19 Nisan 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

19 Nisan 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SON POSTA | “ÖMER Fi HAYYAM” Her hakkı mahfuzdur. Sultanı, büyük bir tazimle selâmladıktaı sonra: — Sultanım. Şimdi, Şahzade- nin yanından. geliyoru um. Ömer Me götürdüm, o muayene Saltan büyük bir merakla uz — Netice?... Vezir, önüne baktı, ne mırıldandı: — Cenabı Hakkın lütfundan #mit kesilmez. Sultan, bu cevaptan meyus meyusa- — Demek ki tedaviden, o da &midini besi or. Hayyı son bir kele kaldı. kir bir ilâç tertip edecek. Onu Şeh- zadeye iie: | ma Cena- bı Hak, şifa ihsan Hasan Sabi reyi dikkatle ünye KN gözleri parlıyor, na: meçhul si & YAT MACERA ARI > Hüdai Sabbahın Kölesi Valide Sul. tanın Yatağına Bir Kese Koydu Bu Kese Neden Kondu, İçinde Ne Ne Vardı? SEE çıkardığı keseyi oraya bıraktı ve sonra yine eskisi gibi yorganı kapadı. * Köleler, Mn aşi deh- lizde süratle gidiyorlardı. ” Debiiz in öteki alide Di ) ler, yollarına devam cttiler. t Mehtap, bu vaziyetten biraz altan olarak yanı daki cariyeye sordu: — Acaba bu gölgeler burada niçin dolaşıyor. Cariye, buna hiç ehemmiyet vermedi: — Kimbilir.. Belki birini arr orlar. Demekle iktifa etti. ” sağ bu cariyelere tesa- düfte: hiç | memnun olmamışlardı. Nitekim birkaç adım attıktan azan: sonra başlarını çevirdiler, böke: lar. Tesadüfen o anda Mehtap ta başını ee kendisinde meç- hul bir & uyandıran bu kö- lelere bakm tu, Bu iyet, köleleri daha zi- yade liye düşürd. Gece olmuş! Hasta seher yatak oda- sında, ayni hazin manzara devam 7d Müteaddit kollu şam- danlar getirilmiş, şehzadenin ya- tağının etrafına dizilmişti. ti üzüntüden ve uykusuzluktan mecalsiz görünü- yor, sık sik esniyordu. aşlı cariyelerden biri Valde Sultanın yanına geldi. Biraz isti- rahat etmsini tavsiye ove israr etti, Valde a kalktı. Hasta evlâdının yüzüne, elem ve er sürle bir daha bi ktı, Ve kapıya doğru yürümiye blade” - Arkası var- noktalara saplanıy ii sr Hayyam, evine dönmüş gemiye kita, Ne nı karış Notlar alı; Büyük, e muhtelif, şişelerdeki mayi- leri m boşaltarak rengine ve şeffafiyetine bakıyordu. Hasan Sabbah saray civarında kendisine tahsis edilen konağına dö, Odasına girer girmez, arka- sından omaşlahını çıkardı, bir tarafa attı. Hemen oturdu. Yazı yazmıya başladı. Hasan, yazdığı kâğıdı katladı. ağzını sımsıkı bağladı biribirine çarptı. «Odaya, bir habeş köle girdi. Hasan, köleyi yanına çağırdı. Ona gizli bir talimat vermiye başladı. Köle keseyi, koynuna iyice an ve derhal geri geri * Köle, odadan çıktı, bi Ne) ridorlardan geçti. Bâh indi. e Sultan kB önünde söbeşi yim Ağa ordu. Hasan Sebbahın “kölesi bunla- Selâm verdi, başladı. Bu rm en nn görüşmiy nada bu kölelerden birine gizli bir irak yadtı. Bir kaç adım iler- ei iki köle birleşti. Hem yürü- ot ve hem de hafif sesle konu- Sayat rdı. * köle, birçok koridorlar- Birdenbire kapıyı açtılar. 1, ( Valide Sultan li m İyi e odaya. Ortada, iksek ataklık zn 45 IHSAN BEY: Salem ve v eb- timal et bilir. Şühreti sever, da b ve büyüklüktedir. 4 46 HAŞİM BEY: Zeki allik celidir. Kafa- se çalışmak- muvaffak ke Tavır ve hare ketlerile kendisini sev- e başka) işlerin: wbdehale et mez, pek s0- kul akli mücadeleden çekinir. gu 47 TURGUT B.: Sakin ve gü- ler yüzlüdür. im er. Tehlike ve it kar- “organın ucunu kaldırdı. Koynundan| becerikli olmaz. Resminizi Bize Gönderiniz, » Size Tabiatinizi Söyliyelim... TAHSİN B.: Bazan muannit. Fiki li knk eki vazi- yet alir. Çabuk al Açık . li erir e u 14 MEHMET NURİ B, ğildir. sarftan ziyade tasarruf etmek ister, n 48 m SB, (Ee tografı, dercini istemi; 'miyor: ) Süs ve Öardisie düşkündür, Mo- da cereyanl Fotoğraf Tahlil Kuponunü 11 inci Sayfi nız. 'amızda NE — Saya 9 Bugünün AKTİLO Romanı RR 7 BAE Yama: 2 Sak — Bonj Dedi. Bir elde bire © yama dım. Fakat dikkat edin — Ah, Mösyö böler tanıyam:yacaktım. Diye haykırdım. Benuva, elimi sıkarken, büyük bir nezaketle sözüne devam etti; Felâketinizi ver nuz zaman nekad olduk bilseniz adl akat, biz, > arkadaşlar, Sizi aldığı müteessir size dikkat ettikçe, o hayata ne- eri ear Ssğmek anlı- size acıyorduk. in > yaraların talaelek istemi E, söyleyiniz bakalım, si na- lar “Ne işle meşi oluyor- sunuz ?.. eme söylüyorlar- dı, gö e yerde çalışıyor muşsi Kn gösterdiği bu sa- mimiyete karşı, hakikati söyle- mek mecburiyetinde kaldım. E M. Benuvi — Evet, a., Bir yerde avan Fakat gr tığım nun olmadım. 2 a sy Benuva, halis Fransızlara mah- sus artistik aklen birkaç sa- niye düşün sonra etrafına bakındı. Kö akn karşısındaki bir bala size sp re de Dedi. Artık, ne çekilecek ve hatta, ne de çekinmeyi düşüne- ir halde değildim, Ne kacak kimsem vardı, ne de he- sap soracak.. Benuva, büyük bir Fransız inşaat şirketinin müdürüne hita- en kart yazdı. Beni, maruf al ailenin Ma olmak üzere ta- , Kartı bana verirken kendi lal de söyledi ve neticeyi e bildirmemi rica etti, r gibi imdadıma yetişen bu kin teşekkürler © ederek ll tesadüfün bu gara- betine de şaşıyo: a Be enuvayı, Zülbaharla deva ettiğim kumar salonlarında tanr- mıştım. Kumarda kazanmaktan ziyade bi içil dolaşan b. ikiler gimiz için birbirimiz karşı - sempati” hâsıl olmuştu. O man Men ki, an da m gibi, hayatın adamı değildir. ne oraya sürükliyen bir mecburiyet e 2 Ağustos 1926 Bugün, pe temiz giyindim. Şirkete gitti Şike Grad büyük bir hanın ü katını işgal edi- ordı . Daha ie girer girmez urası mühim bir in ve zarif dö- b iatizar salonunda yarım t kadar bekledikten sonra, müdür e Ea vi ei Odayı öredik bamdan. Var rak (gözlerini avaş aldırdı ve ka nihayet baktı. Pek cal yeye relerde çalıştığımı sordu. "Tabi, kısa ve uygun cevaj verdim. Sıra, asıl imtihana geldi... müdür, önünde duran kâğıtlar dan biril — — Yazı © Dedi. Ti akriben on kelimeden mürekkep iye cümle söyledi. razi olduğu kadar sikılgan iz sre çalı- dım. o Ayağa kalktı. aldı. "rr Fakat müdür era. etmiyen e tebessüm! — Maami Peren adı ( Enver ) çare de ( Suat) Beymiş, İkisi de nazik ve terbiyeli görünüyor. ugün ancak odama yerleş- tim. Mi asamı, erime ve kâğıt- larını tanzim ettim. Akşama dar bu işli erle isigi ilen , eve eldim. tup verdi. O ki bir amca Bey: a Bey, iti ni kel bi- e en ve ml lif seya- hatler ( dolayısile bana iie yazamadığından bahce son- ra; ortada hiçbir sebep yokken birdenbire fabrikayı isiieniğime ve batta Neclâlarada pık sey- rek giğime bayret ediyor. Ne- (Sizin, pek zeki ve pek dü- şünceli ALE ZU ari için dahilen sebep olma: sg bana zun olacağı" zsam, pek mah: kani olunuz.) ma, samimiyetle Diyordu. ye ii adam Yarabbi... n bir tek sözü bile, bül izeilerimi unutturuyor. ( Arkası var) yüzüme © bakışla Ah bu Amca Bey.. Ne altın iz a

Bu sayıdan diğer sayfalar: