4 Ağustos 1946 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

4 Ağustos 1946 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4 Ağustos 1946 CUMHURIYET Sulh konferansımn ilk haffası eçen pazartesi günti İlk toplantısım yapan sulh konferansı bütiin hafta çalışmıs olduğu halde, sonunda hiç bir netice almamış ve bir tek ıleri adım atmanus bu lıınmaktadır. Bunun scbebi, konferansın sulh yapmak için değil, fakat yapılmış olan bir sulhu evvelâ galib devletlere, yani harbe iştirak eden, dövüşen, eiilen, kalkınan ve somına kadar Mütteöklerle dava birliği yapan devletlere kabul ettirmek, sonra mağlub olan devletlere yüklemek için toplanmış olmasıdır. Harbe iştirak eden yirmi bir devletin her biri de sulh andlaşmalaruıı hazırlamağa iştirak etmek suretile bir dava uğrımda dövüşmüş olmanın şerefini tatnıak istediği halde dört büyük devlet, münhasıran büyüklüklerine, dolayısile de harbde ifa ettikleri rolün de büyüklüğiine giivenerek küçükleri hiçe sayımk istemişler ve onlann peşlerinılen geleceklerini, ve her yaptıklarını kabul edeceklerini sanmışlardır. Küçüklerin kafa tutacaklarını ve körüköriine peşe takılmıyacaklannı, galiba, hesapİHyan olmamış. Halbuki konferansm top'.anma^ı üzerine küçükler, büb koparmışlar, ve bn yük bir yaygara bü;. iıklcrin içinde de, bir çoklarının da, küçükler gibi düşündüğünü göstermiştir. Meselâ Ingiltere ile Araerika. kürüklerin bir çok istekleıini kabule hazır oiauklanıu ima etmiş oldukları halde. yalnız Rusya bu yolda yumuşaklık gostermek istememiş ve bu yüzden konferansın çalışmaları hiç bir netice kaydcrmemişür. Bununla beraber Kanada başmurahhası Makenzi King dün büyüklerin de, küçüklerin de işine gelecek ve az çok iş başarmapa yarayacak bir hareket tarn tavsiyc etmiştir. Ona göre mademki büyükler. küçüklerin mııhalefetile fcarçılaşmışlardır, küçüklerin itirazlarıru çimdiden teıkik ederek bnnlara dair kararlar vernıeli ve bn işleri daha ileride yapacakları toplantılara bırakmamalıdırlar. Çünkü bn sayede küçüklerle büyüklerin noktai naran ahenklejtirilmiş ve sulh muahedelerine kesin bir mahiyet vermek imkânı başgöstermiş olur. Makenri King'in bu feklifî. büyüklerle küçükleri barıştırmakla beraber, küçüklerin de so7Ünü dinlemek mecburiyetini yüklediği için belki de bütün büyükleri. fakat muhakkak ki bir kısmını hoşnııd etmiyecpktir. Fakat şimdiye kadar teklif otıınan uzlaştıncı çarelerin en makulü de budur. Atom bombası harblerde kullanıiırsa insanhk mahvolacak Yapılan tecrübelerde bulunan komisyon azası, verdiği resmî raporda bunu bildirdi Eski yıldızları ne yapacağız! Hoca merhum sağlığında bb büyük müşkülümüzü hallermişti. Eski aylan ne yaparîar? Diye soranlara: Kırpar kırpar yıldız yaparlar, demijti. Lâkin «imdi yeni bir müşkiilümüz var. Esld yıldızlan ne yapacağız? Hoca merhum sağ olsa idi, acaba: Kırpar lorpar idare meclislerine aza yaparlar mı derdi? 1 C. H. P. Cumhur Başkanlığına Inönü'nü aday gösteriyor Baştara.j\ I inci sdhtfede oyla yapüan seçim sonunda (366) oyla v,e mevcud üyelerln ittlfakile Aakara milletvekili İsmet tnönünün ParümiziD Oumhur Başkanlıgı adaylığına »eçüdlği başkaalıktan blldirildi. Bu tebliğ şiddetU ve sürekli aDoşlarla karşılandı. tkinci olarak Büyük Millet Mecllsi başkanı adaylı|ı seçimine geçildl. Söa alan Çankın milletveMll AbdüBıalJs Renda, senelerdenbert hakkında gösterilen sevgiye ve güvene teşekkür ederels bu d«fa kendisine oy verilmemesl ricasında bulundu. Yapılan seçlm sonunda oy veren (360) üyeden 357 oyla İstanbul milletvekili Gl. Kftzım Karabeklria Büyük Millet Meclisi Başkanlıgı adayUğina seçiMlgi anlaşıldı. Alkışlar axasında kürsüye gelen GL Kâzim Karabeklr, hakkında gösterilen sevgi ve güvene teşekkür etü ve buna layık olmağa çalışacağını grupa bildtrdl. Meclls başkanveldlliklerl adaylıgı seçlmi sonunda Sivas milletvekili Şemseddln Günaltay, Kpnya milletvekiU Tevfik Fikret Sılay ve Sinob Cevdet Kerim İncedayı, idarecl üyelikler adayhğı seçimirKİe Agrı milletvekili Halid Bayrak ^ıvas mllletvekm Muttailb o::er, Eolu milletve&li Dr. Zilınl Olgen ve tıaşkanlık divanı kâtiblikleri adaylıilarına da Tunceli milletvekili Necmeddin S3hir Silan, Samsun milletvekili Naşld Frrat, Kocaeli milletvekili Sedad Pek. Ankara milletvekili Emin Halim Ergun, Nigde milletvekili Hüseyin TJlusoy ve Mardin milletvekili Dr. Azdz Uras büyük çogunlukla seçildller. Gündemde ba^ka konu olmadığından toplantrya son verildi. Bu ayrn sonunda veya eylul ayında İstanbulda yapılacak münhal iki veya üç milletvekilliği seşimi İçin gösterilecek acaylar hakkmda çimdiden hazırkklar vardır. Bu adaylıklara her iki partinin de birer Rum aday göstereceği söylenmektedir. Yeni Mecliste bir Musevi adaydan başka ekalliyetlerâen kimse yoktur. Gerek Demokrat, gerekse C. H. Partisinin gösterdiği Ermeni adaylardan hiç birisi seçibnemiştir. Belediye', geçen seçimdaki seçmen mik tarının arşivlerini yaptırmaktadır. Bir buçuk ay zarfındaki tahavvülât bu arşivlere ilâve veya tenzil edilecektir. Demokrat Parti henüz ismi ögrenilmiyen bir Rum avukat ile Hikmet Bayuru İstanbuldan aday göstereceği gibi, C. H. Partisinin de Ali Rana Tarhan ile doktor Kokolisi aday göstereceği zannediliyor. Millî güreş faksmsmız seçiliyor Eylul sonunda İsveçte yapılacak Av rupa güreş birineıliklerirıe hazırbk o l ? mak üzere tertib edilen İstanbul güreş birincilüderine dün Fatih Güreş kuiü ) bü salonunda başlanmıştır. Millî takımı ayırmak içdn yapılan bu müsabakalara Kasımpaşa, Anadolu; Beşiktaş Güreş, Demirspor ve T a ş kızak kulübü güreşçileri iştirak etmiştir. Bu müsabakalara 38 güreşçi girdiğinden neticeler bugün alınabilecektir. Güreşçilerimiz yakında kampa gireceklerdir. Güreş Federasyonu Avrupa gampiyonası için Millî takımın eski güreşçisi Nuriyi kamp çalışmaları için bu işte vazifeli kılmıştır. •Washington, 3 (a.a.) Bikini'de a kudrettedir. Birkaç dakika bunun tesiri tom bombası tecrübelerini taidbe me altında kalacak insanlar eninde . somur komisyonun raporunda ezcümle §u nunda ölüme mahkumdurlar. cihetler kaydediimektedir: Infilâkın üzerinden 4 gjn geçtiği hal«Dünya güvenliği aneak ve ancak de hedefe yaklaşmak, yahud herıüz batharfain ortadan kaldırılmasile sağ'.ana mamıs gemilere girmek tehlikeli b u bilir. Ilerideki harblerde atom bombası lunuyordu. * kullanıldığı takdirde milletierin tamaSu sathının altmda patlıyan İklnci tnen mahvolması ve bütün medeniyetin bomba, 200 nıetre ötede bu!unan bir yıkılması mümkündür.» zırhlıyı batırmıştır. Halbuki bu boyda Rapor, her iki infiîâk neticesjndeki gemilerin batması için eski bombalar. farklara işaret etmektedir. ilk tecrü dan bir tanesinin hedefe tam isabeti bede mürettebata öldürücü miktar lâzımdır. da neutrun ve gamma şuaı isabet etAtom silâhlannm neşrettiği radyo tniş, ikincisinde ise bu netieeyi devamlı aktivite şlmdiye kadar görülmemiş deradyo aktivitenia yaptığı tesir meyda recededir. Esasen bu tesir ikinci tec na geürmiştir. rübe esnasında, gemüerin üzerine diiDeniz inşaat bürosu: Harb gemileri şen radyoaktiriteli sular yüzünden çnk nin gerek boylarının, gerekse şekille daha tehlikeli olmuştur. Böylelikle bu Başmakaleden devam rinin değiştirilmesi lüzumunu göster gemilcr bütün canlı mahluklan yakaIer yolunda vardığımız mcrhale>1 he. mek üzere her iki tecrübenin aeticele bilecek kudrette birer radyoaküvite nüz geri buhıyordu. Kayıdsız şartsız her rini inoelemekle meşguldür. tnihrakı halire gelmiş'.erdir. akideye. her zihniycte teşkilâtlanma ve Tecrübeler, donanma birliklerinin daDer.izaltı bomasmm doğrudan doğru EÜZ sahibi olma hakkının tanınmaması. ğılması ve deniz tezgâhlarile liman tea yaptığı tesirleri hülisa eden rapor, nı bir eksiklik sayanlar oldu. Bununla sislerinde ademi merkeziyet usulünün sıınları açıkla.naktadır: beraber ileri demokrat memleketlerde talbikı lüzumunu meydana koymuşBikini'de demirJi bulunan 84 gemi gördüğümüz padi^ahcı, dinci veya beytur. den «Arkansas» zırhlısı derhal sulara nelmilelci partilere Tdrkiyede çahşma Komisyonun edindiği kanaate göre [ömülmüş, <Şaratoga> uçak gemisi isa serbestliği vermenin şimdilik mümkün mesafe atom bombasının tesirlerine kar infılâktan 7.5 saat sonra balmıştır. Da. olmadığını kabul edcnler de çıktı. Aşı;ı en iyi müdafaa şeklidir. ha küçük 3 gemi hemen batmışür. Su rı sol gazetelerden bir kısmı, düpedüz Washington 3 (a.a.) İkinci Bikini almağa b?slıyan «Hughes» tarpitor'i ile Moskova radyosile ağız birliği ederek tecrübesi hakkmda ordu, deniz ve hava «Falcon» naküye gemisi karaya otur. halka zulüm yapıldığından, bizdeki demokrasi bareketinin bir göz boyamaca kuvvetleri kurmaylan tarafından ve rauşlardu. rilen raporda ileTİdeki harblerde crdu İnfilâk anında su altında bulunan oyununa benzediğinden dem vurdular. • bshriyenin yeni atom siîâhlarına in «Apagon» denizalt'."=ı batmıştır, gene su Ağırbaşh gazefeler, Türkiyeden aldık. e ;ibak etmeleri lüzumuna işaret ediimek nltmda bulunan diğer 3 denizaltının da ları bazan birbirine 7id haberleri rafi. tedir. Buna göre tabiye ve strateji sis batmış olması lâzımdır. İnfilâk netice talea eklemeden, synen sahifelerine ge. temleTİnm de tadili icab edecektir. Bu sinde ağır hasara uğrayan «Nagato> çirdiler. hususta derhal araştırmalara girişi'miş isimlt Japon zırhlısı da beş gün sonra Gazetelerln diline bakacak olursak ;u!ara gömülmüştür. tir. hürriyet yolunıîaki gcKsmelerimizi deRapor şöyle nihayet buluyor: Raporda, ikinci bombanm infi'âkı mokratik dünya yan müsamabalı, yarı göyle taıif ediliyor: «Mühendis ekip'.erinin gemüere gire takdir edici bir gözle seyrediyor. DoğHavaya fırhyan su sütununun yük. rek radyoaktif unsurlarm makinei^re rusnnn söylcmek lâzım gelirse bize 6ek'.iği 1800 metre, genişliŞi ise 700 met e diğer aletlere yaptığı tesirlerin de karşı gazetelerde güsferilen alâkanın asıl ehi dıs politika kaygnlarma bağlıdır. re idi. Bu sütundaki su miktan en az recesini ölçebilmeleri ancak birkaç haf. Dış polifika pencereleri de şimdilik her milyon metre mikâbı kadardı. Sütu ta sonra kabil olabilecektir.> un kaidesi yüzleree metreye vükselen Atom fabrikasmm ilk hayirlı eseri tarafta sımsıkı kapatıldığı için bu«hu. >ir köpük duvarile çevTİİi bulunuyor Oakridge 3 (a.a.) Muazzam atom snsta tanı bîr fikir cdinmek oldukça du. Infiiâk noktasmdan 300 metre me bombası fEbrikasmın i'k barış devri is güçtür. Bununla beraber dış dünyanm bizi safeye kadar dalgalar 30 metreye fır tihsali kanser ararca enstitüsüne gönnasıl tanıdığını, bize nasıl bir gözle ıyordu. İnfilâk müthiş bir radyo ak dcrilmiştir. ivite meydana getirmiştir. Bu istlhsal beherl bir gramm üç yüz baktığını yurda dnnmeden önce anlamak Rapora göre bu radyo aktivite birkaç binde birl ağırlığmda beş aded radyo istedim. Nazrrlarla, mebuslarla, Anka rada vazife çörmüs büyük elrllerle, ta. ,rüz ton radyumdan hasıl olabilecek aktif karbon parçasmdan ibarettir. nınmiş muharrirlerle yaphğım lîonuş. »•"»•«••ııımnıııııııllllinillINIIIHIIIIinnilllirailllinilllllHliinııımııımıun.H malarda bn bahsi sık sık knrcaladım. Vardığim neticeleri yarın yazacağım. tstanbul spor servisi şefliği Açık bulunan İstanbul bölgesi spor servis şefliğine Kemal Halim tayın edilmiştir. Dış dünya bizi nasıl görüyor? Kiirek teşvik müsabakalan Kürek yanşları teşvik müsabakalar Seçimler hakkmda bîr Amerikan nın ikincisine bugün saat 12.30 âa gazetesinin yazdıklan Waslımgton 3 (a.a.) Bir nulyona yakın gtinlüi satışı olan <Philadelpnia Bulletin> gazetesi, T ü r i seçimlertaıe tahsis ettigi bir başmak&lede şöyle demektedir: «Kemal Atatürk 23 sene ervvel totallter rejiminl kuralıdanberi Türkiye ili defa olarak tsk derec«li seçim yapmıştır. Türkiye meclisinde bir muhalefet bulunması müteveffa Atatürkün son arzularından Idl Yapılan seçlmlerle, bu arzu yerine gelmiş bulunmaktadır. Türk hükumeti bu aeçiaıleri, Türk haltonın, memleketlerinln büyük bir ecnefol devle tarafından tehdîd edikneite olduğunu müdriS bulundugu bir sırada yapmıştar. Rusyanın Bogazlar statüsünü deglşttrmek arzusuada olduğu, böyle bir vazl5etin ise Rusj'ayı, Karadeniz Bogazına fıâkim kılacağı aşikâniır. Türlder ayni eamanda, Savyetlerin, Kafkaslar civarındakt baa vilâj'etlerin kenülerine terkinl lstemelerlnden endişe etmıektedir. Rus radyolarile propaganda mekarüztnası, Türkiyede muhalefeti dssteklenv* suretile Rrus hükumetine yardım etmektedir. Türkler, Ruslan, Türkiyenin başıd^rdde görmekten daha fazla hiç bir şeyin memnun edeanlyecegini blliyorlar. Demöirasi Türkiye gibi küçük bir devlet için, idamesi maddî bakmıdan hemen hemen gayrl kabil bir lüistür. Türkiye, büyük bir ordu beslemeye ve gellrlnln mühim bir lasmını askerl masraflara tahsis etmeğe mecburdur. Bina«naleyh, Turkiyenin, Birleşüc Amerikada oldugu gibi, şaiıisların hürriyetini korumasa bile kuvvetü bir hükumete ihtiyad vai"dır.> kozda başlanacaktır. (D. P.) nin Ankarada dünkü mitingi Ankara 3 (Telefonla) Demokrat Parti Ankara vilâyeti idare kurulu tarafından hazırlanan protesto mitingi bugün saat 18 de Cebeci meydanında yapıldı. Saat 16 dan itibaren Ankaradaki Demokratlar kafileler halinde Cebeciye giden yollan tutmuşlardı Bir aralık lzdihamdan Belediye otobüsleri işleyamediğinden halk miting yerine kadar yayan, bir kısmı da otomobillerle gitmişlerdir. Üzerlerinde «hürüz, öğünürüz» diğer bazı cümleler yazılı levhalarla niş meydanın etrafı sınırlanmış, ortay bir hitabet kürsüsü kurulmuş ve mul telif yerlere hoperlörler konmuştu. Mitinge 18 de fetiklâl marşile dı. İlk hatiblerin nutukları devam derken dahi meydana gelen kafilelerin akmı devam ediyordu. Mevsimin en sıcak günlerinden biri olmasına rağmen güneş altında 40,000 kadar Ankaral» toplanmıştı İlk söz alân avukat Fehmi Yağcı sıcağa rağmen zahnıet eden Ankaralılarm bu heyecanh alâkasına teşekkür etti. Bundan sonra Tıb talebesinden Bülend, Hâmid Refik, yüksek mühendis Şevki Dağdelen ve Osman Bö'.ükbaşı hevecanlı nutuklar söylediler. Avukat Fehmt Yağcı tekrar söz alarak Hikmet Bavur mühim bir mazeret dolayısile gelememiş olduğundan bu mitinçde söz söyliyemediğini bildirdi Bundan sonra sayın Cıımhur Başkanlığına, Tiirkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığma ve Başbakana arzedilmek üzere bir karar sııre kabul edildi Avukat Fehmi YaŞcı toplantının na erdiğini, herkesin kanun ve n!za: dairesinde sükunetle da&ılmalannı rica etti. Hiç bir hâdise olmadığından zabıta meır.urları uzaitan s»yirci vaziyetinde kalmışlardı. Esasen böyle bir hâdis?ya Intizar da edllmediğinrien zabîtft m?murlan bir kac kişi denecek kadar mahduddu ve ancak iki atli' polis vardı. Halk sükunetle dagıldı. İnşillz ve Amerücan basın atas?HSlerîrıe aid otomobiller de kordiplomat plâkasını taşıyan diğer bazı otomobilV arasmda mltinğ sırasında meydan vannda şrörülmekte idi. Halk Partisinin tstanbulda kuracağı yeni teşkilât C. H. Partisi vilâyet başkanı Faruki Derelinin rahatsızlıgı dolayısile Akdenizde seyahate çıkmak istediği haber alınmıştır. C. H. Partisi vilâyet başkanlığına kimin getirileceği malum olmamakla beraber buradaki teşkilâtı tamamen değiştirmek üzere bir müteşebbis heyet kurulacağı bu heyette Muhiddin Ustündağ, İstanbulda eskiden parti i.}lerile meşgul ohnaları dolayısile Mekki Hikmet Gelenbeğin, Ali Rıza Erdemin bulunacağı söylenmektedir. Cumhuriyet H a ü Partisi adaylannm İstanbulda kazanamamalarım partinin iyi çalışmamasına atfedenler vardır. Bu arada Alâedcın Tiridoğîunun parti miifettişliği esnasmda İstanbul parti teşkilâtuıın insicammı bozacak hâdiseler cereyan ettiği seçim neticesinde bunun da tesiri olduğu iddia edilmektedir. Daha iyi bir çare teklif olnnnp olunmıyacağı henÜ7 belli değildir. Fakat Bastarajı I ir.ei taMfede • küçüklerin. davalarından vazgeçmiyeBu llste, Halk Partisinln mületvekilleceklcri ve kolay kolay bas eğmiyecek rinin çoğunhığu dolayısile kezanamıyaleri göze çarpıyor. cak olsa dahi Demokratların, herhangi Haklıdırlar. Çünkü hüyükler şimdrye bir tavizi kabul etTiediklerini göstermiş kadar küçuklere karşı bu derece kaba olacaktır. Bazı gazetelerde yapılan neşriyata lık gö";terınpmişler ve onlnn hiçe saymatnışlardı. Onlar da bn kabalığa. lâyı rağmen Demokrat Partinin Cumhur kile mukabele etmişlcr ve konferansı Başkanhğı adaylıgı hakkmda vereceği karar ancak yarmki toplantıdan sonra süriindürmüşlerdir. kat'î olarak belli olacaktır. Bcnnn ne kadar devam edeceği belli Diğer taraftan Demokrat Parti Meclis değil. Fakat konferansın ilk haftası bogrupunda muaUel görülen mazbatalara ı snbo 'UT!a geçmiştir. Bakalım ikinci hafyapılacak itirazlar üzerinde de görüşülta ne olarak?. mektedir Bu arada Yavuz Abadanın D. P. kararını bugüne bırakh Yeni kabineye dair mühim şayialar NADlR NADİ Fiiistin meselesinde Amerikanın fulacağı yoi Londra 3 (a..a) Londrada hemen hemen bütün malıfiller, Fiiistin olayla. ını münakaşa etmekte ve Başkan Truman'ın bu konudaki kararım büjiik bir sabırsızhkla beklemektedir Son dun karşısmda bazı ka>Tiaklar Filisin konusunda Truman'la Byrnes aramda bir ihtilâf bulunduğunu iddia e. decek kadar ileri girmektedirler. Mamafih Truman'm Byrnes'den ayrı düündüğü için değil, Amerikadaki Yahudilerin tazyikı yüzünden fikrini değ irm'.ş olduğu kabul edilmektedir. Zira Amerikada dört buçuk milyon Yahudl ırardır. Önümüzdeki sonbaharda yapıacak kongre seçiminde Yahudilerin reyi Truman'm başkanı bulucduğu Demokrat Partisi namzedlerlnin bilhasa NeW.York gibi mühim eyaletlerda kazamp kazanmamasmı tayin edecek dereoede önemlidir. Ayni zamanda Amerika İştirak etmediği takdirde Britanj'arun Fiiistin mandasmdan vazgeçmesi ihtimali de ileri sürülmektedir. Amerikan ordusunun yiiklendiği mes'ulîyet Baştaraft 1 inci sahljede ferberlik ve seferî kadrodan hazarî kadroya geçiş haikında verdiği izahatta, Amerikanın milletlerarası taahhüâlerini yerine getirebilmesi için 1 temmuz 19İ7 tarihinde Amerikan ordusunun asgarî 1,070,000 kişilik ohnası gerektiğini ileri sürmüştür. General Eisenhower, Önümüzdeki yıl içinde Amerikan ordusunun üzerinde taşıdığı mes'uliyetleri şu tarzda hulâsa etmiştir: 1 Avnıpada, Japonyada ve Korode işgal mes'uliyetleri, 2 İşgal *kuwetleri için münakale yollarının ve Amerikadaki tes,islerin idamesi, . 3 Amerikanm Birleşmiş Millctlere karşı aldığı taahhüdler gereğince Birleşmiş Milletler adına verilmek üzere ihtiyat kuvvetler bulundurulması, 4 Panama ve Alaska ile Amerika yalunlarındaki hava üsleri gibi millî güvenlik için lüzumlu kilit mevzilerin muhafazası, 5 Uzun zaman hizmet gören erlerin yerini tutacak yeni erlerin hanrlanmsaı, 6 İkinci Dünya Harbinin başlangıcında kifayetsizlikleri ciddî bir engel olarak ortaya çıkan haber alma, araştnma ve geliştirme servislerinin idamesi, 7 Hâlâ kanşık bir vaziyet arzeden blr dünyada Amerika Birleşik devletleri sulhunun idamesi. Washington 3 (a.a.) Amerikan hava kruvvetlerinin 39 uncu yıldönümü münasebetile verilen bir akşam ziyafetinde Başkan Truman, demiştir ki: « Amerika birleşik devletleri, Paris konferansından ne arazi, ne de tazminat istiyor. Bizim istediğimlz, sadeee, herkes İçin hakkanlyetli bir sulhtur. Eğer bunu kabul ettirmek için bir polis kuvvetimiz obnazsa sulhu elde edemeyiz. Şimdi bu sulhu kabul ettirmek için taazzuv etmiş Birleşmiş Milletler vardır. Bu bizim kuvvetimiz olacak, bu suretle sulha da nail olacağız. Amerika Birlçşik Devletleri kuvvetli kalacak ve sulh için savaşmak üzere hava, deniz ve kara kuvvetlerine sahib bulunacaktn".» ömer Rıza DOGRUL Ankarada bir kazâ Ankara 3 (Telefonla) Bu sabah Ankarada fecl bir iaza olmuş, şoför Mehaıed AÜ Çetinkayanın idaresindeki 3078 numarah ve karpuz, kavun yüklü bir kamyon demiryolu ambanndan ayrıltnak üzere manevra yaptığı sırada Mubarrem Eyjboglu adında blr çoouğa çarpmış kamyonla vagon arasında kalan çocuk çok agır surette yaralanarak Nümune hastaaeslne kaüırılınıştır. Anita, öğle trenini haber veren üçüncü çanın sesini işitince, ütülerini ategin kenarma itti, odaya koştu. Orada, aynaya baktı, yüzünün kıpkırmızı olduğunu gördü, yatak odasından dolaştı, burnunun ucunu pudraladı, gene mutfağa döndü. Önlüğünü çıkanp attı, bir kenara bıraktığı ütülere, özür diliyen bir bakışla bir kere daha baktı, dışarı fırladı. HalbuM telâşa lüzum yoktu, çünkü çan, trenin Katte'den geçişi sırasında çahmrdı; Thaya istasyonu ü« Katte arasmda da on iki dakikalık mesafe vardı. Anita, perona açılan kapıdan çıkar adımlannı yavaşlattı, o sırada kalsm odasından çıkmakta olan ko:asına doğru ilerledL Gar şefi, kırmızı kasketile, üniformaeının cebinin kenarını aşan mürekkebli kalenıi'.e, gerçekten mühim t>ir adam gibi gözüküyordu. Karısı, çabucak yanma ğelince, gar |efi: Ne haber yavrum? diye sordu, Anita, elmalarla çikolataları ve meemuaları, çabuk çabuk, tezgâhının üstüne dizdı. Elmalar bir parça bureşuktu. çikolata bayatlamıştı, mecmualar bir ay evveiki sayıdandı, amma, arada sırada, vakit geçirmek için, tek tük yolcuların bir şeyler satın aldıkları oluyordu. Bu küçük gar, kırhkta idi. Masmavi ufııkta, bir korucuğun eteği gözüküyor Baştaraji 1 inci aahifıie Karabekirin Büyük MUlet Meclisins!e yapılacak intihabda da kazanacagı tabiidir. Halk Partisl meclls reisliğtae kendi içinden birinl getirmeğe karar ver miş ve rlyaset dlvanında da Demokratlara ikJ yer venniştlr. Besm! tebliğde de bildirildigi üzere Demokrat Parti, teftlü İki köy halkı sopa, bıçak, edilen bir idare heyetl üyell&i ile kâtlb tabanca v« baltalarla birHk vazifeslni retîdetmiş bulunuyor. Pabirine girdi, 6 ölü, bir zartesi günkü ilk toplantıda Meclls re1si seçlminden sonra başkanlık dlvanını çok yarah var teşkil edecek olan bajkan vekilleri, kâtibler ve idarecl üyeler intüıab edlleAnkara 3 (Telefonla) Ankaranm cektır. MUteakıben Cumhur Reisliği seEskişehir mil'etvekilliğinin de MeclİFçe çlml yapılacak ve îsmet tnönü kürsüye merkez köylerinden Incirli ve Kutluhan köyleri halkı arasınâa büyük bir kavga bir karara bağlanması gerekmektedir. gelerek and lçecektir. çıkmı?, köylüler sllâh, bıçak, balta ve Gerçi mazbatası kendisine verilmişse de sopalarla birbirlerine girmişlerdir. Kavhâkim olan kanaat, bir milletvekilliğinin ga bir aralık küçük çapta bir muharebe açıldığı tahakkuk ettiği takdirde seçiAdana Valisi Adanadan manzarası almıştır. Şiddetli çarpışmalar min tokrar yapılmnsıdır ayrıldı sonunda 6 kiçi ölmüş, bir çok kimse de Rahmi Apak elçi oluyor Adana 3 (Telefonla) Kars mll yaralanmıştır. Yarahlann sayısı henüz TahJrikat bitmiç Arab heyeti Papa île konuslu Ankara 3 (Telefonla) Verilen bir letvekilliğine seçilen Valimiz Akif İyido tesbit edilem«miftir habere göre, Tekirdağ milletvekili Rph ğan, bugün Vatikan 3 (a.a.) Papa bugün, FilisAdanadan ayrılmış ve olmakla beraber bu kanlı hâdisenin mi Apak, miIletvskiîMğinden çekilecek. uçakla Ankaraya hareket etmiştir. Akif buğday sapı yüzünden çıktığı bildiril tin meselesinin halli İçin tavassutunu tir. Rahmi Apak'm Lizbon elçiliğine ta İyidoğan, büyük bir halk kalabalığı ta. mektedir. Hâdisey* Cumhuriyet savcı stemeğe gelmiş olan Arab murahyin edildiği bu habere ilâve edilmek. rafından uçak meydamnda, samimî bir lığı el koymuştur. Tahkikata ehemmi has heyetini kabul e ^ i ş t i r . Heyet Papanın nezdinde yarım saat kalmıştır. yetle devam edilmektedir. tedir. şekilde uğurlanmıştır. Ankara köy'erinde müthiş bir kavga Sulh konferansında dünkü çaiışmalar Londra 3 ( B B H ) Sulh konfe1 ransının bugünkü toplantısında Hindistan, Yunanistan ve Ukrayna mürnessilleri konuşmuşlardır. Bu arada Yunan bismurahha t :ı M. Çaldaris, Yunanistaj nm isteklerinden bahsederek dcmişt kl: « Yunanistan, toprak emniyetir sağlanmasmı da istemektedir. Bunun için kuzey Epirin kendi toprrk' ilhakı ve Bulgaristanla arasındaki hududun tashihi gerekmcktedir.» •Yuner.istanın buşrün kuzeyden ve kıızey dogudan gelsassl muhtemel bir tecavüzün endişesi içinde yaşadığını söylemiş ve hudud vaziyeti dolayısile 1941 seferinin doğurduŞıı felâkptli neticeleri hatırlatmıştır. Kuaey Epiri lstemekle Yunanistan yalnız kendi emniyetini sağlamagı degil, ayni zamanda mazide uğra* dığı bır haksızlığın da tamirinl arzu mektedir. Konferansın bugünkü otururmı s 18,40 ta sona ermişttr. Londra 3 CB B.C.) Başbakan Attle bugün, Mr Bevin'le göriişmek Paristen Londraya gelmiştir. Mr. A^tleenin Parise ancak çarşamba günü döneceği bildirilmektedir. Büyiik Hikâye: 1 Yazan: VICKI BAUM du. Havada, bir yanık odun ve kızaran patates kokusu dolasıyor, küçük eve kadar geliyor, garı kuşatan sarmaşıklar arasmda dağıhyordu. İri ay çiçekleri solmağa başlıyordu. Hergünkü gibi, o gün de, Aniia'mn yüreği hızlı hızlı çarpmağa başladı. Öğle treninin geçişi, günlük hayatmda biricik hâdise idi, bu trenin her yaklaşışında, heyecanlamrdı. Katarın Katte'de duracağı yerde Thaya'da durması, Osten'îer sayesmde idi. Osten'ler, Grenne isimli mıif.is bir konta sid olan konıları satın almışlar, o yere bir fabrika kurmuşlardı. Makineleri. aeaçları yutuyor, sonra uzun uzun roeolar halinde kâğıd kusuyordu fabrika ile gar arasmda bir tek demir yolu vardı. Zengin ve herhalde nüfuzlu insanlar olan Osten'ler, yaptık 1 arı teşebbüsler neticesinde, ckspres'n bu pek ehemmiyetsiz ücra yerde durmasını sağlamışlardı. Viyanadan sabahın altısmda hareket edip, öşleüsiü, iki da Tercüme eden: HAMDİ VAROĞLU kika Thaya'da duran bu trenden, onların indikleri çoğu zaman göıüJürdü. Anita'ya bir baş işareti yaparlar, gar şefini selâmlarlar, otomobillerine binıp, tâ uzakta, küçük korunun eteğinde kurulu fabrikaya doğru yola çıkarlardı. *** Anita, Thaya'da doğup büyümüştü. Yeryüzünde, bu sekiz bin nüfusiu kasabanın iğri büğrü kaldırımındaa, orada yaşıyan köhne insanlardan başka bir şey bilmiyordu. Kasabanın dışına dair bildiği ne varsa, hepsinl, sattığı gazrtelerde okuyup öğrenmi^ti. için 1çin, çoktanberi, geniş dünyaya yaklaşmak istiyordu; bu geniş dünya, Ostenlerin dünyası idL Orada tenls oyaanıyor, güzel elbiseler giyiliyor, avuç avuç para haıcanıyor, kimbilir ne maceratar geçirüiyordu! Fakat Anita, hulyanm sonu olmadığını da biliyordu. Onun için, Thaya'nın yerlisi olmıyan, nisbeten okumuş, yazmış, keTİi ferll bir memur olan gar şefi Karl Ammer ile evlenmiştL Hattâ Ammer, Viyar.Bda tahsil etmiştL Gann saati gibi fiyarlı, şastnaz bir adamdı; kansmı, ciddî ve ölçülü bir şekilda sever, politika lâfı etmekten hoşlanır, iyi domino oynardı. Anita, kendisinden hoşlanıyordu. * * * Tren, istasyondan evvelki dönemeçte gözüktü; önünde, döne döne gelen bir buhar yığını vardı. Lokomotif, gara bir kasırga gibi daldı; çok telâşlı gözüküyordu; h«r sefer böyle olur, Atıita, bir an, katarm durmıyacağmı, unutup geçeceğini sanırdu Tren nihayet durdu, yorgun bir at gibi, şiddetle soludu. Vagon pencerelerinin gerisinde, yolcularra silik yüzleri gözüküyordu. Gar şefi, tren boyunca yürüyordu; makinist, lokomotiften yere «tladı, mavi bezden pantalonlu bacaklarını silkeledi. Anita, küçük tezgâhının başında, telâşlı telâşlı, elmalannı dizmekle meşguldü. Vagonlardan, teker teker birkaç kişi indi, onîar da ayaklannı yere vurdular. İnce endamlı bir kadın, koşa koşa, trenin bir başmdan öte başma kadar gitti", bu inee endamı, herhalde, bütün hareketlerindeki o hızlılık sayesinde elde etmiş olsa gerekti. Kadmm koyu eümüşî sejahat elbisesi, yeşll bir tüy takılı, kaşuun tâ kenarma kadar eğik, mahrut biçimi şapkası, Anita.tm dikkatini çekti. Thaya'lılar, bu gibi aşın şeylerle alay ederlerdi, fakat A nita, bu kadını hiç de gülünç bulmuyor A M C A B E Y E G Ö R E du. Onun zarif endamını, büyük bir ciddiyetle hafızasına işledl Yarın, klliseye giderken, kendisi de eski şapka6inı o kadmm şapkasına benzer bir (raziyette oturtmağa çalışacaktı. Üçüncü mevki bir vagondan inlp tez. gâha yaklaşan susamıs, bir yolcu: • Biranız var mı? diye sordu. Anita: Hayır, maalesef yok, diye cevab verdi. Gerçek, biradan dolayı, gar jefll» idare arasmda, bitmez tükenmez, şiddetli bir savaş sürüp gidlyordu, Am mer'ler, bira ruhsatiyesi harcmı verebilseîer, blr parça para kazanabllecekler, yeniden üstbaş yapabilecekler, da. ha İyi bir radyo alablleceklerdi. Anita, kendini bu hayaller* bir kaptırdımıydı, kendislni, blra satışı sayesinde kaeandıkları para ile satın alınmış koyu gümüşl seyahat esvabile, şık eldivenJerte trene atlayıp seyahate çıkmış görürdü. Ne yazık ki, o zamana kadar, hâlâ bira ruhsatiyesinl alamamışlardı. Bira var mı diye soran yolcu, canı sıkılarak uzaklaştı, uzun bacakh madam tekrar trene bindi. Lokomotif su içti, posta çantası yüklendi. Gar şefi selâm verdl, makinist lokomotifine girdi, fışkıran buhar, ıslık çalarak koca tekerlekleri 6rttü. Anita, ağn açık, olduğu yere mıhlandı, Snce yavaş yavaş önünden geçen, sonra gitgide hızlanan vagonlara bakakaldı. Birind mevld bir kompartimanda oruran bir erkek gözö bir saniye ona takıldı. Anita, btt bakışta, blr müjde okur gibi oldu . Gülümsedi.. Tren, kıvrıldı^dalgalandı, gözden kayboldu. Yalnız, kokusu kaldı; bu, lokanta vagonunda yolculara verilen çitari balığınm belli belirsiz kokusile !:arısık bir kömür dumanı kokusuydu. Gar şefi, tekrar: Ne haber yavrum? Djye sordu, bir lâhza, Anita'nm yanmda, ayakta durdu. Elmalardan birkaçı yere yuvarlandı; Anita hemen eğildi, elmalan aldı, çünkü gar şeflerı karı!arır.a hoş görünmek için yere eğilmezler! AnitR. doğrulduğu zaman, dudaklgrınoa hafif bir gülümseme vardı. Mösyö Ammer: Arkası var Truman'm bir nutku Altloe Londrada Iranda nüfuz mücadelesi Ba?taraft I İTÎCİ sahtfede «Balıkesir postası» beraet ctti Izmlı 3 (Telefonla) <Balıkeair Postası» gazetesinin, seçinüerde yolsuzluk yapUdıgma dair neşriyatından dolayı valillk makamınca, yanlış haberler yaymak suretile mahkemeyfl veriljneal ve neüceleri hakkında taMbat İçin C. Savcılığına müraca&t edilmiştl. îran protesto etti Bunun üzerins Savcilık, basın kanunuTahran 3 (a.a.) İran hükumeti, nun 30 uncu maddesine dayanarai, gal Basrada toplaneetenin neşrlyat müdürü olan D. P. 11 İngiliz kuvveüerinin başianı Sitkı Yircalı aleyhlne dava aç masım resmen protesto etmiştir. tnıçtı Vakıa, bir müddet için oradaki kıt. alarm mikterı çotalmış bulunacüNtır, çünkü mevcud askerlerin geri çeki'mesi ameliyesine ne zaman başlanacasrmı bilmiyoruz.» Londradaki Iran büyük elçi'iği hy haberleri hayretle karşılamakta ve I ana kolaylıkla girilebilerek bir nok. aya yeni takviye kıt'alarınm gönderilmesine hiçbir sebeb görmeTiektedir. Hayır, çok şükür lmar Dün Bur<=>ıdan Mr ahpab lerine dalr; «O. yıllarca Uımal o anla*ıyor Atr.cibey . Parti lşlerlne dairse geç!.. heşsğinde lmar hulyapile avunan YejU Bursayı bir gör» .. Yaıu. =?nln înlıyacağm, Fakat... Caddeler açılıyor, asfaltKr, A. Fakatl maka*i yok, böypirkeler d6ş?nlyor, Ift'îımlar ya Bursanın aılı u=tüne eelmlş' A. Bırak geisln bırak gel lelikle Bursarın altındakl sular pılıyor sular getlrlliyonnu§.., Bir Uste çıkar da şeblr susuzluktan SlBl], toz, bir kıyametl^ kurtulurl Bugün yapılan duruşmada, Sitkı Yircalı, gazetenin neşriyatanda kanunsu? yangm oldu blr hareket olmadığını soylemiştir. GaIsparta 3 (a.a.) Dün saat 17,40 ta zste sahibi Salâhaddin ds ayni müda Halkevi civarında bir evden çıkan yan faada bulunarak: «Bla mağdur olduğu gın, bütün tedbirlere rağmen, genışii. muz haide maznun mevkiindeylz. Hal yerek şehri tehdid edici bir mahiyet buki asıl suçlular bize toTımette bulu almıştır. Başta Vali olmak üzere, bütün nanlardır> öanlştlr. Ilgili memurlarm derhal icabeden tedTekrar söz lstlyen Sitkı Yircalı ?un birlere başvurmalarıııa ve şehirdeki eilan soylemiştir: var ilçe ve bucaklardaki bütün söndür«Bu davanın basın kanununun 30 un me vasıtalarının ku]!anılmış olmasma ou maddesile ilgisi yoktur. Memlekette rağmen mahallenin büyük ve ahş3b hakikl bir basın hürrlyetinin mevcudl binalarla dolu olması yüzünden bir türyetı iddia edilmektedir. cBalıkesir Pos lü söndürülememiş ve yirmi yedi ev tatası» şimdiye kadar daima muteail ha tnamen yanm^hr. Yakm zamanlarda reket etmiş ve 30 uncu madde İle alâ misline rastlanmıvan bu felâketten halk lı hiç bir neşnvntta bulunmamış*ır çok korkmuştur. Tahmin edilen maddî Neticede mahkeme bu yazılarda ha! zarar üç yüz bin liradır. karet unsurlannın bulunmadıçına ve I Felâketzedelere yardım için gerekU sanıkların beraetine lcarar vermlgtlr. ' işler yapıhnıştır. lspartada büyük bir

Bu sayıdan diğer sayfalar: