6 Haziran 1931 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5

6 Haziran 1931 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

(Başr 1 inci sahilede) Şey) gibi az bir para ile memurlara temlik olunmaktadır. nakil vasıtalar Hi, sinema tiyatrolar “. de 50 tenzi- it yaparlar. Eğer koopratif kolay- önülürse bir memur Neşriyat sıkı bir kontrol altında > Gazeteler ve sokak san'atı olan mak nin İiilya'da Kimi , Bankalar, gazeteler, ve iktisadi hayatın bütün organlarını kullanarak, kendi hizmetine soka- madığı faşizmi tazyik etmek isteyen Para ve burjuva oligarşisi silâhsez Müstemleke İtalyanlar Tunus için dava yü- üttü Fransızlar: — Siz Tu- mas'ta bize değil, yerlilere karşı takiplik ediyorsunuz, derler. İtalyanın büyük koloniler yap- Mak için sermayesi yoktur. Trablus Somalı ve Eritredeki İtalyanlar, Fransa'da hazır işlerde çalışan İtal yanların yirmide biri kadar bile de- Bildir. İtalya Adriyatik için kıskançtır: Adriyatik'in İtalya'da ismi: “Bizim denizimiz,, dir, Onun için Fisme bozgunu, İtalya'yı kalbinden vurdu. Faşizmin ikinci şıarı, “Akdeniz, Alkdenizlilerindir.., o Hükmüdür. İtalya'da, İngiltere'nin Akdenizde zi ne olduğunu soranlar az değil ir. Eski Roma tlendirmek, İtalyan gerçliğine ir irade ve hamle vermek için, y bir ilham kaynağı olarak alınmıştır. Faşizm, İtalyanlığı latin mülletleri- nin tünü addeder. Fakat bu İtak den yapılmak lüzender; Jyanlık, ancak, Romalı gururu iştirilen, sert ve katı toprağa ık büyütülen, çetin bir sitaj a sokulan yeni neşille vücet bulabilir. Evet, İtalya'da gençler iktidar Fakat hiç Şerefi nitbetinde ağırdır. Hiç bir sınıfın imtiyazımı tanı mayan faşizm, gençliği de bir imti- Yaz diye tanımaz ve en 37 onun ku- surlarını affeder. Mülâhazolar ———— Faşizm, İtalyandır ve baska mem- İsketlerin tarihinde benzeri yoktı İ ö ve disiplin kalkınca, serbes Eki Roma, itiyenlık | şuura İ kontrolü ve disiplin Faşizm, ancak ihtiyar demokra 3i müesseselerinin atırap verdiği po memleketlerine örnek olabi- Bizim şeflerimizi düşününüz; bal. dukları kadro ne idi? Milleti anla mayan ve sevmeyen ilim kadrosu, İnkılâp ve istiklâli anlamayan bükü- * kadrosu, şuursuz ve * imama serbes meslek kadrosu, Türk düş- manı maliye ve iktisat kadrosu, ezil- miş ve terbiye edilmemiş halk kad- siler kadrosu ise tecrübe si yeniden yaratılacaktı. Bizim şeflerimiz, mektepte okur Bibi, yeni şeyleri bizzat öğrenmeğe mecbur kaldılar; Aldanmamak ve Pusuyu düşmemek için. Ruslar İaburatuvarlarında, ensti- tülerinde 24 bin ilim adamı çalıştır- Mmaktadırlar. Faşizm, mevcut sınıfların şiddetli Ve müzmin kavgasını menetmeğe ve uzlaşmağa çalışıyor: Kemalizm, he- Müz sınıf kavgasr doğmamış bir > b İbrahim Bey senelerdenberi devam eden bir mümarese neti Cesinde nefsine hâkim olup alâ kasını şiddetle tahrik edildiği- i belli etmemek san'atımı öğ- Fakat arabın bu son sözleri karşısında bu ciheti ta- Memen unutur gibi olmuştu. Maamafih haremağası mu- hatabının çehresinde hâsıl olan yecanı zapte vakit bulama- dan kendini toplamağa muvaf- fak oldu. — Bu yeraltı yolu senin keş iğini İngiliz anladı mı? rkamdan geldi, de Bizde bulunduğum sırada ar- dan ateş etti. — Hemen Ada'ya” gidelim. Benim haber aldığıma göre lagiliz iki gün evel Ada'dan Milliyet'in tefrikası :52 7 LA | itmiş, zi da tilkiyi inine yurtta, demokrasi salgınlarının yer- İeşmesini menedecektir. Bizde şim- dilik iki sınıf vardır: Garplı ve Şark- hı sınıf. Biz bütün sınıfların garplı | laşmasını, fakat Garp iemleketle rindeki sınıfların hastalıklarını al. | mamasın: istiyoruz. Bu ahenk eski imparatorlukta vardı: Bütün sınıf lar sarayın hizmetinde idiler. Yeni Türkiyede cemiyetin hizmetinde 0- lacaklarder. ham maddesiz, al- Eser ve demirsiz Italya en çabuk vurulacak ola- sanayii tansız, köm nın sanayii m Bir çok işlerde mufaffak olduğu meydandadır. Korporssyon sokak nümayişlerinin, avukat nütuk- | ilmini boğazlaşmalarının Itolya'ya buğday getireceği ve si kıntıda olan sanayiç pazar bulacağı şüphelidir. Şurası var ki bütün genç memle- | keteri, her türlü şartlara ve iklim- | lere göre değişen farklara rağmen, bir fikir ve enstenden gelen bir an- | layışa sevketmektedir. Hedef, yeni zamanlar için başka bir nizamdır. Falih RIFKI Ebi ELE Dün bir Danimar- ka kruvazörü geldi (Başı 1 inci sahifede) rettebatı zabit ve efrat 305 kişi den mürekkeptir. Gemide mü- rettebattan mada 40 kadar de- niz talebesi de vardır. Bunlar zabitlik stajı görmektedirler. Kruvazörün süvarisi deniz mi ralayı F. Hansen'dir. Dün akşam Tokatlıyan oteli salonlarında misafirler | şe- dan bir süvare ve resmi kabul «| tertip edilmiştir. Süvarede Va- | ii ve Kolordu kumandanından maada Türk makamatı resmi- yesine mensup zevat, sefarel erkânı, gazeteciler hazır bulun muşlardır. Bugün öğleden evel gemi süyarisi Vali beyle Kolor du kumandanını resmen ziya- | ret edecek ve öğleden sonra sü variye iadei ziyaret edecektir. Vali ve Kolordu kumandanı gemide merasimle karşılana- caklardır. Bu akşam Serkidor- yan'da Danimarka sefareti ta- rafından büyük bir ziyafet veri lecektir. Gemideki resmi kabu İün ne zaman yapılacağı henüz takarrür etmemiştir. Bugün öğleden sonra 14,30 da Glorya sinemasında hususi davetlilere Danimarka hakkında bir pro- terilecekti İ den Dünkü meb'us intihabı (Başı 1 inci sahifede) Vali bunâ rağmen, soğuk kanlılığını muhafaza ediyordu. | Dedi ki: — Ben İstanbul valisi ve i tihap hey'eti teftişiyesi reis yim. Kimsiniz ve ne istediğini i söyleyiniz. “Den müstakil amzedim. — Istida verdiniz mi? — Hayır! — Kimsiniz — İstanbul belediyesi, fen işleri müdürlüğü barita şube sinde mühendis Mustafa Nuri... — Müstakil namzet olarak tahtaya isminizin yazılması için intihap hey'eti teftişiyesi- -İ ne bir istida ile müracaat etme niz lâzımdır. Mühendis Mustafa Nuri Bey bu cevabı aldıktan sonra he- men bir istida yazdı ve ismini müstakil namzet olarak tahta ya yazıldıktan sonra intihabata | başlandı. İlk rey İlk reyi müntehibi saniler- müderris Mustafa Hi rullah B. attı. Müteakip reyler de grup grup gelen müntehibi saniler tarafından atıldı. En hararetli intihap faaliye- ti saat 8 den 12 ye kadar de- vam etti, 12 de yemek paydosu | yapılarak 14 te tekrar intihaba başlandı. 15 te Vali Muhiddin Beyin attığı son reyle intihaba | nihayet verildi ve hey'eti tefti- giye reyleri tasnife başladı. Netice İntihap esnasında müntehibi saniler arasmda fırka namzet- lerinden o Alâettin Cemil Bey İ aleyhinde bir haraket hissedili yordu. Ve bu hareket alman ne tice ile de teeyyüt etti. Tasnif bir saat kadar sürdü. Neticede İstanbuldaki 1335 müntehibi saniden 1298 inin intihaba iş- tirak ettiği, 37 sinin muhtelif namzetlerle intihaba iştirak e- demedikleri, mustakil namzet- lerden ikisinin de hiç bir rey almağa muvaffak olamadıkları anlaşıldı. Tasnif neticesinde (Fırka namzetlerinden Sadettin Rıza ve Sabık İstanbul meb'usu Zi- yaettin Beyelerin 1298 er rey- le, müitefikan, Mitat Beyin 1266 reyle, Alâettin Cemil Be yin de 531 rey noksanı ile 894 reyle intihap edildikleri anla- şıldı. Kazalarda Kazalarda da dün intihap İ yapılmış ve vilâyete çekilen tel raflar rla müttefikan fırka nam zetlerinin kazandıkları bildiril- İstan. & de fırka kâtibi u- mumiliğine bildirmiştir. MİLLİYET CUMARTESİ Birinci sahifeden geçen yazılar Be a A LL Roma, Tiran, Atina EA ŞPOŞ Lik maçları bitti Sarı kırmızı gençler 66 puvana karşı 41 puvanla Kurtuluş atletlerini mağlüp ettiler Galatasaray 1 - İ. Spor 1; Fenerbahçe 4-Süleymaniye 1; Beykoz 0 -Beşiktaş 2 Müsabaka tam saat 10 da başladı. | çe akımlara başladı ve çok geçmeden Galatasaray bu maça 15 kişi ile işti. | bir gol attı, Bunun üzerine Süleyma rak etmişti. Kurtuluş ta ayni mikdar niyeliler daha dikkatli oyaamağa baş müsabık getirmişti, Maçın hemen inleşti indi. Oyun bir az mütevazinleşti. her sahasında Galaasaraylı gençler | Ara sıra müessir Süleymaniye akın- muvaffak oldu, Bilhassa göze çar Garip bir inti har Bir adam soyunarak kendini denize attı ve kaybolup gitti Dün saat 12,20 de Köprü üzerin- | de Boğaziçi ve Üsküdar iskeleleri a- rasında hüviyeti meçhul bir şahıs şapka, ceket ve kunduralarını köprü ye bırakarak kendisini denize atmış ve kaybolmuştur. Ceset aranmış ise de bulunamamıştır. Müntehirin- pılmaktadır. Otomobil kazası Şişhane yokuşunda 203 numaralı otomobil Viktorya hamında bir ka- ları göze çarpmağı başladı. panlar birinci kategoriden: Enver, Naili, Selim. İkinciden: Haydar, Omer, Turhan. Müsabaka tam bir intizamla olmuş ve oldukça iyi meti- eceler alınmıştır. Müsabakaların me- Hicesi şunlardır: Koşular Turhan, 11,3/5 Haydar Enver 24. Turhan Kalfapalos 55.3/5 Omer Celâl Lütfi 2.11.3/5 Vasıf | Sıfastopulas 10.33 /SÇoriksi Yüksek atlama Selim 1.60 Andıraya Sırık atlama Şekip 3 m. 5 cm. Mataronga Uzun atlama Selim 5.90. Nikopulos Üç adım atlama Selim 12.62, Asmanides Gülle atma Naili 10.64. Selim l Disk atma Sezai 30 m, 14. em, Asmanides 4X100 bayrak koşusu | Galatasaray takımı Turhan, Hay- dar, Ömer, Enver. Galatasaray - İ. Spor İ Dün Galatasaray fena oyunların- dan brini oynadi. Takım zaten Mit. | hat ve Bürhandan mahrum olarak çıkmış üstelik rakiplerini nasıl olsa | yeneceklerini düşünmüşler. Bu sa- | kim itiyat işte bağünkü neticeyi ver | öyunculermm yeri- ve hiç heyecanla takip edilmemişti. Maç başladığı zaman Galatasaras kalesi hafif hafif sıkışmağa başladı ve tevali etti. Nihayet bu akımlar se- | meresini vermekte gecikmedi ve İs- | tanbulspor Sefanın ayağı ile bir s2- | yı kaydetti. Nedense dünGalatasaray takımında bir kargaşalık vardı. Her | kes ne yptığını bilmiyor, doğru dü- | rüst topu kontrol bile edemiyorlar. di. Arasıra tek tük akınlar yapiyor- lar ve sağ içlerinin tuhaf oyunu ile muhasım oyunculara kaptırıyorlardı, Nihayet haftaymın sonlarına doğru İstanbulspora bir penaltı oldu ve Necdet bir gol attı, İkinci baftaymı da hep bu suretle geçti, neticede Galatasaray İstanbul H. Fırkasının tebliği ANKARA,S5 (AA) Cumhuriyet Halk Fırkası kâ- tibi umumiliğinden tebliğ edil miştir: Bolu, Bordur, Mağnisa, Sam sun, İstanbul, Tekirdağı vilâ- girmeden evel yakalıyalım. Sen evelâ konağa gidip Paşa'ya Bülbül'ün düşü- — Korkarım, Beni mutlaka boğar... > — Eğer benden yardım is- tiyorsan söylediğimi — derhal sin. İbrahim Bey Arabın yüzünü açık bir kitap gibi okuyordu. Haremağasının sözünü . yapa- cağını anladı. Arabın sözlerinin doğru olup olmadığını anlamak ihtiyacile yanıp tutuşuyordu. Hemen ko- nağıma gidip bu hususta hazır- lıkta bulundu. İbrahim Bey Çarls Baker'in evinin altmdaki gizli dehlizi keşfede dursun, İngiliz soluğu doğru Bebek'te almıştı. Orada düşündükçe çocuk gibi sevini- yordu. Arkadaşını gördüğü zaman: “Çok iyi haberlerim varl dedi. Genç zabitin çehresi çok sol gundu, Baker arkadaşınm ko- Tunu tutup sarstı. — Ayol, bu ne hal böyle... Kerime ka; ri öşı kın avurdu avurduna çökmüş- tü, Merakla İngiliz'in eline sa- rıldı. Dostum böyle dudakla- rında tebesümle kendine geti- rebilecek yalnız bir haber ola- gördün? Çabuk söyle de kurtarayım.. — Kerime Hanım Bursa'da, Seni derhal görmek istiyor. Bursa'ya ayak basar basmaz onu kaçıracağım. Sen de bana yardım edersin olmaz mı? yet trenle gidecek olursak İb- rahim Bey yakalattırır. Bursa ya gitmek için başkabir yol sporla 1 - 1 berabere kaldı. Fenerbahçe - Süleymaniye Oyun başladığı zaman Fenerbah- yetlerindeki münhal meb'usluk lara Cumhuriyet Halk Fırkası namzetleri meb'us intihap o- lunmuştur. bulmalıyız. — Mesele bir kere Bursa'ya gidebilmektir. Bikem beyaz. siyaklleran um- delen bakti çek günl oymyor ve Fener akınları durduruyordu. Bu aralık Süleymaniye forvetleri bir a- kın esnasında Fenerlilerin hatalı du- öiyn öölaysille bip yamalar iammnde: ci devre berabere bitti, İkinci devre Ba devre urumsiyotle Fonürillerin faikiyeti ile devam etti. Ara sera Sü İeymaniye forları canlanıyorlarsa da bir şey yapmağa muvaffak olam. yorlardı. Haftaymın dokuzuncu daki İ kasında Fenerliler bir gol daha att lar, taası çok çalişı | yor amma akınlar birbirini takip et- | Süleymaniyo müda' ti için onlar da bocalıyorları Gene bu aralık Fenerliler bir gol daha at- tılar ve bunu Zekinin enfes bir golü ! talip etti, bu düretle oyun 4 «1 şek linde devam ederken hakem oyunu bitirdi, Beykoz - Beşiktaş Oyun başladığı zaman hemen he- men müsavi bir vaziyette idi. Fakat yavaş yavaş Beşikta; kendisini gös termeğe ve oyuna hâkim olmaya ça- işiyor. Beykozlular buna müsaade etmiyorlar ve bu sefer onlar hâkim olmaya çalışıyor. Oyun bu suretle | gayat zevki devam ediyordu. Bu ara ık Bey kozlulara bir korner oldu, çek | tiler ve Beşiktaşlı Hüsnü bunu hüs- nü stimal ederek sayıya tahvil etti. Bunu müteakip Beykozlular bir az açıldılar ve gene bu acık oyundan istifade eden Beşiktaş rmuhacimleri kalecinin fazla açılmasından istifade ederek ikinci gollerini de sağ içleri | vantasile yaptılar ve devre bitti. İkinci devre Bu devrenin bütün imtidadınca de vam eden yağmur ve fırtına oyuncu lara çok fona tesir ettiğinden dolay: | oyun cansız ve heyccansiz olmuş, zaman zaman Beykozlular ve Beşik taşlılar oyuna hâkim olmuşlar ancak | neticeyi değiştirememişlerdir. Yal. | sız Beykozlu forlarından biri bu | devrede güzel bir gol fırsatı kaçır. | cş pis havadan sinirlendiğinden do | layı önünde hiç kimse olmadığı hal de 10 pastan topu avuta atmıştır. Bu haftaymda fazla şayanı zikir bir gey olmamış ve anlattığım şerait da- bilinde oyan bitmiştir. İkinci takımlarda Fener şampiyon oldu Dün Kadıköyündeki Fenerbahçe #adında ikinci takımlar şampiyona sının finali yapılmış ve Fenerliler rakipleri olan Beşiktaşlıları 3 < 2 ye nerek 1930 - 1931 ikinci takımlar şampiyonu olmuştur. tırdılar. Her gün İngiliz sefa- Çarls Baker meseleyi ameli retinden pasaportunu ve sefi- Vida takarken Beşiktaşin şoför Hüsnü Efendi o- tak yüzünden benzin öştnl etmiş ve yoförün elleri hafilçe yanmıştır. Memnu tabanca Beyoğlunda Abanozda 26 numara li hanede oturan Rifat oğlu Osmanın üzerinde taşıdığı tabanca polirçe e- inden alınmıştır. Kahvede kumar Beşiktaşta bir kahvede kumar oy nandığı zabıta ca haber alınmış ve tarassut neticesinde Vahan, Aspas, Yankesicilik Mercanda Evliye hanında 25 müs maralı evde oran Reşadiyeli bak- kal Ömer Efendinin 65 lirasını yan- isimi ” Reşat, Mecit ve arkadaşı Şakir, İs- mail haklarında tahkikata başlamış» ter, Polise hakaret İ Emin Behçet Efendi namında bi- Bedros namında üç şahıs kumar oY- | risi sarhorlukla polise hakaret etti naken cürmü meşhut halinde yaka» | inden hakkında tahkikata başlan. lanmışlardır. mastar. — — m D. Ticareti kadrosu Deniz ticareti müdürlüğü ev velki gün yeni kadrosunu me- murlarma tebliğ etmiştir. Mü- dürlüğün altmış kadar memur- dan 13 ü kadro harici kalmış- | tır. Bunlardan biri mümeyyiz biri mümeyyiz muavini, beşi | kâtip ve altısı da liman memu- rudur. Mısırlı tayyareci Evvelki gün şehrimize gele- rek Yeşilköy tayyare meyda- nında kai inen Mısırlı tay- Yanlış çıkan bir kaç numara Dünkü müshumızda piyangoda kazanan korilerimizin numaralarını ööşretmiştik. Anerk gazetede çıkan numaralarla ölimizdeki (noterden musaddak numara listesini karşılaş. tırdığunız zamn, bazı tertip hatala. | lak Bu hataları tashih ediyoruz: 499 numaraya yazıları “Türk Ai mahalesi Set sokak Mustafa Efendi., rn e eri adresi 449 mumaranındır. tsüvülerei böcel al ii Kadın çoraplarında 633 mumura | ması Ulvi Beyin hareketini bir yanlıştır. Doğrusu 635 dır. Kolonya gün tehir etmesine sebep ol- da 666 yerine 66 dizilmiştir. is 24 numaraya Necip Bey sabunu denilecek yerde kolonya yazılmıştır. ük aleminin | Kiel Hazimsizliğe karş MAZON “Ea TUZU Müferrih, midevidir. Bar- saklari katiyyen temizler. MAZON ismine dikkat Başka markaları reddedi- niz. Meşbur edesnelerde. TALEBELERE ve AİLELERE İLÂN Ecnebi lisanları tedrisatında mütchassıs olan BERLİTZ MEKTEBİ bütün yaz açık olup, müptedi ve müterakki için yeni kurslar vücuda getirmek suretile tatillerden istifade eder. İşbu kurslar atideki lisanlarda şimdiden Talam tir İngilizce, Almanca, İtal, İ rkçe, Fransızca, İngi y mı kalan “İs Ağda ke YAZ TARİFESİ Beyoğlu: 356 İstialâl caddesi Ankara Hacıbayram caddesi Dok or Hafız Cemal Dabik Kastalıklar tedavihanesi cumadan maada her gün öğleden son sas 2den 4 de kadar © Kek, kadın ve çocuklı dahiliye bastalıklarım Diva numaralı hususi kabine: davi eder. Telefon İstan! 9308 si bal: rime H desti iz- divaçlarını bendenize vaad bu- yurmuştunuz, değil mi? ne i Sadrazam kızını böyle feda edi yordu?, bir surette düşünüyordu. — Bir kere yanma gidebil- sek onu kurtarmak için elbette bir yol buluruz. — Ben evelâ ciheti askeriye den bir izin kopartayım. O za- mana kadar lâzım gelen hazır- lıklarda bulunuruz. Gel İstan- bul'a gidelim. Ben seni sonra görürüm. Böyle bir zamanda yanımda bulunsan iyi edersin. Kadri Bey pür ümit bir çeh- re ile dostunun yüzüne baktı. — Dur ben gidip yanıma bi- raz para alayım. Para ile her iş görülür, — Benim bir an evel karşıya geçmem iyi olacak. Vâkıa şim- di Ada'daki evimi de nezaret al tında bulundurmam lâzım am- ma,. İbrahim Bey ergeç başı rin imzasile yirmi (dört saat zarfında İstanbulu terketmem çık, de derhal Yusuf Paşaya gidip mühimmatı teslime hazır oldu- ğumu bildireceğim. Iki arkadaş derhal sokağa çıktılar, hemen hiç lâf etme- den İstanbula geldiler. Kadri Bey ertesi gün Bursaya nasıl gideceğini düşünüyordu. Tak sime geldiği zaman Yusuf Pa- şayı gördü. İçini kemiren müt- hiş şüpheleri izale etmek için bu fırsattan istifade etmek is- teyen Kadri Bey yıldırım gibi Paşaya doğru atıldı. Yusuf Pa şa her halde kızını bedbaht e- ma bir iş Maamafih | den ve onu hiç & i bir son parti silâhlarda yakında | adamın kucağına Ze geliyor.. maz kararındaki hikmeti anla- — Ne zaman karaya çıkarı: | tacaktı yorsun? Hem paşayı, hem kızını bu Kadri Bey Sadrazamın kar- şısına dikildi, serbest ve kat'i bir tavurla: — Paşa Hazretleri, dedi. Zatı samilerine bazı müstacel maruzatta bulunacağım. Yusuf Paşa istemiş olsaydı bu müz'iç âşıkı uydurma bir mazeretle başından savabilirdi. Fakat Kadrinin yanında Çarls Baker vardı. Onların ikisi bir Yusuf Paşa sokak ortasında durup konuşmanın muvafık ol- madığı gördüğü için: — Benimle beraber Şişliye geliniz, dedi. Orada görüşürüz. Kadri Bey paşanın hususi o dasma girer girmez her zaman ki kat'i tavru ile doğrudan doğruya hücuma geçti. — Paşa Hazretleri, dedi, Ke Yusuf Paşa verecek cevap bulamadığı için parmağını 151- rıyordu. Kadri Bey cür'etle sözüne devam etti: — Her yerde Kerimenin İb- rahim Beye varacağı açıktan açığa söyleniyor. Demek ben bir kenara atılıyorum, öyle mi? Paşa sinirlenmişti. — Ne yapayım... dedi: Öylgi hareket etmem icap ediyor. Başkâtibi bir müddet zahiri bir dostluk nikabı altımda hoş tu- tarak oyalamak mecburiyetin- deyim... — Demek onun ağzını ka patmak için Kerimeyi feda edi. yorsunuz, öyle mi? Kadri bu sözleri söyl sesi hiddet ve nefretle tieziyer ez du. , , Paşanın gözlerinde karanlık, bir bulut uçuşur gibi oldu, (Bitmedi).

Bu sayıdan diğer sayfalar: