14 Haziran 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 13

14 Haziran 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

onda bilme şüksek bir merak Uüandırmıstır. hayat,a Kor ve ecem a onu, her erkeğin zel kadına ep İstemi tile karştlaşt İstanbulda okrabasından bi Müşlür. Zeynep miras mese i | öldecek, parayı alıp dö- kadın bir e biniyor e fabrikası aç delerin düfen Bey oğlu Hüsrev de tes ayni iren dedir. ç kaanua aldkadar oluyor. i yere kadar olomo- zor ve geceleyin be i teklif ediyor. Ba zine numarası trakıpor. Zeynep miroslan Nissesine dü sen 300 ii lira cebinde old h Sok sek İfiyop, Voz geçi masin fiyatı onü bir ruyadan w a O akşam O Beydereye tk Üzere trene binecekti. 18,85 gk yetiymesi lâzımgeldi Bebi Maide onu bekliy« ğı, hepsfiyatı öğrendiği 2 va aklına gelmiş, bunlar bir sine b İS seridi gibi gözlerinin (o önünden! Tai i yarmağa Çe” Galatasa ai dair | De Başlarafı 6 mcıde ti, 2 Daş tarafmdaki resme dik- Nin bakınız, Bu kırmızı emprime apılmış yazlık bir genç rd sam mi - Na Yse bir tapkısını siz de yap. la Bu robla bahçenizde İy, “Biz gibi dolaşır, gece sa - — “* mehtab safasma çıkabilir- ” Einprime kumaşları, düz ter, İİ daima tercih edinin. Bİr geç Kirlenir. Mo-| Yazım çorabsız kalmaktan sanız bu arzunuza İtiraz değilim. Ama bu mamile kapalı ke- eniz şart Bi- Miley em yürümenizi kö. hem de ayaklarınızın © kumları ve çakılları üzerin- iy Nr zedelenmemesini te - HABER — Akşam Posoau Nakleden: Fethi KARDEŞ — Köprüde 6 dedi. Y saçları. | şaştı Bu c düm! cal ngi romanda (Oku p itırında kalmıştı? Köprüde » ; kalmış oldu imitle koştu, Fi kmiş, hatt& Sar 1. Zeynep onu ürk nm şimdi mümkün mer k hırsma kapı! çorabı, , mutfak, bulaşı Generalin ceketi Çeviren : SUAT DERVİŞ Generalin ihtiyar | pencere ve pancurlari açmak oldu e yap! Pencereler bahçeye açılıyordu Dışarıdan güzel ve taze bir ha. İva girdi. Genetal, yatağının İçin. de: — Ne güzel hava, diye mırıi- dandı. Madam Fransuva köyden | olduğumu görü | bügün ne haber var? n ellerine eldivenler mta simden bir sâç birer Zeynebe beğen. ndı, İ Saat on dol İnep cebinde lira ile koca İs-' gün kalmaştı. til Paraları a cı kız sordu: ci robu nereye (Römderelim İme ni | başlamıştı, Zeynep mavi robu gör-| düğü büyük mağazanın kapanmış »timalini düşündükçe, oto. Zeynep eski robunu Hatırlıyarak zardı, — Sizin göndermenize lüzum yok. Ben alacakır Ysrar etmedi kat uştı. Zey" girdi ve bir T ve nihayet genç nep neles nefese içe vvâ bir kutu ver az evvel kı hizmet eden satır | eski cı kıza robu almağa geldiğini rı hep bu kulunun içine gö. söyledi. Paket yapmıa'arını İstemedi mülmüştü. © hemen zusunda oldu i söyledi. Gülümsediler. Yüz seksen lira kasaya telim © Italya, tehlikeyi göze alabilir mi ? (Baştarafı 7 incide) Binaenaleyh bir harpte İtalyanm yavaş yâvaş ve için için yıkılması çok feci olacaktır, Itlyanın yüksek ku” manda heyeti bu tehlikelerin hiç birisini gizlemiyor ve bunlara kışı bula bula yalnız şu tedbiri buluy' “Hava ve kara kuvvetlerine hasmın hayat noktalarına tevcih ederek ani bir baskm halinde kat'i zaferi temin etmek ve çok kısa bir zamanda harbi bitirmek, Esasen bu harp sistemi Seriüttestsir ve farla heyecanlı bir millet olan İtalyan milletinin asabma da uygundur. Fakat karşı taraf bu plânı tahakkukuna müsaade edecek mi?, Eğer İtalyanın harbe giriştiği millet tek başıma ve noksan harp ve müdafaa vas! lariyle uğraşan millet olsaydı bu halde evet cevabı rilebilirdi.. Fakat İtalya ile harbe girişecek milleterin erkânı harbi. yeeri İtalya kumandan heyetinin bu plânın: ünmüşler ve ona karşı karşı karşıya almışlardır. İtalyanm garp devletleriyle ve Balkanlardaki bir harbe girmesi bir uruma sürüklenmesi devlet adamları bu tehlikeyi göze alabilirler mi?, dişin giyme! (Devamı var) riçten da alâmryacaktır. küçük bir ve, hükümetlerle demektir. İtalyan PLAANŞ 15 MM. KUYRUKLU PROKA head a kuyruk b fiyonza F: a la gucve b la narud Ia perrugue â guecue . fo the pigteli wig > ns taa pigtail b the tie of the pigtali (the ribbon ot the pig- tail) fures) . A: dis Zopfpericke s der Zopt b dir Zopfsckicife, Zopltand 1. das KISMEN DÖKÜLMÜŞ denouds) SAÇ « (bir parça saç kalmıştır) F: la calvitle partlelie a (alssant subsister une yâ: couronna de eheveux) tiyar Marku öldü. Başka! haber yok.. — Ne? İhtiyar Marku öldü ha? Zavallı, o mükemmel bir askerdi Alayda benim yanımda hizmeti vârdır. Marku baba İçmesini 4€“ verdi. — Hemde lüzumundan fazla severdi. rısiyle bu yüzden az mı çekişizdi.. -— Kari, kâfi, madam Fransova. Ben kalkıp giyineyim de Marku babayı son defa olarak görmeğe gideyim. Öğleden sonra, general Marku. nün evine doğru ilerlemeğe başla» dı. Epey zamandanberi tekaüde sevkedilmiş buluttmaşma rağmen bugün halinde eski bir asker oldır fu göze garpıyordu, Markunun €- vine geldiği zaman bütün köy hal. kın: ortâda buldu. Onu görenler yerlerinden kalkımışlardı, General dul kadmın elini sıkarken: — Demek bizim ihtiyar Marku- muzu kaybettik öyle mi? diye arıldandı. Beni onun yanma gö türünüz. Kendisini çok severdim. Marku baba, birdenbire ölmüş. tü. Hiç hastalık çökmeden. İhtiyar ölü yatağında yatıyor » du. Yüzünde ölümün verdiği tat- lı Bir rahatlık vardı, Üzerinde gü zel siyahi bir ceket “bulunuyordu . Ihtiyar kadın: — Generalim, dedi, bu güzel ce- keti kendisine siz vermiş — Ben mi vermiştim? Hiç hatı- tıma gelmiyor. Benim on seneden- beri böyle ceket giydiğim yok. — İşte tam on sene evvel hir metinizde bulunan büyük kızımız" 16. A: der Kahikopf VW. . 24 KADIN SAÇ TUVA» LETLERİ (kadm başları) 17... 4. F: Ja colffure fimi- TI. « 24. İ: Women's Modes of İ Hair - Dressing (Coif. 17. » 24. A: Haarirachten (Frisuren) der Frau: UZUN SAÇ (cözük saç) a ortadan ayrık i 17. F: les cheveux m, longa A İn rale du milleux long, loose hair a the parting (the middle parting) IX, A: das lange, offene, gö , 1: the (partly) bald head « the bald part A: der Glatskopf n die Glatze löste Haar 8. ÇIPLAK BAŞ : F: la #öte (tout â fait) vr «have (ia caivitie totale) (eoll.* le gencu) : the (abeo'utely) bald 18, F: en ebignon 16, 12 & der Seheltel (der Mit. telseheiteli) ÇİN TOPUZU les eheveux m. eoiffös 8 le chignon hizmetçisi, | Janete bu ceketi vererek; “Baba./ şöcaktı. Söyle, gok iyi ide | her sabah olduğu gibi bu sabah ta ıldı ve gözleri | efendisinin odasma girince ilk işi Nın işine yararsa al, şu ceketi gös) tör,, demiştiniz. — Evet, şimdi hatırladım. kat ceketin hâlâ bozulmamış oldu” duğuna hay t ediyorum, ceketi çok kullanmadı. Tasavvur| İ ediniz: Onun gibi savruk bir adamı| ceketi sık sık giymiş olsaydı, şim. İdi parçası vile kalmazdı. Ben giy- mesine mütüade etmedim, kendi - sine: “Bana bak baba Marku Ge | dim.. Bu ceketi sana giydirmiye - İceğim. Bunu öldüğün güne sak- iamak İdzrm.. Ölüm yatağında s€- ni son defa görmeğe gelen eşe dosta karşı temizce giyinmiş ok mâk lâsımdır.,, senta ceketi, gü. zelce bir bohçaya sarıp kaldırdım. Arada bir havalardırıyordum, gü- ve girmesin, diye! . — Demek bu ceketi zavalk Marku baba hayatta iken hiç giy- medi öyle mi?, — Giydi.. Bir kere giydi. Kü- çük kiz Marşanın düğününde giymesine müsaade etmiştim. Fa- kat onu hiç gözümden kaçırma - idam. Dikkat etmesem ceketi bir günde bile kılığına sokardı. Sof“ rada hizmet eden garsonların, ü- İzerine et suyu dökeceklerinden İ korkuyordum. Az kaldı, biri de korktuğum şeyi yapacaktı.. Yüre- ğim oynadı, Başıma kan sıçradı ve kendimi tutâmıyarak, haykırdını: — Hey ihtiyar maskara seni... Çıkar şu canım ceketi üstünden! Üzerine yemek dökeceksin.. Son ra öldüğün zaman ne olacak? İa- leme karşı ölüm yatağında lekeli bir ceketle mi yatmak istiyorsun?. Bu sözlerimin üzerine Marku baba ceketini çıkarmıştı. Esasen sofrada ceketsiz olduğu zaman da ha rahatça karnını doyuruyordu Fakat o günden sonra ceketi do laba kilidlemeğe mecbur oldum... | Çünkü ihtiyar artık bir mösyö gibi şık gezmeğe alışmıştı. Eğer dola. İ bı kilidlemeseydim, hiç şüphesiz ki her pazar ceketi giymeğe karikı mel — Hiç hayret etmeyiniz, çünkü! | miyoruz?. i disine söyliyeyim de size yapmış değil mi gener ku babaya, tem ile yatağımda bir kumu metiyle yatıyor. Cenazeyi ertesi günü lar. Köyün çiçekli ve İliğına zavallı Marku Şrakmışlardı. İ Markunun evine döndüler. Oran âdeti veçhile bir masa hazırla: mut, B geçtiler. En baş mevkie tabit neral oturmuştu. Yerine oturma dan evvel madam Ma pe meamla kapanmış bir beyaz böhçi yı göğü Üzerinden çikarara! adaya girmiş, bu bokçayı dolat kilidledikten sone gözleri geni ralin gözleriyle Birleşince | kapları mızı kesilmişti — Belki hata ettim, generalin diye mırıldandı. Fakat üstünde gözel ceketi bırakmağa"bir tür) gönlüm razı olmad. keti nasıl ü Bu ceket daha çek ii Baba Marku gündelik de şimdi bulunduğu yerde raha edebilir. Esasen papas efendi, iy bir huristiyanm bu dünyaya alta layışlerle süslü olârak gömülme ge ihtiyacı olmadığını Benim kocam bütün kusurlarını rağmen iyi bir adamdı. Ben emi nim ki Cenabıhak ceketle karşı sına çıkmadığı için ona günar yazmıyacaktır. Bu ceket daha, bu dünya ründe işe yarayacaktır generalim Kardeşim büyük Franard'ı siz dı tanırsınız. Şu değirmenin yanın Çaki evde oturan ihtiyar Frarard. Biçarenin sıhhati biç de iyi değil. dir. .Ne olacak, ihtiyarlık! Pe fazla da öksürüyor. Nesi var bil Allah gecinden versin, ama ne olur ne olmaz.. Pek yaşi yacağa benzemiyor. İşte ben on düşünerek ceketi sakladım.. Ken kendi ın köylüler masının baş s yü (Lütfen sayfayı çı

Bu sayıdan diğer sayfalar: