14 Haziran 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

—a Hazinenin kolza yüzü k “lazine 'büyük bir Jarardan kurtarıldı olza da petrol gibi ayni resmi verecek fazinenin milyonlarca Jlira 4a uğramasına sebebiyet ve kolza suiistimalinin önüne Mek için hazırlanan karlun ihası B. M. Meclisinden çık Bu kanuna göre, Gümrük ta Sinin petrol resmi hakkında Maddesi tadi ştir. Şim kadar gümrükten — geçen İyiatı müştcile meyanındasık izaliyesi 780-830 kadar bu nlar gaz sayılarak ağır re- M alınıyor, motorin namı al ithal edilen çok gazlı mad T sikleti izafiyeleri yüksek duğu için sadece bir kuruş res tabi tutuluyordu. Halbuki yeni kanunda sıkle - iyesi sekiz yüz altmışa ka olan mayiatı müşteileden Bt tesmi alımacaktır. Bundan ta bu gibi gazli maddeler - 4 çıkarılanr kolzalardan da 8 dahilt istihlâk resmi alr- tir. klı-uınun bir an evvel çıkma itin Ankarada teşebbüsatta lunan büyük gaz kumpanm dan birinin mümessili di ? Muharririmize demiştir — İki seneden beri devam| kolza suistimali son za - da o kadar artmıştır ki, Knlekete saf petrol ithaline kalmamıştır. 4 aydanbe- ltrmuş olan petrol ithalâtı- yeni kanunun tatbiki üzeri tekrar tabil haline geleceği akkaktır. Suistimale başlandığı zaman kolza fabrikası vardı. Şimdi 8 fabrika kolza imal etmek dir. Gaza nispetle ihtirak ve Vir kuvveti az olan ve iş ya- " kolza petroldan $ kuruş da Ucuz olduğundan gaz satıla ordu. Maamafih yeni ka - Şt bu yolsuzlukları izale ede- ve kolza fabrikaları işsizlik anacaklardır. izinenin kolza suiistimalin Zararı ayda yüz bin İirayı tecavizdir. Silhassa şimdiye kadar bu iş deşgul olanlardan her biri Yüz bin lira kazanmışlar | | J 0t) eskisi gibi bir kuruş tabi olacağından sanayide at olarak kullanılacak - & Yeni kanunun *m memleketimize külliyet- iktarda motorin getirttikle| . 1. | e g Unkapanı polis memurları bu iki İ *kat, kanunun tatbiki üze- | erkekle kadırı, elbiselerini kurutmak bunlar mallarını ancak da|için bir hanıma getirmişlerdir. Bu. istihlâk resmini verdiki rada yeri ye vaziyeti müsait bulan 2 bın d’ecîî erkek kadına tecavüz etmişlerdir. d bi darı -| Kendilerine müdahale eden polis me len petrol kumpanyaları -| murlarına da hakareteden iki erkek ilaşılmıştır. & piyasaya çıkarılabili MİLLİYET n olza yağı | Merkezler İKuduz dana 18 merkez memurlu-| Azgın hayvan altı gu komiserliğe iniyor kişiyi yaraladı., Açıkta kalacaklar Ana|Polisler de kazaen bir doluya nakledilecek Yeni polis müdürü Ali Rızi Bey merkezleri teftişe devam et mektedir. Mumaileyhin yeni ba zı ıslahat yapması çok muhte meldir, İstanbuldaki merkez memurlu! larınım 11 e indirilmesi, ve 1 merkez memurluğunun serkom serliğe tahvili teeyyüt etmekti dir. Bu takdirde açıkta kalacak o lan merkez memurları Anadolu daki muhtelif polis müdürlük lerine tayin edileceklerdir. Temmer Poliste Suathanımın elbise- leri ateş aldı Nişantaşında Teşvikiyede sö gütlü sokağında oturan Suat H. dün bir sigara içmek için çal mağını yakarken kucağına di Şürmüş ve elbiseleri tutuşmuş- tuür. Alevler her tarafını cihetle diri diri yanmak tehlike sine maruz kalan Suat H. in feryadı üzerine etraftan yetişen ler güç halle ateşi söndürmüş lerdir. Fakat çok yerlerinden tehlikel te yandığı için Amerikan hast; nesinde tedavi altına alınmış - tır., Az kaldı boğuluyorlardı Sandalcı Rizeli Lütfi dün Y miş iskelesinden 26 teneke yo- | (, Üs- küdara gitmek üzere köprü gö- zünden çıkarken o sırada hara- ğurtla bir müşteri alarak ket etmekte olan Kadıköy vapı runun kaldırdığı dalgalar ara- sında kalarak sandalı mış ve içindekiler denize dökül müştür. Müşteri ile sandalcı et- tarafından raftan yetişenler kurtarılmıştır. Plâkları çalanlar Hasköyde Karaağaç cadde - Hayriye ait bir çadırdan 16 gramofon pilâğı ça İmıştır. Bu hırsızlıkla alâkadar sinde kahveci 2 Hüseyin yakalanmıştır. Sandal safası Evvelki gece yarısı Unkapanında ee a tuhaf bir sarhoşluk hâdisesi olmuş- leti izafiyesi (860)dan faz | tur: 2 erkek ve bir kadından mürek- yani içinde gaz fazla bu| kep olan hâdise kahramanları kafala. an mayiatı — müşteile| ı tütsüledikten sonra kayığa binmiş- ler, bir müddet gezmişler, bir aralık şakalaşırkırken sandalr devirerek de- nize dökülmüşlerdir. Denize düşer düşmez akılları baş- çıkacağını |larına gelen 3 arkadaş; “Can kurta- t dikkate alan bazı kolza-|ran yok mu?... İmdat!,, diye bağrış- mağa başlamışlar, sahilden hareket kurtarıl- eden bir aândal vasttasile kabet edemiyecekler ve ya | yakalanmıştır. Yavaş kolza ortadan kalka-| — Cemal ve İlyas isminde iki kişi ol- duğu anlaşılan bu adamlar hakkında Pir. Hükümet çifçilere ga - Müsa' şeraitle mazotla mü Trik traktör tevzi edeceği İtemin edilmiş olacaktır. Ka a e : Dil encümeni işleri et Bey dün A: Hhize gelmiştir. l Ahmet Bey encümenin “Si çok uzun süreceğini ve arfına ait ıstılahatım — ik- Çdilmiş olduğunu söylemi kakında “A” harına ıstılah “ap halinde neşredilecek - allar mavi gömlek giyecekler r için bir kıyafet kabul e- e- Het hamal mutlaka mavi İt gömlek kgiyecek, başında) iket, belinde lüzumunda oşyayı için bir kayış bulunacak- Mallar bu kıyafeti ” haziranm dar todarik etmeğe mecbur- iş ç takibat yapılmaktadır. Ötomobil kazası ; z 339 numaralı otomobil, Kadıköyün şene nihayetinde petrol ve | ge pazar yolundan geçerken d(ll':u 'n muafiyeti de kaldırıla - |İbrahim Efendiye çarpmış, başından Ve bu suretle bütçede bir| yaralamıştır. Yaralı, tıp fakültesine milyon liralık bir tasar- | yatırılmış, şoför İbrahim — tutulmuş- ur. mumhanede cerh Karahisarlı hamal Şaban dün Ar- H encümeni azasından Fa- | kadi sokağında tesadüf ettiği Galata mkaradan | **"mayelerinden Angilikiyi sustalı ça sardığı yücudünün bir süret kadın vurdular a| - İzmirde Basmahane civarını altüst eden, o civar halkını te - lâş ve heyecana düşüren bir vak'a olduğunu hulâsaten yaz- mıştık. Tafsilât şudur: İzmirde Çukurçeşme mevki- inde oturan Giritli İsko Musta fa hayvan pazarından bir dana satın almıştır. Hayvan alım sa- tımı ile meşgul olarak kazandığı para ile geçinen Mustafa; dana yısatmak için müşteri aramakta imiş.. Öğleden sonra Basmahane ci varında elektrik direklerinden birisine danayı bağlamış ve ora da birkaç kişi ile görüşmeğe baş lamıştır. İsko Mustafanın iki gözü de sakat olduğundan etrafı az gö- rebilmektedir. O sırada yulara kuvvetle asılan dana birdenbire pi koparmış ve yularsız dolaş- mağa başlamıştir. Hayvanın sa Hibi bunu görünce yanına soku- larak danayı tutmak istemiş, fa kat dört defa yere yuvarlanmış- k B e tır. Zavsö Mustafa ağa yere yu- varlana dursun, kudurmuş da- na da, önüne gelenleri devire - |rek bütün süratile koşmağa baş lamıştır. Bu sırada dananın önüne rast |gelen Yako oğlu on yaşlarında |Nesim, kazancı Sadık Efendi oğ lu 15 yaşlarında Namık, Murta- za isminde bir çocuk ile daha ç kişi dananın şiddetle çarpma sı yüzünden muhtelif yerlerin- den yaralanmışlardır. Çorakkapı polis karakolu mü rettebatından bazı polisler ta - bancalacını çekerek danayı öl - dürmek için arkasından koşma- ğa başlamışlardır. Önüne gelene boynuz ve kafa ile vurarak ilerliyen azgın da- na; bu sokakta 16 numaralı e- vin kapısını açık bularak içeri girmek istemiştir. Kapının ö- nünde duran dana; o sırada ar- kadan gelen polisler tarafından atılan kurşunlardan yaralanmış ve yere düşmüştür. Yüzlerce halk bu korkunç manzarayı dehşetle seyretmek- te idiler. Fakat tam o sırada e- vin içinden bir feryat yükselmiş ür: — Of yandım! Bu feryat, bir kadınım yaralan dığmı haber vermekte idi, 16 numaralı evin sahibi Ha- san Efendi kızı kırk yaşlarında Asiye Hanım hava almak için kapıyı arkasıma kadar açmış ve kapının tam karşısıma oturmuş, dikiş dikmekle meşgul bulunu- yormuş. O sırada kudurmuş da nanın kapı önüne geldiğini gö- rünce şaşırmış,yerinden kalka- mamıştır. Polisler yetişince tabanca larını ateş etmeğe başlamışlar ve kurşunlardan ikisi Asiye Ha namı ayaklarından ağır sürette yaralamıştır. Sanayi müdürü Ankaraya gitti İstanbul mmtakası sanayi müdürü Kâzım Bey dün Anka- raya gitmiştir. Kâzım Bey, mali sene iptida sı olmak dolayısile yeni yapıla a e u kı ile bacağından iştır. cak sanayi işleri hakkında vekâ AYBII'Y 1 'l““ Bd ııe:lz temas edeceğini söylemiş apılacak? Bu seyahatın yeni iktısat Torbalı kazası dahilinde Kuş, programı ile alâkadar — olduğu anlaşılmıştır. Yapılan tetkikat neticesinde bu çiftliğin 4500 dönüm merası, pur iskelelerile istasiyonlarda AYTICa 2500 dönüm arazisi bu- lunduğu tesbit edilmiştir. İçinden çay geçen arazi, ça- yırlık haline getirmeğe müsait görülmüştür. Bu çiftliğin satın almmarak aygır deposu ittihazı için İktisat Vekâletine yazıla- söğeter. uburunu çifliğinin aygır depo- u:ıitıi!ıızmı elverişli olduğu vilâyet baytar müdürlüğünce ılmıştır. Beylerbeyi spor kulübü dün Yalovaya bir tenezzüh tertip et miştir, CUMARTESİ 14 Bataklıklar Mücadelenin netice- si neye bağlı? Bu sene kurutulacak bataklıklar İzmir şehri ile vilâyetinin sıt ma hastalığı ile yaptığı müca- deledeki muvaffakıyet derece hakkında vilâyet makamı tara: Sihhat Vekâletine gönderilmiş tir. Geçen sene sıtma - hastaliği |İzmirde mübim zararlar yap- mıştır. Mücadelede muvaffaki- yet hâsıl olması için bataklık- ların kurutulması lâzım geli- yordu. Vilâyetin raporuna na- zaran bu sene Halkapınar ve Kokaryalıdaki sıtma membat bataklıklar kurutulacak, İzmir |halkr sıtmadan kurtarılacaktır. Sıtma mücadelesi için ayrıca 300 kilo da kinin gönderilmesi vekâletten rica edilmiştir. Tüccarları dolandıranların listesi yapıldı Son zamanlarda Ticaret ale- minde bir takım dolandırıcılar türedi.Bilhassa Anadoluda kü- çük esnafım acemiliğinden isti fade etmek istiyen bir takım a- damlar peyda olmuştur. İstanbulda yazıhaneleri oldu gunu söyliyen bu adamlar hak kında İstanbul ticaret odasına mütcaddit şikâyetler vâki ol - maktadır. Bu müracaatlarda odanın bu şahısları bularak paralarının is tirdadı istenmektedir, 'Ticaret odası yerleri, yurtla- rı malü olmayan bu ; eşhasın bir listesini yaparak pojise ver- DÜT OE miştir. Ka » İi Erzak stoku Yeni belediye kanümunun bir maddesine göre belediye et ve ekmeğe doğrudan doğruya âza mi fiat, yani narh koymağa mecburdur. Bundan başka halkım ucuüz er zak tedarik edebilmesi için er- zak stokları yapılacaktır. Şehre maneti bu maksatla bir serma- ye ayıracaktır. | Ancak stoklar şimdiki bütçe Üdeki tahsisatı ile yapılamıyaca &t için emanet ayrı — tahsisat |membarı arıyacaktır. ae deemüğrdü Suriyeye hayvan ihracatı.. Bir müddettenberi hayvan ih raçatımıza karşı Suriye hükü - meti hududu kapamış ve mem- leketimizden ihraç edilen hay- vanları kabul etmemek te bu - lunmakta idi. Yapılan teşebbüsat neticesin de Aaşağıdaki şerait dahilinde hayvanlarımızla buna ait bazı eşyamız tekrar kabul edilmeğe başlanmıştır. 1 — Türkiyeden gelecek ko- yun, keçi, deve domuz ve ehli kuşlar ile derileri ve mamulâtı. 2 — Türkiyeden gelecek olan sığır ve dana etleri, taze deriler ve gübrelerin ithali memnudur. Sıhhat raporunut: haiz Türki ye sığırları transit olarak İsken için hususi müsaade verilebilir. Raporu haiz olmıyan hayvanat 15 gün karantinaya tâbi bulun durulacaktır. 3 — Türkiyeden gelecek kıl, bakarat boynuzları, yüzde on beş nisbetinde kireç kaymağile yıkanmış olmak şartile ve bay- tari vesikayı haiz bulunmak su Beylerbeyi klübünün Yalova tenezzühü pek eğlenceli geçti Gece geç vakit şehre âavdet eden Beylerbeyliler gayet eğ - lenceli ve samimi-bir gün 'geçir “Tenezzühe Şirketi hayriye -| mişlerdir. Tenezzühe klüp aza- min 66 numaralr vapuru tahsis ları ailerileri ile beraber iştirak aK b A CKT SNN HAZİRAN fından hazırlanmış olan rapor| deron limanından geçirilmesi | mış: 1ç İstanbul cuma günleri nasıl eğleniyor?.. 3oğazın şirin bir köyü: Paşabahçe.. Incirköyünden Sultaniye çayırına kadar bir cevelân — —--oc.eem— —— Yağ Halep.. yağ Halep... - Bir liraya bir kurt... - Acaba arkamdan sesleniyorlar mı ? - Paşabahçe ve Hezarpare Ahmet Paşa.. Belki sizin de kulağınıza ça- Tımmıştır, Babiâli caddesinde bir kaç gün var ki, tuhaf bir ses.pey da oldu. İki de bir firaki maka- mından: — Yağ Halep.. Yağ Halep.. diye höngürdüyor. Sakın sokak ortasında Halep | yağı satılıyor zannetmeyin.. Adamcağızın biri işportasına yu İmurta büyüklüğünde bir kaç yüz galeta doldurmuş, satıyor.. — Yağ Halep, yağ Halep.. Sattığı şeyin üzerinde yağın bulaşığını bile görmediğim için sordum : — Ayol, bu yağlı çörek değil ki. Bâli: — Nasıl yağlı değil.. Halep.. Benim gene inanmadığımı gö rünce dedi ki: " Halep orda ise arşın bur- da... al bir tane de tadma bak.. Tadına baktım amma yağla bir münasebetini bulamadım. O hâlâ bağırıyordu: — Yağ Halep.. Yağ Halep.. Ayak satıcısı diyip geçmiye- lim. Hepsinde keşfedilmemiş ye ni yeni cevherler var. Geçende gene böyle sokakta kirez satan birisi: — Yarımca kirezi bu.. Temiz mal.. Bir kurt bulana bir lira ve riyoruz! diye avazı çıktığı ka - dar bağırıyordu. Kurtlu kirezlerin çoğaldığı bir mevsimde malına bu kadar güvenen satıcıya birisi takıla cak oldu: — Ulan, dedi, mutlaka kurt ları toplayıp derisinden arkana kürk yapacaksın.. Kirezci durur mu? Dedi ki: — Kurdu nideyim? Senin gi bi ayıların derisine ehtibar daha fazla.. Ben, kurtları seni yisin diye topluyorum, i . * Tahsildarlar kalktıktan son - ra dikkat ettiniz tabif? Könrü ye bir mahzunluk çi rinden gelip geçerken insan, âdeta bile bile bir hakkı gaspet Sağ el, gayri ihtiy: ru gidiyor. Evvelâ şöyle bir irkil me. Tahsildarları görmeyince hatırlayıp yola devam. — Fakat, kulak hep kirişte: — Acaba arkamdan çağırı - ri artık geçmiş olmalı diye düşü nüyordum. Fakat, dün baktımki hâlâ köp rüden parasız geçmeğe alışama Z. Hafız bozuntusu - birisi is- mile kendini çağırdığını düuyun ca bir hamlede elini cehine sok- tu. Sonra sesin geldiği yeri ta- yine çalıştı. Hafızasını şöyle bir. yokladı ve nihayet farkına vara rak hızlı hızlı karşıya geçip ar- kadaşile buluştu. Boğaziçi iskelesinde bir va - pur duruyor. Amma nasıl?. Ha kalktım, ha kalkıyorum diyor. Merdiveni nerdeyse alacak - lar. Aman gayret!. . den uğradığı zararın önüne g çildi.. minimini bir yol arkadaşı bul- dum. Dört yaşında var yoktu amma bülbül gibi konuşuyordu. Bana evvelâ Boğazın bütün is kelelerini saydı. Sonra; babası- na dönüp: — Sen de say! Emrini verdi. Çengelköyden sonra Vanikö- yünü unutup Kandilliye geçen babasının yanlışını çıkardı: — Van kedisinden de mi ha- tırına gelmedi baba?.. Böyle tatlı tatlı konuşarak Pa | şabahçeye yanaştık. Küçük yoldaşım beni burada selâmetledi. İskeleye çıktım. Ye İşil, ağaçlık bahçeler ortasında güçlükle seçilen dağınık köşk- ler.. İşte bütün Paşabahçe... İskelenin yanında güzel bir gazino var.. Burada bir kahve iç tikten sonra Paşabahçeyi dolaş mağa çıktım. Yolda giderken eşeğine odun yüklemiş bir adamla karşılaş - tun: — Baksana, dayı.. dedim, ner den geliyorsun? Dedi ki: — Dağdan geliyorum, nide- ceğin? — Sultaniye çayırına nerden ir diye soracaktım.. Elile yolu gösterdi: — Decehaaa!. Şu yolu tuttur l g'l.)ı'ığı'uıu ya, köylü ağzından çıkan bu dehaaa..yı beğenme- dim. Cesaretim kırıldı. Ters yü züne iskeleye dönerek bir araba ya atladım. Adamcağız sordu: — İncir köyüne mi? Dedim ki: — Hayır.. Sultaniye çayırına. Meğer bu Sultaniye çayırı İn tir köyünden de ilerde imiş.. Yolda arabacı anlatıyor: — Siz Paşabahçesini bundan 25-30 sene evel görmeli idiniz. İstanbulda işsiz kalanlar bu raya gelir, çabucak iş bulurlar - dı. Sade iki dane kundura fabri | .İkası ardr. Çömlek, cam fabrika- ları da başka.. Buraya Paşabahçe ismini ve- ren eski Sadrazamlardan hezar pâre Ahmet Paşadır. Bu paşa - nın sahil boyundal | geniş bah- çeleri varmış. yorlar mı? gibilerden etrafına | Gitgide etrafına evler — yapılıp caktır.. Hâmillerine ait olan bu bakınmalar.. Bu dalgınlık halle ta haline gelince adı Paşa bahçesi kalmış.,, Görüyorsunuz ya.. Arabacım boş adam değil.. Paşabahçenin canlı bir tarihi, Böyle konuşarak İncir köyü- ne oradan da Sultaniye çayırı - na geldik. Burası vaktile Boğazın herta rafından gelen tenezzühçülerle Gayret etmesine ettim amma yetişinceye kadar sıfırı tüke - tim, Adımımı atar atmaz, sanki kalkmak için beni bekliyormuş gibi vapur da iskeleden ayrıldı. Üsküdardan başlayıp Paşa- bahçede nihâyet bulan bu üzun- öi danle anvehatlndea: Lanilidü. - a cuma ve pazar günleri pek kala balık olur muş. Halbuki ben üç beş yeldirme li hanımdan başka kimseler — görmedim, Arabacı Boğaziçitin bu ten- halığını vapur Ücretlerinin pa - hılılıiı_ıınî atfediyor: — Hele bir bilet parası gi gelme on kuruşa insin de l:lk?.p yor, acaba buralarda adım ata- “lğ lyer bulabilir i&in? z iskeleye dönerken vaj dan çıkan bir yolcu Mhıi!;:* balarla önümüzden İ Hiç şüphe yok ki Poloneze gidi yorlardı. M. S. Adaların tenviri Adalara elektrik cereyanı ver ek için konacak kablo Avrupa ya sipariş edilmiştir. Bu kablo ancak altı ay sonra gelecektir.. Fakat bu esnada kış mevsimi başlıyacağı için kablo İ: |da en sakin deniz mevsimi olan mayıs ve haziran aylarında des nize konacaktır. ! Bu itibarla ancak gelecek yaz. mevsimi sonlarında Adalar e- lektriğe kavuşacaktır. Anadolu yakasında elektrik — tenviratı. daha evvel başlıyacaktır. a İstihkakları nasıl ödenecek? Haber aldığımıza göre Mali ye vekâleti Anadoludaki Yunan emlâkini yakında ziraat Banka- $t vasıtasile müzayedeye çıka - racaktır. Yunan emlâki para ile değil, | gayri mübadillere verilecek bo- nolarla satın almacaktır. Arzu. eden gayri mübadil elindeki bo no ile müzayedeye iştirak ede - cek, hariçten almak de gay rı bonolarla bu emlâki satın ala caklardır. " hayet temmuzun yirmisine ka- dar dağıtacaktır. Bonolar istih- kakın yüzde kırkı nisbetinde ola (caktır. Diğer taraftan haber aldığımı |za göre hükümet çok sıkıntı çek miş olan gayri mübadillere bo- |no haricinde kalan yüzde 60 nis betindeki istihkaklarına muka- bil yüzde 4 faizli tahvilât dağıta | |tahvilât para gibi tedavül ede - |cektir. | Tahvilât Yunan emlâkii İmüzayede ve ihaleı bitti sonra dağıtılacaktır. Buna se bep, Yunan emlâkinin hakiki tu | tar bedelinin henüz bilinmeme- sidir. Tahvilâtın muayyen bir zaman içinde bedeli ödenecek-