21 Ağustos 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 6

21 Ağustos 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Büyük dil kur hazırlıklar Şehrimizde 8 ecnebi dil âlimi toplanmış bulunuyor (Baş tarafı 1 incide) Büyük şefin ilmi faaliyeti de ben; çok alâkadar eder. Bunun neticesinde gayet mühim semereler vücuda gele-| cektir. Şimdiye kadar Türkoloji ile! daha ziyade Gerp milletleri iştigal et-| mekteydi. Türkolojinin merkezi şim diden sonra Türkiye olacaktır. Şimdi Türk filolojisi, Türk edebiyatı, Türk tarihi sahasında Türkiyede gayet gü zel çalışılmaktadır. Yeni harflerinizi çok isabetli bu-| luyorum, Lâtin harfleri, Türk dilinin savtlarını belirtmek için arap barfle- rinden daha iyidir. Çünkü Arap harf. leri Sami diller içindir. Türk dili ise Ural - Altay dillerindendir, Bu diller arasında Türk dilinin lâtin harflerile daha milkemmel yazılabileceği işte sabit olmuştur. Yeni nazariyeler arasında Güneş - Dil teorisini de tetkik etmekteyim. Ancak bu teori hakkmda Türk dili | enstitünün müdürlüğü meşhur Şarki- HABER — Aksam Poğta.. ultayı için son Profesör Bomba bundan başka, Nap yat enstitüsündeki vazifesi iti! de bulunmaktadır. Çünkü Şark mem- leketlerindeki kültür hayatını yakın - dan takip etmek enstitünün progra mını teşkil etmektedir. Son zamanlarda bu programın tat- bikini kolaylaştıracak ve daha vazıh bir şekle sokacak bir bâdise olmuş. çi, okurultayda i Yüksek yatçı Kont Bernardo Barbiellini Ami- dei'e verilmiştir. Kont Amidei İtalyada Şarkiyat tetkiklerinin daha fazla inkişaf etti- rilmesi taraftarıdır. Sözlerini bi! 'ken profesör Bom bacei Atatürkün önderliği İle açılan büyük İlim ve fikir yenileşmesinde milli Türk kültürünü temsil eden de- Zerli kimselerle temasa lmekten dolâyı çok sevindiğini söylemişti ibrahim Necmi dilmenin tetkik oemiyetinden bügün aldığım büzt eserleri de okuduktan sonra daha çok tenevvür edeceğim. Yalnız şunu söyliyeyim ki Güneş - Dil teorisi çok orijinal, enteresan ve mühim bir teo- ridir.,, İtalyan âlimi diyor ki: Profesör Bombacci, üçüncü Türk dil kurultayı hakkında beyanatta bu- lunarak bu büyük kültür bhâdisesine iştirmk etmekteki maksadının İtalyan ilim dünyasınm yeni Türkiyedeki fi - loloji ve dil tetkiklerinin inkişafma karşı duyduğu alâkayı isbat etmek olduğunu söylemiştir. Bulgaristanın vaziyeti çok karışık 8 Ağustosta bir tehlikesi General Dipçetle bazı alâkadar oldukları hemen ordudan tardedildiler Berlinde bulunan kral, telefonla prens Gril ve harbiye nazırına neler emretmiş (Baş tarafı 1 incide) saraymda olmuş. Bu görüşmeden son- ra Prene Giril derhal Berlinde bulu- nan biraderi Kral Borise, kralm baş yaverleri olan eski harbiye nazırı Ge- neral Sanefi hususi kuriye gibi gön- derip vzun uzadıya kendisine mesele- yi izah etmiş. Bu mükâlemeden sonra Eral Boris hemen Berlinden telefonu açıp Prens Girile ve harbiye nazırma' kat'iyyen böyle bir taklib. hükümete; müsaade etmemelerini, hütün kuv. vetleriyle buna mani olnızlarını, çün- kü ba taklibi hükümetle zaten fena o- lan Bulgaristanın harici vaziyetinin daha fenalaşacağını, buna müsaade ederler ve tedbir almaziarsa bütün mesuliyetin kendilerine ait olacağını ve hemen ordudan General Dipçef ile diğer bazı zabitanı azletwelerini em. rbtmistir. Bu suretle profesör Çan- kofun bazı zabitanın yar 'ımiyle yap- mak istediği yeni taklibi hükümet de| suya düşmüştür. General Dipçef ve arkadaşı bulunan bazı zabitan Kralın emirleri üzerine hemen ordudan tar« dedilmişlerdir. İ Bulgaristanda çiftçiler İle komü- nistlerin birleşmesinden ve bu suret- le bir halk cephesinin vuku bulma- sından çok korkan profesö! Çankof ve bir kısım zabitan bu takibi hükümet sayesinde bir emrivaki vapıp bu bir. leşmenin önüne geçmek istiyorlar İ- miş, Eğer bunda muvaffak olaymış- lar, çiftçi ve komünistlerden yüz ki- veciz hulâsası T. D.'T. C, genel sekreteri İbrahim Necmi Dilmen Güneş - Dil teorisi hakkmda dilin şu veciz hülâsayı yap- mıştır: “Hindi Avrupai zümresi diye anı- lan diller var. Sonra Hami ve Sami dil zümresi var. Lisan âlimleri bu iki zilmre için müşterek bir dil kaynağı bulunması lâzım geldiğinde müttefik | tir. Bu kaynağı aradılar. Fakat bir neticeye varamadılar, Güneş - Dil nazariyesi meçhulü halletmiştir. Her iki zümreye mensup dillerin ana kaynağı Türkeedir.,, | taklibi hükümet atlatıldı zabitan bu hareketle için kralın emri ile yüz kişi için bir de kara 'iste hazır. lanmış imiş. Her ne kadar şimdi" l bu taklibi hükümetin önüne geçilmes; ğe muvaffak olunmuş ise de ilerisi i- çin hiç kimse ne olacağını kestiremi- yor imiş, Sofyada çıkan (Zora) ga zetesinin son günlerde yazdığı iki baş- makalede de hu taklibi hükümet mese- lesi ima ediliyor imiş, (Zora) gazete- si böyle bir iş yapmak istiyeceklerin akılsız olduklarını, o memleketi fel. kete sürükliyeceklerini ve artık Bul garistanda taklibi hükümete kimsenin taraftar omadığını yazmakta imiş, Bir kaç gündenberi Belgrad gazeteleri de şiddetle profesör Çankofa hücum et- mekte ve kendisini çılgını vevirmekte. dirler, Musul! petrolları italyanların his. sesini ingilizler satın aldı Britanya Musul petzollerinde İtalya- nn hissesini satın aldığından (şimdi en büyük hisseye sahiptir. İtalya Habe- şistan harbine çok para harca Musul petrollerinin inki i düşen zcasarifi ödeyemez Bir tanesi dansörle evlenen 21 AGUSTOS— ISA | Bitişik kardeşlerdel öbürü de evleniyor Bu suretle aşk saatlerinde dört kişi olabileceklerdir ! Iyl geçinen ve geçinemiyen bitişik kardeşle kimlerdir ? Bunların vücutları Bitişik iki kardeşlerden birinin ev- İendiğini yazmıştık. Bu izdivaç beş bin kişilik bir kalabalık muvacehesinde ol - muştur. Şimdi ikincisinin de evlenmek istemesi büyük bir alâka uyandırmaktâ ve meseleyi tazelemektedir. Bundan bir müddet evvel, meşhur orkestra şeflerinden Maurice Lambert , biribirine vücutca anadan doğma yapış- muş olan Violet Hilton ve Daisy kardeş- lerden birisiyle evl#nmek istemiş, fakat kanun nedense buna mümancat etmişti. Halbuki, iki kız kardeş biri, yani Violet, meşhur dansör Moore'le nihayet evlen- miştir, tar. Ş- ve merasim Dallasda yapılmı Bu hadise dolayısiyle talebi evv: reddedilen orkestra şefinin tecse tasavvur edc siniz.Hemşireler beşaltı senedenberi büyük bir şöhret kazanmış bulunuyorlar. Bütün Amerikan müzik holleri, seyirciler tarafmdan pek fazla alkışlanan birer yildiz olan bu iki kız bir türlü paylaşamamaktadırlar. İki sene evvel, Nevyork Belediyesi © zaman yirmi altı yaşında olan Viclet'in evlen- mesi hakkında serdedilen izdivaç teklif- lerini kabul etmemişti. Bir müddet te- reddüde düşen evlenme dairesi, nihayet bunun bir taaddüüdü zevcat olmıyâcağını ileri sürerek teklifi muvafık buldu . Fa- kat orkestra şefine değil, dansöre isabet etti . Esasen orkestra şetiyle evlenme ar» zusunu yalnız Violet izhar etmekteydi. Nevyork tabiiyat müzesi müdürü, ayrı düşünen, ayrı mler fakat ae w Ta Va İİ kis piyango “bu sefer telâkki ediyor, ve izdivaç bayünükmaipi reddediyordu. Halbu ki, bir diğeri hüc tevi rüşeymdeki betâberlik dolayısiyle bunların bir tek fert telâkki edilece- ğini ileri sürmektedir. O halde Nevyork (o Belediye reisi niçin bu orkestra şefinin kabili tahak- kuk olan bu izdivacına mani olmuştu ? Bu hadise , atlatılmış olan eski ta- libi her halde çok müteessir etmiş olma lıdır, Maamafih, kardeşler » hakkında ilmin gösterdiği bu Jetüfkârlık Daisyde| de evlenme arzusu uyandırmıştır. Iat- tâ, gazete muharrirleriyle yaptığı bir mülâkatta : mes'udum !,, demiştir. Söylendiğine göre! Daisy de Londral: bir boksörle evlen- rinde, üç k i nâhoş bir adette ola tak yerde dört kişi olacaklardır. Biti- şik hemşireler bundan memnundur. Şimdiye kadar bunlar dalma pek güzel geçinmişler hiç kavga etmemişler- dir. Daima da geçinecek gibi durmkta- dırlar. Halbu ki, ayni tâbiat galatiyle İ birihirlerine yapışık olan Yüdiş ile Te- len hiç de onlar gibi değdi. Mataristan.| # da doğan bu ikiz kardeşler (o tabiatiyle iyi yaşamıyorlardı. Çiinkü'Helen iri ve iyi yapılı, Yüdiş ise küçük ve kanburdu . Küçüklüğünde bir kemik hastalığına yakalanmış, bir türlü iyileşemiyordu . O, somurtkan, Helen ise neşeli ve z€- kiydi, Yüdiş, hemşiresini o derece kıska- nıyordu ki onunla beraber yürüyüp do- laşmaktan çekinmiyor, bittabii Helenin de gideceği yere gitmesine mani oluyor- du. Buna rağmen biçare Helen, onun 21 yaşında bir humma neticesinde ölmesi Üzerine, öteki de ardı sıra mezara gitti, Müaamafih, çifte kardeşler diğer in sanlar gibi , uzun bir ömür sürebilir - ler. Bundan bir as cwwel , Pariste | iki erikek bitişik kardeş 65 yaşına kadar sr.İngilizler bu birsel ana Petroliye 500.00 mişler: Musul petrole tirmek için 5.000.000 İngiliz lirası daba şiyi hemen kurşuna dizeceklermiş. Bu harcanacaktır. yaşamışlardır. Birinin 6, diğerinin 3 çocuğu dünyaya gel İki kardeş kafa taslarından biribiri i me bitişik olursa kendilerini ameliyatla| ayırmak mümkün olamıyor ve bunlar dan biri olürse diğeri yaşamıyor. İkisi de evlenmişlerdi (Bittabi yapışık değildiler )| nasıldır ? Viyolet dansörle evlenirken... Yukarıda bahsettiğimiz Dâisy ve Violet'den evvel, dünyada şöhret kaza» tün İkiz bitişik kardeşler yarar "MAda ln <a Yükamiti En tamınmmışıydı, Bunlar iki sarışm güzel kızdı, Bohem. yada 1878 de doğmuşlardı. ve tiyatro mesleğini seçtiler, Pariste, “Gaitâ,, de senelerce alkışlandılar. Josefa evlendi . ( Bir çocuğu dlinyaya geldi. Fakat bu hal bir emri vaki halinde zuhur etmişti. Ge “Ben de kız kardeşim kadar) * i mek niyetindedir Bu suretle aşk saatle-| Rosa ve Josefa be kaldığı için evlenmek zaruretini duy- du. Rose de bu maceraya fena halde öfkelendi. »». Bitişiklerde, iki baş olduğu için iki ayrı ayrı düşünce de vardır. Bazan biri uyurken diğeri uyanık olur. Her biri- nin ayrı midesi mevcut (Olduğundan muhtelif zamanlarda aclık hissederler Yalnız kalça kısmı ve bu kısımdaki da hili teferruatda müştereklik vardır Fakat, işte, gene de, kız kardeşlerden biri evlenebiliyor | Bir gün Rosa hiddetlenerek tiyatro daki taahhüdünü bozdu. Bu, kendisi- nin Almanyada tevkif edilmesine sebe biyet verdi, Josefa, masum olmakla mevkuf kaldı, dava açıp taz- minat istedi, Rosa , evlenmemesine rağmen İ kız kardeşine karşı kin beslemedi. Fakat Joselan'nın da kocası harpte öldü. 1922 de ikisi de sarılığa, sonra za- türre'eye yakalandı. Josefa'nın hayatı beraber, için, — bari Rose) tulsun diye — bir ameliyat yapmağı; se va VW lager kardeşim ölürse-ket mezâra kadar takip etmek İsterim! * cevâp verdi. Ve kardeşinden bir çeyrek o da öldü ve kardeşinin oğluna ii yon dolar bıraktı. 1874 de, Parisin Şanzelze canP nesinde, bel kemikleri müşterek O büyük bir çeviklikle sırt sırta da Rosinyal kardeşler şökret kazanmfı| 1900 de de, bir İngiliz kadını # den iki yapışık kız satn ahp |OA canbazhanelerinde teşhir etti. Fakât lat vereme yakalandıkları için on Yİ da iken bir ayrılma teşebbüsünden Sİ râ , ameliyata dayanamıyarak #5 öldüler. i o... " Hulâsa, bitişiklik belâl şeydir | Bazılar: : — Adam sen de! mademki kadar para kazanıyorlar, ne şiki olabilir? - diyebilir. Lâkin, unutmaymız ki, seri saâdet içindir. İnsan, kardeşine esir olsa gene bir nevi esir sayılı” sut olamaz. Buna rağmen , © Violeç le ” izdivac ve nişanlılık saâdetiyle © sermeattirler ki, şimdilik o ken bu dansöre ve boksör eşleri arasınd? sut sayıyorlar, Tayvyaresinin motörünü aurdurarakK On saat havada kald' Senelerdenberi dağlar arası0ö”. mak ve hava cereyanlarını tetki ik te ihtisas kazanmış olan Fransiğ * larından yüzbaşı Thoret normal yare ile kaymak suretile kendisi” ski reköru kırmıştır. çi” Tayyaresinin du duktan sonra tamı on saat have K” mıştır. Eski rekoru dokuz agat Wi” dakika idi, Şimdi yüzbaşı Thoret Fransa res tayyare merkezinde mi ” kurs vermektedir. bulunan pervanesini

Bu sayıdan diğer sayfalar: