8 Ocak 1931 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

8 Ocak 1931 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

asrın umdesi “Milliyet” tir 8 K. SANI 1931 No: 100 Telgraf sdresi: Milliyet, Ts. tanbul. © © Telefon» mumaralarıt İstanbul 39: ', 3912, 3913 ©“ ABONE ÜCRETLERİ G Türkiye için Hariç için 407 kuruş 800 kuruş 1400 , 7 . 8 ayiiğı 6 i evrak geri verilmez © © Müddeti geçen nüshalar 10 kuruş tur, Gazete ve matbaaya ait işler için müdiriyete müracaat edilir. © — Gazetemiz ilânların o mes'uliyetini “kabul etmez. - Bugünkü hava Tü: hararet en çok Benaz 8 Mdrees Md. Bugün rezgir poyraz #iecek hav. bulutlu olacaktır. - Gazetecilik metkebi İşitiyo:z ki; bir gazetecilik © mektebi açılacakmış. Gazeteci- Ölerden buraya kimsenin girece © ğini tahmin etmedim. Ç/nkü © cümlemiz allâme olduğumuza ve hur şeyi berkesten iyi gördü o güümüze kail olduğumuz için bu- na mahal kalmaz. Kalmaz am- ma bu mektebe lücum kalır mı? SUYUNU ÇEKMİŞ: Rivayete nazaran İstanbul pare susuzmuş, gazetelerden ğ (İstnbul suyunu çekti...) yazmış.Eğer her suyunu çe © ken Şeyi yarrak bende de pa- ra suyunu çekti, Cümlenin ma- Tâmatı olsun... Çünki seyahat- ten avdet ettim.. Ankaradan... NE İÇMEK İÇİN... İki arkadaş hamama girmiş- k.. Su içmek için.. Aralarm- nasılsa kavga çıkmış ve biri- si biçak çekmis.. Eğer araya seler, su yerine birbirinin ınını iceceklermiş desenize!... râ hamama giren terler am- kanı akmaz! İst, Aslire mahkemesi obukuk dalresinden: > Saliha Yümnü H. tarafıridan sakıt Mrinci ve Sabahattin ve Lürtoliğ, aleyhine ikame olunan ele Yar sanın müddealeyhlerin © Cak devir “bilmen mobekemeseiti gıyabında icra yüz es venivii neticesinde bin iye aranın tahsiline dair sadir ii 920159 Nolu mü gi“ benin müddaaleşhlerinin Fürkiye- » ikametghları olmadığından H. M.K. maddei mabsüsası muct- ce iki ay müddetle ilânen tebliği ensip kılınmış ve bir mushasda hkeme (divanhenesine talik edil. iş olmakla cebiiğ ıakamma kain mak üzere keyfiyet ilân olunur. Dun TAKTIM > Evkan şer'iyeyi, bütün ay- her sahifenin arkasında hi we İtileleri, faideli malö- i matı havi en doğru divar takvimi. k ve Maarif kitap- lerinde 20 kuruş. « Bir hüküm.. Bir zevk! edense, bana garip, tuhal ti ruhiye geldi. tmeyor, hiç kimseye? il erkek. .. İDAREMANE — Ankara caddesi) hanedan uzasındın Seniha İf pak “Millişetin edebi romanı: 76 isteyorum, bilmeyo-i İâalettayin bir ar- duymayorum. » Hiç) ” Mizah, “Görüş Son senelerde renkli, parlak kâğıtlara basılmış, dudakların- dan şelivet salyalar akan o ka- dar çok risale ve mecmua inti. şor etti ki bunlar, Türk kâriinin ilim, san'at ve edebiyat iştiyak! na cevap verebilmek şöyle dür- sun, Türk matbuatına iğrenç bir veçhe vermek tehlikesini bi le doğurdu. Şimdi parmaklarım arası da sahifelerini hazla çevirdi bir mecmua var. Türk kariine müjdelemek isterim ki hırs ve garazdan münezzeh, san'at ve edebiyatın halis ve öz temiz li ile konuşan bir mecmua: Biz buna, bu lisana, öyle teş- ne idik ki, bu temiz dile kulakla öyle ihtiyacı vardı ki bir yudumda içtik. Ankarada açılan bu dikkatli gözün, görüşün zaviyesi rüye- tinde bir lahza nefes aldık. 1930 senesininsan'at ve ede- biyat bilânçalarını yapanlar bu enin kıtlık Senesi olduğunu iylediler. Artık san'at-ve ede- biyat bu son kısır sene içinde hemen hiç telâffuz edilmemiş i- ki metruk kelime halinde hepi- mizi haşyetle ürküttü, Korkunç bir nisyan memleketine doğru seyahat eden san'at ve edebi- yat, tenkitsiz ve mahsulsüz bu çorak sahadan geçti. Susuzluk- tan dudaklarımız kurumuş, çat- lak kafa taslarınm kısık inilti- lerinden boğulacak gibi idik, Bu felâket senesini takvim- den koparırken yeni senenin müjdecilerine selâm ve muhab- bet yollayorum. Kim bilir benim gibi kaç kişi de bu tatli sevincin ra'şesini duydu? Ne mutlu onlara ki genç bir neslin hayatımdan gü- zel haberler veriyorlar. i ulemadan i Me- harem Lütfi Efendi müptelâ olduğu hastalıktan yifayap olamayan. velki gün irtihal de götürülerek silesi makberesine def olunmuştur. Erbabı fazlu irfandan ve rahlei tedrisatmda yüzlerce talebe yetiştir. miş bulunan mumaileyhin vefatı za- yiattandır. Ailei kederdidelerine ve merhumun damadı Gümrükler mü- fettişi Tahsin Fazıl Bey arkadaşımı. za beyan: taziyet eyleriz. Mevlâ ga riki rahmet eylesin, Poliglot Vereüime ve kopye bürosu ii Agopyan han - Bankalar * Galata Tek B. 1964 Frengi, Zührevi hastalıklar mütehassıs Dr. İZZET KÂMİL San 2 den 7 ye kadir Behçekapı şekerci Hacı Bekir dükkein: karşısın daki apartmanda basta kabul eder eş hasta var! Etem IZZET ce de öyle oldu. — Nazır Beyefendi leri değil mi2. Nazır olmak için orum, Hiç kimse için) -Nazırla ahbap olmak için. Nazırın isminden yakın bir a için içimde en küçük bir|dam gibi bahsetmek için, et duygusu, bir hoşlanma Nazırdan iş koparmak | için. , Tihaddi ve hesabı az mı?... Hazret- Dendikçe kadınların içi gidi- Bu n6-İyor. Hattâ, kadınlar bir tarafa... niye böyle oluyor anlaya-|bir kısım gazeteler, “halk, iş rum? ,. Hiç kimse hoşu-|damları, memurlar, hepsi öyle iMektepliler müsabakası İrtica teşebbüsü 85 inci haftanm 5 — inçiliğini Galatasaray Lisesinden 140 Mahmut Şerif B. kazanmıştır ie şudur: Menemende bir kağ serserinin | ebaliyi irticaa teşvik mahiye- ündeki hareketleri ve mutat en camları haftanın en mühim hâ- sesini teşkil ediyor. Yüzlerce sene milleti için için kemiren o zehirli kara kuvveti sene evvel. ihyakâr| yıktık. Fakat o yılan Jara sıra Haşim kaldırmak isti- iyor. O cahil “softalara bütün gençlik namına haykırmâk iste- rim ki onların aradığı saf, herşe ye kanan nesiller artık - tarihe karışmıştır, Büyük halâskârımızın sesi ilk deja olarak eserini gençliğe e- manet ederken titremişti, Buni- dan sonra gelecek bütün nesil ler de şahit olacaklardır ki Türk gençliği aziz cümhuriyeti üze rinde çok kıskânçtır, Onu devir meğe çalışan elleri —her ne pa- hasına olursa olsun— kıraca- ğız. Mencmendeki hâdisenin bazı şayanıdikkat safahatıda vardır. Yakalanan mürtecilerin ifadatından son fırka hâdisele- rinden cesaret aldıkları ânlaşi- lıyor, Mefsuh fırka zamanında yapılan bazı taşkınlıkların ma- zarratlarına Menemen hâdisesi bir misal teşkil ediyor. Gönül diler ki Türkiyemizde de muhte lif fırkalar teşekkül etsin. Fa- kat nasıl fırka propagandaları- min memleketi anarşiye sürük- liyeceini söylemek bir belâhat sa, Türkiye gibi yeni inkılâp yapmış bir memlekette de pro- pagandayı bu kadar ileri götür mek o kadar milliyetperverlik prensibine mugayirdir. Menemendeki halkını mürte- gösterdi ki Türkiyede artık sof ta ruhu yaşayamaz. Mazi artık gömüldü; şimdi - terakkiye, ha- yata doğru koşuyoruz... Yeni neşriyat TÜRKSPOR Lezzet ve alâka ile okuna- cak yazı ve resimlerle pek gil zel bir sayı daha *SUİĞA muhte bilhassa BEKİ tığı gollerin taisilât, Altay Yu- nan şampiyonuna vasıl mağlâp oldu, Ankarada toplanan spor kongresinde neler kararlaştı. 100 metro şampiyonumuz SE- MİH'in hayatı, Avrupadaki son maçlar, o sonhareketler, Boks müsabakaları, spor sineması da pek inth bir yazı, mektep- lerde spor ve saire. © San'atkâr Naşit B. Millet tiyasrounda Bu akşam TARLA KUŞU 4 perde. Cuma İ günü gündüz iki oyun (Kaldırıcı), 6 perde. (Sihirbaz) 2 perde. Cura günü sltşamı hafız Vahva, Selâhattin beylerin iştirekile, BUyAk konder ve Aiduvak “komedi 4 p. Kuşdili Hil tiyatrosunda per şembe ve cuma akşamları Komik Cevdet B. Iiyatro, varyete karto, sine ma Türk fakiri sanatkâr Aziz? B. birlikte 2.. Dahi- liye nazırma: —Emrediniz istediğiniz ka- dı: getireyim, . . Diyen bir dalkavuğu Şazanla rın ziyafetinde tim, Birnazırın, nazır olmanm; yerine göre, tesirine göre bu; kadar sükse yaptığını gördük- ten ve bildikten Sonra, için de'bir razırın sevgilisi, pe restişkârı olmanın yeri ve mâ» nası ; vardır. » Fakat, o nazırlar- dan birisi olan Hayati Bey... Ve onun nazırlığı bana sadece alay edilecek bir şey gibi geliyor. O kadar. Bürtün içindir ki, bir mâ- na, bir mahiyet beklediğim- den değil, sırf alay etmek, saç- ları ağarmış bir adamm nasıl aşçını anlattınığı dinlemek, gör mek için; önün: ! cilere karşı olan hareketleri de! ,, diri; “nl? Sonra oakap, gü gözünle gör-| düm, sözlerini kulağımla işit-| benim! Hastaya çağır Bir hekinanlatiyordu: Bir hâkim anlatıyordu: — Meslek hayatımda hiç u- nutamadığım bir vak'a vardır ki, bunu anlatmadan geçmiye- ceğim: Bir sabah beni, bir has- taya çağırdılar.. Gittim, Fakat hasta diye ne göre yim?.. Bir koca maymun. Genç, güzel bir kız, beni kar- şıladı. Hastanm yanına giriyor- dum. Fakat ne göreyim, karşım da bir maymun vardı Kenç kız: — İşte hasta, dedi, rica ede- İrim, bütün meharetinizi göste- İrerek, bunu iyi ediniz. Bilseniz ne kadar teşekkür edeceğiz! Ben, genç kızın, yalvarır bir sesle söylediği bu söze, biraz haşin cevap vermekten kendi- | mi alamadım: — Ben hekimim, dedim, yal- nız insanları tedavi ederim. — Ah, doktor. Ben, sizin gi- bi usta bir hekimden başka, ki- me emniyet edebilirim.?. Ben, bünun üzerine ister is- temez, maymunu muayene ct-| meğe mecbur oldum.. Hayvan, | hasta idi.. Bir tarafa büzülmüş, kimseye bir ziyanı dokunmıya- | İcağını, gözleri ile anlatarak, bek liyordu.. Bir kaç gündenberi hiç bir şey yemiyormuş.. — Buna, ne yedirirsiniz?.. Diye genç kıza sördüm. — Her şey.. Süt, yumurta, ek mek, şeker..: Her şey... Ben, kaşlarım çattım. Ne de | Bir an böyle şey- | l indi Bunu genç kıza da söyledim: — Maymunlar, kendi meme» ketlefinde yemişle karın doyu- rurlar., Ona muz yediriniz. Bir de hayvanı bisiklete bin; | ezdiriyorsunuz, değil uly orsu- | nuz. Bundan bir müddet vazge- | iniz. : — Fakat kendisi, bundan son derece eğleniyor. Daha ziyade, onun eğlencesi için... Sonra kızın annesi geldi. Bu da ayni endişe ile maymunun olup, olmıyacağın: soruyor- | du.. Kendisini temin ettim — Bir şey yok.. Hayvanı ken-| di haline bırakınız.. Dediğim | i, ona başka şeyler yedirece- ğinize, ye besleyiniz.. Bu, | SIGORTA ye teşvik ettim. Acaba bu da, — Yaşamak için yaşamak. kendisi için yaşamak... Dediğim hayat düsturunun sırlarından birisi mi? , noktayı, bu ruh değişikli türlü kestirip, tahlil &demeyo- İsem, Ve., Gene bunun İ — Bir akşam birlikte yemek yemekliğimize müsaade eder misiriz?. . Sualine derhal; — Hây: . Hay,. Memntniyetsi le... Dedim. Ve.. İçimdeki bü alay hududunu genişleterek ilâve et! tim: — Yalnız bir şartla... Tıkanacak gibi bir istical ile sordü: İkime para verirken, elleri ti Türkiye Iş Bankası tarafından teşkli edilmiştir Yangın - Hayat - Nakliya - Kaza - Otomobli « mos'uliyeti maliye Sigortalarını kabul eder, Adren: 4 üne Vakıf han İstandıl Telefon: Istanbul — 591 Telgrak İmtiyaz tm ve. , Onu daha çok söyleme | içindir ki,| K e K ö şüğöği Sai | dan bir hekim —Fransızcadan— — Zavallı üşümüş. Acaba) kendisine şişe çeksek, nasıl 0- lur, doktor?.. — Fena fikir değil, fakat hay | vanın sırtında o kadar kıl var ki, şişe çekmekle, bu hayvan | üzerine ne tesir yapılacağı kes- tirilemez. Artık benim de söyliyecek sözüm bitmişti. Biran evvel) gitmeği istiyordum. Maymuna neler yedirilece; pes yazdım. Bir de hatırımda ka: dığına göre, ilâç ta verdim. Dikkat ettiniz mi, bilmem, hay- vanların, biz insanları öyle bir| tetkik edişleri vardır ki, biz, €-| ğer dikkat etsek, çok şey öğre- nebiliriz. Maymun, benim ken- iyi etmek için geldiğimi anlamıştı.. Onun çin gözlerinde İ | | İyordu.. Her hareketimi tetkik ediyordu. Ana - kız, bu hayvana karşı okadar alâka gösteriyorlardı ki, ben de, kendilerini uzun w- izadıya temin etmek mecburiye- İtinde kalmıştım, Nihayet gitmek üzere kapı- ya doğru ilerlerken, maymunun bani gelecek misiniz?., Demek ister gibi bakıyordu. Bu anlattığım şeyin, bence Junutulmıyan bir tarafı da şu- Idur: Ben, kendilerinden müsa- İade alarak ve maymunun iyile- Şeceğini temin ederek çıkarken, genç kız, maymuna bir şey ver- di ve işaret etti. Hayvan avucu- ma getirip bir alın koydu. Bu, harpten çok evveldi. Bu, müayene ücreti idi. Bu, biraz cömer! mi$ bir Göret, Hasta bini âzami nezaketle bunu yaptı. | Doğrusunu söylemek lâzım ge- Jirse; böyle bol ücret alacak ol- duktan sonra, böyle hasta hay- vanları tedaviye çağrılmağı, he K yen hasis insanlara gitmeğe ter cih edecektim.. Bunu, genç kız lanlamıştı.. Şeytanca gülerek, “ban, — Dektor, diyordu, eğer has- ita iyileşmezse, buraya kadar gelmek zahmetine katlanır mı- sin yordu. en, bir daha çağrılmadım.. Fakat o altını hiç bozmadım., memnuniyetsizliğin ifadesi var- dı. Onun hesabına göre, ben- den bir yemek randevüsü almak | bir şehvet gecesi yaşamanın başlangıcı, belki de kendisi ola- caktı, Teklifim onu şaşırttı. Fa kat, gene. düşündü ve.. Hesap etti: — Bu ziyafet lâübaliliğimi- zin, münasebetlerimizin. derin- İleşmesinin esasr olacaktır. . Ge- ne iyit. Ben de memnundum, Haya- Kımda hiç bir pusulası, hesabı, plân: olmıyan yeni bir macera başlıyor demekti!. . Macera. . Hesapsız, muhake- mesiz, plânsız, pusulasız bir ma cera!, Oöoh.. Bu ne iyi şey?! "e. tekrar İ Hâlâ duruyor. ŞIRKETI Hayati Bey, — Yemeği müsaade ederse- bana karşı bir teşekkür okumu-|” BU AKŞAM olarak Dünyanın en böyük muzannisi Al JOLSON Sözlü ve şarkılı hissi, en müessir süperfilmlerin en ve en cazibi DELİ Sarkıcı Gişeler saat 10 dan itibaren açıktır. Haşiye: AL JOLSON'un > “ Brunswick , Bilmecemiz 7891011 A E R| E| $ A > bilmecemizin halledilmiş şekli 123456 Bugünkü bilmecemiz Soldan sağa ve yukardan aşağı: 1 — Yalnış (5). Bir vasitai male tiye (5). 2 — İyisi değil (5). 3 — Sadakat (5). 4 — İsyan eden. (3). Dem (3). 5 — Lezzet (3). Duyar (3). Bir göz rengi (3): 6 — Ev (4) Bir meyva (4)... | 7 — Cet (3). Demir İp (3). Tat- Mdeğil (3). 8 — İade (3). Bir meyva (3). 9 — Bir çalgı âleti (5). 10 — Benekli (5). 11 Bir vilâyetimiz (5). Çay (5). Pangalu sinemasında * buakşam Tekiyemizin iki meşhur komlk- leri bir sahnede Naşit ve Şevki Beyler kurşı karşıya iki oyun bir gecede iki kocalı kadın aşk intirikaları. Dedim. — Hayır, Bir banyo alacağım. — Sonra?.. — Sonrası yok. Nihayet on- birde nezaretteyim?.. — Nasıl çalışabileceksiniz?.. — E... Bugün artık böyle ge çer. Müdiri umumiler, müste- şarlar çalışsm... Dedi. Bu cevap tuhafıma git- ti: — Bir gün için zararı yol Dedim. Biraz kalm kafalı g; Mba: 1 — Yoo.. Ekseriya ben nezare te böyle giderim. . Alıştık artık. Gene nazırların en düzgün ça-| lışanı benimdir. .. Dedi. O zaman hayret ettim! Benim için, galiba bu gecenin bunu işit- en kazançlı intiba, mek oldu... tamamen alayında-) Nazıra hoş görünmek için, |. — Seni seviyorum... — Ne şartı?... © niz Tarabyada hazırlatacağım...| Hayati Bey e bikini iii vieoil -h e, Bu alay, beni nereye) Nazırdan tavsiye almak için..| o Demesinde ısrar ettim. Ve..! — Mithat, Rifat Sükrü, dok-| Der ve elimi sıkarken. . Saat| — Güle güle tu. Ben yalnız bü an ve. Bi türür. nereve sürüklerse ora-| Nazırın tahsisatı mesturesin-| sevgisinden, sevgisinin derinli-|torda beraber olacaklar. . dokuzu çeyrek geçiyordu, ||. Dedikten sonra, dise için değil, bü MAJIK | SİNEMASINDI Gala müsameresi plâklarında yaln okurluğü şarkıla kayıt edilmiştir. r Z © yaşından aşağı olan tiyatroya kabul edilmez. Gün seat 13 den itibiren ağ İstanbul belediy: ilânları Eminönü Belediye suli diriyetinden: Camcı Ali © letinde Veznetiler caddı S0 No. dükkün ankazı İl ve nakli “masrafı © alıcıyı olmak üzere pazarlık satılacakür. “Almak ihale günü olün 12-1 tesi günü 14 de €ncilmeninde hazır bulun ilân olunur, Ameli Ceza Tatbikâ Yazan ; Zonguldak mahkemesi aza mi M TEVFİK isteyi saat Ceza rsahakedteleri üsulü kar pratik olarak tarzı tatbikinden zabıta den bu eser; ve adliye murlarının va sile ve bütün formüllerile b vazıban gösterir. Adliyeci! muhterem halka g PFiatı 2 Jira Satış me İkbal kitaphar flimi, Cihal eridir i düşüne düsüml tak odama giriyordum. EB bire Nüsreti karşımda görd — Oo. « Sen uyumuyai idin?.. Dedim. Hiç cevâp veri Rengi bembeyazdı, titrey Saçlar » karmakarışık ol gözleri büyümüştü, Soyu mwştı da. Titreyişi, bembeyaz ol nu müthiş kararlara sevki gibi görünüyordu. Demek dasma çekilmiş Hayati gitmesini beklemişti. Şimdi zunu benimle pay edecekti: İşündüm. İki şey olabi v Ti, ya kıskançlık nöbetidifğ gülüşümle gelip geçecekti hutta kafasının içinde get kançlık sar'alı bir fırtma Bİ lamıştır, bu takdirde yap şey yoktu, iş olacağına vi

Bu sayıdan diğer sayfalar: