruş verdi. maçlarını 4/3 Galatasaray ekipi kazan4/5 çifte bahis 140, ikili bahis 350, üçlü mıştır. bahis 205 kuruş verdi. Kitab sohltetleri Terfih edilen hâkittiler Bazı kıdemli hâkimlerin maaşlarına, bulunduğu vazifede zam yapıldı Adliye mensublarmln terühi için Vekâletce yapılan tetkikler neticesinde verilen bir karar; hemen yerine getirilmiftir. Şimdiye kadar, hâkimlerden bir kısmı; dört sene olan iki terfi müddetini bulundukları yerde geçirdikleri halde, kadrosuzluk yüzünien terfi edemiyerck ayni derecede kalıyordu. Bilhassa aslî maaşlan 90 liraya varanlar; ancak Temyiz mahkemesine gittikleri takdirde, 100 lira asiî maaş elde edebiliyorlardı Kadroya göre bütün bu suretle terfih bakkını edinenlere Temyizde J'er aylrmağa imkân bulunjmadığmdan, bunlardan bir kısmi bu cihetten mağdur oluyordu. Adliye Vekâleti; 3S56 sayılı kanunun 8 inci ve muvakkat İG ncı maddelerinden faydalanmış ve bu gibüerin bulundukları yerlerde 100 lira aslî maaşa geçebiimelerine yol açmıştır. İstanbuldan ilk olarak birinci asliye ceza mahkerr.esj hâkimi Cemil Güzey, kaçakçllık davalarına bakan beşinci tsliys ceza mahkemesi hâkimi Kemal Aksüt, yedincj asliye ceza mahkemesi hâkimi İsmail Hakkı Tüzemen, birinci millî korunma mahkemesi hâkİTii Kemal Aşkın ağustostan itibaren 90 yerine 100 lira üzerinden aslî maaş akcaklardır. Başkaca; bu şeküde terfi miiddetini geçiren, kadro imkânl bulunamadığı için terfi edemiysn muhtelif derecede aslî znaaşlı hâkimlerin de baremden istifade ettirilerek maaşları arttınlmıştır. Kadastro hâkimi Mazhar Yaşar Köklen'in aslî maaşı 70 dcıı 80 e çlkarılmış, diğer bazl kâkimlerin maaşarlna da bu tarzda zamlar yapılmıştır. Böyle terfj edenler araslnda Müddeiumumilik teşkilâtında yer tutanlar da ardır. Yeni Adliye Vekili AÜ Rıza Türel'in ıdliye mensublaruım terfihi yolunda atığl bu ilk adım; alâka ile karşılanmlş. e memnuniyet uvandırmıstır. NALINA MÎHINA! Türk denizciliği ürk denizciliğini yükseltınek için, Saracoğln kabinesi, yeni tedbirler almaktadlr. Münakalât Vekili Ali Fuad Cebesoy, teşkilatın bozuk tarafiannı düzeltiyor, muvaffak olamiyan idaıe adamlarını değiştiriyor. Üç İngiliz mütehassısından mürekkeb bir heyet işe başlamış bulunuyor. Deniz ve denizcilik, bu sütunlarda, her fırsat düştükçe söylediğimiz gibi, bir servet ve refah kaynağıdır. Denizciliğimizi, memlekctin iküsadî hayatı ve millî müdafaası bakımuıdan yükseltmeğe mecburuz. Deniz yollarımız, Eüyük Millî Şef İsmet İnönanün en büyük eseri olan demir yollantnızıa bir devamıdır. Öyle bir devamı ki hudtıdu, Türk denizkrile kesilmiyerek Okyanuslardan geçer ve dünyanın en uzak köşelcrine kadar uzanır. Türk bavrağının Atlas, Hind ve Pasifik Okyanuslarıııda dalgalanması demek, bir kelinıe ile Türkiyenin «zengin» olması demektir. Denizcilikte bedefimiz, Sadece, Lausanue muahedesinin bize temin ettiği kabotaj hakkıadan istifade etmekten ibaret olmamalı, denizlercien dünya ölçüsünde faydalanmak olınalıdır. Küçük Yunanistanın, küçük Norveçiu japtığını, bizim başarmamanıız için hiçbir sebeb yoktıır. Eilâkis, memlekctiınian coğrafî duıumu, yurdumuzmı geniş ve bereketli toprakları, çeşidli nıahsullerimiz, onlardan daha iyisini, daha büjüğünü yapmami7a çok elverişlidir. Yeter ki bunu yapmak azmini gösterelim ve yapabilecek kudrctte olanları iş başma getirelim. Denizcilik işlerimizi, kıriasiyeciükten kurtarahm. Kırtasiyecilik, azçok, her işte zararlıdır; fakat denizcilikte zararı çok daha büyüktür. Bir geminin sefer ihtiyaclarıtnn tetnini, bir şilebin boşâltılması ve yüklenmesi gibi işlerin, yazıp çizmeğe, iş'ar ve istiş'ara hiç tahamınülü yoktur. Bu, herkesin bildiği bir hakikat olmakl» beraber, denizcilik işleriınizde kutasiyecilikten kurtuiamayışıınızın sebebi pek basittir. Çünkü, ihtisasa kıyraet vermiyoruz. Hiç bilmediği bir işin başına getirilen ve bilmediğini bildiği halde o işi kabul eden adam, kırfasiyecilikten başka bir şey yapamaz. CHınünü gün eimeği dü^ünür ve mesuliyetten koıkarak kirtasiyeciliğin zırhı arkasına sığlnır; yazar çizer. İşler yürümez; fakat o, muazzam dosyalara dayanarak mes'uliyelten kendini kurtarır. İlıtisas sahibi bir adamın kırtasiyecilik havası ve muhiti içinde dahi, iş görebileceğine bir nıisal olarak size Aziz kaptan denilen genc dcnizc'iyi gösterebilirim. O, Türkiyede ve Alraanyada denizcilik öğzendikten sonra, gemisini, her zaman. Türk bayrağuıa şeref verecek bir şeküde idare eüınş, İskenderiye seferleıinde, arkadaşı kaptan Said Özeğe ile beraber, kendi gözüınle gördüğüm üzere, birrok ecnebilere, nıuhteşem büyük vaputlar dururken Türk gemilerini iercih ettirmiştir. Sonra, Devlet Limanları İdaresinie vazife aldığı zaman. vdlardir iki köprü arasını dolduran dolu ve boş mavnaları, bir kaç gün içinde kaldınnanın yolıınu bulmuş; geçen yaz, Ereğli limanındaki gemi leşlerini temizlcterck bu kış birçok vapurlan, Karadcnizin azgin fırtınalannda kazaja uğramaktan kurlarmıştır. Neden? Çünkü, hakild ihtisas sahibidir; mesle^inde nasıl çaIlşmak Iâzım geldiğini bilir; yazıp çizmeyi bir tarafa bırakarak sadece iş başarmayı düşünür; mes'uliyeti kabulden korkmaz. Türk denizciliği. Azizı kaptan gibi liyakatlerin eline tevdi edildiği zaman, istediğimiz inkişafı çabucak gösierecek ve beklediğimiz seviyeye yükselecektir. Şu mühim noktayı unutmamak lâzımdır ki iş teşküâtta değil: teşküâtı idare cden adamlardadır. Teşkilât makinedir, onu insanlar, insanîarın kafası idare eder. Mesele, o insaırian ve bu kafaları bulmakiadır. «Halid Ziya»nın ilk hîkâyeleri Seyahat edebiyatımızda yer alacak bir eser: «Yurddan Yazıîar» cBir Şi'ri HayaL>, ı ediyor: «Memleket tt^rMttnumüimm.•••««•• Y a z a n : ••••••••••^•^«••"• yeni lıarflerle de ne kadar bilmediğibasıldı. Halid Ziya mizi Kastamonuda UşaJdığilin 19 küöğrenmiş ve öğçük hikâyesini bir renerek utanmı^arada toplıyan bu tım.» kitab İlk defa 1902 de, ikinci defa 1915 I «Dün» ün en büyük nasirinin bu te basılmıştı. Şimdi Hilmi Kitabevi ta müstesna vasflnı, «bugün. üh kudretli Eğer bu yazılar bütün Anadoluyu ihrafmdan yeni harflerle çıkarılani, ü;ün nâsiri Falih Rıfkı Atay, ne güzel anla tiva etmiyorsa muharriri mazur görülcü tab'ldlr. • tır: «Terkibli dilden türiceys geçen biz melidir. Çünkü gene kendisi söylüyor«Bir Şi'ri Hayal. deki hikâyeler Türl lerle, yazıyı bizim son türkçemizden öğ «Anadoluya dünyanın küçültülmüş alnesrinin garb havasmı ve Türk hikâye renenler araslnda ne fark varsa; bizim tıncı kıt'ası denilebilir. Onun bir ülkel:k ciliğinin garb tekniğini tâşıyan ilk nü le, bize yazmağı öğreien Halid Ziya toprağuıda bir kıt'alık ıklim vardır. Pek ırAineleridir. Bunlur yarırn asır kada arasında da ancak o kadar fark kal düzgün ohnıyan yollar üstünde pek hızlanmıyan otomobilin, bir gündüzlük seev\el, Edebiyatı Cedide devrinln ilk se mıştır.» yahati içinde, dört mevsim gördüğümü nelerinde 1896 ile 1900 seneleri arasm • da yaalmıştır. Yurd dışı seyahatlerind? hünerlerini, bilirim., Kemal Salih Set Üstad daha evvel de küçük Mkâyele yazmlştır. Bu yoldaki ilk tecrübekrini, • Serveti Fünun» ve «İkdami> da yapmıştır. Fakat bunlar ne o zaman, ne d > daha sonralarl kitab lıalindc çlkarılmamıştır. Halid Ziya, bu yazılarmı beğenmez, der ki: «Bu küçük hikâyelerde bir nakisa vardı: Siis.. Hele birkaç tanesini, uzaktan uzağa tahattur ediyorum ki, baştanbaşa san'at ve ziynet dâiyeleri'e yüklü, ve ağüalı yazınm en mükemmol nümunele.İdir. Onları tekrar okumağa bugi'm tahammül edememek korkusunrfayım Halbuki mevzuları ne giizel esereiklerdi eğer yazıllrken o iptilâya düşülmemiş olsaydl, ne iyi olacaktı!» Üstad, bugünün tasannu ermreleri g5steren yazıcılarına tavsiye eder: «.Her şeyden evvel tabiî ve sad3 olunuz.» Uşakbgil'in «Serveti Fünun» ve «Ikdam» a yazılar yazması, rejl başkâtiliğile İstanbula gelip yerleşmesinden sonra vâki olmuştur. Halid Ziya o zaman yirmi beş yaşlarmda idi. Izmirden, yalnız İzmire değil, talebeliği zamanmdan başllyarak devam ettirdiğ: yazı hayatına da veda çderek ayrllmıştı Fakat onun jzmirdeki yazılarüa temin ettiği şöhret, İstanbuiun fikir ve kalem sahiblerini sür'atle etrafına topladı Bu arada tabiler de vardı: Ahmed jhsan, Ahmed Cevdet, Ebüzzlya.... Hele «Serveti Fünun» sahibi ile pek dost olmuşlardı. Bir Ramazan nkşamı, Şehzadebaşmda, Alımed jhsanm tek atll arabasile yapılan bir gezimi, Halid Ziyaya yalnız kararml değiştirtmekle kalmadı, Tanzimattan Edebiyatı Cedideye geçilen köprünün de temel taşinı attlrdı Üstad der ki: «İki kişi yanyana bu gezintiyi yaptlk. Edebiyat âleminin Serveti Fünundaki hatarnâk gezintisi de, bu arabanln tâ üstünde, her dakika aşağlya yuvarlanmak tehlikesini getiren gezintislnde başlamış oldu. Ahmed İhsana küçük hikâyeler yazdım. Küçük hikâye zemininde bunlar ilk tecrübe oldu ve bu suretle İstanbulda yazı yazmamak ahdi de bozulmuş oldu.» Bu hikâyelerin uyandırdığı alâka pek büyük olrnuştu. Anlatıştiki kudret, tasvirueki san'at dikkati celbediyordu. Bir çok yerlerden yazı teklifleri geliyordu. O zamanm «Babıâli» sinde, en mühim mevkie sahib gazete, (İkdam) dı. (İkdam) m teklifi Halid Ziyayl en ziyade cezbedeni olmuştu. Ahmed Cevdet ondan, haftada bir iki, küçük hikâye istiyordu. Halid Ziya diyor ki: Galatasarayın kürek jampiyonası Galatasaray kulübünün senelik kürek sampiyonası dün Bebekte Hereke, Kâğıtepor, Beykoz, Demirspor, Bakırköy ve Anadolu kulüblerinin iştirakile yapılmıştır. Parlak bir şekilde idare edilen yanşlarda Hereke ekipi 11 puvanla birinci, Galatasaray 6 puvanla ikinci olmuştur. Kıdemliler arasında yapılan yarıslarda Galatasaray 15 puvanla birinci, Hereke 6 puvanla ikinci olmuştur. Türkiye Rumanya atletizm karşılaşması birbirlerile yarış etmiye kadar götüren «üdeba, mız, yurd içi gezmelerinin (yahud gezmemelerinin) meyvalarını vermekte ne kadar kısır kalmışlardır?. Ço ğumuzun memleket haricine çıkıp da gittiğimiz şehirlerin müzelerini, âbidelerini gezip görmemize mukabil, mesel istanbulda hâlâ , Kariye camiini vey, Topkapı müzesini gidip görmemiş olmamız gibi... Evliya Çelebi'yi bir tarafa bırakınız, kütübhanelerimizde usta kalemlerden çıkraış yurd yazıianna tesadüf edümez ufak tefek, hattâ yarım kaimıs birkaç nct ve bir iki hatıradan başka ele alınacak hiç bir eserımız yoktur. Reşad Nuri Maarif Müfettişliği yapmasa idi bu notlar da ohnıyacaktı, Refik Halid sürgüne gonderilmese idi bu hatıralar aa yazılmıyacaktı! Insamn, Reşad Nuri niçin ömrünün sonuna kadar müfettiş kalmıyor diye csnı sıkılacağı, Refik Halid niçin hâlâ sürgün değil diye kızacağı gelıyor! Kitab üçe bölünmüş. Her kısımda bir bölge. tlk bölge, vaktile MuaUim Nacinin: Tnnalaştın gözümde gittikçe diye bir taraftan hasretini ifade, bir taraftan da azamet ve haşmetini Tuna ile mukayese ettiği Fırat'dan başlayaraK Anadoluyu alttan ve yandan kucakîayan Toroslara kadar uzanan saha... Bütün bu sahayı tabiî ve tarihî zenginliği ile, mazisi ve hali ile anlatan muharrir s:ra ile su şehirleri de tanıtıyor: Nızib, An. teb, Maraş, Nevşehir ve Niğde. 8 ağustosta memleketimizde yapılacağını bildirdiğimiz TürkiyeRumany& arasındaJü beynelmilel atleüzm maçı geriye bırakılmıştır. İkinci bölge, Karadeniz yalıları.. Kömür ocaklarından başlayarak portakal bahçelerine kadar. Zonguldak, Bartın, inebolu, Sinob, Samsun, Giresun, Trabzon ve Hopa'dan Rizeye kadar... yekdiğerine hiç benzemiyen, her biri yüzlerce kilometre uzunluğunda ayrı ayrı mmtakalar: Kömür mıntakası, lütıin mıntskası^ fındık mıntakası. üçüncü bölge, yukarı doğu diyan.. «Eflâke serçekmiş ormanlarıa kcyuluğu Yurd yazıları, seyahat edebiyatımızın altmda içine güneş inmeien yeşillikleen ihmale uğramış tarafı; memleketi *.a rin reçineli serinliyine gömülerek» geçnıtan ve anlatan kitablar, milll kütüb tiği Zigana dağmdan başlayarak Erzurum, Kars, Sarıkamış ve Artvin'e kadar.. hanemizin en büyük eksiğidir. «Yurddan yazılar» İsmail Habib'in on Yeni çıkaıı kitablar arasmda, kalın bir cild üzerinde, cYurddan yazılar> ismini. dördüncü eseridir. Onun seyahat edebihele muharririnin adını ismail Habib yatımızda yer almış bir başka eseri aagezintislnın Sevük görünce elimi sevinçle ona uzat ha vardır ki bir Avrupi tım. Son iki hafta içinde severek okudu hikâyesidir; «Tunadan fcatıya.. Şimdi kim olduğunu hatırlamıyorum, fakat bir iim tek kitab budur. maharrir, intişarı sırasmda, bu kitabı Yurddan yazılar, «üstünkörü» bir se«Bir edebiyatçı, bir tarihçi, bir gazcteci yahatname değildir. Otuz senelik bir gözü ile yazılan eser» diye vasıflandırcgörüş ve okuyuş» mahsulüdür. Muharmıştı. «Yurddan yazılar» da da öyle. ir, uzun seneler, vatanın ayrı ayrı kıUsta bir gazetccinin hüneri, İyi bir edcsımlarında, hocalık yapmıştır. Bu sırada biyatçınm üslubu ve çok okumuş bir taopladığı intibaları bir kültürlü adam r'ihçinin kudreti görülüyor. kafasile not etmiş; hattâ fırsat bulduk«Tunadan batıya» nın jimdi mevcudu a, sırf görmek için, mahalli seyahatler »•aparak; gördüğü yerleri, daha iyi ta kalmamıştır. Muharririn diğer esurlerinıyabilmek için, yazılmış eserleri okuya nin çoğunda olduğu gibi.. Meselâ 5 bin rak... edindiği malumatı da notlarına nüsha olarak basılan ve şimdi sahaflartabiî kullanılmış nüihaları tanesi âve etmiş. «Yurddan yazılar», işte bu notlarm derlenip toparlanması ve bir 8 1 0 liraya kadar alınabilen «Türk tekuyumcu ustalığı ile işl'enip süslenme ceddüd edebiyatı tarihi, nin temiz bir nüshasmı bulmak mümkün değildir. ile vücuda gelmiştir. İsmail Habib, bu kitabın ilham'.nı, haata atılışı ile beraber Kastamonuda hocalığa başladığı zamanalmıştır: Kastamonuya tayin edildiği kendisine öylendiği zaman gözünün önüne üç şey elmişti: Orman, frengi, taassub!.. Bir de ıraya gidince görmüştü ki ne orman var, e firengi, ne de taassub!.. Şehir, çırıplak iki tepenin arasındadır, firengi ncak hastahane koğuşunun bir avuç lastasmda görülebilir, taassubi gelince •İsmail Habib söylüyor «Yıllarca ara:armda yaşadığım için bilirim, hiç bir seldemiz Kastamonulular kadar eğlen:enin tadını çıkarıyor değildir» ve ilâve İsmail Habibin «O zamanlar», tAtatürke aid hatıralar» ve «İmtihau veren millete* isimli eserlerinden gaynsı eCebiyata ve edebi bilgilere müteallıktır: «Edebî yeniliğimiz», «Avrupa edebiyatı ve biz», «Tanzimattanberi» ve «Edebiyat bilgüeri» isinıli eserler. Hele bu sonuncu eser edebiyatımıza aid bütün ana bilgiIsri, eski Arai> ve Acem sistemlerini bir tarafa bırakarak. herkesin anlıyaöileceği bir şeküde «Tedvinj etmiştir. Bu kiabla, meselâ «Demir leblebi» donilen «Aruz» ün bile bütün sırları çözülmüş luyor ve öğreniliyor ki îeblebi, nr.hud. dan yapıhnaktadır! TürkiyeRumanya tenis maçı 28 temmuzda Bükreşte yapılması kararlastınlan Türkiye Rumanya tenis maçı tehir edilmiştir. GAVUR MEHMED (KARA YÜREK BüyükTarihçi ÇETESİ) Millî Müdafaa Vekili geldi Millr Müdafaa Vekili Ali Rıza Artunkal dün sabah şehrimize gelmlştir. Üstad: ZİYA SAKİR Kızılayın asocakları çoğaltılıyor Kızılay aşocaklannın faaliyetinin daha genişletilmesi ve yardımlannın çoğaltılması için yeni kararlar verihnektedir. Sırf bu işle meşgul olmak üzere şehrimize gelen Parti Müstakil Grup reis vekili ve Kızılay umumî reisi Ali Rana Tarhanm reisliŞi altmda bugün bir toplanta yapılacaktır. Öğrendiğimize göre, Edirnekapı. Eyüb, Topkapı ve Lâleli aşh.anelerine ilâveteri Kadıköy ve Ferîköyde birer aşocaği daha açılması takarrür etmiştir. Feriköy aşocaği 2000 fâkire yemek verebiîecek ve aybaşmda faaliyete geçebilecektir. Kadıköy asocagı ise 1000 fakire yemek verebiîecek tesisatla yeniden insa olunacaktır. Taraflndan kaleme allnan bu eser vesikalara istinaden y&zllmış Tarihî büyük bir zabıta romanldır. Geniş tarihî malumatla dolu ve harikulâde heyecanll olan bu eser pek yaklnda çlklyor. STAD neşriyatı, Cağaloğlu, Türbedar sokak 18 istanbul I Asherî Muhakeme Usulieri Mukayeseleri serhi GENERAL RİFAT TAŞKTN' ^ ^ ^ B ^ ^ ^ ^ Askerî, Örfî mahkemelerde ve askerî İdare mahkemesinde icra takiblerinde cari olan usul mukayeseli surette şerh edilmiş ve buniara aid kanunlarln bütün İlâve ve değismeleri de nazara allnmlsür. İstanbulda «CİHAN» ve Ankarada «ŞENCAN» ve «HAŞET» Kitabevlerinde satllmaktadlr. Fiatı: 5 liradır. •^^•••^^•H Tifüsle mücadele 30 Temmuz Cuma günü ! ! ! Tifüsle ve bitle daha sıkı bir şekilje mücadele için yeni bazı t*dbirler alınmaktadlr Bu kararlar mucibince, Haydarpaşa ve Sirkeci garlarile Galata, Tophane ve Sirkeci nhtımlarlndan şehre giren yolculan kontrol ve temizleme için temizleme merkezleri tesis ediimektedir. Şehre girmeden evvel bitli olmasından şüphe edilen her yolcu buralarda muayene ve temizlenmeğe sevTkolunacaktır. Edirnekapı, Üsküdar ve Beyoğlunda nakil vasltalannın da temizlenmesi için üç merkez kuruhnaktadır. Her otomobil günde bir defa burada temizlenecektir. Temizlik, Almanyadan getirtilen bir tozla yapılacaktır. Denizyollan ve Şirketi Hayriye vapurlarile trenlerin temizüğl için de neler yapıldığı hakklnda izahat Bu hikâyelere aid bir hatıra: «İki İstenmiştir. dost» İsimli hikâyeyi okuyan, devrm san'at ve edebiyat üstadı Recaizade EkSümerbankm tahsile rem, kendisine sormuştu: göndereceği gencler Bunu, fransızca bir eserden mi Sümerbank muhtelif sanayi gruplann mülhem olarak yazdınız?» İlk vehlede da ihtısas yapmak üzere Avrupa ve A Halid Ziyanln oldukça canı sıkılmışü. merika memlekelterine kırk kadar genc Acaba üstad, mülhem kelimesiİ3 bir göndermeğe karar vermiştir. Bu gencler «intihaU e mi telmih etmek istemîşti? lise mezunlan ve askerlitini yapmış olup Hemen anlaşllmıştı ki Recazizade bu bir sene de Sümerbank müesseselerinde sözü, zihninden en küçük bir şüphe biçalışmış olanlar arasmdan seçiîecektir. le geçirmiyerek, hayretinden doğan saf Yeniden kıymetlendirilecek bir takdir, hattâ teşvik maksadile söylemişti. «Küçük!.. İşte bu mümkün olmuyordu. Mevzular öyle tesadüf ediyoıdu ki ya bunların icab ettirdiği geniş daireleri daraltarak onlan sülunlarm mesahalarma göre ölçmek için sıkmak; yahud tevsi edilmek isteniyorsa öylece yazarak sütunlardan değil, sayfalardan bile taşmasına müsaade etmek lâzımdı. «Ahmed Cevdet Muttasli: «Ah!.. diyordu, ne olur bunları bir, nihayet iki sütunda bitirmek mümkün olsa!..> ve bir hamlede okunmaslna lüzum gördüğü bu yazıları parça parça neşretmeğe de cevaz vermiyerek amelî bir çare arıyordu. « ... Bana epeyce para veriyordu. Hikâye başina bir lira mı, iki U r a mı?.. Bu altın paranm bugün İçin kıymeti ne tutuyor?» Kemal Salih SEL Y E N İ Ç I K T I AKBA'nın Türk muharrirleri serisî 1 Seçme Lâtifeler, Nükteler Zaparta 2 Kâğnl Ses Sabahaddin Ali 3 Kuyucakll Yusuf Sabahaddin Ali 125 K. 125 K 150 K. AKBA'mn Tercümeler serîsi 1. İKİ ESİR. Cild I. Lajos Zilahi Zahir Törümküney 123 K. 2. GRANATA SEFAHATİ. Maurice Magre Nurullah Ataç 125 » 3. ŞİMAL GÖÇEBELERİ. James OUver Gurwood Mustafa Nihad Özön 125 » 4. HİND DİYARINDA. Françis de Croisset R. Cevad Ulunay 125 » 5. SONSUZ YOLCULUK. John Knittel Asude Zeybekoğlu 100 . 6. İKİ ESİR. Cild II. Lajos Zilâhi Zahir Törümküney 1İI5 K. Memur ailelerine kumaş tevzii EvVelce parasız elbiselik kumaş verilmiş olan memurlann ailelerine gene parasız olarak kumaş dağıtılmasma bu sabahtan itibaren başlanacaktır. Farasız kadm ve erkek ayakkabıları tevziatı ikinciteşrirde başlıyacaktır. D0 YOU SPEAK ENGLİSH? Yeni yolcu tayyarelerimiz İngiltereden satm alınan ve ağustos içinde tesellüm edilecek olan iki ve dört motörlü yolcu tayyarelerinden rnaada Almanyadan da fkişer motörlü ve 14 er kişilik beş yolcu tayyaresi satm almmıştır. Bu tayyareler de bir müddet sonra gelecektir. İNGİLİZCE KONÜSUR MUSONUZ? HAFTALIK FİATI LİSAN GAZETESİ HER YERDE 5 Krs. Yepyeni bir şekil, üç renkli kapak, faydall yazllar, makale'.er. Bu haftaki nüshaslndaki başllca kayda değer yazllar şunlardu: 1 Kendi kendinize İngilizce öğretebileceğiniz yeni bir usul. 2 Az ingilizce bilenlerin ilerlemesine yardlm edecek dersler. 3 İngilizce konuşulan memlekete sevahat... gemiler Değişmez ve dar gelirliîere mensucat verilecek Değişmez ve dar gelirliîere geçen sene olduğu gibi bu sene de beşer metre pamuklu mensucat tevziine karar verilmiştir. Yerli Mallar Pazarlanndan yapılacak bu tevziat için fişler hazırlanm'aktadır. IPEK, YUN VE PAMÜK Dokuma fabrikları ve el tezgâhları için Dokııma Tarakları, Oiieü Telleri ve Güeii Çerçeve A K S A M I depompuzda me\xuddur. Zeytinburnu fabrikasından, Ayvahkta Fazıl Doğan sabun fabrikası için 100 çuval çimento, müessesenin mümessili Süleymaıı Eralana teslim edilmiş, o da mallan Yağiskelesinden sevkedilmek üDevlet Limanları İşletmesi Umum Müdürlüğünden: zere Keşan motörüne yüklemesi için 1 Izmir limanmda yapllacak kömür yükleme ve boşaltmasile Çamaltı naldiyat komisyoncusu Cavide aavale ettuz memlâhasmda yapllacak tuz yükleme İşi eksiltmeye konmuştur. miştir. Komisyoncu Cavid, Keresteciler2 Buna dair şartname ile vahidi fiat listesi Izmlrde Devlet Denlzyolları de inşaat malzemesi satan arkadaşı Paik Limanları İşletme Müdürlüğünde, İstanbulda Devlet Iimanlarl İşletma Umum Ömerle uyuşarai bu çimentoların 50 Müdürlüâünde görülebilir. torbasmı Mustafa Dilşana, 50 tofbasını da İbrahim Yageıya satmıslardır. Çi3 Eksiltme 29/7/943 perşembe günü saat 15 te yapllacakür. 4 Isteklilerin İzmirde Deviet Denizyollarl Liman İşletme Müdürlüğüne mentolar Fatihe nakledilirken polis tave istanbulda Devlet Limanları İşletmesi Umum Müdürlüğüne mezkur gün ve rafmdan yakalanmıştır. saatte müracaatleri. Suçlular mlllî korunma kanunu hü5 Muvakkat teminat kömür İçin 3000 liradlr. Tuz için 1000 liradır. (7061) kümlerüe tevkif edilmişlerdir. Bankalar caddesi, Nazlı han ikinci kat. Galata İstanbal Telefon: 43811 Telgraf: BUYTJK İSTANBUL T A L Â T E R L E R Harb mıntakalan addedilerek tehllkeli olarak gösterilen sularda seyredecek gemilerin teknik esaslar dahilinde, bugünkü beynelmilel şartîar nazan dikkate ahnarak ve mevcud vaziyete göre kıymetlerinin değiştirilerek yeniden tayin edümesi için Münakalât Vekâleti gemi sahibleri müracaa.tlerinjn kabulünü Mmtaka Liman reisliğine bildirmiştir. Yeni kıymetler bütün muamelât ve sigortalarda esas olacaktır. Çimentoları başkasına satmış «Bir Şi'ri Hayal» in yeni harflerle yapılan tab'mda, .bundan evvel basılan • Aşkı Memmnu», «Mai ve Siyah» ve «Bir Yazm Tarihi» nde yaplldığı gibi lisan sadeleştirilmiş, cümleler kısaltılmıştlr «Tanzimat» diline «Edebiyatı Cedide» kisvesini biçip giydiren ve lisanın bugünkü tekâmülüne yol açan üstad bu tekâmül yolunda, daima bir genc alâka ve tazeliğile yürüyor ve rehberliSİnde devam ediyor. Millî ve Askeri Ahlâk Yazan: F A İ K T Ü R K M E N Bu kitabda, şeref, namus, izzeti nefis. vatan gibi ehemmiyetli mevzuları seve seve okurken kitabı elinizden blrakamıyacakslnlz. Ahiâksizlar ve namussuzlarln nasü tanlndlğınl anlayacaksinlz. 320 sahife 3 liradlr. İstanbul Inkllâp Kitabevi ve her vilâyetteki kitabcılardan araymiz. Gene Faik Türkmen taraflndan her ây muntazaman neşrolunan Savaş mecmuaslnda da millî ahlâk ve askerî kahramanllklarlmızl okuyunuz. Tanesi 20, ylllık abonesi 250 kuruştur. İstanbul posta kutusu 750 ye müracaatle abone olumız Arpa ve incirden mürekkeb bir kahve İnhisarlar idaresi arpa. ve incirden mürekkeb ve kahvenin yerini tutacak bir madde hazırlatmıştır. «Malet kahvesi> ismini alacak olan bu maddenin satısı serbest olacaktır. CUMHURIYET Nüshası 5 kuruştur. Türkiye Haric için icin 1400 Kr. 2700 Kr. 750 » 1450 » 400 » 800 » 150 > Yoktur. 2 1 SÜPE3İ FİLM BİRDEN Musiki şaheseri Para kasası ahnacaktır TOPRAK MAHSULLERİ OFİSİNDEN: 1 Teşkilâtlmlz İhtiyacl İçin muhtelif boylarda 20 tane demır para kasasl almacaktlr. 2 Bunlann mücedded olması şarttlr. Çift anahtarlllar tercih ediecektir. 3 Taliblerin 30/7/943 tarihine kadar cins ve evsaf ve teslim müMetterİ de kaydedilmek şartüe hazlrllyacaklarl teklif mektublarlnl 30 7/943 tarihine musadif pazartesi günü saat 15 e kadar Umum Müdürlükteki Malzeme Tsleıi [airesine vermeleri üân olunur. (7047) "Hone şeraîH Senelik Altı aylık Üç ayhk Bir aylık BÜYÜK VÂLS 2 Ask ve entrika BUSE Di k k a t Uazetemize göndcrilen evrak ve yazılar neşredilsin edilmesin iade edilmez ve «dyaından mes'uliyet kabul olunmaz.

Bu sayıdan diğer sayfalar: