12 Mart 1941 Tarihli Halkın Sesi Gazetesi Sayfa 3

12 Mart 1941 tarihli Halkın Sesi Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ş VE HARP ZE Romanı Yarısı bi onikiyi Di apay ulanyor O gece yi za kemi! bir par içersine etik sokağın a in girdikleri sokağın ük Söğsünden akan 8 boylu boyuna Yirmi m hş larım ya- v zayi ilâ yirmi se- ği n arasında genç bir .. a kimseyi gö- i İ da, geli bel kaptan : İbrahim Sıkarken arkasın» : mahzun ba- ley a daha de- ürsiyp : Sen ne iş ya- sd ğa onu “|, « 7” gi vaar van var 5 Evet il Hatta ingi- ve Sırpça lerin delikanl m vvur edeme- “ > Olabi ir ka an, insanlar ai e, mağ — sebebi yım kaptan,. NAMIR ilcer İt era Con Dilin Adar Sg teferrua kaptanın verdiği amma M aşık olduğu A iz güzellik w en kudretli artisti Tracy tile Türkç i jar: 215-430 Tükçe im nleri m ber gününde ilk seanslar ucuz balk e ie Katlar “o: gi 30 kurüş KATİLİ ARIYORUZ! şarabı İçip sigarayı yaktık- tan senra karşısındaki san- dalyaya oturüp anlatacağı sırada gemide bir gürültü du. Kaptan derhal kamara- ni dışarı fırlayıp bağır- — Ne oluyozuz? Bu srgaya sert bir ses cevap verdi — Geminizde bir katil var.. Onu arıyorüz — Lom Palapga komise- — Yanılıyorsunuz okömi- ser. Gemimizde öyle adam yoktur! — Müsaade ederseniz a- rayacağız. Onun buraya girdiğini bize (söyleyenler du. — Peki bulduktan sonra onu bana da gösterin. — Hay hay kap Komiser arkasında alesta duran altı resmi elbiseli po- lise emir verdi. — İki kişi #raştırmıya, dört kişide nezarete geç: kaptan kamarasındayım;ika- tili bulur bulmaz oraya ge- irin.. Komser kamaraya girip, karşısında üstü başı perişan, saçları dağınık adeta bir ha- ishane kaçağına benziyen İbrahimi görünce, derhal göz- leri parladı; ve muvaffakıye- tinden emin bir adam tavri- le kaptana dediki: — Gördünüzmü kaptan? biz uçarı gökte ararken yer- de bulduk " Salim kaptan kaşlarını ça- tarak, bu sözlerden bir şey anlamamış gibi görünüp, kom- serden izahat istedi: — Ne demek istediğinizi açıkça anlatırmı sınız komser? Demek istediğim şu ki, siz bir caniyi koltuğunzuu altında saklamak istiyorunuz. — Mesleğinizin adamı de- ğilsiniz komser.. — Bunu ilk olarak sizden işitiyorum kaptan.. izin alalı gibi »larımda yanılmadığımı ay- rıca söylüyorum. —Sonu var— ÇILGI BU martesi ve P: AZRA YA VEE SR AE ÇAÇAN areşinde Milli vam a NCASINA SEVENL Avrupanın en büyük yarım adasını kaplıyan bu dağlar Tunadan Mataban burnuna kadar 925 ve Otranto boğa- an Karadenize kadar 799 kilometrelik bir sahaya alem olmuştur. Bu yarım ada ekseriyetle dağlıktır. e Karpatların ve Transilvanya Alplarırın Tu- nadaki Demirkapı geçidinde evvelâ cenuba, sonra şarka dönen kollarından meydana gelen Balkan dağları Kara- deniz sahiline kadar uzanır. imoktan Eminburnuna va” ran Balkanlar, biri Kocabal- kan, diğeri (o Antibalkan adında iki büyük silsile teş- kil eder. Meriç ırmağının bir kolu olan Tunca bu iki silsile arasında akar. En yüksel yeri olan Yumrukçal tepesinde 2385 metreyi bu- lan Balkanlar şimalde Tuna vadisine doğru hafif meyil- lerle inerek bir yayla vücuda gelirir. Dağlardan inin ne- hirlerin açtığı dar vadilerde | çam Ormanları ogölünür. Eteklerde meşeler, kayınlar vardır. Cenupta Balkanların eteğinde bir sıra tulani va- diler ve allüvionlarla, yani derelerin bıraktığı besleyici madd biri Balkanların şarka dön- düğü Sofya ovası, diğeri Balkanlarda Rodop silsilesi arasında Filibe ovası, üçün- cüsü Mericin suladığı Edirne ovasıdır. Bir ikinci silsile Avusturya Alplarından ayrılarak cenu- bu şarkiye doğru inen dağ- lardır ki Yunanistanda Pin- dus silsilesini teşkil ederler, Tuuanın şimalinde Romanya ovaları, Rus ovalarının bir davamı ime mesabesindedir. dir, Satılık Radyo Gaziler eaddesinde Müze- hane karşısında 113 No'lu FADA marka mo» del 38 bir radyo acele satı- lıktır. Talip olanlar kahveye müracaatleri. Dr. Fabri Işık Izmir Memleket hastanesi Rontken mütehassısı ontken m mesi Mi hır. o İkinei er Soka Pap TN FI EFON, 2 bugün ERİN FILMI KADIN BENiMDİR Türkçe Sözl hari di nazırı ekselâns Antoni Eden ile adar kurmay 2 nkaraya gelişleri ve yapılan hlı olarak Foks Jurnalda en — ER. a 7 muazzam karşılama töreni vermiştir. Avrupa harbi, Uzak Şark- ta vaziyetin karışması buna sebep olmuştur. Nevyork, dünyanın en yüksek binala- ları bulunan memlekettir. Burada ışıkları maskejeme işi başka yerlerden ayrı ter- tibata lüzum görmektedir. Ayni zamanda Nevyork çok büyük olduğundan her tarafının birden karanlıkta Bs rağ mahzurlu görül- Gali muhtelif kısımlara aynlacak ve her O kisimd ayrı ayrı zamanlarda tecrü- beler yapılacaktır. Dünyanın en aydınlık yeri olan Broad- vay ile Ti Sgüare en sonraya bığakılmıştır. Bele- diye, potis, itfaiye teşkilâtı, nakliye işlerinde (çalişanlar şimdiden hazırlanmaktadır. Fransanın en meşhu "koşuatı Fransanın ve bütün dün- yarın en meşhur koşu atla- rından biri olen (Epivard, Fransız zabıtası tarafından Vişi şehrindo O seyyar bir manavın arabasını çekerken bulunmuştur. Yapılan tahkikata göre bu meşhur kıymetli at, Pa- risin istilâsı sıraslnda orta- danskaybolmuş ve o harcı merç esnasında meçhul şu- hıslar tarafından aşırılmış- tır. Bu koşu atının, O seyyar manavin nasıl eline geçtiği ie türlü tenvir edilememiş- 1 Yalnız zabıta atın çalın- mış olduğunu tesbit etmiş ve zayıflamış, eski güzelli- 5 ve çalâkliğini kaybet- miş olan bu zavallı atı, es- ki sahibine iade e Balıkları da deniz tutuyor! amanlarda yapılan tetkikler balıkları da deniz tuttuğunu göstermiştir, Meş- hur biyolojist Mackensen Kanadada Halifaks şehri ak- varzomu için birçok madır balıkları götürürken şiddetli ir fırtına çıkmış vapur sal- lasmağa başlamıştır. > balıkların birden bire laştı klarını, rahatsız Kİ Teri gösterdikleri görmüş- tür. Fırtına durunca balıkların rahatsızlığı geçmiş, akvar- yomda birer köşeye çekilen ve rahatsız bir halde serili duran bu hayvanlar tekrar canlanmıştır. suyun içinde (HALKIN SESİ) 12 Mart 1941 z Bm EM i M İAVi TUNAJA Bal: an dağları! İN Serin haberler! | MATBUAT sm. Nevyorkta Işik e | »K DALGALARI a gede İarı İM emr Hülasaları ime. Türkçede dağ mana- i — A ULUS : mil A HNELERİ sn gelm Balkan ar yanki öl mila Düşüneceği- Yazan: A. Fuat Tuğseven değ. Mineadır. 5 CMMI | güre yapmağa ( karar miz ve yapica” ğımız tek şey Bugünkü vaziyetle asla kıyas edilmiyen, adeta ümit- siz devirlerde, bugünkü milli kudretimizle asla kıyas edil- için tereddütsüz feda etmek azmimizdir. Bizi vazifeye davet edecek olan Şef, tehlike gazını çal- tün şartlarını kabul etme- mizden apacak biç bir tedbir kalmamıştır. Harp olacak mıdır, olmi- acak mıdır, yakın mıdır, uzak mıdır, bize hazırlık ve istihsal gayretlerimizin bir âninı kaybettirecek bu türlü suallere kulak dahi vermi- yeceğiz. Türke hâs karar ve Türk kararına bâs şev içinde, Şefe, meclise (ve hükümete bağlı, işimize ba- kalım. Falih Rıfkı ATAY Karanlıkta ka- lan balıklar Günlerce karanlıkta bıra- k yazlaşmaktadır. rübeyl kırmızı balıklar üze- rinde de yapmışlar. Bir ak- varyomü, işık görmiyen bir yerde uzun zaman birak- mışlardır. Akvaryomdaki kırmızı ba- lıklar, gün geçtikçe renkle» rini (o kaybotmiş. (Nihayet bembeyaz olmuşlardır. .0440004640000 0000 Kıymetli bir san'atkârı Müşterileri her yerde arar ve bulur Büyük meharet ve müş- terilerine karşı gösterdiği mazikâne (muameleleri ile hericesi memhun eden Âv rupa terzilik mekteplesin- d kal müşterilerinin onu yeni yy de bulacakları neşeli ei yüzmeğe baş- lamışlar. hakkaktır

Bu sayıdan diğer sayfalar: