2 Kasım 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 4

2 Kasım 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yazan: Soğaman Tehliryan « Çeviren: XŞ — İktidan ve tercume sakkı mahfuzdur. — Sulkast için son talimatı da aldıktan sonra Cenevreden Berline yollandım Yemekten sonra Hanriyetir meza rmr ziyaret ötmek istedim. Arkada şım Aram vüklin geç olduğunu ileri sürerek buna müâni olmak istedi, fa kat kendisi gelmezse hjle yalnız başı ma gideceğimi söyleyince bana refa. kat etmek meoburiyetinde kaldı. Der hal büyük bir buket yaptırdım ve me zarlığa gitlik. Arkadaş Aramın tehmin) gibi kapı e bir türlü kapıyı açmak İistemiyor du. Yolcu olduğumuzu bu gece Cenev reden ayrılmak — mecburiyetinde bu lunduğumuzdan dolayı ziyaretimizi sabaha tehir edemiyeceğimizi - söyle dik ve ayrıca herlfe bol bahşış vaade derek mezarlığın kapısşmı - açtırabil dik. Döğru Hanriyetin mezarına glttik. Beraberimizde götürdüğümüz çelen ği mezarıma koyduktan sonra, arka daşım Aram beni mesar baştnda yal 2ız biraktı. Birar sonra da buradan &yrıldık. Rerlindeki hazırlıklar Vakit hayli gecikmiş olduğundan, | Aramla berabet istasyona Bgitik. Ar - kadaşım pasapo tunil kaydettirdikten | ve biletlerimi aidiktar sonra Apciyanın | beni Berlin İstisyonunda bekliyeceği- | ni, benim içla Berlinde her geyin ha- zırlandığını hâber verdi. Cenevrod> bu- | luriduğum müdüet zarfında bana kürşı gösterdiği kı e muameleden dolayı ark; Arama Yeekkür ettim, Arkadaşım : | — Beni mektupsuz bırakma.. Bezline gider gitmez vaziyeti tetkik eder, şim- diye kadar alınan tedbirleri gözden ge- çirir ve de:hal bana malümat vetirsin., Benim fikrimi almadar pakın kat'i bir harekete geçme.. Bu işte bilhassa ace- le hareket etmekten sakınmalısın .. — Üzün nüddet tehir- etmek doğru değildir . — Oratı öyle, fakat en büyük enditemiz hayat: urtarmaktır. Bu- nün için de azami ihtiyatla hartket et- mek mecburiyetindeyiz, Pilânımızı ©o kadar mükemmel bir surette tanzim et- meliyiz ki, düşünülmemiş bir tek nök- ta bile kalmasım.. Apelyan bu tahada sana azamı yardımda bulunacaktır. İşta sİyasi tarafımı o idare edecektir. Bu iti. barla proğrammızın tanziminde kendi- disiyle teştiki mesai etmelitiniz. Ben kendisine lüzim gelen talimatı verdim ve bağı doktorları tavtiye ettim. İca- bında onlarla da müzakere edersnliz. | — Doktoflarla ne işimiz var?. — Onu Apelyan sana anlatır.. Şimdi senin yapacağın ilk İş nedir biliyor mu- sun?. — Nedir?. »— Berline gider gitmez hastadara - caktın?, v — Ne münasebet?, — Alman kanunlarına göre, Alman- yeya giren bir yabane: 48 saat zarfında polise beyanname vermeğe Mmecbüurdür. Beyannamenin şahsan verilmesi lâztm geldiğine göre, bu mecburiyetten kuz- tulmak için Betline gidince hiç olmaz. sa 48 atat Habtalanacaksın.. Ondan sonra kotkma.. Trenin hateket zâamanı gelmişti. Ar- kadaşımla öpüşerek vagona gisdim. Ön gün evvel beni Pransiz hududuna götü- reti ekepres, bü sefer de Alman hudu - duüna döğrü koşuyordu. Pariste olduğu gibi Berlia İstâtyonun da'da Apelyan beni bekliyordu. Bir tek valizden mürekkep olan bagajımı ala- rük otomobile bindik, Apelyan şoföre: <— Aücğsburger sokâğı, 91 numatalı evt, diye emir verdi ve bana hitaben, orasr bisim evimizdir. dedi. <— OÖrada mt oturuyorsun?. — Evet, ayni evde sana - da hir oda hazırlattım. Bu süretle daima berâber bulunacağır, —— Evde başka adlam var mı?. — Altmışlık bir ev sahibesinden baş- te ka kimse yok.. Ö da bunağın biridir. Senin anlayacağın evde kimse yok, de- mektir, — Hizmetçisi de mi yok?. — İhtiyar son derece hasis olduğun- dan hizmetçi de tutmuyor. — Demek para canlı bir kadın.. — Evet.. Ben ide bu vaziyetten isti - fade etmek istiyorum. Arasıra — fazla pare vermek suretiyle bu evde İstedi » ğgimizi yapabiliriz. Geçenlerde bir anah- tar istedim, vermedi. Ertesi günlü ge- celeri geç geleceğimi ileri sürerek ken- disini rahatsız etmemek Üzere masrafı tarafımdan Ödenmek şartiyle bir anah- tara ihtiyazım olduğunu söyledim ve masraf olarak 5$ mark verdim. Kadınca- | ğez akşam üzeri bana bir anahtar teslim etti.. Otomobil SI numaralı büyük bir e- vin önünde durmuştu. Apelyan şolö - rün parasını verdikten sonra kapının zilini çaldı. Kapıyı ihtiyar bir kadın açtı . Apelyan, beni ev sahibine: — Arkadaşım Tehliryan.. Ev sahibini de brnat — Madam Stellbaum, diye etti. İhtiyar kadın, odamı göstererek bizi yalnız biraktı. Bekâr karyolası, lâvabo. su, ortada duran an'anevi yuvarlak ma- takdim sası ve kumaşlarının rengi solmuş ka. nape ve koltuklariyle bu geniş oda ke- limenin tam münasiyle bir pansiyon o. dasnı idi , Arkadaşım Apelyan etrafı gözden ge çirdiğimi görerek sordu: — Natıl odanı beğendin mi, — Fena değil.. —— Berlin şehrini altüst etsen, bun- darm daha iyisini bulamazsın. Bir dela böyle altmışlık-bir ihtiyardan - başka kimsesi bulunmryan ev ne arar, Sani . yen, sen de görüyorsun ki burada ben den ve senden başka kiratı yok, Üste . lik anahtarımız da var, istediğimiz za- man gelir, lütediğimiz — zaman çıkarız. Bütün bu iyilikleri bir arada toplayan ikinci bir ev daha bulamazsın. —— Ev meselesi beni o kadar alâğadar etmez. .Esasen bu evde fazla kalabile- ceğimi de zannetmiyorum. Akşemları Yatacak yerimiz olsun da, Üst tarafı- nın ehemmiyeti yoktur. —- Bu gece yorgun musunuz? — Niçin sörüyorsunuz?. — Şayet yorgun değilseniz. arka . daşlara haber vörecektim.. — Vazife esnatında yorgunluk filân mevzun bahsolamaz. Derhal işimize başlıyalım., —Öyel ise arkadaşlara telefun ede- yim, buraya gelsinler., İlk akşam oldu ğu için ev sahibi hemşerilerimizin sana “höş geldin., demeğe gelmelerini tabil bulacaktır . — VAakit kayğetmiyelim, arkadaşlara telelon ediniz.. Apelyan odama bitişik olan odasına girerek arkadaşları evine davet etti.. Yarım zat gonra, Levon Etiyan içeriye girdi ve beni görünce boynuma sörıla- rak, ne zaman geldiğimi, niçin daha evvel kendisine haber vermediğimi sor- dü., Birdenbire hareket etmek mecbüuri - yetinde kaldığımdan dolayı arkadaş « larzı evvelden haberdar edemediğimi söyledim. Biraz sonta, Kevork - Ka. lustyan adında bir arkadaş daha geldi, 'Taşnak fırkasının Berlin merkezi u. mümisi arasından olan Kalustyan 27 —— 28 yaşlarında çok yakışıklı bir deli . kanlıydı. Önu Vahan Zakaryan a€'ında uzut boylu bir arkadaş takip etti Ber, Nn merkeri ümüm; arasından bulunan Zakaryanın ayni zamanda Berlindeki İran sefaretbanesoinde memür eldu . ğunu söylediler. Apelyanın bu arkeddaşa fazla hürmet göstermesinden Zakeş | yanm fırka muhitinde büyük nüfu> a. hİbi olduğuna hükmetmiştim. *Devamtı var) Dış siyasa ST ETA ERTR A T aa Sermaye ve Faşistlik BDEp- Baştaratı 2 incide — Yani, demek — istiyorum ki, biz mücadele etmiş, harbetmiş insanlarız ve her an da harbe, mücadeleye ha. zır ve amadeyiz. Böyle bir vaziyette bulunan insanlarm sulhten bahsetme. leri elbette salh idesaline elddi, derin ve insani bir mana vermiş olur. — Anlryamadım Ekgşelâns... — İzah edeyim: sull Tâzımdır, Bu. nun için evvelâ Böolşevizmi ortadan kaldırmak; sonra sulh adı verdiğimiz geyin hatlarımı yeni baştan çizmek lâ. zımdır. — Yani bir Avrupa devletinin Af. rikada girişeceği bir harb, veya bazı Avrupa devletlerine fayda temin ede. rek kopacak bir Uzak Şark kasırgası, sulhü İhlâl etmiş sayılmamalı mıdır? — Elbette... Söylemek istediğim bu. duür. Bügünkü sulh telâkkileri gayet geridir. Faraza Almanya gibi büyük bir devlet, müstemlekecilik sahasında kendine lâyık olan mevkil alabilmeli. dir. Afrika güneşi altında onun gös. tereceği herhangi bir faaliyetle sul. hün bir ilişiği olamaz. — İtalyan bütçesindeki açık ve de. vamlı zaaf iİle mevcut mali buhran hakkında bir #ual sorabilir miyim? — Böyle bir açık kalmadı ki... Ka. padık. — Fakât bunu kapamak için bulu. nan çare tejimin müdafan ettiği esan. lara uygua mudür? — Anladım. Sermayeden yüzde on toplamamızı işaret etmek istiyorsu . nuz. Faşizmin sermaye müdafii olma. SI İptidai devrelerin unutulmuş hatı. ralarındandır. Sermaye İtalyada dev. letin emri altındadır. — Ekselâns.. İspanya — hâdiseleri hakkında bir mütalea beyan buyur. maz mısınız? — Muharrir! Romanın şerefli gökü. ne yükselttiğimiz gu mühteşem Fa. şist bayraklara bak! Bunlar yalnız İ. talyada bir ihtilâlin değil, bu aarm, faşizm asrınm da bayraklarıdır. — Fakat bu bayraklar on beg — yıl önce Bermayoyi korumak istiyen bir teşebbüsün sembolü değil miydiler? Sermayeyi imha etmekte en ufak bir tereddüd göstermiyon bugünkl rejim. le Roma yürüyüşü günlerinin ideali arasında bir benzerlik görülmüyor. — Olabilir. Siz bayrakların dalga. lanışına bakmız, Fasizm germayeyi müdafaa etmek propagandasiyle ikti. dar mövkiine gelmiş olabilir. Fakat bu, önün sermayeyi müdafaa otmek . tan başka bir endişesi olmadığına de. | lâlet etmez, ... Musolininin nutkunu sonra, kömlünizmin yeni cereyanını inceledikten sonra bitaraf ve şuurlu İnsan şöyle düşünüyor: X “Şu kömünizm nerode başlar, bu faşizm nerede biter? Biribirini tepele. mek gayeziyle dünyayı tahrib eden bu iki düşman cereyanı biribirinden ayı. Tün bâtiz bir vasıf kaldı mı? On do. küzüncü asırda sınıf mücadelesi adı verilen teyin gitgide bir kutup ve Tülhver mücadelesi halini aldığımı mr ZÖRtı:ğîı:' Sörmayedar smıfım müda. | fil gibi gözüken faşizm, demokrasiyi İrtica Nle Jtham eden faşizm günden güne Marksist, Leninist, Troçkist biz temayül gösteriyor, Biribirinden garib bir tereddiyo Uğrıyan müfrit ve silâhir rejimlerin karşısında demokrasi bir daha insan. hğı cezbedebilmek taliine kavuşmak. fadır. Fakat bunun İçin demokrasinin bilgi kadar temiz, güzel sanat kadar Bsl! olabilmesi ve büyük harbe ta. kâddüm eden istilâer, kötü bezirgân kıliığından siyrilması İlaımdir. Şekip GUNDUZ Mahküm Çocuklar Adliye vekkleti Edirnede yeni aç lan mahküm çocuklarır rslah evine yatırılacak çocukların ne mikdarda ol- duğunu öğrenmek Üzere bütün vilâyet müddelumumiliklerinden sormuştur. Gelca cevaplar neticesinde 11 ile 15 yaş arasındaki mahküm çocukların bütün Türkiyede ancak 100 kâadar öl- duğu öğrenilmiştir. ” okuduktan | pek yakında : Tepebaşı GARDEN'inde. HARRY FLEMMİNGS heyt? 20 erkek ve 20 kadın artisti ünd! İrancontinental 1937 revüs “MİiAMİi , Habeş arlisi - 15 kız ve Continental Halıhazırda Avrupayı dolaşmakta fevkalâde Amerikan temaşası Ambasadör cAZ mel ve en ama ö olan en mükl mamı SAKARYA si;emasının Dün akşam ilk dofa gösterilen ve HARRY BAUR — MARİE BELL — PlERRE BLACHAR! '— FRANÇÖOİSE ROSAY —— LOUİS RAİMU — P. RİCHARD tarafından calibi dikkat bir tarzda temsil edilen Bir Balo Hatırasi Fransız filmi emsalsiz muvaffakiyet kazanmıştır. Suvareler içifi nizi evvelden aldırmız. Seanslar: 2 - 4,15 » 6,30 ve suvare 9 da Türk Ticaret BankasS! Anonim Şirketi Direktörlüğündet * Bankamız gişeleri yeni bir iş'ara kadar muhterem — müşteril! tumartesiden maada her gün saat cumartesi günleri 9,30 dan 11 de kadar Vâki talobi umumi üzerine Yıldızlar yıldızı, dehakâr gantör FLORELLE Bu hafta nihayetine kadar memle- ketimizde kalması temin edilmiş olduğundan cazip repertuvarmı adi fiatlarla: TEPEBAŞI GARDEN 'inde Gidip dinleyiniz ve candan alkışlayınız . DIKKAT: Yarın akşamdan itibaren cumar . tesiye kadar her akşam saat 2214 ta ve pazar günü saat 11 de matine olarak FLORELLE bütün şarkılarımı ASRİ SİNEMADA söyliyecektir. Bu münasebetle Asri sinemanm suvarelerine saat 20,45 te Ehli Salip Mu'arebeleri filmile başlanacak ve Florelle': numaralarile bitecektir. Bu fevkalâde suvarelerle pazat matinesi için A S'R İ sinemastnın flatları? Duhuliye 40 ve husus! mevki SO kuruştur. KEALAREARRERAREL.. SAKARYA Sinemasında Bir Balohatirası filminin Gala gecesi Dün gece kalabalık ve kibar biz halk kütlesi, Venedik senelik arsı nlusal film müsabakasında — (Dün nen en iyi filmi) olarak seçilip birin ti mükâfatı kazanan BİR BALO| HATIRASI'nı alkışlamak — için Sar| KARYA sinemasma koşuyordu. Bu filmin thüsabakada kazandığı bu muvaffakiyete cidden lüyik oldu- ğunu gördük. Mevzu çok güzel olup en büyük sekiz yıldız tarafından tem sil olunmuş ve halkı başından sonuna keadar fevkalâde alâkadar etmiştir. Seyirciler arasmda, İstanbulun en yüksek şahsiyetleri bulunuyordu. Bayanlara zarif ufak buketler da | BÜKREŞ : Bıtılmış, hu da bu güzel gecenin le tafetini artırmıştır: 9,30 dan 12 ye ve 14 den 16 ’,_,,U açık bulundurulacaktır. iki Büyük Yıldız Bir Aradk | “Bozambo — Şovbor,, - fil unutulmaz yıldızi Meşhur - Zenci Baritoli PAUL ROBESÖ, *Ehli Salib — Kleopatra rinin kahramanı HENRY WİLOOXON KARA DEV filminde olarık Bu senenin en güzel şaheseri Yarın: ALK AzAn BugünküÜ radyo 1STANBUL: M 1830 plâklâ düna müustküki, 18,46 ,-#'4 minönü halkevi neşttyat kolu namlf ,od 19 türkçe gan: İnci u.-ımwn;, f' ve keman Tefakatile, 19,20 xaferkl ge' nönü halkevi #teyal yardım 'u;:ı'ğ oktor Etama Bakar, (Verem BAK , y lış fikirlar); 20 klâşik Türk M / Halilin iştirakile, Fahire kemençt fıı':: Niyazi kemenge Refik, Şemııml”,;a Cevdet Kozan vt, Reğat kormanı Ü, a? nun, Bodat ut, Meşuk Cemil viyöl ) rü Tanbür, 20,30 Örer Rıza tarüfi ır”/ Ça aöğler, 20,48 Vodla Tüza ve /; tarafından Türkk müutikimi ve (Sakt Ayadı), 21,18 Orkestra, 18 Yorm haderleri ve ertesi günün 22,90 plâkla sololar, opara ve rr, 23 son. 18 plâk, 2035 zevkli müzik, ”'g orkestrası, 2245 kafe konser, BUDAPEŞTİ: yf 10,80 Tadyo orkestraar, 2046 mer, 2315 plAk, BERLİN: N_/ ıaı.l?/ y a 10 hüfif müsfk, 20,10 radyo 15 vali plüktarı, 2830 danır VARŞOVA: 2108 Tadyo orkesttrası, 2, 22 şarkılı konser,

Bu sayıdan diğer sayfalar: