27 Kasım 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9

27 Kasım 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Fabrikadan çıkarken, Nail Bed- ri, beni kolumdan yakaladı: — Gel! Sana söyliyeceklerim var. Gecenin karanlığı, civar apar - trmanları büsbütün sakilleştiriyor. du. — Haydi, sana bir kadeh rakı ikram edeyim. Nail Bedri, iyi bir tesviyeciydi. Birlikte yürüdük... Birahanede oturunca zavalir a- damın pek gamlı ve müteessir ok | duğunu farkettim. Başını önüne e-! ğerek şunları itiraf etti: — Çok bedbahtım, azizim! E. | ğer annem olmasa, kendimi mut laka denize atardım... İ Hayretle kendisine baktım. — Ne oluyorsun? nım? Ne var, ca - — Tesellimi bir türlü bulamı - yorum. — Aldırma!... Senin gibi sağ * | lam, genç bir adam için, ümitsiz. | lik ne demektir?... Hayatını yeni: den kurabilirsin! — Evet, biliyorum... Fakat bür| tün bunlarm ehemmiyeti yok! Ne| derece harap olduğumu tahmin edemezsin... Yengem Kâmile ile kardeşimi Etemi bilirsin. — Evet... — İşte, yengeme âşık oldum... | gündüz sade onu düşünüyo- Tüm... Elimde değil, ne yapayım?.. Hattâ kardeşimin ölmesini, yen - gemle'evlenmemi bile aklımdan Beçiriyorum... Bu kötü düşünce ler zihnimi tırmaladığı için ken dimden nefret ediyorum. Bunun geçici bir his olduğuna| dair kendisini kandırmağa uğraş tam. — Tabii halin avdet eder.. Kendine hâkim ol! « dedim, - Hele yimdilik birlikte yaşıyacak bir ka- dm bul... Oyalanırsm... — Bir metresim vardı. Taham- mül edemedim... Ayrıldım. Zaval li kadın! Öyle sanıyorum ki, beni sok seviyordu. — Yengen, kendisine karşı bes- lediğin aşktan haberdar mı? , 7 Şüphesiz kendisine bir şey “öylemedim. Lâkin yüzüne öyle Sarib garib bakıyorum ki herhalde seyden şüphe ediyordur. Bu -| anla beraber bana aldırmıyor. #rmaması da isabet... Kardeşi Min karısma el sürmek isteme... söylüyorum işte: Tahammü *| Kim son dereceyi bulduğu gün bu Türk Hava Kurumu Büyük Piyangosu Şimdiye kadar zengin etmiştir. İ- ci keşide TM 1. ci Büyük Ikramiye : | denberi, arada başkasının mevcu” | diyetini hissediyorum... işi kat'i surette kendime nihayet vermekle halledeceğim. — Saçmalama kuzum... İnsan, kadın için canma kıyar mı? Kadehini bir yudumda boşalttı. akşam, böylece dertleştik. ; Evine döndü, ertesi günler fabri* kada, akşamları meyhanede yine hep derdini ayni taranelerle an *| lattı. Fakat bir gün... » * se Bir gün müthiş bir hadise ol" du. Bu hadiseyi de bana Nail Bed rinin ağbeysi Etem hikâye etti. — Meğer bizim Kâmilenin bir âşık varmış.. Onunla kaçtı!.. Öte # Karıma, kendisini ne kadar sevdiğimi am! latıyordum.. Benimle eskisi gibi alâkadar olmasını söylüyordum... Gülümsüyor: “Bir şey yok, tevelr| hüm ediyorsun !,, diyordu... Bir sa” bah, bütün işlerin halledildiğini sanarak gönül rabatile fabrikaya geldim... Fakat, akşam üzeri eve döndüğüm zaman, karımm beni bırakıp gittiğini anladım.. Mühen | disin evine kaçmış... Bunu da öğ-| rendim... “Ağlıya ağlıya fenalıklar geçir dim., Annemin evine giderek dert yandım... Nail Bedri de oraday - dı.. Bir köşeye çekilmiş, sigara üs- tüne sigara içiyor, hem bir şey söylemiyordu. “Annemin ısıttığı çorba artığr nr içtim... “Bir kanepeye uzandım... Asa” bi iken ölü gibi uyuyorum... Yine de öyle oldu... “Sabahleyin uyanmca: “ Gidip Kâmileyi bulayım! « dedim. “Nail, mani oldu: “— Sen hiç birşeyle uğraşma... Meseleyi hallederim! “Sordum: “ — Geriye mi getireceksin? “ Sana biç bir vaitte bulun mayorum! - dedi. “O akşam gazetelerde müthiş cinayetin tafsilâtmı okudum... Ko. camân kocaman serlâvhalar: “Bir kayinbirader, kardeşinin intika - mı almak için yengesini öldür - dü!,, diye yazıyorlardı.,, Etem, gözlerini silerek: — Benim namusumu korumak için ve bana acıdığından buişi yaptı amma, Nail, Kâmileyi öldü rerek biaz da ileri gitmedi mi ya?. Nakleden: Hatice Süreyya binlerce kişiyi Kânun 935 dedir. 30.000 Liradır Aynca; 15.000, 12.000, 10.000 liralık ikramiye- lerle (20.000 ) liralık bir mükâfat vardır. a minnie HABER — Akşam ————. Kadının Tendi! Amerikanın meşhur “Demir Polis,,i ' güzel bir kadına yenildi Nevyorktan yazılıyor: Amerikada Çinçinati şehrinin polis şefi Vilyam Kraks dokuz yıl dır bu şehre bin bir entrika çevir mek için gelen kanun kaçakları, haydutlar ve daha nice nice uy * başmı kaşıyacak vakit bulamamış bir adamdır. Bu şefe herkes “De- mir polis,, lâkabını vermişti. Kraks gerçekten çok kurnaz, gok şiddetli bir adamdı. Siyasal değişimlere rağmen onun kudret ve nüfuzu hiç bir vakit eksilme - mişti. Fakat en sonunda buadamda şehre manikürcü olarak gelen gü“ zel ve çok cazibeli bir kız tarafm- dan sırtı yere getirildi, Bu kız Balkan güzellerinden Belgradda doğmuş Lela Saleviçtir ve gece klüplerinde dansetmekle hayata atılmıştır. Kız ilk önce meş hur kaçakçı Asze Moisze ile dü” şüp kalkmağa başlayınca polisin nazarı dikkatini celbetmişti. Lela için çıldıran bu berif, tam otuz yıl birlikte yaşamış olduğu karısm -* dan ayrıldı. Polis direktörü bu herifin para $ımı nereden geldiğini, onun bir afyon kaçakçısı olduğunu biliyor” du. Birinci karısının ailesi boşam ma meselesinde büyük bir skandal yapmışlar ve herifi öldürtmüşler- di. Kadınım kardeşi mahkemeyi İ boyladı ve adam öldürdüğü sabit oldu. Ancak hâkim davada suçu | hafifletecek bir çok sebepler bul" İ duğundan ona karşı pek şiddetli davranmadı. Büyük bir kürcü ve dansöz Lelayı linç etmek | istedi, fakat başaramadılar, İşte bunun üzerine polis-direk- törü işe müdahale ederek Lelayı polis nezareti altmda memleket * ten dışarıya sürdü ki bu iş kadın için çok ağm bir hakaretti. Polis müdürü arzuya şâyan olmıyan bü” tün yurttaşlara karşı bu usulü kulla nırdıdı. Ve şimdiye kadar daima| iyi tesir ettiğini görmüştür. Solda: Polis müdürünün kendisi- ni boyuna sürgüne göndermesir den bıkıp usanan Sela Sale- Şimdi Lelanın bir milyoner ka rısı sıfatiyle artık polisle hiç bir alâkası kalmamıştı. Çinçinati de viç temelli oturmak için lâ - | yerleştikten sonra bu kadın ken zımgelen çareleri büyük bir | kurnazlıkla bulmuştur. a: Demir polisi ve sedan muhafızı Ma - 20jlo Lazaroviç nihayet! bir manikürcü tarafın -| dan yenilmiştir. disiyle iradesi zayıf, oğlu Kleman Lozaroviç'in baş aktörlük yapa » cağı bir iskandal hazırlamağa baş ladı. Demir polis bunu işidir işit - mez yine muhafaza komitesini Le- layı hududa kadar kötürmeğe göm derdi. Fakat bu sefer de kendi başmı belaya sokmuş oldu. Lela yine yakalanmış ve yina ülkenin smırlarma kadar iletilmiş ti. Kız ağladı, sızladı, kendisine zulm yapıldığını, polis müdürü nün oğlu meselesinin bilhassa ter tip edilmiş bir iskandal olduğunu bağıra bağıra söyledi. Kocası bütün bu sözlere inam : n dı. ve zenginliği, polis müdürüne karşı ağır bastı, Yenilidiğini anlıyan Kraks bu * işten vaz geçtiği gibi vazifesinden olmuşa benzemiyordu çünkü sü * rüldüğünden üçaysonra tekrar| şehre dönmüştü. Geriye gelince bir manikür dükkânı açtı ve za * manla çok zengin bir müşteri ka- zandı. . Kız kendisini memlekette sür - müş olan adamı yola getirmek için bu plânı kurmuştu. Evvelâ polis ! müdürünün oğlunu baştan çıkar *| mağa savaştı bunda muvaffak ol du, fakat polis direktörünün pen-| çesi yakasma yapıştığı gibi onul tekrar muhafaza altmda sınıra ka dar gönderdi. Lela tekrar ağır bir hakarete maruz kalmıştı fakat ihtiyar kurt- tan intikamını alacağına söz ver” di. Nevyorka gitti; orada güzellik | ve cazibesile bir zengini pençesine geçirdi romantik bir milyoner © lan bu adamın büyük bir nüfuzu vardr. Bir iki hafta içinde milyo-! neler Lela evlenirler ve büyük şatafat içinde Çinçinati'ye gitti ter, kalabalık mani * de ayrıldı. Lela nihayet galebe çalmıştı. Kendisini bu kadar zamandır ko” valıyan adamla. her ne bahasma vlursa olsun kozunu pay etmeğe karar vermişti. Şimdi artık Jüze mu olmıyan milyonerden boşan- mak için lâzun olan çarclere baş vurmağa başladı. Nitekim zenğin koca da bu düşünceden çok mem” nun oldu. Boşanma muamelesi temam! nmca Çinçinatı ya döndü ve bir güzellik enstitüsü açtı. Lela kullanmakta olduğu me- murelerin çok güzelliği dolayısiy le her tarafta ün kazandı. Kendisini hiç usanmadan ko" valayanlardan ve peşini bırakmı- yanlardan birisi de polis direktör rünün oğlu Klemandır. Delikanlı halen ilânı aşk etmekten bıkıp © sanmamışlır. Kalbi kırılmış zavallı babanm sokakta her gün gçzmeğe çıkma- yı âdet edindiği saatte Lela bu de likanlıyı koluna takıp şen ve şak” rak kahkahalar atarak fırlamakta ve sabık Demir polisi böylece üzüm üzüm üzerek yüreğini kr» ağlatmaktadır. İngilterede Gal memleketinin şimalindeki Anglesey adasında kü - çük bir kasabanın adı tam 57 harfle yazılmaktaymış. Bir Fransız mecmuasından aldığımız bu resimde, kasabanın ismi. ni görüyorsunuz. Ayni harfleri buraya yaziyorus, bakalım okuyabi “ lecek misiniz: LLANFAIRWILLGWYNG - YLL GOGERYCHWYRDROBWLL * & LLANTYSILIOGO « GOGOCH |

Bu sayıdan diğer sayfalar: