13 Mayıs 1931 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

13 Mayıs 1931 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

lar programının mü- takeresine başlandı ölün Şehir meclisinde hastahaneler meselesi etrafında lâraretli münakaşalar olmuştur nek ari gi raf adr DE müzekeresinde bi ek en mühim etti, 1sEğta müzakere © kos Rılar şuydu iş Müstahdemli Jin müzakeresine de Sİ: — Mesai progra galimatname. m. na dair muh- talimatnamı masında mulh söylediler Hacı Adil B. in fikirleri İi mevzu etrafında Hacı Adil B, eke irlerini şöyle anlattı Hİ — Müstahdemlerin şahsiyetlerini m k muvafık ve iyi bir iştir, ederek hizmetçi t ederken madde- erkek meslek ve san'at e ederek müstah- vermek temelini bibi kay Mlere bir Eside atalim. Beslemeler ni şekil müstah- ler daha var Beslemeler, Bizde çok esaslı yer- İmiş bir teamül vatdır. Bunun 1 olarak beslemeleri evlâtlk te- İki ederiz. Talimatnamede bunlar #ietcilikten daha başka bir vazi- Ate görülmeli, n kelimesi ile sütnine ve yi bir tutmamalıyır. besleme kaydının tayyini İ müstahdemler kaydının “kadm İ erkek meslek ve san'at erbabı, Atak tasbihini teklif ederim... Nakiye H. im teklifi Nakiye Hanım bu teklife karşı de la bu sırı Bugünkü teşkilâta göre uidudunu tevsi edersek MÜŞ la karşılaşılabilir. birini de işçiler diye İh de gene bir çok işçilerin bu Ve dahiline girmesi endişesile sar- hazar etmiştik... Hizmet erbabı ey hizmetçile- enmesinin en ileri sürdü. Ve ne inin çıkarılma , hizmetçi kaydının bizmet erba arak taşhihine karar verildi. erbabının muayenesi mür mucip oldu. İzzet Kâmil B. İ işçilere emrazı zühreviyede mua a müsaade veril iye raporunu kâ Tabip bu raporu » Dedi. işçinin istihda- eplerden bah- lerek bu husustaki takdir hakkı- istihdam edeccir olana bırakma- 1 daha doğru olacağını söyledi. İmar ; programı İkinci celsede nedeki işler- evvel nunun müzake sine geçilmiştir. Evvelâ muhtelit program encüme esbab: mücibe mazbatası okundu. Ve mazbatanın en mühim kısımla ıdan birini teşkil eden hastahane- kısmına geçildi. Sıhhi teşkilât Evvelâ İsmail Sıtkı Bey söz söy“ ğ eneyi yapacaktı eşkilât henüz Cerrah- sada temerkliz etmiştir. Vaziyeti iliyemiz itibarile milesöesatın ora” tesisini istiyoruz, Sihhiye encü- ayrıldığımız esas nokta bu- rn. , Yatak adedinin arttırılmasını biz arzu ederiz. Pakat vaziyeti mali- miz müsait değildi Beş sene zarfında 750 yatak ilâve ecek olursak bunun daimi masrafı milyon küsur lira tutar. Üskü- rda bir hastahaneye ihtiyaç var- hastahanesini mümkün dar tevsic iktidarımız var Tevfik Salim Pş. ne diyor Sıhhiye encüeninden Tevlik Sa » Paşa da mütekabilen dedi ki “ — Yatak adedinin tevsiine mih- az. Bizde iki sınıf halk büyük bir | srap içindedir. Fakir halk hastalıklarını tedavi iremiyor. Ölenlerin adedi pek tür. Diğer sınıf mutavassıt halk- Bu büyük bir kitledir. Ufak bir ta ile kendilerini tedavi ettirmeğe ıhtaçtır Hastabaneleriz kimselere mahsus (1606), cigara ve vesaiti nak- banelerin sadece Cerrahıpaaş munta- sında teksifine itiraz ederek diyor sıhhi hizmeti de her tarafında hastaba- girilmiştir. İs hirde she olma neler şehirlere serpişti tanbul gibi dağınık bir gehird hi bir merkez yapmanm doğr dığı muhakkaktır. r nlar ve Kadıköyünde fakülte- r. Buda den başka hastahane yoktur. Sinabi Fakülte olması dolayısile mah dut kalmaktadır. O taraf hastalarını İstanbula geçirmek güç VE aztıraplı bir geydir. “eh muvafıkı, hastahanelerin Cer- mıntakasında teksifi çihetin din siyle diğer mıntakalarda has- tahaneler vücude getirmek ve imkân buldukça hepsinin peyderpey tevsi- ine çalışmaktır. Altın kâse içinde Galip Hakk: Bey de belediye re- isinin hastahaneler üzerindeki tekli- #inden bahsederek dedi ki: || — Makamın teklifi bir alt kâse içinde terkos suyu sıhhiye enclme- ninki ise bir şimşir çanta içinde abu hayattır. Belediye rı in cevabı Belediye relsi, cevap vererek, taba betimizin yüksek haysiyetini medeni yet nazarında yükseltmek ve hem halka yardım etmek gayesini takip ettiğini ifade etti Şehirde mevcut hastahane ve ya- tak mikdarınm nüfusumuza na ran pek te korkunç bir derecede olmadığını söyleyen Muhiddin Bey dedi ki: — İdaresile mes'ul olduğumuz müessese bir belediye mücssesesidir. Hastaları düşünmekle beraber sağ- lamları düşünmek daha çok fazife mizdir. ,, Tevfik Salim Paşa az para ile çok iş görmek lâzm geldiğini büyük muhteşem hastahanelerden evvel, halkı ölümden kurtaracak küçük pa viyonlar halinde bastahanelere ihti yap olduğunu söyledi. © Şiddetli ve uzun süren bir müna- kaşadan sonra Üsküdar hastahanesi nin her şeye tâkdimen yapılmasına miittefikan karar verildi. Beyoğlun- da yeni bir hastahane vücude getir-, mek hususundaki, sıhhiye encümeni nin teklifi reddedildi. Sıhhiye eneli Tneninin beş sene zarfında 450 yatak yapılması telelifi kabul edildi “Bu sabah ve perşembe günü şehir isi toplanacak ve imar programı ir an evvel intaç edecektir. Bugün Devairdeyeni mesai tarzı başlıyor sekiz saat mesai hakkın da Tüzmen vekilce kabul edilen tali Goatname dün sabah vilâyete tevdi ir. >? Vilâyeti yaz mesai saati- ni 9 - 12 ve öğleden sonra 13 ten 18 e kadar olmak üzere tesbit etmiş, tir, Yeni mesai tarzı bugünden iti- baren tatbik edilecektir. İnhisarlarda i ike aliye vekâleti saati mesai hal kandaki karar inhisar idaresine teb Miğ etmiştir. — — emre — Ucuzluk Hayat gündengüne ucuzluyor İstanbul Ticaret < odasının Mart ayma ait geçinme indek- si dün neşrolunmuştur. Bu istatistiklere göre, hayat pahalılığı, harpten evvelkine | nispetle yüzde (1223) o kadar| yüksektir. Martta pahalılık, ge | çen şubata nazaran biraz daha hafiflemiştir. Ucuzluk bilhassa yeyecek maddelerde göze çarpmakta- dır, Pahalılık harpten evvelkin | den yeyecek maddesinde yüzde (1174), yakma, aydınlatma ve temizleme maddelerinde yüzde | (1135). giyecek veev eşyası İ zım Ziya Bey de bu meyanda- İ rede bulunduklarının tahkikini Hilâliahmer bir sanatoryom tesisini düşünüyor Ankarada toplanan Hilâli ahmer umümü kongresine İşti rak eden İstanbul Hilâliah- mer merkez şubesi reisi Ali Pş. İ Ankaradan gelmiştir. Ali Paş? şu izahatı vermiştir. —— Kongrede en çok ileri sür düğüm mesele fakir mektep ço İ cuklarma muavenetin bu sene tezyidi oldu. Geçeni sene iki bin | lira tahsisat almış ve iki bin ço cuğun iaşesini temin etmiştik. | Bu sene 'bunun beş bin liraya iblâğmi istedim. Merkezi umu mi bunu kabul ve derühte etti. Kongrede şefkat pulları da | oldukça münakaşayı mucip ol- | du. Neticede pul şeklinin ipka- sı kararlaştırıldı. | Sanatoryom meselesi de €- hemmiyetle görüşüldü. Kuvvei umumiyemizi tahrip eden ve- rem âfetinin önüne geçmek i- çin bir sanatoryomun vücudü- ne ihtiyaç pek bariz bir surette görülüyor. Söz aldım ve Hilâli Ahmerin bu bapta yapacağı fe- dakârlığa evkaf idaresinin icap ederse hükümetin de iştirakini bunun için 30 bin lira kadar bir paranın teminini istedim. Bu- nun üzerine Hilâli Ahmer mer kezi umumisi reisi Refik Bey nizamnamei esasiye o muvafık bulunan bu husussun hey'eti merkeziyece de iltizam edildi- Gini bu iş ile uğraşılmakta oldu ğunu bildirdi. Teşekkür ettik. Henüz tasavvur halinde bulu- nan bu iş yakında tatbik saha- sma girecektir Düyunu umumi- yedeki suiistimal Maznunların nerede bulundukları aranıyor ANKARA, 12 (Telefon) — Eski paralarm Cümhuriyet ev- rakı nakdiyesi ile mübadelesi neticeşinde meydana çıkarılan Düyunu umumiyedeki para sui istimali hakkındaki son vaziye- tini ve ayni zamanda o zaman Düyunu umumiyede biri iptal, öteki ihrak işleri ile meşgul iki komisyonun bulunduğunu bil- dirmiştim. Şimdi komisyon azalarının isimlerini bildiriyorum. Recai, Mübahat, Nazif, Ni- şan, Logosenfe, Teri Teodor, Mukadder Daniş, Vitalis, Gos- Bunlar memuriyeti vazifele rini ihmalden içlerinden Vita- Tis ile bilfiil sulistimale iştirak etmiş olmaktan maznundurlar. Asıl suüistimali bilfül icra eden lerise şunlardır: Düyunu umumiye sabık baş gişe memuru Lionida Aspiras, defteri kebir şube müdür mua- vini Seriko, düyunu umumiye mümleyyizlerinden Hacı Paşa, sabık serveznedar Meri Teo- dor, yevmiye ile müstahdem A- zeri Biltiski, komisyon âzaların dan Vitalis ile Aspira Seriko ve Hacıyanın adresleri meçhul bu lunduğundan ifadeleri alınama ş maznunlardan hepsinin ifadeleri vardır. Mülga Maliye Nezareti mu | amelâtı nakdiye müdürü Kâ- | dır. Ankara müddei umumiliği talepnamesini müstantikliğe ve rerek maznunlar hakkında taki batı kanuniye yapılmasını iste- miştir. Müstantiklik de o adresleri meçhul olan maznunların ne- istanbul istintak hâkimliğin- den istemişti mmm liye gibi diğer masraflarda yüz | de 982), Sigorta ücretlerinde | yüzde (845) nispetinde daha | yüksek bulunmaktadır. Fakat altın paraya göre pahalılık yüz yüzde (1343), ev kirası yüzde | | Trakyadan çıkıyor | | | Tasarruf cemiyeti tarafından ya Peşte sergisine | hazırlık Peştede açılacak beynelmi- | lel sergide tevzi edilmek üzere Milli İktisat ve tasarruf cemi- | yeti tarafından reklam kartları | yaptırılmıştır. En yaşlı adam bir buçuk a- | sırlık Zaro ağanm neşeli | ve dinç bir resmini ihtiva eden bu kartlarda deniliyor ki: — Zaro ağa gibi Türk üzüm ve fındıkları yemek, Zaro ağa gibi hazmınızı Türk yağları ve ihcirlerile tanzim etmek ve Türk tütünleri içmek suretile tamüssıhha olarak Zaro Oağa kadar yaşayabilirsiniz?” Tıp fakültesi reisi Ankaraya gitti Tıp fakültesi reisi Tevfik Recep B. dün sabah Maarif ve- kili B, tarafından telefonla müstacelen Ankaraya davet ©- dilmiştir. Bunun üzerine Tev- fik Recep B. dün akşam eks- presle Ankaraya hareket etmiş tir. Tevfik Recep B. bir muhar ririmize kısaca demiştir ki: — Bu davetin sebebini bilmi yorum. Fakat yeni bütçemiz i- çin olduğunu © zannediyorum. Fakültenin bundan başka halle dilmemiş meselesi yoktür.” Hekimlere ihtısas ! vesikası Hekimlere verilecek ihtısas. vesikalarını tetkik edecek olan | jliri hey'eti cumartesi günü An karada toplanacaktır. Bu hey'et azalıklarına inti hap edilen Tıp fakültesi müder rislerinden Neşet Ömer, Ham- di Suat ve Kemal Beylerle Et- fal hastanesinden Mehmet Kâ mil ve Gülhane muallimlerin- den Niyazi İsmet B. ler cuma günü Ankaraya hareket edecek 12 yakalık, Mühim bir emniyeti sulisti mal davası: tamam on iki ya- kalık, üç gömlek ortada yok!... Maznun mevkiinde olan kolacı, orta yaşlı, kıvırcık saçlı, lâkayt | vaziyetli, sebepli sebepsiz gü- | lümseyen bir adam. Davacı ise dehşet mi dehşet... âdeta ateş püskürüyor: — Efendim, bir değil, iki de- gil... her defasında bir bahane | bulup bizim yakalıkları içine oynatıyor. Bundan 15 gün e veldi. 12 yakalık, 3 gömlek gö- türdüm. Aman usta, dedim, he- | sapta gene yanlışlık olmasın. | gel, şu emanetleri beraber saya | sm, Sen çocukmusun canim, dedi bende yakalık kaybolur mu hiç? Eh... ne denir? Ses çı karmayıp dükkândan çıktık. | Üç gün sonra yakalıkları al- mak üzere dükkâna gittiğin zaman ne dese iyi... Ben, yaka- lık filân bırakmamışım. Bırak- sam orada olacakmış. Doğrusu bu lâfa tepem attı. 12 yaka 50 şerden 250 eder, üç gömleği de enaşağı üçerden 9 İira sayarsak 11 buçuk lira para isterim ken- disinden.... de (133) nispetindedir. , Hâkim kolacıya sordu: Mustafa Sabri ve hempaları Garbi Garbi Trakyada İskeçe şehrindi “Yeni Adım, gazetesinde okunduğu na göre, yüz ellilik listeden Mustafa | u İbrahim 27 nisan pa- zartesi günü Atinaya- git abri ile oğlunun buradan leri M. Venizelosun yüz Garbi Trakyadan ihracı Sabri ve o; türmü: elliliklerden y Çopur İsmail Hakkı kalmıştır. mülcüneden bildirildiğine göre rilerin Suriyeye hicret etmeleri gene kendi aralarında bir fa: görül İskeçede y fira Bey isminde bi e firarilerin rivayet lerine nazaran Suriyeye gidecek bu gibilere orada 2509 lira tevzi oluna cakmış. Bulbgaristandan gelen bir hava- dise görcorada intişar eden ve mür- teciane yazılar neşreden (Açık Söz) ismindeki gazetenin etrafındaki fira ri ve mürtecilerin Garbi Trakyadaki | firarilerle sıkı münasebetleri vardır Bunlar “Anadolu istirdadı hukuk ve hürriyet cemiyeti, namında bir teşekkül hesabına faaliyet gösterme. ği, Garbi Trakya veya Bulgaristan da bu cemiyet namına beyannameler | tabettirerek Türkiyeye sevkeyleme- ği düşünmektedirler, Garbi Trakya daki bu işin başında İrfan isminde biri bulunuyormuş. 275 Binlira | Belediyenin vesaiti nak- | liyeden aldığı resim y şehrimizdeki | saiti nakliyeye koydu | gu zamdan bu sene | zarfında | 275 bin lira almıştır. Gazi o köprüs İnasrafma tekabül etmek için daha on sene nakliye vasıtala- tından bu zam kaldırılmıyacak tır, Yapılan istatistikte vasaiti nakliyelerin gün geçtikçe daha az adam taşıdıkları anlaşılmak tadır . Çanlı şamandıra Karadeniz Boğazı konulmak üzere geçen sene st- | haricine pariş edilen çanlı şamandıra bu | ay ortalarında limana getirile- cektir. 3 gömlek. Zavallının iki yakası bir araya gelmiyor muş... — Ne diyeceksin, kolalan- mak için yakalık gömlek bırak tım diyor. Lâkayt bir eda ile kıs kıs güldü: — Yalan efendim, zati yaka- lık takmaz kendisi... Bana bir defa getirmiş üç yaka,o da hepsi yırtık. Sonra üstelik bir | yaka fazla alınış gitmiş.. Dük- kânda bunca müşteri var, Niçin hiçbiri şikâyet etmedi şimdiye | kana, Davacı atıldı; — Kim demiş, şikâyetçi yok diye... Herkese yapıyor bu oyu nu... Allah sizi inandırsm Bey- fendi. Bu adamm yüzünden iki yakam bir araya gelmiyor”. Yak; sahibinin müddeasmı ispat için gösterdiği şahitlerin hiç biri gelmemişti. Muhake- me bunlara tebligat için kaldı. Tefevvühatta bulunmuş Erkân: hükümet aleyhinde tefev- vübatta bulunmak ve sövmekle maz- nun Cemil hakkında takibatı kanu- niye icrası için keyfiyet Adliye ve kâleti vasıtasile Büyük Millet Mecli- sine bildirilmiştir. | Meclisten müsaade alındıktan son | ra bu adam ceza mahkemesine sev- | kedilecektir. | tindesiniz! Daima çalışınız. Türklük çok parl ortaya koy Dünka merasime Türk bekimliğinin mütetabbipler elinden kurtarıldığı günün yıl dönü mü olan 12 mayıs tıbbiyeliler bayra n çok parlak merasimle tıp fa- | kültesinde tes'it edilmiştir Bu münasebetle tp fakültesi Türk | bayraklarile süslenmiştir. Bu bayra a mahsus müsamereyi tertip eden tup fakülte cemiyeti azaları davetli- | lere “Tıbbiyeliler bayramı,, ve Türk tababetinin tarihçesi hakkında vücu de getirilen risaleyi tevdi ediyorlar- dı. Merasim Saat ondörde doğru fakültenin İ konferans salonu davetlilerle dolmuş | tu, Bunlar arasında bütün maruf he- kimler ve hastanelerin etibbasile Da rüllünun profesörleri bir çok Darül. fünunlular, şehrin yüksek tabakası. na mensup bazı hanımlar da bulunu yorlardı. Merasime saat on dörtte deniz or kestrasının İstiklâl marşile başlan- muştur. Behçet Sabit B. in hitabesi || Müteakiben tip fakültesi umumi kâtibi Behçet irat d — Bugün tıbb Bümünü kutlulamak için burada pek samimi meslek duygularile toplanan güzide ve yüksek heyetimizi selim | erken ömrümün en mes'ut dakika. | sım yaşamış oluyorum. Aziz arkadaşlar, bu mes'ut günü müz her sene böyle tekrarlandıkça bize ümüzün © bir yılmı daha gençliğin, çalışmak ve gayesine eriş mek emellerini kemalli bir gurur ve tahir işinde hissettiriyor Memleketimizin genç tıbbiyelile- | İ ri hayatın sonuna kadar her an çal şinı kü tıpta hocalıkla talebe- liğin yalnız bir farkı vardır. O da yekdiğerinden uzak ve yakm yeni ve eski bir talebelik olmasıdır. Yani hekimlik nihayetsiz bir talebeliktir. | Hastalar şifa bekleyor Dünyanın en güzel parçası olan Türkiyede mevcut hastalar sizlerden vefa ve şifa bekliyor. Yükünüz pek ağırdır Siz Türk gençliği mazinin bıraktı $ boşlukları telâfi etmek mecburiye ve onun aziz eümhuriyeti her şeyde yüksek olsun!, Besim Ömer Pş. nın nutku Şiddetli alkışlarla karşılanan bu sözleri üteakıp tap müderrislerinin en yaşlısı ve en kıdemlisi olan Be- sim Ömer Paşa da bir hitabe irat et işti Besim Ömer Paşa kürsüye çıkar- ken tıbbiyeliler tarafından çok hara- retli tezahüratta bulunulmuş ve gid detli surette alkışlarmıştır. Besim Ömer Paşa — Memleketimizde tıbbın Türkçe olarak tedrisine başlandığı tarihi bundan altı asır evvele kadar götürü yorlar. Diğer taraftan bazılarımız da tıbbın Türkiyede klâsik bir tarzda © kutulması ve öğretilmesi bundan bir âsır evvel başladığını söyliyorlar. Tıp gençliği daha tibbm Bursada altı asır evvel tedrisine başlandığı tarihten ilham alarak mayısın 12 sini bir “Tıp günü,, olarak kabul etmiş- lerdir. İki cephe Bizde tıp tedrisi tarihinde iki cep he vardır. Yüzümüzü şarka çevirdiğimiz za- man Türk elinde tıp tedrisinin baş- langıcını alt #str evveline uzamış buluyoruz. Garba teveccüh edilerek yapılan tıp tedrisatı ise bir aserlıktır. Bugün kü fakültemizdeki nazari ve bilhas- sa ameli tedrisi çok ileri gitmiştir Mükayese Besim Ömer Paşa sonra bizde tıb bın ilk zamanlarındaki mahdut hali le şimdiki mütekâmil vaziyetini mü kayese ederek devam etmiştir —Vaktile velâdethanenin ehemmi yetini ileri sürerek büyük makamla Ta vaki müracaatlar semere vermez ve devrin padişahı bu müesseseyi 150 likler Tıbbiyelilerin bayramı ak oldu “Bu müessese Türk bilgi ve azminin duğu bir abidedir ., iştirak edenler bir nevi piçhane gibi telâkki ederdi. Fakültemizdeki doğum seriri tesisi tarihi çok firaklı ve Bugün fakülteyi iftiharla göğsümüz kabararak herkese gösterebiliriz. Türk bilgi ve azmı Bu müessese Türk bilgi ve azmi- nin ortaya koyduğu bir âbidedir. Bununla beraber hepimiz bu mücsoe senin daha ilerilemesini ve daha yük selmesini İsteriz ve bunu Türk genç liğinden bekleriz. Bizi şevklendiren en büyük saik cümhuriyet hükümetinin bütün da- rülfünunu ıslah ve tensik etmeği İş ve gaye programına çelik harflerle yazmış ve kazmış olmasıdır... Bir asır evvel Besim Ömer Paşa bizde tıbbın na sil başladığını ve bunu müteakıp bir asır evvel tıphancde ve Süleymaniye medresesinde tıbbm sureti tedrisinin tetkiki için bir heyet teşkilini tıp gençliğine teklif etmiş ve hitabesini alkışlar arasında şöyle bitirmiştir: - Aziz» dinleyicileri, dalma iler leme ve yükselme taraftarı olduğu- muzu açıktan açığa beyan ve her iler leme ve yükselmenin yardımcısı 0- lan ve bütün iyiliklerin saiki olan Yüce Cümhur Reisimizi ve muazzez bükümetimizi şükran ve takdirle al. kışlarım. (Şiddetli ve sürekli alkış iar) Tıp fakültesine hizmet etmiş © lan ölü ve sağ bütün hocalarımızı da bürmetle yadederim., Necmeddin B. in nutku Müteakıben talebe cemiyeti reisi Necmeddin Bey de bir matuk söyle yerek Anadoluda Türk tababetinin 531 sene evvel Bursada açılan tap medresesinde başladığını, fakat ma- isinin çok daha eski olduğunu izah iel mevkiini düşmanlarımız söylesin ler! Bizimle rekabet sevdasında bu- lunan milletlerin hekimliğini İ dük. Onlar da bizi yakından gördü. ler. Netice bizim için iftiharı mücip olmuştur. Türk teceddüt ve inkılâbe nın meşaleleri bu fakültede alerlen- di.., Demiştir. Bunu askeri tıbbiye talebesinden Mehmet Ai Efendinin heyecanlı bir nutku takip etmiştir. Sonra deniz orkestranr alafranga bir konser ver- miş ve muhtelif kadın ve erkek san” atkâlar tarafından güzel parçalar te rennüm edilerek merasime nihayet verilmiştir. Bunu mütcakıp davetliler çay ve Himonatalarla izaz ve ikram tur, Dün akşam da Maksimde Tıbbi Yeliler balosu verilmiştir. Stok tütünler Tütün inhisar idaresi şehri- mizde stok tütünlerin mübaya asma başlamıştır. İlkin Kava- lalı Hüseyin Beyin tütünleri a- lanmaktadır. RET AE BA aş Kambiyo Borsası İsterlin 1030 © | Kuron 15,04,50 Dolar 8,07 26)$ilinr | 3,35,50 Frank 12,07 Pez ta 4,70,75 Üret 9,02 |R.mark 1,98,25 Frank B.3,38,50 Drahmi 36,42 Altın Mecidiye Banknot Kambiyo harici Esham ve Tahvilâtın nevi İstikrazı dahili Lİ Düyunu mvvahhade © 96,00 İkramiyeli Demiryolları | 4,47, YE

Bu sayıdan diğer sayfalar: