16 Mart 1931 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

16 Mart 1931 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bir Hanımın Bir Biletçiden Şikâyeti 931 pazartesi günü Galatasaraydan Ka- 'dar olan bir mıntaka- "AVay bileti için 4,5 kuruş Bruş alındı. Bu para- 2 numaralı biletçi Ef. algınlık neticesi 1398 münasip bir lisanla ikaz ettim. Haşin ve q. :tıneı bir tavır ile: a tamam — verdim, " SÖylüyorsun! dedi ve benim kor- * Ben önüne gelenin Para iddiasını yerine geti- değilim ya! el bilen bir insan için 4 ehemmiyetlidir. Bir şi :lıcmm.y—mı olsa bile!. vamele — yetişmiyormuş Karaköyde tramvaydan *mini sormak İçin vatma- d""- gittiğimi görünce ye- i.,ı,s:—den kim korkar, İste- İ Sayaç * Zit gikâyet et ve ya- 'ıı..,_“"- çok ağır bir söz "kt.ln diğerine söyliye- Üi bir sözü bir kadına nazarı dikka- Menizi rica ediyorum. Beyoğlu: H. Fatma .k“rayın Sıhhi Derdi W tar, "İmizin Aksaray semtinden | __“Y Yolunu takip ederek k tihetine dogru giderken Pertev #eczanesinin az iler- tercl sokağının başında Mahalle aralarından a: TiNa veya denize akan su- Olları geçmektedir. Tam din başında veya kaldı- yanında belediye tara- Açılmış muntazam delikler Oradan —geçen — sular İT kabartacak kadar fena Beşretmektedir. Buradan burun tıkamak tabiileş- Hatta tramvayla bile bu çirkin kokuyu duy- kabil olmuyor. Sıhhi de sık sık bahsedilen su, böyle işlek caddede 1_ 'Oprağın çok bulunduğu 'N_::ıkıu açıp üzerlerine OPkap, ar koyup Akaaray ve V4 %'h—lllılmn sıhhatini boz- Tu mudur? 'bı." dakika mikrop saçan SLE SF i— d YA F £ T v * yolların hava deliklerini 'cınık acaba süs nevin- Bu hal bu semtin kir, fakat çalışkan aıhhatini bozacaktır. Delikanlılar, Boksür N, A. Âdil * TAKVİM — "'lo.._ rt » OĞ Kanmi28 l-ı.._ Rund * Mart - 1347 Vakıt-Ezani- Varati Akşam| I.— NB.l4 Yata | 181 ın. a hmsak |10 15) x İIHIEIWIl ŞATOSU KORTLAĞI Os!(qr Va yi dt qü akat tertesi günü zenc ayni B "'=r Gene - sildiler, :l'l;r Otisin kü- undan — kilitl. Ş m 'b'" Emrımîıı:e leke yeni- Wdı imdi Dünyada Neler Oluyor? Hindistanda Gandının Vazı yeti Hintliler Millt istiktâllerine doğru bir adım attıkları sırada İngiltere de Delhide İngiliz Hindistan Meselesi Gandi ile İngiliz Vati umu- misi in arasında aktedilen itilâfname Hindistan meselesini halletmiş degıldu Bu — itilâf ne Hint kongresini, ne de İngılıı efkın umumiyesini memnun etmemiştir, Milli kon- gre daha şimdiden müthiş nü- mayişlere sahne olmakta ve tam - istiklâl lehinde nümayiş- lere davam edilmektedir. Gandi itilâfa yanaşmak su- retile verdiği sözü —tutmuş olmak için şimdi İngiliz valii umumisi kadar Hint efkârı umumiyesini de teskine çalışıyor. Makaleler yazıyor, beyanname- ler neşrediyor. Bu suretle Gan- | di, İngilizlerin bir ajamı vaziye- tine düşmüş bulunuyor. Fakat Hindistanı bir müs- temleke ve Hintlileri bir esir görmiye alışmış elan İugılu efkârı umumiyesi, Gandi ile müzakere ve itilâf yapmak mecburiyetini bile İngiliz şere- fine münafi buluyor. Bu se- beple İngiliz matbuatı ekse- riyetle bu itilâfı tenkit etmek- tedir. Hele muhafazakâr fırka bu - itilâfa — şiddetle hücum etmektedir. Hükümet efkârı umumiyeyi tatmin — etmiş olmak için Hindistan me- selesini Avam — kamarasına havale etmiştir. Maksat her- hangi bir neticeye varmak değil, muhtelif noktai nazar- ların tebellürünü temin etmektir. İngiliz hükümeti, Gandi ile yapılan itilâftan sonra Delhide yeni bir yuvarlak masa kon- feransı aktine karar vermiştir. Bu konferansa Gandi de işti- rak edecektir. Muhafazakârlar bu konferansa — muhalefet et- mektedir. Bu itibarla Avam kamarasında cereyan edecek müzakereler pek meraklı ola- | caktır. Gandinin Vaziyeti Ahmedıhn——Gındı 1930 da bu- sinden tarihi No. MÜTERCİMİ: Mes'ut Cemil bümn aile bu mesele ile alâ- kadardı. O zamana kadar hortlak- ların vücudunu inkâr eden | Mister Otis yavaş yavaş ina- nıyor, Mistres Otis ruhiyat cemivetine girmekten bahse- Bütün Avrupada şiddetli s0, 60 senedenberi görülmedik valii umumisi için şa muhteğem sardyı yaptırsuşlır.. Resmimiz îık!ar başlamıştır. Londrada ir soğuk vardır. Londra şehrini karla örtülmüş, olarak göstermektedir.. yüşüne başladığı zaman Hindistan için muhtariyet istihsal etmedikçe zaviyesine dönmiyeceğine yemin etmişti. Bunu hatırlıyan bazı ga- zeteciler kendisine şu « viyesini ziyaret edip etmiyeceğini sormuşlardır. Gandi, şimdi oraya üderse muhakkak kovulacağını Eııdm için zaviyeye uğramıya- cağını ve oraya ancak ikinci Hindistan konferansı neticesinde Hin nda meşruti bir idare kurulduğu takdirde dönebileceği- ni söylemiştir. Kı ide toplanacak olan Hint Gıııdı - İvnu apacağı hakkında sorulan ikinci Dir suale Gandi, böyle bir bal vukuunda yeni Hindistan konfe- ransına iştirak etmiyeceği ceva- bimi vermiştir. Bombay, — Hindistanın en mühim ecnebi kumaş pazarı olan Muljijetha çarşısında kumaş tica- ini cebren mene kalkışanlarla sında bir müsademe ol- muş ve müdahaleciler fena halde dövülmüşlerdir. Bunun — üzerine yerli perakendeciler cemiyeti çar- yet Gandinin umumi vali ile yap- tığı itilâfa tevfikan kongrecilere muslihane teftiş ve murakabe wsulünü kabul ettirmiye muvaf- fak olacağını ümit etmektedi diyor, Vaşington daleke fab- rikatörlerine “Cinayet vak'ala- rından mütevellit kan Jleke- lerinin çıkmaması,, mevzuuna dair mektuplar yazıyordu, Er- tesi gece hortlakların mevcu- diyeti bakkındaki şüphelerin hepsi nihat olarak bertaraf oldu. Gün sıcak ve güneşli geç- mişti. Otis ailesi akşam serin- liğinde gezmiye çıkmıştı. Ye- mek vakti, saat dokuza doğru şatoya döndüler. Sofrada hiç- bir münasebetle hortlaktan, Zelzelenin Tahri!ıulı — Yügoslâvyadaki zehrele ı-ı Böde zlana n Rebürlire Karaş ön dört köy tamamen ve yirmi bir köy kazmen harap olmuştur. Sirovo- da'bir evin ankazı altında dokuz kişi- lik bir ailenin cesetleri - bulunmuştur. Dritistede alti kişilik bir alle de bu alıbete uğramıştır. Gergili mantakar na- Kongresi MOSKOVA — Sovyet kongresi, hü- kümetin dahilt ve harici siyasetini lasvip Deden karar — süretinde, harp tehlikesinin artmakta olduğuna İşaret etmiş ve hükümeti Sovyet Rusyanın müdafna kabiliyetini kuvvetlendirmiye ve Sovyet ihracatını işkâl eden devlet> lerden yapılan ithalâtı tahdide davet iser M. Malokaf, ügresine — verdiği — raporda, Rusyanin iktisaden boyket edilmesini fstihdaf eden mücadelenin bir müdaha- #öyliyerek demiştir klı "Swııı hükü- meti, bu komleyonun maksatlarını ve mesalsinin iyetini - yeri edebilmek için kemisyona |4 vetini kabul etmiştir., H. Mol onunun 4 genelik harp — tehlikeni lâhların çoğaldığını tusrih I ı Eabşgdılmıyerçu Mü- kâleme zemini Mistres Otisin ikazile yüksek sınıftan ve mü- nevyer Amerikalılara lâyık bir tarzda idi. Meselâ: Mis Fanni Davn- îur'.uıı Sara Bernara faikiyeti, ingilterede iyi pasta bulmanın güçlüğü, Böston şehrinin dün- ya mukadlderatının - inkişafım ifade eden yüksek mahiyeti, şimendifer seyahatlerinde ser- bes bagaj usulünün faydaları ve Nevyorkun lâtif ve yumuşak Çalışan Kızlara Hur- 'İmet Etmeyi Dün bir-daktilo hanımdan bir gikâ- yetname aldım. Diyor ki: *Sokakta daktile kız, vapurda dak- tilo kaz, şirketlerde daktilo kır, dalre- lerde daktilo Hülâca bher yerde, iş a veya iş hericinde herkes” bize kları»yerlerde şube müdürleri onları odalarına ahır, İlk — Pirsat izzeti nefsini rencide etmekten çekinme: yerde dalmi bir. tehlike yaşıyoruz. Bize bu mum reva — görüyor, — niçin etmişorlar 2 v * vlar ? Bu hanı tün aile n edecek, düşündürecek mühimdir. Biz çalışan kıza hürmet etmesini bilmiyoruz. Düşünmü- yoruz ki, yanımızda 30-40 lira için bütün gün sâyini, sıhhatini veren bu zavallı kızlar, ya ev- lerinde aç ve âciz bir iki ihti- yarın hayatını temin etmek için hayata düşmüşlerdir, yahut boğazlarım kazanmak için ça- lışmak ihtiyacını duymuşlardır. Sâylerini değil, güzelliklerini ve cinsiyetlerini satan salon kadınına hürmet eden erkek- ler, iş hayatına giren kadını neden istihfaf ediyorlar. Halbuki asıl hürmet edile- cek kadınlar, sâylerile geçinen, çalışan kadınlardır. - Çalışan kadın, güzelliğini ve haysiye- tini satmıya tenezzül etmiyen, insanlığını anlıyan, izzeti nef- sine kıymet veren kadındır. Düşününüz daktilolar da aile kızlarıdır. Onların da sizin gibi anneleri, babaları, kardeşleri yardır. Çalışan bir kardeş veya kızınıza nasıl muamele edilme- sini isterseniz, onlara da öyle muamele ve hürmet etmesini öğreniniz. bize — hürmet n feryadı, bü- müleessir kadar Divanyolunda M. Reşat B.: Karınız sessiz, sadasız, evde her istediğinizi söylemeden evvel anlıyan bir kadın olmak lâzımdır. Ona evinde rahat bir hayât ya- şatmak için elinizden gelen her- şeyi yapacaksınız. Fakat buna mukabil evinizde sükün ve isti- rahat istersiniz. Binaenaley sizi ut edecek kadin, tam mana- ev kadmmı olacak olan kızdır. öyle bir kızı mutavazı bir aile- a.n bulabilirsiniz. Öyle bir kız ki, tahsili ile, bilgisi ile, ailesi ile iftihar edip size kafa tutmasın. | * Ankara İ. G. B. Siz kadınların hoşuna giden bir erkı iz. Bir kadını madde- ten mes'ut etmek için lâzımgelen iniz. Fakat tabiaten müstebitsiniz. Evinizin hâkimi olmak istersiniz. Binaena- leyh evleneceğiniz zaman evvelâ kıza bu tabiatinizi söylemeniz lâzımdır. Ayni zamanda alacağı- niz kiz sizi seven ve sizin içinl herşeyi feda edecek olan bir kız oli telâffuzuna — nazaran Lundr.ıl lngılı7cc>ınm ağırlık ve kaba- lığı gibi! | Hiçbir münasebetle nc fev- kattabin — kuvvetlere, ne de Sir Simon Dö Kantervil'e te- mas edilmiyordu. On birde | ayrıldılar ve yarım saat sonra her taraf karanlıktı. l Bir zaman sonra Mister Otis, koridorda tam kapısının hizasın- dan gelen bir gürültü ile uyandı. Maden cisimlerin sürüklenme- sinde çıkıyormuş gibi; bir ses gittikçe yaklaşıyordu. Öğreniniz.. mektap Çıkan mektap Mualim Âşkı Sevgili (B....) Rüyamda bu gece yine bera- berdik.. Sen, yine geçen sene olduğu gibi şen, şakrak, sami- mi bir bedia idin. Güzel (B..), hasbühallerimiz nekadar canlı idi, eriştiğimiz bütün hakikat- lerde senin yüksek dirayetin derin sezişlerin benim için sönmez bir hayat meşalesi oldu. Kazanç işlerinde benimle beraber yürümek hususundaki arzunun şiddeti beni de mem- nun etti. Hele; vatan çocukları için ne temiz ve ulvi hislerimiz, fikirlerimiz vardı: (İş dersleri), (Çocuk kütüpaneleri), (Çocuk velileri ile münasebet), Mek- tep çocuğunu koruma cemiyeti) gibi, heyeti umumiyesi bir ter- biye sistemi teşkil eden bu iyi fikirler hep bizim mes'ut yu- vamızdan ameli tecrübclerle teyit edilerek fışkırıyor ve “uhitten iltifat görüyordu... Bence (sevgilim B...), bütün bu söylediklerim — hergünkü fikirlerimizin ipliği ve alâka- hırımızın elile dokunmuş hayat tasavvurlarımızdır. Bugünün müsbet bilgisi rüyalarımızı bu şekilde tefsire hiç te mani değildir. Şimdi senden bu rüyay, hakikat yapmak için muvala- kat cevabı bekliyorum. (Sevgili B...). cevabını nekadar sızlık ve ümitle bcklcdı tasavvur — edebilirsin. mektubumda, mektubum da senin elindedir. (Sevgili B...). Ankarada mülâzim B. S. B.: Siz kadınlarin. çabak kavga eder, sonra da sevilmediğini: nederek bedbin olursunuz. Kadı- mo hiçbir. hareketini affetmiye mütemayil değilsiniz. Onun içir karınız olacak kız, temiz, dü rüst, namuslu olmalıdır. Yalnız evlenmeden evvel arada — sırada bedbin olan tabiatinizi karınıza #söyleyiniz ve bu tabiatinize ehem- miyet vermemek lâzımgeldiğini hatırlatınız. Hanım teyze ——— Sefir hemen yerinden fr- ladı, lâmbayı yaktı, saate bak- tı: Tam bir. Son derece sakin- di, gayet tabit atan nabzmnı duyuyordu. Garip gürültü de- vam ediyor ve çabuk adım- lar liyordu. Mister Otis | terlikleri nigiydi, uzun namlulu bir tabanca aldı ve kapıyı açtı. Koridora çıkar çıkmaz, tam karşısında ayın soluk işığı altında gayet çirkin yüzlü bir adam gördü. —İhtiyarın göz- leri kor gibi kırmızı - idi. ( Arkası var |

Bu sayıdan diğer sayfalar: