27 Ocak 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8

27 Ocak 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

8 HABER — Akşam postası 7 İKİNCİKAN Ne » CASDS. ; Haber'in tarihi Romanı:42 üferle Bursada Yazan: Abdürrahman Ikimim arasında Ma bir görüşme olmuştu Bu şâyanı dikka merden dinliyelim. I “Ertesi bene Su pederini ziyaret a meşgul oldular, İmperator damadı, Sultan Ori leri berabi rada, bunlarm Türkler seccadeler ül ya ile zövee lerle Bitin Sultan ( det sonra bir Osmanlı kuvve nakkale boğazından geçti, hünkâr Orhanm, Bizans 2 deki maksadın kudretlerini anlamak olduğunu teriyor. Bu sırada Bursada ra Abdürrahman a iye ti Ça Bu vaka onlarm va Kara Abdürrahman tekrar saraya gelerek Nilüferin elini öptü. — İraden nedir? Diye sorduğu zaman Nilüfer: — Artık kan dökme! Demişti, Aralarında şiddetli bir münakaşa olmuştu. — Neden? — Hünkir, korkuyor ve bu benim k dit etmesine sebep oldu. —Ne gibi? — Eğer sarayda tekrar kan & külürse, ns olursa olsun, benim de katlim için hlinkür tereddüt otmiye- cek. — Kendi mi söyledi? — Evet, — Arap kalfanm benim tarafım. dan öldürüldüğünü öğrenmiş — Hayır, bunu ben şiddetle in. kâr ettim, seni müdafaa ettim, fa - Kat, hayatıma sebepsiz kıyılmasını ân istemem. Hele hilakârn el uzatmı yacağını zaten bilirim. Ama, ne olur 8s olsun artık yda dökülecek kan benim de hayatım için tehlikeli olacağms göre doğru bir haroket ol maz, Kara Abdürrabman sini — Ama, dedi, Bu çin yaptım. — Evet, Fakat yalnız hünkâr iz. #ç etmekle kalalım kâfi, Hattâ gu mırada sarayda da görünmen cak değildir. tamı teh dö. sa. MN A YEAR 000 Ya DA CA Bang! ei — Mademki ruhta bir iz bırakr yecan yaral Aklımı başıma getirme kere elimle alrımı uğu Yapılan ve biraz evvel be isten çıldırtan ilâ *evkalâde,, bulan ben miydim? büyülendiğinden şüphe edeceğ Tam bir sessizlik içinde bi geçti. Bu müddet içinde b geldim. Bu sırada, kı Jiyordu. Mahcup bir heyecanından dolayı af diledi.: — Bir tablonun önünde göz yaşı nin pek manasız olduğunu biliy bu harabelere karşı o ka gim var ki, onları bu ; güzelleşmiş olarak görmek bara heyecan verdi. — Bunun için özür dilemenize yak, bayan Meli ruhunda derin bir se keder gibi tesir yapar. Ben bile, rim ki... Benim de heyecan duyduğ açık olarak itiraf etmekle kımtı, hislerimi, daha va arında | bir sof. | kendi Bayatmdan da! ırla, biraz evvelki it midir, bir iz'aç mrdu bir müd tı ahman. ister mist, de det bu İşleri nkârm kunçtur Ab ledilmemi ık dn sana yakışmaz. Tahkir ve tez- ama, lil ediliyorsun, a bi 5 damla. lık kan için bunlara bo pesine düştü, ünmez old halk rüdü i Sana el uzatırsa o zaman pramızda bozuldu, ları şakiler bi k kozumuz var demektir. Ben s€ birkaş sinden şunun ve bunun gibi damlalik kanımın dökülme. firkenlerden değilim. Abdürrabman şaka söylemiyordu. Kızmıştı. Bu kadar kızmasma pek de sebep yoktu ama, ker nedenso Nilüferin takındığı son hal büsbütün onu büs- dan sai hdidi kor -! ha derin bir eza ci anası da öl, r #öz geçmesinden büsbü olmuştu. atımda biricik rine koşarım. Nilü dürra dı. anlaşilıyordu ki kararları tehlikeli Ay - ir. for müteossirdi. Fakat, n akılsız bir dost 8: Şu konuştuklarından da pekâlâ dir, Ke vaziyet eskisi gibi deği , Ortada Nilüferi himaye edece kimse yoktu ki Nilüfer de Abdür | rahman himaye edebilsin, Abdürrakman birkaş adım gitmemişti ki garip bir) hâdise cereyan eyledi. merdivenin başmda, on yüzü gi uzun boylu ve gözlerinden çok genç olduğu anlaşılan bir kadın bir pars ihtirasile o Abdürruhmana bakıyordu. Abdiirrahman durdu. odasma baktı. Nilüfer y yalar gözleri görület zl sa - rilmuş, Niferin | Jmıldamamış, onu her zamanki gibi kapıya kadar teşyi etmemişti. Bu da garip bir tesadüf atla Abdü arak kadmı olmuştu. bman bir müddet seyredebildi. Bu ve yok güzel bir di, da, burada böy- kadar güzel ve bu slayığlı giy kadının bulunması da pek manidardı. Bu ka cesaretle merdiven bu bir erkeği sey Yoksa sarayda hünkâr olmuştu? a hünkâr Bizans ve Avrupa arından sarayın içindeki hâdi. bakacak vakıt mi bulamıyor. vücudun ifad. yordu | Hem hünkür sarı âm ne yabı ordu”? sözü geç mez Her ne ise neydi, şlndi Abdürrah manın karşısma çıkan bu kadın kim, di, Abdürrahman korkak biri de, Ki hünkâr: besp ederek bir tecessüsünü tatmin etmeden geçip gitsin, Yürüdü, Merdi lag - halde kadmda ne kâçma, ne çekinme, ne bir hareket görülüyor. ine yal »n kimsin? diye sordu. na ne delikanlı? neden öyle bakı - rsun, tanıyor musun beni? — Evet, — Kimim ben? — Kara Abdürrahman! Benim de seni tanımak hakkım n? — Ama, — Bir sarayir. — Güzel misin? — Sana ne? — EKimsen var mı? (Devamı var) Amerikada son günlerde öyle şiddetli fırtınalar olmaktadır M ahali için sokakta yürümek imkin: yok. tur, Birçok meydanlara ve tuuna öak yeri olmıyan caddelere ipler ge rilmiştir. Buna rağmen yine yürü- yenlerin sık sık düştüğü görülmüş tür. şimdi beğenen hattâ İnsanın Zi geliye mama mani oluyordu. Si - Bu en pek isabetli m, o ilâveyi ben lüzum Bunu zihninizden çirdiniz, ve &liniz. Tabii şü Şu halde, bi — Peki Bu| EE > Hiddotini yenerek, #lem yıkanan bu kirli çamaşırdan dola- en özür diledi —Aftedersin dostum. Leonidas başı önünde, geçerek köşkü terketti, Şoför, Spanopulosn sordu: ereye emr orsunuz? bahçeden kullanacağım. Direksiyon başına geçti. Şofö şarak bahçe kapısı açtı. — Allahammarladık Hangsi! ko- — Güle güle! Otomobil uzaklaşınca pona bakarak mırıldandı: — Zavallı Spanopulos, oğlundan yana hiptalli yok! Hangsl cevab vermedi, Yavaş ya- vaş köşkten uzaklaştı. gaför, Ja- Saat tam on buçuktu. AR — Çiçekler! güzel çiçeklerim var, Benden çiçek alsanıza mösyö! Küçlük bir çiçekçi kız, Verdun &- vönüsünde, gazete satılan klübenin birkaç metre ötesinde kaldırım ke- narmda lüks bir otomobilin içindeki adama gülümsiyerek çiçek teklif et mekteydi. Otomobildeki şişman adam, küşe- ye yaslanmış, ağzı yarı açık uyu - yordu. Elindeki gazete dizleri üze- rine düşmüştü. Küçük kız sesini biraz yükselte. rek mrar etti: — Mösyö, güzel çiçeklerim var. Şişman adam uykusuna devam 6 diyordu. Kızcağız ümidini kesti, söy- lendi: — Moruğun kurşun gibi uykusu var! İki İngiliz seyabr geçiyordu, On, lara doğru koştu. Bu Um hude imiş, çiçek almadılar, Zavalli Kız bir saattir dolaştığı halde bir tek çiçek bile setamamıştı. O sa, bah müşteri hiç yoktu Tekrar otomobilin yanma “Gözlünü açsa şişko benden mi kak çiçek alır,, < düşünüyordu. Kırca; nün kırkmı aşmış erkekler üzerindeki tesirini teertibe ile Biliyordu. B8; nız oldukları zaman çocuklukla | * genç kızlık çağı arasında bulunan bu kızım: — Çiçekler! Güzel çiçekler! Teklifine derhal mukabele eder , lerdi gitti k- — Demeti keça? — Üç frank, Bunu ekseriyetle şöyle bir sual takip ederi çi Küçük kız, otom dan baktı, Elini uzattı, Şişman ad mi uyandırncaktı. “Kirarsr kaça | rm, diyordu, fakat kırmıyacağın Jan emindi, Eliyle adamın omuzuna dokun . or, ben sizin ese ederim, ama, şimdi ben ne pa Bozsan bir türlü, olduğu gibi bıraksan bir türlü! halbuki ben bunu, sonbahar kötü bir nu sileceksiniz, öyle mi? Omuzlarımı silktim. yıp yeniden işe başlamalı, yahu olduğu yapma- resim üşünüyordum. imdi buna mani olan me Var? içinden doğan her Siz'de, biraz ev- k güzel olduğunu iti» Doğru. Fekat onu söylerken garip bırakmalı, u Şüretle, o eski konağa dokunmamış olursunuz. emrine (resmin mana romantizm devrinde bu belki hoş bilirdi; faka Ne de olsa stilden iyidir — Zevk mesele böyle et ama, bu sembolik kübizmden veya şekil, bütün hüviyetini — bozuyor... görüle- nü bir tesir altında bulunuyordua.. yordumu — “Vezir Adeta eca" şi m vermeli? Meselâ, “serap... ' isimler mi koymalı?.. siz nasıl bir ad vermeği düşü: ? köşkü harabeleri, . (Devamı var) önünde (du. — Sen burada kel. Arabayı ben Nakteden: E Fakat her # se gire Güzel çiçekler!,, kırma çıktı: —ay! Geri fırladı. Şişman adam ku zerine yuvarlanmış — Madam! Mağ doğru koşmu! ii ' — Ne varr Ne ol — Bilmem, bayıla kım. Guzete satici yali bir metre mesafede İV gil rlemeden boya” | banm sini görüm man adan vere yi ğ rünüyordu. Kadn ' — Anenba hayri yaş “ Biraz daha yakisf” — Hey! Müsyi a ps . Herkes birihiri e — No olmuş? Lr Zabıta romanı Ki temel biri söylendi — El sürmeyi borulmasın. Bir poöt meli... Gazete satıcısı BAĞ Çiçekçi kıza öö” — Koş bir poli İğ Kiz kalabalığı Yaf ei emri yerine ge du ki bir polis görü — Ne oluyor? rildı. Ya Gazetesi — Ben kulü tam... Fakat ne sö; ba du: Hiç bir şej ii çabeli” — Susun, gürül ği Bu sıra i kel Polise kendisini tani — Emniyeti umuz? ser Roku Polis selâm verdi Rokur ilâve etti: pi Kalabalığı dağıt” Polis kalabalığı pir dı. Rokur otome! wi iç taraftaki kapı to” ağ parmak izleri görün” yeri di Vi -İ al kişi birden sö Polls bağırdı: meksizin içeri giri” omuzlar" 1 omu ya a durarak ayd” rine psrmağile yeleği” İ kaldırıp dikka e Wei ra sdamı yavaşça Y€ yaba rabadan indi ve kel ti; w N — Adam bayılmı sunuz? Bayılmış Mf , Hi inkisart mr , Bİ yg Fakat pek me İgene kalâr. Rokur polisin kö Eğ dam ölmüğe müdürlüğüne telefo yet masası geti, bir et toğrafçı gelsinler. BEP balığın yaklaşması — Peki efendim. — Çabuk olun. Polis telefopa Ko? ye ratma baktı. Geek eği babaca kolundan *“ e — Haydi küçük. © başka yerde sat Gazete satıcısı k8İ” etti: — O şahittir eren görmüştü. Bana b* rdık, ? Öyleyse #* di gücünüz yok m ge

Bu sayıdan diğer sayfalar: