31 Ocak 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 12

181 — Yolcular sarayda ağıza konur konmaz €- riyen nefis yemekler yediler. gi 184 — Sabahleyin Turkubo'nun Kızı Aelita Losa çek gönderiyor. kandılar, küre ile içeri girdi, 185 — Biraz sonra da Aelita elinde mavi bir 183 — İvanoviç uyurken Los göğü seyrediyor, ve gördüğü kızı düşünüyordu. 186 — Los bunum dünyayı gösteren bir küre ol. duğunu görünce hasret etti. 206 PARDAYANIN ÖLÜMÜ belki de sonuncu soyunuşunuz olacak-| o kadar lütuf gösterdiniz ki katolik tır. dini umutsuzluğa düştü, Başta Giz Kral sert bir tavırla annesine dön- dü. Gözlerinde öyle korkunç bir bakış, yanaklarında öyle bir sarılık vardi ki bu ancak bir sinir buhranına yakalan- dığı zaman gözüken bir haldi. Katerin oğlunu yola getirdiğini anladı, Çünkü aralarında geçen bu gibi mücadeleler de kralda görülen dehşet mağlüp ol- duğunu anlatırdı. Dokuzuncu Şar): — Ne oluyor? diye kekeledi. — Allaha şükrediniz ki sizi korü- yan sadık dostlarınız var. En çok kırk sekiz saat içinde Luvr istilâ edilecek kral öldürülecek ben de sürüleceğim. İşte isimlerini — söylediğim bu cesur jantiyomlar bunu bana haber verdiler ve ben de size haber veriyorum. Şev-| ketmaap, isterseniz şimdi tekrar yatı- nız. Bu sadık dostlara toplantılarının boşuna olduğu ve kralın rahatça uyu-| mak istediğini söyliyeceğim. Şarl, sararan ellerini alnından ge çirerek: — Lusr istilâ edilecek.. kral öl- dürülecek.. Rüya görüyorum. delilik! sözlerini tekrarlıyordu Katerin oğlunu kolundan © tutup silkerek; — Şarl, rüya olan bir şey o varsa © da sizin annenize, kardeşinize, sizi bütün sadakatlerile seven ve müdafaa eden kimselere karşı beslemiş olduğu nuz şüphelerdir, Delilik ise, sizi eli a- yağı bağlı olarak, dinimizden korkan, batıl itikatlarını bize zorla kabul et- Trmeze yemin eden, ve dinin en sevgi- NB evlâdım öldürmekle işe O başlamak fstiyen mel'un dinsizlere teslim etmek tir, Siz ne yaptınız Şarl? Bu heriflere olmak üzere üç bin katolik osenyörü Fransayı, dini kurtarmak için birlik olmağa mecbur kaldılar. İşte siz de iki müthiş kuvvet arasında kaldınız. Mağ rür, burnu havada, gemi azıya alan, bize protestanlığı zorla kabul ettirme. ği kafalarına koyan Hügnolar, yeisli, ümitsiz, kızgın son bir isyana kalkış- mak üzere bulunan - katolikler.. Şev- ketmaap, pek müthiş bir ân içinde bu- Tanuyoruz. Bu ân o kadar dehşetli ki Şarl, acaba kaybedeceğimiz taç ve namusa karşılık canımızı kurtarabile- eek miyiz? diye di üyorum, Bugün kü haliniz bârutu ateşledi. Sokak or- tasında amirali yaralıyan tüfek kur- $unundan İntikamını alacağınızı yük- sek sesle vadetmeniz ile, biribiri pe- şinden gelen iki mucize ile Allahım is- tediğini sezen halkı ayaklandırdınız. Polis müdürü Sarron polis memurla- rına arlık kumanda edemiyeceğini ve her yerde ahalinin kiliselerin etrafın- da toplandıklarını haber verdi. Ahali- yi silâhlarını brakmağa davet eden emrinizi ilin ederek Parislileri Hüg- nolara öldürtmek düşüncesinde oldu- ğunuzu meydana koymuş < oldunuzz. Hüzno jantiyomlarmı maiyetinize #- lârak saraya kadar onlarla beraber gelmeniz katolik jantiyomlarıma: Si- zin artık ehemmiyetiniz kalmadı, kında Hügnolara tâbi olacaksınız. de- mekti. İşte yaptığınız şey budur Şev- ketmaap. ben sizin sulhü istediğinizi ve Hülgnoları Felemenze göndererek onlardan kurtulmak ve bu suretle ka- tolik kralı olarak yaşamak (isteğinde bulunduğunuzu biliyorum. Fakat mer PARDAYANIN ÖLUMU 207 ——2şğş hamet ve şefkati herkesin (bildiği ve! bunun için tarafkirlikle itham olu- nan bu zavallı anneye kim inanır? Size söyledim Şarl, son kararınızı veri mek için yalnız bir kaç saatlik bir vaktiniz vardır.. dedi. Sonra kollarımı havaya kaldırarak: — Ey Allahım! Krala akıl fikir ver! Ona ya ölmek ya öldürmek za- maninın gelmiş olduğunu anlat! diye! ilâve etti, — Öldürmek, dalma öldürmek! Kimi öldürmek lâzımmış bakalım? — Kolinyiyi!... — Hiçbir zaman! Şarl mosmor kesilerek o doğruldu. Annesinin sözleri başını döndürmüş- tü. Büyük bir dehşete kapıldı, Etrafı- na deli gibi hakındı. Elini hançerine götürdü. Misafiri ve Parise davet et- tiği, nihayet kendisini bir baba gibi sevâlği amirali ölüme mahküm etmek düşüncesi ona dayanılmaz bir acı ve- riyordu. Hakikaten bir ân için annesine i- nanmış, amiralin kendisine ihanet ettiğini sanmıştı. Fakat bu ihtiyar kumandanın ma- sum olduğu o kadar aşikârdı ki bütün bu şüpheleri gene bir anda silinmişti. — Kolinyi ile Hügnoların ihanet delillerini göreceğimi o söylemiştiniz. Bu deliller nerede? — Demek ki ispat Onu da göreceksiniz? — Ne vakit? — O kadar geç değil. Yarın sa bah! Dinelyiniz, bir çok sırları öğren- miş olan, Gize, Monmoransiye dair bir çok şeyler bilen iki serseriyi yakala” mağa muvaffak oldum. Bunlardan biri Marşal ile birlikte Luvra (gelen, istiyorsunuz? tuhaf bazı şeyler yapan Şövalye dö Pardayan öbürü ise babasıdır. Bu iki adamı tevkif ettirdim. Yarın o sabah mahpus bulundukları Tampi zindanın da sorguya çekileceklerdir. İfadena- melerini getireceğim ve siz de Kolin. yinin Parise sırf sizi öldürmek mak- sadile gelmiş olduğunu öğreneceksi- niz. Kraliçe o kadar kat'i bir tavırla söylüyordu ki, şaşıp kalan Şarl niha- yet annesine inandı. Bununla beraber bu inanışını bel li etmek istemiyen yapmacık bir meta- netle: — Pekâlâ madam, yarın Pardayan ların İfadenamelerini okumak isle- rim! dedi. Katerin, o vakit daha ciddi bir sesle söze başladı. — Hepsi bu kadar değil oğlum. Size Tavanın ibadet odamda bulundu- ğunu söylediğim zaman $iz de Mar. şalden hoşlanmadığınızı söylediniz. Es vet, ben de ondan çekinirim. Fakat fazla hayale kapılmak âdetim olmadı- ğt için doğru hakikate (gider ve onu keşlederim. Ve işte hu sefer de ona muvaffak oldum. sözlerini söyledi. Bu sefer kalbinden vurulmuş gibi bir koltuğa düşen Şar): — Tavana ait bir hakikat mi var? diye bağırdı. — Müthiş bir hakikat! biliyor mu sunuz niçin Tavan Luvrda bulunuyor. Onu gönderen Hanri dö Gizdir! İşte Paris askerinin dörtte üçüne kuman- da eden ve bir işaretle dört bin askeri saraya hücum ettirmek elinde bulu- nan bu adam ize mensuptur. Meclisi- mizde ne İşi var? Sizin hakikaten kral