8 Şubat 1937 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 5

8 Şubat 1937 tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yazan: Sermet Muhtar Alus No. 700 e m İbrahim ağa, yerinde yan oturmuş, yine içeriyi dikizde iken, fırladılar ara- em badan.. Herif balta: , Büyük ve Küçük Çam-| o — Nereye?. Yerli yerinizde insanca cin top oynuyor ge) oturun Çırpıcı ile Velefendinin da- , Yirmi gün ömrü vardır, — Bize insan diye ettin mi, et Paşa merhi “Bey-) medin mi?.. Sıkıştık ayol; bir kenara gi- , altı camlı kupası, Çırpıcı) delim de def'i oh bakalım! ŞİI. Jayacak mıyız! bir ayak, iğne atsan ye - Sie “ $ mahşerden bir nümune, Vezir zade Ekmel Bey, karısma bu ağa, kalabalığa ya-| derece âşık, bu derece deli divane, : 5 gerilerdeki söğüt ağı cuma günü yakasma nasıl bırak- İyinin altma çekmişti. Fesi sol) tiğını akıl değil mi? e ave» ia Altı camlı kupa, kapıdan çıkar çık - arel yarenlikde: du: konakta. ken- Ma ele takımımı arasma gatıl -| di arabasmı da hazırlatmış, çala kamçı ğü yok yol yaşıma kadar) fırlamıştı dışarı Üy, rahat imahat giydim. iki taraf. Arakiye aşi Zakir Efendi, Beya - ayy ti gel Bu sözümün| zıtta durdurmuştu faytonu kep, Vardı çah: uz ya hanum- — Nereye paşam?.. Senindi Koska - pasını iel Bi - ” bakınmadalar.. bu kadar külfet, zah - fitil fitil mi ge- Şök kimle En kim - Kiz bey, ni lele Baş Meke , kalem ketebele - Ki Dile, Harbiyeli, Tıbbiye- “veliler, Haddehaneliler, De- ağ Xl Ün Şeşidi; Yorgancılar, sandık- Şen çarşılılar, saraçlar, kavaflar, » utlar, kanunlar taksim - a nana | kü ta nargileli köçek, tepe - dan aşağıya saptı!.. — Ne münasebet? — Evet, paşacığım, arabacı İbrahim ağa kölelerini, muhteşem kupanızı ta - nımaz mıyım hiç?.. Biraz evvel önüm »- den geçtiler, Aksaraya doğru yollandı- beniz fukarası oğlanda renk büs- benzetmiş olmuyasın. Va- refika yarım saat mukaddem araba ka | ile çıkmıştı; fakat rahmetli pederinin, paşanın Eyüpteki kabri- | yaşıyan EE aşiret reisi Çingeneler her memlekette yaşar- manyada ye çingene demek. tir, da Eğ b e (Firavun kavmi) adı rilir, Fransızlar da çingeneye Boka, m mez derler, rın kendi kendilerine veli a ld yeri Bunlar kendi dillerinde çingene manasma “Rom,, derler, Bu kelime “adam,, manasma- gelir, 'akat, isim verilirse verilsin, çingeneler her yerde birdir: Göçebe bir ik ; memleketleri bütün dünya e oradan oraya dolaşan insa 1 Dilme ie vi da tesadüf edilir, Avrupada da, Am ada. Zaman mekân ve er mefhümları onlar için hakikaten hiç mevcut değildir: Çingeneler yeryüzünün en eski za- beri yaşıya ÇİNGENELERİN dört kanunu leketlerin bütün kanunlarını hülâsa ediyormuş — Biz çingeneler arasında dört ig kanun vardır, Az mı? Belki'az, kat, başka milletlerin eli kanu-) nu kadar, belki onlardan daha kuv. vetli olan bu m e çingene dinler, Dünyanm Me olursa olsun bütün çingene eler bu kanuni m ederler w bütün genleri teş. kil e asıflar k aa muhafaza ol Bu ik birincisi ve en mü. ini şud E X gi ealiir olursa olsun nda çıkan kavga, ge. çimsizlik, anlaşamamazlık gene çin. ME arasında halledilecektir.., un ehemmiyetini izaha Tü- um ya ünkü, bu suretle çinge. sl adeta tamamile bir millet hali- almaktadır, ” Gelelim ikinci kanuna, Birincisin. den pek fazla ehemmiyetsiz olmıyan ikinci kanun şöyledir: “Aşiretteki ihtiyarlara ve aşiret re- lerine bilâ kaydüşart itaat lâzım. dir, i ya A b p . çil yem gramda ii ve bi- | tünlük bulunması e ka ei Ul ediyorsa, bu ii a çingi nelerin kendi aşiretlerinde ie : il eni emin eder, 'ü kanun şunu emretmekte. ilağİ memleketten m wi çingene ırkından olanla; dilmeli, niafİrperre ik ni lidir. Dördüncü kanun da şu şeki edir, E “Çingene anane ve âdatına son i. rece riayet edilmesi lâzımdır,., Gördünüz ya, dört kanun, Fakat, içinde bütün kanunların hulâsası var, Aşiret reisinin söylediği bu c lar hakkaten bütün e her mlekette riayet ettikleri kaideler. : a için Avrupadaki çingne kas dar pü en ve NN çingene de biribirinin aynıdır, ve daima çingene olarak kalmışlar- dır, Çine, eneler nerede olurlarsa olsun. lar, yaşayışları bi rdir,, Fransada lerin- den biri aralarındaki kanunları şöyle | aldiğeri. Ekmel Bey, Şehzadebaşından sapıp niş ve ve Unkapanı tarikile Eyübün yo- Durmadan arabacıya ses - Mele — Bassana, yapıştırsana kırbacı e girlere be adam.. Dizginleri gevşetsene be herif!.. Şimdi senin yerine çıkacağım, nasıl sürülür, göstereceğim sa - na.» Kelle g; gibi, Cibali, Fener, rna Pill geçerek Eyübe gel- meydanlarda yok.. Ekmel Bey, ai dilencilere, seyyar satıcıla - ra boyuna camlı, he- olacak. Sağdaki taze; sırtında İey' ferace; soldaki koca karı; fındıki yeldir- meli... m ayni cevap! — Hayır beyim, Su bir araba gör- ile Vezir zade, kabahati kendinde bu - luyor, kendine küfürleri, lânetleri yağ- İrryordu: — Dinine, imanma benim. Dün; hayvanı, ahmağıyım. Allah belâmı versin, eşeklik bende. Kabrin Eyübün © neresinde olduğunu sormak yok muydu? Aklma geli çala kamçı, Defterdar - dan yokuş yukarı; Topçulardan Rami kışlasının yolu... yan Ogünkü hava, yazdan kalma; nefes alinamıyacak kadar ağır.. Vezir zade, etrafı iyi görebilmek için faytonunun körüğünü seriyi Güneş beyninde kaynıyor, ensesinde » boza pişiriyor. (Arkası var) . (Luzitanya yakında çıkarı'ıyor Önümüzdeki nisan ayında Harbi Umuminin en feci felâket sahnelerin- den birini hatırla! gemi kur. tarma ai girişile: 1915 senesinde bir in tahtelba. ve darlıdan torpillenip e: ıya isimli transatlantiğin si için hazırlıklara ça mıştır, Luzitanya batırıldığı zaman 1,198 kişi de boğulmuştu, Bittabi bu gemi. nin tamamını a mümkün ola- caktır, rp kazazedesi denizin altında öy balarla lana ve elde edilecek demir parçaları m çıkarılıp satılacaktır. Ba ni parçalarından yeni si. FER eee muhtemel görü- EE önünde Ma 7 si ee yanın batışının 22 ini ei devri, sinden Bid ile neşriyatta buluni ğını umuyor, nı zamanda Luzitan- yanım ei ameliyesinin bir fil. mi . ecektir diz bu geminin İlel Diğeri bu işte -arrıyacak Feri dal- giç aklen âzlı Şimdi bu mahzurlar ei edil. de demir kıym miştir, Geminin etin- den a bir hususiyeti daha ola. caktrı çerisinde muayyı Hal. buki gelişi güzel bir eki cihazının ilede azami derinlik 1 "dir, Şimdi Peress isimli e İngiliz uu. tamamen madeni bir dal. elbisesi icad edilmiştir ki 1300 ka. dem suyun altmda da bu elbise ile ça. tişılabilmektedir. Ya Bunun raber, yim kanun, bütün dünyadaki geneler 1 na bi mışlardır, Gittiği yerlerde yerleşmi- işa retler: hr Dead ina.) —— — b sebete geçmemişler ve onların şı Bir Konuşma ve Karadenize şma girmemişlerdir, Fi aki, A' . . .. - manyadaki, İs geneler dair bir rüya Rüştü Aras'la Kont Ciano'nun Milano konuşması hakkında harp sanayiinin Gr defineler keş- feden, dünya; l sunun ve zeki gaz tü ZE üazzam bir cennet, bir ak tarlası halinde görenlerin gazete- leri dile geldiler. Neler, neler konu- şulmamış! Bu bir rüyadır. Tabii Hebei Sarlonun “Altına Hücum” filmine benziyen bir rüyâ.. lığmı duyan harp taciri, ve onun or ganları denizleri, dağları, gg Harp aç- te hiç mi hiç müşkülât çekmemek - tedirler. İki hafta evvel LA adamlar Tür kiyenin Cenup hudutları üzerinde ayni hulyaları ötçişindi Halep yutulmuş bir lokma haline girmiş - ti 2 üzerinde dumanı tüten er İki Main sonra manzara değişti. Harp açlığı duyan harp taciri Böğim yastığında oynattı, kafasını bir yan” dan öbür yana çevirdi. Ve yine rü- yalarma daldı. Şimdi ynayı, Kırımı, ziyan, görüyor. Bir koldan Ukraynaya, bir koldan Kı - rıma, bir Mİ Azerbaycana âkm- lar hayal ediyor. Bu rüya, rüya igin” yanm sayıklamalar: güzel, veya çirkin diye değil, fakat tahlil bakımından, bir arzuyu ifade noktainazarm: seri var - dır. Bu sağ cenah organlarının rü - yalarından eniyi, beer keş" fetmek güç değildir. Türkiyenin dış politikasmı harp tacirinin rüyasile tabir ederek'yürüt- meği kim hatırlıyabilir? sadece gülünçtür. Fakat Türk nasyonalizmini kendi" maksatlarma âlet haline koymak siya bun - dan hiç olmazsa propağ de bir yardımcı kuvvet ve istifa” de etmek isterler. 'ürkiyenin iç ap ile dış politikasr © arasmdaki © irtibatını: “Yurtta sulh, cihanda suk” şrarı ifa- harbin- - Sadri Ertem de ediyor. Bu şrar havada, mücerreğ Yaşanmış, haline gelmiş bir şrar. Diğer arala Türk Lİ mi tarif edilmi; olduğu gibi, mi rü Kaya Türk nasy: ; A) Sul ili, <A B) Türk milletini i sevi ede yükseltmek diye tavsif et Teşkilâtresasiye Kaı ilk garantisi idi. Milletler Cemiyetine iri sulhü i mak, sulha bes etmek eme Hinin tahakkuku Balkan e ayni aketlai kuruldu. Montröde imzalanan. muka' ele dalar harp tacirleri isterlerse oklar devam etsinler. i Onlara verilecek ceva; şair sari k Fikretin iki mısra Geceler nâimine hayrolsun * dişe im

Bu sayıdan diğer sayfalar: