2 Kasım 1938 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 6

2 Kasım 1938 tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

- KURUN Londra radyosu 2 IKINÇITEŞRİN ivse aradimef ie yaz mezuniyeti ibir türlü ka Elanı görece, rasada a büyük vir ape içinde yi. eri arkadaşlari el Die uh usanı tl. Düşünüp taşındı. MN kati ka- “rarmı verdi, Üç yıl evvel gittiği kö ima sie elemeği başla * mıştı. . Kederli, kederli düşünürken aklına yeni e sey geldi. Gayri ihtiyari gü lümsedi. çünkü, yeşil yoncalar, ceviz v6 bir araçları arasına gömül- “müş köy gözlerinin önünde canlanır gibi oldu. Köy, tepelerden bakılınca, bütün ev ik birer çocuk oyuncağı gibi i aklardan birinin alet, a inde devam etti. “ Trende hep Gk panllrii karşı - aştı. Bunlar, yalnız siyasetten bah- 'settiler, a hoşlanmadığı mev. ki bunl ia durağmı tre- gözle ya r, Atları bir m dali bir fayton. düdüğünü işiten nz bu al- çak tavanlı büfede son rakı kadehini boşal oşa koşa igtari yo oğru 8 b elinin tersi ile sildi. İki kişilik sarı solgun ol he öl Mi ö- kana; — kük atlı erek mir ray ürkütmeğe len odu. Soluk soluğa faytonun yanma gelen acı Baba İlya. ln yüzüne ikkatli, dikkatli baki — Be ği e seni bir vakitler düştüm Diye di icilimirkani ek le, ha.. Sensin ya. Sensin, dedi ve başka söz söylemeden müşterinin elindeki kğ aldı, fay- in sims ze m bağladı. reket et dj Dali zi o — Acaba yolda bavul düşmez mi? dedi, ismin mu e şey... Hijiy.. Holan rak etme canım.. Sen. — Pekâlâ.. Çok iyi, darılma baba.. ri i söyleyiverdim. olda fayton Yalpileyi. yal ize dlarbinbndik Yolun iki tarafı ü. — züm bağlarile va idi. © O Böcekler vızıldıyor. Kuşlar çığlık i pe Bu dekor içinde benli - -Sindi ye çen yolcu ak e yüksele, yüksele orman ve pesine, en kadar Hergün bir hikâye : YA Z.. Bulgar hikâyecisi... Panço Mihailof'dan ka bi kartallar kadar yırtıcı bu- tuyord > link yu hayalini oturduğu yer. den e eri çeviren faytoncu ya- rıda bi u sene yine bizim eve mi gide- ceğiz, bayım, dedi, ne evet makamında başmı Sal- eği ii rtık yakınlaşıyordu. Tar. lalardan bi a kokuları geliyor, kö. pekler vaveylâyı koparırken, köyün kenarındaki dere içinden öbür tarafa geçmeğe alışkın atlar suları giğneye, çiğneye erişimi. Atlar ya kapının açık duran natlarmdan VE v marak içeri zi di, Faytonci am otla atlarm terli sırtını uğuturan bir koca- karı çıplak nasırlı ayaklarma geçirdi- gi sert be LAğ tıpış tıpış yakmlaş. Len pri elini uzattı ve hoş geldiniz, m 8 ana penceresi olan evin bir oda” üler. Pencereleri ar ar. Odanın içi ağaç ve Misafir: yiz.. Sen gittin gideli bu odaya başka kim; mi e vet, yalan lemiş olmıyayım. Veremliye i bir adam burada bir müddet kaldı. DU lr zannederek çarçabuk evleni- Ke dar limi EE Bilmem hatırlıyor musun sen, mısır) e er im n o buraya gelmiş, Şöini — Ri yi muallim mi? — Öyle ya.. O. Hayret ettin.. Nasıl oldu diye.. Hiç kimse anlayamadı bu- NU... — . Çenen yine açıldı — faytoncu li çıkışıyordu — Yorgundur misafir.. Bırak uyusun ya» hu... Nedkof yatağına uzandı, Fakat, uy- ku bir türlü gelmiyordu. Köyden uzaklaşmayı ve sarı saçlı. nın yalı unutmak si Fakat, ar kadaşlarına ne diyec: odanı ma- smı da peşin olarak ö Gali ei Sarı sa lıyı bir kere an rm Ea rarını verdİ.. günden itiba- ren sık sık sale li başladı. Bir kaç sün sonra ii m TI a beyazlanmış, baştan ayağa ar - psi siyahlar işti. hayrolsun. Nasılsmız Terbiye edilmiş papağanları olan ir papağan arıyor Teh iike hemen müracaat ed. bilir Londra Radyosunun Spikerlerinden biri gan, malüm.. Hayvanlar için- e insanı sözle taklit eden küçük mah. lük. Ve her halde iri hayvanla ra see ni çekemediğimiz için ola ki, papağanla ii ala; eğe öm kalkar, onun söylediklerini bir çok ciddiye alır Ma ea papağandan baş- a bir şekilde p edilmek isten. öğreniy KEZ ondra radyosu, tn ere ii vi Si papağan aj Papağana radyo b i söz söyle ecek ve söyledi leri bütün dünya- ya mrk Radyonun bu tale. e, elinde terbiyeli papağan bulmaları ie kişi müracaat o et o zaman apağanlarm imtiha- na tab çer karar verilmiştir, İmtihanda, en iyi konuştuğu gi görüler ve Km başında söz me beceren papağan ile mukavele yapıla. cak ve e Şi sanatkârları arasma İs- mi ra Bundaı e n sesi neşreden bir radyo ii aa olarak Tokyoyu biliyorduk. bam yani İ- le meşhur olan Japonyada bu hayvan. ların sesleri, bir Yama neşredilmekte.ir, pi ara sıra Yalnız, Japonlar kurbağaları radyo i ie getirmeye kalkmamışlar. radyonun ses alıcı tesisatmı kurbağa” larm geceleri hep bir ağızdan viyak- ladıkları suların başına götürmüşler - dir, Londra radyosu ise papağanı e rofon başına asarak onun ağazındai dünyaya insan sesi dinletecektir.Bu ER ber ii İngilizlere mahsus bir reki bi ei Pi başladığı zaman Mai : Male LAR ine bir gün papağanlar geçeceği üşünülebilir, Yazan: Sidney Horler — 59 — Çeviren: H. Münir — böyle bir ie malül bulunan ile tabi adam, bilmeksizin bir nevi iş ii in- san” hayatı mı yaşar? — Mümkündür, — Suçlu mevkiide bulunan rl Granstonun pek m beni bir avukat thiş bir ei oduna hakkındaki Ee dinle- diniz değil mi? — Evet. — Bu garip ire bahsettiğini: Arızanın öheb duğu adaha ii vi > vi e ni ettiniz mi? Di- Gama nun e; yat vası- asiye mm alde Mister Granston şimdi ei tabii bir insan hayatına avdet etmiş m! bul r? mamen i bir insan tâ şunu söyliyebilirim on, bu; kadar Ke ip — Evet. T olmuştur. Hati Mis işlediği suçlardan haberi e tazyik la o suçları e sevkediliyordu. — Yani sizin e nazarınıza göze, m mevkiinde bulunan Mis- , bu suçları ilediği gi EN an katiyen haber- alesef, deği, e) 6 e Çünkü ot kapı mış ve kimseyle im ra iyi yorum.. Şimdi onun bürosu- na miş İM “cehennem ” dedi. Onun bu sözü söylemekle ne Mat pilyorum. için dın bir er. izi zy ce ol YE artık ne olaca- ğını sen bilirsin. — Böyle siyelerii evlenmeleri mutattır. kat kendisini odaya li hiç kimse ile e meyen adamla n: sıl evlenilebilir? Cimi bunun ü; — Dur, dedi, m eli var, — Nedir? — Dam Gömleği Tahak: man anlarsın. Yalnız dar sana birisi telefon edecek, Bekle, bir yere gitme! — Peki, bekliyeceğim. va Stefan Brandel, .Granstonun hiç yl görüşmiyeceğini zannet- ekte yanılmıştı (Arkası var) izahına nazaran bu ada- mın mit karakterinin e) m duğunu söylüyorsunuz. et, bunu kastediyorum. Doktor Sir Ronald, bundan sonra ğer vakalar Zzikretti. kemiğin li ös ilmi geplür fısıl- Merak son Mame bul- On sonra da, Filip Grans- ton e edip serbest bırakıldı ve ahkemeden ayrıldığı sırada herkes mi alkışlıyordu. Tr şeye Kiri Cimi Din va ma uhakem. e anlat! ve sonra aldığı tali- oldu ni alâkadar eden cihet tekrar avukatlık edip et- Grans- lenecek mi, a ei mi? Derha! bunu öğre Cimi di an, yıldırım gibi fırladı. Stefan Brandel kaşlarını çatmış- tı: Kızılavluda Ye gile a Toprakla | men açılması için uzun müddet çini tm . Çünkü Bazili esi ica e ktedir. ka 260 metre uzunluk ve (110) e re genişlik Bu geniş müessesenin apladı ğı yerden Pregama çayı geçiti" w setre uzunluğunda iki bü“ & tonoz vücude e Bundan ni üsti Bregami ii Eszilika haberleri vi dahi kü, çük Asyanın ayakta an en muaz - zam ve en yüksek bir diri Yirmi beş metre yükselen mâbedin etrafın * daki mukaddes kalelerin kubbeleri yapıldığı gibi durmaktadır. arla tarihi değerini muhafa- za etmektedir. İki evin istimlâki Zünden ikiyıldır yapılamıyaz hafri yata yeniden başlamak imkânı pulun muştur. ültür Bakanlığınca bee ko « e müze direl Osman Bayatlı tayin di Bergama için yeni yeni kıymetli eserler bulun. ması muhtemeldir, — Sabahlar hayro! bayan, geçmiş olsun, derken Nedkofun sesi kısılıp boğazı kurur gibi oluyor- u, — Teşekkür ederim, İyiyim, siz na- sılsınız? — Görüyorsunuz ya, ben işte yine geldim ye biliyorum. Daha geldiğiniz in haberim oldu. Nedkofun içi gıdıklandı. Demek ki, sarı saçlı kadın onu düşünüp hatırm- dan geçirmişti, Nedkof: Niçin gelmiyorsunuz? diye ancak söyliyebildi. Ik meşgulilm, şu, bu derken ak şam oluveriyor. — Fakat, evde bi gün yalnız başmıza ve hüzün içinde... Sarı saçlı kadının gözleri erkeğin gözlerinin içini muhabbetle doldurdu. ini il pare EE 'di.Sev sevdiğini ve hattâ evlenmek kez iste- ve anlatmak istiyordu. Fakat, bü- n bunl ları söyliyebi inekle onu me- beri Evlenip dul kaldığı ve bu suretle, ondan uzaklaştığı, yahut kendi yaşı i ANE BN ru için mi cesareti yok. yi e artık GE uzaklaş- mak ira kirayı miş oldu * gum halde buralarda Sair başıma daha fazla kalamıyaı li , dedi. — Fakat, ne — Ne yapayım, il) bıktım ie dın susmuş, le edin öne eğe- isi aliindeğe dalm: Imın gözlerini aradı, buldu.. Tinin içine aldı, yavaşça sıktı, dudak. ip b Ev -Kadın, Moda © Ekzotik bir saç tuvaleti emr. Fırça İle Sımsıkı ya Taranacak Ve “Üst tte Bukleler

Bu sayıdan diğer sayfalar: