4 Eylül 1930 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

4 Eylül 1930 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

j w G — a Bt AAA Kari Gözile Gördüklerimiz Bir Rica Mektuplarınızın Gir- mesini İsterseniz Kısa Yazınız Bazı karilerimiz dert ve şikâyetlerini anlatırken fazla tafsilâla giriyorlar. Bu hal birçok — şikâyet — sahiplerine ait Mektupların günlerce beklemesini intaç &diyor. Ba gibi mektupların mümkün Mertebe kasa olmasını — bilhansa rica ederiz. ZİRAAT MEKTEPLERİ VE BİR MÜLÂHAZA Ziraat ameliyat — mektebinin tekrar Açılacağını — bir garetede — okudüm; fakat bu mektebin verdiği tahsil ancak Orta mektep derecesindedir. Buradan gikıp tahsiline devam clmek — İstiyen talebenin tahsili lise mezumu derece- Sinde addedilmediğinde —Ali — tahsilini Töremiyen — merunlara hiçbir iş — ve- Tilmiyor. Bu gibi — mekteplere daha Tİyade çifiçi ve bu tarz kimseler alınmalı ki hiç olmasa vatana faydası İsan, N. NEREYE MÜRACAAT EDEYİM... Bendeniz Şarkıçol rüsumat mıntaka- & memurlarındanım. 1 - 2 - 929 tarl- hinde bir şahsin garezi Üzerine işten Sikarıldım ; beş nüfuslü alle reksiyim. Hükümette beş ay yirmi günlük alacak Maaşım varş; — birkaç defa müracaat Silim ve 16 » 6 - 980, 1359 - 848 No, hh “Yrakla'tediyesi,diye emir verildiği halde biçbir şey çıkmadı, bunun için nereye Hüracaat edeyim. ÖLÜM KUYULARI Aksaray, Lâleli, Koska ve Lânga taddelerile Direklerarası — ve Çukürçeş- me caddelerinin birleştikleri yerlerde İki tane Tâğum kuyusu vardır. Bunlar Keniş ve derindir. Senelardenberi üzer- Terlbaçık durmaktadır. Geçen kaş bun- lardan birine bir adam düşmüş, güç halle kurtarılmaştır. Her zaman bir ölüm tehlikesi halinde bulunuyorlar. Bu caddelere kaldırım yapılah bir ay olduğu halde bu kuyular hâlâ örtül. memiştir. Bunların bir. çaresine bakıl- ması İkzımdır. Şeyhlerhat, Ayazma sokak No.l Yuvan BELEDİYE AZALARININ EVLERİ Lüleli camlinin karşımında Lünga, taddesine İnen yol Üzerinde belediye Atasına alt bir (ki apartıman yapılmak- tadır. Bu binalar sokak bizasından Otuz metre İleriye İnşa edikmektledir. Şehremaneti bunu görmüyor mu. CEVAPLARIMIZ: — hzmirde Reşat Nuri beye : 1 sualinize de cevap - veriyoruz : 1 — Bahsettiğiniz —.fç Yarası ,, hikâ- ei hakikidir ve : İzmirde, Eğşrefpa ğm-ııı. Çıkmazında, 13 mumaralı övde Asiye hamm nerdinde Vedia , imzasile Sönderilmiştir. 2 —Kupon müsabakası yeniden tekrar ;dilınııı. Şeraitini, yyılıııd.ı_ Son 'Sstada okuyacaksınız. Yaş ÇAPAN oğlu Münlr Süleyman Beye— geEriz çok uzun olduğu İçin maalesef 'Ercedilememiştir. Çankırı'da dava vekili Mehmet Emin Ye — Davanız çok şahat mahiyette Siduğundan maslesef — derci mümkün *lamamaktadır. Bandırmada Ahmet oğlu Hüseyin Ücyü — Yazımız - şahsiyata ait olduğu İçin dercedilememiştir. Ramiz Ahmet Beye — Yazınız uzun Siduğu için dercedilememiştir. Kadri Ahmet Beye — Yazınız. çok “tun olduğu için dercedilememiştir. Artık rşey el Amerika'da Pekçok İşleri Şimdi HUUU Yapma Adamlar Görüyor 1—Amerikada polislerin cebinde birer küçük telsiz makinesi vardır. Bu sayede nerde bulunurlarsa bu- lunsunlar verilen emirleri veimdat merkezlerile daima temasta bı | ınuyorlar. işaretlerini — alıyor. 2 — Amerikada bir tayyare karagâhında ya- kılan otomatik - elektrik Tâmbaları. — Bunlar gün Arkunca vendillklerinden sönüyorlar. 4—Amerikada kullandan otomatik bir yangın merkezi. Yangın haber verilir verilmez itfalye memuru bir düğmeye bazıyor, bir 3 — Muayyen bir. yere şekilde bunu bilmiyenler olmuyan bir kasa muayyen parmak basmakla açılan ve açılması mümkün derhal kapılar açılıyor, etrafa zillerle arabaların gelmekte olduğu haber veriliyor ve arabalar harekete geçiyor. Geçende Amerikada maki- neden bir adam yapmışlardı. Bu adam konuşnyor, iş görü- yor, bekçilik yapıyor, insanın gördüğü hizmetlerin çoğunu beceriyordu. Hatta Vaşington su depolarını bu makineden adamların ikisine tevdi-. etmiş- Melek Sinemasında Yarın akşam Melek sine- masında mevsimin en güzçi filimlerinden biri olan “Duvar- da bir delik ,, namındaki eser İrfan Beye — Gönderdiğiniz resim. | gösterilecektir. Filmin kahra- İvve teşekkür ederiz. Xümı Gıncı seyfamızdadır. “SON POSTA,, NIN Tefrikası: No 19 " Arsen Lüpen'in Son Sergüzeşti mammau manları İv Mirant, Jan Müra, İKari mektuplarınım de. | Dolli Davis ve madam Margrit Morenodur. MUHARRİR MORİS LÖBLAN İMDAT GELİYOR R Kadın, kâğıdı bir masanın Stüne koydu ve dört iğne ile Snarlarını iliştirdi, Raul plânın üstüne iğildi. Nehrin — yılankavi bi mavisi, atonun — yanından — geçi - ğ“n adanın — sağına — doğru ."'“l kaçıyor, sonra kayalıklar v 'asından dönüyordu. Çayırlar, ycı kulübesi, şatonun kenar hep — resmedilmişti. kulübesini — kırmını hokta işaret ediyordu. Bir da ağaçların yer- lerini gösteriyordu ve her bi- rinin altına ağaçların isimleri yazılmıştı. Katerinin parmağı, parkın sonunda solda, mavi yılanın yanında bir noktada durmuş- tu. Burada üç haç işareti var- dı ve altında Katerinin el ya- zisile şu kelimeler yazılidi: Üç söğüt ağacı. Katerin mırıldandı: — Üç söğüt, evet, kayalar- dan sonra, yani bugün bulun- bunu göstererek lerdi. Depodaki bütün işleri bunlar görüyordu. Bu tecrübeden sonra maki- neden adam üzerinde tecrübe- lere ehemmiyet verildi. Maki- nadan adam günden güne tekâmül etti ve canlı hemcin- sine yakm bir — kabiliyet kazandı. YARIN AKŞAM Melek sineması Yeni mevsim temsillerine başlıyor. İlk programda : Tamamen Eransızca sözlü DEFİNE ARARKEN Nam şaheser gösterilecektir. Heyeti temsiliyesi başında : &ean Murat - Doliy Davis ve larguerite Moreno vardır. İlâveten; En mühim ve en mütenevvi sesli ve sözlü İFOX JURNAL hali hazır şüunı Tni yerde Sonra tekrar sinirli bir ta- vırla ve titriyen bir sesle de- vam etti: — Nedir bu? Anlamıyorum, anlamıyorum. Acaba deli mi olmuştum? İki sene evvel gör- düğüm bu ağaçlar, acaba, plân beş sene evvel yapıldığı için © zaman orada değil midi? Ben, hadiselerin bedahetipe karşı nafile yere mücadele edi- yördum. Bence meçhul sebep- lerden dolayı, ağaçların yer değiştirdiğine “inanmak * “isti- yordum. Fakat plân gözlerimin şe- hadetini tekzip ediyor ve has fizamın sedakatile — aldanmış olmam ihtimali arasında şaşı- ediyorlar. Yuükardaki resimle- rimiz bu icatlardan bazılarını göstermektedir. Bir Adres Aranıyor los adasında bulunarak Türk esirlerine birçok iyilikleri do- kunan ve sonra ihtida edip Hikmet ismini alan (Oskar | Luzignan) Beyin adresi aran- Pmaktadır. Bilenlerin matbaa- mıza haberdar etmelerini rica ederiz. rarak — muazzep — oluyordum. Bâna bütün hayatım bir vehim, bir hayal, bir kâbus gibi geliyordu. Raul genç kızı gittikçe ar- tan bir alâka ile dinliyordu. Onun çırpındığı bu karan- hklar arasında, Raul bile bazı ışıklar - seçtiği halde karışık bir takım noktalardan başka bir şey görmüyordu. Raul Sordu: — Bütün bunlardan hem- | şirenize biç bahsetmediniz mi? —Hiç kimseye bahsetmedim. — Beşuya? — Beşuya da. Ben bu a- damın - Radikatel'de — bulunu- şunun hikmetini bir türlü anlı- yamadım zaten. Ben onun Şimdi' gürpte ve Amirika: da insanların yaptığı her - işi makineye yaptırmak için her gün yeni yeni keşifler olunu- yor, yeni, yeni makineler icat İstiklâl harbi sırasında Mi- n | . Niçin Müsamahakâr Değiliz? “Robota,, Denilen bu Nevi Bu, Muayyen Bir Terbiye Neticesidir. Cinsi' meselede hiç müsama- | hakâr değiliz. Düne kadar ka- | dınlarıni kafes arkasında ya- Şşatan bir nesilden fazlasını beklemek te doğru değildir. Fakat hayat değişiyor. Bu- | günkü nesil dünkülerin dar ve iptidai zfhniyetlerinin kurbanı | olmamak lâzımdır. Şarklı ötedenberi kukançtır, ve kadını inhisarı altında bu- lundurmak istiyen bir zihniye- te sahiptir. Bunun muhtelif içtimai se- bepleri vardır. Fakat bizi alâ- kadar eden şey bunun tezahü- ratıdır. Erkek, bu inhisarcı zihniyetin tesirile ister ki ka- dın yalnız onun olsun, başkası ona bakmasın. Gene bu iptidailiğin tesirile namus hakkındaki telâkkisi de çok geridir. Şark, namusu fizi- yolojik birşey addeder. Kadı- nın teninin bir - erkek eline değmiş olması bile onca na- mussuzluktur. wl Y_ Usul Bir Çalışma Odası y I lemek İsti; kalmadı. imdi herşeyde sadeliğe lerden hiçbirine benzemiyor. Müdürler Lise ve orta mektep müdür ye müdür muavinlerinin uhte- lerindeki şube dersleri alın- mıştır. Müdürler bu işten (30- 40) lira zarar etmektedirler. sözlerini dinlemekten de hoş- lanmam. —Fakat nişanlı idiniz, değil * mi? Genç kız kızardı: Evet nişanliyim, hâlâ da nişanlıyım. Bu da benim için birçok Aazaplara sebep oluyor, çünkü kontes de Basm benim oğlu ile evlenmeme razı olmuyordu. — Onu seviyor musunuz? Katerin daha yavaş sesle cevap verdi: — Onu sevdiğimi zannedi- yordum, fakat ona tamamile itimat ta etmiyordum. Bunun için ona da birşey söylemiye- rek, vaktile bahçemizi temiz- liyen ihtiyar kadımı görmiye Ev eşyasının şekli günden güne 'n hanımlara haber verelim. Eski tarz möblelerin kıymeti * likdimdi | S2 İşte bunun için şark erkeği kat'iyen cinsi meselelerde mü- samaha nedir bilmez, en ufak bir hareketi affetmez. Genç kızların erkek arkadaşlarilı gezip eğlenmesini namussuz- luk addeder, Hatta kadının işte çalışmasına bile güç mü- saade eder. Netekim evlen- dikten sonra kârısının çalışma- sına müsaade eden erkek yok gibidir. Halbuki medeni memleket- lerde artık bu mesele halle- dilmiştir. Kadın da erkek gibi yaşamak hakkına maliktir. | Erkek cinsi meselelerde nasıl bir ihtiyacın tesiri altında hareket ediyorsa, kadını da aynı ihtiyaçların zebunu olarak kabul etmek mecburiyetinde- yiz. Kadın da insandır. O da erkekg ibi cinsi ihtiyacım tat- min mecburiyetindedir. Bina- enaleyh ya müsamahakâr ol- mak, yahut ta vazifeyi tam yapmak lâzımdır. Hanım Teyze değişiyor. Evini döşemek ve sis- ve güzelliğe ehemmiyet veriliyor. İşte size bir çalışma odası nümunesi. Şimdiye kadar gördüğünürz ev- | Gün $80 3- Eylül - 1930 — Hımriz Arabi 9-Rebililahar -1348 Vakıt-Ezani- Vasati Güneş (10.46 İ*ı.ıı ——— Akşam 12.— n841 Yalaı — ( 195 2027 bmsak | 861 | gas Öğle |S33 fizla 15584 karar verdim. Parkın üst tara- fındaki küçük ormanda otur- duğunu biliyordum. . — Küçük bir orman ki siz oraya nişanlınızla beraber sık sık giderdiniz değil mi? Genç kız bir daha kızardı: — Evet, Piyer Bar-ya-vaya gelmediği için hep Moriyo Oormanında brluşuyorduk. İşte bir gün, ondan ayrıldıktan son- ra Voşel anayı gördüm. O tarihte oğlu hayattaydı ve o- dunculuk . ediyordu. Kadın da delirmemişti ama pek te aklı başında sayılmazdı. Maamafih ben ona kendimi tanıtmıya çalışmadım. Beni görür gör- mez li VArkası var) ye

Bu sayıdan diğer sayfalar: