29 Temmuz 1945 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

29 Temmuz 1945 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

29 Temmjre 1945 CUMHURIYET İngifterenin yeni sanayi siyaseti ngilterede yapılan son seçim savaşında en çok çarpışan siyasetlerden biri, memleketin sanayiini idareye aiddi ve muhafazakârların ileri sürfîükleri siyaset ile işçilerin miidafaa ettikleri siyaset birbirine tamamile aykın idL Çünkü muhafazakârlar ferdî teşebbüsü devam ertirmek lehinde oldukları halde işçiler, sanayii ya devlete maletmek, yahud devletin kontrolüne bağlamak lehinde idiler. Bu Iki siyaset azamî şiddetle çarpışmıs ve neticede memleket halkı reyini işçi programına ve işçi siyasetine vererek mühim bir değişikliğin gerçekleşmesme yol açmışür. Muhafazakârlar, son seçim savası sırasmda neşrettikleri programlarla Ingiltere sanayiini ilerletmek ve canlandırmak, ingiliz sanayilnin kullanabileceği bütün işçilere iş vermek, harb zamanında tatbik olur.an kayıdlan kaldırarak ferdi teşebbüsü hıziandırntak, ayni zamanda işçüerin yaşayıs seviyesini yükseltmek velhasıl sanayii azami derecede verimlileştirmek istediklerini bildinnişler, böylece, kendi kanaat ve içtihadları dairesinde, bilhassa ferdî teşebbüs esası üzere hareket ederek bir takım ıslahlar yapmnk, ve ferdî teşebbüsün verdiği enerji ve tazelik sayesinde rekabet sahnelerinde muvaffak olmak peşinde kostuklannı göstermişlerdir. Muhafazakârların programı bn mahiyette olduğu halde işçilerin programı bambaşka idL İşçi partisi son kongresi sırasında durumunu şu sekilde izah etmişti: clngilterede blr takım şahsi sanayi vardır ki âmmeye mal edilecek ve doğrudan doğruya mllletin hizmetinde buhındurulacak derecede olgnnlaşmış bulunayor. Fakat daha küçük çapta olan işier de var H faydah hizmetlerini basarmak için hali üzere bırakılabillr. Bundan başka âmmeye mal edilecek derecede olgunlaşmamsı büyük sanayi de vardır. Fakat bnnlarm da milletin ihtiyacma göre mfisbet bir miirakabeye bağh olmalan gerekleşmektedir.» Bu esas üzere hareket eden işçi partisi İngiliz efkân umumiyeslne sunduğu programda şu işleri yapacağını bildirmişti: 1. Kudret istihsal eden mfiesseseleri ve mahrukat sanayiini âmmeye mal etmek. 2. MUnakalât vasıtalannı devletleştirmek. 3. Demir ve çeiik madenlerini devIctleştirmek. 4. tnhisarlan ve kartelleıi devlet murakabesine tâbi kılmak, 5. Ihrac ticareti için sağlam blr siyaset kurmak, «. Harbden sulha intikal devrinde en ehemmiyetli şeyleri daha az ehemmiyetli olanlara üstiin tutarak iktusadl kontrolu sağlamak ve her vatandaşın isfihkakını vermek. 7. Bu maksadlan gözeterek bütfin sivil idareyi ve hükumet dairelerini dnha iyi bir tarzda nizamlamak. Bu programa göre İşçi partisi, ferd! teşebbüsü ortadan kaldırmakla beraber en mühim sanayii devlete maletmekte, billıassa sanayi hayatınm temeli olan kudret, mahrukat, demir ve çeliğl onun eline vererek bütün sanayie bakiın bir vaziyet almaktadır. Muhafazakârlar bu işçi programı aleyhinde en geniş yayınlan yapmışlar ve bunun fayda yerine zarar getireceğini iddia etmişlerse de işçiler, kazandıklan ezici çoğunlukla bu programı tatbik edecek vaziyete gelmişlerdir Hükumet, harb yıllannda, esasen bir çok sanayie el koymuş ve harb gücünü fceslemek için kullanmıs olduğu için Isçi partisi programmı tatbik etmek hususunda mühim güçlüklerle karşılaşmıyacaktır. Tatbikat, İşçi partisinl hakh çıkanrw, Inçilterenin yeni sanayi siyaseti durnıada;ı inkişaf eder. Aksi takdirde muhalefetin iktidar merkiine dönmesi işten değildir. Yeni ingiliz kabinesi dün sabah yemin etti Bajtaraft 1 H H »ahliede u Birleştniş Milletler anayasasında tesblt edildiği gibi dünya «nniyetini desteklemek.» Beyin'in şahsîyeti Londra 28 (a a.) «Britanova> Mr. Bevin'in Dış İşleri Bakanlığına getirilmesi beJdenmekte idi. Bevin, işçi partisinin son kongresinde, dı? işlerini esaslı iurette tetkik etmi« olduğunu açıklanuş ve o zamandanberi i « i partiai, seçimleri kazandığı takdirde Bevin'in pek muhtemel olarak Dı? işleri Bakanlığına jetiıileceğine dair söylentiler dolaşmağa baîlamıştı. Yeni Dıs işleri Bakaıu işçi partisinin en kuvvetli şahsiyetlerinden biri sayılmaktadır. Sovyet Rusya ile dostluk ve Amerlka ile işbirliği v« karşılıklı anlayış münasetıetleri kurmak hususundaki arzularını hiç bir zaman saklamarmştır. kadır ve yabancı memleketlerd* tahmin ediMlğinden çok daha fazla ingiliz geleneğinin umuml cereyanile müşterek noktalar taşımaktadır. Bu netioe bizi asla bir sosyalist diktatörlüğe götürmiyecektir Seçimlerde en sadık yardımcılardan bazılarını kaybstnuç olmakla beraber yeni mecliste Churchill'in, şiddetli ve muteriz bir muhalefet kurması ve tngilız parlamentosunun hükumetl kontrol mekanlzması olarak kendisinl göstermesi beklenebilir. Dış politlkaya aid meeelelerde yeni hiikumetle muhalefet arasında esaslı noktalar itibarile az blr fark vardır ve yabancı memleketlerde Ingiltere içia fenahk düşünenler, gerek tehlikeli maceralar yüzünden, gerekse yabancı memleketlere karşı alınmıs taahhudlerden feragat gibl sebebler^en ingiliz nüfuzunun azalacağıru beklememelidirler. Londra 28 (a.a.) Anadolu ajansinın ÖZÎI muhabiri blldiriyor: Hemen her yerde oldu£u glbi tngllterade de beklenmedlk seçim sonucu günün bellibaslı konusunu teskil etmekt« ve İşçi partisinln alacagı kararlar üzerinde tahminler yürütülmektedlr. Bu arada dış siyasetin ana hatlannda blr değişiklik Deklenmemektedir. Uzakdogu ve Akdenia meselelerlnde, îngllterenin servet ve kudretl için hayatl ehemmiyeti haiz olan menfaatlerinden feragat etmlyeceğt umumen kabul edllmektedlr. Diger tar&ftan monarsilere taraftar clan Churchill siyasettnin artık devam eUnlyeceğl bilfarz, Yunan Kralı Georg'un Yunanistana avdetlnin artık mevzuubahls olmıyacagı söylenmekte ve yeni hükumetin Rus^'aya karşı daha uygun bir siyaset taklb edecefi anlasılmaktadır. Dahüf aiyasette işçi partisinin ferdî teşebbüsü evvelee hazırlanmıs bir programa göre hareket edeoeği umulmaktadır. Ancak kSmür, münakale ile müH ehemmiyeti haiz olan harb sanayii gibi ağır sanayiin ve Ingilter* bankasmm devletleştirileceği, ev injaatı için cezri «Bir sosyalist diktatörlüğü bir program tatbik olunacağı, hiç bir bahis mevzuu değildir» spekUlâjyona yer verilmiyecegl, fiat ve Londra 28 (a.a.) Britanova ajan kira kontrollarının devam edeceği kaJnın sijasî muharririnin yazdığına gö naati vardır. re, Ingüterede blr komünist inkılâbı Umuml göröşe nazaran Attlee par bah(s mevzuu değildir. Ingiltere parla tisi, genel politikasmda memlekette inmentosundakl sosyalistlik Avrupadakl kılâb d«ğil, tedricî bir tekâmül tahakideolojik sosyalistlikten tamamen baş kuk ettirecektir. Londra 28 (O.W.I) M. Winston hurchill, dün Downing Street'i aon defa olarak ziyaret etmiştir. Eski sematık Başbak.ını son defa oîarak alkışlamak için meşhur binanın önünde bir halk kütlesi toplanmış bulunuyordu Bir çok klmseler saatlerdenberi orada bekliyorlardı. Churchlll Başbakanlık binasmı terkettiği zaman, otomobiline inmeden evvel sağ elile meşhur «V» şsretinl yapmıştır. Downlng Street'ten yrıldığı zaman, halk arasından bir ses: Winİ8, çabuk geri dön!> diye bağırmıştır. Churchill, mütekaid bir devlet adamı larak kalmıyacak ve kamu işlerinden uzaklaşmıyacaktır. Bilâkia Avam Kamarasında muhalif muhafazakâr partisinin l'.derl sıfatile faal blr rol oynıyacaktrr. Eski Başbakan gelecek hafta Dowmng Street'ten çıkarak Londrada ir apaıtıman buluncaya kadar muvak:aten Claridge oteline yerleşecektir. Mr. Churchill harbd«n e\velki edebî çaîışmalanna da başlamak tasavvurundadır. i'i»ıîlllllllllllii!!ll!l!llll||||[|;illl||||[||||||||||||||l||||||llllımıııı Mr. Churchill'in Downing Street'i son ziyareti Dış ve îç siyaset Başmakaleden v bn busast« tam bb Işbirliti ympmBlannı sağlamak lstediğini açıkkmıstır. Ba bakımdan İngilte siyasetintn prenslplerinde btr değişiklik olaca|ını dttçünroeh hataya düsmektlr. Times'in Işaret ettiği «ibi cTaldb edilecek btr tek dış «Jİyaset olnnca bunun devamı işini mnnakaw etmek faydasızdır.» İşçi partisinin İngilterenin dış «ryasetiude güttnğü insanf ve medeni prensiplerden, imparatorluğun dayandığı esas hak ve menfaatlerden hlçbh fedakârlıkta bulunmasma fhtimal yoktur. Basında Churchill'in bulundnğu knvvetli muhalefet v* tngiliz halk efkân, yeni hükumetin bn mevznda herfaangi yanlışbğa düsmesine imkân vermiyecektir. Bununla beraber metod bakınundan dış ılyasette de bir değisiklik olması tabiidir İşçi hükumetlnln güdecefi nynsma ve uzlaşma yolu, Üçler arasındaki münasebetlerde de tesirinl gösterecektir. İngilterede îşçi hükumetinin kuvvetli kalması Sovyetlerin de dilejine uygun düşeceği içüı, Moskovamn Avrup* işlerinde şimdikinden daha ölçtilü ve uysal bir slyasetle Londranın pollHkasını, desteklemesi mümkündür. Bu suretle ikl memleket arasında karsılıkh nfifnc mmtakalan rekabetini körükleyen anlaşmazlıkların ortadan kalkması ve bundan doğan güvensizliğin yerini gittikçe genişleyen bir anlayış ve ifbirüği rihniyctıne terketmesi beklenebilir. Bu takdirde Amerikanın bugüne kadar iki biiyiik devlet arasındaki akriiel menfaat ve niifuz çatışmalarını tadil edid rolüne lüzum kalmaz. Bunp karsüık bundan sonm Üeler arasındaki görüs ayrılıklarımn bilhassa prensip Ihtilâflarına inhisar etmeri ve bu bakımdan daha çok VVashingtonU Moskovanın karşılaşması geni» bir Ihtimal dahilindedir. Bu takdirde is«, Amerika ile Sovyet Rusya arasında Udild ve uzlaştıncı rol, İşçi hükumetine dfîşmektedir. Görülüyor Id üç büyüklerin bundan sonraki İşbirliği konstellasyonunda, son seçimle Londra ve Washington hükumeüeri rollerinl değişmiş bulunuyorlar. Bunun teslrleri, Potsdam kararlarında da muhakkak kendini gösterecektir. IngiUeredeki seçimln neticed, milleJler arasında sürekli ve hakh blr barış ve giivenlik nizamı uğrunda lwrsılıklı saygıya dayanan bir işbirliği davasını güden Türk iiyasetinin e s . s prensıplerini teyid etmektedir Müttefıkımh Ingilterenin harb yaraiaruu kolayJıkla saracak bir «osyal kalkmma.va yoneJmlş hamlelerini milletimiz içten bir sempati ile karşılamakta buhınduSundan Attlee hükumetinin içte ve dıştaki ban? ve güvenlik siyasetinde basarıya nlaşmasmı candan dllemekteyiz. ingiliz seçiminden sonra Güreş müsabakaSarmı İşçi Partisinin iktidar «evkiine gelnesi İstanbuS fakımı kazandı GKir«f federaayonunun hazırladıği etrafındaki ynrnnler devam ediyor Azticara İfitanbuJ güreş maçlan dün Baftaraf* 1 Inei tahifede parolastnı il«ri «urm«k suretlle, harbden sonra kütle halinde Işsizliği önlemek İçin tedbirler almak lüzumunu belirtmlşlerdlr. Işçilerin programlarmda aynl zamanda, ban «anayi subelerinin devletleatlrilmesine dalr ehemmiyetli bir madde de bulunuyordu. Muhafazakârlar, işçi partisi torafından ilen sürülen bütün devletlestirme projelerîn» karşı muhalefette bulunmuşlardır. Muhafazakâr partinln gazetelerl ve mensubları, işçi partisi programînm tahakkuku halinde bir iktisadî hercfünere ve «totaliter metodların» tatbiki netioesma vanlacağuu katiyetle ifade •diyorlardı. tngiliz milletl, imtlhanlardan aiyast tecrübelerini zengînleftirmif ve hayatını yeni bir esaa üzerinde yeniden teşkllâtlandırmak hususunda büyük bir arzu ile çıkmıştır. ingiliz halkında büyük değişiklikler olmuştur. Ve bu deglşSdlkler seçim neticelerinde ifadesini bulmuştur.> Seçimin akisleri îsveçte: Stockholm 38 (a.a.) Ingüiz Beçlm lerl hakkında baemda lnceJemeler görülmektedlr. Sosyal demokrat blr gazeta olan Morgen Tkllngen şöyle yazmaitadır : <îngiUz Isçl nnıfı komünlst doktrialnin teaüi altında kalmajnıştır. Beçidlerin arzu ettikleri komünizmden ayn bir sosyalizm<iir.> Komünist gazetesl Nydag, muhafazakârların mağlubiyettni memnunlutla karşılamakta ve bu partinin Yunanlstanda, Jspanyada ve diğer yerlerde demokraslye aykın blr siyaset takib etmis olduğunu kaydetmektedir. Vatikanda: Vatlian 28 (a.a.) tşçllerln zaferi Papalık mahfillerinde kısmen sürpriz glbl sayümıssa da ayni zamanda açık blr memnunlukla da karşüanmışür. Mısırda; Kahlre 28 (a.a.) Maliye Bakazu Markam Ubeld Pasa «Al Kotla> gazetestnde Inglllz eeçlmlerlnin neticesinl incelerken söyle demektedlr: «Misır, tam lstikiâle sahlb olmak hususunda izhar ettiği arzuların yaJooda yerine getlrilme6İni, yeni tngin^ kabinesinden beklemektedir.» Bakan, 193S İngiliz Mısır anlaşmasına müncer olan müzakereleri lsçUerln teşvik etmls olduklannı hatırlattüttaa sonra dlyor kl: <Bu anlaşmaya lmza koymus bulunmai sıfatile, tngllla demokjaslsinln kuvvetli bir andlaşma akdi maksadils Mısıra el uzatması için zamanin gelmış olduğuna kaniim. BugünkU andloşma Nil vadisinin istiklalini tehdld eden hükümlerl ihtiva etmektedir.» Mısır kabinesinden blr üyenin bu beyanatı, îngiliz Mısır andlaşmasanın tadlll yolunda mUzakerelerln açılması lçln tngiltere hükumetine yapılan yarı resml blr taleb teşkil etmektedir. Amerikada: Yunan kabinesi dün islifa eHi Bajtaro/ı I inci sahifede lakikj seçimleri hazırlayabilecektir. O ieçim ki, onun neticelerine hepimiz boun eğeceğiz!» Bir bomba uçağı AmeriProf. Dr. Yavuz ABADAN 7 kada bir apartımana girdi! Mareşal Monlgomery'nin Japonyanın istilâsı için milyonlıık ordu hazırlandı Baftara]\ I, Jnci sahıfed» yıblar verdirmişlerdir. Düsmanın hâva Baftarafı 1 iuci iahljed* vel taarruzlarla esasen «Emplre State Buildlng> in 78 lnd kaverdiği mühim demeç beyeyaptıklan olan Kure, halen birhara dan yaptığı mukavemet zayıf olmakla dönmü} ce beraber Amerikan uçaklan hücum ettına çarprrjştır. Binanın üst kısmı halen alevler içindedir. 87 lnci katm üstünde bulunan blr çok bürolan alevler sarmıs oldugundan, binanın dlğer kısımla.ile lrtibatlan kesilmiştir. Yanmı? eşya parçalan aoka&a dökülmek*;3 ve büyük Dlr gürültü Ue parçalanmiktad:r. Uçak binaya çarpar çarpmaz 3 asansörün kablclan kopmuştur. Bu 3 asansör o anda 80 inci katta bulunuyorlardı. Bunlar müthiş blr gürültü İle yere düşerek param parça olmuşlardır. Kizanın cumartesi günü vuku bulmuş olması yüzünden büyük lnsan kayıVarı kaydedllmemiştir. Bürolann çoğu esasen kaoanmış ve asansörler hemen hemen boş bulunuyordu. Bummla bera'oer şlmdiye ksdar 19 cesed sayılmıştır. hennem manzarasını arzetmektedir. Japonlarm önüne geçmeğe boşuna uğraştıklan muazzam yangınlar bütün limsn bölgesini silip »üpürmektedir. Limanda bulunan gemiler, Amerikan bomba ve torpülerinin isabetile havaya uçmaktaMareşal, nutkuna ju sSzlerle son ver d lr lar. 30.000 tonluk «Hyuga. zırhlısı batırılmiştir: < Hiçbir müstebidin başkalarmın mıştır. Aralarında Japon donanmasımn haklarmı kolay kolay çiğniyebileceği en son sistem saffı harb gemileri de buzehabma kapılmaması için her zaman lunan diğer 22 Japon harb çemisme bomba, roket ve torpil isabetleri kaykuvvetli olmamız lâzımdır. Hiç bir müstebid, hürriyet ve ada dedilmiştir. letin bekçisi olan kuvvetli bir Lngiliz Japon anavatanına taarruz başladı imparatorluğunun mevcudiyetini bilmeGuam 29 (a.a.) Amiral Nimitz gemezlik etmemelidir.» nel karargâhının tebliği: Battarafı 1 bıei sahliede idame etmesi gerektiğinden bahsetmiş ve bütün dünyanın takib edilmesi gereken yolu öğrenmek için nazarlarmı Ingiltereye çevirmis olduğunu söylemiştir. tikleri hedefler üzerine 15 Japon uçagını düşürmüşlerdir. Yeni gelen haberlere nazaran çarşamha günü yapılan hücumda, Japonların topyekun 8,000 tonilâtoluk dokuz gemisi tahrib edilmiştir. Londra 28 (»a.) îngilteredekl İşçi zaferl dolayısile Moâkovada bellrtlldir ğine göre, büyük devlet adamı Churchlll yeni ve büyük bir devrln yolunu açmak İçin, vazlfeslnden aynlmıstır. Ruslar, Churchlll'l kaybetmelerine esef etmekle beraber, komünlst partteinden sonra îngütereds en terakki sever parti olarak İşçi partisinl tanimaktadırlar. Dlğer taraîtan Amerika radyosu junları söylemlstlr: «Şlmdl Potfldam konferansından çok daha faela şeyler bekleneblllr.> Amerikan ftyan üyelerl de yeni İnglllz kablneslnin teşekkül tarzını memnunlukla karşılamışlardır. Âyandan Reppen söyle demlstir: < Böyle blr kabine İle İşbirliği etmek bütün milletler için blr zevktlr.» Belgraddaı bildirUdiğine göre lse. Yugoslav kurtuluş sefleri bayram yapmakta re eimdl tngiltere İle Trieste ve Karintlya üzerinde daha kolay blr an Hindistanda: laçma yapılafclleceğin» emin bulunYeni Delhi 28 (a.a.) İsçilerin mumaktadırlar. vaffakıyetıni yorumlayan Hind kongresin'iı gazetesi Hindistan Times «BuFransada ı günkü harbin boş yere yapümış olmaPaıis 28 (a.a.) Pransız komünist dığmm simdi anlaşılmış bulunduğunu> partisi Blyasl bürosunun bu sabah ya yazıyor. Gazete şunlan ilâve edyior: ymladığı tebliğde tngUlz seçünlerlnln «Milletı sevindiren isçi partisinin dünya trtlca kuvvetlerinln yeni ve bü zaferi değil, Churchill edyasetinin mağyük blr mağlubiyetl olduftu belirtilmek lub edılmiş olmasıdır > te ve bu seçim neticelerinin Pransı» Ayni gazete başyazısında <Işçi parcumhuriyetçileri İçin, bütün demokrat t:ri, Iı.giliz imparatorluk camiası mükuvveUerin daha sıkı bağlarla birleşe lellerinın hürriyetlerini sağlayacak bir rek İstihsal temposunu hızlaştırmak ve siyaset takib ederek emperyalizme son blr yandan Pransanın büyilklügünü vermezse, bunun bütün dünyanın Büsağlarfcen, blr yandan da cumhurlyetln yük Britanyadan hiç bir şey beklemiüaferini temln etmek İçin teşvlk edlci >eceğini lsbat edecek mahiyette olacablr netice olduğu llftve edllmektedlr. ğını» yazmaktadır. Pa.tüı Iralübünde yapılmıştır. Bu müsabalcalarda Beden Terbiyesi umum müdür veJdll Vildan A5İr Savaşır, Federasyon reisi Vehbi Emre, Eölge müdürü Hüsnü Uğurel de bulunmuştur. Güzl bir törenden sonra müsabakalaxa beşlanmış, zevîile takib edilen maçlann sonunda İstanbul takum 4 3 Ankara7i yenmiştir. Alınan teknlk netlceler: 56 küo: İstanbuldan Ahrned Ankaradan Nlyaziye hükmen galib gelmlştir. 61 kllo: İstanbuldan Oktav Ankaxadan Mustafa Betona hükmen galib gelmlştir. Mustafa bu maçta iyi çalışmadığı içia dlskalifye edllnüştlr. 68 kllo: Ankaradan Nureddln özcan 12 daklksda İstanbuldan Gazajıferi yenmigtlr. 72 kllo: Ankaradan Celal Atii, İstanbuldan Ahmed Kandemirl zorlukla mağlub etmlştlr. 79 kllo: Ankaradan Yasar Doğu, İstanbuldan Ali Yılmazı 5 dakika 58 saniyede tuşla mağlub etmiştir. 87 kllo: İstanbuldan Rızık, Ankaradan Hüseyln Çorakla çetln bir müsabaka yaptıktan sonra httanen galib gelmiştlr. Ağır slklet: İM raklb arasında büyük kflo farkı olduğu İçin müsabaka daha ağır olan lehine bitecek zannedülyordu. İstanbuldan Dursun Bayraktar fazl» küosuna rağmen Ankaralı rakıbı « » luîda ve ekseriyet kararile mağlub etmiştlr . I; Marmara kupası tenis maçlan Sportif oyun^ar federasyonunun hazırladığı Marmara tenis kupası maçlarına dün devam edilmiş ve finale kalan sporcular anlaşılmıştır. Son müsabakaJ yı bugün şunlar yapacaktır: Tek erkek; Fehml Hasan ÇJt erkek: Zafer, Paradyo Abud, Fehml Tek kadın; MuallA Bahtiy» Karışık: Aora, Suad Vitol, Jiro ' Dün yapılan yüzme yarışlan Yüzme teşvik müsabakalan dün Modadaki yüzme havuzunda yapılmışür. 1500, kadar serbest büyüklerde D«mirspordan Süheyl 23,45,2 de; 800 metre küçükler serbestte Demirspordaa Horan 12,10,3 te; 100 metre yapanlar serbestte Fenerbahçeden Hilkat 1,45,2 : 100 metre serbest büyüklerde Beykozdan îbrahim 1,05,2 de birinci olmuşlardır. Mr. Attlee Potsdam'da Baştarait 1 inci sahijede kârdır ve müşahidler bu noktada tam bir ittifak hallndedirler. Attlee, şimdiye kadar müzakerelere iştirak etmiş V9 bunları tasvib etmiş olduğuna göre, ayni bahislere avdet edilmesi varid değilse de, konferansın, program altma alınmış olan devamına rağmen hiç bir büyük karar verilmiyeceği ve konuşmaların sonu yakın olduğu meydandadır. İyi haber alan mahfülerin kanaatino göre, Attlee'nin siyaseti, Ruslarla daha dostça bir anlaşma zemini aramak ve Stalinle Churchill arasındaki münasebetlerde, çok zaman şahsl sebeblerle ortaya çıkan bazı muhalefetleri bundan böyle bertaraf etmek olacaktır. Alman efkân, seçim neticesini, Müttefik siyasetinin, Almanya bakımından sola doğru temayülü telâkki etmektedir ki bu da Sovyet nüfuzunun büyümesi demektir. Bu itibarla, Almanlar, Churcmill'in mağlubiyetinden dolayı son derece müteessirdirler. Yeni îngiliz Dı; İşleri Bakanma atfedüen bir demeç Atina Radyosu 28 (B.Y.U.M.) Yei İngl'iz kabinesinde Dış işleri Bakanğını üzerine alan işçi partisi liderleinden Ernest Bevin, birkaç gün evvel funan işçilerine hltaben verdiği blr emecde sunları söylemiştir; € ingiliz halk oyu, Yunanistanın lurumile yakından llgili bulunmaktaır. Papandreu hükumeti, bütün Ingiiz partıleri tarafından muzaheret görüyordu Ancfâk tecrüib» gösterdi ki, baska memleketlerde olduğu gibi kurtuluştan sonra Yunanistanda da seçimlere k?dar asayişi sağlayacak kuvvetli sskerl bir hükumetin iş başma geçmesi Bomba uçağı, kalm blr sls tabakası âzımdu. yüzünden binaya çarpmıştır. Uçak biSöylentilere bakılırsa, Churchlll Kra nanın kuzey kısmından girmiş ve raslı Yunanistana getirtmek istemektedir. ladığı Iıer şeyi yok ettikten sonra jiinry Size daha az konuşmanm ve memle kısmından dışan çıkarak 12 katlı başkeîın ekonoml kalkınması için daha ka blr binanın çatısı üzerinde param fazla çalısmanızı tavsiye ediyorum. parça olmuştur. ÇünkO Ingilterenin bundan sonra Akdenlzde girişeceği ekonomik teşebbüs ve faaliyetlerde Yunanistanın işbirliği zaruridir.» Petain davası Londra 28 (B.B.C.) Paristen bildirildiğine göre, Mareşal Petaln'ln davasına bugün de devam olunmuştur. Eski Fransız Başbakanı ClemanceftUnun oğlu Michel Clemanceau sahld olarak dinlenmlştir. Uçüncü hava filosuna bağh uçaklar e Amerikan harb gemileri Japon karasularında yaptıklan taarruz hareketine bu sabah şafakla beraber tekrar başlamışlardır. Çok kötü hava şartlarına rağmen uçak gemilerinden hareket eden uçaklar Japon deniz taşıtlarına hücuxn etmişler ve düşmana büyük ka Hazırlanan m u a z z a m ordu NewYork 28 (O.W.t.) Birleşik Amerlka askerl tallm merkezleri konıu;anı General Devers, dün Japonyayı lstila İçin gerek Birleşik Amerikada, gerekse Pasifikteki üslerde 7 milyondan fazla askerln hazırlandığini, en son harb metodlarını ve Amerikan fabrlkaanndatı en yeni çıkan süâhlan kullanmağı ÖSrendlklerinl söylemlş ve bu muai^aaı hazırlıklar hakkında şu tafsilâtı vermi^tir: f Sözü geçen 7 mllyon asker, Pasiflk harblnde savaşnus eski askerler ve aslen Japonyalı Amerikalılardan mürekkeb <Nlsel> adı verilen hususl kıtalar tarafından talim ettlrilmektedlr. Bunlar, arkadaşlanna düsmanın tablye metodlarını ve psikolojlslni ögretmektedirler.» Halledüen meseleler Londra 28 (a.a.) Yeni ingiliz Başbakanı tarafından Times' fasılanın Mr. Churchill, Mr. Eden ve Mr. Attlee'nin çarşarnba günü hareket ettikleri sırada tahmin olunandan daha uzun sürmüş bulunduğunu belirtmektedir. Muharrir yazısına şunları ilâve etmektedir. Yeni Başbakan, konferansm nihal gafhasına gireceği sırada ingiliz heyetinin idaresini üzerine ahnaktador. Bundan evvelki Konferanslann gündemleri il« simdiye kadar Potsdam'da yapılan çalışmalar hakkında bir ara tebliği verilmemiş olmasından anlaşılıyor ki, Üç heyet Avrupaya aid bir çok meseleleri yalnız müzakere ve münakaşa etmişler ve gelecek hafta alınacak olan kararlara yol hazırlamışlardu. Görünüse göre, Almanyaya ve Müttefik kon» trol komisyonunun ıslahına dair bazı anlaşmalara varılmıştır. Fakat Müttefüderin takib edecekleri tamirat politikasma ve Avrupanın daha geniş bir tarzda kontrolüne aid meseleler üzerind« karar alındığına dair bir alâmet görülmemiştir. Londra 28 (a.a.) Mr. Attlee, bugün Ankara 28 (Telefonla) Iç işleri Yunan Başbakanından aşağıdakl mesajı Bıkanhği vilâyetler idaresl genel mü ahnıştır: dürluğü üçüncü şube müdürü Basrl «Daima adaletin ve hürriyetin şamplonu bulunan büyük müttefikinin, aydın Ozel Eskişehir vali muavinliğine, Van err'niyet müdürlüğünden bakanlık em idareniz altuıda insanlığm iyiliği uğrımrine alman Tevfik Yener Elâzığ mek da hak ve hürriyetitn tecavüz ve zulme tubculuğuna, Sulhun kaymakamı Ni karşı korunması amacını güden şerefli had Aksoy Van mektubculuğuna tayin geleneğine devam edeceğine Yunan milleti kani bulunmaktadır.» eriilmiş'.erdir. Graf bir kuzu gibi mazlumlaşmıştı. Kendi kendine kâh atlı, kâh piyade dağ, bayu gezip konağa dönüyor, bazı kule odasından veya dış avlunun Demirciler kapısmdaki sed üstünden ovaları seyre dalıyor, eli şakağıids. düşünceler içinde donup kalıycrdu. Kendisine saz çahp, şarkılar okuyarak haldeş olan Hafız Nuri'ye dernişti ki: «Sevdiğimi kaptırdım, bana ar geldi. Onun uğruna dövüştüm, ol bcrüz ki solsun er meydanından yüz cevire! Ama ki karşıma benden kat kat yiğıti çıktı. Ayıb değildir ona pes desem. Sevdiğim beni garib kodu, hoşundu! Velâkln arkadaşım, karmdaşım, can yoldaşım hain çıktı, ben bunun altındsn kalkamam. Kalkamam Hafız, anladm mı?» A\oırdu çökmüş asılzade, yüreği şerha şerhj çatlar gibi, gözleri kan pıhtı yuvalarmdan uğrayıp, saçlan ürperip hıçkırarak bağırdı: «Bügânoğlu! Seni anamdan artık sevdimdi. Bügânoğlu, A:'3r.tan bul.» Hafız Nuri sazını bir yana, mızrabını öte yana bırakarak yumuşak ve yaslı bir eda ile: «Anladım, Stefan beyim, dedi. bir kişi arkadaşınm kalbini bu rr.ertebe yıkarsa, acısını ağuya çevirir, îîğaju da kanıksatırsa artık onların davası yeryüzünde görülemez, Tanrı divanma kalmıştır. Kaygı yen, Stefan b°yım, hayır da düşse, şer de düşse bil ki "üzerinde dolaşan hep Tanrı elidir. M:zan vardır, Stefan beyim. Sana «ölnıe'ien evvel öl» buyruğunu indiren H»k çalap ölümden sonra dirimi de TnJ^dflemiştir. Mizan asla şasmaz, beyim.» Iç lşlerinde tayinler ömer Rıza DOĞRUL Vulgaris'in Attlee'ye telgraf gönderdiği Tanca hakkındaki görüşmelere Sovyetler de davet olundu Paris 28 (a.a.) Moskovadaki Fransız ve ingiliz büyük elçileri Tancanm statüsünü takib eden 1923 andlaşmasının tekrar tesisi şekillerini ince'.emek üzere 8 austosta Pariste toplanacak olan uzmanlar kongresine Sovyet Rusyayı davet etmek hususundaki tali matı almışlardır. Davet edici devletler arasında Amerika hükumeti vardır. Hem p a r a b i r i k t i r m e k , o l m a k hem de Japon Başbakanı da Hitler gibi konusuyor! Londra 28 (B.B.C.) Japon Başbakanı Amtral Buzukl bu aksam Japon mllletine hltaben radyoda blr nutuk söylemlş ve Japon hükumfrtinln, Mütt«fikler tarafından neşredUen ültimatomu kabul edemlyeceğinl ve Japon mllletinln İnglltere ve Amerika malğub edillncive kadar harbe devam eyliyeceğinl bUdirmlştir. e v g a h i b i imkânlarım A 1 L E «ağlar. size Agustos 19 4 6 bir 1 K R A M İ Y E L 1 c ü z d a n ı 1945 sonuna kurasına YAPI ve k a d a r c ü z d a n alanlar, iştirak KREDÎ Ev edebilirler. BANKASI A. Ş. Odun, kömür ihtiyacı BastaraU 1 inci sahüed» letmesi Müdürlüğünden de şu tezkereyi aldık: Saym gazetenizin dünkü sayısuıda «Kömür ve odun darlığı mı olacak?» başhğı altındaki yazıda <Istanbul civarmdaki orman yangmlaruıın önümüzdeki kış için mahrukat darlığı doğuracağı ve şehrin odun ve kömür sağlayan bölgelerinin yangın alanuıda olduğu» hakkındaki haberi okuduk. Şu noktaların tavzihini rica ederiz. 1 Mülkî makamların, askerî birliklerin ve halkımızın candan gösterdikleri ilgi ve yardımlarile işletme emrinrîeki bütün vasıta ve memurlarının gayretile halen civar ormanlardaki yangın tamamen söndürülmüştür. 2 İstanbul civarmda yangın zuhur eden bölgelerde kesif bir orman sahası bulunmamakla beraber odun stokları ve kömür torlukları da yoktur. Ancak: Olaya konu olan yanguılar daha ziyads fundalık, çalılık ve bir kısmı yetişmekte bulunan genç baltalık bölgelerde tnhribatını yapmıştır. 3 Orman teşkiiâtı ve bütün işletme kolları devamlı ve sürekli çalışmalarla istihsal ettikleri ve edecekleri büyük miktarda odun ve kömür stoklarını bu günden İstanbula getirtmeğe başlamış ve şehrin bütün yakacak ihtiyacını temin ve vukuundan endişe edilen kömür ve odun darlığmı önleyecek tedbirleri almış bulunmaktadır. 4 İstanbul şehrinin önümüzdeki kış için yakacak darlığı çekmiyeceği ve hattâ, geniş miktarda yapılan istihsalle fiatlarda bir yükselme olmıyacaktu. Fiatları anormal bir şekilde yükselteceklere karşı şimdiden tedbirler alın CİGERDELEN \ SAFiye ERO L Stefan Kemenl, kendini için için yiyenlerin mahzun ve halâvetli çahmıle başını sallıyordu. Siz Müslümanlar rahatsınız, işin içinden sıyrılıvermişsiniz. Ben de isterdim sırtımı böyle kavi bir hisara vereyım. Belü. Biz ne mutlu günümüzde çok sevinir, ne yaslı günümüzde çok yeriniriz. Biz bostan dolabmuı sandukçaları 'gibiyiz. Içimize bir şey dökülür, bir lâhza bizde emanet kalır, hemen boşalır gider. Hafızım, sözlerin kavruk bağrıma karlı şerbet gibi serpilir. Sana ne boy şükran ve minnet sunayım bilemem. Gel Hafızım, blraz daha saz çal. Demin okuduğun gazeli isterim. Hafız Nuri mızrabile hafif hafif tellerJe geziniyor, dokunakh Davudî sesi, elini gözlerine siper eden Stefan'ın yüreğini mum gibi eritiyordu. Ağlama dirim şol gbzlerime Kan yaş akıtır ak ve karadan. Tizgeldi köle kapıyı kakarak sırıtkan yüzünü içeri uzattı «kapı halkı mescide üşüştü, ezan beklerler» dedi. * * * Veli Koca, Stefan Kemeni Ban'm fırka değiştirdiğini, şimden geri Türkler tarafından alay bağlıyaeağını haber verip mallarımn, topraklarmm bağışianması için kefıl durmak üzere gitti, Budin Beylerbeyini makamuıda gördü. Asitaneden bir pençeli buyrultu gelenedek Kemeni Ban'm Sarı Sipahiler malikânesinde konaklandırılması, rütbesine lâyık izzet ikramla ağırlanması, Türklerin devlet yasasını, cenk töresine göre kılavuzlanması karar altına alındı. Divan odasında Veli Kocayla Stefan serhad ahvalini görüşmeğe koyuldular. Ban, canmdan bezmiş bir kılık ve çaîımla diyordu ki: «Hangi kapıya kulluk edelim biz de şaşırdık. Siz çekersiniz, Nemseli çeker, halimiz yamandır. Perişanlıktan birbirimiz suçlar, kardeş kardeşin kafasını kırar olduk. Nemseliye ,dönsek siz Tatan üzerimize salgın eder, yer götürmez askerinizle dağı taşı bezer, tufan gibi üzerimizden aşar geçersiniz. Sizin itaatinize girsek Nemseli bizi elde kalan kalelerimizden atıp kendi sureta muhafız girer, bir daha çıkarabilirsen aşkolsun. Papazlanmızı bişoflarımızı bize karşı kışkırtır, cümlemizi aforoz ettirir, hiristiyanlık âleminde bir pul itibarımızı bırakmaz. Iki ulu hâkan Kayser Rum saltanatını paylaşamaz, arada biz harcanmz. Amma Kumranda Nemseli kaptanlar bana <Bre gayTetsiz, Haçlı seferinden artık | yüz mü çevirdin? Taban pekliği et bre, dayan bre!» diyesi oldular. Onlara sağlam karşılık yetiştirdim. dşt« Türk işte siz, dedim, elleşebilirseniz elleşin. Hele Kumran'dan bir çıkagörün, bakalım ne alıp ne satarsız? Hoş... Siz kalede kuluçkaya otursanız büe onlar ergeç burnunuz dibine dayanacaklar. Süleyman topu, Karadede topu, Deli topu gülleleri tepenize yağsın. Serdengeçtiler, Yeniçeriler örümcek gibi tırmanı tırmanı Hisara yapışsın, köstebek gibi su yollarını kazsınlar, çepeçevre ateş içinde kalm. Taban pekliği nice olurmuş o zaman görürüz. Çasar Beç'te de barmamaz, vaküne hazır olsun. Kronesin koynuna sokup kırk konak öteye kaçmak gerek. Bizi kurşun yaylımlarma yemlik sürmekle, büyük Türkü hediye peşkeş avutmakla iş bitmez. Kı. lıca gelir ne adamınız varsa toplayın, dip Frenkistan ne kuşuntu ederse onu da beraber alm, illa bizden med«d ummayın.. Yüz bu kadar senedir dünyayı başımıza dar ettiniz. Iste Türkler, işte siz, ne haliniz varsa görün.» Nemse kaptanlarına böyle cevab dayadım. Içki meclisinde söz kızıştı. Birbirünizin kafasına som ayakh badeler havale eyledik. Hürmetli pederim Sipahi! Doğrusunu ararsanız biz Macar milleti topraklarmda ne sizi isteriz, ne Nemseliyi. Pek bahtsız kavmmişiz ki çifte belâ arasma sıkıştık. Bari ne olacaksa olsun. Başımıza buyruk kalamadıktan sonra hiç olmazsa efendimizi bilelim.» rib konuğun hatırım hoş etmeğe özendi. Türk Hakanına hizmetin başlıbaşma bir devlet oldugundan başlıyarak in sanlığın kurtuluşu ancak mukaddes sancağuı gölge saldığı ülkeîerde ger ç«kleşeceğini anlattı. Graf Stefan, telâştan titriyen ellerüe, kâh gümrah saçlarını, kâh ikl parmak uzamıs sakalını karıştırarak dinledi. Gözleri kapalı; derin derin göğüs geçirdikten sonra dedi ki: «Hafızdan duyduğum kadarma bakılırsa Müslümanlıkta yeni bir ş«y göremedim. Peygamberinizin dediklerini eski Yunan hakimleri üç •aşağı beş yukarı keşfetmişlerdi. Velev ki böyle ola, ben kararımı verdim, Müslüman olacağun.» Konferans gelecek hafta bitecek mi? Washington 28 (a.a.) Yetidll müşahidlerin kanaatlerine göre, Potsdam konferansı gelecek hafta içinde sona erecektir. Truman'm 10 ağustosta Washington'da bulunacağı ileri sürülmektedir. Başkanın, hattâ Krahn şahsî misafiri sıfatile de olsa, Londrayı ziyaret etmesi için şimdiki durum müsaid sayılmamakta<iır. Ayni kaynaklara göre, seçim neticeleri, Washington'da olduğu kadar Potsdam'da da hayretle karşılanmıştır. Fakat Attlee'nin, konuşmalara ilk gündenberi iştirak etmiş bulunması bakımından, müzakerelerin gecikmesi veya mahiyet değiştirmesi bahis mevzuu olamaz. Veli Kooa, avutma yollu sSzlerle ga Veli Koca, için İçin inanmadıkça, sureta Müslüman olmanın makbule geçmiyeceğini, kendisinin böyle bir günaha yardakçılıkta bulunmıyacağını ileri sürdü. Neticede: Müslümanlık in sanlara yeni bir şey müjdeler mi, müjdelemez mi davasını çözmek için Hafız Nuriyi çağırdılar. O zaman, Italyanın Padua medresesinden icazetli Graf Stefanla Hafız Nuri arasında Yunan filozofları Anaximander, Heraklit bir taraftan, âyetler, hadisler, tefsirler, öte taraftan uzun bir söyleşme başladı. Uzadı uzadı... Sonunu getiremediler. Veli Koca tesbih çekip arada bir Tann admı anarak sadece dinliyordu. Gıaf Stefan, bir Müslümanla bir hiristiyan arasında hiç bir fark olamıyacağını, ne birinde, ne ötekinde bir üstünlük gö remediğini döne döne ileri sürdükten sonra biraz düsünmeğe vanp »öyle bir mıştır. kayıd ekledl: İArkan »or) Ereğli limanının temeîi bugün atılıyor Zonguldak 28 (Telefonla) Baymdır ık ve Ekonomi Bakanları bugün Anksradan şehrimize geldiler ve ba.şta Vali oimak üzere kalabalık bir kütle tarafmdan karşılandılar Bakanlar, Söraikok, Briket fabrikalarını gezdiler. Büyük Ereğli limanmm temelini atır.ak üzere Bakanlar yarın Ereğliye gideceklerdir. Merinos istasyonu Ankars 28 (Telefonla) BursaMudanya demiryolu üzerindeki Murad'ye istasyonunun adı Merinos olarak değiştlrilmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: