2 Temmuz 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

2 Temmuz 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Uzak Şarktak Yeni hâdise ... Yazan : Şekip Gündüz Cihan sulhü için bugünkü Japonya, nn Uzak Şarkta ne devamlı bir teh- like teşkil ettiği malümdur. Beş yıl evvel Şanghayı bombardıman ederken ve Mançuryayı Çin vatanından kopa. rıp alırken gösterdiği cüretin en ufak bir ceza görmemiş olması bu Japonya. da istediği zaman ve istediği şekilde *emrivaki” Jer ihdas edebileceği zan nını doğurmuş bulunmaktadır. Mançurya faciası günlerinde bü. yük devletlerin silâhları azaltmak ve hattâ büsbüün terketmek fikirleri et. rafında münakaşalarla meşgul olma- lJarından ve Avrupanım tam bir karar. sızlık içinde bulunmasından İstifade ederek betbaht Çin topraklarında bir derebeyi gibi hareket edebilmiş olma. sını, bu Japonya, kendi kuvvetinin dünyaya dehşet vermekte olduğuna hâmletmektedir. Harb denilen şeyin asaletini bozan ilk devlet Japonyadır. Samorayların asil an'anelerini devam ettirdiklerini iddin eden Japonlar Rus - Japon har. bine “ilâmıharp,, siz başlamışlardı. Mançurya hâdisesi tam bir harb ol. duğu halde harb ilân edilmeden ve hattâ diplomatik münasebetler kesil. meden cereyan etti. Donanmasının topları, tayyarelerinin bombaları ve Şefinden son hâdiseyi de “sulh yob larile halletmek,, emrini aldığı anlar şılan Sovyet Hariciye komiseri Litvinof yor, Yani hedefi tamlamiyle emperya, Tist bir istilâdır. Moskova bu plânın Kkarşısında on sekiz yıldanberi gayet dikkatli ve a. Tih bir cephe tatmuş bulunuyor. Eğer Japonya daha ileriye gitmek hatasını kara askerlerinin süngüleri Çinlileri | gösterecek olursa kafasının patlıyaca, kırıp geçirdiği günlerde, Japonya ha. riciye nazırı resmi ziyafetlerde Çin sefirine bir yer ayırmakta tereddüt göstermiyordu. Bu iki nümune bugün. kü Almanyaya harbe ilân:harpsiz baş- lamak kararmı verdirmiş gözüküyor, Fon Sekt tarafından yapı!dığı rivayet olunan “ânf baskın” plânı Almanyaya Japonyadan ithal edilmiş hir kötü ma. tadır. Velhasıl Japonya altı yıldanberi Uzak Şarkta borusumu istediği gibi öt. | türüğyor: Fakat bu. boruya ot tıkana. cağı günlerden çok uzaklarda olmadı. Kimizi sanıyoruz. Zira Uzak Şarkta Japon entrikalarma mutlaka bir son ver'lecektir. Şimali Amerika Birlerix devletleri. 1904 de Sanfransiskoda Cumhurreisi Rüzvelt (*) in Tiyaseti altında toplanan sulh konferansında mağlüp devlet sıfatiyle Çarlık Rusya- st murahhaslarımın Japonlar tarafın. dan gösterilen şartları kabul ettikleri gün, Rus . Japon harbine müdahale etmemiş olmasından neler kaybettiği. ni anlamıştı. Mançurya harbi günlerinde ise Ja. pon plânlarma karşı koymamış olma- | Binm sebebi “kargı koyabilecek vazi. yette bulunmamasından" ileri gelmiz- ti. Zira Japonya o tarihte “İngilterenin şimarık çocuğu” halindeydi, Lâkin bu gün, İngiltere, bu gibi şımarıklıklar karşısında çok ciddi bir “mubassır” hüviyeti göstermektedir. Bu vaziyet Büyük Okyanusta mev. cudiyeti farzolunan Japon eğemenliği. nin belkemiğini kırmıya azmetmiş olan Birleşik Amerika devletlerinin plânı. ni kolaylaştırmış bulunuyor. Bir ay önce Amerika deniz ve hava kuvvetle. rinin yeni üslere dayanarak yaptıkla- rı manevradaki plân, yalnız ve yalnız Japon donanmasını imha maksadını gütmekteydi. Son telgraflardan öğre. niyoruz ki, Moskovadaki Amerika ge- firi “gimdilik” hususi bir müdahalede bulunmuştur. Rusyaya gelince, Mançurya ile diş Mongolistanı Sibiryadan ayırarak a. kan geniş Amur nehrini istediği anda, istediği şekilde kontrol etmek bu bü. yük doslumuzun açık bir hakkıdır. Ja. ponların ve Japonlara uşak oaln Man. gü politikacılarmın Amur nehrinde “seyrüsefer serbestisi,, istemelerinden maksat ticarete inkişaf vermek değil- dir. Bunlar Amurun kontrolsuz kal. masını, karanlıktan istifade ederek Si- birya ovalarına bol bol çeteci ve ca. sus çıkarabilmek için, istemektedirler. Japonya Sovyetlerin Uzak Şarkta yalnız siyast otoritelerini yıkmak için tığraşmıyor, ayni zamanda “Mançuko,, nun hudutlarıı da gimale ve şi. mali gearbiye doğru genişletmek isti. () Simdillinin amcan, , ğima ve 'burnunun kırılacağına inan. malıdır. Şekip GÜNDÜZ -| Eski Mısır Başvekili “Viyanalı fakir bir kızla evlendi Galin 17, damat 64 yaşındadır ; DA Mari ve Tevfik Nesim Paşa Bağı insanlar vardır ki, durdukları yerde ve hiç beklemedikleri hattâ akıl ve hayallerine bile getirmedikleri bir anda tali kuşu başlarına konar. Bu nadir talililerden biri de Viyanalla mütevazi bir otelcinin kızı Mari Kölen' dir. Filhakika son derece zengin — sabık Mısır başvekili Tevlik Nesim paşa, bir kaç gün evvel bu genç Viyanalı kızla evlenmiş ve bu hâdise, Viyanada büyük bir merak uyandırmıştır. Mari on yedi yaşlarında, çok, güzel sarışın zarif bir kızdır ve babasının otel ve lokantasında, müşterilere hizmet et- mektedir. Şimdi, âdeta bütün Viyana halkı bu talili kızı görebilmek için, otele —akın etmektedir. Genç kız, efsanevi aşk — macerasını, gayet mütevazi ve sade bir tavırla şöyle anlatmıştır: *— Nişanlım 64 yaşındadır. Benim yaşım ise 17 dir. Fakat bunun ne ehem- miyeti olabilir?... Mademki biribirimizi geviyoruz! Bir gün güzel bir bay fakir fokantamıza geliyor. Bana gülümsüyor ve büyük bir tatlılıkla kendisine bir kok teyl yapmamı söylüyor. Bunu içerken gözleri benden ayrılmıyor. Ertesi günlü tekrar geliyor.. *O zamandanberi birçok defalar bura Ga uzun üzün konuştuk. Bana, zevcesi olmamı kabul edip etmiyeceğimi sordu- ğu zaman âdeta rüya görüyorum zannet tim. *“Pakat bu, bir rüya değil, değil mi?. Mademki artık gelinlik elbisemi prova ettim ve nişanlım parmağıma bir de yü- zük geçirdi.,, t Ve gayet mütevazi bir kız olan Mari hediye olarak aldığı büyükçe ve süslü PTT ŞNĞ V| Tetkiklc;r : İşinden çıkarılanların HABER — Akşaüm postam ZTEMMUZ — 1937 w—g -- — - —— Iş Kanunu mucibince Tazmina t hakları , » Yazan: Münir Eviinyol Bir işçi mecburf askerlik hizmetin - den başka manevra — veya 'her. hangi bir sebeple silâh altına alınırsa iş mukavelesi, işçinin işinden ayrıldığı günden itlbaren iki ay sonra münfesih sayılabilir. O vakte kadar hükmü bak. dir, İşçinin mukavelesinin bu iki ay da- hâ devam etmesi hakkından istifade e. debilmesinin yani mukavelesinin ay - rıldığı günden itibaren daha iki ay sü. rebilmesinin bir şartı vardır ki o da İş- çinin o işte en ax bir yıl çalışmış bulu. masıdır. (Bir yıldan eksik çalışmalarda müukavele ayrıldığı gün münfesihtir.) Lâakal bir sene çalışmış olup ta mec- buri askerlik hizmetinden başka ma . nevra veya her hangi bir sebeple silâh altına alınan işçinin daha başka hakları da vardır : Bir seneden her bir ay fazla çalışmı- ya karşı ayrıca iki gün eklenerek o iki Aaylık ana müddet uzar. Fakat bu uza. manın bir haddi vardır? Bir seneden fazla çalışılar aylardan dolayı eklene ek lene kabaran o iki aylık müddet hiç bir surette 90 günü geçemez, Mukavelenin münfesih sayılmasına kadar geçen ve fesih için beklenilmesi mecburi olan bu en aşağı iki aylık (en yukarı 90 günlük) müddet zarfında iş- çiye hiç bir ücret işlemez. Bu Iâaka! iki aylık bekleme müddetinde — gerek- iş veren ve gerek İşçi, kanuni bir sebep » te mukaveleyi bozsa ve bozduğunu kar- şı tarala — bildirse bu ihbar mühleti en aşağı iki ay olan müddet bittikten sonra işlemeğe (sayılmağa) başlar. Mukavelede müddet belli olur da bu müddet en aşağı iki aylık olan o müh . let içinde kendiliğinden bitecekse müd | det hittizi gün mükâavele de bozulup bir ter. Ve o asgari iki aylık müddetin de” geriye kalan günleri artık sayılmaz. (Madde 24) E — İhbar mühleti esnasında işçiye yeni bir İş arayıp bulması için lâzım o- lan zaman, her gün iş saatleri - içinde kendisine izin verilerek, temin - edilir. Bu izinin müddeti günde iki saatten az olamaz. Ve bu günde en az iki saatlik iş arama vakti işsaatlerinden sayılır. (Madde 18), F — (Müddeti gayri müayyen işler . de) beş seneden farla çalışmış olmak şartiyle bilümum işçilerin ayrılırken tazminat almaları haklarıdır. Bu tarmi- natın miktarı: Beş seneden fazla olan her tam iİş senesi için ön beş. günlük ücreti tutarında olacaktır. (Madde 13) G <- İşçinin, dilerse otuz beş iş gü - nünden fazla sürecek işlerde: Müddeti muayyen işlerde müddetin bitmesini beklemeden ve müddeti mu - ayyen olmuyan işlerde mühleti bekleme. den iş akdini derhal feshedip ayrıla - bileceği haller şunlardır : 1 — İşin bir haftadan fazla tatilini mucip mücbir sebepler hâdis olursa, (Bu bir haftalık beklemeden işçi yarım ücret alır.) 2 — Sıhhi sebeplerden dolayı. Bun » dar kantında sayılıdır. 3 — Kanunda şekilleri sayılı: Uğradığı iğlal, tecavüz, uygunsuzluk, teşvik, tahrik, sevk, tehdit ve kendisi - ne suç işletme halleriyle ücretin kanuna ve mukaveleye göre hesap edilmemesi veya ödenmemesi halinde veyahut par. ça başma veya iş miktarı Üzerinden Uc- Tet almada kanunun 15 inci maddesin . de yazılı şeklin hilâfı haksızlığa uğrar - sa veyahut, iş şartları esaslıca değiştiri. lir veya tadil edilirse ve yahut tatbik edilmezse (Mukavelede bunun - hilâfı bir kayıt mevcut olmamak şartiyle, ya- ni böyle tebdil ve tahavvül ihtimalleri mevzuu bahsolmamışsa.) (Madde 15). Yukardaki (3) üncü numarada sayı . lan hallerde akdi derhal bozarak ayrıl- mak hak ve salâhiyetinin kullanılabilme bir kutudan hiç bahsetmiyor. Bu kutu- nun içinde tam bir milyon Türk İirası Geğerinde, muhtelif gerdanlık, küpe ve yumH_uvudı. " Cibali fabrikasında işçi Mızlar sinin müddeti; işçinin bu hareketleri öğrendiği veya bu hareketlere uğradığı günden itibaren altı iş günü - olup, bu altı İş günü içinde akit feshedilebilir ve işçi ayrilabilir. Muttali olma veya uğramanın Üze - rinden altı İş günü geçtikten sonra akit bozulamaz, yani işçi ayrılamaz. Yukardaki Üçüncü numarada sayılan hallerden ayrılışta haklı taraf ayrıca da. va açarak hâkimin kestireceği tazminâa- tı dahi alır.. - (Madde 17.) H — İş werenin dilerse otuz iş gü . Bünden fazla-sürecek işlerdet Müddeti muayyen işrerde “mumcctır Bitmesiii" beklemeden ve müddeti muayyen olmı- yan işlerde mühleti beklemeden iş ak. tini derhal fesehedip işçiyi brrakabile - ceği hallerde şunlardır: 1 — Bir haftadan fazla müddetle iş. çiyi işlemekten meneden mücbir se- bepler hâdis olursa, (İşçinin devam et. mediği müddetin yalnız birinci haftası bekleme devresi sayılıp, yaltiz bu bir hafta için yarım ücret verilir.) 2 — Sıhhi sebepler: T — İşçi kendi kastinden veya der- beder yaşayışından veya iŞTet iptilâ . sından veyahut suç mahiyetinde bir hareketinden doğmuş olmıyan bir has. talığa veya arızaya uğrar da bu hastalık veya arıza nizamnamesindeki mühletter fazla sürerse yahut işini YâPamıyacak bir hale gelirse, 1i — İşçinin nizamnamesinde sayılr bulaşıcı veya iğrendirici bir hastalığı olduğu anlaşılırsa. (Sıhhi_ sebepler için iş veren mukaveleye, © NiZaAmnamedeki mühletten fazla yühlet koyabilir.) Bundan evvelki yazılar 28, 29, 30 haziran ve 1 temmuz tarihli sayı- Dört köşe bir meydağım — Çevresinin ç tarafına dizülmiş ve dokuz ev var (çift ve tek DUmMMFAİET Normal bir su rette biribirini takip etmektedir), . 1,2 ve 3 numaralar batı tarafındadır. 4,5, ve 6 numaralar şimal tarafındadır. 7.R, ve 9 numaralar doğu tarafındadır. Tek numa ralı bir ev boştur. Bir sabah poata müvezzil meydanm bütün evlerine 86 mektup dağıtlı. İ çok maktup alan eve teslim edilen mektupların sayımı 8 dir ve en az verilen ev de Dir mektup almış tır. Her evin aldığı mektup Saytsı başka baş k.du.mıımmîmdıtıo, f numa ranm 6 moktup, ? numaratım 3 numaradan iki misli fazla mektup, & numayanm 2 nu maradan 6 mektop Yazla v& — Mümaranın komşularından bir mektüp elmik aldığını bilirseniz, hangi evin boş ve diğer evlerden her birisinin kaç mektup almiş - olduklarını bulabilir misiniz * i Bu bilmecemiz mükâfatlıdır. den iki kişiye bediye verilecektir. Halledenler Hayata dai: İspor ve şiir LDIGIM, gördüğüm “yok ama adlarını sizin gibi ben de du. yuyorum: şehrimizde üç tane, belki de daha fazla, haftalıkispor gazetesi çı. kıyor. Bir de isporcular okumaz der- ler!... Okumasalar bu kadar gazete ya. şiyabilir mf? Edebiyatçılarımız bunea yıldır uğraştıkları halde dâha bir tek me€tmuayt münlazam Çıkarıp satma. n çaresini bulamadılar. İsporcuları. mizı, biz edebiyatçılar, ne kadar kıs- kansak yeridir. © gazetelerdeki yazıların hepsinin değilse de çoğunun iyi olduğuna da, hiç birini okumadan inanabilirim, Çünkil elbette edebiyatçılığa kalkmı. yorlardır. Söylenecek sözü, güdülecek davası, edilecek kavgası olan adam ne diye kalksın da, güzel elur zannile, teşbihli teşbihil ve o nisbette kof sa. tırları alt alta karalasın? Öyle yapan- ları varsa, hiç şüpbeniz olmasm, mu. harrirlikleri gibi isporculukları da fe. nadır. Mesleklerinin eri olanlar bil. diklerini, düşündüklerini hiç bir süse tenezzül etmeden, ancak vazih olmağa gayret ederek yazıverirler: muharrir« liğin de en yüksek şekli işte budur, Tnsan oğlu yazıyı, kelimelerle hokka. Bazlık etmek için değil, düşündüğünü, bildiğini tesbit edip yaymak için icad etmiştir. Dört beş yıl oldu, framsızca hafte, lik bir gazetede bir tenmis ustasmm bir sıra makalelerini okumuştum : o ne Bgüzel ifade, ne metin düşünce idi'.. Gerçi onları okuyarak raket kullan« masıhı öğrenmedim, onun için ne vakk tim Müsaiddi, ne de yağrm. Fakat a. dimi Yüuateecsslif hatırlıyamadığım o adamın kendi işi hakkındaki tumumi! düşünceleri, belki her sanat için doğ. ru olan, istifade ile okunacak şeyler- di. İnsan oğlunun hiç bir faaliyeti, öte. kilerden büsbütün başka, onlara büs, bütün yabaner değildir. — Brkae AAA Ka ae e yak; Emin Bülend gibi isporcu şairleks rimiz var amâ onlar marzüumelerinde top oynamanın, kürek çekmenin, gü. leşin, koşunun verdiği zevkten, oy. narken veya oyunu seyrederken duyu. lan heyecandan değil, büsbütün başka geylerden bahsediyorlar. Avukat Şem- Beddin İzzet, henüiz lisede iken: “Bir Büt çekişin zevkini bin badeye ver. mem,, nekaratlı bir şarkı yazmıştı; fakat daha olgun sözler söylemek ya. şına gelince şiiri bıraktı, belki de şiir onu biraktı. Bugünün gençleri isporu pek haklı olarak seviyor, stadium'larda en hid- detli veya en - sevinçli heyecanlarını duyuyorlar, Niçin bunları şiirle tesbi. te çalışmiyorlar? “Severiz esbi hüner. mend.ü sabâ - reftafı . Bir peri . şekl sanem, bir gözü ahu yerine,, diyen ga. ire, asıIrlar arasından refakat etmek hevesi niçin hiç bir gencimizde uyan. Nurullah ATAÇ . Haştalık dâha ziyade çiğ meyva Ve İnsan dan insana geçmektedir. — Cumhuriyet, 2.1.907 (Birinci sayfada başlık), Bu cümlenin yazlış olmadığı iddia: edile. bilir; fakat “insandan,, daki “dan,, edatınımı ĞA Rİt Glması, biribirine — bense ralyan, ayrı cigeten şeyleri cemetmek — gibi Karib oluyor, — AHFEŞ ' (8 termmuz) tarihine kadar yollanılması 14 zımdır. Bambu ağatı (Dünkü Arap saçının hallidir:) CD-CB-AB—AC—I CDİHACI | 9—100—20ACXACI Bundan da şu netice çı! ga )00—20AC ş AC—91/20—4 metre SS santim. Demek ki bambunun — yüksekliği 4 — metre 5$ santimmiş.

Bu sayıdan diğer sayfalar: