30 Ocak 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

30 Ocak 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

tebriki | kat ri yea, İt yıllardan Sehri tebriki yazma- Mal Ve de cevap ver: Sip ga: "Hatırla N sinek e, Pau Yazmış, | , Hikaş diye düşün- ma ağ er, Yak ihtiya yn ” im! eme N al nl Şey. Bay» rdır; İn- Mkıntılı kendini o olduğunu işim için-| Otomobil « ihtikârına (meydan vermemeliyiz EŞİT çeşit olomohil.. Her türlüsü... Bütün Avrupa fabri- ber cinsini Istanbul piyasasında ( bulabilirsiniz. Otomobil ve mo- tör tcnevvüünün memleket ihtiyacı bakımından ne dereceye ka- $ üzerinde ayrıca durmak Hâzımdır. Şimdi, asıl söyliyeceğimize ge- gelim: Otomobillerin ve motörlerin tenevvüli rekabeti arttırır ve 5 binmetice ihtiyaç sahibleri isteklerini daha wewz temin &debilirler © düşünceyi yerindedir. Bu böyle olmakla beraber, maalesef biz. > de böyle değildir. Senelerdenberi piyasamızda yerleşmiş muny. $ yen markalar üzerine düçkünlüğümüz vardır. Ba şüphe yok ki İ tecrübelerin verdiği müspet bir kanaat neticesidir. Ş Bugün piyasamızda mevent otomobil markaları arasında ter- > cihan aranınları vardır. Bunun böyle olduğunu anlamak, bilmi. > yenler için pek de üç bir mesele değildir. Taksi durak yerlerine > söyle bir göz kezdirmek işi esaamdan halleder. ? Üstün tutulan markaları ellerinde bulunduranlar, en çok İki > senede bir, arabalarını yenileriyle değiştirmeyi | tereih ederler. ? Bu da otomobil sahiblerinin bileceği bir iştir. Sözlimüz bunda değil, bunun doğurduğu neticededir. Benzin > fiatları ucuzladıktan sonra memleketimizde otomobil ve motör > adedi seneden seneye arttı ve artmaktadır da. Ve her iki yılda > bir de değiştirildiğine göre bu variyet karşısmda almacak mühim $ bir tedbir vardir: acentelerin ihtikâra sapmalarma meydan ver, Ş memek, N Senenin muayyen zamanlarmda piyasamıza yeni senenin 2- raba modelleri gelir ve otomobil alışverişlerinde faaliyet baş- 3 lar, Bu faaliyet bir kısın acentaların gayrimeşru denecek dere- ) ccde kazanç temin etmelerine yol açar, Buzün, piyasala mevent ve kazançlarmı yalnız ellerindeki arabalarından temin eden Lüyük bir meslek saliklerine sorunuz, görülecektir, ki bunlar ayni cins ve ayni marka, ayni senenin $ arabalarmı acentasmdan başka başka fintlarin almışlardır. Ara- $ da fark kuruş değil, Jiralarin ölçülecek derecededir. Birisinin 2300 liraya aldığı bir arabayı hir başkası 2400, bir * kalarının mallarmdan tutunuz da (o Amerika mallarının Ç dar doğru olduğunu kestirmek pek mümkün değlise de, herhalde ; müdafaası noktasından zararlı olduğu, muhakkaktır. Bu bahis; ; ş > diğeri 2150, bir başkası 2100 liraya temin etmiştir. Sebeb? Bu- ? nun sebebini doğrudan doğruya acentanın keyfinde aramak lâ. zumdır... ğ Bizce, soeytaları başıhoş bırakmanın zararı büytiktür. Yüz. lerce ve hattâ binlerce kişi ne diyo ayrı syri ücretlerle elde ç edebilmek zaruretinde kalmlar. Otomobilin fabrika fiatı malâm ; olduktan, gümrüğü ve masrafı tesbit edilmiş bulunduktan sonra : Piçin keyfi bir kazanç teminine vasıta, olsun. Accntalarm kürla- £ rmi fesbit etmek ve her cins, her nevi arabanm muayyen ücret. ; SİRA İngiliz müdafaa nazırı değişti Eski bahriye na- zırı müdafaaya geçti Londra, 30 — İngiliz kabinesinde e| bazı tadilât yapılmıştır. ez lzimdır, Hidenlere ve. ri esir kokul sıkal- Esk! bahriye nazırı amiral Lord Chatflelâ mildafan neza- retine tayin edilmiştir. Müdafaa nâzırı Sir Thomas İnskip eskiden uhdesinde bu- lanan dominyonlar nezaretine dönmüş ve bu nezareti vekâle. ten idare etmekte olan Mac Do- 'imald da asıl vazifesi olan müs- temlekeler mezaretine geçmiş, tir, Ziraat nazırı Morrisson İstifa al eden Lord Vintertonun yerine #ediğiniz ni; kendinizi kıs) dafaa nazırı La: ter dukalığı mezaretine nakledilmiş ve ziraat nezareline Sir Reginald Dorman Smith ta- yin olunmuştur. Morrisson ayni zamanda mü- Lord Chatfleld'e ” yardım edecek ve Avam Kama, İş rasında onun yerine beyanatta | bulunacaktır, Hindistanda bulünan yeni müda- İfaa nazırı Lord Chalfield yarın tayyare ile Hindistandan hareket e | vazifesine başlayacaktır. Ç Jerle satılmasını temin etmek güş bir iş midir? Filistinde müsademeler devamediyor Kudüs,30 (A.A) — Araplar Gazze istasyonu civarında (İngiliz kıtaatına hücum etmişlerdir. İngi- izler bu taarruzda hiç zayiat ver- mediklerini bildiriyorlar. Kudüsün muhtelif yerlerinde de birçok müsademeler ölmüş ve bu müsademelerde üç Arap ölmüş ve üçü kadın olmak üzere yedi Arap da yaralanmıştır. Yafa ile Kudüs arasında yeniden telefon muhaveratı kesilmiştir. — o— Çin korsanlar bir Alman vapurunu yağma ettiler Şanghay, 29 (A-A.) — Alman' Hansa vüpuru Yangise nehri mansabında Şanghay için yiye- eek yüklerken bu ay içinde ikin. ei defa olarak Çin korsanlarının hücumuna uğramıştır. Bir Japon ganbotu korsan ge milerine ateş açmıştır, Mamafih. bü gemiler binlerce dolara baliğ olan ganimetlerile kaçmağa mu. vaffak olmuşlardır. Kalem ve söz hürriyeti ema sna sıkı bir meslek ahlâkına u akman aaa mevcut matbuat kanununun kayıtlarından çok daha i kilerine ve milli davalarda bir hayli tecrübe edildikten sonra kabul e- i dilmişolan milli hüviyetine uygun yeni bir çerçive hazırlamak lâzımdır. Türk gazetecisi, İ serasnansaneremerassansaserrsassaamameaamamaen Mevcut matbuat kanunu, laşmış (bulunuyor. Ora, seciyesine, telâk- gazeteciye, tahdit edilmemiş bir tenkit hakkı vermemektedir Yazan: Nizameddin Nazif Bir cumhuriyette asıl olan şey, söz ve kalem hürriyetidir. Me mârşinin otokratik olan ve parli manter olanı vardır. Parlimanter| mönarşi'nin meşrutiyeti kayıt © İanı da, kayıtsız olanı da vardır ve asıtımızda otokratik monarşi'nin yerini “totaliter devlet,, şekli tut. muştur da denilebilir. Bu nevi ida” relere tahammül eden memleket» | lerde 852 ve kalem kürriyeti bulu-! nüp bulunmadığı sorulabilir. Hats| tâ bulunursa, Bulunduğuna hay ret edilebilir. Fakat Cumhuriyetle idare olunan bir memleketten balı- sedildiği zaman sormağa, tahkik etmeğe ihtiyaç hissetmeden der- hal hükmederiz: “Bu memlekette her türlü hür” riyet ve bilhassa söz ve kalem hür. tiyeti vardır.,, deriz. Zira cumhu” riyette demokrasinin en mütekâ- mil ifadesini aldığını biliriz. Demokrat bir devletin bariz 3€- ciyesi neğir? Vatandaşlarda €» geniş şekilde mürakabe hakkı ta nıması değil mi? Eh... Vatandaş bu mürakabeyi yalnız seçtiği saylavlarin bütçe üzerinde müessir olmasiyle, gene o kanaldan devlet şefini seğmesiy” le ve hükümranlık hakkını tevkil ettiği meclisin, icra kuvvetinden her an hesap arayakilmesiyle bir hayli geniş mikyasta başarmış sa. yılabilir ama vatandaşın vekâlet vermesi, icabında mürakabe salâ- hiyetlerini asaleten de kullana” mamağına bir sebep teşkil etmez. Hattâ vatandaşın mili vazifelerle temasmı aslâ gevşetmemesi lüzü- muna inanmış olanların rejimi 0- lan Cumhuriyet, bu nevi mürak: beyi dalma tavında bulundurmak taraftarıdır. İşte söz hürriyetinin artisti ©” lan hatip ile kalem hürriyetinin artisti olan gazeteci bu temayülün gocuklarığır ve artık medeni bir vazife, bir itiyad, “izale edilemez! bir lüzum, halini almış olan rolle. rini yapabildikleri nisbette, içinde yaşadıkları cemiyet “hür,, say | veya hürriyetten mahrum... Bu bakımdan, Türkiye Cumhur” riyetinin, demokraside en büyük tekâmül (o merhalesine İnönünün Cumhurreisliğinde ve Refik Say-İ dam kabinesinin teşekkülü anında | ulaştığını kabul etmek Mâzımdır. Zira, bize, Cumkutiyetin on beş yık içinde, “matbuat hürriyetine | azami hürmet gösterileceği, ten-; kid ve kontrol hakkının biç bir | izah etmiş bulunuyor? biz hiç bir hükümet reisinin ağzın” dan şöyle bir vaad çıktığını işitme. dik: “Gazeteleri neşriyatından dola” yı kapatmayı ve cezalandırmay: düşünmüyoruz.,, İ Refik Saydam bu sözleri İle “Sarı: gazetecilik, e meydan Ver- mek niyetinde clmadığını da, An- karada konuştuğu arkadaşlarımıza “. Tenkid serbesttir. Hiç kimsenin tenkid hakkını tah- dit etmek tarafları değiliz. Fakat haber vermede ve w mumiyetle noşriyatta yalan ve şişirme istemiyoruz... İe.! raatımızda yanlış bir iş görür ve gösterirseniz hatanın gö” ründüğü yerden geri dön- mekte tereddüt etmeyiz. Fa- kat tenkidde ve nşeryiatla mübalâğa ve müğalataya ve yalana kapılmamalıdır. » Alâ... Ya kapılan olursa? O za. man ne olacak? : Başvekilin vaadi mutlaktır. Söz- lerinden anlaştlan şey, gazete ka- patmayı idari bir lüzura saymadığı- dır, Refik Saydam gazete kapatma nim hattâ zararma kani olduğunu bile ihsas etmiştir. Matbuatı tetkik | edişi cezalandırmak için yan bas. muş gazeteci aramak gibi bi İlğe asla inhisar etmiyec: belli olan bu kabinenin şiarı çu ol- duğu söylenebilir: “Neşriyat sahasındaki ker ak- saklık ve her fenalık ancak matbu. Demek oluyor ki mevcut matbu. at kanununun hazırlanışmda ömül olan telâkkiler, başvekile munis gü- rünmemektedir. Mili Şef'in en taze itimadını temsil etmekle Olması, matbuatm bu geniş, ileri ve fevka- lâde cumhuriyetçi (o snlaşılışında Başvekilin ya Cumhurrelsila syni fikirde bulunduğunu veyahut » da- ha kuvvetli bir ihtimsl olarak . bizzat Milli Şefimizden böyle bir di. rektif almış bulunduğunu kabule bizi teşvik etmektedir. O halde ns olacak? Herhangi bir gazetenin tenkid hakkımı teşvik e- dildiği genişlikte kullanması, mev- cut kanunla çalışan devlet müssse- sesini otomatik olarak harekete g8. decek ve cumartesi günü Londrada | suretle tahdit ve takyid edilmiye- | tirir ve gazetecinin “madde” lere ceği,, çok defa vaad edildi. Fakat uydurularak cezalandırılması tibe- Çeliğin tadı Gne gidilirse hükümet vaadini nasi tutmuş olacak”? ”» Kendini gazeto o kâpatmak gibi bir “içtimai sadizm” den mahrum metin “gazeteci kapata “terhih” üzerinde i tabii görüyoruz. i, mevcut mafbuat kanununun kayrtlarmdan çok daha sıkı bir meslek ahlikma ulaşmış bus Iunuyor. Ona, seciyesine, telâkkile- rine ve milli davalarda bir hayli rübe ikten sonrâ kabul edil, etine uygun ye- Aİ bir çerçeve hazırlamak lâzımdır. tahdid e- dilmemiş bir tenkid hakkı bahget- memektedir. Bilhassa adliye kuvve- tini murakabe edemiyen bir gaze. teci geniş bir tenkid hürriyetine sa- hib olduğuna nasıl inanabilir? “. Bence Refik Saydam kabines!, ii kalem tutan vatandaşı böyle ge- niş bir tenkid bürriyetine inandra- bilir ve bu hürriyeti kullanmağa a. lıştırabilirrs İnönü devrinin tari- hinde pek büyük ve şerefi çok yük- sek bir 5ş başarmış olur. Nizameddin Nazif Heyecan devam ediyor Kız çocuklara tasallut eden canavar yakalanamadı İngilterenin küçük bir şekrinde 9 yaşındaki bir kız çocuğunun ka” çırıldığını, tecavliza uğramış ve dövülerek öldürülmüş olarak ce“ sedinin bulunduğunu yazmıştık » Hâdise, bütün İngilterede he- yecan uyandırmış, caninin şimdiye kadar bulunamaması da büyük bir endişe doğurmuştur. Gazetelerin yazdığına göre, polis caniyi bul- mak için, şimdiye kadar görülme» miş derecede geniş bir araştırma" ya girişmiştir. Bu arada, cesedin bulunduğu tarlanm 2 kilometre üzaklığında” ki bütün evler aranmakta, orada, oturanlatın hepsi wki bir istic- vaptan geçirilmektedir. Katilin bulunmaması şehirde * berkesi endişe içinde bırakmıştır. Çocukları mektebe anneleri götü” rüp getirmekte, kız çocuklarının yalnız sokağa çıkmasına müsaade edilmemektedir « Bir çok çocuklar, sokakta w- zaktan şüpheli bir adam gördük” leri zaman düşüp e. Aasgele Çöp kapları ELEDİYE temizlik işleri müdürlü. Hü tarafından yaptırılmış olan nü- mune çöp kablarını vali görmüş. Bu mado- ni kablar üç boy Üzerine yapılmış. Bünlar- dan en büyüğü apartmanlar, diğerleri de evler ve dükkânlar için mecburi olacak, miş. Sakn bertaraf, hakiksten isabet olar. Bu suretle hirçok evler mahrum oldukları çamaşır kazanma veya âşure tenceresine veya madeni su küpüne kavuşmuş olurlar. Birkaç yeri sel bastı Kadınlar da çocukları ile beraber sokakta yalnız gitmekten korka rak, kızlarını mektepten hep bera- ber almakta ve sabahları çocuklar-. la annelerinin bir tabur halinde mektebe gittiği, akşamları ayni şekilde mektepten döndükleri gö- rülmektedir.. Ramelâ (OKoventri İsmindeki zavallı kiz > Cenazesi” “perşembe günü, anasının, babasınm ve arka” daşlarmın göz yâşları arasmda kaldırılmış, şehirde o gün matem tutulmuş, mektep tatil edilmiştir. A üni ii bildiriyor: Relazlone İnternazionall gazetesi diyormuş ki: “Paris, eğer İtalyan milletinin çeliği- ni tatmak arzu ediyorsa, takip ettiği ma. nasız siyasete devam edebilir.,, Garih şey, bu yazıda acaba bir yanlış. lik ma var, çilek mi demek İstiyorlar? Yoksa Avrupa alıçılığı bulduğu yeni ve ta- dJma doyulmaz bir yemişi İspanyadan son- ra Fransaya da tattrrmak mi istiyor? - TDDETLİ yağıurlar dolayısile Emi- Ş nönü, Yemiş gibi yerleri su bas- mış. Fakat yağmur devam etmediği için sularm istilâsı zararsız geçmiş. Ey rahmeti semavi! sans ihtiyacı ol- mıyan yerlere yağacağına şu adalara nazil olsan da yıllardır susuzluktan gevremişler yürüme gözüne sürüp rahmeti yahmana kavuşmadan suya kavaşsslar olmaz mı? O zaman Eminönü ve Yemiş için afet, fa- bat adalar için hakiki rahmet olursun. a "ii, Nia Tünel ai | ki, imdi Aİ Yann ing ştür,

Bu sayıdan diğer sayfalar: