25 Kasım 1941 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

25 Kasım 1941 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

PS NCİTEŞRİN — 1041 aber AM p N OSTASI “9. Neğriyet Müdürü Hakka tarı EVE benin Ankara cati y 1 Saye alen: Karani KANLA Kİ, Veri letme» 23272 , 2430 tem .. r im, “> 20 20 ei Şer Vült matbansı #ğlmdüğüüm Gibi Mat münakaşa» en adliyeye, #ikal ediyor ? , Münakaşalarınn netice İN Mleriya mahkeme huzun BEM, “elenmesinin kötülüğü han zaman hepimiz bi Rk uzadıya tenkitler İK, © Yine zaman olur ken- © bir münekasaya taur- kayrilhtiyari iti yi beder, maibuaiimizin Mietine biz de uyar, ve hareket o çtmekten Menedemejiz, Bunun an sikâyelci olmıyan Marririn içimizde bulun. İh, #mamiyle kanlim, Fa. en, *amanı gelince i hataya düşmekten “lan meslekdarların, MİM, Sayısının yüzde pek as teskil cdereğinden de He eminim, i Vonun sebebi nedir? NI İR pek az bir istisna İle lara düşüyoruz? DI yoruncu kendisi. Mİ gelen İN, hiçbirimiz bir müna- d lata umuz saman mü Yaptığımız veya hücuma meseleyi tamamiyle İp Onu tamamiyle tetidk Mp vun hakkında bir otori- © Yüz katiyetle söz İG bir olgunlukta bulur İr mesele üzerinde faz A m orun heğikmda bi- Mrmiselen bütüm bilgileri nere ulu orta ve belki wünskasaya atılıyo- () da fikrimizi ve iddiamı- VA, bilgiyle velhasıl kuv- İha etmekten âciz el i Börünce evvelâ demi MYoruz, Sonra di kendi LA hevesine düşüyoruz. UN şahsına çalmağı Bu çatişa karşı tara. ikabelede batunuyor ve *dliyeye düşüyor, / İep bir meseleyi ilmi Alarımızı, bu kötü neti- ık istiyorsak, müna» Bristizimiz mevzmları ü- İç Mihiyetie konusahilerek. » İntihap edelim, Suat Derviş 4 bu yolda HAVACILIK 2 cal v t i Türk havacıları bir törende - Başvekil gene uçuculara fitifetin bulunurken HABER — Akşam postası Türk Havacılığında Bir inkişaf hamlesi, ve bu hamleyi - doğuran enerji kaynağı Avrupa mneleketlerinde tay . İnkişafını Güşünen ve yapane! milletlerin bavu sanayiine bel bağuyarak, orlarir Gömertliğine güvenmenin pek de hayırlı bir retice vermiyeceğini Kestirenler, kendi topraklarında bir hava endüstrisinin kurulması yolunda ekli teşebbüslere giriş - misler, milli sermayenin Kifayet - ecnebi firmaların menfaat : başlıca maniler arasında çarptıkça da yebaner fahri. alarının imtiyazlar alimda kurul. mağına gönülleri isleye isteye ra, uı olmuşlardır. Bu surette ulak a, larak göze çarpan teşebbüsleri za. yareei İ mania milli bir endüstri haline sok- cevap şu olüs | mağu çalışmışlardır. KA 26 « sal olark, Çekoslovak, Polonya ve ufak Baltık devletlerimden bir üd tanesini göstermek imkânları vardır, Bunlar başlangıçta biraz da yabener eline bırakmağa mecbur kaldıkları snnaylini zamanla be « »imsemiğler ve son günlere kadar öz malları olarak kullanmağı mu yi olmuşlarüir. Türk havacılığa da bu eşit teşebbüsler daha bundan on beş, yirmi yıl önce basgöstermiş, fa kat cömert menfaatlere mukabil, kısır hasılslar vermek istidadmı zösterdiğinden esaslı olarak kurul arından önce bundan vazgeçil, işti, Clmburiyotin istikbali ol - duğu gihi gören nlifuz nazar sahi» i Türk havacılığınm v mevcudiyetini mili teşebbiislerin koruya cağma İnanmışlırdır. Memleket iserilerinde 'Dürk işçisinin alın te, na gelecek bir Bir raotör fabri Cc kaldığını düşünmeden çok » hanı maddenin ve mütehas el nm yetiştirilmesine Veri. ecek ehemmiyet gelmekteydi. Yıl lardır, bazcı mkteplerinde ihti. sas almak, doklora vermek azmi, İğ gençleri didindirip, durduk. Bu zaman zarfında bütün düşüncemiz, Türk gençliğinin yetiştirilmesi ve ket müdafaası lüzumu © lan allâklarn en iyilerin seçp satm almaktı, Bu arada Türk ço, cuğunuf uçuculuğu karş! olan söy gisini kamçılamak, havalarımizır ihtiyacı olan bire karşı, or gönül - lünün koşup gelmesini hazırlamak aa ihmal edilmedi. Daha dün neşredilen bazı rakanı iara hazarın altı aylık bir faaliyet yörenin mana A. ŞARKLI| devresine gençliğin uç hamlesini gözlerimiz bütün açıklığı ile gördü Bakım, bü rakamlar ne genis mâ - dalar ifade ediyor, “Son altı ay içinde 19.124 tay. Yüre uçuşu, 18710 pilânör uçuşu, iayvyarelenden 1,352 paraşütle at. İayes, kulelerden 11024 atlayış va, pılmıştır."* Türk Hava Kurumunun raporun dan alman bu rakamlar kangısında ulak tefek ve kayma lüzum görü. temiyecek. ehemmiyetsiz ârızalar istisna edilirse, tek ehemmiyeti kazanım kaydedilmemiş bulunması, salışmanın ve mesaldeki tatiz di - dinmenin o kıymetini gösterecek; meydana vuracak en büyük bir ö. cödür, Binlerce Türk gencinin gönüğü Nave, ordumuza koşması denebilir #İ, Avrupa hava sanaytinin bin de» Sil, on binlerce satıh almacak tay. Yare ilede karşılanamıyacak bir “ap ve bollukta olacağını daha simdiden © göstermektedir, İşte Türk havacrlığında bir inkişaf bam tesi olabilecek eu büyük ihtiyacın motör ve tayyare fsbrikalarını kurmaktır, Bu hamleyi doğuran re bebi uzaklarda, memleketlerin ha. vacılık hücumları karşısında düş - vükleri korkunç âkibetleri gözo - süne bulundurmaktan ziyade, çok İaha yakmlarda aramanın doğrulu. Buna kaniiz, Bu sebep ve enerji kaynağı dn muhakkak ki, Türk gencinin uçmak davaamdaki teha “idir, Türk çocuğunum memleket müdafaasmdaki fedakirlığıdır. Bu *toğrak evlâdinm yine toprağı ü Yerindeki vofakârlığıdır. Türk hararılığınm inkişaf ham- lesi, gençliğin enerjisinden kaynı Yarak taşarken, dünya ölçüsünde ön satlamla bir hava endüstrisinin ilk ağızda kurulmasını ve ilk se - ride yabaricı milletlerin birinci si. nif silâhlarma meydan okuyacak vasitaların hazırlanmasını dilemek | Gülümsedi de bu odanm ses al, i çök olacak" Sok kızmıştı İp lalama! Hizmetçi par. kii Baykırdı, Ben bu oda çendenberi şatoda bir. “or! İyi Börns) bu hakaretin düdaklarmı Isırdı, güç Zaptediyordu, fakat “1. gene sakin olmaya m benden ne bi Kğpürmüştü bile; al. ür savurdu: : istiyorsun? Sana m Söyle ne oluyor! istiyor. (Cenni) daha giyade sakinleş. mişti: Hizmet olarak ne emreder. seniz yaparım fakat bunun hari, çinde emirlerinizin hükmü yok. tur! z — Ah sizden ne kadar nefret ediyorum, — Sizden, hepinizden. bir bir elime geçseniz, (Cenni) gülümsedi: #min olahilirsiniz, biz de sizin için aynı hissi besliyoruz. Madam sesini çıkarmadı, — Kitaplarımr da aşağıda W nutmuşum, ne zaman oraya dö. neceğim, (Cenni) içinden bir kahkaha altı, Hakikati bilse bu kadınm nasil delireceğini düşündü, fokat başboğazlığı sevmezdi: o * —Bu tamir başladı dedi, bacalar tıkanmış yarın ak, sam herhalde orada olursünuz, Kadının yüzüne rahatlık gel misti, Gözlerini (Cenni Bröns) e dikti: — Niçin bende nefret edi. yorsunuz, ben de vatanım için calıştım, — Bunun müküfstını herhal, de biz verecek değiliz! - Peki beni niye sevmiyorsu. nuz, Beni daha serbest bıraka maz nirsinız? — Daha ne istiyorsunuz? Sizi Umanyaya mı gönderelim? — Ne olur? , 7 Ne ölura dayansaydi şimdi biz harpte olmazdık, ne olurdu N Almanlara ait olsaydı! Ne olurdu değil mi? da aleni ilk defa gülerken gör, — Helhet bir gün bü menhus hayatan kurtulacağım o zaman Yapacazımı ben bilirim dedi, ik etmeyin bizde bil. mesek bile tahmin ederiz; İşte onun İçin sizi bu. altın kafeste tutuyoruz, — Peki sizinle niye geçinemi yoruz matmazel? de mubukkuk ki inmafsmlık olacak - tır, Mektep tayyurelerinde kullanıla bilecek ufak motörler inşası temin edilince, bu motörlerden memleket kava yollarının, bazi afak harp iayyarelerinin ihtiyaçları da karşi» inanmış olacaktır, Ancak, dünya tay yareciliğinin bombardıman ve av. cılıkta bin beygir kuvvetindeki inc. törlerin üstüne doğru bir hırs ile ilerlediği dügünllürse, bu fsbrika yı âaha büyüğü takip edecektir. Ham maddenin memleket içinde temin edilebileceği kanmati kuve etlidir, Çünkü, her tarafta gizli ir define bulunan topraklarımız son Seneler zarfmda elemmeğe baş lanmış ve tayyarecilikte kullanılan birçok madenler bulunmuştur. İş bunların sadece istihsal kud. vetlerini artırarak, harice vermek ten ziyade milli endüstrimizde her. cıyacak tarâfma kalmış bulunuyor. Bilhasan mektep tayyarelerinin bi rağ da ahşap inşaata ihliym; gös - termesi, orman servetinden azami wtifadenin yapılacağını müjdele mektedir ki bu da yürümüzü gül. dürecek neticedir. Fsaslı olarak hava #aneyilnin. Yuruluşu, daha ziyade teknik bü - rolarm teşkilâtlandırılmasna baf- "wdir. Bugüne kadır memlekette birkaç kişinin teşebbüsile tayyare. ler “yapılmış Ve bü tayyarelörden bazıları da Avrupaya gönderilerek tecrübe ve tetkiklere tâbi tutul - müuşlardı. Fekat hiçbirinin randma ni bir teknik büronun incelemesine bel bağlamamışlır, Ancak bir ka, mat ve bir motörün mutlak suretle uçabileceği nazariyesine dayanın kalmıştır, diyebiliriz. Memlekette havacılık sanayii alin kurulusundan önce bir #erodi. namik tüneli ve teferrilatını kur « wak yoluna baş vuran Türk Hava Kurumunun bu teşebbüsü, motör ve İayyare atelyelerini kurmaktan daha geniş ölçüde mânalar sakla . maktadır, Ve katiyetle diyebiliriz ki, memleketteki bu kalkınma sağ lem temelli ve mutlak verimli ola» cak bir kaliteye sahiptir, Türk havacılığının bu ink'aaf hamlesini istikbalin daha müref feh ve daha mesw Türkiyesi için millete ait olduğunu takdir edi . yoruz, İİ (Cenni) şaşırmıştı, bu tatlı muamelenin sonu mereye çıka. cak diye düşünüyordu, hiç boz“ raadı cevap verdi: — Eğer küfür etmeseydiniz, bana fena muamele etmeseydi, niz ben de sizinle iyi geçinirdim, Kadın-icini çekti: — Evet Matmazel hâaklısmız fakst bir de bana bükm, kaç s6 nedir insan yüzü görmedim gü. bah değil mi bana? (Cenni) bu kadına baktı, hay- retten kendini alamadı: Ne ki dar güzeldi, gözleri, gözleri, İçinde birden bir muhabbet duy, du, Nihayet bu kadına da günah değil miydi? Sordu: — Eğer İsterseniz ara sira 8i- inle iskambil, satranç filân oy- nıyalım, birez eğlenirsiniz! — kkür ederim, sizin te, miz bir kalbe sahip olduğunuzu zaten tahmin ediyordum, İnsan. Jar işte böyle ne yapalım, Bazı hayatlar doğarken batıyor, Be nim alnıma da bu yazılmış mek lâzım, fakat insanın bunu vermesi çok güç,. i) yutkundu: - Peki bu işe niçin atıldınız? Tecessüsler: Saniyede yüz Yıldırım hâdisesini izah ediyor Nasıl şimşek çakıyor ilim Yıldırım nerelere düşer nasıl korunmalı 7. Kırlangıcların uğuru bere- den geliyor?-Yıldırımın ne iaydası var? İçimizde, koca adam olmalarına rağmen yıldırımdan, gök gürülü- sinden korkanlar az mı? Hükiksten, ihtanları ilk korku- tan tabiat kuvveti güphi şek, yıldırım ve gök gürü muştur, Beki Yunanların türlü tirli ilihları arasmda bir de Tor vard: ki, bugün fennin yıldırım isah ctüğini duyan ya jtiraz eder, yahut Allahkktan istifasını verir, Bunumla beraber, şunu da itiraf etmek lâzen ki, bugünkü ilim, fen m hâğiselesini tamamla izah y Yar İznin de bu sahadâki bilgisi bizim yıldırm hakkındak! malümatımızdan fazla değil: Yudırım, bulutlarla arz arasında. Mir elektrik geçme O hâdisesidir. Fazla miktarda elektrikle dolu o lan bir bulut, ondaki elektejkle birleşecek cereyanı havi bir arazi- ye gelince boşalır ve müthiş bir gürültü kopar, yıldırım düşer, Bulutlarda — elektrik cereyan nereden olur, diyeceksiniz, İlmin imkıns göre, bulutlardaki baya cereyanı Su serrelerinin dilsmesi. pe mani olmuyor ve bu bir araya toplanan Sular menfi elektrik eç- anı hasil ediyorlar, Fazla mik. darda yere yaklaşıp yağmur şek- dökülünce arkalarında bir müsbet elektrik cereyanı bırakı. yorlar ki bu da, toprağın menfi ce- reyani 8 birleşerek elektrik ha- sıl oluyor. O halde yıldırın . hâdisesi mu Hakkak bulutlu arz arasında öle. e olması lâzım, Fakat aksi de oluyor. yani bu ii bulut ara- betti sync bulutun içinde, de şimşek çakar, yıldırım hislijsezi olur, Bu Has oluyor” İki bulut arasındaki yıldırım hâ. digçai bımlardan birinin zeüsbet, birinin menfi cereyan taşımaların. dan ileri gelmektedir, Aynı bulut- ta busule gelen yıldırım hâdisesi- nj de pelutun bir tarafında müs. bet, bir a <ereyan dune İle izah yoruz. ei itiraz edebilirsiniz: Madeseki yağar yağması ile, bulutun boşalan Buyu arkada müs bet elektiri cereyanı bırakıyordu, nasıl oluyor da bazı bulutta, hatti bulutun diğer tarafinda menfi ce. reyan bulunuyor?. “Alimler bunu güneşin ultraviyo- let şunlarının tesiri İle izah edi. yorlar, Lâboratuvarlarda yapılan tecrübeler göstermistir ki ultravi yolet şunlar havaynesiminin elek. trik kudretini artırır, elektrik do- Iu mojeküller husule getirir ve bunlar menfi Ve müsbet kutuplar, da toplanırlar. “* Süneşin bu Şualar, bulutlarda da yarı müsbet, yarısı menfi çe- reyanla iki kutup Meydana getir. ktedir. Mn Alimler daha ileri gidi yorlâr:; Havada bu züsbot ve men. Gi elektrik cereyanları toplanması için bulutlara ân ihtiyaç olmadığı: pı iddin ediyorlar. Bu saziriyeye ame — Bunu ben de ihgan bazan €suyor,. Kadının gözlerinin altı simsi, yah olmüstu Ve bu ona çok ya. kışmıştı, dudaklarını büktü: — Yeniden doğmayı o kadar isterdim ki, (Cenni Börns) neredeyse ağ. şacağını hisse i ir istedi: kısa kesip bilmiyorum, konusu, Tü b li, Kadının yüzü güldü, (Cenni) gin başımı okgadı: — Çok tesekkiir ederim!, Genç haz kâpiya yürüdü, tam çıkacaktı, (Madam Vilyam) dur durdu. p — Sizden ufak bir ricam var! Lütfen çamaşırcınn getirdiği mendillerimi bana verir misiniz? «(Cenni) bir anda kıpkırmızı oluverdi: — Getiri ğ mendil bulam yınca sağlamadan Allah rahatlık versin Kadın yaksın bırakmadı: — Matmazel akyı bırakın; beni gene kırmayın. geliriverin onları! miss Li göre, yıldırım sade bulutlarla &rz ursamda değil, aynı zamanda hava molekülleri ie arz arasında olahi- len bir elekirik geçme (o hüdisesi- dir, Hukisa: Yıldırım ve şimşek İ- min henüz pek etraflı bir gekilde imh edemediği bir hâdinedir, Fa- kat, biliyor musunuz, siz bunları okurken dünyada ve kadar şimgek çaktı, yıldırım düştü ve gök gür. tedi? Âlimler, bunu da hesap etmiş ler: Dünyada vasat! olarak dakij- kada 6 bin, yani saniyede 100 gim- şek çakmaktadır, Bir günde vulku- bulan yıldırımlı, simsekli fırtana- ların da sayısı 435 bin kadardır, Şüphesiz bunların hepsini duyma» yız, Fakat, bizden çok hassas © lan radyo makinemizin ber yıldı. ram çakişts, âdeta korkudan yüre- Zi oynamış gibi, sesine arıza gelir, parazit çıkarır. Bununla beraber, radyonuzun işaret ettiği gök gürültüsünden yıl dırmmın yakmlara düştüğünü zan- netmeyin. O anda burada olduğu gibi İngillerede, Amerikada, Hint- te, Çinde de radyoları sesi titre. miştir, Hattâ töcrübe ile anlagıld- ğina göre, Hindistan ormanlarına düşen bir yıldırım dünyadaki bü- tün radyo makinelerine tesir et- mektedir, ' Bazi geceler, yağmurdan Sonra Pencerenizin önünde oturup kâ. rablıkta dışarı bakarken uzaktan simgek çaktığnı görürsünüz. Bu, karanlığı birdenbire yaran ke?kin bir işik çizgisidir, Ne çabuk geçer! Fakat, şimşeğin çakıp sönme si rati sisin zannettiğiniz kadar kısa bir zaman. Fakat, Alman mühendislerinin ieat-ettikleri ve “zaman: uzatma Aleti,, ismi verilca âletie hir şim. seğin yanıp sönüşünü tam İki daki ka seyretmek kabildir Bu âlet, saniyede resim alabilen. bir nevi fotoğraf, daha doğrusu, sinema (makinesi. dir. Fakat, aldığı resimleri bir be- yaz perde üzerine gayet yavas ya- vaş aksettirir, İste bu “zamanı uzatma âleti,, ile alman şimşek hüdisesinin fik mini seyrettiğimiz zaman görüyo- Tuz ki, şimşek hiç de bizim bildiği miz gibi zikzak şeklinde bir hat takip etmiyor, Şimşek çaktığı za man evvelâ yukardan aşağı ve şakuli bir cizgi görülüyor, Bu, bu- lutla ars arasındaki ilk temastır, Ondan sonra, kökü bulutta olmak Üzere, karmakarışık ve sik dell bir ağa; teşekkül ediyor. Bunlar, simşeğin yerde nereye dügeceğini arayan kollarıdır, Nihayet, kendi. sini en fazla çekecek, elektrikli bir yer buluyor ve oraya düşüyor, İş- te, bizim gözümüzle gördüğümüz şimşek hâdisesi bu son safhadır. Yıldırım nereye düşer? Halk arasmda da mülüm oldu. Zu gibi, yıldırım en fazla ağaçlara ve ağaçlık yerlere dişer, Onun için, yıldırımlı havalarda yağmur- dan sakmmak makândile ağaçların altıma kaçmak çok tehlikelidir. Fakat, yıldırımın nerelere düş- tüğünü daha iyi bilenler bilâkis bazı ağaçların yanma kaçmağı da ha muvafık bulurlar, Bunlar bil. bassa meyva ağaçları, çam ve gül fidanlarıdır. (Bilâkis, (o yıldırımlı havalarda bu gibi ağaçların Yetiş mwediği verlerden kaçmak lâzım dır. p Neden? Çünkü, eskidenberi ku Yyucuların bildiği bir hakikati bu zün ilimde kabul ve teslim etmiş bulunuyor: Yuldırm, netede Yer eltmda su bulunuyorsa ekseriya o- raya diger. Halbuki, ekseri mey- va ağaçları, çam ve güle, altında su tabakası bulunan topraklarda tesadif edilmez, Bilâkis, bu ağuç- iarın yetiştiği yerlerde yeraltı su cöreyan veya tabakası yok de mektir. Bizim adalardaki çam bolluğuna mukabil su bulunmaması da bunu göstermiyor Mu” Demek ki ada- dakiler, sık ağaçlı bir yerde otur. İ malarma rağmen, yıldırım tehlike İ sinden oldukça uzak bulunuyorlar. a uğaşlık yerlere yıl. dânım düştüğü her zaman için doğ ri değildir. Yalnız, ağaçlık yerle. ne yudu eğer o yerin altındır su gerivorsa dilşer, (Devamı 5 neide) cn bialerse

Bu sayıdan diğer sayfalar: