9 Eylül 1942 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 4

9 Eylül 1942 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kazık havası ? “Buzünlerde en çok kullanılan kelime hanaisidir?, diye bir anki açılacak olsa, herkes şu cevabı verecektir: Vurguncu!. Vurguncu, cemiyetin içinde her zaman mevcut olan bir mahluk.ji tur, Normal znmanlarda, soğuk günlerde, çöreklenen yılanlar gibi, ki: rılıp büzülürler, meveudiyetlerini göstermezler. Fakal, oflalık bıra» karışıp, nâzik zamanlar gelip çattımı, bunlar, süneş görmüş Kobralar gibi yuvalarından çıkarlar, faaliyete” geçerler. İplik gibi İnce, faksı müthiş zehirli dillerini, cemiyetin bünyesinde gezdirerek, sarınlarını doyurmağa, cemiyetin o kanını emmeğe başlarlar. Bunlar) için memleket aşkı, nedir bilmezler. Bildikle, mak! Halk, “vurgüncu,, kelimesi hak kında ne diyor ? sevgisi, millet gayreti yoktur, Böyle şeyler) y şudur: Kasalarını ve keselerini doldu” Bu söz hak kında fikri nedir?., Öledenderi bunu anlamayı merak edi; ordum. İşe. evvelâ bizim malbaadan başladım, ilk sorgumu edip ve mütefekk dostum Sadri Eertema sordum: — “Vurgun,, kelimesi hakkında fikrin medir?. Bu lâfı, adlandır nik lüzumagelss ona ne isim verirsin? Sadri Erlem, (Vakit) ve (Son dakika) için yazacağı makaleleri mevzuunu avlörnak için. ajans bültenlerini arasında $u cevabı verdi! — İngiliz yakısı! Öteden, bizin gezetenin yazi irieri müdürü, karıştırırken, kaşla gür Yekta Rağıp atıldı” — Ustad, dedi, şuna Jâpa desek daha iyi değil mi?. İkisi de iş, gelir! Genç ve zeki maklarile tarayarak: — İğneli fıçı! dedi, Birkac muharrir arkadaş:; esloktaşım Kadri Kayabul, gür(!) saçlarını pür. — Ucuzlamış mevzu! dediler. yaşa İslihbarat işlerinde çolışan arkadaşlar d& su cevabı verdiler: — Muya tatmuş bir mevzu! Natbsadan çıklım, öleye beriye baş vurdum, muhtelif meslekler. de birçok kişilerle konuştum, Aldığım cevapları olduğu gibi yazı. yorum :, Tüççera göre: Her gün çıkan büyük ikramiye! Kahveciye göre. Telve! Sütçüye göre: Terkos gölü! Kasaba göre: Dünyanın şenliği! Bakkala göre: Bal peteği! Sebzevalçiye göre: Alacak defterinin imhası! Ekmekçiye göre: Hesap kesmek! Kunduracıya göre: Kâr kapısı! Halka göre: Bilemedik, kaldır vur) Fıkaralara göre: Karakoncu'ds, Gulyabani ve #lüm: Zenginlere göre: Viz! Çalğılı gazino sahiplerine göre: Kazık havası! Ev sahiplerine göre: Muvazaalı kontrat! Öyle bir kananu siikna tarhü tanzim eylekim, Muctrin, müstesirin birden okunsun canına! #elemenk kıraliçesi Vilhelm As merika oparlâmenlesu okuzurunda Hollanda siyasetinin ana çizgilerini anlatan bir nuluk söyledi. Felemenk kırmliçesi oAmerika o parlâmentosu huzurunda söz söyleyen üçüncü yabancıdır. Bu suretle eskiden âdet olmayan bir hâdise yavaş yavaş an'aneleşiyor. Bu an'anehi; rpten sonra da devam edip elmiyeceği simdiden kestirilemez, Fakat Ame rikan mümessillerinin misler Gör. çile yahut. Yunanistan kıraliyle doğrudan doğruya temas elmesi berhalde faydalı ve enteresan bir şeyidir. Hariciye nasırlırımn parlkmen- toğaki nutukları ve bunu Iekip e den münakaşalar biç de canlı şey» Jer değildir. Çünkü bunlar evvelce enciimenlerrlde | gizli toplantılarda düşünülen taşınılan, inceden iner ye karar verilen şeylerin bir tek, rarıdır. Bir pariâmenleda ası! ka rası encümenler verir, Halbuki bir cenebi devlet adamı sözlerini bü şekil hazırlanmalara İizum göstere rücden sövliyeceği için dösünceler aha canlırdaha samimi olur, relerdir. ra ölünün odauna sitmek oldu, | Avukat, Dana, 11 — Dar, Ç, Bedir. Bu adam sunline kapımın kr (Devamı İz sre İİİ ELE Hafif, marin fskat dayanikli: kaburgaları, esan, biçimli güverte” si, yarı açılmış kelebek kanatla. rm andırın beyar yelkenleriyle ufkun rsik ve Perk dolu gemini & zerinde tatlı ve güzel bir gölge balinde çizilmişti, Sülün sabahın bu tatlı zamanın de bütün ihtisamiyle kendini gö” teriyerdu. Genc, hu manzara kar. #mds büyük bir meserret hisse” derek gülümsedi, Birdenbire güne sin süslediği muhit ve gemiyi tek» sary etti ona bu vapur di- Zer gemiler gibi demir ve tahta. Bu yat oha İpek yelkenli, gümüş ve ,sirma iletir bir masal gemisi Şeklinde görünüyordu. İçini çekerek fısıldadı. -— Ne güze! bir gemi!.. Gemisi, tasdikkâr bir tavırla Sevap verdi: — Evet, gürel, ine, dilber bir Ağaçların suya ihtiyacı, derecede değildir. Sanüberiye f. Tiyesinden olan (ağaçlar, yupral ağaçlara nazaran daha az suya #iul” taçtırlar? Çamların bir nevi, günde, 9 İlire suya ihtiyaç göslerirken dr | ğer bir nevi 17 litre isterler. Kara Haç 85 Wire su İle doyarken dişbi- dak 97 Hire suya muhlaçtır, Alaska yarımadasında tayyare Simali Amerikanın şimali gerbie sinde ve Kanadanın yukarısında bu- Tinan Alaska yarımadası, 1,520,000 kilomefre murabbaı, yani Türkiye nin iki misli büyüklükle bir yer olduğu halde nüfusu 55,000 kişidir. Burası, vaktiyle Rusyaya ait İkem; Birleşik devletler o Atterikası tarır fından satın alındı. Maltırınıza, bü şimal kutbuna yakın o meleketie, ren geyiklerimden Başka nakil vas sıtası olmadığı gelir. Çok aldanırsı- mı; çünkü burada, fayyare o ka- dar çoklur ki, her şey onunla naks| lolunur, Kışta bile, iş gören, tayyu- sir... Fakat, neaba,, Bizim bayia konuşmak mi?,, Sualin neticesini dahn ilk keli * melerden anlıyan delikanlı kibar vi tavırla bahriyelinin sözünü kes -— Ban Sabri Pekin hususi kâ- vi riyeli > delikaniya bu dola daha ziynle dikkatle baki. Bu kısa tefök ve müşahede netice * sinde tançlasmış çehresinin yavar- lak kırısıklıkları arasmdaki kü » çük gözleri Sünsse tutulmuş ayna lar gibi zeki bir tebes- sim bu çehrryi aydınlattı. Ve sen bir sesle sordu: — Çok âlâ, öyleyse benden bir beklediğiniz mi var? Delikanlı, büyük hir tereddüt i» çinde bir cümleye başladı. Ardın, getiremeyince başka birine ssril | dı. Onu da tamzmlıyamadı ve 9 bayet gözlerini yere indirerek: — Sizden büyük bir lütuf ist yebeğim, Dün heniz bay Sabri Pek'in seyahati müdületince Len - dJisite beraber bulunacağını san - rüyamda, Bu hususa dair yerli - cw bir kararmaz yoktu, Makat ÇİFTE CİNAYET 3 ikineiteşin 1891 günü çıkan şüzeteler Parislileri heyecana dur şürdü, Çok cüretli bir tarzda bir js cinayet hai hassa ölüler den birisinin yüksek snıla men - sup oluşu bu meseleyi günün en i wühlm vakası haline soktu, 4 Sör İteşrin günü akşam Üzeri madam İn baron Delar, Tampli sokağında İZ numaralı apartmanında öldü - | rülmüş, ve hizmetçisi Delfin Habr * boğazı yarı kesilmiş olduğu halde | ölümden bir o mucire ile yakayı * kurtarmıştı, 70 yaşında bir kadın olan ma - dam Delar birinci katta geniş bir dajre işgal ediyordu, Kadm bu dnirele Mart aymdanberi Marbi' Ye nezaretinde yüksek bir memur ulan oğlu ve 50 yasmdaki hizme” yisi ile beraber oturuyordu, 4 Sontesrin "günü saat tam 5 te teyrek varken (polis Şarl Jublo i Tampi bulvarında nöbet bekliyor İ du, Göğsünde lejyon Donör nişa - * sum seridi bulunan ihtiyar Ve kis bar bir bay yanıma yaklaştı ve tit İrek bir sesle: * — Çabuk, dedi, 47 numaraya gidiniz. Adam öldürdüler, Polis derhal 47 numaraya git * ti, Binanm avlusunda birtakım in sanlar bir kadının otrafında top - lapmıslardı, Bir iskemleye otur « muş olan bu kadınm boğazı yarı ! yarıya kesikti, Ve yaradan boyu » un kan akıyordu, Fakat kadın dur madan kanayan bu müthis yara * ya rağmen birkaç kelime söyliye * bildi: — Öteberi almak ürere dısarr ya çıkmış eve dönüyordum. Tanı » wadığım bir adam üzerime atıldı, | beni devirdi ve koyun boğazlar gi Li boğuzludı, Sowra kaçtı, Yerim. , den kalktım, yemek odasının pen <etesimi actım, avlu » dan geçen katili göstererek yar » | dım İstedim, Kaptı, kirnelardan birisinin i uşağı ve buska bir kiracı ilk kata E | çıkmışlardı. Polis de onların srka- #adan gitti, Yemek salonunu geç ti, ik odaya girdi ve dehyet- Is geri çekildi, Yatağın boyunca bir kadm kan © dalgası icersinde be' kemiğinin ilk kısımı hile zedelemisti, Ölü - nün boynunda bir altin kordon ve mavj taşlı bir gümüs madalyon vardı, Polis memurunan yanında durdu- gu ceset oğlonun yatak odasmda öldürülen baron Delarm cesedi di. Bu variyet #carsrında li derhal komisere haber verdi. Fa - “kat daha vaka yerinden ayrılma dan evvel) kapıcı Mason yemek © dasında baldağu Üzeri kanlı bir bıçağı pole uzattr. Bu «yah sap- M bir mutfak biçağıydı. 20 santim boyunda sivri ve keskin bir bı - çak, GENÇ, ZAYIF BİR BAY Müidise yerine £elon komiserin ist hirmetçi Katlmı dinlemek, son. p HABER — Akşam Postası | “Tarihin büyük davaları Tampl Cinayeti ulvarı Toplayan: Muzaffer ESEN Tüzmetçi kadın inleye inleye ba * şından geçenleri bir defa da komi sere anlattı: Bu akşam saat 4 Üü çeyrek £ete öteberi almak Üzere çarsıya gittiğim vakit hanım yalnmdı. 25 dakika sonra döndüm, Arka mer divenden çıktım, ve ksa bir za * men mutfakla kalarak ayakikabıla runı çıkardım, sonra lâmbayı yak- mak üzere yemek odasına gittim, Bentiz lâmbayı almıştım Ki sık gi- yirmiş ve başında silindir şapka bulunan genc, zayıf bir bay maa - öamm oğlunun odasmdan çıktı, Elinde bir bıçak vardı, Sordum: i#stiyorsunuz?,, mırıldandı: hiç..., Sonra başka bir sey söy- ördi, Maykrrdım, çırpındım, fakat İ yere yıkılmıstım, herif bir eliyle &ğımüu tutuyor, diğer eliyle srka* dan boğazımı kesmeye çahalıyor - dn. Bereket Ovemin ki b. | | Haher'in bulmacası < 12 3 445.6 57.8 9.1011 GELELLLLEEİ Lİ İİ 4 Soldan soğa? 1 — Tehdit o edilmek, 2— Bir retik, çok değil, urapça “yorgunluk, 9 Yeni Türkçede (raha 4 — Kısa bir zamanın lersi, para dolabı, soru edatı, 5 —- Alfabeden iki harf yanyana, «lfabede bir harfin oku- nuşu, 6 — Bir sözün mubhselifini söylemek, boğazdan çıkan şey, 7 — Bir emir, arapca (lâtuf) 8 — Geniş lik, şüphe, arapça (su), 9 — Ahâ, bir şeye tıpatıp benzer şekilde İf... Bir spor tabiri, eski alfabede bir harfin okunuşu, 11 — Bir kadın ismi, valide, f Yukarıdan oşağı: 1 — Nerşey onun içine konur. şikâyeti, 2 Dir oâmiralimizin soyadı, bir emir, 3 — İmal ediş, te 4 -- Bir emir, bozukluk Yakın değil, bir emir, 6 — Söz ile, 7 Bir musiki #leti, alfabede bir harfin okunuşu, Yunanistanda va samış eski Türklerin reisleri, & — Nota, küçük çocuk, 9 — Spor mi- sabakası, reis? 10 İran dilinde (su) hayvanatın sırtına konan bir şev, İİ — Neşeli, bir emir, Dünkü bulmacarmızı halli: 2. Aylan, Irak, 4 — Aş Akaju, 5 — Gurur, 6 — Ekin, Yular, 7 e k, Yutulan, &, 8 — Erat, Map, Fa, 9 —. Akar, Mak, 10 -— çak elinden düştü, Beni öldü mü sandı? Korktu mu? Yoksa evde yapacak başka işi mi Knlmamışta? Bunu kestiremiyorum, fakat git * ti, Nefesimi tutuyor, inlememeye çalışıyordum, Kapınm açıldığını, kapandığını işittim, merdivenler'- de ayak sesleri oklu, Bütün kuv * vetimi, toplayarak pencereye git - tim, pencereyi actun Ve hayki : “Adam öldürüyorlar, Ş sin,,, z Beni işitmisler, fakat sözlerimi anlamamışlardı. Katii ağır ağır ludan gidiyordu, Tekrar haykır * alım; “Katili tutun, beni boğazia” dı.,, Fakat hiç kimse müdahale & demeden herif sokak kapısından lemeden tizerime | atıldı, kolumu | sıktı. tatta ve bıçağını boğazma, yerleş | Ru ifadeyi verdikten sonra Del din Huvr Sön Luj hastanesine nek Yolundu, Karlının doğazında han * çere hizasında beş santim boyun da derin bir yara vardı, Arka ta” rafta ise ö veya 6 bıçak darbesin- den husule gelmiş daha büyük bir yarn bulanayordu. Bel kemiğinin etrafını saran etler de kesilmiş - Madam la baron Deların hiç - imetçisinin bu yaradan sonra Ya * şıyabilmesi ancak çok sağlam olan bünyesi sayesindedir. Bu sağlam kadın 34 hafta sonra ayağa kalk .. bulunuyordu, Bu tarihte Fransız polisinin er rinde telofon olmadığı cihetle ko- miser uzum bir telzrafin cumhuri- yet müddelumumisini vakadan ha berdar etti, Bundan biraz evvel da harbiye nezaretinin bir hademe si zavallr kadmm oğlundan bir mektup getirmisti. Mektupta $u kelimeler vardı: “Anneciğim, “Bu aksam yemeğe gelemiyece- daşlarimi. bermher geçiriyorum, Gece yarma doğru gelirim, Ba- va iyi eğlenceler temenni öperim.,, Makikaten kadınım oğlu çok geç geldi, Vakayı öğrenir öğrenmez yıldırımla vurulmusa döndü, Anne #inin öldüğü apartımanda getele » yemiyeceği için akrahısından me bux Jevölonun #vine gitti. Saat sekizden evvel sorgu hâki- mi Pos> cinayet yerine “eldiği va kit, emniyet Amiri Goran ve bas müfetüş Jom tahkikata baslamış- lardi, Vaka çok karanlık ve çok esrar. İr görünüyordu. Evvelâ hâdiseyi görenlerin ifa- deeri toplandı, Saat 4,5 « doğru kamet yerini kızı Anfuanete bırakarak miişte » rilerden kira toplamaya gitmis * (, Bu «rada silindir şapkası e » 5nie blunan bir bay kapıcıya müracaat cderek barın ( Delarm dniresini sormusta, Bu 25. 90 yaşlarımda kısa boy- lu, zayıf vtizlü, solgun, kara br * yıklı, dik yalınlı, koyu mavi par * dösülü, gri pantalonin, köpek de- risi #d'venli, kihar tevwrir hir dardı. Bir e'inde hir evrak çan - tası, öteki elinde de bir semsiye vardı, iiyerek gönderecek Uesri mahiyeti balz olmuyso iâaları parasız neşrolumur,) Evlenme teklifleri? * Yaş 32, boy 1.18, kilo 78, temizkalp) remzine müracaat, İş ve işçi arıyanlar # Haya'ta kimsesi ba çalışmak mecburiyetinde kalan yaşlarmda fik tabsitini bitirmiş orta taheliini firmal edememiş ve yeni türkçeyi melkemmel yazan bir bayan yirmi beş bir muaşla herhangi bir yerde Ç mak İstiyor. (A.E) remsine enat, Müteferrik: # 5.8 odalı, kalöriferi veya satmak İstiyenlerin istedikleri dürbinin evsatmı (Dürbin), bildirmeleri, Aldırınıza kadar ve sant 17 den sonra tarı, dAteş 6) (A,G.) (BP) € ; (ENB) (E.DK,) (deni kadm)(ö (Kaynak) © (Kercin) Odds | İİ 40) Gnhide) o (Okur) ÇE) (SA) (Semimi Çömlaesi; ) (viedan) 5) 4 i Satılık yemek sobası Lökanislar için çok elverişli — “İ kullanışlı. hem taşkömür hem zi la kulanılır, 1,80 boy ve 1,10 eğ” * 8 gözlü. sıcak su ve fırın bulunan bir yemek Sobası tır. İsteyenlerin Vakıt matbaasıf Orhan Temele müracatlar ——— zı Su cevabı vermişti: -—— Birinci katta, selda, Avi bakar, Adam teşekktir etmis ve merdivenleri çıkmıştı, Bu adam şal'ba katları mış olacaktı, Çünkü birinei durmamış, ikinci kata kadar mıs ve bu katta oturan Hofmanın kapısı varmuşta, dam Hofmanm hizmetçisi Beri kapıyı açmıs ve aralarm. &ısa konuşma geçmişti: — Madam Dslar evdeler — Madam Dalar mı? yorum, z —İTanmmıyor musunuz? Kil bana birinci katta, soldaki - olduğunu söyledi, — Yanılmısımız, burası kattır, Silindir sapkali adam sonra merdivenleri inmisti, Şareli gari bulan Lina Beri katta madam Delarm kaps #ncaya kadar daire kapısını Pamamıstı. “DYUNGAK DEĞİLDİR - 60 bilâhıre vaziyet değişti, 'sler zam wettiğimden büsbütün başka bir sekil aldı. Zavallı çocuk burada da büyüt bir tereddüt içinde kak dı, Bin müşkülütla heyecanma ga- lebe ederek: — Sayın bay Sabri bu seya - batte beraber bulunmamdan mem aün olacaklardır. Diye devam etti. Ona bir sür- priz yapmak ., Ve, Küçük, zeki gözler hAlâ sual s0 ran bir gülüsle parlıyordu. Genç sözünde devam etti: — Düşündüm ki, eğer siz arzu etseniz, benim geyem hâsl olur du, Messlâ öyle zannediyorum ki siz isteseniz bay Sabri olmadan ben Sülüne binebilirim, Enginle - re açıldıktan sonra ortaya çıkma- mm höçbir zatam yoktur ol. mi? Naökleden: Muzaffer ESEN Bahriyeli ellerini kaldırıp indir. di ve: — Sevgili çocuk, dedi, Bu ar - yunuzu yerine £etirmeğe maale - #ef imkân yoktur. Bu kadar garip bir teklifi ser detmekte hiçbir mahzur görmiyen delikanlı, yüzü cevaptan mütecs - sir olarak sordu: — Niçin? — Cinkti sziz yavrum.. çünkü i süvarinin veya gemi sahi- bi olan patronumun bir emri ve » müsaadesj olmadan hiç kimse vapura yolcu sıfatiyle *lmaya salâhiystim — yoktur Yim ki sizin yatta olusunuz patronun sanını sıktı, Bu takdirde bütün mes'uliyet benim üstüme yüklene" cektir, — Ben bay Sabrinin darılmıya. sağından sminim?,.. — — 2? Emin mi - >? Hiç dünşsia herhansi bir şeyden katiyetle enin olmak mümkün müdür? — Öyis olsa bile hu bütün ka buhati Kendi üzerime slarak sizl hiçbir mes'u'jyet altrs'a bırakmır. yacağım, — Evet len Sayet sizin Yatta oluşunuz patrona bos görü - niirse bana darılmadıktan baska belki tesekkür bile slecektir, Fu kut ba sürprizden memnun olmax* 1. Pelikanlının güzel, mavi gözle * ri delin ve biraz pürüzlenen tatlı Ai ahenktar bir sesle cevap ver li. — Eh ne olur savet patron be ni Stemez, yatta bulunusumdan hoslanmazsa istediği zaman beni cıkartmaktan da üciz kalacak de. ğildir ya... İhtiyar #emici bu manzara kar swinda kalbi yumuşıvsrak kabul &ler gibi bir isarette bulundu ve: — Doğru düşliniyorsunuz, de di, Sonrs bu hâdise ratrona pek fe na bir hareket gibide görlin. miyecektir, Haydi yavrum, #el!i olunuz, Bu kadar küçük sey İçin ağlamak İzem değil, kut İsin içinde onu çok” cuk bir Şey olmadığına dair yemin etmeniz Tâsındır. dı ya?.. Meselâ sizi herhangi udetada sahile kafa tutmamanız, kuzo kozu lerine itant etmeniz de Gözlerinde bir ümit ve meşe eşinin parıltıları yanan — Oh, bu hususta kat'iyyen dişeye mahal yok, Dedi, Beni misinde alıkoymak o istemezse hissini iki defa tekrara hacet madan nerede Olursa olsun sıkarım... — Peki o halde, bu senet gibi kabul ediyorum,. erik burada beyhude bem zahmetli, hem de gararlı olabilir, Sizi bir #ürebilirler, Üç çeyrek saat Zine burada bulununuz. Sizi gemiye Buraları bana ait bir iştir, Siz karışmayınız..

Bu sayıdan diğer sayfalar: