13 Nisan 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5

13 Nisan 1930 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

PAZAR N 3 Â Ufak balurcı csnafı bütün bu| dükkânları 100 — 120 arasında- Amillerin yüzünden sıkıntılı va-|dır. ziyete düşmüştür. Bir çokları| Bakırcı uştaları ise gittikçe dükkân kirasını bile çıkarama-|azalıyor. (50) usta z0t çıkar |maktadır. d'ğı?ı::îiu Ş BĞi i il stanbulda vi İşini bırakan bıku;ılır yıı kalkeş Hanmın arkasındaki sokak tan çıkıp makine işi haline gel| Şimdi ne bu ham bakırlar ge| 3YCılık,yahut ta ayak satıcılığı|ta ve bir de keresteciler içi ile Miştir. Yabancı memleketlerin-|liyor. Ne de, gelmiş olsa bunla-| Yapmaktadırlar. ayazma kapısında (100—120) SEh gelen fabrika malı bakırlar,İrı işliyecek usta bulunabili İstanbulda mevcut bakırcı|kadar bakırcı kalmıştır. İstanbulun marut - zanaatleri| daha ucuza tedarik edilebildiği | arasında bir de bakırorlığı var-|için dayanma noktasından Ööte- duş kilerin dununda olmakla bera- Eski bakırcılar bakır ev eş-|ber gene revaç bulmaktadır. Yası ve, diğer malzemeyiclde| Evvelce Tokattan elden dilşi'- Yapar ve uzun uzadıya işlerler-|rülmüş binlerce okita ham ba. di. Şimdi bu iş teelişi olmak-|kır gelir ve burada işlenirdi: o rıyor, Bunu doya doya|manetinin yeniden aldığı baz ünkü hre-|kararlar arasında cami avlusun, rarı da vardır. Bir gün olup bu tir. İ arı alışııııla (]()iiljıllliîll'... dredebilirsiniz. |kırlarda, bayırlarda he kadar| Hele hizrillezin yaktaşması şen ve ne kadar ketdi âlemle-|onları kimbilir ne kadar sevin- rindedirler. diriyortur? lara sık sık rast gelirsiniz. Şehir içinde yaşamaktan p&ı' nevi tevehhuş duyan bu taife,! z.i"lnbu] surlarından biraz u- n irsanız, şu yukarda resmi “rdüğünüz serazat mahlük daki kahvelerin kaldırılması ka|sahne de mazi olacak demek- Bit Sınn. İstanbula yeni ge len biri için mutlaka görlülmesi Lâzım bir yerdir, Burada, asıl ismi olan bayat dan da anlaşılacağı gi- 'i yalnız eski püskü eşya sa- tılır. Palto, elbise, ayı bi, hatta don,gömlek, fanilâ gibi giyecek malzemesi bit pazarı- nın belli başir metâlarıdır. Evvelce, bitpazarı esnafı hiç bir kontrola tâbi değildi. Ya- rım saat evvel bir. ölünün sır- tından çıkmış bir elbisenin bit pazarında haraç mezat satılma- sı gayet tabil görülürdü. Fakat, bir kaç sene var ki burada sa- tılan eşyanın tephirhaneye gön derilerek etü makinesinden geç mesi mecburidir. Bitpazarında hemen bütün satıcılar gezicidir. kollarına her Çeşit şey takıp sokak sokak do- laştırırlar. Bugünlerde en fazla alış veriş yapan yerin bitpazarı olduğunu söylersek pek müba- lâğa etmiş olmayız. Meşhur me seldir: Eskiye rağbet olsa bitpaza: rına nur yağardı,, Şimdilik bu meselin de hükmü kalmamış gi bidir. Ş İrsı | Türk amelesinin acı bir şikâyeti İstanbulda — Kazlıçeşimede kâin deri fabrikalarından Altı parmak fabrikasında altı sene- Xo |dir çalışıyordum. İşlettiğim makineye sağ elimin küçük par mağını kaptırdım. Ameliyat i_ı €ap etmiş parmağımı kestiler, Bir kaç gün sonra fabrikaya pa- ra istemeğe gittim. Ve Ha- mak Parmakyan Efendiye mü- rapaat ettim. Yevmiyelerimin mağazadan verileceğini emret- tiği halde para verilmedi. Ben ıstırabımı ve derin acılarımı u- nutarak çocuklarımın ekmeği için ev eşyasını satmağa başla dimn. Nihayet, iş buluncıya kadar yevmiye veremiyeceklerini an cak- on Hira kadar bir para ve- receklerini söylemeleri üzerine şaşırdım kaldım. Açlık yüzün- den hırsız mı olayım?. Dün de son bir müracaat yaptığım za- man bir ibra senedi tanzim e- derek tekmil hakkımdan vaz geçmek şartile —bana on lira verebileceklerini bildirdiler. İşte Türk amelesinin tüc- car ve fabrikatörler nezdindeki vaziyeti! Allahaşkınıza — bunu gazetenizin bir köşesine yazı-| jnuz. Koca mustalapaşa caddesinde 180 numarada Hacı Mustafa o- gullarından YAKUP A S İ n n l y i 3 ğ 'l : Cüzdanı sarrafa kapütıranlar! W r!î.ı bi Sarraf vezneden parayı çekiyor—: Asıl maa sahibinin elleri böğründe kalıyor.. Başı sıkılan zavallılar bu adamlara cüzdanlarını yatıraral (l mukabilinde ayda yüzde ondan yüzde yirmiye kadar fai: ra alırlar ve bu faiz verilmiye verilmiye re'sülmal hi olan maaşları da geçtiği için cüzdan çok defa sahibinin elin Bgeçemiyerek sarrafta kalır. Bayazıtta, zat maaşları dairesinin etrafında dükkânlar kirğ' layıp yerleşen bir takım kimseler maaş sahiplerini soyup durmaktadırlar. *îie pervasızeği | | | Maaş tevzi günleri, ellerinde torbalarla gişeler önünde bekçi || liyenlerin çoğu işte bu sarraflardır. p Bunlar bir taraftan tatbik mühürleri kendilerinde olan cüz j danları verip maaşları hazırca toplarken ötede asıl maaş sahişi| bi olan dullar ve yetimler elleri böğründe senelerdenberi bek ,—;; İ | ler darurlar. Bir karümiz yalvarıyor: — Kabilse diyor, sarralların ellerindeki cüzdanlar toplun. | sın ve asıl maaş sahiplerinin maruz kaldıkları bu insafsız mu; || amelenin daha fazla kurbanı olmalarına meydan verilmesin!! Bunu biz de Zat maaşatı muhasebecisi Beyden rica ederiz, P| Sadece merak ve tecessü: Son günlerde bazı ticarethanele: mallarını K lar. Ve bu vesile ile camekâniarına tamâ celbedecek afişler a. &p rağbet kazanmağa çalışıyorlar. Vakıa böy'e tasfiye yapak m%.akımı Mö:ıü:hbir hayli kalabalık yığılıyor. lepsini oraya bir şey almağa gelmiş sananı lar aldanılar, Bunların çoğu sadece merak ve 'tecelzüılıdıı' tatmin için bu camekânların önünde bekleşmektedirlar tasfiye edi;

Bu sayıdan diğer sayfalar: